28 Nisan Pazar 2024
1 yıl önce

Cumhurbaşkanı Erdoğan: “Seni de alalım Macron”

Dünyanın gözü bugün Prag'da. Liderler Avrupa Siyasi Topluluğu Zirvesi kapsamında bir araya geliyor. Cumhurbaşkanı Erdoğan da Avrupa Birliği Konseyi Başkanı Charles Michel ve AB Konseyi Dönem Başkanı Çek Cumhuriyeti Başbakanı Petr Fiala’nın davetlerine icabetle Prag'a geldi. Prag'da ellerinde Türk bayraklarıyla kendisine sevgi gösterisinde bulunan gurbetçileri selamlayan Cumhurbaşkanı Erdoğan, aracından inerek onlarla bir süre sohbet etti, fotoğraf çektirdi. Cumhurbaşkanı Erdoğan, daha sonra Türkiye'nin Prag Büyükelçiliğini ziyaret etti. CUMHURBAŞKANI ERDOĞAN'DAN KRİTİK GÖRÜŞME Prag'da önemli bir buluşma da gerçekleşti. Karabağ'ın kurtarılmasının ardından da zaman zaman çatışan Azerbaycan ile Ermenistan'ın liderleri Paşinyan ile Aliyev ve Cumhurbaşkanı Erdoğan bir araya geldi. ERDOĞAN'DAN MACRON'A FLAŞ TEKLİF Cumhurbaşkanı Erdoğan ayrıca Macaristan Başbakanı Viktor Orban ve Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron ile de ayak üstü konuştu. Erdoğan, Türk Devletleri Teşkilatına ilişkin sohbet sırasında Macron'a "Seni de alalım." dedi. Erdoğan'ın bu teklifi üzerine neşeli anlar yaşandı. Öte yandan Avrupa Siyasi Topluluğu Zirvesine katılmak üzere Çek Cumhuriyeti’nin başkenti Prag’da bulunan liderler aile fotoğrafı verdi.

1 yıl önce

CHP Milletvekili Özkan Yalım: "HDP'nin bir değil, birden fazla da bakanlığı olabilir."

CHP İstanbul Milletvekili Gürsel Tekin'in 'HDP'ye bakanlık' açıklaması, siyaset gündeminde bomba etkisi yaratmıştı. CHP'nin iktidar olması durumunda TBMM'ye her partiden vekil seçilebileceğini belirten Gürsel Tekin, "Elbette HDP'ye bakanlık verilebilir." ifadeleriyle tepki toplamıştı. Uşak Milletvekili'nden aynı açıklama Gürsel Tekin sonrasında, bir CHP'li daha aynı ifadelerle gündem oluşturdu. Geçtiğimiz ay Uşak Uğur TV'ye konuşan CHP Uşak Milletvekili Özkan Yalım, HDP'nin 1 değil 1'den fazla bakanlık alabileceğini açıkladı. "HDP 1'den fazla bakanlık alabilr" Gürsel Tekin'in "HDP'ye bakanlık verilebilir" sözlerinin partiyi bağlamadığını kaydeden Özkan Yalım, “Gürsel Tekin’nin yaptığı açıklama kendi görüşü, bu partimizin öngörüsü veya düşüncesi değildir ama HDP bakanlık alabilir. HDP bir ittifak içerisinde olursa veya kendisi tek başına yeterli bir oy alır ve hükümeti kurma yetkisini alırsa tabii ki 1 değil, 1’den fazla da bakanlığı olabilir. "HDP’nin şu milletvekili şu şekildedir deme lüksümüz yok" Çünkü HDP’de bugün milletvekillerinin temiz kağıdı almış olduğu, Yüksek Seçim Kurulu’nun izin vermiş olduğu şartları oluşturaraktan parlamentoya gelmiş milletvekillerinden oluşmaktadır. Onun için bizim, ‘HDP’nin şu milletvekili şu şekildedir, bu şekildedir’ deme lüksümüz yok. Meclis'e seçilen her milletvekili, şartları yerine getirerek parlamentoya geliyor. ‘Akabinde başka bir terör örgütüyle bağı vardır veya yoktur’ kararını savcılarımız ile Türk mahkemeleri verebilir.” şeklinde konuştu.

