09 Mayıs Perşembe 2024
2 yıl önce

Kazakistan Cumhurbaşkanı Tokayev: Anayasal düzen büyük ölçüde sağlandı

Kazakistan Cumhurbaşkanı Kasım Cömert Tokayev, "Ülkede anayasal düzen büyük ölçüde yeniden tesis edildi." dedi. Kazakistan devlet televizyonu, Cumhurbaşkanı Tokayev'in bugün halka hitap edeceğini açıkladı. Kazakistan Cumhurbaşkanlığı basın servisinden yapılan açıklamaya göre, Tokayev terörle mücadele konusunda yetkililerle toplantı yaptı. Toplantı sonrasında yaptığı konuşmada terörle mücadele operasyonu başlattıklarını belirten Tokayev, kolluk kuvvetlerinin yoğun çalıştığını ifade etti, anayasal düzenin büyük ölçüde yeniden tesis edildiğini söyledi:  "Genel olarak ülkenin tüm bölgelerinde anayasal düzen yeniden sağlandı. Yerel makamlar durumu kontrol ediyor. Ancak teröristler hala silah kullanmaya ve vatandaşların mülklerine zarar vermeye devam ediyor. Bu yüzden terörle mücadele operasyonu militanların tamamen yok edilmesine kadar devam edecek." "Barış gücü birlikleri Kazakistan’a gelmeye başladı" Açıklamada ayrıca “Kolektif Güvenlik Anlaşması Örgütü (KGAÖ) barış gücü birlikleri Kazakistan’a gelmeye başladı. Bu birlikler, stratejik yerlerin korunmasının sağlanması ve muhafazası işlevini yerine getirmek üzere sınırlı bir süre için ülkeye geldi.” denildi.  Tüm devlet kurumlarına ait binalar kontrol altına alındı Kazakistan İçişleri Bakanlığı da Almatı'da 3 bin kişinin gözaltına alındığını, devlet kurumlarına ait tüm binaların kontrol altına alındığını açıkladı. 18 güvenlik görevlisi hayatını kaybetti, 748 güvenlik görevlisi yaralı Bakanlık olayların bilançosunu da açıkladı. Buna göre, 18 güvenlik görevlisi hayatını kaybetti, 748 güvenlik görevlisi yaralandı. Kazakistan Dışişleri Bakanlığı silahlı saldırıların "yurt dışında eğitilmiş teröristlerce" düzenlendiğini açıkladı.  Kazakistan'da ne oluyor? Kazakistan'ın batısında LPG'ye yapılan zamlar ve sosyoekonomik durumun kötüleştiği gerekçesiyle 2 Ocak'ta başlayan protestolar, ülkenin diğer kesimlerine yayıldı. Sokak olaylarına dönüşen gösterilerde güvenlik güçleri ile protestocular arasında çatışmalar yaşandı. Polis araçları ile askeri araçları ateşe veren, devlet binalarına giren protestoculara güvenlik güçleri müdahale etti. Kazakistan Cumhurbaşkanı Kasım Cömert Tokayev, protestolardan sorumlu tuttuğu hükümetin istifasını kabul etti. Protestoların yayılması sonucu olağanüstü hal ilan edildi. Tokayev, ülkedeki mevcut durum nedeniyle üyesi oldukları Kolektif Güvenlik Antlaşması Örgütü (KGAÖ) ülke liderlerinden yardım istedi. KGAÖ Kolektif Güvenlik Konseyinin aldığı karar doğrultusunda Kazakistan'a asker gönderildi. KGAÖ, 2002'de Rusya, Belarus, Kazakistan, Kırgızistan, Tacikistan ve Ermenistan tarafından hükümetler arası askeri ittifak olarak kurulmuştu.

1 yıl önce

AK Parti'den LGBT'ye karşı anayasal düzenleme açıklaması!

