08 Mayıs Çarşamba 2024
1 yıl önce

Vatandaşa günlerce su veremeyen İzmir Büyükşehir Belediyesi'nden 'Ormanda su arayan kadın' temalı dans gösterisi

İzmir Büyükşehir Belediyesi, geçtiğimiz günlerde Dikili ilçesinde günler süren su kesintisi nedeniyle vatandaşları mağdur etmişti. Yaz ayında su sıkıntısı çeken vatandaşlar, ellerinde bidonlarla su tankerlerinden su temin etmeye çalışmıştı. Ellerinde su bidonlarıyla su bekleyen vatandaşların görüntüleri henüz hafızalardayken İzmir Büyükşehir Belediyesi, şaşkınlık yaratan bir etkinliğe imza attı. İZMİR'DE MANİDAR ETKİNLİK İBB'nin organize ettiği Doğaçlama Dans Festivali'ni andıran 'Ormanda Su Arayan Kadın' temalı dans gösterisi düzenleyen belediye, vatandaşların tepkisine neden oldu. https://twitter.com/bugunguncel/status/1559869875299966979?s=21&t=p_nFK16EOoalO0DcLzPybg

1 yıl önce

Bu nasıl bir vicdansızlık! Bolu Belediyesi’ne bağlı zabıta ekiplerinin meyvelerini dağıttığı yaşlı kadın sosyal medyada gündem oldu!

Bolu’da yaşlı kadının dökülen meyvelerinin başında ağladığı anlar sosyal medyada gündem oldu. 75 yaşındaki Hatice E.’nin “dikenlerin içinden topladığını” ifade ettiği meyvelerine izinsiz satış yaptığı gerekçesiyle zabıta tarafından el konuldu.  Bolu Belediyesi Zabıta Müdürlüğü ekipleri, caddede izinsiz satış yapan satıcılara yönelik uygulama yaptı. Uygulama kapsamında bir fotoğrafçı dükkanının yanındaki alanda oturarak, kendi topladığı meyveleri doldurduğu kovalarda satan 75 yaşındaki Hatice E.'ye de işlem yapıldı. Hatice E'nin ormandan topladığı meyvelere "Kendisine gösterilen alanın dışında satış yaptığı" gerekçesiyle el konuldu. Ahududu ve iğde dolu kovalar zabıta tarafından alındı. Ancak bu sırada yaşanan arbedede kovalardan biri devrildi ve meyveler yere döküldü. Çevredekiler zabıtaya tepki gösterince olay yerine polis çağrıldı. Zabıta ekibi, tepkiler nedeniyle bölgeden uzaklaştı. Ağlayan Hatice E. çevredekiler tarafından teselli edildi. Yaşlı kadın, daha sonra ifadesine başvurulmak üzere polis ekiplerince karakola götürüldü, yere dökülen meyveler ise çevredekiler ve polis ekipleri tarafından toplandı. BUNLARI DİKENLERİN İÇİNDEN TOPLADIM" Hatice E., “Buraya oturdum. Sadece bu ürünlerim var. Köşeye koymuştum. Zabıtalar geldi. Hiç konuşmadan hepsini derlediler, topladılar. Ben vermek istemedim. Biri beni itekledi, kovalarımı aldı. Özellikle yere döktü. Ben bunları dikenlerin içinden topladım. Zabıta yaptı, hem de itekledi beni. Tuttu beni arabaya bindirecekti. Ne yapacak arabada beni? 75 yaşındayım. Eşimden aylığım yok. Benim ihtiyacım var” dedi.

1 yıl önce

TBMM’de ‘vicdansız’ gerginliği! AK Parti ve MHP’den HDP’li Gergerlioğlu’na tepki: ‘Alnını karışlarız’

