04 Mayıs Cumartesi 2024
1 yıl önce

Türk Hava Kurumu Üniversitesinden Ünsal Ban ile ilgili açıklama: “Üniversiteyi zarara uğratmaktan hakkında çok sayıda dava açıldı”

THK Üniversitesi tarafından, Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı’nın yürüttüğü soruşturma çerçevesinde hakkında yakalama kararı bulunan THK Üniversitesi eski rektörü Ünsal Ban ile ilgili Üniversiteye yöneltilen sorulara karşılık olarak yazılı bir açıklama yapıldı. "ÜNİVERSİTEYİ ZARARA UĞRATMAKTAN HAKKINDA ÇOK SAYIDA DAVA AÇILDI" Açıklamada, Ünsal Ban’ın 2010 yılında üniversite kurmak isteyen Türk Hava Kurumu Başkanı Osman Yıldırım’a yardımcı olduğu, 7 Eylül 2010’da kurulan THK Havacılık Vakfı’nda 7 Şubat 2014’e kadar Yönetim Kurulu Üyeliği yaptığı ve 2011 yılında THK Üniversitesinin kurulmasından sonra da Rektör olarak 2015 yılına kadar görev aldığı hatırlatıldı. Rektörlük görevinden ayrılmasından sonra Ünsal Ban hakkında üniversiteyi zarara uğratmaktan dolayı çok sayıda davalar açıldığı kaydedildi. YÖK’ten usulünce soruşturulması istenilen ve halen mahkemelerde derdest olan konular
Yapılan yargılamalar sırasında faillerden Ünsal Ban ve Nevin Yörük’ün fiillerin işlendiği tarihte Rektör ve Rektör Yardımcısı sıfatına haiz olması nedeniyle 2547 sayılı Kanun’un 53/c Maddesine göre Yükseköğretim Kurulu Başkanlığınca soruşturmanın yapılması gerektiği mütalaası ile suç teşkil ettiği iddia edilen konulara ilişkin soruşturmaların usulünce yapılmadığı gerekçesiyle mahkemelerce YÖK’e intikal ettirildiği not düşülen THK Üniversitesinin açıklamasında, YÖK’ten usulünce soruşturulması istenilen ve halen mahkemelerde derdest olan konular özetle içerik olarak şöyle ifade edildi: “Macun Mahallesi'nde İller Bankasının üstünde anayola cepheli mülkiyeti Üniversiteye gelir amaçlı THK Başkanlığınca devredilen 11 bin 593 metrekare arsayı usulsüz bir şekilde Üniversiteye yüzde 20’den az pay almak suretiyle kat karşılığı inşaata konu ettirmek ve elde edilen 70 daireyi de üçte bir fiyatına bir emlakçıya toptan sattırmak, Ünsal Ban talimatlarıyla Mütevelli Heyet Karar Defterine Mütevelli Heyetin bilgisi dışında sonradan eklemeler yaptırmak suretiyle Rektör maaşını 2012 yılında 100 bin liraya çıkarmak suretiyle haksız maaş almak, 2013 ve 2014 yıllarında Üniversitenin tanıtımı ve reklamı adıyla harcama yapmak suretiyle üniversite gelirlerini şirketlere aktarmak ve bunlardan birinde de aynı iş için mükerrer olarak 619 bin 500 lira ödeme yapmak, 2012-2014 yılları arasında Üniversite personeli dahi olmayan çalışanların yakını ve akrabası birçok kişiyi çok defa Seyahat Yönergesi’ne aykırı olarak yurtdışı seyahatlere göndererek giderlerini üniversiteden ödetmek, Osman Yıldırım ve Ünsal Ban’ın akraba ve yakınlarını (eş, çocuk, yeğen vb.) sanki Üniversite öğrencisiymiş gibi tüm masrafları Üniversite tarafından karşılanarak Amerika’ya göndermek, Pahalı saat ve hediyeler almak, özel olarak kendisinin yazdığı 'Bir Liderin Ekonomi Gündemi 365' adlı kitabı 75 bin 600 liraya bastırmak ve masraflarını üniversiteden ödetmek, üniversite idari yöneticilerine ve çeşitli çalışanlara çeşitli görevler verilmiş göstererek ödemeler yaptırmak, bazı akademik personeli kendisine özel yardımcı olarak çalıştırmak ve üniversitede ek ders yapıyor göstererek bunlara ödemeler yaptırmak gibi konular ile üniversiteyi zarara uğratmak."
Öte yandan THK Üniversitesince, bu konulara ilişkin mahkemelerde açılmış birçok dava yer aldığı bildirildi. Açıklamada ayrıca THK Üniversitesi’nin 2012 yılından itibaren pilotaj bölümüne kaldıracak gücü olmamasına rağmen uçuş bedeli dahil dört yıl sabit Türk Lirası olarak eğitim-öğretim ücreti belirlemiş ve bunun sonucunda büyük külfet ve maliyetle karşılaşıldığı, aynı şekilde o yıllarda yurt dışından getirilen 200 civarında öğrencinin eğitim öğretim maliyetlerinin THK tarafından karşılanmasının Rektör Ünsal Ban tarafından istendiği ve Osman Yıldırım tarafından THK Genel Yönetim Kurulundan izin alınmaksızın uygun görüldüğü belirtildi.
 Bu konuların YÖK’e düzenlenen 08.04.2021 tarihli raporla intikal ettirildiği ve Üniversiteyi büyük mali yük altına sokmak, bundan dolayı SGK ve vergi borçlarının oluşmasına neden olmak ve üniversiteyi 70 milyon 698 bin lira zarara uğratmaktan 19.04.2021 tarihli yazıyla soruşturma yapılması istendiği THK Üniversitesi tarafından açıklamaya not düşüldü.