1 yıl önce

Cumhurbaşkanı Erdoğan'dan siyasi partilere LGBT çağrısı: Milletimizi sapkın ve sapık akımların saldırılarından beraberce koruyalım

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Malatya'da 'Sivil Toplum Kuruluşları ve Sektör Temsilcileri Buluşması'nda konuştu. Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın açıklamalarından satır başları şöyle: Bizim siyaset anlayışımızda ayrımcılık ve ayrıştırmak yoktur. Kimseyi inancından dolayı siyasi görüşünden dolayı dışlamak yoktur. 85 milyonun her bir ferdi bizim öz ve öz kardeşimizdir. Faiz lobileri çökmeye başladı. Faizde tek haneli rakamlara doğru iniyoruz. Avrupa şu anda bu kışı nasıl geçireceği endişesini yaşıyor. Bugün geriye doğru baktığımızda gördüğümüz şudur Türkiye en büyük ekonomi atılımı bizim dönemimizde yaşadı. Hükümet olarak reform irademizi güçlü bir şekilde sürdürüyoruz. Vatandaşımıza hizmet noktasında kimse bizim elimize su dökemez. Milletimizin talep ettiği yeni reformları hayata geçirme konusunda kimse bizimle yarışamaz. LGBT diyorlar. Güçlü ailede LGBT olabilir mi? Olamaz. Hangi siyasi partiler bunlarla iş tutuyor biliyorsunuz. Milletimizi sapkın ve sapık akımların saldırılarından beraberce koruyalım. Farklı siyasi partiler olarak 2023 seçimi öncesi tarihi bir uzlaşmaya imza atalım

1 yıl önce

Cumhurbaşkanı Erdoğan'dan CHP'ye 'başörtüsü' tepkisi: Hadi bakalım bu seçimde kaç tane başörtülü milletvekili adayı çıkaracaksın?

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, "Gelişmiş ülkelerin dışarıya verdikleri imajın tersine, kadına yönelik cinayet, şiddet, ayrımcılık gibi konularda halen ciddi sorunlar yaşadıklarını biliyoruz" dedi. Cumhurbaşkanı Erdoğan, Kadın ve Demokrasi Derneğince (KADEM) "Kültürel Kodlar ve Kadın" ana temasıyla Atatürk Kültür Merkezi'nde düzenlenen, Anadolu Ajansının Global İletişim Ortağı olduğu 5. Uluslararası Kadın ve Adalet Zirvesi'nde katılımcıları selamlarken zirvenin tüm insanlık için hayırlara vesile olmasını temenni etti. Önceki toplantının Kovid-19 salgını dolayısıyla dijital ortamda gerçekleştirildiğini hatırlatan Erdoğan, zirvelerin her birinin ufuk açıcı tartışmalarla yürütülmüş olmasından memnuniyet duyduğunu anlattı. Kadının adalet kavramıyla bir araya geldiğinde geçmişten bugüne ve geleceğe konuşulacak çok konu, yapılacak çok tartışma çıktığının bir gerçek olduğunu dile getiren Erdoğan, şöyle devam etti: "Kültürel kodların, farklı toplumlarda ve farklı coğrafyalarda, farklı tezahürlerle şekillendirildiği kadın algısı, üzerinde etraflıca durulmayı hak eden bir çeşitlilik gösteriyor. Dünyadaki kadın hareketlerinin dilini ve pratiğini şekillendiren en önemli unsurlardan birinin de bu kültürel kod farklılıkları olduğunu müşahede ediyoruz. İletişim imkanlarının küresel düzeyde yönlendirmeye açık bir şekilde genişlemesiyle ortaya çıkan tekdüzelik, çeşitli kültürlerdeki kadın algısının gerisindeki zenginliği ortadan kaldırmıştır. Batı medeniyetinin baskın karakteri en çok da kadına bakışta ve onun hayattaki konumuyla ilgili kabullerde ortaya çıkmıştır." "Dünyanın her yerinde kadının aynı rolü oynaması isteniyor" Cumhurbaşkanı Erdoğan, dünyanın her yerindeki toplumlara aynı kadın modeli dayatıldığını, kadından aynı siyasi, sosyal, kültürel, ekonomik rolü benimsemesi ve oynamasının istendiğini vurguladı. Ülkelerin pek çoğunda nüfusun kırsaldan şehirlere yığılması, kitlelerin aynı iletişim kanallarından beslenerek hayat biçimlerini ve hayallerini şekillendirmesinin de bu dayatmayı beslediğine işaret eden Erdoğan, şunları kaydetti: "Öyle ki bunun dışındaki her türlü kültürel davranış, bir anda kendini küresel bir linçe tabi tutulurken burada görebilmektedir. Sosyal medya mecralarının ülkelerin siyasi tercihlerini yönlendirmedeki etkilerinden çok daha fazlası kadın konusu başta olmak üzere sosyal ve kültürel alanlarda yaşanmaktadır. Artık bu mesele sadece bilim insanlarının, sivil toplum kuruluşlarının ilgi alanı olmaktan çıkıp, insanlığın topyekun gündem başlığı haline gelmesi gereken bir seviyeye ulaşmıştır. Gelişmiş ülkelerin dışarıya verdikleri imajın tersine, kadına yönelik cinayet, şiddet, ayrımcılık gibi konularda halen ciddi sorunlar yaşadıklarını biliyoruz. Biz elbette ülkemizde tek bir kadının bile sırf cinsiyeti yüzünden şiddete uğramasını, hele hele hayatını kaybetmesini asla kabul edemeyiz. Aynı şekilde ülkemizi sanki kadına yönelik şiddetin ve cinayetin dört bir yanda kol gezdiği bir yer gibi sunanların aslında kendi içlerindeki çürümeyi gözlerden kaçırmaya çalışmasını da kabul edemeyiz. Kadınların mağduriyetine yol açan çarpık kabuller dünyanın her yerinde olduğu gibi gelişmiş ülkelerde de ne yazık ki sürüyor. Şayet bu sorgulamayı gelişmiş ülkelerde yaşanan sorunlar dahil her türlü bağnazlığın üzerine çıkartarak yapamazsak arzu ettiğimiz vicdani, adil, sürdürülebilir toplumsal iklime ulaşamayız."

