Son Dakika:
https://twitter.com/genelgundem/status/1498713396132388865?s=21 Vakfı’nda DEAŞ ve ve El Kaide ile bağlantıları kişileri barındıran, Terör örgütü PKK’ya övgüler düzen, 15 Temmuz'u bir proje olarak tarif edip, darbe girişiminde bulunan FETÖ'cü hainleri de 'kandırılmış saf Müslümanlar' olarak tanımlamasıyla bilinen Alparslan Kuytul ve ekibi, başta Adana olmak üzere Türkiye’nin çeşitli illerinde provokasyon girişiminde bulunmalarına izin vermeyen İçişleri Bakanı Süleyman Soylu’yu ve Emniyet teşkilatını sosyal medyadan “Soylu GörevdenAlınsın” etiketiyle hedef aldı. https://twitter.com/alparslankuytul/status/1505508795023343617?s=21 FETÖ MEDYASI DESTEK VERİYOR Furkan Vakfı kurucusu Alparslan Kuytul’un gönüllüleri, FETÖ medyasının da destek verdiği provokasyonlada polislerin ailelerine ve devlet büyüklerine küfürler ediyor, gözaltı işlemi başladığı sırada ise cep telefonlarına sarılıyor ve kendilerini mağdur göstermeye çalışıyorlar. Alınan görüntüler de WhatsApp gruplarına atılarak FETÖ medyasına ulaştırılıyor. https://twitter.com/boldmedya/status/1492471750340358153?s=21
https://twitter.com/genelgundem/status/1505618064678789126?s=21&t=izKcNuKY6Tck_AU39AJQ_A 15 Temmuz'u bir proje olarak tarif edip, darbe girişiminde bulunan FETÖ'cü hainleri de 'kandırılmış saf Müslümanlar' olarak tanımlamasıyla bilinen Alparslan Kuytul ve ekibi, Türkiye’nin çeşitli illerinde provokasyon girişiminde bulunmalarına izin vermeyen İçişleri Bakanı Süleyman Soylu’yu ve Emniyet teşkilatını sosyal medyadan "Soylu ZulmeDoymuyor" etiketiyle hedef aldı. https://twitter.com/alparslankuytul/status/1507692240948367364?s=21&t=Z8SO7IT6gYRBUD4tRalW6w PROVOKASYON GİRİŞİMLERİNE FETÖ DESTEĞİ Furkan Vakfı kurucusu Alparslan Kuytul’un gönüllüleri, FETÖ medyasının da destek verdiği provokasyonlada polislerin ailelerine ve devlet büyüklerine küfürler ediyor, gözaltı başladığı zaman ise cep telefonlarına sarılıyor. Alınan görüntüler hemen WhatsApp gruplarına atılarak FETÖ medyasına ulaştırılıyorlar. https://twitter.com/boldmedya/status/1492471750340358153?s=21&t=jpOlW-MzdQyqFkiEgKwJ0Q
