03 Mayıs Cuma 2024
2 yıl önce

ABD, Suudi Arabistan'dan hava savunma sistemlerini geri çektiğini bildirdi!

Associated Press Haber Ajansı, Planet Labs şirketine ait uydu görüntülerinde, hava üssünde pistin hemen güneybatısında, 1 kilometrekarelik bir alanda konuşlu bazı Patriot bataryalarının ve Terminal Yüksek İrtifa Alan Savuna Sistemi'nin (THAAD), ağustos ayının sonlarından itibaren boşaltıldığını belirtti. THAAD sistemi balistik füzeleri Patriot füzelerine göre daha yüksek bir irtifada yok etme kapasitesine sahip. AP, Hava Üssü'ndeki faaliyetler ve araç hareketlerinin devam ettiğine dikkat çekti. Ancak cuma günü alınan yüksek çözünürlüklü görüntülerin analizlerinde bataryaların boş oldukları ortaya çıktı. AP'ye göre, Suudi Arabistan'daki ABD hava savunma sistemlerinin başka bölgelere konuşlandırılması söylentileri aylardır Washington'da dolaşıyordu. Bunun nedeni ise Çin ve Rusya gibi küresel aktörlerle karşı karşıya gelme riskinin artması. ABD'nin bu hamlesi, Husilerin Suudi Arabistan'ın Abha kentindeki havalimanına yönelik saldırısında 8 kişinin yaralanmasının ardından geldi. ABD Savunma Bakanlığı (Pentagon) Sözcüsü John Kirby, AP'nin konuyla ilgili sorusuna yanıtında, Washington'un Suudi Arabistan'daki bazı hava savunma ekipmanlarının yeniden konuşlandırıldığını kabul etti. Ancak ABD'nin Orta Doğu müttefiklerine "geniş ve derin" bağlılığının altını çizdi. Kirby, "Savunma Bakanlığımız, ABD'nin ulusal çıkarlarını ve bölgesel ortaklıklarımızı desteklemek için Orta Doğu'da binlerce askerimizi ve en gelişmiş hava gücümüz ve deniz kabiliyetlerimizden oluşan güçlü imkanlarımızı bulunduruyoruz" ifadelerini kullandı. ABD'nin hava savunma sistemlerini ülkeden çekmesini kabul eden Suudi Arabistan Savunma Bakanlığı ise bu adımın ortak mutabakatlar sonucunda gerçekleştirildiğini söyledi. Bakanlık, Suudi Arabistan'ın kara, hava ve deniz sahalarını savunmaya muktedir olduğunu vurguladı. Prens Sultan Hava Üssü, 2019'da ülkedeki petrol üretim alt yapısına büyük hasar veren füze ve drone saldırılarının ardından binlerce ABD askerine ev sahipliği yapmıştı. Yemen'deki İran destekli Husiler bu saldırıları üstlense de bazı uzman analizleri ve saldırı bölgelerinden toplanan füze kalıntıları, saldırıların doğrudan İran tarafından düzenlendiğine işaret etmişti.

2 yıl önce

Suudi Arabistan'ın Washington Büyükelçiliğine Kaşıkçı'nın fotoğrafı yansıtıldı: Cemal için adalet

Suudi Arabistan'ın Washington Büyükelçiliği binasına, üç yıl önce İstanbul'da öldürülen Suudi gazeteci Cemal Kaşıkçı'nın resmi yansıtıldı. Eylemi gerçekleştiren "Önce Özgürlük" (Freedom First) Hareketi, Twitter hesabından yaptığı paylaşımda, "Cemal'in fotoğrafını Washington'daki Suudi Arabistan Büyükelçiliği'ne yansıttık. Cemal'in mirasının sonsuza ek süreceğini hatırlatmak için sergiledik. Cemal için adalet aramamıza yardım edin" ifadelerine yer verildi.