TBMM Genel Kurulunda, HDP Kocaeli Milletvekili Ömer Faruk Gergerlioğlu’nun, “Vicdansız olanlar ancak bu muktedire hizmet eder” sözü üzerine tartışma yaşandı. MHP Grup Başkanvekili Muhammed Levent Bülbül, Gergerlioğlu’nun konuşmasına tepki göstererek, siyasi parti genel başkanları üzerinden yakışıksız değerlendirmeler yapmanın, Genel Kurulun teamüllerine ve siyasi ahlaka aykırı olduğunu belirtti. Bülbül, “Hareketimizin liderine, bu şekilde talimat ağzıyla konuşan Gergerlioğlu veya başkası olsun alnını karışlarız.” dedi. “BİZE VİCDANSIZ DİYEN ALÇAKTIR” AK Parti Grup Başkanvekili Bülent Turan ise Gergerlioğlu’nun, “provokatörlükten başka bir görevi olmadığını” söyledi. Turan, “Psikolojik sorunu olduğunu düşündüğümüz bazı insanların zaman zaman gelip burada konunun tamamen dışında, ezberletilmiş cümlelerle ithamlarda bulunmasını kınıyorum. Bize vicdansız diyen alçaktır.” diye konuştu. TBMM İÇTÜZÜĞÜNÜ KÜRSÜYE VURDU Bu “edep dışı üslubun kimseye faydası olmayacağını” ifade eden ifade eden Turan, yeniden söz alarak kürsüye gelen Gergerlioğlu’na tepki gösterdi. Turan, konuşmasını sürdüren Gergerlioğlu’na yürüyerek, TBMM İçtüzüğü kitapçığını kürsüye vurdu. TBMM Başkanvekili Nimetullah Erdoğmuş, gerginlik üzerine birleşime ara verdi. Bu sırada kürsüye yönelen AK Parti milletvekilleri de Gergerlioğlu’na tepki gösterdi. Gerginliği araya giren milletvekilleri yatıştırdı. Birleşimin açılmasının ardından yerinden söz alan AK Parti Grup Başkanvekili Turan, “Burada 290’dan fazla milletvekiline ‘vicdansız’ diyen bir dil dinledik. Yetmedi, bu ülkenin 20 yıldan beri halkın seçtiği helal oylarla görevde olan liderine, Cumhurbaşkanı’na ‘muktedir’ diye kendince ithamda bulundu. 20 yıldan beri vicdanımızla yürüyen bir ekibiz ama PKK’ya karşı, FETÖ’ye ses çıkarmayanlara karşı vicdansız olmada kararlıyız.” ifadelerini kullandı.

1 yıl önce

Cumhurbaşkanı Erdoğan’dan Kılıçdaroğlu’na: Biz cari açığımızı uyuşturucu satışı ile kapatıyormuşuz. Vicdansıza bak ya, bu ne akıl ya, sen kendinde misin?