LGBT hakları ve İstanbul Sözleşmesi, CHP’nin başını çektiği 6’lı masayı böldü. SES Eşitlik ve Dayanışma Derneği, önceki gün 6’lı masada bulunan partilerin hukuk başkanlarının katıldığı “Altılı Masa Kadınlarla Buluşuyor” etkinliği düzenledi. Çevrimiçi buluşmaya, CHP Genel Başkan Yardımcısı Muharrem Erkek, Demokrat Parti Genel Başkan Yardımcısı Bülent Şahinalp, DEVA Partisi Hukuk ve Adalet Politikaları Başkanı Mustafa Yeneroğlu, Gelecek Partisi Genel Başkan Yardımcısı Ayhan Sefer Üstün, İYİ Parti Genel Başkan Yardımcısı Bahadır Erdem ve Saadet Partisi (SP) Genel Başkan Yardımcısı Bülent Kaya katıldı. SESSİZ KALDILAR Kadın haklarının değerlendirildiği toplantıya, partilerin LGBT’ye olan yaklaşımı damga vurdu. CHP’li Erkek ve İYİ Parti’li Erdem’in LGBT haklarını savunduğu toplantıda, Deva, Gelecek ve Demokrat Parti genel başkan yardımcılarının sessiz kalması dikkatlerden kaçmadı. SP Genel Başkan Yardımcısı Bülent Kaya da İstanbul Sözleşmesi’nin Türk aile yapısını bozduğunu belirterek LGBT konusunu geçiştirdi. SP: SÖZLEŞMEYE KARŞIYIZ SP’li Kaya, “İstanbul Sözleşmesi yeterince tartışılmadı. Sözleşmenin sorun yaratmaya müsait yanlarını konuşmamız lazım. Bazı ülkeler hala imzalanmadı, çekince koyan bazı ülkeler de çekincelerini hala kaldırmadı. Bu sözleşmede ailenin bütün olarak değerlendirilmediğini, sadece kadını önceleyerek kadına şiddetin önlenemeyeceğini düşünüyoruz. Uluslararası sözleşmelerle de çalışan yönleri var" ifadelerini kullandı. CİNSİYET EŞİTLİĞİ DERSİ 6’lı masayı temsilen konuştuğunu söyleyen İYİ Parti’li Erdem, “Önümüzde çok zor şeyler var. Sistemi değiştirmek zorundayız. Kadın erkek eşitliği ve cinsiyet eşitliğini birinci sınıflara ders olarak koyduk” dedi. “LGBT hakları ve İstanbul Sözleşmesi taraftarı bir derneğin programına katılıyorsunuz” denilerek eleştirildiklerini söyleyen Erdem, "Bu kadar cahil, bu kadar eğitimsiz, bu kadar cinsiyetçi bir toplumda mücadele ediyoruz" diye konuştu. CHP’li Erkek de şunları söyledi: “LGBT konusunda şuna inanıyoruz. Demokrasinin birinci kanunu insan hakkıdır. Cumhuriyet tarihinde Türk-Kürt dememiş, Alevi -Sünni dememiş, zengin yoksul dememişizdir. Her bireyin dilediği cinsiyeti yaşama, tercih etme hakkı vardır. Herkes saygı göstermek zorundadır. Hukuken de güvence altına alınmalıdır.” CHP’de kadının hakkı yok! CHP’nin kadın hakları hassasiyetinin olmadığını iddia eden eski CHP Milletvekili Prof. Dr. Binnaz Toprak, “Ben, 24. dönem milletvekili iken, CHP tüzüğünde her kademede yüzde 33 kadın kotası Kurultayca onaylandı. Ne var ki , bunu cinsiyet kotası altında parti meclisi için daha fazla oy almış kadın arkadaşlarımızı eleyip erkekler lehine kullanıldığı gibi milletvekilliği seçimlerinde listelerin en alt sıralarına konan kadın adaylarla yüzde 33’ü yerine getirdiklerimi iddia ediyorlar” dedi.
