07 Mayıs Salı 2024
1 yıl önce

Pençe Kılıç Harekâtı! Bombalara 'Yağmur' ve 'Ecrin'in adı yazıldı, Arap Pınarı ilk defa vuruldu

Irak ve Suriye'nin kuzeyindeki terör hedeflerine yönelik yapılan "Pençe Kılıç Harekatı"nın detayları ortaya çıktı. Irak'ın ve Suriye'nin kuzeyinden yapılan terör saldırılarını bertaraf etmek ve hudut güvenliğini sağlamak, terörü kaynağında yok etmek maksadıyla Birleşmiş Milletler Antlaşması'nın 51'inci maddesinden doğan meşru müdafaa hakları doğrultusunda gerçekleştirilen harekâtta, gerek planlama gerekse icra aşamasında çok hassas davranıldı. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın talimatıyla gerçekleştirilen harekat öncesi Milli Savunma Bakanı Hulusi Akar, beraberinde Genelkurmay Başkanı Orgeneral Yaşar Güler, Kara Kuvvetleri Komutanı Orgeneral Musa Avsever ve Deniz Kuvvetleri Komutanı Oramiral Ercüment Tatlıoğlu ile birlikte Hava Kuvvetleri Komutanlığı'na geldi. Hava Kuvvetleri Kurmay Başkanı Korgeneral Rafet Dalkıran'dan harekata ilişkin brifing alan Akar'ın "Şu andan itibaren Pençe Kılıç Harekatı'nı başlatıyoruz" talimatının ardından uçaklar üslerinden havalandı. Yurt genelindeki 6 farklı üsten kalkan uçaklar, Suriye ve Irak'ın kuzeyindeki hedeflere eş zamanlı harekât gerçekleştirdi. Muharip ve destek uçaklarının yanı sıra İHA ve SİHA'larla birlikte 70'e yakın hava aracının görev aldığı harekâtta teröristlere ait barınak, sığınak, mağara, tünel, depoların aralarında bulunduğu hedefler imha edildi. ARAP PINARI İLK KEZ HAVA HAREKÂTIYLA İLK KEZ VURULDU Akıncı Taarruzi İHA'nın da görev aldığı harekatta Irak'ın kuzeyindeki Kandil, Asos, Hakurk ile Suriye'nin kuzeyindeki Arap Pınarı (Aynularab), Tel Rıfat, Cizire ve Derik bölgelerindeki hedefler eş zamanlı vuruldu. Vurulan hedeflerin arasında ilk defa Suriye'nin kuzeyindeki Arap Pınarı'nın (Aynularab) da yer alması dikkati çekti. 140 KM DERİNLİĞE İNİLDİ Türk Silahlı Kuvvetlerine ait uçaklar eş zamanlı olarak Irak'ın kuzeyinde sınır hattının 140 kilometre içindeki Asos ile 90 kilometre içindeki Kandil'deki hedefleri vurdu. Harekâtın ilk aşamasında Hava Kuvvetleri Komutanlığı'na bağlı unsurlar 81 hedefi imha etti. Sabah saatlerinde devam eden harekâtla vurulan hedef sayısı 89'a yükseldi. Özellikle İstiklal Caddesi'nde ikisi çocuk 6 kişinin hayatını kaybettiği, 81 kişinin yaraladığı bombalı saldırının hemen ardından 81 hedefe yönelik gerçekleşen hava harekatı dikkati çekti. Hava harekatı ile etkisiz hale getirilen teröristlerin arasında terör örgütünün sözde yöneticilerinin bulunduğu belirtilirken, harekatta büyük oranda yerli ve milli mühimmat kullanıldığı vurgulandı. BOMBALARA 'YAĞMUR' VE 'ECRİN'İN ADI YAZILDI Milli Savunma Bakanlığı, harekâtla ilgili yeni bir görüntü paylaştı. Videolu paylaşım yapan MSB, "Bugün Dünya Çocuk Hakları Günü! Görmek istemeyenler olsa da terör örgütü PKK/YPG bu coğrafyada bebekleri ve çocukları acımasızca katletmeye devam ediyor. Son olarak dünyalar tatlısı Ecrin ve Yağmur’u bizlerden ayırdılar. Çocuk katillerinden hesap sormaya devam edeceğiz!" denildi. 

