05 Mayıs Pazar 2024
2 yıl önce

2009’da yap-işlet-devret modelini savunan Kılıçdaroğlu bugün yatırım yapan uluslararası firmaları tehdit ediyor

12 yıl önce yaptığı bir konuşmada yap-işlet-devret modelinin faydalarını anlatıp savunan, İstanbul'daki metro projelerini bu yöntemle çok daha kolay yapabileceğini öne süren CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, bugün bu modelle yapılan projelere karşı çıkıyor ve durduracağını söylüyor. Son olarak Kanal İstanbul Projesi’ni hedef alan Kılıçdaroğlu, projeye yatırım yapacak uluslararası firmaları tehdit etti. Cumhuriyet Halk Partisi Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, partisinin bugünkü grup toplantısında Kanal İstanbul Projesi'ni iktidara geldiklerinde durduracaklarını söylemişti. Yatırımcılara tehdit: Size bir kuruş vermem Kılıçdaroğlu, "Kanal İstanbul Projesi'nde bulunan şirketlerin paralarını asla ödemeyeceğiz. Türkiye’de yatırım yapmalarının önünü keseceğiz. Yurt dışından yap işlet devlet modeli ile yapacağız diyorlar. Birisi gelir kanal yaparsa CHP iktidar olduğunda size bir kuruş para vermem" ifadelerini kullanmıştı. Yıllar önce yap-işlet-devret modelini savunuyordu Projeye yatırım yapacak firmaları tehdit eden Kılıçdaroğlu, yıllar önce katıldığı bir yayında yap-işlet-devret modelini savunup faydalarını anlatmış hatta İstanbul'un metro sorunu olduğunu belirterek bu modelle kolaylıkla "sorunun" üstesinden gelebileceğini ifade etmişti.

2 yıl önce

ABD Başkanı Biden ve Rusya lideri Putin arasındaki tarihi zirve sona erdi! İlk açıklama geldi…

