27 Nisan Cumartesi 2024
2 yıl önce

Terör örgütü PKK'nın Belçika'yı Avrupa'da merkez olarak kullandığı istihbarat raporunda belirlendi

Belçika istihbarat ve güvenlik kurumu VSSE'nin 2020 yılı hakkındaki raporunda PKK, dış kaynaklı aşırıcılık başlığı altında ele alındı. Dış kaynaklı aşırıcılığın Belçika için doğrudan tehdit olmadığı ancak sorunlu bir alan olduğu belirtilen raporda, PKK'nın AB'nin terör örgütleri listesinde yer aldığı, örgütün bazen amaçlarına ulaşmak için aşırı şiddet kullandığı ifade edildi. Buna karşın örgütün Avrupa'da ve Belçika'da "imajını korumak" adına şiddeti desteklemediği savunularak, PKK'nın asıl amacının Avrupa'nın terör listesinden çıkmak olduğu vurgulandı. Raporda, "Belçika, PKK'nın Avrupa yapılarında merkezi bir rol oynamaktadır." denildi ve Belçika'daki PKK yapılanması hakkında bilgi verildi. "Devrim vergisi" topluyor Belçika istihbaratı, PKK'nın yerel dernekler gibi araçlarla siyasi ve mali faaliyetler yürüttüğünü belirtti. Bu faaliyetler içinde "devrim vergisi toplanması" da yer aldı. PKK'nın ayrıca Belçika'da bazı medya şirketlerinin sahibi olduğu, bu şirketler aracılığıyla kendi televizyon ve radyo kanalları için propaganda üretildiği bilgisi verildi. "PKK'nın ülkemize yönelttiği ana tehdit aşırıcılıktır." ifadesine yer verilen istihbarat raporunda, PKK'nın aynı zamanda Belçika'daki diğer aşırı sol örgütlerle bağlarının bulunduğu kaydedildi. Örgüt gerçek amacını gizliyor Örgütün istediğinde kalabalıkları harekete geçirmesinin kamu düzenini bozabildiği ve Belçika'daki Türk toplumu ile bazen şiddet olaylarına varan gerginliğe yol açtığı belirtildi. Belçika istihbaratı ayrıca şu değerlendirmede bulundu: "PKK'nın birçok yapısı ve organının mevcudiyeti aynı zamanda müdahale tehdidine yol açmaktadır. Pek çok uluslararası kuruma ev sahipliği yapan Brüksel, PKK için önemli bir siyasi arenadır. PKK, siyasi amaçlarına ulaşabilmek adına ülkemizde sivil topluma verilen destekten faydalanmaktadır. Bunu yaparken gerçek amacını gizlemekte, sahte isimler ve kılıflar kullanmakta, tüm Kürtleri temsil ettiğini ileri sürmektedir." DEAŞ ve radikalleşme hala tehdit Belçika istihbarat raporunda DEAŞ terör örgütünün yenilgiye uğratılmasının terör tehdidini bertaraf etmediği, radikalleşmenin ve radikalleşmeye neden olan faktörlerin halen devam ettiği vurgulandı. Suriye ve Irak'taki krizin bu bölgeden gelen sığınmacıların artmasına neden olduğu, Belçika'da terör suçlarından hüküm giymiş ve cezalarının sonuna yaklaşan, artık terör tehdidi oluşturmayan önemli sayıda kişiyi topluma yeniden kazandırma zorluğuyla karşı karşıya olunduğu kaydedildi. Kovid-19 salgınının ideolojik aşırıcılık için verimli bir zemin teşkil ettiği, silahlanma eğiliminin arttığı ve hükümetlerin aşırı siyasi kanatlarca giderek daha fazla meşru hedef olarak görüldüğü belirtildi. Raporda ayrıca, Suriye ve Irak’taki savaşın etkilerinin ve sonuçlarının bölgede uzun yıllar hissedileceği ifade edilerek, bunun en yüksek göç alan ülkelerden Belçika için de geçerli olduğu, bazı sığınmacıların Belçika’nın güvenliğine tehdit oluşturduğu, Suriye’de sınırlı sayıda Belçikalı yabancı terörist savaşçının hala bulunduğuna dikkat çekildi. 2020 yılında çatışma bölgesinden kurtulan Belçikalı yabancı terörist savaşçıların çoğunun hapishanede veya PYD/YPG tarafından kontrol edilen kamplarda bulunduğu kaydedilen raporda, Suriye ve Irak'tan 130'dan fazla yabancı terörist savaşçının Belçika'ya döndüğü bilgisi yer aldı.

