Son Dakika:
Küçük, geçen yılki yangınlarda sahadan yaptığı provokatif paylaşımlarla gündeme gelen komedyen Şahan Gökbakar için de isim vermeden şunları yazdı: "Maalesef bazıları hemen her konuda yangına körükle gidiyorlar. Geçen sene bir komedyen kendi evi yanacak diye yalan yanlış bilgilerle ortalığı ayağa kaldırdı. Bu sene de oturduğu yerden sallıyor!.. Sorarsan eğriye eğri doğruya doğru diyorlar. Daha doğru dedikleri bir şey duymadık. Ya da yapılan iyi şeyleri asla görmüyorlar. Güven İslamoğlu "20 uçak, 55 helikopter havada" diyor. Hâlâ utanmadan "Nerede bu uçaklar?" diye soruyor. Daha çok şey söylenebilir bunlara. Emniyet ve savcılık gerçek manada yanıltıcı ve kin uyandıracak, gerçekle alakası olmayanlara hukuken gerekeni yapmalı. Yoksa sürekli yanlarına kâr kalıyor..."
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Marmaris’te 4 gündür devam eden Orman Yangını ve sahada yürütülen çalışmalar hakkında Orman Yangın Yönetim Merkezinde açıklamalarda bulundu. İçişleri Bakanı Süleyman Soylu ile Tarım ve Orman Bakanı Vahit Kirişçi’nin de hazır bulunduğu açıklamada Erdoğan, Marmaris yangının büyük oranda kontrol altına alındığını açıkladı. “4 BİN 587 PERSONEL SAHADA GÖREV YAPIYOR” Cumhurbaşkanı Erdoğan, “21 Haziran 2022 tarihinde Marmaris ilçesi Hisarönü Mahallesi’nde 20.02 ile 20.10 arası başlayan yangın afetinde ilk müdahaleleri 20.20 da gerçekleştirdi. İlk müdahale 3 helikopter ve 2 uçak ile gerçekleşti. Anında müdahale yapıldı. Ve her an çok güçlenerek bu süreci devam ettirdik. İlk müdahale ile yangının çok daha büyük boyutlara ulaşması engelledi. Dalaman, Fethiye, Köyceğiz ve Seydikemer’de çıkan yangınlar kontrol altına alınmıştır. Bütün ekiplerimize çalışmaları sebebiyle şahsım adına çok teşekkür ediyorum. 4 bin 587 personel sahada görev yapıyor. 405 arazöz ve 2202 iş makinesi, 119 su tankeri 28 TOMA, 1169 araç bu yangın sürecinde görev yapmıştır. 61 hava aracı ile bu yangın da görev aldılar. AFAD’ın kongresinde 261 araç görevlendirildi” dedi. YARDIM TEKLİFLERİ Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan orman yangını için gelen yardım tekliflerini de açıklarken, “Romanya ve İsrail’den hava aracı yardım teklifinde bulunulmuş. Kendi araçlarımızla bu çalışmaları sürdürüyoruz. Bu arada Azerbeycan’dan teklif yapıldı. Bir uçak çalışmalarda yerini aldı. Tabii bu arada Katar 3 helikopterle bu çalışmalara iştirak etti” dedi. “344 KİŞİYE BARINMA HİZMETİ” AFAD’ın koordinesinde 26 Sivil tolum Kuruluşu’ndan 393 personel 47 araç geldiğini açıklayan Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Müdahale çalışmalarında 15 Afet Grubu görev almaktadır. Her hangi bir can kaybı yoktur. 47 hastaya müdahale edilmiştir. Sağlık ekiplerimiz 19 ambulansla, toplam 135 personel ile müdahalede bulunmaktadır. 50 haneye sağlık taraması yapılmıştır. Yangınlar sırasında toplam 131 hane 435 kişi tedbir amaçlı tahliye edilmişlerdir. Toplam 344 kişiye barınma hizmeti sağlanmıştır. Toplam 467 hayvan ve 52 araç tahliyesi yapılmıştır. Marmaris ilçesinde yangın nedeniyle tahliye edilen ailelere 288 bin TL yardımda bulunmuştur. Şu an gerek kara ve havadan çalışmalar devam etmektedir. Şu ana kadar Vahit bey, Süleyman bey hep birlikte süreci kontrol altında tutmuşlardır. Hiçbir an burayı yalnız bırakmadılar. Ve bu süreci devam ettirecekler. Ben de tüm arkadaşlarımıza, tüm sivil vatandaşlarımıza milletim adına çok teşekkür ediyorum” dedi. “YANGIN BÜYÜK ORANDA KONTROL ALTINDA” Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan Dalaman’dan gelişinde helikopter ile yanan saha üzerinde yaptıkları incelemede küçük ölçekli dumanlar gördüklerini belirterek, “Dalamandan helikopterle gelişimizi yaptık. Her hangi bir bir yerde bir şey var mı baktık. Yangın büyük oranda kontrol altına alınmış durumdadır. 