29 Nisan Pazartesi 2024
1 yıl önce

Cumhurbaşkanı Erdoğan'dan ABD'ye F-16 tepkisi: Bizi farklı yollara sevk etmesinler

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, cuma namazı çıkışında basın mensuplarının sorularını yanıtladı. Erdoğan'ın açıklamalarından satır başlıkları: DEAŞ lideri İstanbul'da yakalandı Yargı gerekeni yapacaktır. Batı DEAŞ'la ilgili sağlıklı bir mücadelesi olmadı sadece lafını yapıyorlar. Yaptıkları başla bir şey yok. Verilecek kararları bekliyoruz. Yargının vereceği o karar mesaj olacaktır. Sınır içi sınır dışı terörle mücadeledeki kararlılığımızı dünya anlayacak. ABD'nin sınırda PKK/YPG ile tatbikatı ABD terör örgütlerine binlerce TRI mühimmat ve eğitim desteği veriyor. Kraliçe Elizabeth'in ölümü Programlar el verirse cenaze törenine katılmayı düşünüyorum. Ancak programlar ve imkanlar el vermeyebilir. Temenni ederim ki fırsat bulursak biz de bu merasimde bulunmak isteriz. ABD'nin F-16 açıklaması Umarım ABD bizi farklı yollara sevk etmez. Biden ile görüşmemizde dile getireceğiz. Dünyada savaş uçaklarını satan tek yer ABD değil. Her yerden bunu temin edebiliriz bunun için de bize sinyal çakanlar var.

1 yıl önce

ABD’den PKK’lı itler için taziye ziyareti: ‘Birlikte çalışmaya devam edeceğiz’

ABD‘den skandal üzerine skandal… Terör örgütü YPG//PKK’ya silahlı eğitim veren ABD, bu kez de teröristler için taziye ziyareti yaptı… Amerika Birleşik Devleteri Merkez Kuvvetler (CENTCOM) komutanı Michel Erik Kurilla terör örgütüne desteğini her fırsatta belli ediyor. Daha önce de YPG terör örgütü elebaşı Mazlum Kobani kod adlı Ferhat Abdi Şahin ile görüşen Kurilla, dün PKK/YPG kontrolündeki DEAŞ’lı teröristler ve ailelerinin rehin tutulduğu Hol Kampına bir ziyaret gerçekleştirdi. CENTCOM’dan konuya ilişkin yapılan açıklamada; Kurilla ve Ferhat Abdi Şahin, Hol Kampında DEAŞ operasyonları üzerine görüşüldüğü belirtildi. “BİRLİKTE ÇALIŞMAYA DEVAM EDECEĞİZ” Çoğunluğu kadın ve çocuktan oluşan yaklaşık 60 bin kişinin bulunduğu Hol Kampı’ndaki görüşmeler sonrası Kurilla’nın öldürülen iki terörist için terör örgütü elebaşı Abdi Şahin’e taziye mesajlarını iletti. Kurilla’nın Hol Kampına yaptığı ziyaret ve buradaki teröristlerle yaptığı görüşmeye dair fotoğraflar ABD Merkez Kuvvetler Komutanlığı resmi hesabından paylaşıldı. Öte yandan geçtiğimiz günlerde YPG/PKK terör örgütüne desteği sürüyor. Son olarak teröristlere verilen silahlı eğitim görüntülenmişti. ABD askerleri, Suriye’de Haseke ilinin doğusundaki Malikiyye ilçesinde Türkiye ve Irak sınırına yakın bölgede YPG/PKK’lı teröristlere silahlı eğitim vermişti. Suriye’de terör örgütü YPG/PKK işgalindeki bölgelerde varlık gösteren ABD güçleri, terör örgütüne silahlı eğitim desteğini sürdürdüğü görülmüştü. 240 TERÖRİSTE EĞİTİM ABD Özel Kuvvetleri, Malikiyye’nin Türkiye ve Irak sınırına yakın bölgesinde 240 YPG/PKK’lı teröriste silahlı eğitim vermişti. ABD YAPIMI ZIRHLI ARAÇ Çok sayıda ABD yapımı “Bradley” tipi zırhlı muharebe aracının kullanıldığı eğitimde YPG/PKK’lı teröristler, hafif ve orta menzilli silahların kullanımı hakkında eğitilmişti. KEŞİF UÇUŞU Öte yandan ABD’ye ait helikopterler eğitim alanında keşif uçuşları gerçekleştirmişti. KOALİSYON Terör örgütü DEAŞ’a karşı kurulan koalisyon içerisinde yer alan ABD, Fırat’ın doğusundaki Haseke ve Deyrizor topraklarında YPG/PKK’lı teröristlere daha önce de çeşitli silahlı eğitimler ve tatbikatlarla destek olmuştu. 2015’TEN BU YANA SÜRÜYOR ABD ve öncülük ettiği koalisyon güçleri, 2015’ten bu yana binlerce YPG/PKK’lı teröriste silahlı eğitim verdi.

