03 Mayıs Cuma 2024
2 yıl önce

Mali Başbakanı’ndan Macron’a net cevap: Afrika'da istenmeyen adam

Fransa ile Afrika’daki Müslüman ülkeler arasında siyasi gerilim tırmanırken, Mali geçiş hükûmeti Başbakanı Choguel Kokalla Maiga’dan dikkat çeken bir çıkış geldi. Mali Başbakanı son haftalarda gerginlik yaşadıkları Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron’a isim vermeden tepki göstererek, 8 yıl önce Fransa’nın terörü bitirmek ve toprak bütünlüğünü sağlamak sözüyle Mali’ye geldiğini, geçen sürede ise ülkenin kuzeyine sıkışmış teröristlerin, bugün ülkenin üçte ikisine hakim olduğunu vurguladı. Maiga, Mali’nin Türkiye gibi dost ülkelere ihtiyacı olduğunu vurgulayarak, son dönemde Macron’un Afrika’da Türkiye’yi hedef alan sözlerine de net cevap verdi. TÜRKİYE’YE GÜVEN TAM Ülkesinde terörizme karşı mücadele kapsamında Türk savunma sanayii sektörü ile iş birliği konusunda olumlu mesajlar veren Maiga, “Bugün Mali hükûmeti şunu söylüyor: Terörle mücadeleye yardım edecek ortaklar arıyoruz. Hiçbir ülke dışlanmış değil. Bizimle görüşmeye hazır olan, terörle mücadeleye yardım edebilecek ve toprak bütünlüğünü sağlayabilecek herkes hoş geldi. (Ülkemizde teröre karşı mücadelede) Türkiye gibi dost ülke gerekiyor” değerlendirmesinde bulundu. HAKARET VE TEHDİT Macron, hafta içi Mali’ye hakaretler içeren tehditvari sözlerle yüklenmişti. Fransa Cumhurbaşkanı, “Üst üste iki darbenin yaşandığı, hükûmet bile olmayan bir ülkeden gelen bu utanç verici açıklamalar kabul edilemez. Mali devletinin isteği üzerine Mali’deyiz.Fransa olmasa Mali teröristlerin eline geçerdi” ifadelerini kullanmıştı. Macron’un krize neden olan sözleri sonrasında Fransa’nın Bamako Büyükelçisi, Mali Dışişleri Bakanlığı’na çağrılmıştı. CEZAYİR’İ YOK SAYDI Macron daha önce de Cezayir üzerinde Türkiye’yi hedef almıştı. Macron’un, “Cezayir’in bir ulus olarak inşası, izlenmesi gereken bir fenomendir. Fransız sömürgesinden önce Cezayir ulusu var mıydı? Soru bu. (Cezayir’de) Daha önce sömürgeler vardı” sözleri Cezayir’de büyük tepkiye neden olmuştu. Cezayir, Paris büyükelçisini geri çağırmış ve Fransız savaş uçakları için hayati olan hava sahasını kullanıma kapatmıştı. Asılsız suçlamalar Macron, Cezayir’de ülkesine gösterilen tepkinin sebebini de “daha çok Türkler tarafından yapılan dezenformasyon ve propaganda” skandal sözleriyle gerekçelendirmişti. Geçen yıl da Türkiye ve Rusya’yı, Afrika’da Fransa karşıtlığını yaydıkları gerekçesiyle hedef alan Macron, Kasım 2020’de Jeune Afrique gazetesine verdiği demeçte, Afrikalıların sömürge dönemi nedeniyle kendilerine olan tepkisinden Türkiye ve Rusya destekli olduğunu iddia ettiği Fransızca yayınları sorumlu tutarak büyük bir pişkinliğe imza atmıştı.

