26 Nisan Cuma 2024
2 yıl önce

ABD ve Çin anlaştı

ABD Başkanı Joe Biden, Çin'in Tayvan konusundaki barışçıl çözüm taahhüdüne uyacağını açıkladı. BBC'nin haberinde, Biden ile Çin Devlet Başkanı Şi Cinping'in Tayvan konusunda görüştüğü belirtildi. Biden, yaptığı açıklamada, Şi ile "Tayvan anlaşmasına" bağlı kalacakları konusunda anlaştıklarını ifade ederek Çin'in Tayvan sorununu barışçıl bir şekilde çözme taahhüdüne uyacağını bildirdi. Biden'ın "Tayvan anlaşması" ile ABD-Çin diplomatik ilişkilerinin temelini oluşturan Üç Ortak Bildiriyi kastettiği tahmin ediliyor. Bu arada, Tayvan Savunma Bakanı Chiu Kuo-cheng da Çin ile askeri gerilimin son 40 yılın en kötü seviyesinde olduğunu belirtti. Chiu, Çin'in 2025 yılına kadar Tayvan'da "büyük çaplı" işgal gerçekleştirme kapasitesine sahip olacağını ifade etti. ÇİN SAVAŞ UÇAKLARININ TAYVAN'IN HAVA SAVUNMA SAHASINA GİRMESİ Çin savaş uçaklarının, Halk Cumhuriyeti'nin kuruluşunun yıl dönümünün kutlandığı 1 Ekim'de ve izleyen günlerde Tayvan'ın Hava Savunma Tanımlama Sahası ilan ettiği bölgeye girmesi, bölgede gerilimi yükseltmişti. Tayvan Savunma Bakanlığı, 1 Ekim'de 38, 2 Ekim'de 39, 3 Ekim'de 16 ve 4 Ekim'de 56 savaş uçağının hava savunma tanımlama sahasına girdiğini bildirmişti. 4 Ekim'deki uçuşlar, Tayvan kayıtlarını tutmaya başladığı Eylül 2020'den bu yana bir günde en çok uçağın yer aldığı "ihlal" olmuştu. Uluslararası hukukta tanımı bulunmayan ve herhangi bir uluslararası otorite tarafından denetlenmeyen Hava Savunma Tanımlama Sahası, genelde ülkelerce tek taraflı ilan ediliyor. Tanımlama sahası, ülkenin tanımlı hava sahasını ihlal niyeti olmayan sivil uçakları kapsamına almıyor ancak bölgeye giren askeri uçaklar potansiyel tehdit olarak değerlendirilerek uyarılıyor. ÇİN-TAYVAN ANLAŞMAZLIĞI Çin'de İkinci Dünya Savaşı'nın ardından çıkan iç savaşta Mao Zedong liderliğindeki Çin Komünist Partisinin (ÇKP) 1949'da iktidarı ele geçirmesi ve Çin Halk Cumhuriyeti'nin kuruluşunu ilan etmesi üzerine Çan Kayşek liderliğindeki Çin Milliyetçi Partisi (Kuomintag) üyeleri, Tayvan'a yerleşip 1912'de kurulan "Çin Cumhuriyeti" iktidarının Ada'da devam ettiğini ileri sürerek bağımsızlık ilan etmişti. Bu girişim Çin tarafından kabul edilmese de Tayvan temsilcileri, 1971'e kadar Birleşmiş Milletler (BM) Genel Kurulu'nda Çin'i temsil etmişti. 1950'ler ve 1960'larda çok sayıda ülkenin diplomatik ilişki tercihini Çin Cumhuriyeti'nden Çin Halk Cumhuriyeti'ne çevirmesinin ardından 1971'de BM Genel Kurulu'nda yapılan oylamada Pekin hükümetinin Çin'in tek meşru temsilcisi kabul edilmesiyle Tayvan'ın uluslararası örgütlerdeki konumu belirsiz hale gelmişti. Pekin yönetimi, "Tek Çin" ilkesini benimseyerek Tayvan'ın kendi topraklarının parçası olduğunu savunuyor. Çin, boğaz ve çevresindeki askeri varlığının yanı sıra Tayvan'ın dünya ülkeleriyle müstakil diplomatik ilişkiler kurmasına, BM'de ve diğer uluslararası kuruluşlarda temsil edilmesine karşı çıkıyor.