ABD Başkanı Joe Biden ile Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin arasındaki zirve İsviçre'nin Cenevre kentinde başladı. İki lider, Biden'ın ilk yurt dışı ziyaretinde üçüncü durağı olan Viyana'da bir araya geldi. Biden, Putin görüşmesine 'yüz yüze görüşmek her zaman daha iyidir' diyerek başladı. Putin ise, ABD Başkanı Joe Biden’a şahsen görüşme girişimi için teşekkür ederek “Uzun bir yolculuk yaptınız, çok çalıştınız. Ancak Rus-Amerikan ilişkilerinde en yüksek seviyede ele alınması gereken birçok sorun birikti. Görüşmemizin yapıcı geçeceğini umuyorum' dedi.  Bu açıklamaların ardından gazeteciler salondan çıkarıldı ve zirve basına kapalı olarak gerçekleşti. Yaklaşık 4 saat süren görüşme sona erdi. TOPLANTININ ARDINDAN İLK AÇIKLAMA Toplantı sonrası ilk açıklamalar Rusya lideri Putin'den geldi. Basın toplantısı düzenleyen Putin, Biden ile görüşmesinin yapıcı geçtiğini ifade etti. Rus ve Amerikan diplomatların dönüşü için mutabakat sağladıklarını anlatan Putin, dışişleri bakanlıklarının diplomatik yolla ilgili görüşmelere başlayacağını duyurdu. Görüşmede düşmanca bir tutum olmadığını söyleyen Rus lider, Biden'la Ukrayna konusunu da ele aldıklarını ve Ukrayna'nın NATO'ya muhtemel üyeliğine ilişkin tartışılacak bir şey olmadığını ifade etti. Vladimir Putin, "Biden, Stratejik Saldırı Silahlarının Azaltılması Anlaşması'nın (START-3) uzatılması konusunda sorumlu ve zamanında bir karar aldı. Rusya ve ABD'nin stratejik istikrarın sağlanmasında sorumlulukları var. İki ülke, uzatılan START-3 anlaşmasında yapılacak olası değişiklikleri görüşmeye başlayacak" dedi. Siber saldırılar konusunda da konuşan Putin, dünyada bu tür saldırıların büyük oranda ABD'den geldiğini söyleyerek, Moskova Yönetimi'nin Washington'a siber saldırılar konusunda teferruatlı bilgi sağladığını ifade etti. Putin, Siber güvenlik konusunda ABD lideri Biden'la anlaşmaya vardığını açıkladı. ABD ve Avrupa ile Rusya'nın arasında büyük anlaşmazlığa yol açan muhalif siyasetçi Aleksey Navalnıy mevzuuna da değinen Putin, "Navalnıy Rus yasalarını ihlal ettiğini biliyordu, tutuklanacağı biliyordu, fakat yine de Rusya'ya geldi" ifadelerini kullandı.  Putin, ABD'li mevkidaşı Biden'ın nisan ayında bir konuşmada kendisine yönelik "katil" ifadesini kullanmasıyla ilgili olarak, "Biden'ın açıklamasının kendisini tatmin ettiğini" de sözlerine ekledi. ZİRVEYE DAMGA VURAN AN Öte yandan CNN International'da yer alan bilgiye göre iki lider ve dışişleri bakanları bir arada basına poz verirken Rus güvenlik görevlileri ve basın mensupları arasında kısa süreli bir gerginlik yaşandı. Dünyayla paylaşılan fotoğraflarda güvenliklerin müdahalesi ve daha fazla görüntü alınmasına engel olmaya çalıştıkları açıkça belli oluyor. Güvenlik görevlilerinin 'Git buradan' diye bağırdıkları duyulurken kameraya yakalanan anlarda Putin'in durumu sinirli bir şekilde gülümseyerek seyrettiği Biden'ın ise gergin bir bekleyiş içinde olduğu görüldü. CNN'in kıdemli Beyaz Saray muhabiri Kaitlan Collins ise tarihi buluşmayla ilgili tüm detayları resmi Twitter hesabından duyurmaya devam ediyor. Collins, görüşmenin yapıldığı odadaki gergin anları 'ABD'li gazeteciler basının görüşmeden görüntü alabildiği o tek anda odadan itilip kakılarak çıkarıldı. Gazeteciler içeride