03 Mayıs Cuma 2024
2 yıl önce

ABD Başkanı Biden ve Rusya lideri Putin arasındaki tarihi zirve sona erdi! İlk açıklama geldi…

ABD Başkanı Joe Biden ile Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin arasındaki zirve İsviçre'nin Cenevre kentinde başladı. İki lider, Biden'ın ilk yurt dışı ziyaretinde üçüncü durağı olan Viyana'da bir araya geldi. Biden, Putin görüşmesine 'yüz yüze görüşmek her zaman daha iyidir' diyerek başladı. Putin ise, ABD Başkanı Joe Biden’a şahsen görüşme girişimi için teşekkür ederek “Uzun bir yolculuk yaptınız, çok çalıştınız. Ancak Rus-Amerikan ilişkilerinde en yüksek seviyede ele alınması gereken birçok sorun birikti. Görüşmemizin yapıcı geçeceğini umuyorum' dedi.  Bu açıklamaların ardından gazeteciler salondan çıkarıldı ve zirve basına kapalı olarak gerçekleşti. Yaklaşık 4 saat süren görüşme sona erdi. TOPLANTININ ARDINDAN İLK AÇIKLAMA Toplantı sonrası ilk açıklamalar Rusya lideri Putin'den geldi. Basın toplantısı düzenleyen Putin, Biden ile görüşmesinin yapıcı geçtiğini ifade etti. Rus ve Amerikan diplomatların dönüşü için mutabakat sağladıklarını anlatan Putin, dışişleri bakanlıklarının diplomatik yolla ilgili görüşmelere başlayacağını duyurdu. Görüşmede düşmanca bir tutum olmadığını söyleyen Rus lider, Biden'la Ukrayna konusunu da ele aldıklarını ve Ukrayna'nın NATO'ya muhtemel üyeliğine ilişkin tartışılacak bir şey olmadığını ifade etti. Vladimir Putin, "Biden, Stratejik Saldırı Silahlarının Azaltılması Anlaşması'nın (START-3) uzatılması konusunda sorumlu ve zamanında bir karar aldı. Rusya ve ABD'nin stratejik istikrarın sağlanmasında sorumlulukları var. İki ülke, uzatılan START-3 anlaşmasında yapılacak olası değişiklikleri görüşmeye başlayacak" dedi. Siber saldırılar konusunda da konuşan Putin, dünyada bu tür saldırıların büyük oranda ABD'den geldiğini söyleyerek, Moskova Yönetimi'nin Washington'a siber saldırılar konusunda teferruatlı bilgi sağladığını ifade etti. Putin, Siber güvenlik konusunda ABD lideri Biden'la anlaşmaya vardığını açıkladı. ABD ve Avrupa ile Rusya'nın arasında büyük anlaşmazlığa yol açan muhalif siyasetçi Aleksey Navalnıy mevzuuna da değinen Putin, "Navalnıy Rus yasalarını ihlal ettiğini biliyordu, tutuklanacağı biliyordu, fakat yine de Rusya'ya geldi" ifadelerini kullandı.  Putin, ABD'li mevkidaşı Biden'ın nisan ayında bir konuşmada kendisine yönelik "katil" ifadesini kullanmasıyla ilgili olarak, "Biden'ın açıklamasının kendisini tatmin ettiğini" de sözlerine ekledi. ZİRVEYE DAMGA VURAN AN Öte yandan CNN International'da yer alan bilgiye göre iki lider ve dışişleri bakanları bir arada basına poz verirken Rus güvenlik görevlileri ve basın mensupları arasında kısa süreli bir gerginlik yaşandı. Dünyayla paylaşılan fotoğraflarda güvenliklerin müdahalesi ve daha fazla görüntü alınmasına engel olmaya çalıştıkları açıkça belli oluyor. Güvenlik görevlilerinin 'Git buradan' diye bağırdıkları duyulurken kameraya yakalanan anlarda Putin'in durumu sinirli bir şekilde gülümseyerek seyrettiği Biden'ın ise gergin bir bekleyiş içinde olduğu görüldü. CNN'in kıdemli Beyaz Saray muhabiri Kaitlan Collins ise tarihi buluşmayla ilgili tüm detayları resmi Twitter hesabından duyurmaya devam ediyor. Collins, görüşmenin yapıldığı odadaki gergin anları 'ABD'li gazeteciler basının görüşmeden görüntü alabildiği