İşte Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın açıklamalarından önemli satır başları: Grup ve parti yönetimimizde yaptığımız değişiklikleri paylaşmak istiyorum. Mahir Ünal'ın görevden affıyla boşalan yere daha önce aynı görevi yapan Özlem Zengin arkadaşımızı teklif ediyoruz. Mahir Ünal arkadaşımıza görev süresi boyunca partimize, ülkemize yaptığı katkılar için teşekkür ediyorum. Kendisiyle farklı alanlarda yakın bir şekilde çalışmayı sürdüreceğiz. Sizlerin de takdiriyle bu görevi sürdürecek olan Özlem Zengin kardeşimize muvaffakiyetler diliyorum. Sivil Toplum ve Halklar İlişkiler Başkanlığı'na da Belgin Uygun'u görevlendirdik. Mevlüde Genç geçtiğimiz günlerde vefat etti, bugün de Amasya'da ebedi yolculuğuna uğurlanıyor. Avrupa'daki Türk ve Müslüman topluma karşı giderek artan düşmanlıkla mücadelemizi sürdüreceğimizi ifade ediyorum.  20 YILLIK KESİNTİSİZ İKTİDARLA BİR REKORA DAHA İMZA ATMIŞ BULUNUYORUZ 3 Kasım 2002 tarihinde başlayan hizmet yolculuğumuzda 20 yıllık kesintisiz iktidarla bir rekora daha imza atmış bulunuyoruz. Türkiye'nin güçlenmesi için partimiz çatısı altında farklı kademelerde görev yapmış tüm yol arkadaşlarımızdan Allah razı olsun diyorum. Milletimizin 85 milyon ferdinin her birinin hayatına dokunan, umudunu besleyen hizmetlerimiz var. Dünyanın dört bir yanında da iz bırakan çalışmalar gerçekleştirdik. Bizden önceki 80 senede yapılan hizmetlerin kat ve kat fazlasını ülkemize kazandırmayı gerçekleştirdik. Asrın projeleri olan nice eserlerle tarihe adımızı yazdırdık. Milli iradenin üzerinde yıllardır Demokles'in kılıcı gibi olan ne varsa canımız pahasına hepsini de tehdit olmaktan çıkardık. Sokak teröründen darbe girişimine kadar pek çok saldırıya maruz kaldık. Bizi hedeflerimizden vazgeçirmek için ellerinin altındaki tüm piyonları üzerimize saldılar. 15 Temmuz gecesi doğrudan canımıza ve demokrasimize kastederek bizi yıldırmaya çalıştılar. Bunların hiçbirine eyvallah etmedik. Kefenimizi giyerek çıktığımız bu kutlu yolculukta zorluklar karşısında geri adım atmadık. 20 yıllık tecrübenin ışığında ilk günkü aşk, azimle Türkiye'ye hizmet mücadelemizi sürdürüyoruz. Bugün de mesajlarımızı doğrudan milletimize veriyoruz. İstikametimizi yine milletimizle beraber belirliyoruz.  TÜRKİYE'NİN 81 İLİNDE SEFERBERLİK BAŞLATIYORUZ 2 haftalık dönemi şehir ziyaretleri, sosyal konut projesinin temel atma töreni ve kabullerle yine dolu dolu geçirdik. Türkiye Yüzyılı'nın tanıtımını yaparken vizyonu milletimizle inşa edeceğimizin altını özellikle çizmiştim. Türkiye'nin tüm illerinde herkesin Türkiye Yüzyılı'na ilişkin fikirlerini söyleyebileceği bir seferberlik başlatıyoruz. Grubumuz Meclis çalışmalarını aksatmayacak şekilde vekillerimiz, kabinemiz bu çalışmalarda yer alacaktır. Ülkemizin ilk yerli ve milli otomobil markası Togg'u Cumhuriyetimizin 99. kuruluş yıl dönümüne yakışır şekilde 29 Ekim'de banttan indirdik.Şubat ayında satışı, Mart ayı sonunda teslimi başlayacak Togg, Türkiye'nin yeni prestij markası olarak ülkemizi dünyada başarıyla temsil edecektir.  Cumartesi günü inşallah Gaziantep'e gidiyoruz. Orada da yapımı tamamlanan eserleri hizmete açıyoruz. Ülkemiz, milletimiz ve aydınlık yarınlarımız için koşturmaya devam ediyoruz. Durmak yok, yola devam... HAMBURGER TURLARI DÜZENLİYORLAR AK Parti ve Cumhur İttifakı olarak Türkiye Yüzyılı'nı planlarken CHP'nin nelerle uğraştığını sizler de biliyorsunuz. Utanmadan sıkılmadan 10 bin km öteye sırayla hamburger turları düzenliyorlar. Almanya'ya gidecek, orada hamburgeri bırak orada döner var, döner ye. Geçmişte çete diyerek şevklerini kırdıklarından özür dilemeden Londra'ya temiz yatırımcı aramaya gidiyormuş. Çıkmış yatırımdan bahsediyor, yatırım kim, sen kimsin... SIKIYSA ÖNÜMÜZDEKİ SEÇİMDE BAŞÖRTÜLÜ ADAYLARI KOY Ülkemizin nereye geldiğini bilmeyecek seviyedeler. Uğruna ömrümüzü verdiğimiz, kendilerine rağmen çözüme kavuşturduğumuz başörtüsü konusunu bir gece yarısı yeniden gündeme taşıdılar. İçinde türlü sinsiliklerin olduğu bir yasa teklifi yaptılar. Biz de CHP ve şürekasının bu oyununa anayasa değişikliği teklimizle karşılık verdik. Bu aralar başörtülü hanım kardeşlerimize rozet takma yarışına girdiler. Önümüzdeki seçimlerde başörtülü aday çıkarırlarsa şaşırmayın. Bugüne kadar neden yapmadılar? İkna odaları kurarak kızlarımıza az mı çektirdiler. Sıkıysa