4 bin hektarı buldu gözüküyor. Bu 4 bin hektarın kontrol altına alınması ile bir taratan ağaçlandırma çalışmalarına başlayacağız. Burada da ağaç dikim çalışmaları ile beraber bu sıkıntıyı gidereceğiz. Çam balı ormanlarının Yüzde 5’lik kısmı zarar gördü. Bunların zararlarını gideririz” dedi. ERDOĞAN'DAN 'İDAM' ÇIKIŞI Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Tutuklandı. Caydırıcı bir ceza... Ucu nereye dayanıyor, idama mı, idam olmalı. Sultan Fatih ne diyor, 'Ormanlardan bir ağaç kesenin boynunu vururum' diyor. Bu iş o kadar önemli. Sadece ormanlar mı, bütün haşerat, hayvanlar hepsi bu ormanlarla beraber yanıyor. Adam affedersin içmiş ve geliyor 'bilmem neye kızdım onun için de burayı yaktım.' Ne demek bu ya! Böyle saçmalık olur mu? Bu tartışılmalı ve bunun üzerinde kesinlikle etraflıca durmalıyız." ifadelerini kullandı.
Mayıs ayının başında toplanan Orman Yangınları İle Mücadele Komisyonu ayrıntılı olarak aldığı kararlarla yangınlara karşı alınacak önlemleri belirledi. Orman Bölge Müdürlüğü bütün personeli ve araçlarıyla yangına karşı hazırlıklarını tamamladı. Balıkesir’de ilgili bütün kurumların orman yangınlarına karşı geniş bir işbirliği içinde hazırlıklarını tamamladığını belirten Vali Şıldak; bu yaz sezonunda İlde konuşlu bulunan iki yangın söndürme helikopterine ilave olarak iki adet yangın söndürme uçağının da Edremit’te hazır durumda bekletildiğini ifade etti. Orman Bölge Müdürlüğüne ait arazöz, su ikmal aracı, ilk müdahale aracı, iş makinesi, treyler ve gerekli bütün ekipmanın görev yerlerinde aktif halde bulunduğunu söyleyen Şıldak, hizmet alımı yapılanlarla birlikte sahada bin 283 yangın söndürme personelinin görev yaptığını, ayrıca bin 496 yangın gönüllüsü vatandaşımızın da eğitim aldığını dile getirdi. Konuyla ilgili bir yazılı açıklama yapan Balıkesir Valisi Hasan Şıldak, Balıkesir’in geniş orman alanlarına sahip olduğunu, vatandaşlarımızın da ormanların korunması ve yangınla mücadele konusunda duyarlı olduklarını belirtti. Ancak son günlerde özellikle tarım arazilerinde yangın olaylarının sıklıkla yaşandığına dikkat çeken Vali Şıldak “Bazı tarlalarda çiftçilerimiz ekinlerini biçtikten sonra kalan anızı yakıyor. Bazen de tarla ve bahçelerde temizlik yapmak amacıyla ateş yakılıyor. Bu tür davranışlar maalesef hava sıcaklığının yüksek olduğu bugünlerde son derece riskli. Tarladaki yangın, tarım arazilerinin ve ormanlık alanların yanmasına sebep olabiliyor. Bütün vatandaşlarımızdan, yasak olan ve suç teşkil eden bu tür hareketlerden uzak durmalarını bekliyoruz. Bu konularda duyurular yapıyor, denetimler gerçekleştiriyoruz. Bunun yanı sıra, kritik noktalarda, ormanlık alanlarımızın çevresinde denetimlerimizi arttırmış durumdayız. Orman işletmeleri, milli parklar, tarım müdürlükleri, jandarma ve polis olarak kolluk birimleri yoğun bir denetim çalışması yürütüyor” dedi. Geçen yaz döneminde olduğu gibi bu yıl da jandarma komando birlikleri Körfez Bölgesindeki Kazdağları ve Madra Dağlarının ormanlık alanlarda denetim gerçekleştiriyor. Edremit, Havran ve Burhaniye İlçelerinde görevlendirilen komandolar ormanların çevresinde ve içinde çalışmalarını sürdürüyor.