o tek anda odadan itilip kakılarak çıkarıldı. Gazeteciler içeride kalmaya çalıştıkça kıyafetlerinden çekiştirilerek Rus güvenlikler tarafından dışarı çıkarılmaya çalışıldık dediler. Ve o anlarda ABD Başkanı Biden'ın söylediği hiçbir şeyi duyamadıklarından şikayet ettiler.' sözleriyle aktardı. ABD - RUSYA İLİŞKİLERİ Ukrayna'nın Kırım yarımadasını 2014'te Rusya'nın ilhak etmesi, ikili ilişkilerde kırılma noktalarından biri oldu. 2015'te Rusya'nın ABD'nin desteklediği muhaliflere karşı Şam yönetimine destek olmak için Suriye'ye müdahalesi ve 2016'da Donald Trump'ın seçildiği Amerikan seçimlerine Rusya'nın müdahale ettiğine dair -Rusya'nın yalanladığı- iddialar, gerilimin büyümesine yol açtı. Mart ayında Biden'ın yaptığı bir konuşmada Putin'e "katil" demesi üzerine Rusya, Washington'daki büyükelçisini geri çağırmıştı. ABD de Moskova büyükelçisini Nisan ayında ülkeye geri çağırdı. Şu an iki ülkenin büyükelçisi de yok. Nisan ayındaki olayın sebebi ise Washington'ın, Amerikan Başkanlık seçimlerine müdahale, siber saldırılar ve Ukrayna ile yaşanan gerilimin bir sonucu olarak Rusya'ya yönelik yeni yaptırım kararı aldığını açıklamasıydı. Yaptırımlar hem Rus hükümetinin ABD bankalarıyla yaptığı işlemleri içeriyor hem de başkanlık seçimlerine müdahale ettikleri suçlamasıyla 32 kişiyi hedef alıyor. Bunun üzerine Rus Dışişleri Bakanı Sergey Lavrov, bu yaptırımlara karşılık verme kararı aldıklarını açıklamıştı. Buna göre hem ABD'li 10 diplomat sınır dışı edildi hem de ülkedeki ABD'li diplomatların bildirim yaparak görev yerlerinden 16 kilometreden uzağa seyahat etmelerine izin veren anlaşma iptal edildi. Amerikan Büyükelçi de Moskova'dan Washington'a döndü. NATO zirvesinin ardından düzenlediği basın toplantısında "katil" ifadeleri hatırlatılan Biden, önce soruyu geçiştirmeye çalışsa da sonra Putin'i "Zeki, zor ve değerini hak eden bir hasım" olarak niteledi. "Katil" ifadesinin "Yapmak üzere olduğumuz toplantı açısından çok da önemli olduğunu düşünmüyorum" dedi. Uzun sürmesi beklenen görüşmede liderlerin birlikte yemek yemesi planlanmıyor. ABD'li yetkili, bu durumu "ekmeği bölüşmek yok" sözleriyle değerlendirdi. Görüşme sonrası iki lider ayrı ayrı basın toplantısı düzenleyecek. NİSAN AYINDA UKRAYNA SINIRINDA GERİLİM ARTMIŞTI Rusya, Mart ortasından başlayarak Kırım'a ve Ukrayna'nın doğusundaki Donbas bölgesine askeri sevkiyat yaptı. Ukrayna ve Batılı ülkeler, Rusya'nın sevkiyatına dair uyarılarda bulunmuş ve Amerikan askeri gemilerinin Karadeniz'e yöneldiği haberleri gelmişti. Gerilimin tırmandığı dönemde ABD Başkanı Biden, Rus mevkidaşı Putin'e telefon etti. Bu, Biden'ın göreve geldikten sonra Putin'le ikinci telefon konuşması oldu. Biden, gerilimi azaltmak üzere ikili zirve teklifinde bulunmuş ancak Rus tarafı, teklifi düşüneceklerini açıklamıştı. Nisan sonunda, iki lider için henüz bir ikili görüşme tarihi belirlenmemişken Rusya Savunma Bakanı Sergey Şoygu, haftalardır bölgede gerilimin yükselmesine neden olan Ukrayna sınırına yapılan askeri yığınağın geri çekileceğini açıkladı. Hafta başında yapılan NATO zirvesinde ise Ukrayna'nın da ittifakın parçası olabileceğine dair açıklamalar geldi. Eski Sovyet ülkesi olan Ukrayna'nın NATO üyeliğinin gündeme gelmesi, Moskova'da tepkiyle karşılanıyor. Bu konunun da Biden-Putin görüşmesinde gündeme gelmesi bekleniyor.

