06 Mayıs Pazartesi 2024
1 yıl önce

Skandal hareket! HDP Antalya vekili Kemal Bülbül, Almanya'da 'Dersim Festivali' adı altında düzenlenen etkinlikte teröristleri övdü

Almanya'da 'Dersim Festivali' adı altında düzenlenen etkinlikte terör örgütü PKK propagandası yapıldı. Etkinlikte konuşan HDP Antalya vekili Kemal Bülbül, teröristler İbrahim Kaypakkaya, Mazlum Doğan ve Sakine Cansız'dan 'yoldaş' diyerek söz etti. HDP Antalya vekili Kemal Bülbül, Almanya'da 'Dersim Festivali' adı altında düzenlenen etkinlikte konuştu. Konuşmasında teröristlere övgü dolu sözler söyleyen Bülbül, hitap ettiği kitleyi 'mücadeleye' çağırdı. TERÖRİSTLERDEN 'YOLDAŞ' DİYE BAHSETTİ "Bugün Dersim sadece 1938, ya da İbrahim Kaypakkaya, ya da Mazlum Doğan, ya da Sakine Cansız gibi yoldaşların mücadelesinden mi ibaret?" diyen Bülbül, "Yoksa biz de Dersim'e bu hakikati yükleyip, aynı bilinç, aynı direnç, aynı mücadeleyle var mıyız?" ifadelerini kullandı.

1 yıl önce

PKK, Almanya'daki en büyük yabancı terör örgütü olmaya devam ediyor

Haldenwang, 2021 Anayasa Koruma Raporu'nun tanıtımında yaptığı açıklamada, PKK'nın, Türkiye'de saldırılar düzenlediğini ve cinayetler işlemeye devam ettiğini belirterek "Almanya'da bağışlar toplayıp bunları Türkiye'de terörü finanse etmek için kullanıyorlar. Almanya, PKK için dinlenme ve geri çekilme alanı olarak görülüyor. Burada da siyasi etki kurmaya çalışıyorlar. Gençleri Avrupa'dan PKK'ya katılmaları için ikna çabalarında bulunuyorlar. Bu bağlamda insanları savaşçı olarak kazanmaya çalışıyorlar. Buna karşı Almanya'da da mücadele ediliyor." dedi. Almanya İçişleri Bakanı Nancy Faeser de PKK'ya karşı ülkesinin duruşunun değişmediğini vurgulayarak uluslararası terör örgütü olan PKK'ya karşı mücadelenin devam edeceğini söyledi. Alman istihbarat raporunda, PKK'nın ülkedeki en büyük yabancı terör örgüt olduğu vurgulanıyor. Yıllık istihbarat raporuna göre, Almanya'da 14 bin 500 üyesi bulunan PKK terör örgütünün, ülkeyi kaynak toplama ve propaganda faaliyetleri için kullandığı belirtiliyor. BfV'ye göre, terör örgütü PKK geçen yıl Almanya'da 16,7 milyon avro "bağış" topladı. Alman makamları, Suriye ve Irak'ta silahlı saldırılara katılan ve son yıllarda Almanya'ya dönen 150 kadar PKK'lının kimliğini tespit etti.

1 yıl önce

Almanya'da bu yılın ilk üç ayında 83 İslamofobik suç işlendi

Federal Hükümet, Sol Partinin soru önergesine verdiği cevapta, bu yılın ilk çeyreğinde Federal Suç Dairesine 83 "İslamofobik" suç bildirildiğini ve bunlardan dolayı 5 kişinin hafif yaralandığını belirtti. Söz konusu 83 suçun 8'inin İslami mekan ve camilere karşı işlendiği kaydedildi.

1 yıl önce

Almanya’nın nüfusunun yüzde 27’si göçmen kökenli! Yarım milyon Suriyeli 6 yıldır Almanya’da…

