02 Mayıs Perşembe 2024
1 yıl önce

Cumhurbaşkanı Erdoğan'dan başörtüsü için anayasa teklifi açıklaması: Adalet bakanımız çalışmayı Kabine'de sunacak

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Beştepe Millet Kongre ve Kültür Merkezi'nde 2022-2023 Yükseköğretim Akademik Yıl Açılış Töreni'ne katıldı Erdoğan'ın açıklamalarından satır başlıkları: Son 60 yılın en yüksek seviyelerine ulaşan enflasyon rakamları herkesi zorluyor, batırıyor. Avrupa'daki enerji krizi nedeniyle bu kışı nasıl geçireceği endişesinde. Prag zirvesinde liderlerden hep bunu duydum. Bizim böyle bir sorunumuz yok dedim. Rusya-Ukrayna arasındaki gelişmeleri aklı selim şekilde değerlendirmiyorlar. Bu sancılı süreci yönetmekte zorlanıyorlar. Siyasi istikrarsızlık ekonomik sorunlar büyük darbeyi yoksul ülkeleri vuruyor. Önümüzdeki dönemde dünyada köklü siyasi değişimlerin yaşanması kaçınılmazdır. Üzerimize salınan terör örgütlerinin bizi emellerimizden koparmasına müsaade etmedik. Kendi göbeğimizi kendimiz kestik. 20 yıllık planlarla ülkemizin zengin potansiyelini ortaya çıkardık. Türkiye Yüzyılı ifademiz hemen her alanda vücut bulacak, kısa sürede gerçeğe dönüşecektir. Her şehre üniversite açtığımızda birileri bizimle dalga geçti. Mesele ufuk. Ufkunuz varsa bunu başarırsınız, yoksa yolda kalırsınız. KARADENİZ GAZI Karadeniz'den doğalgazı da çıkardığımız anda bunun tadına doyum olmaz. Eskiden sondaj gemimiz yoktu. Bunlara ulaştık, burada işimiz bittiğinde, uluslararası sulardaki başka ülkelere gidip sondaj yapabilecek güce sahibiz İKNA ODALARINI UNUTMADIK Kılık kıyafet yasaklarından ideolojik baskılara kadar pek çok alanda sorun vardı, bunları yaşadık. Üniversite girişlerine kurulan ikna odaları, sahneden ağzı kapatılarak indiren genç kızların görüntüleri bu kareler utanç sahneleri olarak hafızlara kazınmıştır. Şimdi böyle bir derdimiz yok. Asıl özgürlük budur beyler. Şimdi özgürlük şimdi hürriyet. Öğrencilerin harç sorununu ortadan kaldırdık. Ne diyordu bir tanesi ben bir senede bu sorunu kaldırırım. Ya hayatınız yalan. Sabah yalan akşam yalan. BAŞÖRTÜSÜNE ANAYASAL DÜZENLEME Bugün inşallah kabine toplantısında anayasa değişikliği teklifimizle başörtüsü sorununu anayasa güvence altına alma teklifimizi getireceğiz. Yasal düzenlemeye ihtiyaç yokken, çıktı bunu yapalım diyor. senin yanında hiç hukukçu yok mu? Eğer samimiysen, dürüstsen anayasa değişikliğini yapalım, bu konuyu masadan kaldıralım.

1 yıl önce

Genç kadını başörtülü olduğu için mekandan kovdular

Başörtülü kadınlara yönelik bir kesimin ayrımcı ve çağ dışı tutumu devam ediyor. Son olarak İstanbul Kadıköy’de eşiyle birlikte ‘700 Gram’ isimli kafeye giden Y.K, iddiaya göre masaya oturduktan kısa bir süre sonra başörtülü oldukları gerekçesiyle mekandan kaldırıldı. GEREKÇE: REZARVASYONSUZ ÇALIŞMIYORUZ! Mekan sorumluları, Y.K. ve eşine “Rezervasyonsuz çalışmadıklarını” bu yüzden kendilerini kaldırdıklarını söyledi. Ancak, Y.K. ve eşinden sonra kafeye gelenlerin hiçbirine benzer gerekçe sunulmadı ve oturmaya devam ettiler. YÜZLERİNE BİLE BAKMADILAR Genç kadın; mekan sahiplerinin, eşinin ve kendisinin tepkisi üzerine “yüzlerine dahi bakmadığını” ve “açıklama zahmetine girmediklerini” söyledi. "İSTEDİĞİNİZ YERE ŞİKAYET EDİN" Tepkilerini sürdüren ve yasal haklarını kullanacağını söyleyen çifte, mekan sorumlusu olduğunu söyleyen kişi, arkası dönük bir şekilde “İstediğiniz yere şikayet edebilirsiniz” cevabını verdi. İLK KEZ YAPMIYORLAR Z.A. isimli bir kadın da aynı mekanda benzer muameleyle karşılaştığını söyledi. Tepkisini “Kapalıyım diye mekândan çıkardılar. Böyle bir saçmalık olamaz. Rezillik. Sene 2022 gericiliğinizi yobazlığınızı düzeltemedik. Berbat insanlarsınız.” sözleriyle gösterdi.

