03 Mayıs Cuma 2024
2 yıl önce

Ankara Büyükşehir Belediyesi'ni "Kabile Belediyesi" olarak tanımlayan AK Parti Grup Başkanvekili ve Mamak Belediye Başkanı Murat Köse açıklamalarını şemayla anlattı

Ankara Büyükşehir Belediyesi'ni "Kabile Belediyesi" olarak tanımlayan Köse, açıklamalarını şemayla anlattı. Daha önce Belediye Meclisi toplantısı açıklamalarda bulunan ancak Yavaş tarafından engellendiğini belirten Köse CNN Türk canlı yayınında hazırladığı şemaları gösterdi. ÜÇ GRUP YÖNETİYOR Murat Köse; sosyal paylaşım sitesi Twitter'daki resmi hesabından da "Mansur Yavaş Kabilesi" olarak tanımladığı ekipte yer aldığı iddia edilen isimleri paylaştı. Murat Köse, söz konusu paylaşımlarda Ankara Büyükşehir Belediyesi'nin "Yükselciler", "Servetçiler" ve "Fırsatçılar" olarak tanımladığı üç grup tarafından yönetildiğini savundu. Murat Köse'nin hazırladığı şemada şu bilgiler yer aldı: Yüksel Arslan (Özel Kalem Müdürü) Belediyeye alınan 15 binin üzerindeki kişinin 10 bininin referansı. Arslan'a tabi kişilerin kayda değer bir kısmı işe gelmeden maaş alıyor ya da belediyeye bir katkı koymadan mesai dolduruyor. "Ertan Işık (CHP'li meclis üyesi) Görevi, Yavaş belediye giriş yaptığı andan itibaren makam odasında Yavaş'ın yanında durmak. Yavaş'a yakınlığını kullanarak iş takibi yapmak. Atilla Çelik (Mansur Yavaş'ın hemşerisi) Ertan Işık'ın uydusu... Ertan Işık'ın yaptığı iş takiplerini meşrulaştırmak için Yavaş'a yönelik göstergesi.

2 yıl önce

Türkiye düşmanı Kati Piri'yi üzen “Gezi” kararı: Ankara'nın Avrupa Konseyi'nden atılma vakti geldi

Gezi Parkı davasında mahkeme heyeti kararını verdi. Buna göre; Osman Kavala'nın "Türkiye Cumhuriyeti Hükümetini ortadan kaldırmaya veya görevini yapmaya teşebbüs" suçundan önce ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasına çarptırıldı. Aralarında Ayşe Mücella Yapıcı'nın bulunduğu 7 tutuksuz sanığın ise aynı suçtan 18'er yıl hapis cezasına çarptırılmalarına karar verildi. Davanın neticelenmesinin ardından Türkiye karşıtlığıyla tanınan Avrupa Parlamentosu eski Türkiye Raportörü Kati Piri, adeta nefret kustu. "TÜRKİYE'Yİ AVRUPA KONSEYİ'NDEN ATMANIN VAKTİ GELDİ" Dava neticesinin 'büyük adaletsizlik' olduğunu söyleyen Piri, "Duyduğum öfke ve üzüntüyü anlatacak kelime yok. Türkiye'nin Avrupa Konseyi'nden atılmasının vakti geldi." ifadelerini kullandı.