1 yıl önce

Türkiye ABD'nin GKRY'ye yönelik silah ambargosu kararının kapsamını genişletmesini şiddetle kınadı

Bakanlıktan yapılan yazılı açıklamada, Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti (KKTC) makamlarının söz konusu karara ilişkin tepkisinin tümüyle desteklendiği vurgulandı. ABD’nin GKRY’ye yönelik silah ambargosunu kaldırma yönündeki Eylül 2020'de aldığı kararın kapsamının genişletmesini şiddetle kınandığı ifade edilen açıklamada, söz konusu kararın Kıbrıs meselesinin çözümünü olumsuz etkileyeceği belirtildi. Açıklamada şunlar kaydedildi: "Ada’daki iki tarafın eşitliği ilkesiyle çelişen ve Rum tarafını daha uzlaşmaz kılacak bu karar, Kıbrıs meselesinin çözülmesi yönündeki çabaları olumsuz etkileyecek; Ada’da bir silahlanma yarışına yol açacak ve Doğu Akdeniz’de barış ve istikrara zarar verecektir. ABD’yi bu kararı gözden geçirmeye ve Ada’daki iki tarafa karşı dengeli bir politika izlemeye davet ediyoruz. ABD dahil uluslararası toplum Kıbrıs Türk halkının 1959-1960 Antlaşmalarıyla da teyit edilen egemen eşitliği ve eşit uluslararası statüsünü tescil etmeli ve buna göre hareket etmelidir." Açıklamada, her halükarda Türkiye'nin garantör ülke sıfatıyla Kıbrıs Türkü'nün varlığını, güvenliğini ve huzurunu sağlamak amacıyla, tarihi ve hukuki sorumlulukları çerçevesinde, gerekli adımları atmaya devam edeceği vurgulandı. ABD Dışişleri Bakanlığı, GKRY'ye yönelik silah ambargosunu 2023 mali yılı için kaldırdıklarını açıklamıştı.

1 yıl önce

Ümit Özdağ’ın Amerika ile bağlantısı! Kardeşi CIA elemanı, Baldızı ABD Büyükelçiliği’nde çalışıyor, oğlu ABD anaokulunda okudu

