İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, sosyal medya hesabından yaptığı paylaşımda şu ifadeleri kullandı: "Emniyet İstihbarat Başkanlığı koordinesinde Hatay İstihbarat Şube Müdürlüğü ve Suriye Görev Gücü ortak operasyonunda; Azez Mare Bölgesinde PKK/KCK Terör Örgütü mensubu Ebu Ali kod Hasan Najjar, 1.8 kg C-4 plastik patlayıcı Canlı Bomba Yeleği ve çok sayıda mühimmat ile yakalandı. Sınırlarımız içinde de, sınır ötesinde de teröristlere göz açtırmayan; Emniyet Teşkilatımıza, Emniyet İstihbarat Birimlerimize, Jandarmamıza, Suriye Görev Gücü'ndeki kahraman evlatlarımıza tebrikler." https://twitter.com/suleymansoylu/status/1557660371913261057?s=21&t=LdWalad7C_oAkXTu1csLPg
İstanbul TEM Şube Müdürlüğü ekiplerince, PKK/KCK terör örgütünün faaliyetlerinin deşifre edilmesi ve engellenmesine yönelik sürdürülen çalışmalar kapsamında pazar günü Fatih'te operasyon düzenlendi. Gözaltına alınan iki kişiden birinin 2014 yılında PKK/KCK Silahlı Terör Örgütünün kırsal alanına katıldığı, PKK'nın sözde özel kuvvetlerinde yer alan ve halen "Xalit Seydo Botan Gever" kod adını kullandığı tespit edilen Mehdi Mıhçı (26) olduğu belirlendi. Üzerinden sahte kimlik çıktı Silahlı terör örgütüne üye olmak suçundan 'firar' ve Yüksekova Sulh Ceza Hakimliğince “Silahlı Terör Örgütüne Üye Olmak” suçundan 'aranıyor' kaydı bulunan Mehdi Mıhçı'nın üzerinden sahte kimlik çıktığı kaydedildi. Mıhçı'yla birlikte gözaltına alınan kişinin ise Civan A. (26) olduğu öğrenildi. Ayrıca Mıhçı ile bağlantısı tespit edilen Kerem Ş. (43), Manisa Akhisar'da gözaltına alındı. Operasyonu Bakan Soylu duyurdu Operasyonu İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, Twitter hesabı üzerinden duyurdu. Soylu, Mehdi Mıhçı'nın Murat Karayılan ile çekilen fotoğrafını paylaşırken, “Murat Karayılan'ın talimatıyla İran üzerinden Türkiye'ye geçen, PKK'nın sözde özel kuvvetlerine mensup, bomba eğitimi veren,İstanbul'da eylem yapmak ve yaptırmak üzere gelen; Seydo Botan Gever kod adlı Mehdi Mıhçı, başarılı bir operasyonla sahte kimlikle İstanbul'da yakalandı.” ifadelerini kullandı. https://twitter.com/suleymansoylu/status/1557672871748685824?s=21&t=es32kNzPW0qkTtwtatcF6g
CHP İstanbul Milletvekili Gürsel Tekin, konuk olduğu canlı yayında Millet İttifakı’nın gizli ortağı HDP’ye ilişkin çok tartışılacak açıklamalara imza attı. “HDP’YE BAKANLIK VERİLEBİLİR, HER PARTİYE DE VERİLEBİLİR” Gürsel Tekin, “HDP’ye bakanlık verilebilir mi?” sorusuna şu şekilde yanıt verdi: “Benim hiç geri vitesim yok. Ben ne söylediğimi biliyorum. Tarih beni haklı çıkaracak. HDP konusu Çiçek’e başka bir TV’de sorulmuş. O da ‘Elbette, neden olmasın’ demiş. Şimdi bir akıl tutulması yaşanıyor. Demokrasi diyoruz… Millet iradesi diyoruz… Siyasi partiler olarak seçime gideceğiz ve milletimiz de onlara oy verecek. Milletin