2 yıl önce

Almanya'nın Ankara Büyükelçisi Dışişleri Bakanlığı'na çağrıldı

Diplomatik kaynaklardan edinilen bilgilere göre, Almanya Dışişleri Bakanlığı’nın, Kavala davasıyla ilgili olarak Türkiye’nin Berlin Büyükelçisi Ahmet Başar Şen’i çağırması üzerine, Ankara’daki Almanya Büyükelçisi Jürgen Schulz, Bakan Yardımcısı ve AB Başkanı Faruk Kaymakcı tarafından Dışişleri Bakanlığına çağrıldı. Büyükelçi Schulz’a Berlin Büyükelçisi Şen’in Türkiye’deki bir davayla ilgili olarak diplomatik teamüllere aykırı bir şekilde Dışişleri Bakanlığına çağrılmasının ve söz konusu davanın ön plana çıkartılarak siyasileştirilmesinin kınandığı ifade edildi. Ayrıca Büyükelçi Schulz’a bağımsız Türk yargısının vermiş olduğu mahkumiyet kararının hiçbir kurum, makam ve ülke tarafından sorgulanamayacağının, Türkiye’nin, Anayasasının ve uluslararası yükümlülüklerinin bilincinde olan bir hukuk devleti olduğunun, Türk yargısına ve siyasetine yönelik müdahale girişimlerinin reddedildiğinin aktarıldığı da öğrenildi. Büyükelçiye ayrıca Viyana Sözleşmesi’nin içişlerine müdahale etmeme ilkesinin de hatırlatıldığı ifade edildi.

2 yıl önce

Mülkiye Teftiş Kurulu, Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Mansur Yavaş'ın iddialarını yalanladı

İşte İçişleri Bakanlığı'nın resmi internet sitesinden yayınlanan açıklama; “Ankara Büyükşehir Belediye Başkanının 02/05/2022 tarihli bazı basın yayın organlarında yer alan demecinde; “dedikoduya bile müfettiş gönderen İçişleri Bakanlığı, belgeli şikâyetlerimize bile işlem yapmıyor, Cumhuriyet Başsavcılığına suç duyurusunda bulunduğumuz birçok konudan sadece 9’u ile ilgili İçişleri Bakanlığından müfettiş görevlendirildi” şeklinde Mülkiye Teftiş Kurulunu zan altında bırakmayı amaçlayan, gerçek dışı beyanlarda bulunduğu görülmüş olup, kamuoyunu doğru bilgilendirmek amacıyla aşağıdaki açıklamanın yapılmasına gerek duyulmuştur. Bilindiği gibi memurlar ve diğer kamu görevlilerinin görevleri ile ilgili olmayan veya görevleri ile ilgili olsa dahi doğrudan Cumhuriyet Başsavcılıklarına soruşturma yapabilme yetkisi verilen ihbar ve şikayetler ile ilgili inceleme ve soruşturmalar herhangi bir idari merciinin izni olmaksızın doğrudan Cumhuriyet Başsavcılıklarınca soruşturulabilmektedir. Görevle ilgili olan ve 4483 sayılı Memurlar ve Diğer Kamu Görevlilerinin Yargılanması Hakkında Kanun kapsamın giren ihbar ve şikayetler için ise soruşturma açılabilmesi yine bu Kanunda gösterilen yetkili mercilerin izin vermesine bağlı tutulmuştur. Diğer bir deyişle Mülkiye Teftiş Kurulu ve Mülkiye Müfettişleri ancak 4483 sayılı Kanun kapsamına giren ihbar ve şikayetlerde devreye girmektedirler. 