2 yıl önce

Slovenya Başbakanı Jansa'nın Twitter mesajına AB içinde tepkiler sürüyor

AB Komisyonu sözcülerinden Christian Wigand, Jansa'nın hukukun üstünlüğü ve medya özgürlüğü gibi konularda görüşmeler için Slovenya'da bulunan Avrupa Parlamentosu (AP) heyetini hedef alan "Soros'un kuklaları" başlıklı fotoğraf kolajıyla ilgili soruyu yanıtladı. Wigand, "Sosyal medya, bireylere yönelik kişisel saldırılar için değil, yapıcı ve saygılı tartışmalar için kullanılan bir mecra olmalıdır. Yahudi karşıtlığının AB'de yeri yoktur. Antisemitizm sadece Yahudi toplumuna değil, aynı zamanda açık ve çeşitlilik içeren topluma da tehdit teşkil etmektedir." dedi. AP heyetiyle görüşmeyi reddeden Jansa'nın dün Twitter hesabından paylaşılan ve daha sonra silinen mesajda "AB parlamentosundaki bilinen 226 Soros kuklasından 13'ü" yazısı bulunan bir fotoğraf kolajı yer almıştı. Kolajın ortasında Macaristan doğumlu Amerikalı Yahudi iş adamı George Soros, etrafında ise bazı AP milletvekilleri bulunuyordu. Bu kişiler arasındaki AP heyeti başkanı Hollandalı milletvekili Sophie in 't Veld, kırmızı bir okla işaret edilmişti. Son dönemdeki sağcı görüşleri ve eski ABD Başkanı Donald Trump'a desteğiyle bilinen Jansa'nın mesajındaki kişilerin görüntülerinin eski tarihli olduğu, fotoğrafta yer alan AP milletvekillerinden bazılarının şu anda parlamentoda olmadığı, birinin ise geçen yıl hayatını kaybettiği belirtilmişti. Mesaja AP Başkanı David Sassoli ile AB Konseyi Başkanı Charles Michel'in dışında Hollanda Başbakanı Mark Rutte de tepki göstermişti.

2 yıl önce

Libya Başbakanı Dibeybe ülkede "istikrar ve inşa yolculuğunun" başladığını duyurdu

Dibeybe, başkent Trablus'ta geniş uluslararası katılımla düzenlenen Libya'da İstikrarı Destekleme Konferansı'nın açılışında konuştu. Konferansa katılan dışişleri bakanları ve üst düzey yetkililere hitaben Dibeybe, "Trablus yeniden toparlandı. Bugün Libya'da bir İstikrar Konferansı düzenliyoruz. Bugün buraya teşrifleriniz, istikrar ve inşa yolculuğunun başladığına dair güçlü bir mesajdır." dedi. Libya Başbakanı, Libyalıların son yıllarda ülkeyi etkileyen krizlere kapsamlı bir çözüm bulma çabasında olduğunu vurgulayarak, konferansa katılan ülkelerin "bu çabaları destekleme konusundaki istekliliğini takdir ettiklerini" dile getirdi. Libya'da 24 Aralık'ta yapılması planlanan seçimlerle ilgili olarak da Dibeybe, "Seçimlerin zamanında gerçekleştirilmesi için Yüksek Seçim Komisyonuna desteğimi açıkça taahhüt ettim." diye konuştu. Dibeybe konuşmasında yasa dışı göç mevzusuna da değinerek, "Yasa dışı göç dosyası bizi rahatsız ediyor ve bu konuda desteğinizi istiyoruz." ifadelerini kullandı. Libya'daki siyasi süreç ve barışın tesisi bağlamındaki gelişmelerin ele alınacağı konferansa, Birleşmiş Milletler ve Avrupa, Afrika ve Arap Birliklerinden temsilcilerin yanı sıra 27 ülkenin dışişleri bakan ve yetkilileri katılıyor. Katılımcılar arasında Türkiye'yi temsilen Dışişleri Bakan Yardımcısı Sedat Önal bulunuyor.