2 yıl önce

İçişleri Bakanı Soylu, Sırbistan Başbakan Yardımcısı Stefanoviç ile görüştü

İçişleri Bakanı Soylu, Sırbistan Başbakan Yardımcısı ve Savunma Bakanı Stefanoviç'i bakanlıktaki makamında ağırladı. Stefanoviç, Bakan Soylu eşliğinde şeref defterini imzaladıktan sonra günün anısına fotoğraf çekildi. Bakan Soylu, Stefanoviç'e yaptığı nezaket ziyaretinden ötürü teşekkür ederek, "Kendisini ülkemizde görmekten dolayı çok büyük bir onur duyuyoruz. Kendisiyle birlikte çok güzel çalışmaların altına imza attık. Bu iki ülkenin ilişkilerinin gelişmesi konusunda yapıcı adımlarımız söz konusu oldu. Sırbistan bizim için hem dost hem de komşumuzdur. İstikrar, güvenlik ve barış noktasında da kilit ülkelerden birisidir. Sırbistan ile olan ilişkilerimizin pandemi dönemine rağmen en üst düzeyde devam etmiştir. Attığımız adımlar, iki ülkenin güvenlik alanında yaptığı iş birlikleri çok önemli adımlardı. Bunlardan daha da önemlisi, kurulan sinerjiydi. Bu sinerji iki ülkenin güvenlik alanında çok önemli adımlar atmasına vesile oldu" ifadelerini kullandı. 'DAHA İYİ İLİŞKİLER GELİŞTİRMEMİZ GEREKİYOR' Sırbistan Savunma Bakanı Stefanoviç ise gösterdiği misafirperverlik için Bakan Soylu'ya teşekkür ederek, "Onu her şeyden önce bir dost ve ağabey olarak gördüğümü ifade etmek isterim. Misafirperverliği için de teşekkür ederim. İki ülkenin birbirine yaklaşması ve ilişkilerinin gelişme için yaptığı her şeyden ötürü kendilerine teşekkür ediyorum. Hem siyasi, hem ekonomik hem de milli savunma alanında çok daha iyi ilişkiler geliştirmemiz gerekiyor" dedi. Baş başa görüşmenin ardından basına kapalı olarak heyetler arası görüşme gerçekleştirildi.

2 yıl önce

Suudi Arabistan Dışişleri Bakanı, İran ile görüşmeleri sürdüreceklerini söyledi

Bin Ferhan, France 24 kanalına yaptığı açıklamada, Suudi Arabistan-İran arasında daha önce gerçekleştirilen 4 müzakerenin yalnızca keşif amaçlı olduğunu ancak her iki tarafın da iletişim kurma taahhüdünde bulunduğunu belirtti. Ülkesinin İran ile müzakerelere devam edeceğini ve yakında yeni bir müzakere turu beklediklerini dile getiren bin Ferhan, "Birkaç hafta içinde yeniden başlayacak olan İran nükleer müzakereleri hakkında ciddi çekinceler var." ifadesini kullandı. İran-Suudi Arabistan ilişkileri Suudi Arabistan'da, 2 Ocak 2016'da aralarında Şii din adamı Nimr el-Nimr'in de bulunduğu 47 kişi "terör" suçlamasıyla idam edilmişti. İdamlara tepki gösteren İranlı yetkililerin peş peşe yaptığı açıklamaların ardından Suudi Arabistan'ın Tahran Büyükelçiliği ve Meşhed kentindeki konsolosluk binaları İran'daki göstericiler tarafından ateşe verilmişti. Bu olaylar sonrasında, Mart 2015'te başlayan Yemen'deki iç savaş nedeniyle zaten gergin olan iki ülke arasındaki diplomatik ilişkiler tamamen kesilmişti. Eski ABD Başkanı Donald Trump döneminde Washington'un İran'a uyguladığı "azami baskı" politikasının da etkisiyle Tahran ile Riyad arasındaki gerginlik çatışma boyutuna ulaşmıştı. İran ve Suudi Arabistanlı yetkililer, nisanda Bağdat'ta doğrudan görüşmeler yapmak üzere bir araya gelmiş ve Irak'ın ara buluculuğundaki görüşmeler daha sonra da devam etmişti. Suudi Arabistan Veliaht Prensi Muhammed bin Selman, 27 Nisan'da Suudi televizyon kanalına verdiği bir röportajda, "İran bir komşu devlet ve biz kendisiyle iyi ve seçkin ilişkiler kurma arzusundayız." açıklamasında bulunmuştu. Suudi Arabistan Kralı Selman bin Abdulaziz de 22 Eylül'de Birleşmiş Milletler 76. Genel Kurulundaki konuşmasında, İran ile güven inşa etmek için yapılan ilk görüşmelerin somut sonuçlar vermesini umduğunu belirtmişti.