1 yıl önce

Şanlıurfa'da bombalı eylem hazırlığındaki teröristler yakalandı

Şanlıurfa Valiliği'nden yapılan açıklamada, "PKK/KCK-PYD/YPG silahlı terör örgütünün eylem ve faaliyetlerin deşifre edilmesi ve engellenmesine yönelik Şanlıurfa Cumhuriyet Başsavcılığı koordinesinde İl Emniyet Müdürlüğümüzün yaptığı çalışmalar neticesinde yasa dışı yollarla Suriye'nin Aynel Arab (Kobani) bölgesinden ülkemize giriş yaptığı tespit edilmesi üzerine yakalanarak gözaltına alınan Suriye uyruklu 1 şahıs, terör örgütünden almış olduğu talimatla Şanlıurfa ilinde bombalı eylem yapmak için gönderildiğini beyan etmiş, şahısla irtibatlı olduğu tespit edilen Şanlıurfa ve Bursa ilinde Suriye uyruklu 3 şüpheli şahıs daha yakalanarak gözaltına alınmıştır. İşlemleri akabinde adli mercilere sevk edilen 4 şüpheli şahıstan 1'i adli kontrol kararı ile serbest bırakılmış, 3 şahıs tutuklanmıştır" denildi.

1 yıl önce

İçişleri Bakanı Soylu'dan Alman mevkidaşına sert tepki: Polonya'ya 2 bomba düştü diye NATO ayağa kalktı

İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, Almanya İçişleri Bakanı Nancy Faeser ile bir araya geldi. Türkiye'ye resmi ziyarette bulunan Faeser, İçişleri Bakanlığındaki görüşme öncesi ziyaretçi defterini imzaladı. Soylu ve Faeser'ın ikili görüşmesi, görüntülerin alınmasının ardından basına kapalı devam etti. Görüşmede, İçişleri Bakan Yardımcısı İsmail Çataklı da hazır bulundu. İki bakan daha sonra, Güvenlik ve Acil Durumlar Koordinasyon Merkezinde (GAMER) heyetler arası görüşme yaptı. Soylu ve Faeser, görüşmenin ardından ortak basın açıklaması yaptı. Terörle mücadele başta olmak üzere birçok başlık değerlendirildi Faeser'i ağırladıkları ve heyetiyle verimli görüşmeler yaptıkları için memnun olduğunu belirten Soylu, Almanya'nın her anlamda Türkiye'nin önemli ortaklarından biri olduğunu söyledi. Soylu, Faeser'in göreve geldiğinden beri sıkı iş birliği, karşılıklı diyalog ve tüm sorunları ortak çözebilme konusunda iradenin ortaya koyulduğunu vurgulayarak, şunları söyledi: "Bugüne kadar 7 mekanizma oluşturduk ve bu 7 ayrı mekanizma devam ediyor. Özellikle 7 mekanizmanın 8'inci toplantısını da aralık ayında gerçekleştireceğiz. Bugün de sabahtan itibaren birçok konuyu olumlu şekilde ele aldık. Terörle mücadeledeki ortak bakışımızı tekrar değerlendirdik. PKK, DHKP-C, DEAŞ, FETÖ, birçok terör unsurlarıyla ilgili değerlendirmelerimizi ortaya koyduk. Bunlarla ortak şekilde mücadele etmenin esas itibarıyla insanlığı, dünyanın ve ülkemizin huzurunu ilgilendirdiğini ortaya koyduk." "Coğrafyamızın nasıl bir terör belasıyla karşı karşıya kaldığını paylaştık" Faeser'ın, Türkiye'de son dönemde yaşanan terör saldırılarıyla ilgili taziyelerini iletmesi dolayısıyla teşekkür eden Soylu, şu bilgileri verdi: "Biz de coğrafyamızın nasıl bir terör belasıyla karşı karşıya kaldığını kendisiyle paylaştık. Enerjiden göçe kadar birçok meseleyi karşılıklı değerlendirebilme fırsatımız oldu. Bu konuda ortak birtakım kararlarımız, değerlendirmelerimiz ve süreç yönetimi konusunda atacağımız adımlar kararlaştırıldı. Elbette ki asayiş ve uyuşturucu suçlarıyla ilgili de gündemimizin önemli başlıklarından birisi olarak bu konular ele alındı." "İnsan hakları dünyanın her yerinde bütün insanlara aittir" Bakan Soylu, Türkiye'nin, Suriye ve Irak'ın kuzeyindeki operasyonlarına yönelik Almanya'nın açıklamalarına ilişkin soru üzerine, şunları kaydetti: "Terör örgütlerine yönelik operasyonların bir tek değerlendirmesi olur, terörü ortadan kaldırmak. Devletler ve ülkeler meşrudur, terör örgütleri gayrı meşrudur. Devletlerin bir tek sorumluluğu vardır, kamu düzenini sağlamak. Kendi birliğine, kamu düzenine karşı terör örgütlerinin organizasyonları ve terör örgütlerinin saldırıları ayrıştırılamaz. Bugün şu anda bir çocuğumuz ile genç bir öğretmeniz defnedildi. İstiklal Caddesi'nde masum insanlar öldürüldü. O insanlara hiçbir orantı uygulanmadı. Polonya'ya 2 bomba düştü diye NATO ayağa kalktı. İnsanlar coğrafyalarına, dillerine, dinlerine, yaşadıkları bölgelere göre ayrıştırılamazlar. İnsan hakları dünyanın her yerinde bütün insanlara aittir. Almanya'ya veya Avrupa'nın herhangi bir yerine, dünyanın herhangi bir yerine terör saldırısı olduğunda ne düşünüyorsak etrafımızdaki coğrafyadaki terör örgütlerine de aynı şekilde düşünülmesini istiyoruz. Etrafımızda bir terör devleti kurmak istediler ve buna bizim müsaade etmemiz mümkün değildir. Sınırlarımızı da milletimizi de korumak bizim sorumluluğumuz, ülkemize ve milletimize borcumuz ve ödevimizdir. Bu, her ülkenin ve her milletin meşru hakkıdır."