Muğla'nın Marmaris ilçesinde çıkan orman yangınıyla ilgili gözaltına alınan Sacit Ayhan suçunu itiraf etti. Jandarma Genel Komutanlığı ve Emniyet Genel Müdürlüğü birimlerinin titiz çalışması sonucu 3 bin 832 şüpheli ve araç sorgulayarak olayı aydınlattı. Güvenlik birimleri tarafından gözaltına alınan S.A., ailesiyle arasındaki ticari bir husumetten dolayı olayı gerçekleştirdiğini söylerken yangını sigara izmariti ile çıkardığını aktardı. Yangının şüphelisi olarak gözaltına alınan 34 yaşındaki Sacit Ayhan adliyedeki işlemlerinin ardından tutuklandı. Ayhan, yürürlükteki 6831 sayılı Orman Kanunu'na göre kasten orman yangınına neden olduğu için 10 yıl hapis istemiyle yargılanacak. Üstelik 10 yıl ceza alırsa 4 yıl hapis yattıktan sonra serbest kalabilecek. Hukukçular, meydana gelen zararla verilen suçun orantılı olmadığını dile getirerek, cezaların arttırılmasını istiyor. İşte SABAH'a konuşan uzman isimlerin görüşleri: Av. Dr. Rezan Epözdemir: Ortada bir kundaklama varsa 10 yıldan az olmamak üzere hapis ve adli para cezası söz konusu. Ancak ceza infaz hukukunun temel evrensel prensibi olan ıslah ve caydırıcılık unsurunu taşımıyor. 10 yıl ceza aldığında şartlı salıvermeyle 5 yıla düşüyor, 1 yıl da denetimli serbestlikle birlikte baktığınız zaman 4 yıla düşecek. Yani 4 yıl sonra şartlı denetimli serbestlikten faydalanıp topluma karışacak. Avukat Murat Sultansu: Suçun vasıf ve mahiyeti karşısında neticede meydana gelen zarar çok büyük, bu nedenle suç ile ceza arasındaki orantı uygun değil. Bu konuda yeni yasal düzenleme yapılması gerekir. Hatta 6. yargı paketine ivedilikle eklenmelidir. Avukat Oğuz Muhammet Gündoğmuş: Kasten orman yakan kişi, 10 yıldan az olmamak üzere hapis ve 10 bin güne kadar adli para cezası ile cezalandırılıyor. Ancak devletin güvenliğine karşı suç işlemek amacıyla kurulmuş bir örgütün faaliyeti çerçevesinde orman yakan ise müebbet hapis ve 20 bin güne kadar adli para cezası ile cezalandırılıyor. Avukat Yaşar Sarı: Orman yakma suçunun en önemli özelliklerinden biri de affı olmayan bir suç olmasıdır. Sinir krizi geçirmek, çok öfkelenmek gibi durumlar akıl hastalığı boyutunda değilse fail cezadan kurtulamaz. Bu cezalar yeterli değil.