1 yıl önce

Interpol CHP'li vekil Özkan Yalım'ın peşine düştü! Vergi kaçakçısı çıktı

İnterpol, Bulgaristan'da eşiyle birlikte sahibi olduğu "EXPRESTRANS" isimli şirketin yaklaşık 125 bin lira vergi yükümlülüğünden kaçtığını tespit ettiği Özkan Yalım hakkında Türkiye'ye mesaj gönderdi. Belçika'da da benzer faaliyetleri bulunduğu belirtilen Özkan Yalım'ın Türk vatandaşı olup olmadığı soruldu. Özkan Yalım'ın üzerinde 100 bin Euro parayla geçen Şubat ayında sınırda gözaltına alındığı iddia edilmişti. Gürsel Tekin'in "HDP'ye bakanlık verilebilir" sözleri hakkında konuşan CHP Uşak Milletvekili Özkan Yalım, HDP'nin 1 değil, 1'den fazla da bakanlık alabileceğini öne sürmüştü. CHP'li vekil hakkında İnterpol aracılığıyla Türkiye'ye mesaj gönderildi. Bulgaristan İnterpol Biriminden Türkiye Europol-İnterpol Daire Başkanlığına gönderilen mesajda, diplomatik pasaportu bulunan Özkan Yalım ve eşi Ayşegül Yalım'ın sahibi olduğu EXPRESTRANS isimli şirketin 13 bin 28 Bulgar levası olan yaklaşık 124 bin 424 lira miktarındaki vergi yükümlülüğünden kaçındığı belirtildi. Mesajda, bu yolsuzluğun Bulgaristan yetkili makamlarınca soruşturmaya konu olduğu belirtilerek adı geçen Özkan ve eşi Ayşegül Yalım'ın Türk vatandaşı olup olmadıklarının tespiti istendi. Mesajda EXPRESTRANS isimli şirketin Belçika'da da benzer işlemleri yürüttükleri bu konunda doğrulanmaya çalışıldığı belirtildi. GÖZALTINA ALINDIĞI İDDİA EDİLMİŞTİ 
Bulgaristan'ın Targovishte şehrinde kendisine ait bir arsayı 600 bin bulgar levası yani yaklaşık 300 bin euro karşılığında sattığı iddia edilen CHP Uşak Milletvekili Özkan Yalım, satıştan elde edilen paranın bir kısmını yanına alarak Türkiye'ye özel aracıyla hareket ettiği sırada Hamzabeyli sınır kapısında Bulgar polisi tarafından durdurularak gözaltına alındığı iddia edilmişti. Özkan Yalım'ın diplomatik dokunulmazlığı sebebiyle Bulgar polisi tarafından üzerinde bulunan paraya el konularak ifadesi alındığı belirtilmişti.

