02 Mayıs Perşembe 2024
2 yıl önce

CNN yine algı peşinde: 'Norveç'teki saldırgan yakın zamanda Müslüman oldu' vurgusu

Norveç'te geçtiğimiz gece ülkenin güneyindeki Kongsberg kentinde düzenlenen oklu saldırı dünya kamuoyunun gündemine oturdu. 5 kişinin hayatını kaybettiği 2 kişinin de yaralandığı saldırının ise "terör bağlantısı" olup olmadığı araştırılıyor. Norveç polisi tarafından saldırganın da 37 yaşındaki Norveç'te yaşayan bir Danimarkalı olduğu duyuruldu. Konuyla ilgili başta sosyal medyada olmak üzere dünya medyasında çok farklı senaryolar da yazılıp çizilmeye başlandı. Daha önce Türkiye'ye karşı algı operasyonu yürüten CNN, yine sahnedeydi. Konuyla ilgili bugün Amerikan CNN muhabiri de, CNN TÜRK'te Büşra Arslan'a yaptığı açıklamada saldırganın kısa bir süre önce Müslüman olduğunu vurguladı. YENİ BİLGİLER GELDİ CNN muhabiri Melissa Bell, saldırganın radikal Müslüman olduğunu, Norveç polisinin de kendisini takip ettiğini belirterek "Bir adam elinde ok ve yay ile saldırıya geçti. Basın toplantısında detayları öğrendik. Öncelikli olarak 4 kadın ve 1 erkeğin yaşamını yitirdiğini biliyoruz. 2 kadının yaralı olarak hastaneye kaldırıldığını biliyoruz. Ama en önemlisi saldırganla ilgili bilgiler geldi, şu anda gözaltında kendisi. RADİKAL MÜSLÜMAN ŞÜPHESİ Şu ana kadar şunu biliyorduk, 37 yaşındaydı. Danimarkalıydı. Son yarım saatte yeni bir bilgi daha geldi. Kendisi daha önce polis tarafından tanınıyormuş. Özellikle de radikal olduğu şüphesi varmış. İslam dinine geçtiği de belirtiliyor. Ama daha önceden endişelenmemiş polis, geçtiğimiz yıl içinde." ifadelerini kullandı.

2 yıl önce

CHP'nin algı operasyonuna Mersin Valiliği geçit vermedi

Mersin Valiliği’nden yapılan açıklama şöyle; Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) İl Başkanlığınca 04 Aralık 2021 tarihinde yapacakları miting ile ilgili yapılan açıklama ve buna istinaden bazı medya organları ve sosyal medya platformlarında yapılan paylaşımlarla ilgili olarak aşağıdaki açıklamanın yapılması ihtiyacı doğmuştur. Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) İl Başkanlığı tarafından 04 Aralık 2021 Cumartesi günü ilimizde düzenlenmek istenen mitinge izin verilmediği yönündeki açıklamalar ve haberler tamamen asılsızdır. İl ve ilçelerde toplantı ve gösteri yürüyüşü yer ve güzergahı, 2911 Sayılı Toplantı ve Gösteri Yürüyüşü Kanunu’nun 6. Maddesine istinaden Türkiye Büyük Millet Meclisinde (TBMM) grubu bulunan siyasi partilerin il ve ilçe temsilcilerinin görüşleri alınarak mahallin en büyük mülki amiri tarafından belirlenmektedir. Bu kapsamda ilimizde toplantı ve gösteri yürüyüşü güzergahları Mersin CHP İl Başkanlığı’nın da görüşü alınarak belirlenmiş ve mutat vasıtalarla ilan edilmiştir. Bu nedenle “Kent Merkezi Akdeniz İlçesi Cumhuriyet Meydanı” miting alanı olarak belirlenmediğinden, bu alanda siyasi parti mitingi gerçekleştirmek hukuken mümkün değildir. CHP İl Başkanlığınca Valiliğimize verilen 25.11.2021 tarihli dilekçe ile “Eski Tevfik Sırrı Gür Stadyumu Yanı Miting Alanı”nda yapılmak istenilen mitingin uygun görüldüğü Valiliğimizce yazılı olarak CHP İl Başkanlığına bildirildiği halde İl Başkanlığınca yapılan basın açıklamasındaki ifadelerin gerçekle bağdaşmayarak çarpıtılması talihsizliktir.