2 yıl önce

BBC Türkçe’nin “Belçika'da 4 kadını öldüren erkek Türkiye'de serbest bırakıldı” yalanı

Belçika’nın Gent şehrinde 2004 yılında dört kadını öldüren Osman Çallı, Oost-Vlaanderen Ağır Ceza Mahkemesi tarafından müebbet hapis cezasına çarptırılmıştı. Cezasını Türkiye’de çekmek isteyen şahsın dönüşüm yargılaması sonucunda infazının uluslararası ve iç hukuk kurallarına uygun olarak yerine getirildiği belirtildi. BBC Türkçe'nin, şahsın cezasını infaz etmediği yönündeki haberine ilişkin Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı bir açıklama yaptı. Açıklamada şu ifadeler yer aldı: “Bazı haber siteleri ile basın yayın organlarında 'Belçika’nın Gent şehrinde dört kadını öldüren O.Ç isimli kişinin Türkiye’ye iade edilmesi ile serbest kaldığına yönelik' haberlerle ilgili kamuoyunun doğru bilgilendirilmesi amacıyla bir basın açıklaması yapılmasına ihtiyaç duyulmuştur. O.Ç’nin 2004 yılındaki kasten öldürme, öldürmeye teşebbüs, genel güvenliği tehlikeye sokma, nitelikli yağma gibi eylemleri sebebiyle yargılandığı Oost-Vlaanderen Ağır Ceza Mahkemesi tarafından 12 Ocak 2009 tarihinde verilen kararla ömür boyu (müebbet) hapis cezası ile cezalandırılmasına karar verilmiştir. Aynı zamanda Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı olan O.Ç’nin cezasının infazı devam ederken kalan cezasını Türkiye’de çekmek istemesine yönelik talebinin Belçika adli makamlarınca uygun görülmesi üzerine Türkiye’de infaz işlemlerine başlanabilmesi amacıyla Ankara 5.Ağır Ceza Mahkemesi tarafından yapılan dönüşüm (Uyarlama) yargılaması sonucunda; O.Ç’nin 4 kişiyi öldürme suçundan 4 kez ayrı ayrı müebbet hapis cezası ile birlikte diğer eylemleri sebebiyle de süreli hapis cezalarına 30 Kasım 2012 tarihinde verilen karar ile hükmedilmiş ancak uyarlama yargılaması sonucunda verilecek cezanın Oost-Vlaanderen Ağır Ceza Mahkemesi tarafından O.Ç hakkında verilen bir kez ömür boyu hapis cezasını geçemeyeceğine dair yasal düzenlemeler uyarınca O.Ç’nin müebbet hapis cezası üzerinden cezasının infazına karar verilmiştir. O.Ç’nin 28 Haziran 2013 tarihinde ülkemize iade edilmesi üzerine infaz işlemlerinin Belçika ülkesinde yerine getirilmesi halinde 28 Haziran 2015 tarihinde tahliye edilecek olan O.Ç’nin suç tarihinde yürürlükte olan 647 sayılı Cezaların İnfazı Hakkındaki Kanunun ilgili hükümleri uyarınca derhal infaz işlemlerine başlanılarak mevcut infaz düzenlemeleri uyarınca 10 Kasım 2019 tarihi itibariyle Denetimli Serbestlik Tedbiri Uygulanmak suretiyle, 10 Kasım 2020 tarihi itibariyle ise şartla tahliyesine karar verilerek infaz işlemleri tamamlanmıştır. Adı geçenin infaz işlemleri, lehe kanun ve infaz hukukunun derhal uygulanma prensipleri dikkate alınarak uluslararası ve iç hukuk kurallarına uygun olarak yerine getirilmiş olup, adı geçenin cezasını infaz etmediği ya da yeni çıkan yasal düzenlemeler doğrultusunda kişinin tahliye edildiğine yönelik yapılan haber ve paylaşımlar gerçeği yansıtmamaktadır.”

2 yıl önce

Ukrayna'nın işgali nedeniyle Belçika ve Hollanda’da ayçiçeği yağı satışına sınırlama