oy verdiği bir siyasi parti seçilecek. O zaman seçime sokmayın kardeşim. Hatta mümkünse Kürtlere de deyin ki ‘Sizin oyunuzu askıya aldık’. Ne olacak şimdi? Bir seçime girdik ve seçimde ne çıkacağını hiçbirimiz bilmiyoruz. HDP Meclis’te temsil ediliyor. Bunu hak sayacaksınız ama bu ülkeyi yönetmek için HDP’yi saymayacaksınız. O zaman millet iradesi nerede kaldı? O zaman bu seçmen yarın nasıl oy verecek? HDP’ye Bakanlık verilebilir. Her partiye de verilebilir. O da anayasaya göre seçime bir hak kazanmış bir partidir.” https://twitter.com/celebimehmeta/status/1566427924642807808?s=21&t=QusX33uRtKMu8H9M5zlKVA MEHMET ALİ ÇELEBİ, TEKİN’İ BOMBALADI Bağımsız İzmir Milletvekili Mehmet Ali Çelebi açıklama üzerine CHP’yi bombaladı. İşte Mehmet Ali Çelebi’nin paylaşımı; CHP İstanbul Milletvekili Gürsel Tekin:”İktidar olursak HDP’ye bakanlık verilebilir.”demiş. Milli Savunma mı? İçişleri mi? Savunma bütçesini kısın, Meclisi kitlerim derseler uyar mıyız? Operasyonları durdurur muyuz? Size hayırlı olsun. PKK-Öcalan severlerle benim işim olmaz!
Bakan Soylu'nun açıklaması şöyle: Emniyet İstihbarat Başkanlığımız koordinesinde; Hatay İl Emniyet ve Afrin Suriye Görev Gücü'nün operasyonuyla, Afrin'de eylem yapmak üzere PKK/PYD/YPG'li teröristlere Münbiç'ten gönderilen; 12 kg C4 patlayıcı ile bomba yapımında kullanılan malzemeler ele geçirildi... Operasyonda emeği geçen ekiplerimize tebrikler. https://twitter.com/suleymansoylu/status/1572617128448249856?s=46&t=gYjx4Xrynbn8YJTk5fc7LA
Mersin'de gece yarısı polisevine düzenlenen silahlı saldırıda 1 polisimiz şehit olurken, 1 polisimiz de yaralandı. Hain saldırının ardından teröristler etkisiz hale getirilirken, 2 teröristten birinin Zozan Tolan kod adlı Dilşah Ercan olduğu tespit edildi. Polisevi saldırısının faili Dilşah Ercan Dilşah Ercan'ın çantasına yerleştirdiği bombalı düzeneği patlatarak olay yerinde öldüğü bildirildi. CHP, TERÖRİSTİ "TUTUKLU GAZETECİ" DİYEREK SAVUNMUŞ CHP'nin 2013 yılında hazırladığı "Tutuklu Gazeteciler, Dünyanın En Büyük Gazeteci Cezaevi: Türkiye" raporunda polisimizi şehit eden canlı bomba Dilşah Ercan'ın da bulunduğu ortaya çıktı. CHP'nin raporunda Ercan'dan "Azadiya Welat muhabiri Dilşah Ercan, kamera ve fotoğraf makinesi gibi gazetecilik faaliyetlerinde kullanılan tüm ekipmanına suç kanıtı olarak el konduğunu belirtti." şeklinde bahsedildi. PKK'lı teröristin adı CHP'nin "tutuklu gazeteciler" listesinde TERÖRİSTİN MEKTUBU CHP RAPORUNDA CHP raporunda mağdur olarak gösterilen PKK'lı terörist Dilşah Ercan'ın gönderdiği mektup da yer alıyor. Raporda Ercan'ın "mektupta yaşadığı hak ihlallerini yazamaması" bir hak ihlali olarak belirtiliyor. TERÖR ÖRGÜTÜ ÜYESİ OLMAKTAN CEZA ALMIŞTI Ercan, 2011 yılında “örgüt üyesi olmak” ve “örgüt propagandası yapmak” iddiasıyla 8 yıl 6 ay hapis cezası almıştı.
