26 Nisan Cuma 2024
3 yıl önce

Fransız gazeteden dikkat çeken yorum: Fransa için Dağlık Karabağ konusu Suriye ve Libya'dan sonra başka bir başarısızlık

Fransız L'Opinion gazetesi, "Ermenistan'a taraf ve Türkiye düşmanı olan Fransa" için Dağlık Karabağ konusunun Suriye ve Libya'dan sonra başka bir başarısızlık olduğunu yazdı

3 yıl önce

DSÖ: Dünya feci bir ahlaki başarısızlığın eşiğindedir

DSÖ’nün İsviçre’nin Cenevre kentindeki genel merkezinde düzenlenen 148. Yürütme Kurulu oturumunda konuşan DSÖ Genel Direktörü Tedros Adhanom Ghebreyesus, zengin ülkeler tarafından Covid-19 aşılarının istiflenmesinin yalnızca etik olmadığını, bunun aynı zamanda Covid-19 salgınının süresini de uzatacağını belirtti. 40 yıl önce ortaya çıkan virüse karşı hayat kurtaran ilaçlar geliştirildiğine değinen Ghebreyesus, ancak dünyadaki yoksulların bu ilaçlara erişmesinin on yıldan fazla zaman aldığını aktardı. Ghebreyesus, 12 yıl önce de yeni bir virüsün ortaya çıktığını ve salgına dönüştüğünü ifade ederek, dünyadaki yoksul insanların ilaçlara eriştiğinde salgının sona erdiğine dikkat çekti

2 yıl önce

Pentagon'dan Afganistan'da 'başarısızlık' itirafı: Yanlış hesapladık

Pentagon'un Afganistan'ın Yeniden İnşasından Sorumlu Genel Müfettişi John Sopko'nun kaleme aldığı "20 Yılda Alınan Dersler" başlıklı raporda dikkat çekici ifadeler yer aldı. YANLIŞ HESAPLADIK Taliban'ın kontrolü ele almasından önce tamamlanan raporda Sopko, "Afganların tarihini, kültürünü anlamadık, ülkenin yeniden inşası için gereken zamanı yanlış hesapladık" ifadesini kullandı. Raporda, harcanan 145 milyar dolar paranın çoğunlukla boşa gittiği ve yanlış planlama nedeniyle sürdürülebilir verim alınamadığına dikkat çekildi. Afganistan'a harcanan paraların çoğunun, ülkenin yeniden inşasından çok askerlerin üniformasına, yiyeceğe ve silahlara ayrıldığı kayıtlarda yer alıyor. YOLSUZLUK VURGUSU John Sopko, Afgan hükümeti ve bürokrasisindeki yolsuzluğa dair raporların Washington tarafından görmezden gelindiğini ifade etti; "Aylarca maaş alamayan, yiyeceğine üstleri tarafından el konulan ve mermisi olmayan Afgan askerlerinin savaşmadığı için suçlanmaması gerekiyor." dedi. Sopko'ya göre Afganistan'ın yeniden inşası için hesaplanan süre de gerçekçi değildi. ABD, uzmanlık ve personel eksikliği yaşadı. BIDEN HEDEFTE ABD Başkanı Biden ise, Taliban'ın ülkede kontrolü hızla ele alması ve Kabil havalimanındaki kaotik görüntüler nedeniyle hedefte. Cumhuriyetçiler kadar Demokratlar da Biden'ın krizi ele alış şekline tepkili. Biden'ın süreci iyi yönetemediği; Taliban'ın ilerleyişine dair raporları da göz ardı ettiğine dair açıklamalar da sıkça ABD basınında yer alıyor.

2 yıl önce

Sudan'da darbe girişimi: Başarısız oldu

Sudan Hükümeti darbe girişiminin püskürtüldüğünü ve gerekli önlemlerin alındığını duyurdu. Sudan Egemenlik Konseyi Sözcüsü Muhammed El Feki Süleyman, durumun kontrol altında olduğunu belirtti. El Feki Süleyman, halka, ülkeyi, geçiş sürecini koruma ve darbeye karşı çıkma çağrısı yaptı. Ayrıca, bazı askeri araçları ele geçirerek darbe girişiminde bulunan 40 subayın gözaltına alındığı bildirildi. 2019 SUDAN ASKERİ DARBESİ Diğer taraftan, 2019'daki Sudan askeri darbesinde, 19 Aralık 2018'de protesto gösterileriyle başlayan Sudan devrimi esnasında, 10 Nisan 2019 akşamı, Sudan Devlet Başkanı Ömer el-Beşir'in görevine Sudan Silahlı Kuvvetleri tarafından son verilmişti.