Almanya’da 2021’de, 131 bin 595 yabancı Alman vatandaşlığına geçti. Federal İstatistik Ofisinden yapılan açıklamada, 2020’ye göre 2021’de, Alman vatandaşlığına geçenlerin sayısının yüzde 19,8 arttığı ifade edildi. 3 KAT ARTTI 2021’de Alman vatandaşlığına geçişte 19 bin 95 ile Suriyelilerin ilk sırada olduğu kaydedilen açıklamada, bu sayının 2020’e göre 3 kat daha fazla olduğu aktarıldı. Fazla sayıda Suriyelinin Alman vatandaşlığına geçmesinin 2014-2016 yaşanan göçle ilgili olduğu aktarılarak, Alman vatandaşlığına geçiş koşullarını yerine getiren Suriyelilerin sayısının arttığı kaydedildi. YARIM MİLYON SURİYELİ EN AZ 6 YILDIR ALMANYA’DA Açıklamada, Alman vatandaşlığına geçen Suriyelilerin ortalama 6,5 yıl Almanya’da ikamet ettiği belirtildi. En az 6 yıldır Almanya’da yaşayan Suriyeli sayısı ise 2022 itibarıyla 448 bine ulaşarak yarım milyona dayandı. Alman vatandaşlığına geçenler arasında ikinci sırada 12 bin 245 ile Türklerin yer aldığı belirtilen açıklamada, Türkleri, 6 bin 920 ile Romanyalılar, 5 bin 490 ile Polonyalılar ve 5 bin 45 ile İtalyanların takip ettiği bildirildi. ALMANYA’NIN NÜFUSUNUN YÜZDE 27’Sİ GÖÇMEN KÖKENLİ Almanya’nın toplam nüfusu 2021 yılı itibarıyla 81 milyon 875 bine yükseldi. Bunun 22 milyon 300 bini yani yüzde 27,23’ü göçmen kökenli vatandaşlardan oluşuyor. Almanya’da yaşayan toplam yabancı sayısı ise 11 milyon 800 bin.

1 yıl önce

Enflasyonun rekor kırdığı Almanya'da gıda bankaları önündeki kuyruk uzuyor! Almanya eski Türkiye’ye döndü karne ile gıda alımları başladı

Euronews’in haberine göre; Ukrayna'nın Rusya tarafından işgalinin de etkisi ile örneğin Almanya'da enflasyon, Mayıs ayında yıllık bazda yüzde 7,9'a ulaşarak 1990'da iki Almanya'nın birleşmesinden bu yana en yüksek seviyesine ulaştı. Pandemi ile üst üste gelen bu durumun sonucunda ise özellikle düşük gelirli kesim çareyi Berlin yakınlarındaki Bernau'da kurulan gıda bankalarında arıyor. Ucuz marketler önünde uzun kuyruklarda bekleyen insanlar toplam 30 euroya pazar çantalarını dolduruyor.  Kuyrukta sırasını bekleyen Gabriele Washah normal süpermarketlerden en ucuz ürünleri bile almaya artık gücünün yetmediğini söylüyor.  Eski bir tezgahtar olan 65 yaşındaki emekli kadın, süpermarketler tarafından bağışlanan, satılmamış, son tüketim tarihleri dolmuş ya da yaklaşmış ürünleri düşük fiyata satan ve yemek paketleri hazırlayan gıda marketlerinden bir kaç yıldır alış veriş yaptığını ifade ediyor.  "Her şey zamlanıyor" "Tafel" adı verilen Alman gıda bankaları ağının iletişim müdürü Johanna Matuzak, AFP'ye yaptığı açıklamada, "Almanya'da gıda talebi yılın başından bu yana keskin bir şekilde arttı" diyor. Almanya'da belirli bir gelirin altında kazananların faydalanabildiği bu gönüllü kuruluşlardan yaklaşık bin tane bulunuyor. Pahalılığın sadece gıda fiyatlarında değil hayatın her alanında hissedildiğini söyleyen 69 yaşındaki emekli Peter Behme, "Tüm fiyatlar artıyor. Devletin yardımının nereye gittiğini bilmiyorum" diye devam ediyor.  Almanya'da hükümet, akar yakıt vergisindeki indirimden, toplu taşıma ücretlerini üç ay süreyle düşürmeye ve her haneye 300 euro yardım etme gibi bir takım devlet destek yardımlarını uygulamaya soktu. Fakat bu adımlar yeterli bulunmadı. Savaş nedeniyle ülkenin Ukraynalı mültecileri de ağırlamaya başlaması ise bu marketlerde onların da kuyruk yapmasına neden oldu.  Almanya'daki Ukraynalı mülteciler Haziran'dan bu yana aylık 449 euro sosyal yardım alıyor. Kendilerine dil konusunda yardımcı olan bir gönüllü ise "Devletten aldıkları yardımla su, enerji, gıda ve hijyen ihtiyaçlarını karşılamaları gerekiyor. Bu para hiçbir şeye yetmiyor" diyor.  "Karneye bağlanıyorlar" Artan sayı karşısında bazı gıda bankaları ürünlerine zam yapmak zorunda kalırken diğerleri ise karne sistemine geçerek yeni müşteri kabul etmeyeceklerini bildiriyor. Bu akın karşısında Almanya'daki bazı gıda bankaları artık yeni müşteri kabul etmiyor ya da dağıttıkları gıdayı karneye bağlıyor. Bernau'daki gıda bankası yöneticisi Norbert Weich, bu durumun yaşanmaması için kaynaklarının arttırılmasını talep ediyor. "Uzun zamandır hükümetten, Fransa'da olduğu gibi süpermarketleri satılmayan gıdaları dağıtmaya zorlayacak bir yasa çıkarmasını istiyoruz" diyor. Deutscher Paritätische Gesamtverband adlı yardım kuruluşu tarafından yapılan bir araştırmaya göre, Almanya'da 2020 yılında nüfusun yüzde 16'sı, yani 13 milyondan fazlası yoksulluk sınırının altında yaşıyordu.