EGM’den yapılan açıklama şöyle; “Afrin Suriye Görev Gücü tarafından yapılan çalışmalar neticesinde; Eski Afrin Mahallesinde bir poşet içerisinde; 1 adet 1,5 m infilaklı fitil, 1 adet F1 fünye grubu, 870 gr ağırlığında canlı bomba yeleği ele geçirildi. Halep Yolu üzerindeki Habben Köprüsü altında ise 1 adet modifiye edilmiş elektrikli infilak kapsülü, patlamaya hazır düzenek halinde toplam 2 kg 157 gram ağırlığında, uzaktan kumandalı 3 adet bidon içerisinde hazırlanmış EYP ele geçirildi.”
20 Nisan'da Bursa'da infaz koruma memurlarını taşıyan minibüse yönelik MLKP terör örgütü tarafından gerçekleştirilen bombalı eylemin failleri Tanya kod adlı Seda Baykan İzmir Dikili'de Mehmet Mustafa U. ile birlikte yakalanmıştı. İzmir Emniyet Müdürlüğü ekipleri, Mehmet Mustafa U.'ya ait hücre evinde kaldığı tespit edilen MLKP terör örgütünün Fakirlerin Ezilenlerin Silahlı Kanadı (FESK) yapılanması içerisinde sorumlu düzeyde faaliyet gösteren ve İnterpol tarafından Turuncu kategoride aranan Zafir Emre kod adlı Cebrail Gündoğdu'yu da 22 Ekim'de yakalamıştı. TERÖRİSTİ SAKLAYANLAR TESPİT EDİLDİ Cebrail Gündoğdu ile irtibatı bulunan 8 kişi de aynı gün Balıkesir ve İzmir'de gerçekleştirilen eş zamanlı operasyonlarla yakalandı. SABAH'ın ulaştığı operasyonun detaylarında şok bilgiler yer aldı. Cebrail Gündoğdu'ya Ayvalık'ta yardım eden ve evlerinde saklayan kişilere yönelik Balıkesir İstihbarat Şube Müdürlüğü ve TEM Şube Müdürlüğü tarafından yapılan çalışmanın ardından gözaltına alınan 8 kişi arasında CHP üyeleri çıktı. CHP ÜYESİNİN EVİNDE EYLEMCİNİN PARMAK İZİ ÇIKTI Gündoğdu'ya yardım eden isimler arasında gözaltına alınan Rana İ.'nin de Ayvalık'ta yaşadığı, kızının aynı operasyon kapsamında İzmir'de gözaltına alındığı 2012 yılında CHP Ayvalık İlçe Teşkilatı Yönetim Kurulu Üyesi olduğu, halen CHP Balıkesir Ayvalık Teşkilatı dönem aktif üyesi olduğu belirlendi. CHP ÜYESİNİN EVİNDE EYLEMCİNİN PARMAK İZİ ÇIKTI Gündoğdu'ya yardım eden isimler arasında gözaltına alınan Rana İ.'nin de Ayvalık'ta yaşadığı, kızının aynı operasyon kapsamında İzmir'de gözaltına alındığı 2012 yılında CHP Ayvalık İlçe Teşkilatı Yönetim Kurulu Üyesi olduğu, halen CHP Balıkesir Ayvalık Teşkilatı dönem aktif üyesi olduğu belirlendi. Ayvalık Belediyesin ait Güzel Ayvalık Gıda Turizm Sanayi ve Ticaret Limited Şirketinde Destek Personeli olarak