kalmaya çalıştıkça kıyafetlerinden çekiştirilerek Rus güvenlikler tarafından dışarı çıkarılmaya çalışıldık dediler. Ve o anlarda ABD Başkanı Biden'ın söylediği hiçbir şeyi duyamadıklarından şikayet ettiler.' sözleriyle aktardı. ABD - RUSYA İLİŞKİLERİ Ukrayna'nın Kırım yarımadasını 2014'te Rusya'nın ilhak etmesi, ikili ilişkilerde kırılma noktalarından biri oldu. 2015'te Rusya'nın ABD'nin desteklediği muhaliflere karşı Şam yönetimine destek olmak için Suriye'ye müdahalesi ve 2016'da Donald Trump'ın seçildiği Amerikan seçimlerine Rusya'nın müdahale ettiğine dair -Rusya'nın yalanladığı- iddialar, gerilimin büyümesine yol açtı. Mart ayında Biden'ın yaptığı bir konuşmada Putin'e "katil" demesi üzerine Rusya, Washington'daki büyükelçisini geri çağırmıştı. ABD de Moskova büyükelçisini Nisan ayında ülkeye geri çağırdı. Şu an iki ülkenin büyükelçisi de yok. Nisan ayındaki olayın sebebi ise Washington'ın, Amerikan Başkanlık seçimlerine müdahale, siber saldırılar ve Ukrayna ile yaşanan gerilimin bir sonucu olarak Rusya'ya yönelik yeni yaptırım kararı aldığını açıklamasıydı. Yaptırımlar hem Rus hükümetinin ABD bankalarıyla yaptığı işlemleri içeriyor hem de başkanlık seçimlerine müdahale ettikleri suçlamasıyla 32 kişiyi hedef alıyor. Bunun üzerine Rus Dışişleri Bakanı Sergey Lavrov, bu yaptırımlara karşılık verme kararı aldıklarını açıklamıştı. Buna göre hem ABD'li 10 diplomat sınır dışı edildi hem de ülkedeki ABD'li diplomatların bildirim yaparak görev yerlerinden 16 kilometreden uzağa seyahat etmelerine izin veren anlaşma iptal edildi. Amerikan Büyükelçi de Moskova'dan Washington'a döndü. NATO zirvesinin ardından düzenlediği basın toplantısında "katil" ifadeleri hatırlatılan Biden, önce soruyu geçiştirmeye çalışsa da sonra Putin'i "Zeki, zor ve değerini hak eden bir hasım" olarak niteledi. "Katil" ifadesinin "Yapmak üzere olduğumuz toplantı açısından çok da önemli olduğunu düşünmüyorum" dedi. Uzun sürmesi beklenen görüşmede liderlerin birlikte yemek yemesi planlanmıyor. ABD'li yetkili, bu durumu "ekmeği bölüşmek yok" sözleriyle değerlendirdi. Görüşme sonrası iki lider ayrı ayrı basın toplantısı düzenleyecek. NİSAN AYINDA UKRAYNA SINIRINDA GERİLİM ARTMIŞTI Rusya, Mart ortasından başlayarak Kırım'a ve Ukrayna'nın doğusundaki Donbas bölgesine askeri sevkiyat yaptı. Ukrayna ve Batılı ülkeler, Rusya'nın sevkiyatına dair uyarılarda bulunmuş ve Amerikan askeri gemilerinin Karadeniz'e yöneldiği haberleri gelmişti. Gerilimin tırmandığı dönemde ABD Başkanı Biden, Rus mevkidaşı Putin'e telefon etti. Bu, Biden'ın göreve geldikten sonra Putin'le ikinci telefon konuşması oldu. Biden, gerilimi azaltmak üzere ikili zirve teklifinde bulunmuş ancak Rus tarafı, teklifi düşüneceklerini açıklamıştı. Nisan sonunda, iki lider için henüz bir ikili görüşme tarihi belirlenmemişken Rusya Savunma Bakanı Sergey Şoygu, haftalardır bölgede gerilimin yükselmesine neden olan Ukrayna sınırına yapılan askeri yığınağın geri çekileceğini açıkladı. Hafta başında yapılan NATO zirvesinde ise Ukrayna'nın da ittifakın parçası olabileceğine dair açıklamalar geldi. Eski Sovyet ülkesi olan Ukrayna'nın NATO üyeliğinin gündeme gelmesi, Moskova'da tepkiyle karşılanıyor. Bu konunun da Biden-Putin görüşmesinde gündeme gelmesi bekleniyor.