önümüzdeki seçimde başörtülü adayları koy. Bak HADEP koydu öyle ya da böyle. Hadi sen de koy görelim. Sizin geçmişteki ağababalarınız Meclis'ten başı örtülü kızlarımızı kovma derdindeydi. Hak verilmez alınır diyorduk ve bu hakkı eninde sonunda aldık. BUGÜN TAMAMLANACAK GÖRÜŞMELERİN AKABİNDE TEKLİFİMİZE NİHAİ HALİNİ VERİP MECLİS'E SUNACAĞIZ Arkadaşlarımız teklifimizi MHP ve diğer siyasi partilerle görüşmeye başlıyorlar. MHP ile yetkilisi arkadaşımızla arkadaşlarımız görüşmelerini yapacaklar. Bugün tamamlanacak görüşmelerin akabinde teklifimize nihai halini verip Meclis'e sunacağız. Teklifin muhalefet içinde turnusol kağıdı olacağına inanıyoruz. Hadi görelim bakalım. Teklif görüşmeleri başlayınca kimin demokrasiden ve aileden, kimin de sapkınlıktan yana olduğu görülecektir. Başörtüsünü bir metrelik bez parçası diyerek aşağılayan sen değil miydin ya... MUTABAKAT OLMAZSA HALK OYLAMASI DAHİL DİĞER ADIMLARI DA ATMAYA DA BİZ AK PARTİ OLARAK HAZIRIZ Anayasa değişikliği teklifinin geniş bir mutabakatla hayata geçmesini arzu ediyoruz. Bu mutabakat olmazsa halk oylaması dahil diğer adımları da atmaya da biz AK Parti olarak hazırız. Milletimizin hakemliğinden korkmadık. Meclis'te gerekli çoğunluk olmazsa son söz milletimize ait olacak. Daha cumhurbaşkanı adaylarını bile belirleyemeyenlerin şimdiden telaşa kapıldıkları anlaşılıyor. Geçtiğimiz günlerde Tuzla Belediye Başkanımıza yönelik, huzurlarınızda Tuzla Belediye Başkanımızı tebrike diyorum, orada yapılan linç girişimi helalleşme maskesi altındaki CHP'nin asıl yüzünü ortaya koymuştur. Açılışını yapıyorum dediği o tesisler benim belediye başkanlığım dönem yapılmış olan tesistir. Yargının temsilcilerine bu şekilde hakaret mi olur. Anayasada bunlarla ilgili yasal düzenlemeler belli. Bunların takipçisi olacağız. Yargı kararlarını beğenmeyip eleştirmek başka şeydir. Yalova'daki utanç tablosunun müsebbipleri konusunda gerekenler yapılmazsa güçler ayrılığı ilkesi derin bir yara almış olacaktır. Meclisimizin tüm unsurları ile bu konuda üzerine düşenleri süratle yerine getirmesini bekliyoruz.  KILIÇDAROĞLU'NUN UYUŞTURUCU İDDİASI Bu zatın bizi uyuşturucu satıcıları ile aynı cümle içinde kullanarak sergilediği kepazelik artık tüm sınırların aşıldığını göstermektedir. Kendisine bu iftiranın hesabını elbette hukuk önünde de soracağız. Kolluk güçlerimizin haklarını korumak da boynumuzun borcudur. Bu tür akıl dışı iftiralar 15 Temmuz'dan sonra yoğunlaşmıştır. Kamuoyu araştırmaları bu masanın etrafındaki çıldırtıyor. Daha çok çıldıracaksınız. Yeter ki biz çalışmaya devam edelim. Yeni yapısıyla emniyet ve jandarma teşkilatımız uyuşturucu ile mücadelede de tarihi başarılara imza atmaktadır. Sadece geçtiğimiz yıl 198 bin uyuşturucu olayına müdahale eden kolluk güçleri 153 bin kişiyi yakalamış, 22 binden fazlası da tutuklanmıştır. Uyuşturucu ticaretine dünyadaki en ağır cezaları veren ülkelerin başında biz geliyoruz Bay Kemal. Adam ne diyor: Biz cari açığımızı uyuşturucu satışı ile kapatıyormuşuz. Vicdansıza bak ya, bu ne akıl ya, sen kendinde misin? BU BELA İLE DÜNYANIN BAŞI DERTTE AMA SENİN DE BAŞIN DERTTE Kimyevi bir uyuşturucu olan metamfetamin, bunu gayet iyi biliyormuşsun galiba öyle bir şeyler duydum, bu bela ile dünyanın başı dertte ama senin de başın dertte. Akıl sahibi olan tüm muhalefet gruplarına sesleniyorum birilerinin kendi siyaset açığını uyuşturucu ile kapatmak istediği de kesindir.  15 Temmuz'dan bu yana PKK terör örgütünün en önemli gelir kaynağı olan uyuşturucu ticaretindeki elini kolunu kıran operasyonları biz gerçekleştirdik. 362 milyon kök kenevir ele geçirilerek örgüte 287 milyar liralık darbe vuruldu. Sanırım bu uyuşturucu hezeyanının sebebi daha iyi anlaşılmıtşır. Biz hırsızlıklarını, hezeyanlarını provokasyonlar örtmeye çalışanların oyununa gelemyecek basirete sahibiz. Kahraman ordumuza ifitra atan alçaklarla ilgili bzie hak, hukuk dersi vermeye kalkmaları da ayrı bir garabettir. CHP ve şürekasının özgürlükten anladığı iftira atma özgürlüğüdür, yalan söyleme özgürlüğüdür. Dünyanın hiçbir medeni ülkesinde böyle bir özgürlük tanımı yoktur. Milletimizin önce 2023 sonra da 2024 mahalli idareler seçiminde bu faşizm zihniyeti tarihin çöp sepetine atacağına iman ediyoruz. Türkiye Menderes'ten itibaren başrolünü CHP'nin oynadığı bu kirli senaryoları pek çok görmüştür. 