Tarım ve Orman Bakanı Vahit Kirişçi ve İçişleri Bakanı Süleyman Soylu açıklamalarda bulundu. Bakan Kirişci'nin açıklamalarından satır başlıkları: Kontrol altına alınmış olan bir yangınla ilgili güzel haberi vermek için bir aradayız. Yangın kontrol altına alındı, soğutma çalışmaları başladı. Bütün aziz milletimize geçmiş olsun diyorum. Soğutma çalışmaları devam edecek. Türkiye'deki orman yangınlarının yüzde 88'i insan kaynaklıdır. Bu tedbirsizlik, özensizlik ve kasti olabilir. Yüzde 55'i hassas ormanlardan oluşan böyle bir coğrafyada, Turizm cennetinde hepimizin çok dikkatli olması gerekiyor. En büyük temennimiz herhangi bir vatandaşın zarar görmemiş olması. Ama diğer canlılarımızın zarar gördüğünü üzüntüyle dile getiriyoruz. Bölge önce kendi kendine ağaçlanacak sonra ağaçlandıracağız. Yanan alanlarda istismara izin vermeyeceğiz. Bakan Soylu'nun açıklamalarından satır başlıkları: Bu çok riskli bir yangındı. Eğer zamanında müdahale edilmeseydi yangın kontrol altına bu kadar kısa sürede alınamazdı. Alana sivilleri almadık, profesyonel ekip yürüttü. Ciğerlerimiz yandı, hayvanlarımız yandılar onları kaybettik üzüntümüz var. Buradayken herkes şahit buradan ayrılmadık. Türkiye'de muhalefet böyle mi yapılır. üzüntüm niteliksiz adamlar elindeki siyaseti kıymetsiz hale getiriyor. 3 koyunu gütmekten aciz insanlar siyaseti kıymetsiz hale getiriyor. Uçak yok diyen oldu. Allah korkunuz yok mu? Bu insanlara karşı doğruyu söylemek zorunda değil misiniz? Burada risk alıp çalışan mücadele eden insanların hakkını savunmazsam adamlığım insanlığım ve devlet yöneticiliğim sorgulanır. İnsanlığa yakışmayacak bir şeydir. Kar yağar deprem olur adamlar tatildeler.
Marmaris'teki orman yangınının söndürülmesinde, havadan müdahaleler etkili olurken, jandarma ve emniyete ait helikopterler de çalışmalarda ilk günden beri yoğun şekilde kullanıldı. Emniyet Genel Müdürlüğü Havacılık Daire Başkanlığı'na ait helikopterlerden biriyle bölgeden anbean görüntü alınarak, yeni yanan bölgelerin tespiti yapıldı. Mobil istasyon aracılığıyla görüntü iletimi yapılan helikopter, söndürme çalışmalarında kullanılan diğer helikopterleri doğru tespitler sonucu yanan sahalara yönlendirdi ve bu sayede söndürme çalışmalarına hız kazandırıldı. YÜKSEK ÇÖZÜNÜRLÜKLÜ KAMERA SİSTEMİ Görüntü alan helikopterin yardımcı pilotu komiser Özge Karabulut Coşan, ilk günden itibaren çalışmalara katıldığını söyledi. Emniyet Genel Müdürlüğü Havacılık Daire Başkanlığı'nda görev yapan Coşan, "Orman yangınlarının başlamasıyla birlikte görüntü aktarımı için görev aldık. Dalaman Hava Meydan Komutanlığı'na helikopterlerimizi konuşlandırdık. İlk günden itibaren yangına müdahale operasyonunda görüntü alıp, ilgili veri merkezi ve kurumlara iletiyoruz. Yüksek çözünürlüklü kamera sistemine sahip helikopterimiz, elektro optik, düşük ışık, termal modlara sahip. Helikopterimizde net bir şekilde yangına müdahaleleri, yangın anındaki durumu görüntüleyip, mobil istasyon vasıtasıyla veri merkezi ve Ankara'da dahil olmak üzere çeşitli ilgili yerlere ulaştırıyoruz. Mobil İstasyonu Marmaris İlçe Emniyet Müdürlüğü'ne kurduk. Yaklaşık 100 kilometre yarıçaplı bir alanda görüntü alabiliyoruz ve bu görüntüleri aktarabiliyoruz" dedi.
İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, İdlib'de yapılan evlerin bu yılsonuna kadar tamamlanacağını belirterek, " Suriye'de toplamda 240 bin evi yapıp tamamlayacağız. Dönmeyi kabul ettikleri anda o evlerde yaşayacaklar. Belli bir süre yaşadıktan sonra o evler kendi evleri olacak. Biz İngiltere, Amerika, Hollanda değiliz. Biz 1960'a kadar insanları kategorize eden ve öldürmeyi kendine hak gören Belçika da değiliz. Gittiğimiz yeri sömürmek için değil ecdat yadigarını bırakmak için gideriz. Kimse endişe etmesin" dedi.İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, İzmir Emniyet Müdürlüğüne tahsis edilen 222 yeni aracın teslim törenine katıldı. Konak Meydanı'nda düzenlenen törene, kampanyaya katkı veren iş insanları da katılım gösterdi. Geçtiğimiz Kasım ayında İzmir Güvenlik toplantısında Emniyet Müdürlüğü için araç alım kampanyası başlatma kararı aldıklarını ifade eden Bakan Soylu, "Ne kadar bağış toplanıp araç alınırsa bir o kadarını da biz o ile gönderiyoruz. Bağışçılar tarafından alınan 222 aracın İzmir'e teslim törenindeyiz. Yakın zamanda da 222 aracı da biz göndereceğiz Ankara'dan. Veren al alan elden üstündür. 'Ağalık vermekle olur' diye bir laf var. Taşın altına ne kadar elimizi koyarsak, o kadar bereket ve rahmet olur. İzmirli iş insanlarına, hayırseverlere katkılarından ve İzmir depreminde yaptıkları evler ve okullar için tekrar teşekkür ederim" dedi. Bu kampanyaya geçtiğimiz Kasım ayında başladıklarını ifade eden Soylu, "Yaklaşık 7 ayda 47 milyon 243 bin TL toplandı. 200 araç bugün teslim ediliyor, 22 aracın da siparişleri verildi. Son 2 yıldır yaşadığımız afetlerden sonra kampanyalar başlattık. Hiçbiri cevapsız kalmadı. Bu kampanyalar hem maddi hem de moral desteğidir" diye konuştu. "Suriye'de toplamda 240 bin evi yapıp tamamlayacağız" Ülke genelinde meydana gelen afetlerdeki zararları el birliği ile karşıladıklarını anlatan Soylu, "İdlib'de evler bu yıl sonu tamamlanacak. Suriye'de toplamda 240 bin evi yapıp tamamlayacağız. Dönmeyi kabul ettikleri anda o evlerde yaşayacaklar. Belli bir süre yaşadıktan sonra o evler kendi evleri olacak. Sanayi siteleri de yapıyoruz oralara. Biz İngiltere, Amerika, Hollanda değiliz. Biz 1960'a kadar insanları kategorize eden ve öldürmeyi kendine hak gören Belçika da değiliz. Gittiğimiz yeri sömürmek için değil ecdat yadigarını bırakmak için gideriz. Kimse endişe etmesin. İspanya'da dünkü tabloyu gördük. Üst üste dizilmişler sanki ölenler insan değil gibi. Kaçak göçmenler konusunda tüm alarmlarımız çalışıyor. Suriyeli göçmenlerle, kaçak göçmenleri karıştırmak yanlıştır. Kaçak göçmenleri yakalayıp insani olarak memleketlerine gönderiyoruz. 126 bin kaçak göçmen gönderdik yılbaşından beri. İngiltere, Ruanda'ya 1 tane bile göçmen gönderemedi. Bunların her biri bir operasyon, kolay işler değil" dedi. "Bir taraftan yangınla uğraştık bir taraftan yalanla" Marmaris'te meydana gelen orman yangınında da sahada olduklarının altını çizen Soylu, "Geçen yıl yaşadığımız yangınlar, Türkiye'nin en büyük yangınlarıydı. Zamanında müdahale edilmemiş olsa yine aynı sıkıntıyı yaşayabilirdik. 