4483 sayılı Kanun kapsamına giren ihbar ve şikayetlerin hangi mercilere, nasıl yapılacağı, bu ihbar ve şikayetler üzerine idari merciler tarafından yaptırılacak araştırma veya ön incelemeler sonucunda verilecek kararlar ile bu kararlara karşı başvurulabilecek yargı yolları aynı Kanunun ilgili maddelerinde ayrıntılı olarak düzenlenmiştir. Nitekim, 4483 sayılı Kanunun “Olayın yetkili mercie iletilmesi, işleme konulmayacak ihbar ve şikayetler” başlıklı 4’üncü maddesi gereğince; bu tür ihbar ve şikayetler Cumhuriyet Başsavcılıklarına yapılabileceği gibi, doğrudan yetkili idari mercilere de yapılabilmektedir.  Aynı madde gereğince; ihbar ve şikayetlerin Cumhuriyet Başsavcılıkları veya yetkili idari merciiler tarafından işleme konulabilmesi için ihbar ve şikayetin soyut ve genel nitelikte olmaması, ihbar veya şikâyetlerde kişi veya olay belirtilmesi, iddiaların ciddî bulgu ve belgelere dayanması gerekmektedir. Bu şartları taşımayan ihbar ve şikâyetler Cumhuriyet başsavcıları ve izin vermeye yetkili merciler tarafından işleme konulmayacak, ancak iddiaların, sıhhati şüpheye mahal vermeyecek belgelerle ortaya konulmuş olması halinde dilekçede ad, soyad, imza ile iş veya ikametgâh adresinin doğruluğu şartı aranmayacaktır.   Kanunun 6’ıncı maddesi gereğince ise, yetkili idari merciinin vereceği “soruşturma izni verilmesi” veya “verilmemesi” kararlarının gerekçeli olması zorunludur. Kanunun 9’uncu maddesi gereğince ise; yetkili merciin, soruşturma izni verilmesine veya verilmemesine ilişkin kararı Cumhuriyet başsavcılığına, hakkında inceleme yapılan memur veya diğer kamu görevlisine ve varsa şikayetçiye bildirilmektedir. Soruşturma izni verilmesine ilişkin karara karşı hakkında inceleme yapılan memur veya diğer kamu görevlisi; soruşturma izni verilmemesine ilişkin karara karşı ise Cumhuriyet başsavcılığı veya şikayetçi, izin vermeye yetkili merciler tarafından verilen işleme koymama kararına karşı da şikâyetçi idari yargıda itiraz yoluna gidebilmektedir. Diğer bir deyişle yetkili idari mercilerin verdiği kararlar tamamen yargı denetimine tabi kararlardır.   Gerek Cumhuriyet Başsavcılıklarından gerekse doğrudan Bakanlığımıza intikal eden her türlü ihbar ve şikayet de yukarıda açıklanan mevzuat hükümlerine ve yerleşik yargı kararlarına göre işleme alınmakta, sonuçlandırılmakta ve muhataplarına tebliğ edilmektedir.  Mevzuatın bu açık hükümlerine rağmen ve bu kararların yargı denetimine tabi olduğu görmezden gelinerek Mülkiye Teftiş Kurulunun ihbar ve şikayetlere keyfi muamele yaptığı iddiasını ortaya atmak mesnetsiz olmaktan öteye geçemeyeceği gibi, bu tür asılsız iddiaların Mülkiye Teftiş Kurulunun Türk idare sistemindeki saygınlığını zedeleyemeyeceği de kamuoyu tarafından zaten takdir edilmektedir.”