2 yıl önce

İçişleri Bakanı Soylu, Sırbistan Başbakan Yardımcısı Stefanoviç ile görüştü

İçişleri Bakanı Soylu, Sırbistan Başbakan Yardımcısı ve Savunma Bakanı Stefanoviç'i bakanlıktaki makamında ağırladı. Stefanoviç, Bakan Soylu eşliğinde şeref defterini imzaladıktan sonra günün anısına fotoğraf çekildi. Bakan Soylu, Stefanoviç'e yaptığı nezaket ziyaretinden ötürü teşekkür ederek, "Kendisini ülkemizde görmekten dolayı çok büyük bir onur duyuyoruz. Kendisiyle birlikte çok güzel çalışmaların altına imza attık. Bu iki ülkenin ilişkilerinin gelişmesi konusunda yapıcı adımlarımız söz konusu oldu. Sırbistan bizim için hem dost hem de komşumuzdur. İstikrar, güvenlik ve barış noktasında da kilit ülkelerden birisidir. Sırbistan ile olan ilişkilerimizin pandemi dönemine rağmen en üst düzeyde devam etmiştir. Attığımız adımlar, iki ülkenin güvenlik alanında yaptığı iş birlikleri çok önemli adımlardı. Bunlardan daha da önemlisi, kurulan sinerjiydi. Bu sinerji iki ülkenin güvenlik alanında çok önemli adımlar atmasına vesile oldu" ifadelerini kullandı. 'DAHA İYİ İLİŞKİLER GELİŞTİRMEMİZ GEREKİYOR' Sırbistan Savunma Bakanı Stefanoviç ise gösterdiği misafirperverlik için Bakan Soylu'ya teşekkür ederek, "Onu her şeyden önce bir dost ve ağabey olarak gördüğümü ifade etmek isterim. Misafirperverliği için de teşekkür ederim. İki ülkenin birbirine yaklaşması ve ilişkilerinin gelişme için yaptığı her şeyden ötürü kendilerine teşekkür ediyorum. Hem siyasi, hem ekonomik hem de milli savunma alanında çok daha iyi ilişkiler geliştirmemiz gerekiyor" dedi. Baş başa görüşmenin ardından basına kapalı olarak heyetler arası görüşme gerçekleştirildi.

2 yıl önce

Cumhurbaşkanı Erdoğan Almanya Başbakanı Merkel ile bir araya geldi

Cumhurbaşkanı Erdoğan, G20 Liderler Zirvesi'ne katılmak üzere bulunduğu İtalya'nın başkenti Roma'daki temaslarını sürdürüyor. Bugün ABD Başkanı Joe Biden, Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron, ve AB Konseyi Başkanı Charles Michel ile görüşen Cumhurbaşkanı Erdoğan, daha sonra Almanya Başbakanı Angela Merkel ile bir araya geldi. Zirvenin yapıldığı Nuvola Kongre Merkezi'ndeki basına kapalı görüşme 30 dakika sürdü. Görüşmede, Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, Hazine ve Maliye Bakanı Lütfi Elvan ve AK Parti Genel Başkan Yardımcısı ve Parti Sözcüsü Ömer Çelik hazır bulundu. Almanya tarafında ise Başbakan Merkel'in görüşmeye davet ettiği, Almanya'da yeni koalisyon hükümetini kurmak için müzakerelerini sürdüren Olaf Scholz da yer aldı.

2 yıl önce

İngiltere Başbakanı Johnson'ın kardeşi: Büyük büyükannemiz Türk bir tüccara köle olarak satılmış