İçişleri Bakan Yardımcısı İsmail Çataklı, Zafer Partisi Genel Başkanı Ümit Özdağ'ın valiliklere yazı yollanarak Suriye'de yapılan briket evler için il bütçelerinden kaynak istendiği iddiasına sosyal medya hesabından yanıt verdi. Çataklı, "Bir deliyi başımıza saldılar. Uğraşıp duruyoruz. Hayırlısı Allah’tan. Ümit Özdağ’ın bitmek bilmeyen, koskoca yeni yalanına Ordu Valiliğimizin cevabı" ifadelerini kullanarak Ordu Valiliği'nin cevabını paylaştı. Ordu Valiliği tarafından yapılan açıklamada, "Bu iddia tamamiyle gerçek dışı ve provokasyon amaçlıdır. Valiliğimizden gönderilen ne bir ödenek ne de il bütçesinden yapılan bir harcama sözkonusudur. Hayırsever vatandaşların STK'lara yaptığı bağışlarla gerçekleşen projeye, 2020 yılında 35 briket yapımı için ilimizdeki STK'lar ve hayırsever iş insanlarımız toplam 210 bin TL bağış ile katkıda bulunmuştur" denildi. https://twitter.com/ismailcatakli/status/1555909720812158979?s=21&t=S2gjs_9J84dWHxwBpWvqSg
Resmi Gazete'de yayımlanan atama ve terfi kararlarına göre Kırklareli İl Jandarma Komutanlığı görevini sürdüren Ordulu Jandarma Kıdemli Albay Uğur Özmen, Tuğgeneralliğe terfi etti. Özmen, İzmir Bornova Jandarma Tugay Komutanlığı'na atandı. DİYANET İŞLERİ BAŞKANI ALİ ERBAŞ'IN YEĞENİ İFTİRASI! HALK TV'de yayınlanan "Kayda Geçsin" adlı programda ise İzmir Bornova Jandarma Tugay Komutanlığı'na atanan Uğur Özmen'in Diyanet İşleri Başkanı Ali Erbaş'ın yeğeni olduğu iddia edildi. Haberin yalan olduğu anlaşılınca Diyanet İşleri Başkanlığı'nı arayan halktv.com.tr yazarı Seyhan Avşar, söz konusu içeriğin düzeltileceğini söyleyerek metnin revize edileceğini iletti. YALAN ORTAYA ÇIKINCA SADECE METNİ DÜZELTTİLER Diyanet İşleri Başkanlığı Basın Müşaviri Burak Orhan ise bu iddianın gerçek olmadığı açıklarken, bu haberin onlarca site tarafından yayınlanmasına neden olan HALK TV sadece haber metninde değişikliğe gitti. ÇOĞU SİTEDE HALA YAYINDA Diyanet İşleri Başkanı Ali Erbaş'ı sürekli olarak hedef gösteren HALK TV'nin bir yalanı daha ifşa olurken, SOL TV ve Gerçek Gündem gibi sitelerde bu yalan haber hala yayınlanmaya devam ediyor. DİYANET İŞLERİ BAŞKANLIĞI'NDAN AÇIKLAMA Konuya ilişkin Diyanet İşleri Başkanlığı Basın Müşaviri Gazeteci Burak Orhan şu açıklamalarda bulundu: Halk TV son atamalarda jandarmada tuğgeneral olan bir komutanımızın Diyanet İşleri Başkanımız Ali Erbaş hocamızın yeğeni olduğu yalanını paylaşmıştı Bu iddia yalandı. Dün sosyal medyada haberin yalan olduğunu paylaşınca Seyhan Avşar beni aradı düzelteceğini söyledi.
Firari FETÖ’cü teröristlere hocalık yaptığı ortaya çıkan Ümit Özdağ’ın kurduğu Zafer Partisi’nin FETÖ ve mafya unsurları tarafından ele geçirildiği ortaya çıktı. FETÖ benzeri bir operasyonla Zafer Partisi Kocaeli İl Başkanlığı görevinden istifa ettirilen Vedat Çalık, partideki FETÖ ve mafya yapılanmasını deşifre etti. İş insanı Vedat Çalık görevden alınmasına giden süreci tek tek şu şekilde anlattı: ZAFER PARTİSİ İLE DOĞMADIM “Vedat Çalık görevden alındığı