Türkiye’de ABD çıkarları doğrultusunda bir iç savaş çıkarmak için sabah akşam provokasyon yapan ve yalan söyleyen Zafer Partisi Genel Başkanı Ümit Özdağ’ın aile üyelerinin de ABD ile derin ilişki içinde olduğu ortaya çıktı. Adı WikiLeaks sızıntılarında “ABD Büyükelçiliğinden çıkmayan ve bir etnik savaş çıkarma gayretinde olan Türk Miloşeviç” olarak anılan Özdağ’ın, ayrıldığı eşi Burçin Bilir’den olan oğlu, anaokulu eğitimini ABD Ankara Büyükelçiliği’nin anaokulunda aldığı geçtiğimiz ay ortaya çıkmış ve Özdağ bu iddiaya sessiz kalmayı tercih etmişti. https://twitter.com/goc_haberleri/status/1554153671650410496?s=46&t=p9ZcqG2ZKGkbp_w2U0Et-w AİLE BOYU ABD APARATI Zafer Partisi Genel Başkanı Ümit Özdağ’ın ABD bağlantıları kendisi ile sınırlı kalmıyor. Oğlunu ABD Ankara Büyükelçiliğinin anaokulunda okutan ve baldızını da referans olarak ABD Ankara Büyükelçiliğinde işe başlatan Özdağ’ın kardeşinin de ABD’de CIA Türkiye Masası’nda görevli olduğu ortaya çıktı. BABASI MUZAFFER ÖZDAĞ TESCİLLİ VATAN HAİNİ NATO’dan emir alarak 1960 kanlı darbesini hazırlayan komitede yer alan Ümit Özdağ’ın babası Muzaffer Özdağ, Adnan Menderes ve Demokrat Partili isimlerin idamına giden süreçte ABD ile işbirliği içinde vatana ihanet suçu işlemişti. Aile boyu ABD çıkarlarına hizmet eden Özdağ’ların CIA için özel yetiştirilmiş bir devşirme sülale oldukları iddiaları da Ümit Özdağ tarafından hiç yalanlanmayan konular arasında. Öyle ki, ABD’de bulunan CIA destekli pek çok düşünce kuruluşu Ümit Özdağ’ın kurduğu vakıflara milyonlarca dolar fon aktarmıştı. KARDEŞİ CIA TÜRKİYE MASASI GÖREVLİSİ Oğlu, baldızı, babası, ABD vakıflarından milyonlarca dolar fon derken Ümit Özdağ’ın ABD ile asıl kirli işbirliğini ortaya koyan gelişme ise kardeşinin CIA çalışanı çıkması. Özdağ’ın iki erkek kardeşinden biri olan Hakan Özdağ’ın uzun yıllardır ABD’de yaşadığı ve CIA Türkiye Masası’nda görev aldığı anlaşıldı. Oğlunun ABD Ankara Büyükelçiliği Anaokulunda okuduğu ve baldızını aynı büyükelçilikte referans olarak işe başlattığı sorularını görmezden gelen Özdağ’ın kardeşinin CIA çalışanı olduğunun ortaya çıkması üzerine sessizliğini bozup bozmayacağı merak konusu oldu.

1 yıl önce

ABD’nin Dedeağaç planı: Deniz üssüne çevirecekler