1 yıl önce

Dansın, valsin faturası 2 milyon TL

CHP’li İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu’nun 10 Kasım dansının faturası dudak uçuklattı. Mustafa Kemal’in ölüm yıl dönümü 10 Kasım’da, eşi Dilek İmamoğlu ile dans edince büyük tepki çeken Ekrem İmamoğlu’nun, etkinlik için İBB kasasından 2 milyon liradan fazla ödeme yaptığı ortaya çıktı. Üstelik İBB’den etkinlik için ihale alan firmanın da, CHP’li Beylikdüzü Belediye Meclis üyesi Serdal Mumcu’ya ait olduğu bildirildi. CHP’li üyeye 2 milyon Mustafa Kemal’in ölüm yıl dönümü olan 10 Kasım’da İBB bir anma etkinliği düzenlemişti. İstanbul Kongre Merkezi’nde düzenlenen anma etkinliğine katılan İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu eşi Dilek İmamoğlu ile dans etmişti. İmamoğlu ailesinin Mustafa Kemal’in ölüm yıl dönümünde neşe içinde eğlenmesi laikçi kesimin büyük tepkisini neden olmuştu. İBB yönetiminin yüzündeki tebessümün nedenini gazeteci yazar Cengiz Alçayır ifşa etti. Yandaşa paslamışlar Alçayır’nın ortaya çıkarttığı belgelere göre, 10 Kasım etkinliği için İBB’nin yüklenici 2 firmaya toplamda KDV hariç 1 milyon 850 bin TL ödeme yaptığı, KDV de eklenince ödemenin 2 milyon liralıyı geçtiği kaydedildi. Üstelik o gecenin ihalesini alan firmalarında yandaş şirketlerden olduğu tespit edildi. İhaleyi alan firmalardan birinin Mumcular LTD adlı bir şirket olduğu, şirketin merkezinin ise İmamoğlu’nun geçmiş dönemde belediye başkanlığı yaptığı Beylikdüzü’nde bulunduğu ifşa oldu. Ticari sicil kayıtlarında şirketin sahibinin Serdar Mumcu olduğu, ilgili şahsın CHP Beylikdüzü Belediye Meclis üyesi olarak görev yaptığı belirlendi. İhalenin diğer organizatör ortağının da Beylikdüzü merkezli olduğu vurgulandı. Flamenkoya 400 bin Zarar edildiği gerekçesiyle ulaşıma ve su faturalarına zam üstüne zam yapan İBB yönetiminin, daha önce de Edis konserine 500 bin TL, Flamenko dansçısına 400 bin TL, şehir hatları vapurunda yapılan sarhoş dansı için ise 215 bin TL ödeme yapılmıştı. “Biz de kayırmaca, torpil olmaz” diyen Ekrem İmamoğlu’nun seçim döneminde kendisiyle birlikte çalışan araştırma şirketinin sahibi Can Dağdelen’e de İBB kasasından 5 milyon 500 bin TL’lik iş paslamıştı.