1 yıl önce

Cumhurbaşkanlığı Sözcüsü Kalın: Bu dünya sistemi genel olarak başarısız oldu, yeni bir düzen gerekiyor

Kalın, İslam İşbirliği Gençlik Forumu (ICYF), Beyoğlu Anadolu İmam Hatip Lisesi ile Beyoğlu Eğitim ve Kültür Vakfı iş birliğiyle gerçekleştirilen 3. Uluslararası Model OIC Liseler Zirvesi'nde yaptığı konuşmada, dünyanın zor zamanlardan geçtiğini söyledi. Kalın, "Bu bizim ruhumuzu sıkmamalı, kötü şeyler tabii ki oluyor ama yola devam etmemiz lazım. Ümitlerimizi canlı tutmamız lazım." ifadelerini kullandı. Salondaki katılımcı gençleri işaret ederek "Gelecek şimdiden burada." diyen Kalın, şu değerlendirmelerde bulundu: "Gelecekte genç olmayacaksınız ve bizim gibi olgun olacaksınız. Geleceği inşa edecekler. Modern bilim, teknoloji, sanal gerçeklik, iliştirilmiş gerçeklik, sosyal medya ve bütün ara bağlantılarla gelecek zaten burada. Sizin burada gelmeniz ve elinizdeki konuları tartışacak olmanız bir kanıtı bu etkinin. Küresel düzeyde politika yaratılmasına etki ediyorsunuz. Fikirlerinizi dinlemek istiyoruz. Siz de burada fikir alışverişinde bulunuyorsunuz. Bu dünya düzeni bir adalet yaratmıyor. Adaletsizlik, güvensizlik ve yoksulluk yayılıyor. Kaos hüküm sürüyor. Güvensizlik, belirsizlik ve ümitsizlik doğudan batıya, güneyden kuzeye herkesi etkiliyor. Bu dünya sistemi genel olarak başarısız oldu. Bu düzen de artık standartları karşılamıyor. Adalet, dürüstlük, eşitlik, insanlık ve insani değerlerini karşılamıyor. Yeni bir düzen gerekiyor. Bunu nasıl yapacağımız asıl soru. Barış, adalet, akıl ve mantıkla ve kararlılıkla yapılması gerekiyor. Savaş hiçbir zaman çözüm getirmez. Kuzeyimizdeki savaş da mevcut dünya düzeninin hastalığını gösteriyor. Bu düzen Soğuk Savaş'ın sonunda ortaya çıktı. Hiçbir zaman adalet, eşitlik ve doğruluk getirmedi." "ADALETİN OLMADIĞI YERDE KAOS VE DÜZENSİZLİK HÜKÜM SÜRER" Cumhurbaşkanlığı Sözcüsü Kalın, savaşta insanların hayatını kaybettiğini ve şehirlerin yok olduğunu belirterek, sonunda da ümidin yok olduğunu söyledi. Adaletin olmadığı yerde kaos ve düzensizliğin hüküm süreceğine dikkati çeken Kalın, şunları kaydetti: "Filistin sorununu ele alacak olursanız, adalet olmadan Kudüs ve Mescid-i Aksa'da sürdürülebilir barış gerçekleşmez. Adalete dayanmayan barış hiçbir zaman pratik ve uygulanabilir olmayacaktır çünkü ana unsurlar eksik olacaktır. Başka bir çatışmadan bahsedecek olursak Afrika'da, Güney Amerika'da veya Ukrayna'da adalet olmaksızın sürdürülebilir bir barış olamaz. Her şeyi kendi yerine yerleştirmek için bir anlayış ve bilinç olmak zorunda. Biz insanlar