1 yıl önce

Devlet Bahçeli'den CHP'ye başörtüsü tepkisi: Baştan aşağı sahtekarlık

MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, partisinin TBMM Grup Toplantısında konuştu. Bahçeli'nin konuşmalarından satır başları şu şekilde; Kabuk bağlamış yaraları deşerek siyaset üretilmez. Türkiye barış ve huzurun saygı ve sevginin gıpta edildiği ülkedir. Tam tersini iddia eden Kılıçdaroğlu ve ortakları müfteri ordusudur. Namertliğin izini süreceğine mertliğin kulvarına gir de adamlıkla anıl. Sanki duvara konuşuyoruz, aynı tas aynı hamam. KILIÇDAROĞLU'NUN BAŞÖRÜTÜSÜ ÇIKIŞI Türkiye’de başörtüsü sorunu bitmiştir. Kılıçdaroğlu’nun hedefi, hevesi başkadır. CHP’nin verdiği kanun teklifi samimiyetsiz tutarsız ve baştan savmadır. Şayet samimilerse, buyursunlar gündemdeki anayasa teklifine destek versinler. Dürüstseniz gereğini yapın, işte er meydanı, iste tutarlılığınızı göstermenin fırsatı. "CAMİ DE CEMEVİ DE BİZİMDİR" Alevi islam inancına sahip kardeşlerimizin haklı talepleri vardır. Bu talepler karşılanmalı ve geniş bir uzlaşma zemini oluşturulmalıdır. Cami ne kadar bizimse Cemevi de o kadar bizimdir. Hz. Ali diyordu ki gönülleriniz bir olmadıkça sayıca fazla olmanızın önemi yoktur. Bizim derdimiz gönüller yıkmak değil bir olmaktır. Alevi kardeşlerimizin hayatında tartışılmaz bir yer etmiş olan cemevi gerçeği siyasi kaygılardan uzak cami-cemevi karşıtlığına dönüştürülmeden kabul edilmelidir. Cami de cemevi de bizimdir, hepimiz Müslümanız. Kerbela ortak sızımız, Hz. Ali manevi büyüğümüz. Cemevi hayatımızın vazgeçilmez gerçeğidir. Bizim gönlümüzde herkese yer vardır. Kardeşlik ruhumuz sarsılırsa bunun geri dönüşü mümkün değildir. Türk milleti yapay ayrımlara fırsat vermeyecektir. Alevilik siyasi istismar aracı olmaktan çıkarılmalı. Siyasallaştırma çabalarına itibar edilmemeli. Çözüm imkanları bütüncül bir şekilde ele alınmalıdır. Bize düşen yapıcı bir tutum almaktır. Kimin nerede ve nasıl ibadet edeceğinin yazılı bir kuralı yoktur. Cemevlerinin ibadethane olarak görülmesine saygı duymalıyız. Sayın Cumhurbaşkanımızın iyileştirici açıklamalarını destekliyoruz. Bizim geçmişten bugüne söylediklerimiz bunlardır. Yürekleri volkan gibi patlayanın ellerinde çiçekler açamaz. Yüce dinimizi karalamak için fırsat kollayanların ne soyu soydur, ne huyu huydur. AVRUPA'DA ENERJİ KRİZİ Artık enerji ihtiyacını güvenceye alma stratejisinin önümüzdeki dönemde dış politikaların ana parametresi olacağı anlaşılmaktadır. Ülkemizin Libya ile imzaladığı hidrokarbon anlaşması tarihi niteliktedir. Batılı ülkeleri rahatsız etmiştir. Zillet ittifakı kuru gürültü yapsa da ülkemiz enerji jeopolitiğinde kilit bir aktördür. Nükleer savaş ihtimalinin konuşuluyor olması bile fecaattır. Bu işin şakası yoktur. Türkiye'nin Putin'e teslim olduğunu öne süren İP Başkanı bu işlerden anlamaz. Dış politikayı bilmez. Zillet ittifakı ancak dünya tersine dönerse karışık ve kirli emellerinde muvaffak olurlar. Türkiye barışın, huzurun, silahların susması tarafıdır. KILIÇDAROĞLU'NUN ABD ZİYARETİ Kılıçdaroğlu'nun apar topar ABD'ye gitmesi, talihsizlik, densizlik, pervasızlıktır. Kılıçdaroğlu ABD'ye bel bağlama, seni 1 dolara ele verir. Herkes biliyor ki adaylık için icazet almaya gitti. Ülkemizin parlamenter sisteme dönmesi söz konusu değildir. Henüz Cumhurbaşkanı adayı bulamamış zihniyete Türkiye teslim edilemez.