2 yıl önce

ABD'nin PKK/YPG aşkı bitmiyor

ABD, Türkiye'nin tüm uyarılarına rağmen Suriye'de terör örgütü PKK/YPG'ye desteğini sürdürüyor. Amerikan ordusu yılın başından bu yana 880 teröriste savaş eğitimi verdi, örgüte silah ve lojistik malzeme yüklü binden fazla tır gönderdi. TRT Haber'de yer alan habere göre Amerikan ordusunun, terör örgütü PKK/YPG'ye Suriye'nin kuzeyinde verdiği eğitim ve yardımlar sürüyor. Teröristler, DEAŞ'la mücadele bahanesiyle eğitilip, silahlandırılıyorlar. Bu eğitimlerle terör faaliyetlerine katılıyorlar. Eğitimler Haseke, Deyrizor ve Kamışlı'daki kamplarda veriliyor. Teröristlere havadan indirme, sızma, ağır silah kullanımı gibi savaş teknikleri öğretiliyor. 26 BİN TERÖRİSTE EĞİTİM VERİLDİ Amerikan ordusu 2021 başından bu yana 880 PKK/YPG'li teröriste eğitim verdi. Aynı dönemde silah ve lojistik malzeme yüklü 1020 tır da Amerikalılar tarafından terör örgütüne teslim edildi. Bu yıl ki eğitimlerle birlikte Amerikan ordusunun savaş eğitimi verdiği PKK/YPG'li terörist sayısı 26 bine ulaştı. Eğitimlerde teröristlere ağır silahlı piyade aracı ve havan topu kullanımı da öğretiliyor. Teröristlerin eğitim sonrasında en önemli hedef sahaları ise Fırat Kalkanı, Zeytin Dalı ve Barış Pınarı bölgeleri oluyor.

2 yıl önce

ABD'den terör örgütü PKK/YPG’ye "Suriye" sözü: “ABD söz verdi Suriye'den çıkmayacak”

Beyaz Saray, Dışişleri Bakanlığı ve Pentagon yetkilileriyle Washington'da yaptığı görüşmelerin ardından Reuters'a konuşan terör örgütü YPG'nin siyasi kanadı Suriye Demokratik Konseyi (SDK) Başkanı İlham Ahmed, "Suriye'de kalacaklarını ve çekilmeyeceklerini, DEAŞ ile savaşmaya devam edeceklerini söylediler. Trump yönetimi altında ve Afganistan'dan çekilme sürecinde net değillerdi ama bu sefer çok netlerdi. ABD Suriye'de altyapı çalışmalarına da katılacak" dedi.

2 yıl önce

Irak savaşının mimarlarından ABD'nin eski Kara Kuvvetleri Komutanı Odierno kanserden öldü

Irak'ta 3 kez görev yapan Odierno, evlerin kapılarını kıran, Iraklıları evlerinden alarak sokaklarda sürükleyen, sert yöntemlere başvuran ve tutukluları Ebu Gureyb Cezaevi'ne atan 4. Piyade Tümeni'ne de komuta etti. Ebu Gureyb Cezaevi, ABD'nin 2003 yılında Irak'ı işgalinin ardından ABD askerlerinin tutuklulara yaptığı işkenceler ve tecavüz olaylarıyla gündeme gelmişti. Odierno, Irak'ın devrik lideri Saddam Hüseyin yakalandığında "Direnemeyeceği bir çukurun dibindeydi. Sıçan gibi yakalandı." sözlerini kullanmıştı.

2 yıl önce

Trump: Rusya ve Çin, ABD’nin Afganistan'da terk ettiği helikopterleri söktü ve incelemeye başladı

ABD’nin Iowa eyaletinde düzenlenen mitingde destekçilerine seslenen eski ABD Başkanı Donald Trump, ABD’nin Afganistan’da terk ettiği helikopterler konusuna da değinerek, Rusya ve Çin’in ABD’nin bu helikopterleri çoktan söktüğünü ve incelemeye başladığını söyledi. Trump, “Rusya ve Çin’in elinde artık helikopterlerimizin örnekleri var. Apache’leri çoktan söküyorlar, inceliyorlar ve çok yakında en iyi ekipmanlara sahip olacaklar” diye konuştu. 'Bunlar artık düşmanlarımızın elinde' ABD ordu birliklerinin Afganistan'dan ayrılırken ‘en yenileri olmasa da birkaç eski helikopteri bozduğuna’ dikkat çeken Trump, “Bunlar artık düşmanlarımızın elinde” ifadelerini kullandı. ABD Başkanı Joe Biden’i konuşmalarında sıklıkla yaptığı hatalar için eleştiren Trump, mitingdeki konuşmada hata yaparak, ABD’nin Pakistan’dan çıktığını söyledi. Eski ABD Başkanı, “Hatırlarsınız, Uzay Kuvvetleri hoşlarına gitmemişti. Fakat en önemli (kuvvetlerden) biri olacaklar. Orduyu yeniden düzenledik ve bu, askerleri Pakistan'dan… Afganistan’dan çekmekten daha zordu. Yeri gelmişken, Pakistan bize yardım edebilirdi, fakat biz istemedik. Pakistan’a milyarlarca dolar veriyoruz, onlar ise bizim için hiçbir şey yapmıyor” diye konuştu. Son Amerikan askerleri 30 Ağustos gecesi Kabil Havaalanı’ndan ayrılarak, ABD’nin Afganistan'daki 20 yıllık askeri varlığına son vermişti.