2 yıl önce

Biden'ın, İsrail Cumhurbaşkanı Özel Kaleminin önünde diz çöktüğü fotoğraf sosyal medyada gündem oldu

İsrail basını, Rivlin'in 28 Haziran Pazartesi Beyaz Saray'a gerçekleştirdiği ziyaret esnasında çekilen yeni bir fotoğrafı servis etti. Fotoğrafta Biden, Rivlin'in Özel Kalemi Ultra Ortodoks Ravitz'in önünde diz çökerken görülüyor. Haftanın fotoğrafı Rivlin'in, Biden'a Ravitz'in 12 çocuk annesi olduğunu söylediği ve bunun üzerine Biden'ın, Ravitz'in önünde diz çöktüğü belirtildi. Fotoğraf Amerikalı kullanıcılar arasında da sosyal medyada hızla yayıldı, çok sayıda kişi söz konusu kare için "haftanın fotoğrafı" yorumunu yaptı.

2 yıl önce

ABD Başkanı Biden Jeff Flake'i Türkiye Büyükelçisi olarak aday gösterdi

ABD Başkanı Biden, 2020 seçimlerinde kendisini destekleyen ve 2001 yılından 2019 yılına kadar ABD kongresinde bulunmuş Flake’i Türkiye ABD büyükelçisi olarak belirledi. Flake, yaptığı açıklamada “Başkanın büyükelçi olarak aday göstermesi ile onurlandım. Bu iki ülke için önemli bir zamanda önemli bir rol“ dedi. Flake, ayrıca aday gösterilmesi ile Biden yönetiminin ABD dış politikasındaki parti politikalarının sınırda kalması geleneğini sürdürdüğünü belirterek “ABD dış politikası partiler üstü olabilir ve olmalıdır“ dedi. Senatoda kabul edilmesinin ardından Türkiye’de büyükelçilik görevini sürdüren David Satterfield’in görevini devir alacak olan Flake Kongre’de temsilciler meclisi üyeliği ve senatörlük görevlerinden önce Güney Afrika’da Mormon Misyonerliği ve Nambia’da Demokrasi Vakfı yöneticiliğini yapmıştı.

2 yıl önce

New York Times Biden'ın Afganistan'dan geri çekilme planının aynen devam edeceğini yazdı

New York Times gazetesinde yer alan ve adı açıklanmayan üst düzey yetkililere dayandırılan habere göre Beyaz Saray, Afganistan planını revize etmeyi düşünmüyor. Taliban'ın ülkedeki hızlı ilerleyişi karşısında nasıl bir adım atacağı merak edilen Washington yönetiminin geri çekilme planına sadık kalacağını kaydeden yetkililer, Kunduz kentindeki gelişmeleri yakından takip ediyor. Yetkililer Taliban'a yönelik sadece sınırlı hava saldırılarının düzenlendiğini, ancak bunun ötesinde daha kapsamlı bir adım atılmasının beklenmediğini ifade etti. Gazeteye konuşan bir yetkili, Afganistan'da 650 civarında Amerikan askerinin kaldığını ve geri çekilme planının belirlendiği şekilde sürdüğünü belirtti. Afgan hükümet güçlerinin Taliban'a karşı kontrolü kaybettiği vilayet merkezi sayısı, kuzeydoğudaki Tahar vilayetinin merkezi Talukan kentinin de örgütün eline geçmesiyle 5'e yükselmişti. Taliban, Afganistan topraklarının yüzde 80'den fazlasını kontrol ettiğini öne sürüyor. Zaman zaman savaş uçaklarıyla Afgan ordusuna destek veren ABD'nin askeri faaliyetleri, ay sonunda bitecek. Birleşmiş Milletlere (BM) göre, Taliban saldırıları ve çatışmalarda, son bir ayda binden fazla sivil hayatını kaybetti. Afganistan Bağımsız İnsan Hakları Komisyonu, mayıs başından ağustosa kadar yaklaşık 1 milyon sivilin evlerinden olduğunu açıkladı.