ABD, son yıllarda Balkanlar ile Avrupa’ya silah ve personel sevkıyatı için kullandığı Dedeğaç (Aleksandrupolis) limanını, adeta yeni bir askeri deniz üssüne dönüştürmeyi planlıyor. Hedef, özelleştirme süreci başlatılan Dedeğaç limanı ile ilgili ihaleyi, Amerikan şirketlerinin kazanması ve limanın ABD Deniz Kuvvetleri’nin “çelik yumruğu” olarak da bilinen “Arleigh Burke” sınıfı muhrip gemiler (destroyer) ile benzer büyüklükteki savaş gemilerinin yanaşabilecekleri şekilde genişletilmesi. Yunan Kathimerini gazetesi, ABD’nin, başta yüksek rütbeli askerler olmak üzere çeşitli vesilelerle, Dedeağaç limanının büyük savaş gemilerini barındırabilecek şekilde genişletilmesi planlarını Yunan yetkililere ilettiklerini yazdı. DESTROYERLER YANAŞACAK “Arleigh Burke” sınıfı destroyerler, ABD’nin Girit adasındaki Suda üssüne yanaşabiliyorlar. Bu planın gerçekleştirilmesi halinde çeşitli tipte savaş gemileri, Dedeağaç limanını da kullanabilecek. Yunanistan, geçen yıl ABD ile imzaladığı yeni savunma işbirliği anlaşması çerçevesinde, Türkiye’den sadece 40 kilometre mesafedeki Dedeağaç’ta, 156’ncı Motorize Topçu Taburu’nun barındığı “Yanuli” kışlasını üs olarak tahsis etti. “Yanuli” kışlasında, Balkanlar ve Avrupa ülkelerine gitmek üzere Dedeağaç’a gelen Amerikan askerlerinin konaklayabilmeleri için 300-400 kişi kapasiteli tesisler inşa ediliyor. F-35 VE İHA’LAR Kathimerini, haberinde ayrıca Amerikalıların, Girit’teki Suda Üssü’nün (deniz ve hava üssü) büyük insansız hava araçları (İHA) ve F-35 tipi savaş uçaklarının konuşlanabilmelerini sağlayacak şekilde, yeni tesis inşası ile de yakından ilgilendiklerini kaydetti. İki ülke arasındaki savunma işbirliği anlaşması, Suda Üssü’nün genişletilmesini de öngörüyor. Gazete, ABD’nin ilgilendiği bir diğer konunun ise, Rus savaş gemilerinin Doğu Akdeniz’deki faaliyetlerini daha iyi izleyebilmesi için Ege’de “Denizcilik alan bilinci” (Maritime Awareness Domain) radarları yerleştirmek olduğunu da belirtti. ATİNA’DAN YENİ PROPAGANDA BİRİMİ Bu arada, Haftalık Real News gazetesi, Yunan hükümetinin, Türkiye’ye karşı bir propaganda birimi olarak faaliyet gösterecek “Merkezi İletişim İdaresi”ni kurmayı kararlaştırdığını belirtti. Birimin başına ABD’nin New York kentindeki eski Yunan konsolosu Kontantinos Kutras’ın önerildiğini yazan gazete, “Hedef, Türkiye’nin iletişim alanındaki her iddiasına cevap vermek” ifadesini kullandı.