1 yıl önce

Başörtülüye AVM’de iş yok: Vadistanbul'da 28 Şubat esintileri

28 Şubat postmodern darbesinin üzerinden 25 yıl geçmesine rağmen, bazı kesimlerde başörtüsü yasağı zihniyeti devam ediyor. Başörtüsü konusu son günlerde siyasetin gündemine tekrar girerken, İstanbul’un en ünlü alışveriş merkezlerinden birinde skandal bir uygulama yapıldığı iddia edildi. PERUKLA ÇALIŞIRSINIZ İddiaya göre, Sarıyer’deki Vadistanbul’da güvenlik görevlisi olmak için başvuran kadınlar, başörtülü oldukları gerekçesiyle işe alınmıyor. İddiaları araştırmak için Vadistanbul’a gidip iş başvurusunda bulunduk. Görüştüğümüz yetkili, alışveriş merkezi yönetiminin başörtülü güvenlik görevlisini kabul etmediğini belirtti. Yetkili, “İsterseniz başınızı açarak ya da perukla çalışabilirsiniz. Burada iki personel peruklu çalışıyor. Bu şekilde çalışan arkadaşlarımız var. Çok fazla sorun etmeyin, siz de peruklu çalışırsınız” diye konuştu. AYRILANLAR VAR Vadistanbul AVM'de ekmek parası için peruk takarak çalışan başörtülü güvenlik görevlilerinin yanı sıra perukla çalışamadığı için işten ayrılan vatandaşların da olduğu ifade edildi.