2 yıl önce

Eski ABD Başkanı Trump'tan Biden'a çağrı: Utanç içinde istifa etme zamanı geldi

Eski ABD Başkanı Donald Trump'ın yazılı açıklamasında, "Joe Biden'ın Afganistan'da yaşananlara izin verdiği için utanç içinde istifa etme zamanı geldi." ifadesine yer verdi. Biden'a istifa çağrısıyla ilgili, "Bu önemli bir şey olmamalı. Çünkü meşru bir şekilde seçilmedi." sözlerini kullanan Trump ayrıca ABD Başkanını, ülkedeki Kovid-19 vakalarındaki artış, iç göç, ekonomi ve enerji konularında da eleştirdi. Eski ABD Başkanı, istifa çağrısından önce yayımladığı bir diğer bildiride ise "Joe Biden'ın Afganistan'da yaptığı efsane. Amerikan tarihinin en büyük yenilgilerinden biri olarak tarihe geçecek!" sözlerini sarf etmişti. Taliban'ın ülkeye hakim olma süreci ABD ile Taliban arasında Şubat 2020'de varılan barış anlaşması çerçevesinde bu yıl uluslararası güçlerin Afganistan'dan geri çekilme süreci başladı. Anlaşma yabancı güçlere saldırılmamasını öngörürken Taliban'ın Afgan güvenlik güçlerine yönelik eylemlerine dair bir hüküm getirmedi. Afgan hükümetiyle Doha'daki müzakereleri devam ettiren Taliban, eş zamanlı şekilde hazirandan bu yana şiddetli saldırılarla Afganistan'da birçok ilçeyi, son bir ayda da vilayet merkezlerine hızla hakim oldu. Başkent Kabil çevresini kuşatan Taliban, kenar mahalleleri almaya başlarken hükümete yönetimi ve başkenti barışçıl şekilde devir çağrıları yaptı. Cumhurbaşkanı Eşref Gani akşam saatlerine doğru ülkeyi terk etti. Taliban sözcüsü Zabihullah Mücahit, hükümet güçlerinin başkent Kabil'den ayrılması nedeniyle kentin ve kamu binalarının kontrolünü almaya başladıklarını açıkladı. Taliban, Kabil'de Cumhurbaşkanlığı Sarayından açıklamada bulunarak başkent ve ülkeye hakim olduğunu ilan etti.