2 yıl önce

Akşener'in algısını Bakan Koca çürüttü: Üzerinde siyaset yaptığınız konu Avrupa'daki vatandaşlarımızı kapsıyor

Sağlık Bakanı Koca, geçtiğimiz günlerde, Dünya Sağlık Örgütü (DSÖ) Avrupa Bölge Direktörü Dr. Hans Kluge ile telefonda görüştü. Görüşme sonrası sosyal medya hesabından bir paylaşım yapan Kluge, Türkiye'ye ve Bakan Koca'ya teşekkür ederek, ihtiyaç halinde Avrupa ülkelerinden Türkiye'nin hasta kabul edeceğini duyurdu. Söz konusu paylaşımı alıntılayarak siyaset yapan ve Bakan Koca'ya tepki gösteren İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener, "Sayın Erdoğan’ın ülkemizi sığınmacılar için bir hendeğe çevirmesi yetmedi, şimdi de siz mi çıktınız? Avrupa’nın Kovidli hastalarını kabul etmek ne demek? Milletimizi, sağlıkçılarımızı yeni varyantlarla karşılaşma riskine nasıl sokarsınız!" ifadelerini kullandı. AKŞENER'İN ALGISI ÇÖKTÜ: ANLAŞMA AVRUPA'DAKİ 5 MİLYON VATANDAŞIMIZI KAPSIYOR Akşener'in paylaşımına Twitter hesabından yanıt veren Bakan Koca, "Üzerinde siyaset yaptığınız konu, Avrupa’da yaşayan 5 Milyon insanımızdan Covid-19’a yakalananların İstanbul’da, bir acil durum hastanemizde tedavi olabilmeleri konusudur. Alman Sağlık Bakanı yoğun bakım kapasitelerinin dolmaya başladığını açıkladı." dedi.

2 yıl önce

DW Türkçe algı çalışmalarını sürdürüyor: Şimdi de Çerkesler üzerinden Türkiye'yi hedef aldı

Türkiye karşıtlığıyla bilinen Alman Deutsche Welle, Türkiye'yi hedef alan bir yenisini daha ekledi. DW Türkçe, yayımladığı haberde Çerkeslerin Türkiye sınırları içinde asimilasyon politikalarına maruz kaldıkları iddia edildi. Çerkeslerin, dünyada 40'tan çok ülkede yaşadığı ifade edilen haberde, 'Dünyada en fazla Çerkes nüfusu Türkiye'dedir ve maalesef en büyük asimilasyon da Türkiye'dedir.' denildi. 'DİLİ VE KÜLTÜRÜ YOK OLACAK' Haberde ayrıca, 'Çerkesler kültürlerini kaybetmemek için uğraşıyor. Teşvik etmek lazım, yoksa yakın bir gelecekte Çerkes dili ve kültürü yakın bir gelecekte yok olacak.' ifadelerine yer verildi. Bu algı haberine başta Türkiye'de yaşayan Çerkesler olmak üzere toplumun birçok kesiminden tepkilere neden oldu.