1 yıl önce

Kemal Kılıçdaroğlu: Başörtüsü yasağını kaldıran bu kardeşinizdir

Başörtüsüne kanuni güvence teklifi çıkışı ile gündemden düşmeyen CHP Lideri Kemal Kılıçdaroğlu, yine çok konuşulacak sözlerin altına imzasını attı… ‘Helalleşme’ başlığı altında başörtüsüne yasal teminat çağrısı yapan Kılıçdaroğlu, Kanal 58’de Sacit Ak tarafından sunulan programda başörtüsü yasağının kendisi tarafından kaldırıldığını ileri sürdü. AK Parti iktidarının başörtülü gençlerin okullara alınmadığı zamanlarda sessizliğini koruduğunu ileri süren Kılıçdaroğlu, dönemin Yükseköğretim Kurumu (YÖK) Başkanı Yusuf Ziya Özcan ile arasında geçen diyaloğu paylaştı. Kılıçdaroğlu’nun anlatımına göre Özcan, Kılıçdaroğlu’nun “Niye kız öğrencileri almıyorsunuz?” demesi üzerine, öğrencileri okula alma kararı verdi. Öte yandan Kılıçdaroğlu, bu olayın Abdullah Gül tarafından da bilindiğini ileri sürdü. “Gücü elinde tutanın her zaman haksızlık yapma olasılığı vardır” Kılıçdaroğlu, konuya ilişkin açıklamalarında şu ifadeleri kaydetti: “Gücü elinde tutan irade, bir başkasına zarar vermişse o zararını görmesi, bilmesi ve gerekirse artık helalleşelim demesi lazım. Gücü elinde tutanın her zaman haksızlık yapma olasılığı vardır. Bundan çıkmamız lazım. Ben Roboski örneğini verdim. Tamam, ölenleri geri getiremeyiz ama o ailelere ‘Ya biz bir yanlışlık yaptık kusura bakmayın’ benim dediğim bu. Öleni geri getiremezsiniz. Bu böyle olmaz. Benim söylediğim helalleşme o. “Başörtüsü yasağını biz kaldırdık diyorlar ama hikaye” Başörtüsü dolayısıyla, gittim bu ailelerle de konuştum. Birisi anlatırken ağladı, öğretmen bir kardeşimizdi. Nasıl haksızlık yapıldığını, nasıl müfettişlerin görevlendirildiğini, nelerin yapıldığını anlattı. Bunu yapan kim? Devlet. O dönemin siyasi otoritesinin aldığı karar. Devletin şunu demesi lazım iktidar sahipleri, ‘Bir hata yaptık, gel sana görevini tekrar iade edeceğim’ demesi lazım. İade edeceğim demiyor yasağı kaldırdım diyor. Buna benzer çok uygulama var. Şunu da söyleyeyim başörtüsü yasağını biz kaldırdık diyorlar ama hikaye. Yasağı kaldıran bu kardeşinizdir. “Sayın Abdullah Gül de iyi bilir…” Üniversitelerde. Yusuf Ziya Özcan o dönem YÖK Başkanıydı. Ben de yeni genel başkan olmuştum. Üniversiteler kız öğrenci alınmıyor. Bunlar da hükümetti, sesleri bile çıkmıyordu. Yusuf Ziya Özcan’a dedim ki ‘Niye bu kız öğrencileri almıyorsunuz?’. ‘Siz karşısınız’ dedi. ‘Hayır, biz karşı değiliz’ dedim. ‘O zaman ben yarın sabah alıyorum’ dedi. Alın, niye almıyorsunuz. Alındı. Bunu Sayın Abdullah Gül’de gayet yakından bilir bu telefon görüşmesini. “Propaganda aracı olarak hiç kullanmadım” Bunu hiç propaganda aracı olarak hiç kullanmadım. Başörtüsünü zihnimde kaldırmaya ne zaman karar vermiştim? İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı adayıyken Okmeydanı mitinginde son cümlelerim, ‘Başörtüsü yasağını da kaldıracağım’ diye. O mitingde söylediğim son cümledir bu. Kadın istediği gibi giyinir ama kadına neden başörtüsü giydin diye sormayacak, diğerine de siyasetçinin ne işi var burada? Diyorlar ki Anayasayı değiştirelim, aileyi koruyacakmışız. Peki, Amerika’daydım. Sen aileden söz ettiğin değil mi aileyi konuşacaksın. Bostan’dan New York’a geldim. 35 katlı gökdelenin önünde…”

1 yıl önce

Diyanet'ten kovulan Fatma Yavuz'dan HDP etkinliğinde skandal sözler: LGBT'li tek bir kardeşimin saçının teline zarar gelirse başörtümü açıp yakarım

İslam'a aykırı açıklamaları yüzünden Diyanet'ten ihraç edilen, İBB'nin İnanç Masası'ndan kovulan kendi nikahında alkol servis ettiren, CHP kürsüsünde helallik isteyen ve 'LGBT haklarını Allah rızası için savunuyorum' sözleriyle büyük tepki toplayan Fatma Yavuz, skandallarına bir yenisini daha ekledi. HDP'nin düzenlediği 'İslam'da Emek, Barış ve Adalet' etkinliğinde yaptığı konuşmada 30 yıldır başörtülü olduğunu ve 28 Şubat mağduru olduğunu belirten Yavuz, "Bu yara bizim çok canımızı acıtan bir yaraydı. Bu yara yüzünden Sayın Erdoğan’a oy verdik. Ve bu mesele çözüldüğü için de orada biraz rehin kaldık." dedi. "LGBT'Lİ KARDEŞLERİMİZİN ALANI DARALTILIYOR" Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın başörtüsü teklifine ilişkin konuşan Yavuz, "Şu an tekrar gündemde Sayın Kılıçdaroğlu'nun kanun teklifi önerisine karşı Sayın Erdoğan 'Siz ne anlarsınız bu işten' gibi bir imayla 'Yüreğiniz yetiyorsa anayasa değişikliği yapalım' dedi. Elbette bizim için daha iyi olur. Ama bunun yanında ne dedi? 'Sadece başörtüsünü anayasa değişikliği olarak hazırlatmam yanında aileyle ilgili bir düzenleme de getireceğim'. Aile ile ilgili dediği LGBT'li kardeşlerimizle ilgili. Sayın Erdoğan, bizim özgürlüğümüzü LGBT'li kardeşlerimizin alanını daraltarak veriyor." ifadelerini kullandı. 'LGBT'Lİ KARDEŞLERİM İÇİN BAŞÖRTÜMÜ AÇIP YAKARIM' "O bizim onların hakkını savunmayacağımızı düşünüyor. Ben bunu buradan büyük bir 'hayır'la reddediyorum." diyen Yavuz, sözlerini şöyle sürdürdü: "Biz hepimiz kardeşiz. Tek bir kardeşimizi bile kendi özgürlüğümüz için feda etmeyeceğiz. Ben başörtü özgürlüğümü istiyorum ama hiçbir LGBT'li kardeşimizin özgürlüğünün daralması pahasına istemiyorum. Tek birinin bile saçının teline zarar gelecekse ben bu başörtüyü açarım burada yakarım. "