2 yıl önce

ABD Başkanı Biden'dan Afganistan açıklaması: Kaos olmadan ayrılamazdık

Amerikan ABC kanalına konuşan Başkan Joe Biden, Afganistan'dan ayrılma kararını, tahliye sürecinde ortaya çıkan durumu ve son gelişmeleri değerlendirdi. Afganistan'dan ayrılma kararının doğru olduğunu ve kararının arkasında olduğunu vurgulayan Biden, bu kararı almalarının gerekçelerini anlattı. "Afganistan'dan ayrılma sürecinin daha iyi yönetilebileceğine inanmıyor musunuz?" şeklindeki soruya yanıt veren Biden, "Sanmıyorum. Bu süreç, ardından kaosun ortaya çıkmadığı bir şekilde ele alınabilirdi, bunun bir yolu olduğu fikri var ama bunun nasıl olacağını bilmiyorum." şeklinde konuştu. Biden ayrıca, söz konusu kararı alırken "kaos olabilir" durumunu da karar alma sürecinde değerlendirdiklerini belirtti. Amerikalıların ülkeden ayrılmasına izin verip vermeyeceği konusunda Taliban'ın ne yapacağından emin olmadıklarını anlatan Biden, "Peki şu an ne yapıyorlar, iş birliği yapıyorlar. Amerikan vatandaşlarının ayrılmasına izin veriyorlar." dedi. Kabil Hamid Karzai Havalimanı'nda ortaya çıkan kaos görüntüleriyle ilgili fikri sorulan Biden, "Bir an önce kontrolü sağlamalıyız ve hızlı hareket etmeliyiz diye düşündüm. Ve öyle de yaptık." şeklinde konuştu. Afganistan'ı terk eden eski Cumhurbaşkanı Eşref Gani ile Taliban'a karşı herhangi bir savunma yapmayan Afgan güvenlik güçlerine atıf yapan Biden, tam da bu sebeplerle ülkeden ayrılmalarının çok doğru bir karar olduğunu söyledi. "Basit bir karar verebilirdim. Eğer kalıyoruz deseydim o zaman çok daha fazla askeri oraya göndermeye hazırlanmamız gerekirdi." ifadesini kullanan Biden, verdiği kararlarla çok sayıda Amerikan askerinin Afganistan'da ölmesini engellediğini belirtti. Amerikalıların tahliyesi sona erene kadar ABD askerleri kalacak Biden, Afganistan'dan ayrılmak isteyen tüm Amerikalıların tahliye sürecinin 31 Ağustos'tan sonraya sarkması durumunda ne yapacaklarının sorulması üzerine, gerekirse bazı ABD askerlerinin kalacağını söyledi. "Afganistan'da 10 ila 15 bin Amerikalı var, doğru mu? Ülkeden ayrılmak isteyen tüm Amerikalılar tahliye edilene kadar askerlerin orada kalacağı konusunda taahhüt veriyor musunuz?" sorusuna Biden, "Evet." şeklinde cevap verdi. Biden, bunun, 31 Ağustos'tan sonra da Afganistan'da kalacakları anlamına gelmediğini vurgularken, halen tahliye edilmesi gereken Amerikalıların olması durumunda 31 Ağustos'ta ne kadar ve ne şekilde askerin kalacağı konusuna bakacaklarını ancak kalan vatandaşlarını çıkaracaklarını belirtti. Taliban’ın ülkeye hakim olma süreci ABD ile Taliban arasında Şubat 2020'de varılan barış anlaşması çerçevesinde bu yıl uluslararası güçlerin Afganistan'dan geri çekilme süreci başladı. Anlaşma yabancı güçlere saldırılmamasını öngörürken Taliban'ın Afgan güvenlik güçlerine yönelik eylemlerine dair hüküm getirmedi. Afgan hükümetiyle Doha'daki müzakereleri devam ettiren Taliban, eş zamanlı şekilde, hazirandan bu yana şiddetli saldırılarla Afganistan'da birçok ilçeye, son bir ayda da vilayet merkezlerine hızla hakim oldu. Başkent Kabil çevresini kuşatan Taliban, 15 Ağustos'ta Cumhurbaşkanı Eşref Gani'nin ülkeyi terk etmesinin ardından kenti çatışmasız şekilde kontrolüne aldı.

2 yıl önce

ABD Başkanı Joe Biden’dan Taliban’a mesaj: Saldırı olursa hızlı ve kuvvetli bir cevap görürler