2 yıl önce

Jandarma Genel Komutanlığı’nın uçağı ile algı yapmaya kalktılar

FETÖ militanları ve örgütün etki ajanları tarafından eski yalanlar tekrar söylenerek algı operasyonuna soyunuldu. İçişleri Bakanı Süleyman Soylu üzerinden uçak yalanını uydurarak ‘eskiden binmiş’ süsü verilerek örgüt militanları tarafından yeniden servis etmeye başladılar. Örgütün etki ajanları tarafından servis edilen bu yalanlar bir algı operasyonunun peşinde olduklarını kısa sürede gözler önüne serdi. 2018 Yılında Fetullahçı Terör Örgütü’nden alınıp Jandarmaya tahsis edilen uçağa binen İçişleri Bakanı Süleyman Soylu’nun fotoğrafı üzerinden algı oynamaya kalkan, gazeteci kimlikli firariler fotoğrafı yeni gibi paylaştılar. O Uçaklar 2018’den beri Jandarma Genel Komutanlığı’nın envanterinde Kasım 2018 yılında 15 Temmuz darbe girişiminin ardından TMSF'ye devredilen İpek-Koza holding bünyesindeki ATP Havacılık'a ait bir iş jeti Jandarma Genel Komutanlığı'nın envanterine girdi. Böylelikle Jandarma Genel Komutanlığı’nın envanterine ilk jet motorlu uçak katılmış oldu. Cessna Sovereign tipi iş jetine J-001 kuyruk numarası verildi. Paralel Yapı kapsamında yürütülen soruşturmalar neticesinde İpek-Koza Grubu’nun 22 şirketine Ekim 2015’te Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı’nın talebiyle kayyum atanmıştı. Kayyum atanan holdingin bünyesinde hizmet veren şirketlerden biri de grubun hava taksi şirketi ATP Havacılık’tı. Bu şirketin filosunda biri TC-IPK tescilli Gulfstream G450, diğeri de TC-ATP tescilli Cessna Sovereign tipi iki uçak bulunuyordu. Kayyum atanmasının ardından uçaklar hava taksi operasyonuna devam etti. Ancak, kasım 20218 yılında TC-ATP tescilli uçak Jandarma Genel Komutanlığı’na geçti. Sivil tescilden ‘devlet hava aracı’ kategorisine aktarılan uçağın kuyruk numarası da J-001 oldu.

2 yıl önce

CHP'li isimden kirli algı operasyonu! Gerçek Beyoğlu Belediye Başkanı Haydar Ali Yıldız'ın paylaştığı görüntülerle ile ortaya çıktı