olarak bu doğal düzende nereye aitiz? Bunu hatırlamamız lazım. Adalet de en ulvi terimlerden birisidir. Adalet, sadece sosyal ve politik bir kavram değildir. Derin metafizik, dini, kozmolojik kökler ve temellere sahiptir. Allah'ın isimlerinden birisi de adildir. İnsanlar da adil olmalı. Dünya, adalete bağlı olarak yaratılmıştır, bundan dolayı insanın eylemleri de adalete dayalı olmalı. Bizim yolculuğumuzun amacı nedir? Bu kavram olmadan doğayla hiçbir zaman barış yapamayız. En ileri ve teknolojik cihazlar elimizde olabilir ama doğa ile barışı sağlayamayız." Kalın, mevcut dünya düzeninin adalet getirmediğini yineleyerek, adalet kavramının kar, zevk dünyası ve yapay hiyerarşilere kurban edildiğini vurguladı. Adaletin sosyoekonomik bir kavrama indirgendiğine işaret eden Kalın, konuşmasını şöyle sürdürdü: "Bu dünyada sizin ne olduğunuz adaleti elde etme düzeyinizi etkileyecektir. Her şeyin nereye ait olduğu ve nasıl olduğu da budur. Siyasi aktörler, bireyler, sanatçılar, akademisyenler, düşünce insanları, dini ve toplum liderleri olarak adaleti kendi ruhlarımızda, toplumlarımızda kazandıktan sonra evrensel insanlık diline ulaşabiliriz. Böylece adaleti küresel ölçekte nasıl kuracağımızı anlayabiliriz." "ÖNEMLİ OLAN SİZİN ALGINIZ" Kalın, insanın nerede olduğunun coğrafya algısını da etkileyeceğinin altını çizerek, "Türkiye'den, Afrika'dan, Somali'den, Malezya'dan, Irak'tan veya Vietnam'dan olmanız önemli değil. Önemli olan sizin algınız. Sizin nerede köklü olduğunu düşündüğünüzdür. İnsanlığın ürettiği bütün kültürlerin size öğretecek ve gösterecek derin güzellikleri vardır. Yapay hiyerarşilerin karşıtıyız. Dünyanın bir tarafı kültürel olarak daha zengin diyemeyiz. Böyle bir Avrupa merkezli veya oryantalist bakış açısına karşıyız." görüşünü paylaştı. Sanat için de tek bir ölçü kullanılamayacağını vurgulayan Kalın, şöyle konuştu: "Dünyanın farklı yerlerinde tablolar ya da heykeller olmadığını gördüğünüzde 'Geri kültürlerdir.' diyemezsiniz. Afrikalılar, Avrupalıların tablolarına bakarak, 'Bunlar neden doğayı tekrar ediyor?' diyebilirler çünkü Afrika'da doğanın içinde yaşamaya devam ediyorlar. Sanatlarında kopyalama ihtiyacı duymadılar. Mimari veya müzikle ifade ettiler. Yüzlerce yıl ayakta kalacak yapılar yerine yok olacak yapılar inşa etiler. Dünyanın ne kadar geçici olduğunu gösteren bir yapıdır bu. Çin'e veya Latin Amerika'ya gidin, farklı yaratıcılık formları göreceksiniz." Kalın, konuşmasının devamında bölgesel sorunlar, ekonomik eşitsizlik, İslamofobi gibi konularla ilgili değerlendirmelerde bulundu.