1 yıl önce

İBB yöneticisine "Terör örgütüne yardım" suçundan dava açıldı: 15 yıla kadar hapsi isteniyor

İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı Terör ve Örgütlü Suçlar Bürosunca hazırlanan iddianamede, DİAYDER ile dernek yönetici ve üyelerinin terör örgütü PKK/KCK'nın amaç ve hedefleri doğrultusunda yürüttüğü faaliyetlerin deşifresi amacıyla 23 sanık hakkında silahlı terör örgütüne üye olmak veya bilerek ve isteyerek yardım etme suçundan iddianame düzenlenerek dava açıldığı belirtildi. İddianamede, İstanbul 14. Ağır Ceza Mahkemesinde görülen davada tanık olarak dinlenilen İBB çalışanları Nilüfer Taşkın ile Yavuz Saltık hakkında sosyal yardım kartlarının dağıtılmasına yönelik tape kayıtlarındaki tespitler sebebiyle suç duyurusunda bulunulması üzerine soruşturma başlatıldığı bildirildi. DİAYDER soruşturmasında İBB'den alınan ve bir perakende zincir markette kullanılmak üzere 150 liralık yardım kartlarının 20-25 adet olarak "Mele" diye tabir edilen kişilere verildiğinin belirlendiği anlatılan iddianamede, bu kartların örgütün kırsal alanında faaliyet yürüten ya da tutuklanarak cezaevine gönderilenlerin ailelerine teslim edildiği vurgulandı. İddianamede dernek adına yardım talebinin o dönem Sosyal Hizmetler Daire Başkanı olan Yavuz Saltık'tan geldiği ifade edilen iddianamede, bu kapsamda dernek başkanı ve yöneticilerinin Yavuz Saltık ile bir kez yüz yüze görüştüklerinin belirlendiği anlatıldı. Saltık'ın söz konusu dernekten yardım talebiyle gelenler olduğunu ve bir kez görüştüğünü söylediği aktarılan iddianamede, yardım taleplerini de ilgili memura yönlendirdiğini ilettiği kaydedildi. Saltık'ın tüm başvuruları belediye yönergesi doğrultusunda alındığını ifade ettiği aktarılan iddianamede, ifadeler ve Dernek Başkanı Ekrem Baran'ın anlatımından mevzuat hükümleri doğrultusunda söz konusu yardımın yapılmadığının anlaşıldığı belirtildi. Sanığın yardım talebine gelen gruplar hakkında yeterince araştırma yapmadığına dikkati çekilen iddianamede, bu nedenle Saltık'ın "örgüt üyesi olmamakla birlikte bilerek ve isteyerek yardım etmek" suçundan 7,5 yıldan 15 yıla kadar hapis cezasına çarptırılması istendi. Başsavcılıkça onaylanan iddianame, gönderildiği ağır ceza mahkemesince kabul edildi.