CHP kirli bir algı operasyonu ile Beyoğlu Belediyesi'ni hedef gösterdi. CHP'li İBB Meclis üyesi İnan Güney, sosyal medyasından kısa bir video paylayarak "Beyoğlu Belediyesi ekipleri, ara arterlerdeki çöpleri İBB'ye bağlı İstiklal Caddesi'ne süpürüp kaçıyorlar" iddiasında bulundu. Ancak Güney'in yalanı kısa sürede elinde patladı. Daha sonra ortaya çıkan görüntüler İstiklal Caddesi'ne itildiği iddia edilen çöplerin yine Beyoğlu Belediyesi'ne ait yerli süpürge aracı KADEME ile temizlendiğini ortaya koydu. OYUNU BAŞKAN YILDIZ BOZDU Beyoğlu Belediyesi, Taksim'de yaptığı temizlik çalışması nedeniyle CHP'nin algı operasyonuna maruz kaldı. CHP'li İBB Meclis üyesi İnan Güney, sosyal medyadan bir görüntü paylaşarak Beyoğlu Belediyesi ekiplerini, ara sokaklardaki çöpleri İstiklal Caddesi'ne süpürüp kaçmakla suçladı. Gerçek ise Beyoğlu Belediye Başkanı Haydar Ali Yıldız'ın sosyal medyadan paylaştığı görüntülerle ile ortaya çıktı. Yıldız'ın paylaştığı görüntülerde, Beyoğlu Belediyesi ekiplerinin ara sokakları yıkadıkları bu nedenle İstiklal Caddesi'nde biriken pisliklerin ise Beyoğlu Belediyesi'ne ait olan yerli ve milli süpürgeli araç KADEME ile toplandığı görüldü. BAŞARI KISKANDIRIYOR Yeni Şafak'ın haberine göre, Her gün milyonlarca insanın uğrak noktası olan Taksim'i temiz tutmak için ellerinden geleni yaptığını ifade eden Beyoğlu Belediye Başkan Yardımcısı Halis Yeşilbaş, algı operasyonunda kullanılan videoda çekilen görüntülerin, CHP'li İBB Meclis üyesinin sosyal medya hesabından servis ettirildiğini söyledi. Yeşilbaş "Bizlerin yaptığı bu çalışmalar, özellikle yerli ve milli temizlik araçlarıyla yapmış olduğumuz çalışmalar, ilçe belediyesi olarak göstermiş olduğumuz başarılar birilerini kızdırıyor ve kıskandırıyor. Haliyle böyle ucuz ayak oyunlarına tevessül ediyorlar. Oysa hep birlikte Beyoğlu'muza hizmet etmeliyiz" dedi. İFTİRAYA UĞRADIK CHP tarafından yapılan algı operasyonuna tepki gösteren Beyoğlu Belediyesi Temizlik işleri Müdürü Mehmet Akpınar "Biz, Beyoğlu Belediyesi olarak yıllardır İstiklal Caddesi'ne çıkan toplam 103 ara sokağı hafta sonları yıkarız. Geçtiğimiz hafta da ekiplerimizle aynı faaliyeti yürütürken, algı operasyonları ve iftiralar ile karşı karşıya kaldık" dedi. Akpınar şunları kaydetti: "Ara sokakları suyla yıkıyor, haliyle sokaklardan çıkan pislikleri İstiklal Caddesi'nde ortak bir noktada biriktiriyor ve ardından yerli süpürge aracımız Kademe ile topluyoruz. Ekiplerimiz bu işlemi yaparken görüntülerde de mevcut orada bulunan bir kişi, yerli süpürge aracımız KADEME gelmeden önce ekiplerimizin ara sokaklardaki temizlik çalışmasını kayda almış. Ekiplerin ara sokaklardaki pislikleri İstiklal Caddesi'nde biriktirdiği iddia ederek CHP'li İBB meclis üyesine servis etmiş. Oysa birkaç dakika sonra KADEME aracımız geliyor ve çöpleri alıyor, bu görüntülerde de görülüyor." KADEME İLE TOPLANDI "CHP'li İBB Meclis üyesi ise olayın önüne ve ardına bakmadan bu görüntüleri paylaşarak ekiplerimizi çöpleri caddeye süpürüp kaçmakla suçluyor. Yani bizlere iftira atıyor. Oysa Haydar Ali Yıldız Başkanımızın yayınladığı videoda her şey açıkça ortada ekiplerimiz ara sokakları temizliyor, pisliği bir noktada biriktiriyor ve ardından yerli süpürge aracımız KADEME gelip pisliği alıyor."

2 yıl önce

Döviz kuru üzerinden algı yapan CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu doları düşüren hamleyi de beğenmedi!

Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın, dün yaptığı Kabine Toplantısı sonrasında yaptığı açıklama ile dolar kuru bir anda 18 TL'den 11 TL'ye kadar düştü. Söz konusu düşüş Erdoğan'ın döviz endeksli TL mevduatı sistemini açıklamasının ardından gerçekleşti. Döviz kuru üzerinden algı operasyonları çekenlerin başında gelen CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, doların düşmesinden rahatsız oldu. Partisinin grup toplantısında konuşan Kılıçdaroğlu, döviz endeksli TL mevduatı ile döviz sahiplerinin garibanlar tarafından fonlandığı bir düzen getirildiğini iddia etti. 'GİZLİ FAİZİN DİK ALASINI UYGULADILAR' İşte Kılıçdaroğlu'nun o sözleri: 'Devlet birilerinin deneme alanı değildir. Onun kumar masasına süreceği imkan değildir. Hazine kumar masasına sürülemez. Hazinede olmayan bir para ile garanti verdiler. Dün yaptıkları buydu. Din bunu emrediyor diye diye gizli faizin dik alasını uyguladılar. Ama şimdi bunu yaparak Türkiye'yi daha da büyük bir girdabın içine soktular. 'GARİBANIN DÖVİZ SAHİBİNİ FONLADIĞI BİR DÜZEN' Türkiye'yi garibanın, döviz sahibini fonladığı saçma sapan bir karanlığa götürdüler. Garibanın bankada dövizi olanı fonladığı bir düzeni getirdiler. Kurla TL arasında fark çıkarsa o fark hazineden ödenecek. Yani garibanın parasından ödenecek. Kime ödenecek? Bankada doları olana. Akıl var mantık var. Nasıl bunu yaparlar? Garibanın sırtından faizi teşvik ettiler. 'BUNA RAĞMEN ERDOĞAN'I DESTEKLEYENLER OTURUP DÜŞÜNMELİ' Hem de dolar garantili olarak. Nas bunun neresinde? O garibanlardan bazıları bu gelişmeleri kutluyor. Buna rağmen Erdoğan'ı destekleyenler oturup düşünmesi gerekiyor. '