2 yıl önce

Birleşik Arap Emirlikleri, Katar, Suudi Arabistan ve Kuveyt yatırım için Türkiye'yi seçti

Son 18 yılda Körfez ülkelerinin Türkiye'ye yatırımı 11,4 milyar doları bulurken, AK Parti Genel Başkanvekili Yardımcısı İffet Polat "Bu yatırımlar daha da artacak. Önümüzdeki dönemde de Körfez ülkelerinden ciddi yatırım ve ortaklıklar geleceğini düşünüyorum" dedi. Sanayiden finansa, enerjiden ulaşıma, madencilikten perakendeye kadar pek çok alanda yabancı yatırımcı çeken Türkiye, Körfez ülkeleri tarafından da tercih edilen ülkelerin başında geliyor. Bu kapsamda, Körfez ülkelerinin Türkiye'de sanayi, finans, medya, taşımacılık, imalat, enerji, inşaat ve gıda sektörüne kadar geniş bir alanda yatırımları bulunuyor. Son 18 yılda Körfez ülkelerinin Türkiye'ye yatırımı 11,4 milyar dolara ulaştı. Bu ülkeler arasında Türkiye'ye en fazla yatırımı 4,3 milyar dolarla Birleşik Arap Emîrlikleri (BAE) yaptı. BAE'nin 11 milyar dolarlık daha doğrudan yatırımı ile bu rakam 15,3 milyar dolara yükselecek. Körfez ülkeleri arasında Katar 2,7 milyar dolar yatırım yaparken, 15 milyar dolar daha yatırım yapacağı açıklamıştı. Suudi Arabistan'ın 2 milyar dolar yatırımı, Kuveyt'in ise Türkiye'de 1,9 milyar dolarla doğrudan yatırımları bulunuyor. BAE, Katar, Kuveyt ve Suudi Arabistan'ın ardından bir diğer Körfez ülkesi Bahreyn'in de Türkiye'ye yatırım için gelmesi bekleniyor. POLAT: YATIRIMLAR ARTACAK Türkiye Gazetesi'nin haberine göre, Körfez ülkelerinin yatırımlarındaki ilk adresi Türkiye olurken, AK Parti Genel Başkanvekili Yardımcısı İffet Polat "Türkiye'ye gelen yatırımlar, hukuki ve demokratik altyapının ne kadar sağlam olduğunu gösteriyor. Demokrasi ve hukuki altyapının sağlam olmasından dolayı Türkiye'yi tercih ediyorlar. Hatırlarsanız 11 Eylül döneminde ABD bankalarındaki Arapların 1 trilyon dolara yakın parası verilmedi. Daha sonra birçok Arap ülkesi Türkiye gibi demokrasisi sağlam ve güvenilir ülkelere yöneldi. Bu yatırımlar daha da artacaktır. Önümüzdeki dönemde de Körfez ülkelerinden ciddi yatırım ve ortaklıklar geleceğini düşünüyorum" dedi. YATIRIM İÇİN CAZİP BİR ÜLKEYİZ Türkiye'de ciddi bir pazar derinliği oluştuğuna işaret eden Polat "Kuveyt'e, Katar'a göre Türkiye'nin nüfusu çok yüksek. Dolayısıyla yapılan yatırımın karşılığı alınıyor. Öte yandan, yatırım yapmak için Türkiye'nin lojistik ağı çok güçlü. Deniz taşımacılığı, hava taşımacılığı ve kara taşımacılığımız çok geliştik. Türkiye'de ayrıca güçlü bir insan gücü, eğitimli ve kalifiye insan sayısına sahip. İnsanlar yatırımlarının geri dönüşünü alabilmesi için bu parametreleri kontrol ediyorlar ve Türkiye'nin her yönden yatırım yapılabilecek bir ülke olduğu görüyorlar. Bu güzellikler, Türkiye'yi cazip hâle getiriyor" diye konuştu.