1 yıl önce

Etlik Şehir Hastanesi açıldı... Cumhurbaşkanı Erdoğan: Her şehir hastanemizi birer marka haline getireceğiz

Ankara'nın 2'nci şehir hastanesi olan Etlik Şehir Hastanesi bugün Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın da katılacağı törenle açılıyor. 8 ayrı hastaneden oluşan şehir hastanesi birçok ilke imza atacak. Ankara'nın ilk ve tek hibrit ameliyathanesine sahip olan şehir hastanesinde Ankara'nın en kapsamlı klinik araştırma merkezi yer alıyor. İşte açılış töreninde konuşan Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın açıklamalarından önemli satırbaşları: Hastanemizin Ankaramıza, ülkemize, milletimize hayırlı olmasını diliyorum. Bünyesindeki 8 ayrı hastane ile sağlık devrimimizin sembollerinden biri olarak görüyoruz. 691'i yoğun bakım olmak üzere 4 bini aşkın yatak kapasitesi, 125 ameliyathaneye, 4 bin 50 yatak kapasitesi ile bu dev hastane adeta bir sağlık şehri hüviyetindedir. Hastanemiz sadece vatandaşlarımıza değil çalışanlarına da en üst konforu sağlayacak donanımlarla hazırlanmıştır. Beyaz reformla sorunlarını önemli ölçüde çözdüğümüz sağlık personelinin daima yanında olduğumuzu tekrar ifade etmek istiyorum. Bundan 20 yıl önce hükümete gelirken milletimize, ülkemizi eğitim, sağlık, adalet, emniyet üzre yükselteceğimizin sözünü vermiştik. Ardından ulaşım, tarım, enerji, diplomasi, dış politika bu konularda dünyanın sayılı ülkesi olacağımızın sözünü vermiştik. Etlik Şehir Hastanesi işte bu sözün gereğini hakkıyla yerine getirmiş olduğumuzun örneklerinden biridir. Ankara'da aynı büyüklükte bir de Bilkent'i kurduk. O da yine 4 bin 50 oda ve yatak ve burası da 4 bin 50 oda ve yatak. Dünyada bu hastanelerimiz örnek. Türkiye yıllar yılı buna hasretti.  Toplam alanı 1 milyon 22 bin 725 metrekare, toplam kapalı alanı 1 milyon 145 bin 129 metrekare, toplam yatak kapasitesi 4 bin 50 olacak hastanede, 1000 poliklinik, 125 ameliyathane, 691 yoğun bakım yatağı 3 bin 359 servis yatağı yer alıyor. ŞEHİR HASTANESİ SAYISI 35'E ÇIKACAK Bu ortak hayalimizin 20. eserini bugün hizmete sunmaktan büyük bir bahtiyarlık ve gurur duyuyorum. Halen inşası süren 13 ve proje aşamasındaki 2 şehir hastanemiz ile birlikte bu sayıyı inşallah 35'e çıkaracağız. Milletimize en verimli, en etkin hizmeti ne şekilde verebilieceksek o yöntemi devreye alırız. Muhalefet çoğu yalanlarla bu eserlere çamur atmaya çalışsa da şehir hastaneleri modeli bugün pek çok ülke tarafından yakından izleniyor.Bay Kemal'den bu ülkeye hayır gelir mi? Gelmez. SSK'nın başında sen ne yaptın ki bu ülkede sen ne yapacaksın? Hastanede, Türkiye`nin en büyük kronik yara bakım merkezi, Ankara`nın en kapsamlı klinik araştırma merkezi, ilk ve tek hibrit ameliyathanesi, en büyük hiperbarik oksijen tedavisi merkezi ve en büyük uyku bozukluğu tanı ve tedavi merkezi var ADANA'DA HALİ ŞEHİR HASTANESİ DİYE BENİM MİLLETİME KASMAYA ÇALIŞTILAR Ne yaptı bu CHP? Adana'da hali şehir hastanesi diye benim milletime kasmaya çalıştılar. Utanmadan, sıkılmadan Bay Kemal oranın açılışını yapmaya gitti. Çadırdan hastane olur mu? Bay Kemal'e sorarsan olur. Bugün dünya ile rekabet edecek