Savaşın yarattığı sorunlara ek olarak 1 Nisan'da Ramazan ayının da başlayacak olması nedeniyle artan talep üzerine, her iki ülkede de süpermarketler ayçiçeği ve bazı temel gıda ürünlerinin satışına sınırlama getirdi. Belçika medyasına göre, "Avrupa'nın ekmek sepeti" olarak bilinen Ukrayna ve Rusya'daki durum, un ve ayçiçeği yağı başta olmak üzere gıda maddelerinin fiyatlarında artışa neden oluyor. Savaş nedeniyle nakliyenin durma noktasına gelmesi "kıtlık endişesi" yaratırken, tüketiciler de gıda stoku yapmaya başladı. Avrupa'nın buğday ve ayçiçeği yağı ihtiyacının büyük bölümü Ukrayna ve Rusya tarafından karşılanıyor. Belçika'daki Colruyt ve Lidl'ın da aralarında bulunduğu bazı süpermarket zincirleri, ayçiçeği yağı, un ve konserve sebze satışına sınırlama getirdi. Lidl ve Colruytgroup, müşteri başına en fazla 2 şişe yağ ve 2 paket una izin veriyor. Hollanda’da da ayçiçeği yağı konusunda yakın zamanda kıtlık endişesi yaşanıyor. Ukrayna'daki savaşın yanı sıra, özellikle 1 Nisan’da başlayacak Ramazan nedeniyle ayçiçeği yağına talebin artması üzerine süpermarketler, müşteri başına satın alınabilecek ayçiçeği yağı şişelerinin sayısını sınırlandırıyor. Plus ve Jumbo gibi süpermarket zincirleri, yağ satışını müşteri balına 1 şişe ile sınırladı. Hollanda'nın ithal ettiği ay çiçek yağının üçte ikisi Ukrayna'dan geliyor. Türkiye kökenli süpermarket zinciri Temiz'in sahibi Şükrü Temiz, Hollanda medyasına, "Korkarım yakında ayçiçeği yağının litresini 5 euroya satmak zorunda kalacağız. Maliyetler çok arttı" diyor. Hollanda'da süpermarketlerde 1 litre ayçiçeği yağının fiyatı şu anda 1,79 ile 1.99 euro arasında değişiyor. Fiyatlar yaz aylarında 1,49-1,59 aralığındaydı.

1 yıl önce

Belçika, KADES'e geçti

İçişleri Bakanlığı, 2018'den bu yana kadına yönelik şiddetin önüne geçilmesi için KADES (Kadına Destek Uygulaması) uygulamasını hayata geçirdi. Uygulama ile birçok şiddet olayının da önüne geçilmiş oldu. Türkiye’den sonra ilk adımı Fransa attı Türkiye'de başarılı oranı yüksek uygulama ilk olarak Fransa’nın dikkatini çekti. Fransa, şiddet, ısrarlı takip ve tacizin önüne geçebilmek amacıyla 'Ma Sécurité' uygulamasını kullanmaya başladı. Uygulama aracılığıyla 7/24 güvenlik birimleriyle iletişim kurulabiliyor. Sıra Belçika’da Fransa'nın ardından Belçika da atağa geçti. Deneme amacıyla Gent şehrinde 'tele alarm' uygulamasını kullanılmaya başlandı. Kıyafetlerinin içerisinde alarm var Belçika'da kadın cinayetlerinin büyük bölümü eski eşlerin takibi sonrasında işleniyor. Bu kapsamda, kendilerini tehdit altında hisseden 20'den fazla kadın kıyafetlerinin içerisinde tehlikeli durumlarda polisi uyaran 'alarm düğmesi' taşıyor. Gitgide yayılıyor İlk olarak Gent şehrinde hayata geçirilen uygulama, Flaman kesimindeki diğer bazı kentlerde de uygulanmaya başlandı.

1 yıl önce

Belçika Başbakanı De Croo'dan "savaş ekonomisi" uyarısı

De Croo, Belçika'nın VRT televizyon kanalında son dönemde hızla artan enerji fiyatlarına ilişkin açıklamalarda bulundu. İlk önceliklerinin fiyatlardaki artış olduğunu belirten De Croo, bu durumun sürdürülebilir olmadığını ve daha önce konuyu AB Liderler Zirvesi'nde gündeme getirdiğini anımsattı. De Croo, enerji krizine Avrupa'nın müdahale etmesi gerektiğine işaret ederek, AB Komisyonu'nun bu konuda yavaş adım atmasını eleştirdi. Enerji faturaları nedeniyle şirketlerin iflas etmesine veya binlerce insanın sokağa atılmasına izin vermeyeceklerini vurgulayan De Croo, "Bu enerjiden çok daha fazlasıyla ilgili bir kriz. Bu Avrupa kıtasının istikrarı ve güvenliği ile ilgili bir durum. AB Komisyonu müdahale etmezse, gerçek bir savaş ekonomisine girme riskimiz var." diye konuştu. De Croo, doğal gaza tavan fiyat uygulanmasının önemine dikkati çekerek, bu konunun da Avrupa düzeyinde ele alınması ve kararlaştırılması gerektiğini ifade etti. Başbakan De Croo, geçen ay da artan enerji fiyatları nedeniyle gelecek 5-10 kış sezonunun zorlu geçeceği uyarısında bulunmuştu. Ülke ekonomisi, özellikle enerjiyi yoğun olarak kullanan sektörler başta olmak üzere artan enerji fiyatlarından etkilendi. Bazı sektörlerde üretim kapasitesinin yarı yarıya düşürüldüğü belirtiliyor. Ülkede doğal gazın yaklaşık dörtte biri sanayi tesislerinde kullanılıyor.