İngiltere Başbakanı Boris Johnson’ın (57) kız kardeşi, gazeteci Rachel Sabiha Johnson (56) İngiliz “Times” gazetesine bir yazı yazdı. Rachel Johnson bu yazısında, atalarının araştırıldığı Kanal 5’in “1000 Yıllık Esaret” adlı programında, Çerkes olan dedesinin babaannesi Hanife Feride’yle ilgili acı bir gerçeği öğrendiğini söyledi. Gazeteci Johnson şunları anlattı: “Hanife Feride, 1800’lü yılların ikinci yarısında Rusların Kafkasya’da Çerkeslere uyguladığı sürgün nedeniyle İstanbul’a göç etmiş. Büyük ninemiz Hanife Feride beyaz köleliğin (cinsel kölelik) kurbanı olmuş ve henüz 13 yaşındayken İstanbul’da babası tarafından zengin bir tüccar olan 43 yaşındaki Ahmed Hamdi’ye satılmış. Bu gerçeği öğrendikten sonra belgesel ekibi benim ağlamamı bekledi. Ama ben bu beyaz kölelik olayından dolayı üzgün değil sadece çok düşünceliydim. Çünkü Hanife Feride’nin babasının takdir ettiği bir tüccarla evlenmesinin, ona Karadeniz kıyısındaki fakir bir köyde kalmasından çok daha iyi bir hayat şansı vermiş olabileceğini düşündüm.” ‘AFGAN BABALAR GİBİ’ Rachel Sabiha Johnson sözlerine şöyle devam etti: “Ayrıca babaannemiz Hanife Feride ‘satılmamış’ olsaydı, muhtemelen yine görücü usulü bir evlilik yapacaktı. 19. Yüzyıl’da Kafkasya’da ekonomik çöküş, yoksulluk ve işgal gibi nedenlerle çocuklarını satan babalar, 2021’de Afganistan’da iktidarı Taliban’ın ele geçirmesinden sonra çocuklarını satan babalara benziyor. Hanife Feride’nin satılmasının ona bir şans getirdiğini düşünüyorum. Bu evlilik dolayısıyla üç kuşak sonrası dünya liderleri arasında  bulunan politikacı, ağabeyim Boris Johnson doğdu.” Öte yandan Çerkes halkı, Rusya tarafından Kafkasya’dan 1862’den itibaren sürgüne zorlandı, sürgün politikası Çarlık Rusyası’nın yıkıldığı  1917’ye kadar devam etti. Yukarıdaki fotoğrafta, Rachel ve Boris Johnson’ın büyük ninelerinden Hanife Feride (sağda oturan), kızı Münevver ve torunu Dürer ile birlikte görülüyor. Münevver, Ali Kemal’in kız kardeşiydi. İKİNCİ ADI SABİHA Büyük nineleri Hanife Feride’yle ilgili olayı anlatan Boris Johnson’ın kız kardeşi Rachel’in ikinci adı Sabiha. Gazeteci Rachel Sabiha Johnson’ın ikinci adının da Türkiye ile bağlantısı var. Boris Johnson’ın babası Stanley Johnson, dedesi Ali Kemal’in “hainlik” damgasına rağmen, Türkiye’nin en önemli diplomatlarından, eski Londra Büyükelçisi olan üvey amcası Zeki Kuneralp ile çok yakın arkadaş olmuştu. Sabiha da Ali Kemal’in ikinci eşinin, bir başka ifadeyle Zeki Kuneralp’in annesinin adıydı. BORİS JOHNSON’IN BABASININ DEDESİ ALİ KEMAL’Dİ Ahmed Hamdi ile Hanife Feride’nin 1867’de İstanbul’da doğan oğlu Ali Kemal, Boris Johnson’ın babası Stanley Johnson’ın (81) dedesi oluyor. Osmanlı döneminde gazeteci-yazar olan Ali Kemal, İkinci Meşrutiyet ve Mütareke döneminde İttihat ve Terakki karşıtı görüşleri nedeniyle yurt dışına kaçtı. Bir dönem yaşadığı İngiltere’de İngiliz Winifred Brun ile evlenen Ali Kemal’in Selma ve Osman Kemal adında iki çocuğu oldu, ancak eşi oğullarının doğumundan kısa bir süre sonra öldü. 1. Meşrutiyet’in ilanından bir gün önce İstanbul’a dönen Ali Kemal, Damat Ferit Paşa hükümetlerinde kısa bir süre Maarif ve Dahiliye Nazırlığı yaptı. Ancak, Kurtuluş Savaşı sırasında Mustafa Kemal Atatürk ve Milli Mücadele’ye muhalif olması nedeniyle pek çok insan tarafından “hain” olarak damgalanan Ali Kemal, 1922’de İstanbul’da bir berber dükkânından İttihat ve Terakki’ye bağlı istihbarat teşkilatı “Teşkilat-ı Mahsusa” mensuplarınca kaçırıldı. Ali Kemal, “vatana ihanet” suçlamasıyla yargılanmak üzere Ankara’ya götürülürken İzmit’te bölge kumandanlık karargâhı önünde toplanan kalabalık tarafından linç edilerek öldürüldü. Ali Kemal’in Londra’da yaşayan oğlu Osman Kemal ve kızı Selma, okulda zorbalığa uğramamak için anneannelerinin kızlık soyadı olan “Johnson” soyadını aldı. Osman Kemal ayrıca ismini değiştirerek “Wilfred Johnson” yaptı. Wilfred Johnson daha sonra İngiliz Irene Williams ile evlendi ve çiftin oğulları Stanley Johnson 1940’da doğdu. Boris Johnson, Ali Kemal’in büyük dedesi olduğunu daha önce açıklamıştı ancak Hanife Feride ile ilgili gerçekler ilk kez ortaya çıktı.