seviyedeki hastanelerimizde becerileri ile herkesçe takdir edilen doktorlarımızla, altyapımızla, nitelikli personelimize sağlığın küresel yıldızı haline geldik. Bu gemi yükünü almış, rotasına girmiş ve menziline doğru gitmektedir. Ülkemizin sağlık alanındaki kazanımlarına halel getirecek hiçbir olumsuzluğa izin veremeyiz. Şehir hastanelerimizin hasta memnuniyetini yükseltmekten her konuya kadar ne gerekiyorsa yapacağız. Beşeri sermayemizle teknolojik imkanları en üst seviyede birleştirerek her şehir hastanemizi ulusal ve uluslararası düzeyde birer marka haline getireceğiz. Sağlık ordumuza katılan her doktorumuzu, asistanımızı, hocamızı akademik statü ve özlük hakları bakımından destekleyerek markalaşma sürecini hızlandıracağız. Gençlerimize bırakacağımız en önemli mrias hayallerini gerçeğe dönüştürecek ruhu aşılamaktır. Gençlerimizin başka ülkelerdeki hiçbir şeye gıpta ile bakmayacakları gelişmişlikte bir Türkiye'yi inşa edene kadar bize durmak yok, duraksamak yok. Türkiye'nin kaybetmeyi göze alacak tek bir evladı yok. Bilaistisna her insanımız potansiyeli, enerjisi, kabiliyetiyle ülkemiz için değerlidir, kıymetlidir. Hiç kimsenin bu mümtaz hazineyi elimizden almasına rıza göstermeyeceğiz.  Kamu hastanelerindeki tek otizm merkezine sahip hastanede, Cyberknife teknolojisi de bulunuyor. Bir sağlık kompleksi şeklinde planlanan hastanede, medikal otel, bir Üniversite ve helikopter pisti ile ticari bölgeler de yer alıyor. "Her hastaya 1 oda" anlayışıyla inşa edilen diğer şehir hastanelerindeki gibi bu hastanede de hasta odalarının çoğu, içindeki tuvalet, banyo, televizyon, buzdolabı, eşya dolabı ile hasta ve yakınlarına rahatlık sunuyor. TÜRKİYE YÜZYILI Milletimizin bugüne kadar olduğu gibi bundan sonra da irfanı ve ferasetiyle önündeki tablonun kendisine gösterdiği farkı görerek Türkiye yüzyılı için en doğru kararı vereceğine inanıyorum.Bu yüzyılın adı Türkiye yüzyılı.. Dünyamız salgın sırasında elindeki imkanların kıymetini gördü. Ülkemizi merkeze aldığımızda her tarafta güvenlik krizlerinin yol açtığı huzursuzluk iklimi hakim. Türkiye, yaşadığı tüm badirelere rağmen güven ve huzur adası olarak ayrışmaktadır. Son dönemlerde sosyal medya mecralarında gelişmiş ülke güzellemeleri yapıldığını görüyoruz. Anadolu asırlardır her istikametten gelen mazlumların sadece insan vasıflarıyla kabul gördüğü belki de dünyadaki tek coğrafyadır. Bugün de milyonları biz misafir ediyoruz. Yaşadığımız toprakların, vatanımızın mensubu olduğumuz milletin kıymetini çok iyi bilmeliyiz. Vatanlarını kaybedenlerin başlarına hangi felaketlerin geldiğini görmek için kafamızı kaldırıp bakmamız yeterlidir. Hala başka ülkelerin, başka toplumların güzellemesini yapanların gayesi en büyük gücümüz olan sosyal yapımızı çökertmektir. Daha iyi arabaya binmek, daha iyi telefon alabilmek, daha çok konsere gidebilmek gibi sufli heveslerle başka toplumların kapısına varanlara acıyarak bakıyoruz. Yarın merhamet ihtiyacı duyduklarında sığınacakları devlet mekanizması bulamayınca yaşayacakları pişmanlığı tahmin ediyoruz. Yeşilköy ve Sancaktepe'yi 45 günde bu hastaneleri yaptık. 