1 yıl önce

DEAŞ’ın bombacısı Kocaeli’de yakalandı

İl Emniyet Müdürlüğü’nden yapılan açıklamaya göre, yabancı uyruklu H.H.A.A. isimli şüphelinin, terör örgütü DEAŞ bünyesinde bomba hazırlama ve araçlara yerleştirme görevlerinde bulunduğu tespit edildi. Aynı zamanda yapılan incelemelerde şüphelinin, terör örgütü tarafından yayımlanan bomba yüklü araç yanında görüntüsünün olduğu görüldü. Şüpheli H.H.A.A., Kocaeli’de TEM ekiplerinin düzenlediği operasyonla gözaltına alındı. Emniyette tamamlanan işlemlerinin ardından adliyeye sevk edilen şüpheli, çıkarıldığı mahkemece tutuklandı.

1 yıl önce

İçişleri Bakanı Süleyman Soylu: İstiklal Caddesi’ni kana bulayan bomba sosyal medya üzerinden yaptırıldı

İçişleri Bakanlığı Emniyet Genel Müdürlüğü Siber Suçlar ile Mücadele Daire Başkanlığı tarafından, Antalya’nın Serik ilçesindeki bir otelde düzenlenen 7. Uluslararası Siber Suçlar Çalıştayı başladı. 3 gün sürecek olan çalıştay çerçevesinde, çeşitli konularda çok sayıda oturum düzenlenecek. Çalıştayın açılışını gerçekleştiren İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, “Meselelere 360 derece bakmak durumdayız. Bugün İstanbul’da Interpol ile ilgili yaklaşık 50 ülkenin katıldığı bir çalışma var. Bu çalıştaya 15 ülkeden katılan misafirlerimiz var. Meseleye her tarafından bakacağız. Ortaya bir çıktı koyacağız ve bir adım atacağız. Bir yol haritası ortaya koyacağız. Bulunduğumuz coğrafya ile ilgili bir değerlendirme yapıyoruz. Bulunduğumuz coğrafya itibarıyla 21. yüzyılın tüm küresel güvenlik sorunları temas halinde olan bir ülkeyiz. Göçü anlatırken bulunduğumuz coğrafya ile ilgili bir değerlendirme yapıyoruz. Uyuşturucunun rotalarından bahsederken coğrafyanın ortaya koyduğu sonuçlara bakıyoruz” dedi. AMERİKA SON ÜÇ YILDA 2 MİLYAR DOLAR PYD-PKK'YA YARDIM ETTİ Amerika’nın Afganistan’a gittiği zaman Türkiye’de bir süreç başladığını belirten Soylu, “Uçaklar oradan insanları döke döke kaçtığı zaman, Irak’a demokrasi getireceğim diye gidildiği zaman da bir süreç başladı. Suriye’de iç savaş başladığı zaman da bir süreç başladı. Bittiği zaman da bir süreç başlayacak. İran’daki ambargo başladığı zaman da bizim için bir süreç başladı. Yani ne etrafımızdaki coğrafyadan bağımsızız ne de dünyadan bağımsızız. Meseleleri sadece kendi içimizde dönerek izlersek eksik bir değerlendirme yaparız. Amerika son 3 yılda 