1 yıl önce

Kılıçdaroğlu'nun ABD ziyareti... Ömer Çelik: Kendisini destekleyenler de başarısız buldu

AK Parti Sözcüsü Ömer Çelik'in konuşmasından satır başları şu şekilde: Her türlü soruşturma yapılacaktır. Oradaki gazın ölçülmesi, kişilerin tek tek takip edilmesi gibi cip sistemindeki değerlendirmelerle birlikte bu acı olay nasıl meydana geldi? Bütün boyutlarıyla açığa çıkarılacak ve kamuoyuyla paylaşılacaktır. İlk andan itibaren devletimizin bütün kurumları seferber oldu. Cumhurbaşkanımız süreci yakından takip edip ziyarette bulundu. MKYK gündeminde bu konuyu değerlendirmeye devam ediyoruz. Gündemde Anayasa ile ilgili konular var. CHP tarafından başörtüsü konusunda kanun değişikliği teklifi var. Bir diğer konu 28 Ekim'de Cumhurbaşkanımız tarafından bir Türkiye vizyonu konuşması yapılacaktır. Bununla ilgili hazırlıklarımız sürüyor. Diyarbakır Anneleri'nin nöbetinin bin 141'inci günü. Çok üzücü bir Haber aldık. Evlat nöbetindeki Ekrem Artı, 7 yıldır kavuşamadığı evladının peşine düşmüştü. Maalesef hayatını kaybetti, evlat hasretiyle vefat etti. NATO ülkesi olarak biz topraklarını koruma konusunda kararlığımızı sürdürdüğümüz gibi, bu faaliyetlerin Avrupa ve NATO'nun ortak güvenliğinin de merkezini teşkil ettiğini kimsenin unutmaması gerekiyor. Bu eleştiriyi getiren ülkelerin kendi güvenlikleri içinde sakıncalı bir yaklaşımdır. TBMM'de bu mücadeleler için hayır oyu veren partilerin terör konusunda ya bilgisiz... Türkiye Cumhuriyeti'nin yanında değil diğer tarafların yanında bir tutum koyduğu görülmektedir. "ABD 17 EKİM 2019 TAAHHÜTLERİNE BAĞLI OLMASI GEREKİR" Müttefiklerimizin çeşitli yayınladıkları rapor ve açıklamalarda çifte standart uygulaması maalesef çeşitli şekillerde devam ediyor. ABD 2019'dan bu yana ulusal Barış Pınar'ı harekatımıza dönük olarak bir takım haksız hukuksuz eleştiriler olduğunu görüyor. ABD'den nasıl böyle bir rapor çıkıyor, bunun ayrıca değerlendirilmesi gerekir. Orada şunu söylüyor; Türkiye'nin PYD/YPG'ye yürüttüğü mücadelenin ABD'nin DEAŞ'a karşı gerçekleştirdiği mücadeleyi zayıflattığına yönelik. Burada herkes kendi ulusal güvenlik anlayışını çok dar, indirgemeci, müttefiklerini düşünmeden tanımlarsa ortaya çıkan tablo; bir NATO üyesinin bir başka NATO üyesinin terör örgütlerine yönelik mücadelesini desteklemeli. ABD'nin 17 Ekim 2019 tarihli taahhütlerine bağlı olması gerekir. Bir kere daha gördük ki Cumhurbaşkanımızın talimatıyla Barış Pınar Harekatı ve Fırat Kalkanı, sınırlarımızda bir terör örgütlerinin kurulmasını engellemiş. Bunların kurulmasını sağlamaya çalışan bir takım organizasyonları yok etmiştir. Sınırlarımızda herhangi bir tehdit gördüğümüzde bedeli ne olursa olsun, bunu yok etmeye ve cevabını vermeye kararlıyız. Bugüne kadar verdik, vermeye de devam edeceğiz. Halan bu raporlar vasıtasıyla terör örgütüne destek veriliyorsa, Türkiye'nin kendi bildiğini yapmaya devam etmekten başka bir seçeneği yoktur. Bu zorunluluk olarak devam edecektir. Bu vesileyle aynı anda birçok cephede bu harekatları gerçekleştiren TSK'yı da tebrik ediyoruz. Jandarmamızı, polisimizi, MİT tebrik ediyoruz. "TÜRKİYE ENERJİ ÜSSÜ OLARAK ÜZERİNE DÜŞENİ YAPMAYA HAZIR" Cumhurbaşkanımız Kazakistan'ı ziyaret etmişti. Orada görüldü ki bütün bu bölge açısından barış