1 yıl önce

Cumhurbaşkanı Erdoğan'dan CHP'ye 'başörtüsü' tepkisi: Hadi bakalım bu seçimde kaç tane başörtülü milletvekili adayı çıkaracaksın?

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, "Gelişmiş ülkelerin dışarıya verdikleri imajın tersine, kadına yönelik cinayet, şiddet, ayrımcılık gibi konularda halen ciddi sorunlar yaşadıklarını biliyoruz" dedi. Cumhurbaşkanı Erdoğan, Kadın ve Demokrasi Derneğince (KADEM) "Kültürel Kodlar ve Kadın" ana temasıyla Atatürk Kültür Merkezi'nde düzenlenen, Anadolu Ajansının Global İletişim Ortağı olduğu 5. Uluslararası Kadın ve Adalet Zirvesi'nde katılımcıları selamlarken zirvenin tüm insanlık için hayırlara vesile olmasını temenni etti. Önceki toplantının Kovid-19 salgını dolayısıyla dijital ortamda gerçekleştirildiğini hatırlatan Erdoğan, zirvelerin her birinin ufuk açıcı tartışmalarla yürütülmüş olmasından memnuniyet duyduğunu anlattı. Kadının adalet kavramıyla bir araya geldiğinde geçmişten bugüne ve geleceğe konuşulacak çok konu, yapılacak çok tartışma çıktığının bir gerçek olduğunu dile getiren Erdoğan, şöyle devam etti: "Kültürel kodların, farklı toplumlarda ve farklı coğrafyalarda, farklı tezahürlerle şekillendirildiği kadın algısı, üzerinde etraflıca durulmayı hak eden bir çeşitlilik gösteriyor. Dünyadaki kadın hareketlerinin dilini ve pratiğini şekillendiren en önemli unsurlardan birinin de bu kültürel kod farklılıkları olduğunu müşahede ediyoruz. İletişim imkanlarının küresel düzeyde yönlendirmeye açık bir şekilde genişlemesiyle ortaya çıkan tekdüzelik, çeşitli kültürlerdeki kadın algısının gerisindeki zenginliği ortadan kaldırmıştır. Batı medeniyetinin baskın karakteri en çok da kadına bakışta ve onun hayattaki konumuyla ilgili kabullerde ortaya çıkmıştır." "Dünyanın her yerinde kadının aynı rolü oynaması isteniyor" Cumhurbaşkanı Erdoğan, dünyanın her yerindeki toplumlara aynı kadın modeli dayatıldığını, kadından aynı siyasi, sosyal, kültürel, ekonomik rolü benimsemesi ve oynamasının istendiğini vurguladı. Ülkelerin pek çoğunda nüfusun kırsaldan şehirlere yığılması, kitlelerin aynı iletişim kanallarından beslenerek hayat biçimlerini ve hayallerini şekillendirmesinin de bu dayatmayı beslediğine işaret eden Erdoğan, şunları kaydetti: "Öyle ki bunun dışındaki her türlü kültürel davranış, bir anda kendini küresel bir linçe tabi tutulurken burada görebilmektedir. Sosyal medya mecralarının ülkelerin siyasi tercihlerini yönlendirmedeki etkilerinden çok daha fazlası kadın konusu başta olmak üzere sosyal ve kültürel alanlarda yaşanmaktadır. Artık bu mesele sadece bilim insanlarının, sivil toplum kuruluşlarının ilgi alanı olmaktan çıkıp, insanlığın topyekun gündem başlığı haline gelmesi gereken bir seviyeye ulaşmıştır. Gelişmiş ülkelerin dışarıya verdikleri imajın tersine, kadına yönelik cinayet, şiddet, ayrımcılık gibi konularda halen ciddi sorunlar yaşadıklarını biliyoruz. Biz elbette ülkemizde tek bir kadının bile sırf cinsiyeti yüzünden şiddete uğramasını, hele hele hayatını kaybetmesini asla kabul edemeyiz. Aynı şekilde ülkemizi sanki kadına yönelik şiddetin ve cinayetin dört bir yanda kol gezdiği bir yer gibi sunanların aslında kendi içlerindeki çürümeyi gözlerden kaçırmaya çalışmasını da kabul edemeyiz. Kadınların mağduriyetine yol açan çarpık kabuller dünyanın her yerinde olduğu gibi gelişmiş ülkelerde de ne yazık ki sürüyor. Şayet bu sorgulamayı gelişmiş ülkelerde yaşanan sorunlar dahil her türlü bağnazlığın üzerine çıkartarak yapamazsak arzu ettiğimiz vicdani, adil, sürdürülebilir toplumsal iklime ulaşamayız."