1 yıl önce

AB'ye başvuruda bulunan 6 Balkan ülkesi hakkında konuşan Scholz: Almanya'ya güvenebilirler

Olaf Scholz, Brüksel'de yaptığı açıklamada, AB'ye üyelik perspektifi bulunan 6 Balkan ülkesinin Avrupa yolunda hızla ilerleme kaydettikleri için Almanya'nın kendilerini destekleyeceğine güvenebileceğini vurgulayarak "Bu, uzun süredir devam eden bir yol. Bu nedenle, son yıllarda bu bölge vatandaşlarının ve ülkelerinin gösterdiği birçok çaba için hızlı ve görünür başarılar artık görünür olmalıdır. Biz bunun için duruyoruz. Bu 6 ülke için bu üyelik olasılığını desteklemekte kararlı olacağız. Bu ülkeler AB'ye üyelik perspektifi konusunda Almanya'ya güvenebilir." dedi. Scholz ayrıca, 27 AB ülkesinin Moldova ve Ukrayna'ya "AB'ye adaylık statüsü" vermesini büyük bir adım olarak değerlendirdi. Alman Şansölye, Rusya'nın gaz ihracatını kesmesi durumunda Avrupa'nın ne yapabileceği konusundaki soruya da "Rusya'dan fosil kaynakları ithal etmenin getirdiği zorluklara karşı çok ama çok dikkatli bir şekilde hazırlandık. Bu nedenle kömüre ve petrole çok erken bir aşamada yaptırımlar getirmekle kalmadık, altyapımızı örneğin diğer ülkelerden de gaz ithal edebilecek şekilde geliştirmek için tüm önlemleri aldık. Bu, şimdi daha da hızlandırılması gereken bir çaba. Elbette bu konuyla ilgili büyük zorluklar var ancak bunun hakkında da konuşacağız." cevabını verdi. Rusya'nın Ukrayna'ya açtığı savaş ve Kovid-19 salgını etkisiyle büyük küresel ekonomik zorluklarla karşı karşıya olunduğunu vurgulayan Scholz, "Bu zorlu ekonomik durumu birlikte ve birbirimizle tartışmamız ve aynı zamanda bakış açıları geliştirmemiz önemli." diye konuştu. Kuzey Makedonya, Karadağ, Sırbistan, Arnavutluk, Bosna-Hersek ve Kosova uzun zamandır AB'ye tam üye olmak için çalışıyor.

1 yıl önce

Terör sempatizanları Almanya'da eylem yaptı: Alman polisi göz yumdu

Türkiye, Suriye'nin kuzeyinde yuvalanan teröristlere yönelik askeri harekat hazırlığı içerisinde. Türk Silahlı Kuvvetleri, bölgeye takviye yapmaya başladı, operasyon an meselesi. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan da bu konudaki kararlılığını dile getirdi. TSK'nın operasyon hazırlığı terör örgütünü panik içerisine soktu. ALMANYA'DA TERÖR YÜRÜYÜŞÜ PKK elebaşlarının talimatının ardından Avrupa ülkelerinde yürüyüşler başladı. Bu ülkelerden biri de Almanya oldu. Düsseldorf şehrinde örgüt paçavralarını taşıyarak yürüyen terör sempatizanları Türkiye aleyhinde sloganlar attı. PKK'lı teröristlerin kullandığı ayakkabının heykelini yaptıran örgüt sempatizanları yürüyüş boyunca bunu sırtında taşıdı. ALMAN POLİSİ GÖRMEZDEN GELDİ Almanya'da PKK paçavrasının açıklması resmi olarak yasaklansa da Alman polisi yürüyüşe göz yumdu. PKK'NIN KİMYASAL YALANI PKK'lı teröristler, Türkiye'nin Suriye'deki askeri harekatında kimyasal silah kullanacağı yalanını meydanlarda söyleyerek Avrupa'da örgüte daha fazla destek sağlanmasını amaçlıyor.