perspektifine sahip Türkiye'dir. Putin'in Türkiye'nin bir gaz merkezi olması, gazın Türkiye üzerinden Avrupa'ya gitmesi yaklaşımı oldu. Cumhurbaşkanımız ilgili bakanlıklar görüşsün ve adımlarımızı atalım dedi. Türkiye bir enerji üssü olarak üzerine düşeni yapmaya hazır olduğunu ifade etti. Bu vesileyle aynı anda birçok cephede bu harekatları gerçekleştiren TSK'yı da tebrik ediyoruz. Jandarmamızı, polisimizi, MİT tebrik ediyoruz. "TÜRKİYE ENERJİ ÜSSÜ OLARAK ÜZERİNE DÜŞENİ YAPMAYA HAZIR" Cumhurbaşkanımız Kazakistan'ı ziyaret etmişti. Orada görüldü ki bütün bu bölge açısından barış perspektifine sahip Türkiye'dir. Putin'in Türkiye'nin bir gaz merkezi olması, gazın Türkiye üzerinden Avrupa'ya gitmesi yaklaşımı oldu. Cumhurbaşkanımız ilgili bakanlıklar görüşsün ve adımlarımızı atalım dedi. Türkiye bir enerji üssü olarak üzerine düşeni yapmaya hazır olduğunu ifade etti. KILIÇDAROĞLU'NUN ABD ZİYARETİ Daha önce ABD ziyaretiyle ilgili kimin nereye gittiği bizi ilgilendirmez demiştim. Konu bizden çıktı. Kılıçdaroğlu'nun ziyaretini kendini destekleyenler son derece başarısız olarak değerlendirdiler. Bu kadar şeffaflık diyen birisi 8 saat ortadan kayboldu. 8 saat ne yaptı bizi ilgilendirmiyor. ABD'deki basın mensupları ve kendi yanındaki basın mensupları uzak tutulmuş. Bununla ilgili bir açıklama yapılmadı. Bu gezinin mutlak ziyaretler dışında konuşulan tek şey kendisiyle oraya gidenler dışında 8 saat kaybolması oldu. Şöyle bir cümle, bu bir CHP'li tarafından söylenmişti. CHP adayı olacak kişinin sadece kapasitesine bakılmaz, uluslararası aktörlerin kimi işaret ettiğine de bakılır. Bunu hangi CHP'li büyükşehir belediye başkanı söylemiştir? Bir yandan da ABD'deki otoritelerden muhalefeti destekleyeceğiz diye açıklama gelmişken. CHP köklü bir parti, genel başkanının bir gezisinin bile düşük profilli, etkisiz, bu kadar tartışma yaratması ayrı bir konudur. En masum yaklaşan muhalif kesim bile şunu diyor; Bu gezinin amacı neydi? BAŞÖRTÜSÜ İÇİN ANAYASA TEKLİFİ Son şekli verildikten sonra ortaya konulacak. AK Parti tarafından büyük mücadele verilerek çözülmüş meselenin ardından CHP bu konuyu gündeme getirdi. Kılıçdaroğlu açıklamasında 'Bu konuda bir adım atacağız ve geçmişte yaptığımız yanlışı düzelteceğiz' diyor. Burada bir soru var; Orada koyduğunuz tavırlar. Yaptığınız açıklamaların oluşturduğu karanlık ortam yüzünden 1-2 nesil, kadınlar geleceklerini kaybettiler. Dolayısıyla bu insanlara kayıp yıllarını nasıl vereceksiniz? Bakanlık yapmış bir CHP'li çıktı siyasi tuzağı yeniden ortaya çıkarak biz iktidara geldiğimizde başörtüsü meselesini yeniden gündeme getireceğiz diyor. Bol miktarda demokrasi, hukuk, adalet diye söyleniyor, pratiğe geldiğinizde yönetilemez bir cari açık ortaya çıkıyor. Siyasette mesajımızı sözle ulaştırıyoruz ama tarihe eylemler geçiyor. Biz teklifimizi Cumhurbaşkanımıza sunduktan sonra getireceğiz. Diğer teklifimizin ne mahsuru var daha görmeden reddediyorlar. Bizim getirdiğimiz ailenin güçlendirilmesiyle ilgili teklifin vatandaşımıza sunalım, Türk siyasi tarihinin en ezici desteğini alır. İçinde aile geçen bir şey karşısında daha duyarlı olmaları gerekirdi. Son zamanlarda tartışmalarda olduğu gibi kabul edilemez bir duyarsızlık olduğunu ifade etmek isterim. Bazı