için tepki vermedi. Ben Zafer Partisi ile doğmadım. Zafer Partisi ile de ölmem. Benim tepkim FETÖ mensuplarının Ümit Özdağ’ın iradesini eline geçirmesinden dolayıdır. “Uçkurundan satın alınmış bir genel başkansın, yazıklar olsun sana” Ben bu lafın ağırlığını biliyorum. KAFASINA DANK ETMESİ İÇİN Bir genel başkanın kafasına dank etmesi için bu kadar ağır cümleler kurmam lazım. Başka türlü iradesini teslim ettiği insanlardan geri alamaz. Bana dava açmak istiyorsa açsın. Benim delillerim var. Hukuk bilmeyen bir insan değilim. İraden elinden alınmış diyorsam iraden elinden alınmıştır. 10 GÜN ÖNCE ÖĞRENMİŞTİM Ümit Özdağ’ın iradesinin elinden alındığını görevden alınmadan 10 gün önce öğrenmiştim. Bu Ümit Özdağ’ın aldığı bir önlemdi. Hatta onun iradesini ele geçiren FETÖ benzeri yapılanmanın bir önlemiydi. İtibarsızlaştırma hamlelerine baktığımız zaman hareketlerin tamamının FETÖ hareketleri olduğunu anlayacaksınız. FETÖ’DEN DENEYİMLİLER Görevden alındığım için tepki gösterdiğim gibi bir algı yarattılar. Onlar zaten algı yaratma konusunda FETÖ’den deneyimli insanlar. Operasyon yapacakları insanlar hakkında algı yaratma konusunda çok tecrübeliler. Algı yaratmak denince İsmail Türk denen bir adamla karşı karşıya kalıyoruz. OĞLU BİR FETÖ SUÇLUSU İsmail Türk, FETÖ’nün MHP’ye sızma operasyonlarında adı geçen ve oğlu da aynı şekilde internet gazetelerinde kasetlerini yayınlayan ve 16 Temmuz günü Kazakistan’a kaçan bir FETÖ suçlusu. Oğlu FETÖ’den firari olan şahın babası partide genel başkan yardımcısı. Ümit Özdağ ile bu isim adeta kankalar. ADETA KANKALAR Sabah akşam birlikteler. Yedikleri içtikleri, eğlendikleri ayrı gitmiyor. Bunu görevden alınmadan çok kısa bir süre önce fark ettim. Zafer Partisi’nin içerisindeki FETÖ ve mafya yapılanması ortaya çıkınca bu şekilde bir algı yürüttüler. ALAKASIZ BİR AÇIKLAMA İhale mevzusu Ümit Özdağ’ın zekasını ortaya koyuyor. Bir insana çık basına saçma sapan alakasız bir açıklama yap deselerdi ancak bu kadar olurdu. Ortaya attığı iddia ile benim çalıştığım sektör bambaşka sektörler. İstifa sürecini anlarsak konu daha da iyi anlaşılacaktır. KOCAELİ İL BAŞKANLIĞINA OPERASYON Ümit Özdağ’ın iradesinin FETÖ ve mafya oluşumları tarafından teslim alındığını fark edince, Özdağ’ın kendine dönmesi için çabalarım oldu. Arkadaşlarıma söylüyordum ki, Zafer Partisi Kocaeli İl Başkanlığına Özdağ’ın iradesini ele alan kişiler tarafınca operasyon yapılmak istendi. VEKİL SIRALARINI SATACAK Milletvekili sıralarını satacak, otur denince oturan kalk denince kalkan, her söylenene biat edecek, ipleri kendi ellerinde olacak bir hizmetkâr arıyorlar. Vedat Çalık bu beklentinin çok dışında bir adam. O zaman kendi adamlarını getirebilmek için ne gerekir, Vedat Çalık’ı itibarsızlaştırmak gerekir, Özdağ’a yanlış yönlendirmeler yapılması gerekir ve bunlar yapıldı. ÖZDAĞ’A AĞIR KÜFÜRLER ETMİŞTİ Süreç şöyle başladı; Bizim GİK üyemiz var. Adı Hüseyin Şahin. Bundan 3 ay önce Ümit Özdağ’a çok ağır küfürler ederek