1 yıl önce

Cumhurbaşkanı Erdoğan Türkiye - ABD İş Konseyi Toplantısı'na katıldı: ABD ile ticaret hacmimiz 100 milyar dolar hedefine varacak

ABD ile ticaret hacmimizin 100 milyar dolar hedefine kısa sürede varacağını söyleyen Erdoğan "Bu konuda birçok alanda öncü rol oynayan siz kıymetli müteşebbislerin desteğine güveniyoruz." dedi. Cumhurbaşkanı Erdoğan, Dış Ekonomik İlişkiler Kurulu (DEİK) Türkiye-ABD İş Konseyi'nce bir restoranda düzenlenen yemekte yaptığı konuşmada, Türkiye ile ABD'nin köklü bağlara sahip iki dost ülke, müttefik ve stratejik ortak olduğunu belirtti. İki ülke arasındaki çok boyutlu iş birliğinin dünyanın pek çok bölgesinde barış ve istikrarın tesisine büyük katkılar sağladığını ifade eden Erdoğan, Ukrayna'dan Balkanlar'a, Orta Doğu'dan Afrika'ya geniş bir coğrafyada, enerjiden gıda güvenliğine pek çok meselede benzer görüşlere sahip olduklarını söyledi. Erdoğan, mevcut fikir ve çıkar birliğini daha ileri taşımak maksadıyla geçen yıl Roma'da ABD Başkanı Joe Biden ile Türkiye-ABD stratejik mekanizmasının teşkiline karar verdiklerini anımsattı. Nisan ayında hayata geçen mekanizmayla ilişkileri ortak çıkarlar temelinde geliştirirken sorunları gerçekçi ve ileriye dönük bakış açısıyla çözme gayretlerini sürdürdüklerini anlatan Erdoğan, şunları söyledi: "Dünya ekonomisi 2020 senesinden bu yana ciddi zorluklarla yüzleşiyor. Önce salgın krizi, ardından Rusya-Ukrayna savaşı, enerji ve gıda başta olmak üzere her alandaki tedarik zincirlerinde büyük sıkıntılara yol açtı. Pek çok ülke son 40-50 yılın en yüksek enflasyon oranlarıyla baş etmeye çalışıyor. Türkiye ekonomisi büyümede, ihracatta ve istihdamda gösterdiği güçlü performansla tüm bu imtihanların üstesinden gelme konusunda başarılı bir görünüm sergiledi. Küresel ekonominin yeniden yapılandığı ve öngörülebilirliğin azaldığı bir dönemde sağladığımız destekleyici adımlar ve özel sektörün dinamizmi sayesinde ekonomimizin dayanıklılığını ve cazibesini korumayı başardık." Türkiye Ekonomi Modeli Erdoğan, Türkiye'nin geçen yıl yüzde 11'lik bir oranla son 10 yılın en hızlı büyümesine imza attığını dile getirdi. Bunun G-20 ülkeleri arasında kaydedilen en yüksek büyüme oranı olduğuna dikkati çeken Erdoğan, şu değerlendirmelerde bulundu: "Dünya ekonomisi ciddi daralmalarla yüzleşirken biz 2022 yılı ilk çeyreğinde yüzde 7,5 ve ikinci çeyreğinde yüzde 7,6 oranında büyüme kaydettik. Salgına rağmen beş çeyrektir devam eden dengeli büyümemizi bu dönemde de sürdürdük. İhracatımız bu ay itibarıyla yıllık bazda 250 milyar doların üzerine çıktı. Ülkemize, 2003-2021 döneminde 240 milyar dolardan fazla doğrudan uluslararası yatırım çekmeyi başardık. Sadece geçtiğimiz yıl ülkemize 14 milyar dolar değerinde yeni, doğrudan uluslararası yatırım geldi. Son 16 yılda Orta ve Doğu Avrupa'da en fazla uluslararası doğrudan yatırım alan ikinci ülkeyiz. Tüm bunlar Türk ekonomisinin gücü ve Türkiye'ye duyulan güvenin en somut işaretleridir. Bu başarıların elde edilmesinde Türkiye Ekonomi Modeli'nin çok büyük payı vardır." Cumhurbaşkanı Erdoğan, ekonomi programını yatırım, istihdam, üretim, ihracat, cari fazla yoluyla ülkeyi büyütme üzerine kurarak bilinçli bir tercihte bulunduklarını, salgın dönemi dahil son iki yıldır bu önceliklerinden taviz vermediklerini aktardı. Ekonomi programını kararlılıkla uygulamayı sürdürdüklerini söyleyen Erdoğan, "Ekonomi ve ticaret Türkiye-ABD ilişkilerindeki ana unsurlardan birini teşkil ediyor. Özellikle son 10 senede özel sektörün de desteğiyle ilişkilerimizin ekonomik ve ticari boyutlarında büyük atılımlar gerçekleştirdik." dedi. Kovid-19 salgını Koronavirüs kaynaklı sıkıntılara rağmen ikili ticaret hacminin geçen sene rekor düzeye ulaşarak 28 milyar dolara yaklaştığını dile getiren Erdoğan, ABD'nin