çalışma kaydı bulunan Rana İ.'nin geçmiş dönemlerde de yine belediyeye ait şirketlerde çalıştığı tespit edildi. Rana İ.'nin son bir yıl içerisinde Ayvalık Belediye Başkanı Mesut Ergin'in de aralarında bulunduğu, Ayvalık Belediyesinde ve Ayvalık Belediyesine ait olduğu bilinen şirket çalışanlarıyla irtibatı ortaya çıktı. Güzel Ayvalık Gıda Turizm Sanayi Ve Ticaret şirketinin 17 Eylül 2014'de kurulduğu, Ticaret Sicil Gazetesine göre Şirketin Ayvalık Belediyesine ait olduğu, Şirket Müdürünün Ayvalık Belediye Başkanı Mesut Ergin olduğu öğrenildi. Rana İ.'nin evinde yapılan aramalarda MLKP terör örgütü Eş Başkanı Başak Şahin Duman ve Bursa'da eylem yapan örgüt mensubu Dilek Arsu'nun parmak izleri tespit edildi. Ayrıca Rana İ'nin örgütsel faaliyetlerin icrasını sağlamak amacıyla kızı Dilara Su K., Tuğba E. ve Umur Ö.'ye örgütsel talimatlar verdiği ve yönetici konumunda bulunduğu değerlendirildi. EVİNDE TERÖRİSTİN PARMAK İZİ BULUNDU Operasyonda gözaltına alınan isimlerden Tuğba E.'nin Gündoğdu'yu Ayvalık'ta evinde sakladığı belirlenirken, Tuğba E.'nin halen CHP Balıkesir Ayvalık Kadın Kolları aktif üyesi olduğu, Ayvalık Belediyesi iştiraki olan şirkette Destek Personeli olarak çalıştığı ortaya çıktı. Geçmiş dönemlerde de belediyeye ait şirketlerde çalışan kadının, bir dönem de Ayvalık Kent Konseyi Kadın Meclisleri içerisinde faaliyet yürüttüğü belirlendi. Tuğba E.'nin, son bir yıl içerisinde Ayvalık Belediye Başkanı Mesut Ergin aralarında bulunduğu, Ayvalık Belediyesinde ve Ayvalık Belediyesine ait olduğu değerlendirilen şirketlerde çalışan kişilerle de irtibatı belirlendi. Tuğba E.'nin Cebrail Gündoğdu'ya yer temin ettiği, HTS kayıtlarında Cebrail Gündoğdu ile aynı yerde baz verdiği, ikametinde yapılan aramalarda Gündoğdu'nun parmak izleri tespit edildi. YARDIMI KAMERA İLE TESPİT EDİLDİ Yine gözaltına alınan isimlerden Umur Ö'nün de Ayvalık'ta yaşadığı, halen CHP Balıkesir Ayvalık Teşkilatı aktif üyesi olduğu, 2011 ile 2019 yılları arasında Ayvalık Belediyesine ait olduğu değerlendirilen şirketlerde çalıştığı tespit edildi. Umur Ö.'nün Cebrail Gündoğdu'ya barınma ve lojistik ihtiyaçlarını karşıladığı kamera görüntüleri ile tespit edildiği, örgütsel faaliyetlerin icrası amacıyla Rana İ., Dilara Su K.ve Tuğba E. ile irtibatının olması örgüt ile olan bağını ve irtibatını açıkça koyduğu belirtildi.