Zafer Partisinden istifa etti. “Benim için Meral Akşener neyse Ümit Özdağ da aynıdır. İkisi de etek giyebilir” gibi bir tabir kullandı. Bunun yanı sıra Adem Taşkaya’ya da bu şekilde ağır hakaret ve küfürler ederek partiden istifa etti. Daha sonra kendi ticari işlerine baktı. HİÇBİR YERE ADAY OLMAYACAĞIMI SÖYLEMİŞTİM Ama ben diyordum ki; Vedat Çalık, Zafer Partisinde milletvekilliği, belediye başkanlığı hatta muhtarlık dair hiçbir yere aday olmayacak. Gönüllülük esasına dayanarak Zafer Partisi’nde Türk Milliyetçiliğine hizmet edecek… Hiçbir yere aday olmayacağım diyen bir adamın iradesini ele geçirmeniz mümkün değil. SÜREÇ BÖYLE BAŞLADI Bir yanda hiçbir yere aday olmayacağım deyip iradesini teslim etmeyen bir adam, bir yandan da Zafer Partisi’nin birinci sıra milletvekilliğini ele geçirmek isteyen ve bunun için köşe kapmaca oynayan 5 isim. Böyle başlıyor bu süreç. Bir insan tecrübesiz ve yarım akıllı olursa, kendini kullandırtmaya müsait olursa bu işler bu kadar erken başlar. 1.HÜSEYİN ŞAHİN 2.KAAN HUDEKOĞLU Vedat Çalık’ın karşısındaki 5 kişinin milletvekilliği için FETÖ benzeri yapıya iradesini teslim etmesiyle başlayan bir süreç. Bunlardan bir tanesi Hüseyin Şahin Kocaeli 1. sıra milletvekili adayı olmak istiyor. İkincisi Kaan Hudekoğlu. O da “Birinci sıra milletvekilliği benim hakkım. Kimseye bırakmam” dedi. GECE 1’DE MESAJ ATIYOR Bunlar Fetullahçı yapıya hizmet etmek için ellerinden geleni yapıyorlar. Ama önlerinde Vedat Çalık gibi bir engel var. Bu sebeple benimle ilgili olumsuz rapor veriyorlar. Hüseyin Şahin bana gece saat 01’de mesaj atıyor. Diyor ki; “Biz Ümit Özdağ ile konuştuk ve yeniden kongre yapacağız”. Bu olay görevden alınmadan 10 dakika önce oluyor. ALİ ÇOLAK’IN SEKRETERİNE SORDUM Benim Zafer Partisi 1. olağan kongresini gerçekleştirdiğimde, daha önce de bir siyasi tecrübem olmadığı için kongrenin nasıl düzenleneceğini, bazı detayları genel merkezden öğrenmem gerekiyordu. Teşkilat Başkanı Ali Çolak’ın sekreterini aradım, “Kongremizde yönetim kurulu üyelerimiz aynı zamanda disiplin kurulu üyesi olabilir mi? Kaç tane üst kurul delegesi yazmamız gerekiyor?” diye sordum. 19 İL BAŞKANINA AYNI HATAYI YAPTIRMIŞLAR Ali Dinçer Çolak’ın sekreteri bize “10 dakika sonra size dönüş yapacağım” dedi. Ve gerçekten de biraz sonra döndü. “Yönetim kurulu üyeleri aynı zamanda disiplin kurulu üyesi de olabilir” dedi. Yani bize kasıtlı olarak tüzük hatası yaptırıyorlar. Sonradan öğrendiğimiz kadarı ile bu tüzük hatasını operasyon yapacakları il başkanlıklarına bilerek yaptırmışlar. 19 il başkanına aynı hatayı yaptırmışlar. 26 YERİNE 38 YAZDIRDILAR 26 tane üst kurul delegesi olması gerekirken 38 tane üst kurul delegesi yazmamızı istediler bizden. Biz de bize genel merkezden gelen talimatlar gereği bu şekilde yaptık. Burada olaylar o kadar heyecanlı hale geliyor ki.