61 hava aracı müdahale etti. Karadan da, bir kaplumbağanın canını kurtarma amacıyla güçlü bir müdahale yapıldı. Sabaha kadar kimse uyumadı. Rüzgara, sıcağa karşı mücadele ettik. Kahramanca mücadeleyle 72 saatte söndürüldü. Riskli bir yangındı. Bir taraftan yangınla uğraştık bir taraftan yalanla. Böyle durumlarda, siyaseten de olsa 'yardıma ihtiyaç var mı' denir. Herkes her şey hakkında fikir ortaya koymaya çalışıyor. Ülkemize yönelik toplu düşmanlıklarla ilgili tek saf olmamız gerekiyor. Oradan siyaset üretmeye çalışırsan bu siyaset olmaktan çıkar" diye konuştu. "İzmir'de suç oranı azaldı" İzmir'le ilgili bir takım kararlar aldıklarının da altını çizen Soylu, "Yeni polis merkezleri yapacağız. Yeni ilçe emniyet müdürlüğü binaları yapılıyor. İzmir İl Emniyet Müdürlüğüne de Alsancak'ta yeni bir yerleşke yapılıyor. Bazı polis merkezlerimiz de restore ediliyor. İnşallah önümüzde yıl hepsi bitmiş olacak. İzmir'de 2016'da 9 bin 900 polis vardı. Şuanda 13 bin 550 polis var bekçilerle birlikte. İzmir'de tarihin en büyük emniyet gücü var. Bu konuda önemli bir süreci ortaya koyduk. Özellikle İzmir'de evden hırsızlık günde 21'den 7'ye düştü. Bunu daha çok düşürmeliyiz. Hırsızlıkta İzmir'de yüzde 30 azalış var. Kapkaçta yüzde 52.7'lik azalış var. Bugün İzmir polisi, başarılı bir operasyon gerçekleştirdi. 280 bin sentetik hap Mersin'den İzmir'e gelirken yakalandı. Uyuşturucuyla Mücadele Günü olması nedeniyle tebrik ve teşekkür ediyorum" dedi. "Neymiş sınıra gidip mayın döşeyecekmiş" Bazen sıkıntılı işlerle de uğraştıklarını belirten Soylu, "Milletvekili demeye ağzım varmıyor. Uluslararası istihbarat örgütlerinin maşası olmuş birisi, 'Elime mayın alıp Hatay sınırına gideceğim' diyor. Aklını kaybetmiş desem değil, meczup desem değil. Kimsenin aklına gelemeyecek işle Türkiye'de gündem olmak istiyorsan başka yöntemlerle gündeme gel. Irkçılık ortaya koyarak eline ne geçecek. Neymiş sınıra gidip mayın döşeyecekmiş. Biz sana müsaade eder miyiz? Akıllara zarar bir şey. Bu anlayışla bu düşünceyle yaklaşmanın akıl ağlığı meselesi olduğunu söylüyorum. Bu benim değil tıbbın alanı. Onlar gerekli çareyi ortaya koyacaklardır" diye konuştu.İzmir Valisi Yavuz Selim Köşger, İzmirlilerin rahatı ve huzuru için bu araçların tedarik edilmesinin önemli olduğunu ifade ederken, Emniyet Genel Müdürü Mehmet Aktaş ise Emniyet Teşkilatı'nın tarihinin en güçlü dönemi yaşadığını söyledi.İzmir'in suç oranı çok düşük bir olduğunu söyleyen İzmir Ticaret Odası Başkanı Mahmut Özgener de bu nedenle İzmir Valisi Yavuz Selim Köşger'e ve İzmir İl Emniyet Müdürü Mehmet Şahne'ye teşekkür etti. 12 yeni nesil olay yeri inceleme aracı Çalışmalarına ara vermeden devam edeceklerini ifade eden İzmir İl Emniyet Müdürü Mehmet Şahne, envantere katılan araçların içinde 12 adet yeni nesil olay yeri inceleme aracının da olduğunu ifade etti.Konuşmaların arından Bakan Soylu ve bağışçılar, sembolik anahtar teslim törenini gerçekleştirdi.Soylu, törenin ardından İzmir Valiliğine geçerek Şeref Defterini imzaladı.
AFAD, bazı illerde hafta sonu beklenen şiddetli rüzgar nedeniyle orman yangını riski artacağından, piknik veya tarla temizliği sebepleriyle ateş yakılmaması konusunda uyarı yaptı. Açıklamada, "Muğla, İzmir, Manisa, Bursa, Balıkesir ve Çanakkale illerimizde hafta sonu etkili olacağı tahmin edilen şiddetli rüzgarın orman yangını riskini artıracağından, vatandaşlarımızın ormanlık alanlarda piknik, tarla temizliği ve anız sebepleriyle kesinlikle ateş yakmaması, görülen ateş veya dumanı 112'ye bildirmesi önem arz etmektedir" ifadelerine yer verildi.