İşte Biden'ın açıklamalarından satır başları: Dünyanın bu kadar uzak bir noktasında bu kadar net bir şekilde yalnızca ABD böylesine başarılı bir operasyon gerçekleştirebilir. Yaklaşık 8 bin kişiyi tahliye ettik şu ana dek. ABD sözlerinin arkasında duruyor. Kadın liderler ve gazetecilere de yardımcı olacağız. Şu anda kaç Amerikalı'nın ülkede olduğunu bilmiyoruz. Sağlıklı bir sayıya ulaşmak için çalışıyoruz. Daha dün tahliye edilen Amerikalılar arasında havalimanına askeri imkanlarla getirdiğimiz siviller de oldu. 'OPERASYONLAR ÇEKİLMEYİ TAMAMLAYANA KADAR SÜRECEK' NATO'yla bu konuda yakın işbirliği içindeyiz. Bu operasyonlar önümüzdeki günlerde de sürecek, ta ki çekilmeyi tamamlayana dek. Eve gelmek isteyen tüm Amerikalıları eve getireceğiz. Bu tahliye operasyonu tehlikeli bir operasyon, riskler var. Zor şartlar altında sürdürüyoruz bu operasyonu. Can kaybı riski de var. Taliban'la sürekli iletişim halindeyiz. Sivillerin güvenli geçişini sağladıklarından emin oluyoruz. Taliban'a şunu çok net söyledik: Bizim askerlerimize herhangi bir saldırı, operasyonlarımıza bir müdahale olursa çok hızlı ve kuvvetli bir cevap görürler. G-7'DEN ACİL TOPLANTI KARARI Bu bölgede istikrarı getirmek isteyen herkesle birlikte çalışacağız. Boris Johnson, Şansölye Merkel, Emmanuel Macron ile görüştüm son birkaç günde. Hepimiz G-7'nin önümüzdeki hafta acilen toparlanmasına karar verdik. Ortak bir yaklaşım belirleyeceğiz Afganistan konusunda. Uluslararası kamuoyuyla çalışmak için nasıl bir yol izleyebileceğimizi de konuştuk. Taliban üzerinde uluslararası baskıyı nasıl kurarız, bunu da konuştuk. Geçtiğimiz hafta içimizi acıtan görüntülere şahit olduk. Burada korkmaları çok normal, üzgünler, gelecekle ilgili fikirleri yok. Askerimizin yürüttüğü çok zor ve tehlikeli bir operasyon. Diğer Amerikalıları, Afgan müttefiklerimizi, ortak müttefiklerimizi kurtarmak için çabalıyorlar. 'VATANDAŞLARIMIZI VE MÜTTEFİKLERİMİZİ KURTARMAK İÇİN HER ŞEYİ YAPACAĞIZ' Eleştiri yapmak için bu operasyondan sonra çok vaktimiz olacak. Ama şu anda tek odağım bu işi bitirmek. Amerikan vatandaşlarını ve Afgan müttefiklerimizi kurtarmak için her şeyi yapacağız, buna konsantre olmuş durumdayız. Bu iş bittiği zaman Afganistan'daki 20 yıllık askeri varlığımız sona ermiş olacak. Kimse bizim kredibilitemizi sorgulamadı. NATO müttefiklerimizden böyle bir şey duymadım. Hatta herkesten tam tersini duyuyorum. Herkes bizim çok hızlı ve sözümüzü tutacak biçimde hareket ettiğimizi düşünüyor. Biz Afganistan'a El-Kaide'den kurtulmak ve Bin Ladin'i yakalamak için gittik, bunları başardık. Bu savaşı bitirmenin vakti geldi çattı. Son 20 yılda bize bedeli 1 trilyon dolardan başlıyor. Terörizm tehdidi artık değişti. Şu anda DAEŞ daha büyük bir tehdit. El-Kaide ve diğer terör örgütlerinden de tehditler var, Afganistan dışındaki ülkelerde de. 'BÖYLE BİR ÇÖKÜŞÜN OLACAĞINA İHTİMAL VERİLMEDİ' Bakan Blinken ve müttefiklerimizle de çalışacağız ki Taliban üzerinde uluslararası baskı kurabilelim. Burada bir meşruiyet kazanma çabası var. Çok sert önkoşullar dayatacağız. Kadınlara, vatandaşlara nasıl davranacakları belirleyici olacak. 11 günde böyle bir çöküşün olacağı hiç ihtimal verilmeyen bir olanaktı. Orta Doğu'da, Afrika'da ve diğer bölgelerde terör örgütlerinin yükselişi söz konusu. Terör örgütleriyle dünyanın diğer bölgelerinde de mücadele ediyoruz. Bize her türlü nota, tavsiye geliyor. Bu grup '11 günde düşer' demedi. Ben bir karar verdim. Dedim ki fikir birliğine uyayım. Fikir birliği de şuydu: Bu olay yılın sonuna doğru olur dendi. Taliban'la bir anlaşmamız var. Şimdilik havalimanına girmelerine izin veriyorlar Amerikan vatandaşlarının. 'VATANDAŞLARIMIZ İÇİN HER TÜRLÜ OPERASYONU YAPABİLİRİZ' Şu anda her seçenek masada. Amerikalıları havalimanına getirmek için ülke genelinde her türlü operasyonu yapabiliriz. Taliban'ın lider kadrosuyla hep iletişim halindeyiz. Yaptığımız işleri onlarla koordine ediyoruz. Bu sayede büyükelçilik çalışanlarımızı dışarı çıkarabildik. İnsanlar diyor ki 'Neden ayrıldık Amerikalılara saldırılmamasına rağmen?' Daha önce de söylediğimiz gibi saldırı olmamasının sebebi bir anlaşma olmasıydı. Trump, 'Kimse bize saldırmazsa 1 Mayıs'ta çıkacağız' dedi. Ayrıca Taliban ülkenin her yerinde kırsal bölgeleri ele geçiriyordu. Eğer ben 2-3 Mayıs'ta 'Gitmiyoruz, kalıyoruz' deseydim o zaman daha fazla Amerikan askeri gitmek zorunda kalmaz mıydı? Ne için öleceklerdi? Afganistan'dan tamamen çekilip şu anda gördüğünüz şeylerin yaşanmaması mümkün değil. ABD'ye gelmek isteyen çok fazla Afgan var. Bir anlaşmamız var Taliban'la. Taliban kontrol noktalarından Amerikan pasaportu olanların geçmesine müsaade ediyor. Bu süreçte Taliban'la irtibat halinde olmamıza rağmen ülkenin güvenlik güçlerinin tamamen çökmesini beklemiyorduk.