1 yıl önce

KADEM Başkanı Sümeyye Erdoğan Bayraktar: anayasal bir güvence tabii ki başörtülüler için faydalı olacaktır

Kadın ve Demokrasi Derneği (KADEM) Vakfı Mütevelli Heyeti Başkanı Sümeyye Erdoğan Bayraktar, özel sektörde başörtüsü yasağının sürdüğüne işaret ederek, "Her gün yeni bir iş başvurusu, başörtüsü sebebiyle reddediliyor. Dolayısıyla anayasal bir güvence tabii ki başörtülüler için faydalı olacaktır" dedi. Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı ile KADEM tarafından "Kültürel Kodlar ve Kadın" ana temasıyla düzenlenen '5. Uluslararası Kadın ve Adalet Zirvesi'nde SABAH'ın sorularını yanıtlayan Bayraktar, son dönemdeki başörtüsü konusunun anayasal güvenceye alınmasıyla ilgili çalışmalara değinirken, "Başörtüsü keşke olması gerektiği gibi çok normal görülüyor olsaydı, tartışma konusu bile olmasaydı. Bir kadının açık veya kapalı olması ne yasal ne anayasal bir düzenleme gerektirseydi. Ama Türkiye, iktidarın yasağı kaldırmasıyla rahatladı. Devlet kurumlarında artık bu yasakla karşılaşmıyoruz. Her şeye rağmen hâlâ özel sektörde bu ayrımcılık sürüyor. Her gün yeni bir iş başvurusu, başörtüsü gerekçesiyle reddediliyor. Bu zihniyetin hâlâ aktif bir şekilde Türkiye'de var olduğunu biliyoruz. Dolayısıyla evet anayasal bir güvence tabii ki başörtülüler için faydalı olacaktır" değerlendirmesini yaptı. Ailenin veya dini inanışların kadını ikincilleştirdiği yönünde bir algı olduğunu ancak bu algının çok yüzeysel ve haksız olduğuna inanan bir kadın hareketi olduklarını anlatan Bayraktar, şöyle konuştu: "Tam tersine ailesi tarafından desteklenen ve ailesini destekleyen bir kadının daha güçlü olabileceğini; önemli olanın aileden ne anladığımız olduğunu, ailenin sağlıklı bir aile olduğu müddetçe kendi içindeki tüm bireyleri besleyen bir zemin olacağını düşünüyoruz. Biz, sağlıksız aileleri değil, sağlıklı aileleri kriter olarak alıp onun üzerine çalışmayı ve kadının 'kariyerim mi ailem mi' diye ikilemde kalmadan kendi potansiyelini ortaya çıkarmasını destekliyoruz. Kadını belli etiketlerden kurtarmak gerekiyor."

1 2 3 4 5 6 7 8 9