1 yıl önce

Türkiye'nin desteğiyle yeniden yapılan Novi Pazar-Tutin kara yolu törenle açıldı

Türk firması Taşyapı tarafından yeniden yapılan yol, Sırbistan Cumhurbaşkanı Aleksandar Vucic, Türkiye'nin Belgrad Büyükelçisi Hami Aksoy, Taşyapı Yönetim Kurulu Başkanı Emrullah Turanlı ve yetkililer ile vatandaşların katılımıyla ulaşıma açıldı. TÜRKİYE'NİN DESTEĞİYLE YAPILDI! "ALTIN ÇAĞINI YAŞIYOR" Vucic, projeyi destekleyen Türkiye'ye teşekkür ederek, bu tarz işlerin, iki ülke arasındaki ilişkilerin ne kadar iyi olduğunu göstermek için önemli olduğunu söyledi. Aksoy da yolun Sancak'a daha çok yatırımcı getireceğini belirterek, iki ülke ilişkilerinin "altın çağını" yaşadığını kaydetti. Turanlı da firmaya güvendikleri için yetkililere teşekkür etti. Sancak'ın en önemli güzergahlarından, 40 yıldır onarılmayı bekleyen yolun Novi Pazar ve Tutin halkı için büyük anlam ifade ettiği belirtildi. Taşyapı tarafından 22 kilometre uzunluğundaki yolda çalışmalara 2019'da başlanmıştı.