2 yıl önce

Fransa ve Suudi Arabistan, İran'ın nükleer programını geliştirmesinden endişe ediyor

Suudi Arabistan ve Fransa, İran'ın nükleer programını geliştirmesinden endişe duyduklarını açıkladı. Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron'un Körfez turunun son ayağı olan Suudi Arabistan'da Veliaht Prens Muhammed bin Selman ile gerçekleştirdiği görüşmenin ardından ortak yazılı açıklama yapıldı. Suudi Arabistan haber ajansı SPA'da yer alan açıklamaya göre, Suudi Arabistan ve Fransa, İran'ın nükleer programını geliştirmesinden büyük endişe duyduklarını ifade etti. İki ülke ayrıca, balistik füzeler ve insansız hava araçlarının kullanımı da dahil olmak üzere İran'ın bölge istikrarını sarsan faaliyetlerine karşı koymanın gerekliliği üzerinde durdu. Fransa, İran'ın nükleer silah sahibi olması ya da bunu geliştirmesine izin vermemeye kararlı olduğunu vurguladı. İki ülke, Lübnan hükümetinin, finans, enerji, yolsuzlukla mücadele ve sınır denetimini içeren kapsamlı reformlar yapması gerektiğini belirtti ve bunun gerçekleştirilmesi için Lübnan ile birlikte çalışma konusunda anlaştı. Fransa ve Suudi Arabistan, Lübnan ordusunun rolünün güçlendirilmesi ve silahların sadece devletin meşru kurumlarının elinde olması gerektiğine işaret etti. Açıklamaya göre, Lübnan halkının yaşadığı sıkıntıları hafifletmek için Fransa-Suudi Arabistan insani yardım mekanizması kurulması konusunda anlaşmaya varıldı. Fransa Cumhurbaşkanı Macron, daha önce basına yaptığı açıklamada, Suudi Arabistan Veliaht Prensi Bin Selman ve Lübnan Başbakanı Necib Mikati ile telefon görüşmesi gerçekleştirdiğini söylemişti. Mikati ise söz konusu görüşmeyi, Riyad ve Beyrut yönetimleri arasındaki tarihi ilişkilerin yeniden canlandırılması için "önemli bir adım" olarak nitelendirmişti. Macron, çıktığı Körfez turunda Birleşik Arap Emirlikleri ve Katar'ın ardından bugün Suudi Arabistan'a geçmişti.

2 yıl önce

Cumhurbaşkanı Erdoğan'dan Suudi Arabistan'a ihracat açıklaması: Söz verdi

Çıkışta bir vatandaşın, 'Sayın Cumhurbaşkanım, bir şey rica ediyorum. Suudi Arabistan'ın ihracat çözümünü de bekliyorum.' sözleri üzerine Cumhurbaşkanı Erdoğan, Şubat ayında Suudi Arabistan'ı ziyaret edeceğini ifade etti. Cumhurbaşkanı Erdoğan, 'Şu anda Şubat'ta beni bekliyor. Söz verdi. Ben de Şubat'ta Suudi Arabistan'a ziyaretimi yapacağım.' dedi.