AK Parti Teşkilatlardan Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Erkan Kandemir, Mehmet Acet'in sunduğu Başkent Kulisi programında önemli açıklamalrda bulundu. 'MEYDANLAR BİZE TÜRKİYE YÜZYILI YAPACAK FIRSATI VERECEKTİR' Kandemir'in açıklamalarından satır başları: AK Parti milletin kendine verdiği emanetini taşıyoruz. Başka bir aşkla işe sarılıyoruz. Cumhurbaşkanımız inanılmaz bir tempoyla dünya liderleri ile görüştü. Prag'dan geldi ve ertesi gün Sakarya'da mitinge katıldı. Dün Balıkesir'de miting alanına giderken sadece 30 bin kişi vardı, miting alanı onun 2 katı kalabalıktı.  Biz gittiğimiz her ilde Cumhurbaşkanımız oradan ayrılırken der ki "Bugün bir başka gördüm." Cumhurbaşkanımız "Ben meydanların dilini bilirim, meydanlar bize Türkiye yüzyılı yapacak fırsatı verecektir" dedi. Kolay bir seçime gitmiyoruz, taraflar var ve kuşkusuz kolay geçmeyecek. Türkiye'deki güçlü liderlik, Cumhurbaşkanımızın hem tecrübesi hem heyecanı bu seçimin sonuçları itibarıyla kolay bitirecek.  28 EKİM'DE CUMHURBAŞKANI ERDOĞAN AÇILAYACAK Siyasi vizyon belgemizi 28 Ekim'de Ankara Spor Salonu'nda Cumhurbaşkanımız açıklayacak. "Türkiye Yüzyılı" diye bir kavram koyduk önümüze. Türkiye birinci yüzyılını tamamlıyor 2023'te. Şimdi 2023 sonrası tüm bu hazırlıkların, birliklerin, beraberliklerin tamamının bir kaldıraç olarak bizi başka bir yere taşıyacağına inanıyoruz. 2023 bizim için rakamsal bir geçiş değil, şimdi başlıyor Türkiye'nin yüzyılı. Tüm dünyada Türkiye damgasının daha net vurulacağı bir yüzyıl olacak.  KILIÇDAROĞLU'NUN BAŞÖRTÜSÜ ÇIKIŞI Kılıçdaroğlu'nun başörtüsü hamlesi birden hafızamızı silmez, önceden yaptıkları zulümleri unutmadık. Ecevit'in Meclis'te "Haddini bildirin bu kadına" sözleri hala kulağımızda. Bunlar bizim hafızamızda, CHP bunu daha önce de yaptı. Esas mesele şu eğer gerçekten samimilerse Cumhurbaşkanımız çağrı yaptı, gelin anayasal düzenlemeye destek verin. Başörtüsünü temel bir teminat altına alalım ve anayasal bir değişiklik yapalım. Teklifimiz olgunlaştı, içinde net bir şekilde, bir daha başörtülü hanımefendilerin ayrımcılığa uğramayacağı, zulüm yaşamayacakları, tüm hak ve özgürlükleri güvence altına alınacak bir düzenleme geliyor. Bizler o kadar ağzı yanmış insanlarız ki hepimizin çevresinde zulme uğrayan kişiler var. Şimdi karşımıza geçip "Kusura bakmayın, yanlış yaptık" demekle olmuyor. Kılıçdaroğlu'nun samimiyetini göstermesi için Cumhurbaşkanı Erdoğan'a teşekkür etmeli. LGBT'YE ANAYASAL DÜZENLEME GELİYOR Aile meselesini de son derece önemli buluyoruz, son dönemde başlayan LGBT tartışması var ve dayatılan bir form var. Ailenin kadın ve erkekten oluştuğunu ifade eden bir maddenin anayasaya eklemenin makul olduğunu düşünüyoruz. Tüm toplumun üstünde uzlaşacağı meseleler bunlar. Kimsenin itiraz etmeyeceğini düşünüyoruz. Buna niye "hayır" verir bilmiyoruz. Nihayetinde aile kadın ve erkekten oluşur. Ama bunlar ayrı ayrı mı Meclis'e gelir önümüzdeki günlerde belli olur. 

1 yıl önce

Cumhurbaşkanı Erdoğan'dan Kılıçdaroğlu'na başörtüsü çağrısı: Samimiysen gel anayasal düzenleme yapalım