1 yıl önce

Van'da 6 yaşındaki Zilan için okul açıldı

Eğitim haklarından mahrum kalan çocukların yüzleri güldürülüyor. Bunlardan biri de Van'ın Gevaş ilçesine 80 kilometre mesafedeki mezrada yaşayan 6 yaşındaki Zilan... Doruklu mezrasında daha önce 5 yıl görev yaparak 4 öğrencisini mezun eden öğretmen Cihan Yakut, bu kez mezranın tek öğrencisi olan Zilan Patır için harekete geçti. Patır'ın eğitimden geri kalmaması için gönüllü olarak her hafta sonu yaklaşık 5 kilometre yürüyen öğretmen Yakut'un fedakarlığı sosyal medyada gündem olmuştu. Kapanan okulun kapıları yeniden açıldı Bunun üzerine Yakut, Milli Eğitim Bakanlığı tarafından mezraya öğretmen görevlendirildi ve geçen yıl kapanan Doruklu İlkokulu'nun kapıları Zilan için yeniden açıldı. İlçe Milli Eğitim Müdürü Mehmet Kasım Erva ve şube müdürü Yakup Artan da görevlendiren öğretmen Salih Terim ile mezraya giderek hem minik öğrenciyle tanıştı hem de okulun durumunu inceledi. "Buradan profesörler de çıkmıştır" Zilan'ın annesinin öğretmen talebinde bulunması üzerine duruma kayıtsız kalmadıklarını ifade eden Erva, "Milli Eğitim Bakanımız Mahmut Özer'in de talimatıyla, devletimiz de büyüklüğünü göstererek Zilan kızımız için görevlendirme yapıldı ve Salih öğretmenimizi buraya getirdik. 'İnsanı yaşat ki devlet yaşasın.' şiarıyla çalışıyoruz. Bir ferdin bile eğitimden geri kalmaması için çaba gösteriyoruz. Bu köyümüzü de iyi biliyorum. Buradan profesörler de çıkmıştır. Zilan kızımızın okuyup eğitiminden geri kalmaması adına elimizden gelen her türlü desteği sağlayacağız." dedi. "Devletimize Allah zeval vermesin" Zilan'ın babası Mehmet Şefik Patır da Cihan öğretmenin kızları için çok fedakarlık yaptığını, şimdi de mezraya yeni bir öğretmenin atanmasının mutluluğunu yaşadıklarını dile getirdi. Salih Terim'in de Zilan'a iyi eğitim vereceğine inandıklarını bildiren Patır, "Kış geliyor ve artık Cihan öğretmen buraya gelemeyecekti. Salih öğretmen gönderilmeseydi kızım derslerinden geri kalacaktı. İnşallah bundan sonraki süreç çok daha güzel olacak. Tek öğrenci için bize öğretmen gönderen, okul açan devletimize Allah zeval vermesin. Başta Sayın Bakanım olmak üzere emeği geçen herkesten Allah razı olsun." şeklinde konuştu. "Çok mutluyum" Yeni öğretmenine ve kapanan okuluna kavuştuğu için büyük mutluluk yaşayan Zilan Patır da "Eskiden tek öğretmenim vardı şimdi ise iki öğretmenim oldu. Çok mutluyum. Herkese teşekkür ederim." dedi. "Kar yağıncaya kadar gelmeye devam edeceğim" Zilan için fedakarlık gösteren öğretmeni Cihan Yakut, "Mutluluğumu tarif edemem. Artık Zilan da öğretmenine kavuştu. Mezraya gelmek benim için de zor oluyordu. Önümüz kış, hiç gelemeyecektim. İnşallah öğretmeni ile çok iyi zaman geçirir. Böyle bir işe vesile olmanın mutluluğunu da ayrıca taşıyorum. Salih hocam mezraya alışana kadar hem ona hem de yine Zilan'a desteğimi sürdüreceğim. Kar yağıncaya kadar gelmeye devam edeceğim. Bundan sonraki süreçte inşallah birbirimize sahip çıkacağız. Emeği geçen herkese çok teşekkür ederim." ifadelerini kullandı. "Zilan'a severek eğitim vereceğim" İstanbul Üniversitesi Bilgi ve Belge Yönetimi Bölümü mezunu Salih Terim, "Sıra dışı ve bir o kadar da zor bir coğrafyada görev yapacağım. Bu durum bana engel değil, Zilan'a severek eğitim vereceğim. İnşallah ilerleyen yıllarda nice Zilanlarımız olur. Cihan hoca, fedakarlığı ile çıktığım bu yolda benim için rehber oldu. Onun bıraktığı yerden görevi devam ettireceğim. Eminim ki benden sonra da buraya nice öğretmenler gelecek ve aynı fedakarlıkları yapacaktır. Devletimiz diyor ki 'Nerede olursa olsun, tek bir öğrenci dahi olsa ben öğretmen gönderirim. Yeter ki sen eğitiminden geri kalma, ülkenin geleceğinden endişe duyma. Senin eğitimin için her türlü fedakarlığı senin için yaparım.' Böyle bir imkan verdikleri için emeği geçen herkese çok teşekkür ediyorum." dedi.

1 yıl önce

Cem Yılmaz’a Erşan Kuneri dizisi için dava açıldı: 'alkole ve sigaraya özendirme var'

Bağımlılığa ve Sigaraya Hayır Derneği, Cem Yılmaz’ın Erşan Kuneri dizisine alkol ve sigarayı özendirdiği gerekçesiyle suç duyurusunda bulundu. İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığına yapılan suç duyurusu dilekçesinde şu ifadelere yer verildi: "Şüphelinin, içerik platformunda yayımlanan 'Erşan Kuneri' adlı dizisinde hemen hemen her sahnesinde alkol ve sigarayı özendirici eylemlerde bulunduğu açık olup, sigara ve alkol kartellerinden gizli anlaşmalarla menfaat temin ettiği düşünülmektedir" 'En önemli başlama nedeni özendir' Dernek adına açıklama yapan Sarıay Dernek Başkanı Dr. Şahan Can Şahan, "Dünya nüfusu sıralamasında 18. sırada olduğumuz halde, sigara içenlerin sayısına baktığımızda 8. sıradayız. Bu kesinlikle uygun bir durum değil ve azaltılmalı. Yüzde 30’a yakın sigara içme oranı var. Sigara reklamı yasak ama gizli reklam dediğimiz bir uygulama var. Bu konuda da özellikle ünlüleri kullanıyorlar. Toplum buna göz yummamalı. Biz bu anlamda çocuklarımız, gençlerimiz için hak arayışındayız. Dava açtık Cem Yılmaz’a. Daha önce kurucu başkanımız rahmetli Orhan Kural hocamızla birlikte açtığımız davalarda marka belli değil, haksız rekabete girmez gibi tamamen alakasız cevaplar verildi. Bu defa böyle bir şeyi asla kabul etmiyoruz. Bir özendirme var. En önemli başlama nedenlerinden birisi özentidir. Bir insanın bir konuda bu kadar ısrarla tüm filmlere hoş gösterecek şekilde sigara sahnelerini koyması doğru değildir. Bu ancak bir maddi menfaat temin etmekle olur" dedi. Davaya Bakan Avukat Ekrem Çatalkaya da, filmlerde gizli karteller aracılığı ile haksız menfaat temin edildiğini düşündüklerini söyledi. Ayrıca dernek İstanbul Vergi Dairesi Başkanlığı İhbarlar Ve Şikayetleri Değerlendirme Müdürlüğü'ne dilekçe vererek Cem Yılmaz hakkında araştırma yapılmasını ve usulsüzlük olduğu tespit edilirse savcılığa ihbar edilmesini istedi.