2 milyar dolar PYD-PKK’ya yardım etti. Terörle bir adım yan yana gelen hangi ülke hangi insan olursa olsun onu yaftalayan Amerika, terör örgütüne son 3 yılda 2 milyar dolar kendi senatosundan para gönderdi. Almanya ve İngiltere terör olayları yaşıyor ama Türkiye’nin terör tehdidi gibi değil. Siber güvenlik konusunda hepimiz aynı noktayız. Acaba tıpkı covid-19 salgınına yaptığımız gibi aynı anda mücadele mi edeceğiz, eksikleri olsa da küresel bir reaksiyon üretebilecek miyiz? Yoksa tıpkı terör ve göçte yapıldığı gibi siber güvenlik sorunun ülkeler arasında bir politika aracı olarak kullanılmasına mı şahit olacağız?” diye konuştu. "DEVLETİMİZİN TÜM YAPILARINI ETKİSİZ HALE GETİRMEK İÇİN ORTAYA ATILMIŞ İFTİRALARDIR" Bir küreselleşme anlayışı dayatılmaya çalışıldığını belirten Soylu, “Tek tip millet, tek tip medeniyet dayatılmaya çalışıyor. Bütün bunların hepsini küreselleşme anlayışı altında hep yaşadık ve yaşamaya devam edeceğiz. İstedikleri gibi yönetmek ve istedikleri gibi itibarsız hale getirmek istiyorlar. Kimyasal silahlanmadan tutun veya kimyasal silah saldırılarından tutun, uyuşturucunun devlet tarafından koordine edildiğini ifade eden cümlelerin hiçbirisi mesnetsiz bir yerden kaynaklanmayan uluslararası küresel ağların kontrolünde olmayan cümleler değildir. Hepsi devletleri itibarsızlaştırmak içindir. 2 bin yıllık ordumuzu, 200 yıllık emniyet teşkilatımızı ve devletimizin tüm yapılarını etkisiz hale getirmek için ortaya atılmış iftiralardır. Hepsinin bir sebebi var” şeklinde konuştu. "BOMBAYI SOSYAL MEDYADAN YAPTIRMIŞLAR" İstiklal Caddesi’nde meydana gelen bombalı saldırı hakkında da açıklamalarda bulunan Soylu, “İstiklal Caddesi’ndeki patlamadaki bomba yapımının sosyal medya üzerinden yaptırıldığını, yani bir görüşme kanalı üzerinden canlı bir şekilde imal edildiğini burada size söyleyebilirim. Teker teker tarif edildiğini, Hacı kod adlı Amerika’ya bağlı PKK/PYD terör örgütü mensubunun cep telefonu üzerinden hem bombayı yerleştiren, hem bombayı imal edeni cep telefonu üzerinden yaptırıldığı bilgileri mevcut. Devlet dedikodu yapmaz, bilgi ile çalışır. İlk verilen ifadelerdeki ’Ben bunu çikolata paketi sanıyordum’ sözleri gerçeği yansıtmıyor. Olayın bütün ayrıntıları teşkilatımız tarafından kayıtlara geçirilmiştir. Aciz değiliz, hiçbir işi de açıkta bırakmayız” ifadelerini kullandı.