Türkiye'nin 2021'de en fazla ihracat yaptığı ikinci, en fazla ithalat yaptığı dördüncü ülke konumunda bulunduğunu anlattı. Erdoğan, "Bu yılın 8 ayındaki ticaret hacmimiz geçtiğimiz yılın aynı dönemine kıyasla yüzde 30'a yakın artarak 22 milyar dolara ulaştı. Bu ivmenin doğru ve kararlı adımlarla muhafaza edilmesi halinde ticaret hacmimiz 100 milyar dolar hedefine kısa sürede varacaktır. Bu konuda birçok alanda öncü rol oynayan siz kıymetli müteşebbislerin desteğine güveniyoruz." dedi. Amerika merkezli firmaların Türkiye'deki iş fırsatlarına gösterdiği yakın ilgi ve yatırımlarındaki artışın Türkiye'nin ekonomisine duyulan güvenin tezahürü olduğunu ifade eden Erdoğan, şunları söyledi: "Amerika'dan Türkiye'ye yönelik doğrudan yatırımlar 14,1 milyar dolara ulaştı. Türk firmalarının Amerika Birleşik Devletleri'ndeki yatırımları ise 8,6 milyar dolar seviyesine çıktı. Türkiye ile Amerika arasında hemen her sektörde karşılıklı ticaret ve yatırım imkanları bulunuyor. Türkiye, enerji güvenliği için güzergah ve kaynak çeşitlendirmesinde de kilit role sahiptir. Enerji alanındaki iş birliği potansiyelimiz mevcut uluslararası konjonktür de göz önüne alındığında bizlere önemli fırsatlar sunuyor. LNG terminalleri dahil doğal gaz altyapımıza yaptığımız yatırımlar neticesinde Amerika en büyük ikinci doğal gaz tedarikçimiz konumuna yükseldi. Biz de Amerikan LNG'sinin dünyadaki en büyük altıncı ithalatçısı olduk. Amerika'dan satın aldığımız gazı, önümüzdeki dönemde daha uygun şartlarla artırmak istiyoruz. Sahip olduğumuz gelişmiş altyapı sayesinde Amerikan LNG'sinin bölge ülkelerine ulaştırılmasında da iş birliği yapmaya hazırız." "Türkiye, yenilenebilir enerji alanında yeni yatırım fırsatları sunuyor" Türkiye'nin son dönemde gösterdiği büyük atılımla Avrupa'dan da pozitif şekilde ayrışmak suretiyle yenilenebilir enerji alanında yeni yatırım fırsatları sunduğunu belirten Erdoğan, turizmin bir diğer önemli potansiyele sahip sektör olduğunu aktardı. Erdoğan, "Bu senenin daha ilk 7 ayında 500 binden fazla Amerikalı turisti ülkemizde misafir ettik. Bunda şüphesiz Amerika'da 12 destinasyona İstanbul'dan doğrudan sefer gerçekleştiren Türk Hava Yollarının önemli katkısı bulunuyor. Önümüzdeki dönemde bu sayının da artacağına inanıyorum." diye konuştu. Potansiyelin tam manasıyla hayata geçirilmesi için halen hükümetler düzeyinde atılması gereken adımlar bulunduğunu dile getiren Erdoğan, şunları kaydetti: "Amerika'nın tek taraflı olarak 2018 yılında uygulamaya koyduğu çelik ve alüminyum sektöründeki ilave gümrük vergileri gibi korumacı uygulamalar ticari ilişkilerimizi olumsuz etkilemeye devam ediyor. Bu sektörlerdeki ilave vergilerin artık kaldırılması veya diğer bazı ülkelere tanınan kotanın Türkiye'ye de tahsisi müşterek çabalarımıza önemli katkı sağlayacaktır. Savunma sanayi alanındaki iş birliğimizin önüne müttefiklik hukukumuza aykırı suni engeller getirilmektedir. Bu durum ticari ilişkilerimizin yanı sıra tüm NATO coğrafyasının güvenliğini de menfi şekilde etkilemektedir. Stratejik bakıştan yoksun salt birtakım lobilerin Amerikalı karar alıcıların üzerinde kurduğu baskı sonucu gelişen bu yanlış ve yanlı tutum esasen Amerikan çıkarlarına da zarar vermektedir. Bu nedenle bu tek taraflı ve haksız engellemelerin bir an önce kaldırılması bizler kadar sizlerin de davasıdır. Türkiye bugüne kadar olduğu gibi bundan böyle de Amerika ile ekonomik ve ticari ilişkilerini geliştirme gayretinde olmaya devam edecektir. Bu süreçte Türkiye'nin en yakın dostları arasında gördüğüm siz değerli iş insanlarının ve iş konseylerinin desteğine güveniyorum. Türkiye'deki ilgili kurum ve kuruluşlarımız ile temsilciliklerimizin kapılarının sizlere her daim açık olduğunu bir kez daha vurgulamak istiyorum."