2 yıl önce

Taliban: ABD ile görüşmeden olumlu sonuç umuyoruz

Katar’ın başkenti Doha’da Çatışma ve İnsani Araştırmalar Merkezi'nin düzenlediği bir etkinlikte konuşan Emirhan Muttaki, Afganistan’ın kontrolunun kendilerinde olduğunu, uluslararası toplumun yeni Afgan hükümetiyle çalışması gerektiğini söyledi. Taliban yönetimini temsil eden yetkiliden gelen bu açıklamaların, Afganistan’da olası bir ekonomik krizle karşı karşıya bulunan yeni hükümetin diğer ülkelerle ilişki kurma yönündeki çabalarını yansıttığı yorumu yapıldı. “DEAŞ-H tehdidini kontrol edebiliyoruz” Afganistan’da istikrarsızlığın kimsenin çıkarına olmadığını belirten Muttaki, Talebin güçlerinin ülkede DEAŞ-H’in Horasan kolundan (DEAŞ-H) kaynaklanan tehditleri kontrol edebildiğini söyledi. Muttaki Afganistan’ın başka ülkelere saldırılarda bir üs olmayacağını belirtti. Afganistan’ın Kunduz vilayetinde bir camiye 8 Ekim’de bir terör saldırısı düzenlenmiş, DEAŞ-H’nin üstlendiği saldırıda onlarca kişi ölmüş ve yaralanmıştı. “Afganistan’ın çeşitliliğini kabul ediyoruz” Afganistan Dışişleri Bakan Vekili Muttaki, Taliban yönetiminin Afganistan’da farklı etnik grupların varlığını kabul ettiğini, siyasi çeşitliliğe inandıklarını belirtti. Muttaki, yeni hükümetin ülkenin gençleri dahil olmak üzere tüm Afgan vatandaşlarının yeteneklerinden yararlanmayı amaçladığını söyledi; ülkenin ihtiyaçlarına cevap veren siyasi bir yapı istediklerini kaydetti. Muttaki, insani konuların siyasi baskı uygulamak için kullanılmaması gerektiğini belirtti. ABD ve Taleban arasındaki sorunların Doha anlaşmasıyla çözülebileceğini söyleyen Muttaki, her iki tarafın da bu anlaşmaya bağlı kalmasının önemli olduğunu vurguladı. Dışişleri Bakan Vekili, yeni hükümetin gümrük vergisi gibi çeşitli gelir kaynakları bulunduğunu, devletin resmi gelirlerinin çalınmasına son verildiğini söyledi. ABD ve Taliban ilk kez görüşmüştü ABD heyeti ve Taliban yetkilileri geçen hafta sonunda, Afganistan’ın başkenti Kabil’in düşmesinin ardından Katar’ın başkenti Doha’da ilk kez doğrudan görüşme yapmıştı. ABD Dışişleri Bakanlığı’ndan yapılan açıklamaya göre görüşmede Afganistan’daki güvenlik durumu, terörizm, Afganistan’daki ABD ile diğer ülke vatandaşlarının ve Afganlar’ın tahliyesi, Taleban’ın kapsayıcı bir hükümet kurmasına ilişkin çağrılar, kadın ve azınlık hakları ve ülkedeki insani kriz gibi konular ele alınmıştı. Doha’da yapılan görüşmede ABD heyetine CIA Başkan Yardımcısı David Cohen başkanlık etmiş, görüşmeye ABD Dışişleri Bakanlığı’nın Afganistan temsilcisi yardımcısı Tom West ve ABD Uluslararası Kalkınma Dairesi’nden bir temsilci de katılmıştı. Görüşmede Taliban yönetimini Dışişleri Bakan Vekili Emirhan Muttaki temsil etmiş, görüşmeye Taliban’ın istihbarat yetkilileri de katılmış