1 yıl önce

Ankara yavaş yavaş işte böyle soyuluyor! Mansur’dan 27 milyonluk teleferik rantı…

Ankara Büyükşehir Belediyesi tarafından 2013’te yapımı 13 ay süren teleferiğin bakımı ise 2 yıl 17 gün sürdükten sonra hizmete yeniden başlayan Yenimahalle Şentepe teleferiğinin yeniden bozulduğu ortaya çıktı. EGO: “TELEFERİK HATTINDA OTOBÜSLERİMİZ HİZMET VERECEKTİR” Ankara Büyükşehir Belediyesi Elektrik Gaz Otobüs Genel Müdürlüğü (EGO) tarafından yapılan açıklamada; “8 Nisan 2022 tarihinde tekrar hizmete açılan Yenimahalle-Şentepe Teleferik Hattı, sistemde meydana gelen teknik bir arıza nedeniyle geçici bir süre durdurularak onarıma alınmıştır. Onarımın tamamlanmasını takiben derhal hizmete açılacaktır. Bu süreçte teleferik hattında otobüslerimiz hizmet verecektir” denildi. 51 MİLYON TL HARCANDI Sabah Gazetesi’nin haberine göre; Yenimahalle-Şentepe Teleferik Hattı’nın yapımına 14 Mayıs 2013’te başlanmış ve 17 Haziran 2014’te hizmete açılmıştı. Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Mansur Yavaş, görev geldikten sonra Yenimahalle Metro İstasyonu ile Şentepe arasında kullanılan teleferiği arızalı olduğu iddiasıyla bakıma almıştı. Ankara Büyükşehir Belediyesi; yapımı istasyonlar ve tüm tesisleri ile yaklaşık 13 ayda 51 milyon TL’ye tamamlanan Yenimahalle Şentepe teleferiğe yaklaşık 27 milyon TL bakım ücreti harcadı. Yenimahalle Şentepe teleferiğinin bakımı 2 yıl 17 gün sürüp hizmete başladı 23 gün sonra tekrar arızalandı. ÜNAL: SİSTEMİ BOZDULAR, ŞİMDİ DE, DİKİŞ TUTMUYOR… Ankara Büyükşehir Belediye (ABB) Meclisi Birinci Başkanvekili Fatih Ünal, Yenimahalle Şentepe teleferiğinin bu kadar uzun süre çalıştırılmamasının kalıcı ve daha büyük sorunlara neden olacağına ilişkin açıklamalarda bulunduğunu hatırlattı. Fatih Ünal, şunları söyledi: “2 yıldır kapalı tuttukları Şentepe teleferiğini ‘Büyük tamirat yaptık’ diyerek geçen günlerde açan Ankara Büyükşehir Belediyesi, yine bakım nedeniyle hattı kapattığını açıkladı. Defalarca dile getirdik. Sistemin bu kadar uzun süre çalıştırılmaması kalıcı ve daha büyük sorunlara neden olur diye.” “Maalesef dediğimiz gibi de oldu. İlk önce halat problemi diyerek uzun bir süre açamadıkları teleferik hattını şu anda da düzgün bir biçimde çalıştıramıyorlar. Bozdukları Sistem bir türlü dikiş tutmuyor.” “KAMU ZARARINA SEBEP OLANLAR HESAP VERMELİ…” “Teleferik hattının çalıştırılmaması, kabinlerin uzun bir süre kullanılmaksızın halat üzerinde asılı kalması, akabinde halatın ömrünün bitmesine neden olunması ve büyük bakım yaptık diyerek koca koca puntolarla reklam yapılması deneyimsiz ekip elinde güzel sistemin çöp olmasına neden olmuştur. Haliyle ortada ciddi bir kamu israfı da söz konusudur. Buna sebep sorumlular mutlaka hesap vermelidir. “AKTARMA ÜCRETLİ OLDUKÇA SİSTEM SAĞLIKLI ÇALIŞTIRILAMAZ…” “Özellikle yılbaşından itibaren toplu taşımada ücretli hale getirilen aktarmalar hemşehrilerimizin ciddi mağduriyetine neden olmuştur. Bu