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın bugün gerçekleştirilen Kabine toplantısı sonrasında ulusa seslendi. Vatandaşlara yeni müjdeleri sıralayan Erdoğan, çiftçileri sevindirecek bir haber verdi. Elektrik faturalarındaki KDV oranını yüzde 18'den 8'e düşürdüklerini vurgulayan Başkan Erdoğan, elektrik faturalarıyla ilgili yeni bir düzenleme yapıldığını ve çiftçilerin elektrik borçlarının aylık yerine hasat sonunda ödenebileceğini duyurdu. Erdoğan açıklamasında, "Çiftçilerimizin elektrik faturalarındaki KDV oranını yüzde 18'den 8'e düşürmüştük. Bugün de elektrik faturalarıyla ilgili yeni bir düzenlemenin müjdesini veriyoruz. Elektrik faturaları gelir elde edildiğinde ödenebilecek. Ziraat Bankası elektrik borçları için açacağı kredinin ödemesini hasat sonunda alacak, önceki borçlar için de yine Ziraat Bankası vasıtasıyla 5 yıla varan vadeyle faizsiz geri ödeme imkanıyla kapatabilecek." ifadelerini kullandı. CHP BU PROJEDEN DE ROL ÇALDI Her fırsatta hükümetin projelerini sahiplenen CHP kanadı, saat geçmeden bu projeden de rol çaldı. Geçtiğimiz günlerde hayata geçirilen KYK ve ÖTV düzenlemesi gibi projeleri de sahiplenen CHP'nin kurmayları, söz konusu projenin Kemal Kılıçdaroğlu tarafından vadedildiğini öne sürdü. CHP Bursa Milletvekili Orhan Sarıbal, "Kılıçdaroğlu'nun çiftçilerimize olan bir vaadini daha AK Parti kısmi yerine getiriyor." dedi. Sarıbal Twitter hesabından, "Genel Başkanımız Sn. Kemal Kılıçdaroğlu'nun çiftçilerimize olan bir vaadini daha AK Parti kısmi yerine getiriyor. Elektrik borçlarının faizi silinmeyerek faizsiz kredi ile ödetiliyor. Elektrik faturaları hasattan sonra ödenmesi Elektrik borçları geliri yerine 5 yıl vade ile çözüyor" paylaşımını yaptı. AK PARTİ YAPIYOR, CHP SAHİPLENİYOR Ana muhalefet partisi CHP'nin kurmayları sık sık AK Parti tarafından hayata geçirilen projeleri sahipleniyor. Geçtiğimiz aylarda hayata geçirilen KYK burs/kredi düzenlemesi, ÖTV ödemeleri ve sosyal konut projelerini sahiplenmişti. CHP'Lİ GAZETECİ İTİRAF ETMİŞTİ: BÜROKRATLAR PROJELERİ CHP'YE SIZDIRIYOR CHP'ye yakınlığıyla tanınan gazeteci Özlem Gürses, altılı masa ve Kılıçdaroğlu'na, bürokratlar tarafından hükümetin planlarının sızdırıldığını itiraf etmişti. Gürses, gündeme bomba gibi düşen açıklamasında, "Bürokrasiden CHP'ye ve altılı masaya bilgi geliyor. İktidar bu adımları atmadan muhalefet önceden öğreniyor. KYK borçlarının silinmesi ve ÖTV gelişmeleri buna örnek" diye konuşmuştu.
CHP’li Canan Kaftancıoğlu’nun babası hakkındaki skandal gerçek sosyal medyada gündem oldu. 2014 senesinde Twitter hesabından bir paylaşım yapan Kaftancıoğlu, babasının annesine yazdığı akrostiş şiiri yayınladı. Söz konusu şiirde Kaftancıoğlu’nun babası, kendi ilkokul öğrencisine, elini öptürdüğü sırada aşık olduğunu dile getiriyordu. Bu şiirin görüntüsünü paylaşan Canan Kaftancıoğlu, ilkokul öğrencisine yönelik hisler taşıyan babasını savunarak durumun ‘ilk görüşte aşk’ olduğunu söyledi. CHP’LİLER SESSİZ! Karşıt görüşlü bir kişi olsa, CHP’lilerin linç edeceği bu durumu Kaftancıoğlu’nun övmesi büyük tepkilere neden oldu ve ‘ikiyüzlülük’ olarak değerlendirildi.