2 yıl önce

Joe Biden: Kabil’den kalkan uçaklar doğrudan ABD’ye gelmiyor

ABD Başkanı Joe Biden, Taliban’ın Afganistan’daki yönetimi ele geçirmesinin ardından Afganistan’daki duruma yönelik açıklamalarda bulundu. Biden, "önceliğimiz Amerikan vatandaşlarını güvenli bir şekilde Afganistan’dan çıkarmaktır" diyerek, 14 Ağustos’tan bu yana 28 bin kişinin, bu hafta sonu ise 30 saatte 11 bin kişinin bölgeden tahliye edildiğini bildirdi. Biden: "4 kıtada 2 düzineden fazla ülke ile çalışıyoruz" diyerek, insanların Afganistan’dan tahliye edilmesi için müttefiklerle birlikte çalışıldığını ifade etti. Biden ancak, "tahliyelerin her şekilde zor olacağını", "Acı ve kayıp olmadan insanları tahliye etmenin bir yolu olmadığını" sözlerine ekledi. Biden, Afganistan’ın başkenti Kabil’den kalkan uçakların doğrudan ABD’ye gelmeyeceğini belirterek, tahliye edilenler hakkında, önce araştırılma yapılacağını ve son 20 yılda ABD için çalışan kişilerin ülkeye kabul edileceğini açıkladı. Biden, uçakların ABD’ye gelmeden önce geçiş ülkelerindeki ABD ordusuna bağlı üslere iniş gerçekleştirdiğini ve burada denetim gerçekleştikten sonra ülkeye gelmeye uygun onların kabul edildiğini söyledi. Biden, "Son 20 yılda bize yardımcı olan Afganları Amerika Birleşik Devletleri’ndeki yeni evlerinde memnuniyetle karşılayacağız." dedi. Ticari uçakların gönüllü olması planlanıyor Biden, Afganistan’daki çalışmaların 31 Ağustos’tan sonraya uzamamasını umut ettiğini açıklarken, güvenli bölgenin Kabil Havalimanı çevresine genişletildiğini belirtti. Biden, bölgeden tahliye kapasitesinin arttırılması için farklı ülkelerdeki ticari havayollarının bazı uçaklarını bu iş için ayırmaya gönüllü olabilecekleri bir programın aktif hale getirileceğini söyledi. Biden: "Afganistan’dan çekilmek doğru bir karardı" Biden, Afganistan hakkında "alınması gereken temel bir karar" olduğunu ve daha fazla Amerikalıyı görmemeye kararlı olduğunu vurguladı. Biden, ABD’nin Afganistan’dan çekilme kararının "doğru bir karar" olduğunu söyleyerek Afganistan’da bir süre daha kalmanın hiçbir fark oluşturmayacağını sözlerine ekledi. Biden: "Kimseye güvenmiyorum" Biden, Taliban’ın ABD’ye karşı bir saldırı gerçekleştirmeyeceğine dair garanti aldığını, ancak Taliban da dahil olmak üzere "kimseye güvenmediğini" söyledi. Biden ayrıca, belli koşullar altında ve davranışlarına bağlı olarak, Taliban’a karşı yaptırımları destekleyebileceğini söyledi.

1 2 3 4 5 6 7 8 ... 17 18