2 yıl önce

BM, Bosna Hersek ve Sırbistan'da savaş suçlularının yüceltilmesinden endişe duyuyor

BM İnsan Hakları Yüksek Komiserliği Sözcüsü Liz Throssell, BM'nin Cenevre Ofisi'nde düzenlenen haftalık basın toplantısında, Bosna Hersek'in başta Gacko, Foça, Bijeljina, Prijedor, Brçko, Janja ve Sırbistan'ın Sancak bölgesinde bulunan Priboj ve Novi Pazar kentlerindeki provokasyonlara tepki gösterdi. Throssell, geçen hafta sonu meydana gelen olaylarda savaş suçlusu Ratko Mladiç adına tezahürat yapıldığını ve bazı grupların eski Yugoslavya'nın çeşitli yerlerinin ele geçirilmesi için çağrıda bulunan milliyetçi şarkılar söylediğini aktardı. Yaşanan bir olayda caminin yanından geçen şahısların havaya ateş açtığını belirten Throssell, bazı politikacıların kışkırtıcı, milliyetçi ve nefret söylemlerinin 2022'de artarak devam ettiği uyarısında bulundu. Throssell, "Bosna-Hersek ve Sırbistan'da, bazı bireylerin vahşet suçlarını ve hüküm giymiş savaş suçlularını yücelttiği ve belirli toplulukların nefret söylemleriyle hedef alındığı ve bazı durumlarda şiddetin teşvik edildiği son olaylardan derin endişe duyuyoruz." dedi. "DERHAL SORUŞTURMA BAŞLATILSIN" ÇAĞRISI Sırbistan ve Bosna-Hersek'teki yetkililerin uluslararası insan hakları yükümlülüklerine uymaları gerektiğini bir kez daha vurgulayan Throssell, yetkilileri ulusal, ırksal veya dini nefretin her türlü savunuculuğunu kınamaya ve bunlardan kaçınmaya davet etti. Throssell, bu tip olayların tekrarlanmasını önlemek ve toplumsal barışın inşa edilmesi için derhal etkili ve tarafsız bir soruşturma başlatılması çağrısında bulundu. BOSNA HERSEK'TEKİ PROVOKATİF EYLEMLER Bosna Hersek Anayasa Mahkemesi, 2015 yılında dönemin Devlet Başkanlığı Konseyi üyesi Bakir İzetbegovic'in talebi üzerine "Sırp Cumhuriyeti" gününü "anayasaya aykırı" ilan etmişti. Karar üzerine Sırp Cumhuriyeti Halk Meclisi, "9 Ocak Sırp Cumhuriyeti Günü"nün tanınması için 25 Eylül 2016'da referandum düzenlemiş ancak Bosna Hersek Anayasa Mahkemesi bu referandumu tanımamış ve söz konusu günün kutlanmasına yönelik eylemlere yasak getirmişti. Bosna Hersek'te Banja Luka şehrinde anayasaya aykırı olmasına rağmen "9 Ocak Sırp Cumhuriyeti Günü" kutlamaları yapılmıştı. Kutlamalara, Dodik'in yanı sıra Sırp Cumhuriyeti Başkanı Zeljka Cvijanovic, Sırp Cumhuriyeti emniyetinin 800 mensubu, Sırbistan Meclis Başkanı Ivica Dacic, Sırbistan Başbakanı Ana Brbanic, Rusya Büyükelçisi İgor Kalbuhov ve aşırı sağcı Fransız milletvekilleri dahil 2 bin 700 kişi katılmıştı. Bosna Hersek'in başta Gacko, Foça, Prijedor, Brçko ve Janja olmak üzere birçok şehrinde Boşnak ve Sırp olmayanlara yönelik hakaretler de içeren provokasyonlar yaşanmıştı. Olayların ardından, Bosna Hersek Dışişleri Bakanı Bisera Turkovic, Banya Luka'da yasa dışı biçimde kutlanan "9 Ocak Sırp Cumhuriyeti Günü" programına temsilci gönderen Rusya, Çin ve Sırbistan'a diplomatik nota verildiğini açıklamıştı.

1 2 3 4 5 6