1 yıl önce

Ağrı Hamur-Tutak-Patnos Devlet Yolu açıldı! Erdoğan: Tarihi İpek Yolu'nu yeniden ihya etmekte kararlıyız!

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Cumhurbaşkanlığı Külliyesi'nde, Ağrı Hamur-Tutak-Patnos Devlet Yolu Açılış Töreni’ne canlı bağlantı ile katıldı. Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın konuşmasından öne çıkan başlıklar şöyle: 2,5 milyarlık yatırımla mesafe 35 dakikada kat edilecek. Ulaşım yatırımlarını kalkınmanın temel altyapısı olarak görüyoruz. Tarihi İpek Yolu'nu yeniden ihya etmeye kararlıyız. Ağrı gerçek kimliğini bulmaya başlamıştır. 2,5 milyarlık yatırımla mesafe 35 dakikada kat edilecek. Ulaşım yatırımlarını kalkınmanın temel altyapısı olarak görüyoruz. Tarihi İpek Yolu'nu yeniden ihya etmeye kararlıyız.   AĞRI - PATNOS DEVLET YOLU İLE BÖLGE EKONOMİSİ CANLANACAK Proje ile Ağrı-Hamur-Tutak-Patnos arasında bölünmüş yol kalitesiyle hızlı, güvenli ve konforlu bir ulaşım hizmeti tesis edilecek. Doğu Anadolu'yu Güneydoğu Anadolu'ya bağlayan kuzey-güney aksı konumundaki Ağrı-Hamur-Tutak-Patnos Devlet Yolu'nun bölünmüş yol haline getirilmesiyle başta tarım, hayvancılık ve turizm olmak üzere Ağrı'nın sosyoekonomik gelişimine önemli katkılar sağlanacak. Ağrı ve Kars'ta yaygın olan büyükbaş hayvancılıktan elde edilen ürünlerin Güneydoğu Anadolu Bölgesi'ne daha kısa sürede ve güvenli taşınmasını sağlayacak yol, Güneydoğu'dan Ağrı Dağı ve Van Gölü gibi turizm lokasyonlarına da ulaşımı kolaylaştıracak. Ayrıca, Murat Nehri üzerine inşa edilmesi planlanan hidroelektrik santral projeleri nedeniyle baraj suları altında kalacak mevcut yol kesiminin viyadükle geçilmesi sağlanarak, ulaşımın kesintiye uğramasının önüne geçildi. Bölünmüş yol ile Ağrı-Hamur-Tutak-Patnos arasında daha önce 60 dakika süren seyahat süresi 25 dakika kısaltılacak ve 35 dakikaya inecek.