durumdan en çok etkilenenlerin başında da Şentepeliler gelmektedir. Ücretsiz teleferik hattı ile kolayca metro hattına ulaşabilen hemşehrilerimiz, uzun bir süre çalıştırılamayan teleferik hattının Ücretli hale gelmesi ile birlikte daha da mağdur olmuşlardır. Sistemin sağlıklı çalışmasını temin sonrası Aktarmanın ücretsiz olması elzemdir.” SABAH’a konuşan uzmanlar; teleferik sisteminin uzun süre çalışmaması, 55 tonluk gergi altında bulunan ağır halatın metal aksama temas ettiği bölgelerde bulunan kauçuk malzemenin hasar görmesine sebep olacağına dikkat çektiler. Uzmanların yaptığı açıklama şöyle: “Ankara, Yenimahalle –Şentepe Teleferik Tesisi tek halatlı ayrılabilir klemensli 10 kişilik kabinli bir sistemdir. Teleferik tesisinde 105 adet 10 kişilik kabin bulunmaktadır. Taşıma kapasitesi bir yönde saatte 2400 kişidir. Teleferik tesisinin çekici halatının çapı 49 mm’dir. Çekici halat, istasyonlarda bulunan çarklar arasında bir halka oluşturmak suretiyle yaklaşık 55 tonluk bir gergi kuvvetiyle birleştirilir. Teleferik Sisteminin çalışma prensibi şöyledir: Sistemin sürüş motoru çekici halatı hareket ettirir. Kabinler yaklaşık 1,5 ton kuvvet uygulayan klemensler aracılığıyla çekici halata bağlanır. Kabinler istasyonlara giriş yaptığında klemensler çekici halattan ayrılır, saniyede 0,50 metre hızla istasyon içinde hareket eder. Bu arada yolcular kabinlere iner ya da binerler. Bu tür teleferik sistemleri şehir içlerinde düşük enerji sarfiyatıyla çok sayıda yolcuyu taşıma özelliğine sahiptir. Sistem sürekli hareket ettiğinden, her 15 saniyede bir kabin istasyon içine giriş yapar, 30 saniye içinde de yolcusunu indirir ve yeni yolcusunu alır. Bu teleferik sistemleri uzun süreli durduğunda büyük hasarlar oluşur. 1-Kabinlerin uzun süre çekici halat üzerinde hareketsiz kalması çekici halata çok zarar verir. Rüzgarda salınan kabinleri tutan klemensler çekici halatın tellerinde kırılmalara sebep olur. Halatın ekonomik ömrü çabuk dolar. Halat değiştirilmek zorunda kalınır. 2-Teleferik Sisteminin uzun süre çalışmaması, 55 tonluk gergi altında bulunan ağır halatın metal aksama temas ettiği bölgelerde bulunan kauçuk malzemenin hasar görmesine sebep olur. Ağır halat, hem istasyon içindeki çarklarda hem de makaralarda bulunan kauçuk malzeme üzerinde yüksek basınç uygular, uzun süre bu durumda kalan kauçuk malzeme elastik özelliğini kaybeder. Bu durumda yapılacak tek şey tüm kauçukları değiştirmektir. 3-Teleferik Sisteminin uzun süre çalışmaması neticesinde direklerde bulunan makaraların içinde bulunan yağ hareketsiz kalır, yerçekiminin etkisiyle makaranın alt bölgesinde toplanır. Makara içinde yağsız bölgeler zamanla paslanır ve bu durumda makaranın değiştirilmesi zorunlu hale gelir. 4-Teleferik Sisteminin uzun süre çalışmaması durumunda sistemin rutin bakımları da yapılmaz. Bu durumda, metal ve elektronik aksamda zamanla oluşacak paslanmalar malzeme kaybına sebep olur.”