1 yıl önce

İçişleri Bakanı Soylu: Türkiye ile Avusturya arasında, İngiltere, Almanya ve birçok ülke ile yürüttüğümüz, ortak mekanizma kurma kararı aldık

Soylu ve Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu ile Avusturya Dışişleri Bakanı Alexander Schallenberg ve Avusturya İçişleri Bakanı Gerhard Karner, Dışişleri Bakanlığı Fatin Rüştü Zorlu Salonu'nda ortak basın toplantısı düzenledi. Burada konuşan Soylu, bölgeyi ve dünyayı etkileyen krizlerin üstesinden gelmek için ikili ve bölgesel iş birliklerinin öneminin her geçen gün arttığına işaret ederek, toplantıda hem son dönemde yaşanan gelişmeleri hem de iki ülke arasındaki ilişkileri değerlendirdiklerini belirtti. Sonuca yönelik bir toplantı olduğunu söyleyen Soylu, şunları kaydetti: "Türkiye ile Avusturya arasında, İngiltere, Almanya ve birçok ülkeyle çok başarılı olarak yürüttüğümüz bir ortak mekanizma kurma kararı aldık. Bakanların koordinasyonlarında ve ilgili yetkilendirilecekleri kişi ve heyetlerle birlikte bunun Avusturya ve Türkiye'nin gerek güvenlik gerek terörle mücadele gerek uyuşturucuyla mücadele gerek kaçak göçle mücadele ve diğer göçle mücadele gerek mali suçlarla gerek bilişim suçlarıyla gerekse sanal kumar dahil olmak üzere birçok sınır aşan suçlarla mücadelede önemli bir adım olduğunu değerlendirmek isterim. İnanıyorum ki bu mekanizma, Avusturya ile Türkiye arasındaki güvenlik alanında hem yeni iş birliklerinin hem yeni pencerelerin hem de yeni adımların atılmasına vesile olacaktır." Süleyman Soylu, toplantıda terörle mücadele konusunun da ele alındığını belirterek, "PKK, KCK, PYD ve aynı zamanda FETÖ, DHKPC, MLKP gibi birçok örgütle ortak mücadele etmenin zeminini bir şekilde karşılıklı değerlendirdik. Yine aynı zamanda Türkiye'nin DEAŞ ile yapmış olduğu mücadeleyi hep birlikte konuştuk." dedi. Toplantıda, sermaye aktarımının, Bitcoin gibi kripto paralar üzerinden yapıldığı mali suçlara karşı alınacak tedbirlerin öneminin vurgulandığını aktaran Bakan Soylu, "Bütün bunlarla birlikte, ülkelerimizin ve nesillerimizin en önemli meselelerinden birisi olan uyuşturucuda bugüne kadar ortaya koyduğumuz iş birliğinin, bugünden sonra da aynı şekilde devam edilmesinin altı da çizildi." diye konuştu. Soylu, Türkiye'nin hem düzensiz göç hem de iç savaşlar ve vekalet savaşlarından kaynaklanan kitlesel göçle mücadele için yaptıklarının görüşüldüğünü belirterek, göçün kaynağında durdurulması gerektiğinin altını çizdi. "MUTABAKATIN GÜNCELLENMESİNE İHTİYAÇ VAR" Konuşmasının ardından gazetecilerin sorularını da yanıtlayan İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, "Türkiye ile Avrupa Birliği (AB) arasındaki göç ve Suriyeli sığınmacılar konulu 18 Mart mutabakatının güncellenmesi için Türkiye ve Avusturya'nın ortak bir adım atması bekleniyor. AB'nin, maddi taahhütlerin doğrudan sivil toplum kuruluşlarına aktarılmasını istemesine ilişkin düşünceniz nedir?" sorusu üzerine, göçün bir sınır meselesi olmadığını, bütün dünyanın bu konuda yapması gerekenler bulunduğunu ifade etti. Ortak mutabakatla göçü kaynağında engelleyebilecek bir iradenin ortaya koyulması gerektiğini söyleyen Soylu, "Eğer bu yapılmazsa, eğer bu bilinen gerçek, bütün dünya ülkeleri tarafından kabul edilen gerçek yapılmazsa 21. yüzyılın en yakıcı meselelerinden birisi göç olmaya elbette ki devam edecek." dedi. Süleyman Soylu, 18 Mart mutabakatının güncellenmesi gerektiğini belirterek, "Çünkü 18 Mart mutabakatının şu anda görünürde olduğu ve işlemediği apaçık ortadadır. 18 Mart mutabakatının yükünün, Türkiye'nin üzerinde olduğu da apaçık ortadadır. Bu herkes tarafından da bilinmekte ve anlaşılmaktadır. Muhataplarımıza da bunu defalarca izah etmeye çalışıyoruz, anlatıyoruz. Bence karşılıklı ilişkilerimizde onlar da anlıyorlar. Ben önümüzdeki günlerde bunun kaçınılmaz olduğuna ve bunun gerçekleşebileceğine inanıyorum." diye konuştu. Türkiye'nin göçle mücadele için elinden gelen gayreti gösterdiğine işaret eden Bakan Soylu, "Onun için 18 Mart mutabakatını tekrar değerlendirmek elbette ki en önemli önümüzdeki süreçlerden birisi olarak durmaktadır." ifadesini kullandı.

1 2 ... 7 8 9 10 11 12 13 ... 20 21