arkadaşlar seçimi karşı ittifakın kazanacağına o kadar angajman olmuşlar ki baktıkları her olayda AK Parti kazanacak diyorlar. Bir sürü dinamiğin ortasından çok hassas değerlendirilmesi gereken bir mesele. Türkiye, bu savaşın sona erdirilmesi için mücadele verirken maliyetin de düşürülmesi için çabalıyor. Birileri çıkıp 'Putin, AK Parti kazansın diye açıklama yapıyor' sözleri biraz fazla takıntılı olmuş. BORRELL'İN TEPKİ ÇEKEN AÇIKLAMALARI Avrupa'yı bir küresel güç olarak değerlendirmiyorlar, tamamen ırkçı, indirgemeci bir yaklaşım içerisine giriyorlar. Dünyanın geri kalanına haksızlık ve hakaret içeren bir açıklama. Borrell'in üzerine bu açıklama yakışır. Özür dilemesi gerekir. Cemevleri konusunda yapılan değerlendirme, Cumhurbaşkanımızın o gün Şah Kulu dergahına giderek dedelerimizle canlarımızla birlikte olması TC tarihinin en önemli olaylarından biridir. Bu konuda atılmış adım, birliğimizi büyütme anlamında büyük bir adımdır. Bu tip adımlar atıldığında hemen bu adımların eksiği şudur diye değerlendiriyor. Bu doğaldır. Fakat bizim kurumlarımız bizden çıkıyor, kayyum atanıyor gibi" sözler kullanılıyor. Bunlar kaostan, çözümsüzlükten beslenen bir yaklaşım sunuyorlar. Göreceğiz ki tam tersine alevi kurumlarının asimilasyonla değil, onların geleneklerine destek verecektir. Onun dışında bir yaklaşım söz konusu olamaz. Eleştiri başka bir şey. Ama bunu kategorik olarak mahkum etmeye çalışmanın iyi bir niyetli yaklaşım olmadığını görüyoruz. YUNAN YETKİLİNİN SAKIZ ADASI ZİYARETİ Askerlik sadece meslek değil ayrıca bir hayat tarzı. Yunanistan'ın böyle çocuksu konuşan bir generalin olması Yunanistan'ı kaygılandırmalı, bizi değil. Sürekli olarak Yunan iç siyasetinde aşırı sağcılara seslenen bir yaklaşımla yollarına devam ediyorlar. Gayri statüdeki adaları silahlandırmak, sözleşmelere aykırıdır. Kendi ülkelerinin bu kadar güvenliğini başka ülkelere bağladığını söyleyen bir iktidar gündeme gelmemiştir. Miçotakis sürekli olarak başka ülkelerin eyalet başkanı olarak konuşuyor. Ege'yi bir Yunan gölü yapma yaklaşımından uzak dururlarsa meselelerin halledilmesi daha kolay olur. Miçotakis hükümeti adeta Yunanistan'ı özelleştirmeye gelmiş. Biraz kafalarını kaldırsınlar, dünyaya, etrafa baksınlar. Meselelerin masada çözülmesi için bir kapasite ortaya koysunlar. Bizim irademiz barış iradesidir. Ama siz bize saldırganlık ortaya koymaya çalışırsanız, yazılım değişir. "Bir gece ansızın gelebiliriz" yazılımı devreye girer. Bunlar Yunanistan'ın boyutunu aşan maceralardır.

1 yıl önce

İçişleri Bakanı Süleyman Soylu: Tarihin en başarısız belediye başkanını, Recep Tayyip Erdoğan ile kıyaslamak hadsizliktir

İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, hakkında hapis cezası ve siyasi yasak getirilen İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu'nu Cumhurbaşkanı Erdoğan ile kıyaslamanın "Hadsizlik" olduğu yorumunda bulundu.

10 ay önce

CHP'li Murat Karayalçın: Seçimdeki başarısızlığın nedeni CHP'nin düşük siyaset kapasitesidir

CHP'li Murat Karayalçın, milletvekili seçimlerinde alınan başarısızlığın sebebi olarak CHP örgütlerine yüklenerek, "Meclis seçimindeki başarısızlığın nedeni CHP örgütünde, uzunca bir süreden bu yana, yaşanan düşük siyaset kapasitesidir." dedi.

1 2