1 yıl önce

Ankara'da HDP Genel Merkezi önüne siyah çelenk bırakmak isteyen Diyarbakırlı evlat nöbeti tutan aileler ile HDP'li yöneticiler arasında arbede çıktı

Dağa kaçırılan çocukları için Diyarbakır'da evlat nöbeti sürdüren aileleri temsilen üç baba, Ankara'da HDP Genel Merkezi binası önüne siyah çelenk bıraktı. HDP Genel Merkezi'ne gelen babalar, "Evlatlarımızı HDP'den istiyoruz" yazılı çelengi parti girişine koyarak, gazetecilere açıklamada bulundu. Dağa kaçırılan çocukları için Diyarbakır'da evlat nöbeti sürdüren aileleri temsilen üç baba, Ankara'da HDP Genel Merkezi binası önüne siyah çelenk bıraktı. HDP Genel Merkezi'ne gelen babalar, "Evlatlarımızı HDP'den istiyoruz" yazılı çelengi parti girişine koyarak, gazetecilere açıklamada bulundu. 'EVLATLARIMIZDAN HABER ALAMIYORUZ' Evlatlarından haber alamadıklarını belirten Begdaş, "Ben burada Türk'üm, Diyarbakır'da Kürt'üm, Trabzon'da Laz'ım. Evladım gelene kadar bu işin peşini bırakmam. Beni hiçbir güç buraya getirmedi, yanan ciğerim buraya getirdi. Ben, Amerikan uşağı değilim, ben Türkiye Cumhuriyeti vatandaşıyım. HDP'ye söylüyorum, kendine gel, evladımı getir bana." ifadelerini kullandı. Baba Süleyman Aydın da 285 aileyi temsilen HDP Genel Merkezi önünde olduklarına işaret ederek, şöyle konuştu: "HDP milletvekilleri diyorlar ya zaman zaman 'Biz, Kürtler için mücadele veriyoruz.' Bunlar hiçbir zaman Kürtler için mücadele vermediler. Kürtlük, 15 yaşındaki çocukları terör örgütüne satmakla olmuyor. 14-15 yaşındaki çocuklarımızın eline silah vererek, devletimize karşı kullanarak siyasi parti, milletvekili olunmaz. Siz, burada hiçbir zaman Kürt halkına sahip çıkmadınız. HDP milletvekilleri olarak sadece Kandil'e vekillik yaptınız, siz Kandil'in vekillerisiniz." ARBEDEYE POLİS MÜDAHALE ETTİ Açıklamaların ardından HDP binasındaki görevlilerin çelengi kaldırmak istemesi üzerine, babalar ile aralarında arbede yaşandı. Polisin müdahalesiyle yatıştırılan olay sırasında babalar, parti genel merkezine gelen HDP Batman Milletvekili Ayşe Acar Başaran'a da tepki gösterdi. Bu sırada parti görevlileri ile ikinci kez yaşanan arbedeye müdahale eden polis, tarafları ayırdı. Bina çevresinde önlem alan polis, aileleri güvenli bir alana çekti.

1 yıl önce

Muharrem İnce'den Ekrem İmamoğlu ile Mansur Yavaş'ı kızdıracak sözler: İstanbul ve Ankara'da çözülmüş bir sorun görmüyorum!

Memleket Partisi Genel Başkanı Muharrem İnce, Habertürk'te yayınlanan Olaylar ve Görüşler programında gündeme dair açıklamalarda bulundu. Serap Belet ve Kürşad Oğuz'un sorularını canlı yayında yanıtlayan İnce, İstanbul ve Ankara Büyükşehir belediyelerindeki yönetimi eleştirdi. "BEN ÇÖZÜLMÜŞ BİR SORUN GÖREMİYORUM" İnce, son gelişmeler hakkında değerlendirmelerde bulunurken CHP'li isimlerin yönetimde olduğu Ankara ve İstanbul Büyükşehir Belediyeleriyle ilgili dikkat çeken ifadeler kullandı. İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu'nun olaylı Karadeniz turu hakkında konuşan İnce, "İstanbul'da çözülmüş bir sorun görmüyorum. Başarılı bulup bulmama benim işim değil. Ona seçmen karar verir ama İstanbul'da çözülmüş bir sorun yok" diyerek İmamoğlu'nun ziyaretini eleştirdi. "GÖKÇEK'E GÖRE KALİTELİ" Ankara'da yaşadığını belirten İnce, İstanbul gibi Ankara'da da çözülmüş bir sorun görmediğini belirtti. İnce, "Ben Ankara'da yaşıyorum, orada da çözülmüş bir sorun görmüyorum. Melih Gökçek'e kıyasla çok kaliteli bir yönetim. Ama Ankara'da da çözülmüş bir sorun görmüyorum." ifadelerini kullandı.

1 yıl önce

Ankara Üniversitesi öğrencilerden İslami değerlerin alaya alındığı “İnek Bayramı" etkinliğine tepki

Tepki gösteren duyarlı öğrenciler, azınlık grup tarafından yuhalandı. İslami değerleri alaya alan duayı yapan öğrenci Mehmet Can Tan geçtiğimiz aylarda beraat etmişti.

1 2 ... 7 8 9 10 11 12 13 ... 30 31