2 yıl önce

İçişleri Bakanı Süleyman Soylu: Ekonomik olarak paranın gezmesi birilerinin kontrolü altındaysa, uyuşturucu da uluslararası sistemin istikrarsızlaştırmak istedikleri memleketlere yönelik bir aparattır

İşte Bakan Soylu'nun açıklamalarından öne çıkanlar: Cümlelerimin başında profesyonel yönetiminden emniyet mesleğindeki arkadaşlarımızın iradesine kadar elde edilen sonuçların başarısını tebrik ettiğimi ifade etmek istiyorum. Biraz sonra rakamları da söyleyeceğim. Gelinen nokta büyük umut veren bir noktadır. 2029 yılında sandık tamamen bitiyordu. 2029 yılında sandık bütün maddi gelirleriyle ve birikimleriyle ortadan kalkıyordu. Şükürler olsun, bu sorumluluğu alan arkadaşlarıma teşekkür etmek istiyorum. Aynı zamanda namuslu ve dürüst bir iş yaptılar. Bu yaptığımız iş sadece bu dönemi kurtaran bir iş değildir. Bugün belki de hayatınızda görmeyeceğiniz milyonlarca polis meslektaşınıza gelecekte dokunacaksınız. Konuşmak kolaydır, yol açmak zordur. Siz bir yol açtınız. Tüm bu sandığa tüm üyeler adına minnetlerimi ve şükranlarımı ifade etmek istiyorum. FETÖ'nün POLSAN üzerindeki oyunlarını da ihmal etmemek lazım. Orayı nasıl istismar ettiğini ve içini nasıl boşaltmak istediğini de ihmal etmemek lazım. Polis sandığı FETÖ'nün midesinden çekip alınan ve emniyetteki arkadaşlarımıza emanet edilen önemli bir kurumdur. Bundan sonra inanıyorum ki atılacak adımlar çok daha güçlü bir şekilde gelecekle buluşturulacaktır. Yenilenmeyi, güçlenmeyi sağlıyor. Aynı zamanda da birçok sebeple polis üyelerimize katkıyı ve desteği de hiçbir şekilde ihmal etmiyor. Hem verimliliği artıran, aynı zamanda ihtiyaçları gidermeye çalışan bir anlayış süreklilik içinde devam etmektedir. Gelecekte belki POLSAN ve benzeri kurumlar şekilde güvenlik kurumlarımızın kendi kendine yeterlilik oranlarını konuşmaya başlayabileceğiz. Zaman zaman kamuoyu ile elde ettiğimiz rakamları paylaşıyoruz. Bu ülkenin nasıl bir güvenlik sorumluluğuyla karşı karşıya kaldığını anlatmak için yapıyoruz. PEŞ PEŞE OPERASYONLAR 17 Haziran’da Van’da bir araç durduruldu ve arkadaşlarımız C4 patlayıcı ele geçirdi. 3 kişi gözaltına alındı. 18 Haziran’da Mardin’de Nusaybin’de büyükşehre hareket halindeki bir araçta 1.6 kilogram C4 ele geçirildi. Yılbaşından bugüne kadar 100'e yakın, hazır patlama anında olabilecek olayı engelledik, Türkiye'nin üzerine eğer fırsat verilirse hangi oyunların oynanabileceğini biliyoruz. Buna fırsat vermeyiz. Hep birlikte güçlü bir mücadeleyi ortaya koymaya çalışıyoruz. "POLİSLİK MESLEĞİ MAAŞ MESLEĞİ DEĞİLDİR, KİM ÖYLE DÜŞÜYORSA 1 DAKİKA DURMASIN" Biz size güveniyoruz, milletimiz size güveniyor ve gelecek nesillerimiz size güveniyor. Elin adamlarını sevindirmeyelim. Onun için hangi meslek grubu bir çalışıyorsa, güvenlikle ilgili meslek grupları onun 24 katı çalışmak zorundadır. Polislik bir maaş mesleği değildir, kim öyle düşünüyorsa 1 dakika durmasın. Polis mesleğinin ücreti millet sevgisidir. Ederi bayrak sevgisidir. Kimsenin elini ovuşturmaya fırsat veremeyiz. Ne yaptığımızın farkındayız, neyle mücadele ettiğimizin farkındayız. Bu uyuşturucunun sahibi Türkiye değil, burada bir şey daha ifade edeyim. Nasıl ekonomik olarak paranın gezmesi birilerinin kontrolü altındaysa, uyuşturucu da uluslararası sistemin istikrarsızlaştırmak istedikleri memleketlere yönelik bir aparattır. Bu kadar açık ve nettir. Afganistan işgalinden sonra oradaki afyon üretim miktarının yüzlerce kat atmasının sebebi çok net ve açıktır. Bir taşla bir kaç kuş vurabilmek. Bazı ülkeleri istikrarsızlaştırmak için fon elde edebilmek, genç nesillere musallat olabilmek, onun üzerinden ülkeleri güçsüzleştirmek, etki alanına alabilmek… Polis elbiselerinin kumaşlarını gittiğimiz ilde defalarca sormuşumdur, çocuklar memnun musunuz diye. Kalite kontrolünü sürekli kendim yapmışımdır. En iyi kaliteye ulaşması için çaba sarf ettiler. Hatta kadın polislerimize ekstra tahsisler gerçekleştirildi. Kendi ürettiği kaynağı personelinin aidiyetine ortaya koyması lazım. İşte POLSAN tam da burada konumlanmış bir değerimizdir. 2018'den bu yana bu kurumda önemli bir takım yeniliklere imza attık. Bugün POLSAN'a üye olan memur arkadaşımız bugünkü parayla diyorum emekli olduğunda 500 bin lira emekli ikramiyesi alacak ve bugün buna ulaşabilmenin gururu içindeyiz. Önümüzdeki 2 yıl için hedefimiz, üye sayımızı 150 bini çıkarmakla mükellefiz. Kolları sıvayacaksınız. Arkadaşlarımız kendi arkalarında POLSAN gibi güçlü bir kurumu hissedecekler. Bugün çok önemli sonuçlar meydana getirmiştir ve yine bu stratejik adım kurumu evrensel fon yönetim ilkelerine göre yönetiyor olmamızdır. 10 binlerce konaklama yapıldı, hem de uygun. Bu birçok programımız içinde, bunu da POLSAN yaptı. POLSAN Turizm çok iyi bir noktada. Gittikçe büyüyen bir anlayışı gerçekleştirecekler. Başka yatırımları var, onları arkadaşlarımız ifade ettiler. Gelecek vaat eden sektörlerde çok sayıda yatırımımız mevcut. POLSAN 2019 yılında 241 milyon lira, 2020'de ise pandemiye rağmen 325 milyon lira net kar elde etti. Sandık şimdi enflasyonun neredeyse 6 ila 10 puan üzerinde kazanç elde etmektedir. Emekli kat sayısını da artırdık. Genel Kurul'da karar alacağız ve artıracağız. Emeklilik ücreti daha fazla olacak. Emeklilik kat sayısı 1.8'e yükseldi, bu daha da yükselecek. Emekli ikramiyelerinde yüzde 15 ila 20 artmasını sağlamaktadır. Şu anda kabataslak bir hesaplama yapacak olursak 2021'de POLSAN'a üye olan bir polisimizin emekli olunca 500 bin lira emekli ikramiye alabilecektir. Bizim hedefimiz POLSAN'ı kendi grubunda bir rol model haline getirebilmektir.  "TÜRK POLİS TEŞKİLATI'NA BİR ÇAĞRIM VAR" Türk Polis Teşkilatı'na bir çağrım var. Benim ağabeyleri olarak, arkadaşları olarak, bazılarının da kardeşi olarak bir talebim var; POLSAN'ı güçlendirin, kendinizi güçlendirin, POLSAN'a gelin üye olun. Emeklilikte bundan çok daha iyi sonuç elde edecek polis teşkilatımızın üyeleridir. Ellerim patlayıncaya kadar sizi alkışlamak isterim, çünkü bu sizin başarınızdır. Yeni dönem faaliyetlerini titizlikle yöneten yönetimimize, genel müdürümüzden en alt seviyedeki tüm arkadaşlarımıza tekrar teşekkür ediyorum. Sadece terörle, uyuşturucuyla mücadelede değil, burada da önemli bir başarıyı sağlayan teşkilatımızı kutluyorum.