1 yıl önce

CHP’den Esed’e tazminat teminatı! Gündemi sarsacak mektup açıldı

CHP’nin Esad’a gönderdiği mektupta “İktidarımızda Suriye yönetiminin tazminat dâhil bütün talepleri karşılanacak. Suriye topraklarındaki tüm askerleri çekme sözü veriyoruz” dediği öğrenildi. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ve Suriye Devlet Başkanı Beşar Esad’ın muhtemel görüşmesi şavaş lobisi tarafından sabote edilmeye çalışıyor. Esad’a yakın birçok isim Şam’ın kurtuluşunun Türkiye ile normalleşmeden geçtiği görüşünde. Suriye Halk Meclisi milletvekillerinden Dr. Muhammed Cuma, Suriye’nin Türkiye her alanda işbirliğine gitmesi gerektiğini ifade etti. “Burada tek kazanan kesim içeride-dışarıda savaş baronları” diyen Dr. Muhammed Cuma şunları söyledi: “Esad’a Türkiye ile görüşme baskısını yapan ülkeler arasında ilk sırayı İran alıyor. Suriye derin devleti olarak bilinen Millî Komite ve Teşia Komitesi ile sivil, Suriye’nin en büyük askerî gücü olan 4. Tümen Komutanı Mahir Esad üzerinden askeri baskı kuran İran bu görüşmenin gerçekleşmemesi adına yoğun çaba sarf ediyor. Fransa eski sömürgesine özellikle Rıfat Esad, General Atlas ailesi ve diğer aktörler üzerinden baskı kuruyor. İngiltere, Almanya ve ABD’nin bir numaralı şantaj aracı ise Esad’a karşı işletilen yaptırım listesinin genişletilmesi tehdidi. ABD bununla birlikte Esad yönetimine, Mısır öncülüğünde kurdurduğu Akdeniz Forumu’na dâhil etme kartını kullanıyor. Amerika’nın bu hamlesi Şam yönetimine ‘Benim onayım dışında hiçbir çözüme razı olma’ mesajı olarak yorumlandı. Bu çıkış, siyasi boyutu ile birlikte Doğu Akdeniz’in enerji rezervinden Suriye’ye de pay verme, dolayısı ile ekonomik destek özelliği de taşıyor. Kahire’de 2020 yılında kurulan forum bünyesinde Kıbrıs, Mısır, Yunanistan, İsrail, İtalya, Ürdün, Fransa ve Filistin yer alıyor. ABD ise gözlemci ülke konumunda.” ‘GÖRÜŞMEME’ BASKISI Beşar Esad’a, ‘Erdoğan’la sakın görüşme’ ısrarında bulunan bir diğer kanat ise Millet İttifakı’nın (6’lı masa) paydaşları… Edindiğimiz bilgilere göre, muhalif partilerden son 5 ayda Esad’la 7 görüşme talebi geldiği bilgisine ulaştı. Bu siyasi yapılar, Demokrat Parti, CHP, Zafer Partisi, Vatan Partisi, İyi Parti ve Saadet Partisi olurken bazı partilerin ikinci randevu talebinde bulunduğu öğrenildi. TAZMİNAT TEMİNATI Konu ile ilgili bilgi aldığımız Suriye Dışişleri kaynakları, CHP’den Hasan Akgöl ve Mehmet Güzelmansur’un Baas Partisi aracılığı ile Esad’a bir mektup ilettiği bilgisini paylaştı. CHP’nin mektubunda “Erdoğan’ın günleri sayılı. Herhangi bir görüşme seçimin geleceğini etkileyebilir. Bizim iktidarımızda Suriye yönetiminin tazminat dâhil bütün talepleri karşılanacak. İdlib dâhil Suriye topraklarındaki tüm askerleri çekme sözü veriyoruz” denildi. BİR TAKVİM BELİRLEDİLER Bu arada Şam, yapılan baskı ve taahhütleri de baz alarak devam eden İstihbarat birimleri arasındaki görüşmelere önce askeri bürokrasi ardından Savunma ve Dışişleri Bakanlığı düzeyinde devam edilmesi ardından iki ülke liderlerinin el sıkışmasını savunuyor. Esad yönetimi bu sürecin seçim dönemini sonlandıracak bir takvim dâhilinde devam etmesini planlıyor. Rusya’nın ısrarı ile yapılacak görüşmede ise Putin’in de yer alması ve üçlü zirve olarak gerçekleşmesini istiyorlar.

1 2 3 4 5 6 7 8 9