1 yıl önce

Taksim bombacısının kardeşi açıkladı: Ağabeyim PKK/YPG'li

Hürriyet gazetesi yazarı Nedim Şener bugünkü köşesine Taksim bombacılarından Bilal Elhac Maoas’ın kardeşi Ahmed Elhac Maoas’ın ifadesini taşıdı. Ahmed Elhac Maoas ifadesinde ağabeyinin PKK/YPG’li olduğunu ifade ediyordu. Nedim Şener’in yazısı şöyle: “Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın dünkü “Kobani bitti” sözü, Suriye’nin kuzeyindeki PKK/YPG terör örgütü hedeflerine yönelik kara operasyonunun başlamasının yakın olduğunu gösteriyor. Bu aşamaya, PKK/YPG’nin Münbiç’ten verdiği talimatla, 13 Kasım’da İstiklal Caddesi’nde gerçekleştirilen 6 kişinin yaşamını yitirdiği, 81 kişinin yaralandığı bombalı saldırı ile geldik. Tüm deliller, ifadeler PKK/YPG terör örgütünü gösterirken, bazı eski generaller, gazeteciler, HDP’liler başta olmak üzere bazı siyasetçi “etki ajanları” ahlaksızca, utanmazca terör örgütünü aklama yarışına girdiler. Bir benzerini, yine Münbiç’ten verilen talimatla PKK/YPG’nin 26 Eylül’de Mersin Mezitli’de bir polisin şehit edildiği saldırıda yaşadık. O zaman da PKK/YPG’yi aklamaya çalışanlar çıkmıştı. BOMBACI PKK/YPG İSTİHBARAT ELEMANI Hatırlayacaksınız, İstiklal Caddesi’nde bomba dolu çantayı cadde üzerindeki bir banka bırakan ve kısa sürede yakalanan Ahlam Albashir’in sorgusunda, “PKK/PYD/YPG terör örgütü tarafından özel istihbarat elemanı olarak yetiştirildiğini” söylemesi üzerine “Suriyeli Arap PKK/YPG’li olur mu?” diyen de çıktı, “PKK/PYD üstlenmedi, yaptığı eylemi neden üstlenmesin?” ya da “DEAŞ’lılar, cihatçılar yaptı” diye PKK/PYD’yi aklamaya girişen de... Bombalı saldırı emrinin verildiği Suriye’nin kuzeyindeki PKK/YPG hedeflerine yönelik Türkiye’nin gerçekleştirdiği Perçe-Kılıç Hava Harekâtı’ndan sonra planlanan kara operasyonunu engellemek isteyen HDP’liler, siyasetçi ve gazeteciler, bombalı çantayı koyan Albashir’in itiraflarına ve ortaya çıkan bağlantılarına rağmen “Seçim çalışmaları başladı” diye ahlaksızca konuşup yazdılar. ‘MÜNBİÇ’TE YAŞIYORDUK’ Soruşturma devam ederken, bombayı temin eden ve çantayı İstiklal Caddesi’nde banka koyması için Albashir’e veren ve yurtdışına kaçan Bilal Hassan isimli kişinin önce kimliği sonra PKK/YPG üniformasıyla fotoğrafı ortaya çıktı. Bilal Hassan kod adını kullanan PKK/YPG’linin gerçek adının Bilal Hassan Elhac Maoas olduğu kardeşi Ahmed Elhac Maoas’ın da istanbul’da konfeksiyon atölyesinde çalıştığı ortaya çıktı. Gözaltına alınan Ahmed Elhac Maoas, ağabeyi Bilal Elhac Maoas’ın PKK/YPG’li olduğunu anlatırken, PKK/YPG üniformalı fotoğraftaki kişinin ağabeyi olduğunu doğruladı. Ahmet Elhac Maoas’ın ifadesindeki ilgili bölümler şöyle: “Öz abim Bilal Elhac Maoas, 2016-2017 yıllarından beri YPG içerisinde faaliyet gösterir. Bunun dışında başka bir yakınım herhangi bir örgüt içerisinde değildir. Bilal Elhac Maoas isimli şahıs benim öz abimdir. 2014 yılından 2020 yılına kadar abim Bilal Elhac Maoas ile beraber Suriye Münbiç’te bulunan ailemizle birlikte aynı evde yaşadık. 2020 yılında Türkiye’ye illegal yollardan giriş yaptım, ailem ve Bilal Elhac Maoas Münbiç’te bulunan evimizde kalıyordu. ‘EVE YPG KIYAFETİYLE GELİYORDU’ Yaşadığımız bölge önce DEAŞ’ın kontrolündeydi, 2016 yılında YPG’nin kontrolüne girdi. Abim Bilal Elhac Maoas 2016 veya 2017 yıllarında YPG’ye katıldı. Abim YPG’ye katıldıktan sonra eve YPG kıyafetleriyle gelip gidiyordu. Bu geliş gidişlerini pikap tarzı araçlarla gerçekleştiriyordu. İlk zamanlarda bana ve diğer kardeşim Muhammed’e de YPG’ye katılmamız yönünde baskılar yapıyordu. Ancak bizim ve ailemizin istememesi sebebiyle YPG’ye katılmadık. Abim YPG’ye katıldığı ilk zamanlar askeri kıyafet giyer ve uzun namlulu silah taşırdı. Son zamanlarda sivil olarak giyinmeye başladı ve uzun namlulu silah yerine tabanca taşımaya başladı. Abim Bilal YPG’de Haseke bölgesinde görev yapıyordu ancak tam olarak konumunu ve görevini bilmiyorum. Abim Bilal ayda bir ya da en geç iki ayda bir Münbiç’te bulunan evimize geliyordu. Abim Bilal YPG içerisinde faaliyet yürütürken hatırladığım kadarıyla 2017 yılında DEAŞ ile girdiği çatışmada omzundan ve ayak tarafından yaralanmıştı. Bundan dolayı Kobane’ye giderek hastanede tedavi görmüştü. ‘GÖREV YERİ HASEKE’YDİ’ Her görüşmemizde Bilal bana YPG’ye katılmam gerektiği yönünde telkinlerde bulunuyordu ancak ben bunu kabul etmiyordum. Abim Münbiç’ten sürekli görev yeri Haseke’ye gidip geliyordu.