2 yıl önce

Yılmaz Özdil ile Uğur Dündar arasında Sezgin Baran Korkmaz gerginliği: SBK’nın kafakola aldığı gazetecilerin listesi…

Dündar, "Yılmaz Özdil benim cenazeme gelmesin, benim için Yılmaz Özdil defteri kapanmıştır," dedi. Oyuncu Müjdat Gezen ise, "Eğer ben bu gece senin yanında olmazsam gözüm açık ölürüm" ifadeleriyle Uğur Dündar'a destek oldu. Sözcü Gazetesi yazarı Yılmaz Özdil, Twitter üzerinden “Dürüst ve güvenilir (!) araştırmacı gazetecilerin SBK (Sezgin Baran Korkmaz) aşına su katmak istemem ama, SBK’nın kafakola aldığı gazetecilerin listesi ABD’de açılan davanın iddianamesinde yazıyor... Kimlere televizyon kanalı kurdurdukları bile orada yazıyor!” dedi. Gazeteci Uğur Dündar, Özdil'in paylaşımına ilişkin "Yılmaz Özdil benim cenazeme gelmeyeceksin sana hakkımı helal etmiyorum. Sen nasıl olur da benim namusuma, şerefime ima yollu laf söylersin, ayıp değil mi utan be utan!" sözleriyle tepki gösterdi.  Müjdat Gezen ise, "Eğer ben bu gece senin yanında olmazsam gözüm açık ölürüm" dedi.

2 yıl önce

PKK elebaşı Mustafa Karasu yayınladığı videoda, muhalefet partilerinin gücünü HDP'den aldığını söyleyerek halkı ayaklanmaya çağırdı: Sedat Peker bile sallıyor 'Dumanla bile olsa onları duman ederim' diyor

Kuzey Irak'taki operasyonlarla HDP'ye yönelik kapatma davası arasında ilişki kuran Karasu, “HDP'ye selam veren bile düşman görülüyor. Şimdi yapılması gereken bu iktidarı yerle yeksan etmektir. Kemal Kılıçdaroğlu linç edilmek istendi Meral Akşener linç edilmek istendi. CHP'sinden Saadet Partisi'ne kadar birçok parti ayakta kaldıysa bu HDP'nin direnişiyle oldu. On binler çıksa sokağa bu iktidar bitmiştir. Sedat Peker bile sallıyor 'Dumanla bile olsa onları duman ederim' diyor.” dedi