1 yıl önce

HDP’li Garo Paylan’ın ‘ortak aday çıkaralım’ teklifine İYİ Parti’den yeşil ışık

Geçtiğimiz günlerde Kadıköy’de bir polis memurunu tehdit ederken görüntülenen HDP Diyarbakır Milletvekili Garo Paylan, Radyo Sputnik’te Atilla Güner’le Akşam Postası programında dikkat çeken açıklamalarda bulundu. HDP’siz seçim kazanılamayacağını söyleyen Garo Paylan, altılı masayla ortak değerleri savunduklarını belirtti. “İYİ PARTİ VE CHP’LİLER ‘BİR ARAYA GELİN’ DİYORLAR” HDP’li Paylan, “Altılı masanın hitap ettiği yüzde 40 civarındaki oya HDP’nin yüzde 15’lik oyunu eklersek yüzde 55’e ulaşıyoruz. Ama bundan daha fazlasına ulaşabileceğimize inanıyorum. Çünkü devranın döneceği hissine kapılacağız, rüzgarı arkamıza alacağız ve yüzde 60-65 oyla tek adam rejimine son vereceğiz. Sokakta İYİ Partililer ve CHP’liler bizlerin yolunu çevirip ‘lütfen bir araya gelin’ diyorlar. Siyaset cesaret meselesidir. Tayyip Erdoğan’ın muhalefette olduğunu düşünün, emin olun HDP’nin kapısından ayrılmazdı. HDP’ye yapılan zulmü lanetlerdi. Ama şu anda Erdoğan iktidarda bunları yaparken muhalefetin yapması gereken demokratik siyaseti savunmaktır.” ifadelerini kullanmıştı. ‘SADECE İYİ PARTİ’Yİ İLGİLENDİREN BİR KONU DEĞİL’ HDP’li Garo Paylan’ın çağrısına cevap veren İYİ Parti Sözcüsü Kürşat Zorlu “İYİ Parti olarak baştan bu yana bu konudaki siyasi tavrımız, yaklaşımımız ortadadır. Elbette demokrasiyi, işbirliğini, TBMM zemininde milletimiz için ortaklaşma hedefini önemsiyoruz ama İYİ Parti olarak HDP konusunda PKK ile olan ilişkisi bağlamındaki tavrımız, değerlendirmemiz, bu konudaki eleştirimiz nettir. Adaylık konusu da sadece İYİ Parti’yi ilgilendiren bir konu değildir. Altılı masadan bahsedilmiş, bu altılı masanın diğer ortaklarına, genel başkanlarına, görüşlerine belki sunulabilecek bir konudur. Önümüzdeki günlerde hep birlikte irdelemeye devam ederiz.” dedi.

1 yıl önce

İçişleri Bakanı Süleyman Soylu: CHP'li belediyeler, hile ve hülleyle işe alım yapıyor

İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, bazı belediyelerde terörle bağlantılı şahısların çalıştırılmasıyla ilgili ayrıntıları paylaştı. Bakan Soylu, geçtiğimiz ay yaptığı açıklamada, "74 belediyede terörle bağlantılı 88 soruşturmanın 79’u tamamlandı." demişti. "Ateş bacayı sardı" Soylu, sosyal medya üzerinden paylaştığı ve "Ateş bacayı sarmış (!)" notunu düştüğü son açıklamasında çarpıcı bilgilere yer verdi. Soylu, "HDPKK'nın referansı ile CHP'li belediyelere ve şirketlerine doldurulan terör örgütlerinde faaliyet gösterenlere, irtibatlı ve iltisaklı olanlara yönelik müfettiş soruşturmalarının sonuçları ortaya çıkınca Saygı Öztürk'te ateş bacayı sarmış, aklınca aklama operasyonuna başlamış." dedi. 11 madde ile açıkladı "HDPKK'nın referansıyla hile ve hülle yapılarak işe alımların nasıl gerçekleştiği 11 madde ile tek tek açıklanmıştır." diyen Soylu, şunları sıraladı: "Belediye, bağlı kuruluş ve şirketlerine personel alınırken mevzuatın emrettiği hukuki sürecin işletilmediği, uyulması gereken prosedüre uyulmadığı, Bu kapsamda; 1) İşe alınacak personel hakkında, işe alınma tarihleri itibariyle yürürlükte bulunan mevzuat hükümlerine göre, 'Güvenlik Soruşturması ve Arşiv Araştırması' yaptırılması mecburiyken, işe alınan personel hakkında bu işlem yaptırılmadan ya da işe alınmalarından sonra yaptırılmak suretiyle terör örgütleriyle irtibatı ve iltisakı bulunan kişilerin işe alındığı (Seyhan, İstanbul), 2) İşe alınacak personelin Adli sicil belgeleri e-devlet üzerinden alınırken 'Kamu/Özel' seçeneğinden 'Özel' seçeneğinin seçilmesi nedeniyle, bu kişilerin büyük çoğunluğuyla ilgili sadece adli kaydın bulunduğu, arşiv kaydının ise bulunmadığı, bunun bir hülle yöntemi olarak kullanıldığı (İstanbul), 3) Belediye, bağlı kuruluş ve şirketlerine ilk defa işe alınan personel için mevzuata göre 'Güvenlik Soruşturması ve Arşiv Araştırması' sonucunda, ilgilinin durumunu görüşmek üzere bir 'Değerlendirme Komisyonu' oluşturulması gerekirken, bu komisyonun oluşturulmadığı veya oluşturulan komisyonun geç çalışmaya başladığı, dolayısıyla terör örgütleriyle irtibatlı ve iltisaklı olan kişilerin durumları değerlendirilmeden işe alındığı (İstanbul), 4) İşe alınacak bazı kişiler hakkında 'Güvenlik Soruşturması ve Arşiv Araştırması' yaptırıldığı ve gelen kayıtlar 'Değerlendirme Komisyonu' tarafından değerlendirilerek işe alınmaları sakıncalı görüldüğü halde, idare tarafından olumlu değerlendirilerek işe alındıkları (İstanbul), 5) Terör örgütleri ile irtibatlı veya iltisaklı kişilerin ağırlıklı olarak belediye şirketleri üzerinden işe alındığı, ancak belediyenin memurlar eliyle yürütülmesi gereken birimlerinde çalıştırıldıkları (Mersin, Seyhan, Ayvalık, Ataşehir, İstanbul), 6) 'Terör örgütleriyle bağlantılı veya anayasal düzene kaşı işlenen suçlardan' mahkûmiyet kararı bulunanların işe alındığı (İstanbul, Seyhan), 7) PKK terör örgütü tarafından sözde 'DEĞER AİLESİ' olarak adlandırılan ailelere mensup, örgütle irtibatlı ve iltisaklı bazı kişilerin işe alındığı (Mersin, Seyhan, İstanbul), 8) PKK/KCK Terör Örgütü adına kırsal alanda silahlı olarak faaliyet göstermiş olan kişilerin belediye şirketlerinde işe alındığı (İstanbul), 9) Kamu kurum ve kuruluşlarında çalışmakta iken KHK ile kamu görevinden ihraç edilen kişilerin, ilgili KHK'larda 'ihraç edilen kişilerin doğrudan veya dolaylı olarak kamu görevinde çalıştırılamayacakları' belirtilmesine rağmen, belediye şirketleri üzerinden tekrar işe alındıkları, bunu bir hülle yöntemi olarak kullandıkları (İstanbul), 10) Silahlı terör örgütüne üye olmak, terör örgütü propagandası yapmak, silahla yağmalamak, silahla yaralamak, resmi belgede sahtecilik, hırsızlık, dolandırıcılık, tefecilik, cinsel taciz, göçmen kaçakçılığı, uyuşturucu veya uyarıcı madde imal etmek, ticaretini yapmak ve kullanmak gibi suçlardan suç kaydı bulunanların işe alındığı (Ataşehir), 11) Şirketler üzerinden işe alınanlardan, terör örgütleriyle irtibat ve iltisaklı olan kişilerin gizlilik içeren birimlerinde, cinsel taciz suçundan kaydı olan kişilerin ise kadın ve çocukların yoğun olarak bulunduğu alanlarda hizmet sunan Sosyal Hizmetler, Kadın ve Aile Müdürlüğü, Zabıta Müdürlüğü gibi hassas birimlerde çalıştırıldığı (Ataşehir)." https://twitter.com/suleymansoylu/status/1606276162220597250?s=46&t=pzcCB3dUUms9UKkgP1cfjg