1 yıl önce

Diyarbakır'da polis aracına bombalı saldırı! İçişleri Bakanı Soylu: 2 kişi gözaltına alındı…

Bakan Soylu sosyal medya hesabı Twitter’dan yaptığı açıklamada, “Diyarbakır’da göreve giden polis aracımız geçerken 05.10'da park halindeki araçta patlama meydana gelmiştir. Tedbiren polis arkadaşlarımız hastaneye götürülmüşler ve ayakta tetkikleri yapılmıştır. Olayın faili olduğu değerlendirilen iki kişi gözaltına alınmıştır. Geçmiş olsun.” dedi. https://twitter.com/suleymansoylu/status/1603605147170504704?s=46&t=tBqExtcY4NIfcmN515TJng

1 yıl önce

Diyarbakır Valisi Ali İhsan Su, bombalı saldırıya ilişkin açıklama yaptı: 9 yaralıdan 7'si taburcu oldu, 2'si kontrol altında

Vali Su, daha sonra beraberinde İl Emniyet Müdürü Fatih Kaya ile olay yerine gelerek incelemelerde bulundu. Yapılan çalışmalarla ilgili yetkililerden bilgi alıp, inceleme sonrası açıklamada bulunan Vali Su, “Öncelikle hepimize geçmiş olsun. Sabah saat 5’i 10 geçe çevik kuvvet otobüsümüz göreve giderken park edilmiş bir araç patlatılarak terör saldırısı gerçekleştirilmiştir. Allah’a şükürler olsun arkadaşlarımız sadece kontrol amaçlı olarak hastanelere sevk edilmiştir. 9 arkadaşımızdan 7’si taburcu olmuştur. 2 arkadaşımız da şu an kontrol altındalar herhangi bir hayati tehlikeleri yok. https://twitter.com/tc_icisleri/status/1603630344867303424?s=46&t=VmXq5CW2TJxxYki7Fad_pg

1 2 ... 5 6 7 8 9 10 11 ... 14 15