2 yıl önce

Türk parasıyla burnunu silen turist gözaltına alındı

Beyoğlu İlçe Emniyet Müdürlüğü ekipleri, sosyal medyada paylaşılan söz konusu görüntü ile ilgili çalışma başlattı. Videodaki zanlı bulundu Polis ekipleri, videoyu paylaşan kişinin Filistin asıllı İsrail vatandaşı Mohamad Nader Badarneh olduğunu belirledi. Gözaltına alındı Ekipler, "Devlet egemenliği alametlerini aşağılama" suçundan hakkında gözaltı kararı verilen zanlıyı, Beşiktaş'ta kaldığı otelde gözaltına aldı. Sınır dışı edilecek Emniyetteki işlemlerin tamamlanmasının ardından şüphelinin, sınır dışı edilmek üzere İl Göç İdaresi Geri Gönderme Merkezine teslim edileceği belirtildi.

2 yıl önce

Cumhurbaşkanı Erdoğan: "Suyumuzu korumakla vatanımızı korumak arasında mahiyet itibarıyla hiçbir fark görmüyoruz."

İşte Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın açıklamasından satırbaşları: Yapımı tamamlanan sulama ve atıksu tesislerimizin açılış töreninde sizlerle bir arada olmanın memnuniyetini belirtmek istiyorum. Bugün 5 eseri resmen hizmete alıyoruz.  1,2 milyar liralık yatırım rakamıyla Gerede sistemi bünyesinde Türkiye'nin en uzun dünyanın sayılı su iletim tünelini barındırmaktadır. Uzunluğu 31,5 km ve 4,5 metre çapı olan bu tünel 3 tünel delme makinesi kullanılarak inşa edilmiştir.  Hiçbir enerji tüketmeden cazibeli olarak Çamlıdere Barajı'na iletilmektedir. İçme suyu sağlamanın yanında 2050'ye kadar olan içme suyu ihtiyacı da gideriliyor. Ankara'ya şu ana kadar projeyle 312 milyon metreküp su, ekonomik karşılığı 1 milyar lirayı buluyor.  Gerede'nin yanı sıra atıksu tesislerimizi de hizmete alıyoruz. Komşu şehirleri de ihmal etmiyoruz. Hem topraklarımızın verimi artacak hem de çiftçilerimizin daha tasarruflu olduğundan enerji maliyetleri düşecek.  Şu an çalışan sulama tesisiyle yıllık 17 milyon lira gelir artışı ve 2300 kişiye istihdam oluşturacak. Enerji yükünü çiftçimizin hafifletmektedir. Toplam yatırım tutarı 1 milyar 470 milyon lira olan tüm tesislerin hayırlı olmasını diliyorum.  Su kirliliğinin önüne geçmeye çalışıyoruz. İklim değişikliği nedeniyle su kaynaklarımız azalıyor. Bundan sonraki süreçte açık karalat değil kapalı sistemle suyu kullanacağız. Buna göre yatırımlarımızı yapacağız. İçme ve kullanma suyu ihtiyacı artıyor. Sularımız her geçen gün kirleniyor.  Dünya genelinde 2025'e kadar su kıtlığı yüzünde 700 milyon insanın göç etmek zorunda kalacağı ifade ediliyor. Su kaynaklarının azalması su stresi çeken bir ülke için ciddi riskler geçmektedir.  Bu tablo karşısında Türkiye'nin gereken adımları şimdiden atması şarttır. Suyumuzu korumak ve vatanımızı korumak arasında fark görmüyoruz. Ülkemizin su ve gıda güvenliğini garanti altına alacak pek çok adım attık. 81 il içme suyu eylem planı hazırladık.  İllerimizi 2040, 2050 ve 2070'e kadar içme suyu planını yapmış bulunuyoruz. İçme suyu sorunu en büyük sebebi kayıp kaçak oranıdır. Belediyelerimizin yüzde 38'den yüzde 25'e düşürülmesi için çalışmalar devam ediyor.  277 milyar liralık yatırımla 600 barajı, 423 göleti, 590 hidroelektrik santralini, 1457 adet sulama tesisini ve 267 adet içme suyu tesissisini hizmete alarak destan yazdık. Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemine geçtiğimiz 3 yılda 41 milyar liranın üzerinde yatırım yaptık. 1000 tesisi yine bu dönemde tamamladık.  Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti'ne içme suyu götürdük. Elektrik üretim kapasitesini yükselttik. Depolama yapılarına alternatif olarak 26 yer altı barajı inşa ettik. Bunu 150'ye yükselteceğiz. Hedeflerimize daha hızlı ulaşabilmek ve su yönetimindeki çatışmaları önlemek amacıyla Meclis'te bir 'Su Kanunu' hazırlıyoruz.