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Üsküdar Burhan Felek Salonu'nda düzenlenen “3. Uluslararası İlahiyat Gençlik Buluşması ve İlahiyat Yıldızları Ödül Töreni”nde konuştu. Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın açıklamalarından öne çıkanlar şöyle: Türkiye İlahiyatlar Derneği kuruluşundan bu yana geçen 5 yıllık sürede önemli hizmetlere imza atıyor. Türkiye'de farklı illerde okuyan ilahiyat öğrencileri arasında birliğin tesisi, işbirliğin artırılması yönünde gösterildiği gayretler dolayısıyla derneğimizi tebrik ediyorum. Hep söylediğimiz gibi siyasette de, sivil toplumda, sosyal hayatta zaferin parolası uhuvvettir, vahdettir. Mesele asla sayı değildir. Asıl güç niteliktedir, kalitededir. Asıl etki mücadeleyi örgütlü bir şekilde yürütmekle sağlanır. Bunun için birlikte rahmet, ayrılıkta azap vardır. Bu emri ilahinin bize işaret ettiği yoldan asla ayrılamayız. Vakıf ve derneklerimiz hayırda yarışırken, kesinlikle tefrikaya düşmemeli, mutlaka dayanışma içinde hareket etmelidir. Gençlerimize ufuk ve vizyon kazandıran çalışmalara sahip çıkmak en öncelikli vazifemizdir. Gelecekte de sizlerle beraber ülkemizin tüm gençlerinin yanında olmayı sürdüreceğiz. İlahiyat fakülteleri tarihi, misyonu ve serencamı itibarıyla kesinlikle sıradan yükseköğretim kurumları değildir. İmam hatipler gibi ilahiyatlar da ülkemizin belli dönemlerine ayna tutan müesseselerdir. Modern anlamıyla üniversite bünyesinde açılan ilk ilahiyat fakültesi Ulumu Aliyeyi Diniye şubesidir. Zamanla şubenin ismi ve müfredatı değişmiş, kapatılmadan önce Süleymaniye Medresesi olarak hizmet vermiştir. Tek parti zihniyetinin Türkiye'nin üzerine adeta karabasan gibi çöktüğü dönemin milletin hafızasında çok derin yaralar açtığı hakikattir. Üstad Necip Fazıl tarihimizin bu safhasını Allah ve ahlak demenin yasak olduğu yıllar olarak anlatıyor. İmam hatiplerin mazisi gassal yetiştirmiş okullara dayanıyor. Bu korkunç yıllarda diğer ilmi faaliyetler gibi ilahiyat eğitimi de verilemedi. 'Sadece gassal yetiştireceksin' oradan geliyoruz. Benim imam hatipteki hocam 'Siz ölü yıkamak için mi buraya geldiniz' diyordu. Bizim nereye varacağımızın farkında değildi. Elhamdülillah nereden nereye? İlahiyat fakültesi kapılarındaki zincirlerin kırılması çok partili hayata geçmekle mümkün oldu. Ben kızımı İstanbul'dan Trabzon'a gönderdim. Oradaki imam hatip lisesinin müdürü, 'gönder buraya' dedi. Elhamdülillah bunların hepsi mazi oldu. Şimdi artık hep ileri. Daha sonra vesayet süreçlerinde sıkıntılara maruz kaldık. 28 Şubat zihniyeti imam hatipler ve meslek liseleriyle birlikte ilahiyat fakültelerini hedef almıştır. Dini eğitim veren kurumlara tesettürle girmek mümkün olmamıştır, düşünebiliyor musunuz? 28 Şubat'ın canlı şahitleri o meş'um günlerde yaşanan hukuksuzlukları, adaletsizlikleri ve hak gasplarını çok iyi hatırlıyor. Milletimizin evlatlarına yapılan zulümlerini yakınen biliyoruz. Rabbim bir kez daha bu milleti tek farti faşizmine bırakmasın diyoruz. 1000 yıl sürecek denilen 28 Şubat karanlığına 3 Kasım seçimlerine hamdolsun hep birlikte son verdik. Merkezinde demokrasinin, özgürlüklerin ve adaletin olduğu dönemi başlattık. Türkiye'de sessiz bir devrimi gerçekleştirdik. İkna odalarının kaldırılması, katsayı adaletsizliğine son verilmesine kadar her alanda tarihi nitelikte adımlar attık. Ana muhalefet başörtüsü konusunda samimiyse gelsin anayasal düzenleme yapalım. Teklifimizi Meclis'e sunduk. Müslüman bir sokulduğu delikten bir daha sokulmaz. Biz bir daha sokulmak istemiyoruz. Çalışmak, üretmek, kendini gerçekleştirmek, ülkemize ve milletimize hizmet etmeyenler için devletimizin bütün imkanlarını seferber ediyoruz. Hepimizin içini acıtan istismar vakası yüzünden hemen içindeki kin ve nefreti kusmaya başlamışlardır. Muhalefet partilerinde ayyuka çıkan istismar karşısında kıllarını bile kıpırdatmadılar. Diyarbakır annelerinin kapısını bir kez olsun çalmadılar. PKK'lı alçakların canice katlettikleri kadın öğretmenlerimiz, bebeklerimizle ilgili çıkıp tek bir eleştiri getirmediler. Tek parti zihniyetinin değişmediğini ve asla değişmeyeceğini 85 milyonla birlikte hep beraber görmüş olduk. Meclise yaptığımız teklifle başörtüsü konusunda anayasal güvenceyi kazandırırken aile müessesini de bu anayasa metnini inşallah koyacağız. Temennimiz, teklifimizin insanımızın beklentilerine uygun şekilde en geniş mutabakatla TBMM'den geçmesidir. Gereken çokluk sağlanamaz, bu süreçte yol kazası yaşanırsa elbette son sözü milletimiz söyleyecektir. İnşallah referanduma gerek kalmadan akıl, vicdan, sorumluluk sahibi milletvekillerimizin desteği ile bu meseleyi kalıcı bir çözüm sağlanacağına inanıyorum.