1 yıl önce

Belediyelere işe alım soruşturması! İçişleri Bakanlığı’ndan bir açıklama daha

Açıklamada şu ifadelere yer verildi:  Bazı basın yayın organlarında; “Belediyelerde 31/07/2022 tarihinden önce işe alınmış olan terör örgütleriyle irtibatlı veya iltisaklı kişiler çalıştırılıyor ve bu kişilere dokunulamıyor ise bunun sorumlusunun Belediyeler değil İl Valileri veya İçişleri Bakanı olduğu” şeklinde maksatlı yazıların yer aldığı görülmüştür. Bakanlığımızca, belediyelerde yürütülen terör soruşturmaları ile ilgili olarak kamuoyunu doğru bilgilendirmek amacıyla aşağıdaki açıklamanın yapılmasına gerek duyulmuştur. Bilindiği gibi, Bakanlığımıza intikal eden ihbarlar ve kamuoyuna yansıyan haberler üzerine, İstanbul Büyükşehir Belediyesi, Ataşehir Belediyesi, Mersin Büyükşehir Belediyesi, Seyhan Belediyesi ve diğer bazı belediyelerde inceleme ve soruşturma başlatılmıştır. Bu bağlamda, İstanbul Büyükşehir Belediyesi, bağlı kuruluşları ve şirketlerinde terör örgütleriyle irtibatlı ve iltisaklı kişilerin çalıştırıldığına ilişkin ihbarlar üzerine Bakanlık Makamının 20/12/2021 tarihli onayı ile özel teftiş başlatılmıştır. Mülkiye, Ticaret ve Maliye Müfettişleri ile MASAK Uzmanından müteşekkil 8 kişilik teftiş heyeti tarafından yürütülen özel teftiş 26/08/2022 tarihinde tamamlanmıştır. Özel teftiş kapsamında yapılan incelemelerde, İstanbul Büyükşehir Belediyesi, İSKİ, İETT ve belediye şirketlerinde terör örgütleriyle irtibatlı veya iltisaklı 1.668 kişi çalıştığı tespit edilmiştir. Bunlardan 505 kişinin haklarındaki kayıtların işe girişlerine engel teşkil edebileceği değerlendirildiğinden, sorumlular hakkında Bakanlık Makamının 06/06/2022 tarihli onayı ile araştırma/ön inceleme başlatılmıştır. İncelemeye tabi 505 kişiden 484’ünün güvenlik soruşturmaları yapılmadan, dolayısıyla terör örgütleriyle irtibatlı veya iltisaklı olup olmadıkları araştırılmadan ve/veya durumları değerlendirilmeden işe alındıkları anlaşılmıştır. Kamu kurum ve kurulularında çalışmakta iken KHK ile kamu görevinden ihraç edilen 21 kişinin ilgili KHK’larda “ihraç edilen kişilerin doğrudan veya dolaylı olarak kamu görevinde çalıştırılamayacakları” belirtilmesine rağmen şirketlerde işe alındığı, PKK/KCK Terör Örgütü ile irtibatlı veya iltisaklı olan 432 kişiden 6’sının PKK/KCK Terör Örgütü adına kırsal alanda silahlı olarak faaliyette bulunduğu, 36’sının PKK/KCK “Sözde Değer Ailesi” mensubu olduğu tespit edilmiştir. Terör suçlarının soruşturulması genel hükümlere göre Cumhuriyet savcılıkları tarafından yürütüldüğünden, terör örgütleriyle irtibatlı ve iltisaklı kişilerin işe alım süreçlerinde sorumlulukları bulunan İstanbul Büyükşehir Belediyesi, İSKİ, İETT ile şirketlerinin yetkilileri hakkında düzenlenen 06/12/2022 tarihli tevdi raporu, Bakanlığımızca 09/12/2022 tarihinde gereğinin takdir ve ifası için İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığına intikal ettirilmiştir. Yukarıda belirtildiği üzere, İstanbul Büyükşehir Belediyesinde 06/06/2022 tarihinde başlatılan soruşturma 06/12/2022 tarihinde tamamlanmıştır. Bu durumda, 31/07/2022 tarihi veya öncesinde yani soruşturma devam ederken Valilik veya İçişleri Bakanlığınca kamu görevinden çıkarmaya ilişkin bir işlem tesis edilmesine olanak bulunmadığı nettir. Diğer taraftan, mer-i mevzuata göre belediye çalışanlarının atanma şartlarını taşıyıp taşımadığını değerlendirme ve atama yetkisinin münhasıran belediye başkanlarına ait olduğu, atanma şartlarını taşımayanları atamaları halinde bundan hukuken sorumlu olacakları açıktır. Belediye şirketlerinde ise çalışanları işe alma ve işten çıkarma yetkisi değerlendirme komisyonu kararı üzerine kendi yetkili mercilerine aittir. Dolayısıyla başka mercilere sorumluluk yüklemeye yönelik mesnetsiz iddialar gerçeği yansıtmamaktadır.

1 2 3 4 5 6 7 8 9 10