2 yıl önce

İranlı üst düzey yetkili Irak Başbakanı Kazımi'ye saldırıyla ilgili ABD'yi suçladı

Şemhani, Kazımi’nin konutunun silahlı insansız hava aracı (SİHA) ile saldırıya uğramasına ilişkin Twitter hesabından paylaşımda bulundu. Saldırıyla ilgili isim vermeden ABD'yi suçlayan Şemhani, "Irak Başbakanı'na yönelik suikast girişimi yeni bir fitnedir. Bu olayın izleri yabancı düşünce odalarında aranmalıdır. Bu ülkeyi işgal etmiş ve yıllardır terörist grupları ortaya çıkartıp desteklemişlerdir. Bunların Irak halkına armağanları istikrarsızlık, güvensizlik ve ihtilaftan başka bir şey değildir." ifadelerini kullandı. Irak hükümetine bağlı Güvenlik Medya Ağından gece yapılan açıklamada, Başbakan Kazımi’nin, konutuna SİHA ile düzenlenen saldırıdan yara almadan kurtulduğu bildirilmişti.

2 yıl önce

Almanya Başbakanı Merkel: Önümüzde çok zor haftalar var

Merkel, hükümetin internet sayfasından bir video mesaj yayınlayarak günlük Kovid-19 vaka sayılarının salgındaki en yüksek seviyeye çıktığını, hastanelerin yoğun bakım bölümlerinde yatanların sayısının hızla yükseldiğini ve her gün Kovid-19'dan insanların öldüğünü anımsattı. Başbakan Merkel, Kovid-19'a yakalanan herkesin mümkün olan en iyi tedaviyi alması ve başka bir hastalık nedeniyle tedavi olması gereken herkes için de hastanelerde personel ve yatak bulunması gerektiğini vurguladı. Salgından çok fazla etkilenen bölgelerde artık bunun tam mümkün olmadığını belirten Merkel, "Hastanelerdeki bölümler dolu, hastaların başka yerlere nakledilmesi gerekiyor. Ameliyat randevuları iptal ediliyor." diye konuştu. Merkel, doktor ve sağlık personelinin bir kez daha kapasitesinin sınırına geldiğini kaydetti. "Önümüzde çok zor haftalar var. Bunun beni çok endişelendirdiğini hissediyorsunuz." diyen Merkel, bir yıl önce benzer ciddiyette bir durumla karşı karşıya kalındığını ancak artık Kovid-19’a karşı etkili aşının bulunduğunu anımsattı. Merkel, halkı aşı olmaya ve Kovid-19 tedbirlerine uymaya çağırarak salgınla mücadelede 3. doz aşıyı olmanın da önemli taşıdığını kaydetti. Eyalet başbakanlarıyla 18 Kasım Perşembe günü Kovid-19 salgınındaki durumu ele alacağını anımsatan Merkel, Kovid-19 tedbirlerinin uygulanmasında birlikte hareket edilmesini istedi. Almanya İçişleri Bakanı Horst Seehofer de Augsburger Allgemeine gazetesine yaptığı açıklamada, ülke genelinde ortak kuralların uygulanması çağrısı yaparak "Vatandaşların kafasını daha fazla karıştırmamamız lazım." değerlendirmesinde bulundu. Öte yandan Spiegel dergisinin haberinde, Alman ordusunun, Kovid-19'la mücadelede hastaneleri ve sağlık dairelerini desteklemek ve halkı aşılamada yardımcı olmak amacıyla yıl sonuna kadar yaklaşık 12 bin askeri seferber etmeyi planladığı belirtildi. Kovid-19 vakaları yüksek seviyede seyretmeye devam ediyor Robert Koch Enstitüsünden yapılan açıklamaya göre, Almanya’da son 24 saatte 45 bin 81 vaka tespit edildi. Böylelikle toplam vaka sayısı 4 milyon 987 bin 971’e yükseldi. Ülkede 11 Kasım'da 50 bin 196 ile salgının başlangıcından bu yana "en yüksek günlük vaka sayısı" tespit edilmişti. Son 24 saatte 228 kişinin yaşamını yitirmesiyle virüse bağlı toplam can kaybı sayısı 97 bin 617'e çıktı. Haftalık 100 bin kişide görülen yeni vaka sayısı 277,4 olarak belirlendi.

1 2 3 4 5 6 7 8 ... 15 16