1 yıl önce

Meral Akşener önce ‘kadına şiddet var’ dedi sonra Emina Jahovic’in uzaklaştırma kararı aldırdığı Mustafa Sandal ile dans etti

İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener, Ankara’da partisinin düzenlediği ‘Büyük Kadın Buluşması’na katıldı. Etkinlik sonrasında ise ünlü şarkıcı Mustafa Sandal sahne aldı. Mustafa Sandal, Akşener ile yaptığı “Aya Benzer” dansını sosyal medya hesabından paylaştı. Sandal paylaşımında, “Sn. Meral Akşener’e Aya Benzer dansı yaptırmadı demezsiniz artık” ifadelerini kullandı. https://twitter.com/mustinetnet/status/1606996426432872455?s=46&t=TMvh5z8tqj9eGBw0od_NWw Ankara Arena Spor Salonu’nda İYİ Parti Büyük Kadın Buluşması programında konuşan Meral Akşener, kadına şiddet konusunda sert mesajlar verdi. KADINLAR İÇİN SIĞINMA EVLERİ DEĞİL, ERKEKLER İÇİN TERAPİ EVLERİ KURACAĞIZ Erkekler tarafından öldürülen Münevver Karabulut’u, Özgecan Aslan’ı, Emine Bulut’u, Pınar Gültekin’i anan Akşener, kadınların kara toprağa terk edilmesine göz yumamayacaklarını söyledi. Şiddetin sadece fiziksel şiddet olmadığını belirten Akşener, kadınların cinsel, psikolojik, ekonomik şiddete, flört şiddetine maruz kaldığını ve çoğu zaman bu şiddeti fark etmediklerini söyledi. İYİ Parti olarak her türlü şiddeti normalleştiren mesajları yayanlara karşı idari ve cezai yaptırımlar uygulayacaklarını ve şiddet kriz merkezleri kuracaklarını anlatan Akşener, “Şiddet gören kadınların sığınma evlerine yerleştirilmesi onların ikinci kez cezalandırılmasına yol açıyor. Biz şiddet uygulayan erkeğin tedavi edileceği Terapi Evleri kuracağız. Evden çıkan erkek olacak. Mağdur olanın değil suçlu olanın düzenini bozacağız” dedi. DANS ETTİĞİ MUSTAFA SANDAL İÇİN ESKİ EŞİNDEN ŞOK İDDİALAR 2018 yılında Mustafa Sandal’dan boşanan Emina Jahovic, İstanbul Aile Mahkemesi’ne başvurmuş ve kendisine yönelik şiddet, tehdit, hakaret, aşağılama ve küçük düşürmeyi içeren söz ve davranışlarda bulunulmamasını talep etmişti. Mahkeme, 6284 sayılı ailenin korunması ve kadına karşı şiddetin önlenmesine dair kanun kapsamında ünlü şarkıcının talebini kabul etmiş ve kararın ihlal edilmesi durumunda ihlal eden kişi ya da kurumların tazyik hapsine çarptırılmasına karar vermişti.

1 yıl önce

Hatay’daki Rönesans rezidansın mimarı Mehmet Yaşar Coşkun yurt dışına kaçmak isterken yakalandı