2 yıl önce

MÜSİAD: Türkiye ekonomisi bütün algı ve manipülasyonlara karşı dimdik ayaktadır

Müstakil Sanayici ve İş adamları Derneği’nin (MÜSİAD) 22 Aralık’ta Haliç Kongre Merkezi’nde düzenlediği 'Vizyoner 2021' zirvesinde iş dünyasından önemli isimler ile siyasiler bir araya geldi. Küresel sorunlara çözüm bulabilmek adına yola çıkarak ‘Fark Et’ sloganıyla “Vizyoner 2021” zirvesini düzenleyen MÜSİAD, iklimden dijitale kadar pek çok konuda hedeflerini açıklayarak, girişimcilik konusunda da atılması planlanan yeni adımları duyurdu. Açılış konuşmalarını Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mustafa Varank, MÜSİAD Genel Başkanı Mahmut Asmalı, İstanbul Ticaret Odası Başkanı Şekib Aygadiç’in de aralarında bulunduğu heyetin yaptığı zirvede, Nobel Barış Ödülü sahibi “Demir Kadın” lakaplı Tawakkol Karman da kısa bir konuşma gerçekleştirdi. Basının sorularını yanıtlayarak, derneğin yeni hedeflerini de paylaşan Mahmut Asmalı, ekonominin mevcut durumu hakkındaki düşüncelerini ifade ederek MÜSİAD’ın izleyeceği yol haritasının ayrıntılarını verdi. ‘Suni bir güvensizlik ortamı oluşturulmaya çalışılıyor, Türkiye ekonomisi bütün algı ve manipülasyonlara karşı geçmişte olduğu gibi bugün de dimdik ayaktadır’ MÜSİAD Genel Başkanı Mahmut Asmalı, ekonomik dalgalanmaya ve dövize karşı alınan son tedbirleri de değerlendirerek şu şekilde konuştu: “Hepimizin bildiği gibi ülke olarak son dönemlerde dar kapılardan geçiyoruz. Üzülerek görmekteyiz ki makro ekonomik temellere dayanmayan suni bir güvensizlik ortamı oluşturulmaya çalışmaktadır. MÜSİAD olarak bizler reel ekonomik göstergelerle değil, algılara yön veren her türlü ekonomik iklimin karşısındayız. Türkiye ekonomisi gerek iç, gerek dış bütün algı ve manipülasyonlara karşı geçmişte olduğu gibi bugün de dimdik ayaktadır.” ‘Sayın Recep Tayyip Erdoğan önderliğinde temelleri atılan yeni ekonomik modelin ve düşük faiz oranları politikamızın destekçisi olduğumuzu yineliyoruz’ Türkiye’nin son 20 yıldır serbest piyasa koşullarından ödün vermeden yıllık ortalama 5.3 büyümeyi başaran bir ekonomisi olduğunu vurgulayan Asmalı, sürecin de en hafif şekilde atlatılacağına olan inançlarının tam olduğunu ifade etti. Asmalı konuşmasına, “Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan önderliğinde temelleri atılan yeni ekonomik modelin, üretimi ihracat, istihdam ve büyüme odaklı kazanımlarımızı kat be kat arttıracağını inanıyor, düşük faiz oranları politikamızın destekçisi olduğumuzu yineliyoruz. Nitekim Sayın Cumhurbaşkanımız tarafından geçen günlerde açıklanan ‘Türk Lirası’nı özendirme paketi’ kapsamında alınan tedbirler, piyasalara etki