2 yıl önce

Cumhurbaşkanı Erdoğan Uluslararası Kuzey Kıbrıs Kültür ve Spor Festivali'nde sahaya iniyor

Kıbrıs Türklerinin uğradığı baskı ve zulmü ortadan kaldırmak ve Ada'ya barışı getirmek amacıyla gerçekleştirilen Kıbrıs Barış Harekatı'nın 47. Yıl dönümü Lefkoşa’da 16-19 Temmuz tarihleri arasında düzenlenecek Uluslararası Kuzey Kıbrıs Kültür ve Spor Festivali ile kutlanacak. Okçular Vakfı ile Kıbrıs Vakıflar İdaresi’nin (EVKAF) işbirliğiyle düzenlenen festivalde, Cumhurbaşkanı Erdoğan, Bakanlar ve eski futbolculardan oluşan 'Şöhretler Karması' maçında sahaya çıkacak. ZAFER COŞKUSU MEYDANLARA TAŞACAK Lefkoşa Atatürk Stadyumu ek sahasında gerçekleştirilecek festivalde Kuzey Kıbrıslı genç tasarımcıların eserlerinden oluşan el sanatları çarşısı, spor turnuvaları, sanat atölyeleri, yaz sineması, okçuluk deneyimleme gibi birbirinden renkli etkinlikler düzenlenecek. Katılımın ücretsiz olduğu, konserlerin, etkinliklerin ve yurtdışından gelecek sürpriz ünlü konukların Kıbrıs Türkleri ile buluşacağı festivalde coşku Lefkoşa, Girne ve Gazimağusa’da düzenlenecek zafer alaylarıyla sokaklara taşacak. FESTİVALDEN DÜNYAYA ÖNEMLİ MESAJLAR "Kıbrıs, bizim gözyaşı ve kan döktüğümüz, uğrunda mücadele ettiğimiz toprak parçası ve vatandır" diyen Okçular Vakfı Başkanı Haydar Ali Yıldız, sözlerini şöyle sürdürdü: "Ada’nın ortak sahibi Kıbrıs Türkü’nün varlığına kasteden teşebbüsü nihai olarak bertaraf eden 20 Temmuz 1974 Barış Harekatı’nın 47’inci yıl dönümü vesilesiyle 16-19 Temmuz tarihleri arasında Uluslararası Kıbrıs Kültür ve Spor Festivali düzenleyeceğiz. Festival, Kuzey Kıbrıs’ı dünyaya, dünyayı Kuzey Kıbrıs’a bağlayan turizme, eğitime, ekonomiye, kültüre, doğaya ve asırları aşan tarihi birikime vurgu yapan 'Bir Dünya Kuzey Kıbrıs' sloganı ile gerçekleşecek. Uluslararası Kuzey Kıbrıs Kültür ve Spor Festivali’yle hedefimiz Kuzey Kıbrıs Türkleri’nin dünyaya kattığı bu değerleri uluslararası arenada görünür kılmak." Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın festivale katılacağını, buradan dünyaya çok önemli mesajlar vereceğini ve şöhretler karması maçında sahaya çıkacağını söyleyen Yıldız, "KKTC, bağımsız bir devlettir. Egemenlik ve eşit statü Kıbrıs Türk halkının temel hakkı. Orada olacağız. Kıbrıs’taki vatandaşlarımıza bir ve beraber olduğumuzu bir kez daha tüm dünyaya haykırmış olacağız. Beka, istikbal ve istiklal mücadelemizi birlikte sürdürmeye devam edeceğiz" diye konuştu.

1 2 ... 5 6 7 8 9 10 11 ... 48 49