1 yıl önce

Carrefour, Belçika'da enflasyonla mücadele için 100 üründe fiyatı dondurdu

Uluslararası market zinciri Carrefour, Belçika'da 100 gün için 100 ürünün fiyatını dondurma kararı aldı. Fransız market zinciri Carrefour, Belçika’'da halkın enflasyon karşısında satın alım gücüne katkı sağlamak için yeni bir kampanya başlatıldığını açıkladı. Buna göre, Carrefour Belçika'da 100 gün boyunca 100 ürünün fiyatını değiştirmeyecek. Yıl sonuna kadar devam edecek kampanya ile ürünlerin fiyatı, enflasyon ve artan enerji maliyetlerinden etkilenmeyecek. Marketin belirlediği 100 ürün arasında ekmek, bazı peynir çeşitleri, yoğurt, pizza, tavuk, mantar, çikolata, mendil, muz ve kivi gibi çeşitli ürünler yer alıyor. Carrefour, geçen ay Fransa'da da benzer bir kampanya başlatmış ve 100 üründe fiyatları dondurmuştu. Rusya-Ukrayna savaşının etkisiyle Belçika'da enerji ve gıda fiyatlarındaki artış enflasyonu hızla yükseltti. Belçika'da enflasyon, ağustosta yüzde 9,94 ile 1976 yılından beri ölçülen en yüksek seviyeye ulaşmıştı.

1 yıl önce

Belçika: Türkiye, bölgede önemli bir aktör

Belçika Dışişleri Bakanı Hadja Lahbib, Yunanistan'ın başkenti Atina'ya resmi ziyaret düzenledi. Lahbib, ziyareti kapsamında, Yunan mevkidaşı Nikos Dendias ile bir araya geldi. Lahbib, görüşmenin ardından düzenlenen ortak basın toplantısında, Türkiye'nin diğerlerine benzemeyen bir komşu olduğunu ifade etti. Türkiye'nin bölgedeki varlığına vurgu yaptı Türkiye'nin NATO üyeliğine işaret eden Lahbib, "(Türkiye) bölgede önemli bir aktör." ifadesini kullandı. Lahbib, Yunanistan ile Türkiye arasındaki gerginlikten duyduğu üzüntüyü dile getirerek, "Tansiyonun düşürülmesi ve diyalog, bu tür ikili sorunların çözülmesi için tek yoldur." diye konuştu. Herkesin uluslararası hukuka uyması gerektiğini ifade eden Lahbib, çatışmadan kaçınılması gerektiğini söyledi. Enerji krizi açıklaması Lahbib, Ukrayna'daki savaşın ardından gündeme gelen enerji krizine de değinerek, Avrupa'nın Rus doğalgazından bağımsız hale gelmek için büyük bir çaba sarf ettiğini kaydetti. Dendias ise görüşmede, iki ülkenin NATO, Avrupa Birliği (AB) ve Birleşmiş Milletler (BM) çerçevesindeki iş birliği, ticari ilişkiler, enerji krizi ve bölgesel gelişmeler gibi konuların ele alındığını aktardı.

1 yıl önce

Belçika'da insanlık ayıbı: Sığınmacıları sokağa terk ettiler

Belçika'da mahkeme, devleti, uluslararası koruma başvurusu yapan sığınmacılara barınacak yer Açıklama yapan avukat Estelle Didi, Brüksel'de iş mahkemesinde devlete karşı açtıkları davayı kazandıklarını söyledi. Didi, şimdiye kadar sığınmacılara kalacak yer gösterilmemesiyle ilgili 7 bin kadar davanın kazanıldığını ancak hepsinde dava edilen mercinin, Belçika Federal Sığınmacı Kabul Kurumu (Fedasil) olduğunu, bu kez ise ilk defa devletin suçlu bulunduğunu vurguladı. Belçika'da önde gelen 10 sivil toplum kuruluşu (STK), meseleyi sene başında mahkemeye taşımıştı. Brüksel Asli Hukuk Mahkemesi, 19 Ocak'ta Fedasil'in "en az bir kişiye kalacak yer verilmeyen veya sığınma başvurusu alınmayan her iş günü başına" 5 bin avro ceza ödemesine hükmetmişti. Son kararla bu ceza günlük 8 bin avroya çıkarıldı. Ancak STK'ler şimdiye kadar hiçbir ödeme yapılmadığını belirtiyor. Belçika'da sığınmacıların kabulünden sorumlu federal kuruluş Fedasil'in barınak bulmamasıyla ilgili kriz, bir yılı aşkın süredir devam ediyor. Önemli kısmı 18 yaş altı olan sığınmacılar, mülteci kabul merkezlerinin kapasiteleri dolduğu için sokaklarda yatıp kalkıyor.

1 2