etme hızı bakımından yeni ekonomi politikasının başarısına dair ilk işaretlerini sunmuştur. Hepimiz biliyoruz ki faiz, finansmana erişimin önüne ciddi bir set çekmekte ve yeni yatırımlara yönelik artışı büyük oranda engellemektedir. Faiz oranlarındaki geri çekilmenin başta ticari olmak üzere bütün finansman maliyetlerine yansımasıyla birlikte, yatırımların da hızlı bir şekilde artış kaydedeceğine inanıyoruz" şeklinde devam etti. ‘Piyasalarda gözlenen rahatlama, orta ve uzun vadede sürecek ve Türk Lirası eski gücüne kavuşacak’ Lira mevduatlarındaki getirinin, kur artışı karşısında korunacak olmasının dolarizasyonu ciddi anlamda önleyeceğini söyleyen Asmalı, “Bu, döviz üzerindeki algı manipülasyonunu kısa sürede önleyerek sona erdirecektir ve erdirmiştir. Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan'ın söz konusu tedbir ve teşvikleri açıklamasını müteakiben piyasalarda gözlenen rahatlama, orta ve uzun vadede sürecek ve Türk Lirası eski gücüne kavuşacaktır. Bu vesileyle; reel ekonomik gelişmelere yaslanmayan, geçici ve suni gelişmelere göre yapılan fiyatlamaların her daim kaybetmeye mahkûm olduğunu, tekrardan ifade etmek istiyoruz” dedi. MÜSİAD’tan sürdürülebilir 10 yeni hedef Ekonomi gündeminden bağımsız olarak, iklim değişikliğine uyum sağlamak, dijital dönüşüme entegre olmak ve startupları desteklemek gibi ilkelerin de belirlendiği zirvede konuşan Asmalı, 10 hedefi sıralayarak şu şekilde konuştu: "Yenilenebilir enerjinin sürdürülebilir bir şekilde artarak kullanımını destekliyor, genel merkezimizde yeşil enerjiden üretim sağlayarak net sıfır emisyon yolunda ilerleyeceğimizi açıklıyoruz. Yeşil hidrojen, yeni nesil batarya, karbon yakalama ve yenilenebilir gaz teknolojilerinin geliştirilmesi için MÜSİAD ekosisteminde çalışmalar yapacağız. Endüstriyel simbiyozun artırılmasını ve organize sanayi bölgelerinde yeşil üretime geçişte üyelerimiz ile birlikte destek vereceğimizi açıklıyoruz. Enerji verimliliği ve enerji tasarrufu için sanayicilerimize yönelik farkındalık çalışmaları yapacağımızı bildiriyor, enerji verimliliği veri tabanı oluşturulmasını desteklediğimizi beyan ediyoruz. İklim diplomasimizin geliştirilmesi için devletimiz tarafından yapılacak her çalışmaya destek sağlayacağız. Türkiye'de Emisyon Ticaret Sistemi'nin şartlara uygun altyapıyla oluşturulmasını talep ediyoruz. MÜSİAD'ın uluslararası misyonuyla iklim mülteciliği çalışmaları yürüteceğimizi beyan ediyoruz. Dünyada yüzde 30'a varan küresel gıda israfının azaltılması için devlet politikası oluşturulmasını talep ediyor ve politikaya koşulsuz destek sağlayacağımızı açıklıyoruz."

1 2 3 4 5 6 7 8 ... 17 18