2 yıl önce

Yunanistan, Fransa’dan sonra ABD’yi de kalkan olarak görüyor

Yunan basını, dün imzalanan ABD-Yunanistan Karşılıklı Savunma İş birliği (MDCA) Anlaşması'nın Atina’nın "tehdit" olarak algıladığı Türkiye’ye karşı büyük bir destek olduğunu ileri sürdü. Yunan Devlet Ajansı AMNA, "MDCA Yunanistan için bir kalkan-ABD, 'casus belli'yi kınıyor" başlıklı haberinde, iki ülke arasında imzalanan anlaşmanın, Fransa ve Birleşik Arap Emirlikleri (BAE) ile imzalanan benzer anlaşmaların ardından Yunanistan için koruyucu bir kalkan oluşturduğunu savundu. Ajansın, diplomatik kaynaklara dayandırdığı haberde, Yunanistan’ın toprak bütünlüğünün hem anlaşmadaki ifadelerle hem de ABD güçlerinin Meriç ve Girit’te öngörülen varlığı ile korunacağını iddia ederek, anlaşmadaki "tarafların karşılıklı olarak birbirlerinin güvenlik, egemenlik, bağımsızlık ve toprak bütünlüğünü, silahlı saldırı ya da saldırı tehdidine karşı koruyacaklarına" ilişkin taahhüdü ABD’nin "casus belli"yi kınaması olarak yorumladı. Yunan basınının yayımladığı, ABD Dışişleri Bakanı Antony Blinken’ın, Yunanistan Başbakanı Kiryakos Miçotakis’e yönelik yazdığı 12 Ekim 2021 tarihli mektup da ABD’nin Yunanistan’a desteğinin bir göstergesi olarak kamuoyuna sunuldu. Diplomatik kaynaklar, mektupta yer alan "ABD’nin Yunanistan ana karası ya da adalarında eğitim ve operasyon yapabileceğine" ilişkin ifadenin, ABD’nin Yunanistan’ın adalardaki tam egemenlik hakkını ve adaların silahlandırılabilmesini "fiili" olarak teyit ettiğini ileri sürdü. MUHALEFETTEN ANLAŞMAYA TEPKİ VAR Ana muhalefetteki Radikal Sol İttifak (SYRIZA) Partisi, anlaşmanın ardından yaptığı açıklamada, Dedeağaç’ta bulunmalarının ABD güçlerine, Bulgaristan ve Romanya’ya kolay geçiş imkanı sağlarken, Yunanistan’ı da Karadeniz’deki tehlikeli gerginliklerin ön sırasına yerleştireceğini belirtti. Açıklamada, buna karşılık hiçbir ABD varlığının Yunanistan’ı Türkiye’ye karşı Ege ve Doğu Akdeniz’de korumadığı, anlaşmanın bağımsız, itibarlı bir Yunanistan’a yakışmadığı ifade edildi. Yunanistan Komünist Partisinin (KKE) anlaşmaya ilişkin yaptığı açıklamada, "Adı 'savunma' anlaşması olan ancak gerçekte saldırgan olan Yunanistan-ABD anlaşması, ülkemizin, ABD’nin ve NATO’nun savaş planlarına tehlikeli bir şekilde dahil edilmesidir" ifadesine yer verilerek, "Türkiye tehdidine" karşı ülkenin güvenliği ve sınırları korunuyor iddiasının gerçekçi olmadığı kaydedildi. Yunan Çözümü Partisi de açıklamasında, "Hükümetin, gelecekteki iktidarları Yunanistan’ın egemenlik haklarını garanti altına almayan ve Türkiye’nin savaş tehdidini ortadan kaldırmayan bir anlaşma için taahhüt altında bırakmaya hakkı olmadığını" belirtti. ABD-YUNANİSTAN KARŞILIKLI SAVUNMA İŞ BİRLİĞİ ANLAŞMASI İMZALAMIŞTI ABD Dışişleri Bakanı Antony Blinken, Yunanistan Dışişleri Bakanı Nikos Dendias ile 14 Ekim’de ABD'nin Yunanistan'daki faaliyet alanını genişleten güncel ABD-Yunanistan Karşılıklı Savunma İş birliği Anlaşması'nı imzalamıştı. Yunanistan, Fransa ile de 28 Eylül'de imzalanan ve iki ülke arasında savunma, dış politika ve silahlanma alanlarında iş birliğini öngören bir anlaşma yapmıştı.  

2 yıl önce

İçişleri Bakanı Süleyman Soylu’dan ABD Büyükelçiliği’nin Osman Kavala açıklamasına tepki

İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, “Türkiye Cumhuriyeti, demokratik, hukuk devletidir. Büyükelçilerin yürüyen bir davada yargıya tavsiye ve telkinde bulunması kabul edilemez. Tavsiye ve telkininiz, hukuk ve demokrasi anlayışınıza gölge düşürmektedir.” dedi.

1 2 ... 19 20 21 22 23 24 25 ... 87 88