Yunanistan'daki Lavrion kampında eğitim alıp stratejik hedeflere saldırmak için geldiği İstanbul'da yakalanan teröristin iddianamesinden HDP Diyarbakır Milletvekili Remziye Tosun ile çarpıcı bir detay çıktı. İddianamede ifadesine yer verilen bir terörist, Remziye Tosun'un örgüt tarafından hazırlanan bombaların kuryeliğini yaptığını, bu bombaların karakola saldırıda kullanıldığını söyledi. YUNANİSTAN'A GİTTİ Yeni Şafak'ın haberine göre; 3 Eylül'de İstanbul'da yakalanarak tutuklanan PKK'lı Hüseyin Tanrıkulu hakkında 'terör örgütü üyeliğinden' iddianame hazırladı. İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından hazırlanan iddianameye göre, terörist Tanrıkulu, Diyarbakır'da HDP'nin sözde Gençlik Meclisi'nde aktif olarak görev yaptıktan sonra örgütün kırsal yapılanmasına katıldı. Meriç Nehri üzerinden Yunanistan'a gidip silah ve bomba eğitimi alan Tanrıkulu, yasa dışı yollardan Türkiye'ye girdi. HEDEF KÖPRÜLER VE AK PARTİ Tanrıkulu'nun hedefinde, İstanbul'daki köprüler. AK Parti milletvekilleri, AK Partili şahıslar, AK Parti ilçe binaları ve mahalle bekçileri vardı. Ancak Lavrion kampından gelerek yakalanan başka bir terörist ifadesinde Tanrıkulu'nu ifşa etti. Terörist, Tanrıkulu'nu sağ ve sol kolunda bulunan dövmesine kadar tarif etti. Bu bilginin ardından harekete geçen güvenlik güçleri teröristi 3 Eylül'de İstanbul Esenyurt'ta gözaltına alındı. Lavrion'da eğitim alıp Türkiye'de yakalanan diğer teröristler de Tanrıkulu'nun kampta bulunduğunu doğruladı. İDDİANAMEDE TOSUN DETAYI İddianamede HDP Diyarbakır Milletvekili Remziye Tosun'a ilişkin çarpıcı bir de detay ortaya çıktı. Batman'da ifadesi alınan bir Ş.A. adlı teröristin ifadesine iddianamede yer verildi. Ş.A ifadesinde PKK'lı Tanrıkulu ile Tosun'un yakın irtibatta olduğunu ortaya koyarak, Tosun'un örgüt adına nasıl bomba kuryeliği yaptığını anlattı. Ş.A ifadesinde şunları kaydetti: HDP'LİLER DESTEK VERDİ "...Benim HDP içerisinde faaliyet yürüttüğüm dönemde bu milletvekillerinin gençlik yapılanmasına finans sağladığını gördüm. Bir gün HDP binasında iken Hüsamettin Tanrıkulu da binadaydı. Oturduğumuz sırada Hüsamettin beni çağırarak biraz sonra bir şahsın geleceğini, kendisinin alt katta biraz işi olduğunu, kapıyı kendisinin üzerine kilitlememi, kimseyi içeri almamamı tembihledi, binaya HDP Milletvekili Remziye Tosun geldi." BOMBALARI ALIP GİTTİ "Remziye Tosun çantasından bir poşet çıkardı. Poşet içerisinde kutular vardı. Bu poşetleri Hüsamettin'e teslim etti. Hüsamettin alt kata bu poşetlerle indi. Ben üzerine kapıyı kilitledim. Hüsamettin uzun süre alt katta kaldıktan sonra tekrar yukarı çıkarak beklememi söyledi. Remziye tekrar mutfağa gelince Hüsamettin alt kattan poşeti getirerek Remziye'ye teslim etti. Bundan birkaç gün sonra Hüsamettin'e Remziye'ye ne verdiğini sorduğumda içerisine ses bombası olduğunu, Remziye'nin bu ses bombasını Sur ilçesinde birisine teslim ettiğini, Ümit Akgün ve Kamuran (Mustafa) isimli şahısların ses bombasını Ben-u Sen Mahallesi'ndeki polis karakolunun bulunduğu yere attıklarını söyledi." İlerleyen günlerde bombalı karakola attığı söylenen Ümit Akgün'le yeniden görüştüğünü belirten Ş.A. "Ümit bu olayı kendisi de bana anlattı. Olay sonrasında polisten kaçarak Metin isimli şahsın evine giderek sakladıklarını anlattı" ifadelerini kullandı.