Depremin vurduğu Hatay Antakya’daki en lüks yapılardan biri olarak gösterilen ve Antis Yapı tarafından 2012 yılında yapımı tamamlanan Rönesans Rezidans depremden sonra yerle bir oldu. 12 katlı 250 konutun yerle bir olduğu yapıdaki daireler yaklaşık 1.5 milyon lira ile 3 milyon lira arasında satışa sunuluyordu. Depremde yerle bir olan rezidansı inşa eden şirket iki kardeş Mimar Mehmet Yaşar Coşkun ve İnşaat Mühendisi Hüseyin Yalçın Coşkun’a ait olduğu öğrenilirken iki kardeş kayıplara karıştı. Hüseyin Yalçın Coşkun’un 2017 yılında şirketleri Antis Yapı’nın merkezini taşıdıkları Karadağ’da olduğu iddia edildi. KAÇMA HAZIRLIĞINDA İSTİHBARATI Rezidansın yerle bir olması üzerine Coşkun kardeşler hakkında soruşturma başlatılarak yakalama kararı verildi. Soruşturma birimleri, mimar Mehmet Yaşar Coşkun’un yurt dışına çıkış hazırlığında olduğu yönünde istihbari bilgi edindi. HAVALİMANINDA YAKALANDI Gaziosmanpaşa Cumhuriyet Başsavcılığı’nın talimatıyla harekete geçen ekipler yurt dışına çıkmak isteyen mimar Mehmet Yaşar Coşkun’u İstanbul Havalimanı’ndayken yakalayarak gözaltına aldı.

1 yıl önce

Lütfü Savaş, 1000 kişinin öldüğü Rönesans Rezidans'ın mimarını savundu: "İdealist bir insandır"

Kahramanmaraş depremi Türkiye'de büyük bir yıkıma yol açtı. 7.7 ve 7.6 şiddetindeki deprem sonrası 10 ilde büyük hasar meydana geldi. Enkaz altında kalan vatandaşlar için arama kurtarma çalışmaları ise gece gündüz devam ediyor. "CENNETTEN KÖŞE" DENİLEREK SATILDI 10 YIL SONRA YIKILDI Hatay'ın Antakya ilçesinde 12 katlı ve 250 daireli Rönesans Rezidans, depremde yıkıldı. Enkaz altında 800 kişinin olduğu öğrenildi. Rezidansı yapan şirketin, 2013'te sosyal medyadan fotoğraflarını paylaştığı rezidans için 'Cennetten bir kare' yazdığı ortaya çıktı. Depremde yerle bir olan Rönesans Rezidans'ın mimarı Mimar Mehmet Yaşar Coşkun, yurt dışına kaçmak isterken İstanbul Havalimanı'nda yakalandı. Gaziosmanpaşa Cumhuriyet Başsavcılığı'nın talimatıyla yakalanan Coşkun gözaltına alınarak emniyete götürüldü. CHP'Lİ LÜTFÜ SAVAŞ MEZAR OLAN REZİDANSIN SAHİBİ SAVUNDU: "İDALİST BİR İNSAN" CHP yönetimindeki Hatay Büyükşehir Belediyesinin Başkanı Lütfü Savaş, katıldığı canlı yayında, vatandaşlara mezar olan Rönesans Rezidans'ın mimarını, "İdealist bir insan" diyerek aklamaya çalıştı. Savaş, "Orası Eski Mimarlar Odası Başkanımızın yaptığı bir bina. Büyük ihtimal deprem yönetmeliğine göre yapmıştır. Bu arkadaşımız gerçekten idealist bir insan. Şiddetin büyüklüğünün de hesaba katılması gerekiyor." diye konuştu. Savaş sözlerinin devamında ise kendisini aklamaya çalışarak sorumluluk kabul etmediğini dile getirdi ve şunları söyledi: "Bu arkadaşımız gerçekten idealist bir insan. Büyük ihtimal şartlara, deprem yönetmeliğine uygun yapmıştır. Bilim yönüyle konuşuyorum. Bu deprem hiç kimse kimseye kusur aramasın, 2000 yılında 3 defa böyle bir deprem olmuş. Yeryüzüne 7 kilometre yakında oldu. Yıkıcılığı 9-10 şiddeti gibi gelir. Yeryüzüne yakın olduğundan ivme çabuk yükselip yeryüzünde büyük etki yapıyor. Eğer dağ varsa dağa çarpıp yeniden gelip sizi çarpıp diyor uzmanlar. Antakya'da, İstanbul'da, Eskişehir'de depremlere yakalandım, tüm depremleri toplayıp hepsinin toplamı bizdekinin 4'te biri kadardır. Arada 0.1 farklılık olmasına rağmen ilk deprem 10 kat daha fazla hasar oluşturdu. Aradaki 8 kilometre fark olmasına rağmen ben ikinci epremde evden çıkma gereği duymadım. Birincisi küçük bir kıyametti. Belediye mevzuat sorgulanırsa onlara yazık etmiş oluruz."

1 2 3 4