1 yıl önce

ABD'den Türkiye'ye arabuluculuk teşekkürü

ABD Ulusal Güvenlik Danışmanı Jake Sullivan, Ukrayna ve Rusya arasında savaş esiri takasındaki arabuluculuğu için Türkiye'ye teşekkür etti. Türkiye'nin arabuluculuğunda Rusya ve Ukrayna arasında gerçekleşen esir takasına ilişkin Sullivan, Twitter hesabından açıklamada bulundu. Sullivan, "Tahıl anlaşmasındaki liderliğinin yanı sıra, Ukrayna ve Rusya arasındaki esir takasındaki arabuluculuğu nedeniyle Türk hükümetine teşekkür ederim." ifadesini kullandı. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin ve Ukrayna Devlet Başkanı Volodimir Zelenskiy ile yürüttüğü diplomasi trafiği sonucunda Rusya ve Ukrayna arasında 200 savaş esirinin mübadelesinin gerçekleştiğini açıklamıştı.

1 yıl önce

ABD Eski Dışişleri Bakan Yardımcısı Matthew Bryza: F-35 konusunda Erdoğan haklı

ABD Eski Dışişleri Bakan Yardımcısı Matthew Bryza katıldığı canlı yayında gündeme ilişkin dikkat çeken aaçıklamalarda bulundu. "Putin kendi ülkesinin geleceğini mahvediyor" Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin'in kısmi seferberlik ve nükleer tehdidini değerlendiren Bryza "Putin'in nükleer silah kullanmaya soyunacağını hiç zannetmiyorum. Rusya'da kendi siyasi geleceği ile ilgili endişeleri var. Savaşı kendi iktidarını korumak için kullanıyor. Putin kendini düşünüyor ama Batı bize saldırıyor diyor. Putin'in ülkesinde kurduğu sistem güçlü bir sistem. Putin şuan kendi ülkesinin geleceğini mahvediyor." ifadelerini kullandı. Türkiye'yi haklı buldu Rusya-Ukrayna savaşının başından itibaren Türkiye'nin arabuluculuk çabalarının çok önemli olduğunun altını çizen eski bakan, "ABD'ye baktığımız zaman NATO'dan taraf olmadığı için, Türkiye ile ilgili eleştirel var. Türkiye, ise biz NATO'daki diğer ülkelerle aynı görüşte olmayabiliriz diye düşünüyor. "Biz Ukrayna'ya destek oluyoruz ama Rusya ile de ilişkilerimizi sürdürüyoruz" diyor. Putin'in artık gerginliği yatıştırma yoluna girdiğini düşünüyor. Şu an asla Sergey Lavrov'un yerinde olmak istemezdim. Bence Putin onu küçük düşürdü." şeklinde konuştu. "Ermenistan işgalci" Azerbaycan ve Ermenistan gerilimine ilişkin de değerlendirmelerde bulunan Bryza, "Azerbaycan ve Ermenistan'da da bulundum. Paşinyan imzaladığı anlaşmalara sadık kalmak istiyor. Bu anlaşmada bütün birliklerini Karabağ'dan çekeceğini söyledi. Rusya, Azerbaycan ve Ermenistan arasında üçlü bir anlaşma imzaladı. Ermenistan zaten savaşı kaybetti, haklı bir sebebi de yok, işgalciler. Ermenistan muhalefeti Azerbaycan'la çatılma bitsin istemiyor. Ermenistan'ın askeri bir güçleri de yok. Paşinyan'ın savaştan sonra ayakta kalacağını düşünmüyordum ama seçimle tekrar iktidara geldi." dedi. Bryza, konuşmasını şöyle sürdürdü; ABD dış politikası başkan tarafından belirlenir. Pelosi güçlü bir karakter. Bir ülkeyi ziyaret ettiğinde kendi kişisel kapasitesinde bunu yapıyor. Temsilciler Meclisi Başkanı değil Başkan Joe Biden dış politikayı belirler.Biden Pelosi'nin Tayvan'a gitmesini de benimsemedi. Pelosi'nin Erivan'daki söylemleri oldukça gereksiz. ABD olarak bizim politikamız arabulucu olmaktır. Azerbaycan ve Ermenistan arasındaki çatışmada ABD'nin rolü zamanla belli olacak. Avrupa Birliği de aktif bir rol oynamalı. Sanki ABD Ermenistan'ın tarafındaymış gibi düşünülüyor ama Pelosi bunu Californiya'daki oylar için yaptı. Dışişleri Bakanı Bliken, ABD'nin tarafsız olduğunu açıkça ifade etti. "Miçotakis gerilimi arttırmaya karar verdi" Matthew Bryza, Yunanistan'ın provokatör tavırlarına ilişkin ise "Yunanistan Başbakanı Miçotakis Türkiye ile gerilimi arttırmaya karar verdi." dedi. "Erdoğan haklı" F-35 konusunda Cumhurbaşkanı Erdoğan haklı bulan Bryza "Eski başkan Trump'da bunu söyledi. Siyasi olarak ABD iç politikada Yunanistan'ı destekliyor. ABD'de Yunanistan'la ilgili romantik bir bakış açısı var." ifadelerinin kullandı.

1 2 ... 47 48 49 50 51 52 53 ... 87 88