19 Mayıs Pazar 2024
1 yıl önce

Bir Sözcü alana bir leğen bedava! Satışı düşen Sözcü’den, Yılmaz Özdil promosyonu

Sürmanşetine yazdığı, ”30 gazete getirene Yılmaz Özdil’in Anka Kuşu kitabı hediye” başlığıyla ‘’Büyük kampanya’’ yapan Sözcü, tirajını artırmak için türlü türlü oyunlara kalkıştı. Satışı düşen Sözcü, Yılmaz Özdil’in kitabını promosyon olarak veriyor. Sözcü’nün bugünkü manşetinde 30 gazete getirene Anka Kuşu kitabının hediye edileceği vurgulandı. Dezenformasyon Yasası ile birlikte yalan haberinin önü kesilen gazete, 1. sayfasındaki ironik başlıklarıyla da dikkat çekmeye çalıştı. İşte Sözcü’nün bugünkü manşeti;

1 yıl önce

Hakkımda açılmış dava yok demişti! 3 ayrı suçtan tutuklama kararı…

Her açıklamasında Türkiye’yi hedef alan Hakan Şükür geçtiğimiz günlerde Twitter üzerinden hakkında açılmış herhangi bir ceza davası veya verilmiş bir hüküm olmadığını iddia etti. Şükür'ün bu söyleminin gerçeği yansıtmadığı zira Şükür hakkında İstanbul Adliyesi'ndeki 3 ayrı Sulh Ceza Mahkemesi tarafından tutuklamaya yönelik yakalama kararı bulunduğu ortaya çıktı. Sabah'ın haberine göre, Sosyal medya üzerinden her fırsatta Türkiye aleyhine kara propaganda eylemlerine hız kesmeden devam eden Şükür hakkındaki bu kararların 3'ü de ayrı ayrı suçlamalar olduğu öğrenildi. İLK KARAR 2018'DE Şükür'e yönelik ilk hakimlik kararı İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı'nca 15 Temmuz darbe girişimi sonrası başlatılan "silahlı terör örgütü kurma ve yönetme" suçu kapsamında İstanbul 12. Sulh Ceza Hakimliği tarafından 20 Mart 2018 tarihinde verildi. Şükür'e yönelik ikinci tutuklamaya yönelik yakalama kararı ise İstanbul 10. Sulh Ceza Hakimliği'nce "terörizmin finansmanının önlenmesi hakkındaki kanuna muhalefet etme" suçundan 16 Kasım 2018 tarihinde çıkarıldı. 3 AYRI SUÇLAMA 3 AYRI TUTUKLAMAYA YÖNELİK YAKALAMA KARARI Firari Şükür hakkındaki üçüncü ve son karar ise İstanbul 11. Sulh Ceza Hakimliği'nce "suçtan kaynaklanan malvarlığı değerlerini aklama" suçundan 30 Mayıs 2019 tarihinde verildi. 3 ayrı suçtan ve farklı tarihlerdeki tutuklamaya yönelik yakalama kararlarında Şükür hakkında, kırmızı bülten çıkarılması sonucu yakalanması veya ülkeye iadesi halinde İstanbul Başsavcılığı'nda hazır edilmesi talep ediliyor.

1 yıl önce

TTB Başkanı ve yönetiminin görevden alınması için davaname hazırlandı

Terör örgütü PKK'ya yakınlığı ile bilinen Türk Tabipleri Birliği Başkanı Şebnem Korur Fincancı, Türkiye'de gündem oluşturdu. Türk Silahlı Kuvvetleri'ni 'kimyasal silah' kullanmakla suçlayan Fincancı, tepkilerin ardından gözaltına alındı. Terör Suçları Soruşturma Bürosunca başlatılan soruşturma kapsamında, 3713 sayılı Terörle Mücadele Kanunu'nun 7/2 maddesi gereğince "terör örgütü propagandası yapmak" suçundan gözaltına alınan Fincancı, ardından da adliyeye sevk edildi. Cezaevini boyladı Sulh ceza hakimliğince sorgusu tamamlanan Fincancı, çıkarıldığı Ankara Adliyesi 3. Sulh Ceza hakimliğince tutuklanarak Sincan Kapalı Kadın Cezaevi'ne gönderildi. TTB Başkanı ve merkez yönetimine davaname Edinilen bir son dakika bilgisine göre ise Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı, TTB başkanı ve merkez yönetimi için harekete geçti. Başsavcılık, Şebnem Korur Fincancı ve merkez yönetiminin görevden alınması için davaname hazırladı.

1 yıl önce

Sedat Peker davasında kritik gelişme... Emre Olur için istenen ceza belli oldu!

Kamuoyunda Sedat Peker'in basın banışmanı olarak bilinen ve Peker'in sözlerini Twitter'dan aktaran Emre Olur, Arnavutluk'ta yakalanarak Türkiye'ye getirilmişti. Olur hakkında, 8 yıl 3 aya kadar hapis cezası istemiyle iddianame düzenlendi.  "SEDAT PEKER SUÇ ÖRGÜTÜ" Anadolu Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından hazırlanan iddianamede, "Sedat Peker Suç Örgütü" hakkında soruşturma yürütülerek dava açıldığı ve davanın Anadolu 16. Ağır Ceza Mahkemesinde devam ettiği hatırlatıldı.

1 yıl önce

Fatih Altaylı’ya İstanbul Emniyeti’nden dezenformasyon davası!

Geçtiğimiz gün TOGG ile ilgili ‘fabrikada üretim yapılmıyor’ yalanı servis eden ve gerçekler ortaya çıkınca rezil olan Fatih Altaylı, bugün de yeni bir yalana imza attı. İstanbul Sarıyer’de polislerin Sırp mafya liderinin evinin bahçesini 3 gündür kazdığını ve 3 kadın cesedi bulunduğunu öne sürdü. KEMAL KILIÇDAROĞLU, ALTAYLI’NIN HABERİNİ GERÇEK SANDI Yalan haberlerin kaynağı konumundaki Fatih Altaylı’nın iddiasını ciddiye alan CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu ise olayı doğru sanarak sosyal medyasından paylaştı. İSTANBUL EMNİYETİ GERÇEĞİ AÇIKLADI Fatih Altaylı’nın kısa sürede yayılan yalanına İstanbul Emniyeti flaş bir açıklama ile cevap verdi.: İstanbul Emniyet Müdürlüğü Organize Suçlarla Mücadele Şube Müdürlüğünce elde edilen bilgiler doğrultusunda; organize suç örgütü üyesi yabancı uyruklu Z. B. isimli şahsın, J. A. B. adına düzenlenmiş sahte Kuzey Makedonya pasaportu ile ülkemize geldiği ve ilimizde bulunduğu tespit edilmiştir. Başlatılan çalışmalar neticesinde adı geçen şahıs 04.11.2022 tarihinde Sarıyer ilçesinde yapılan operasyonda yakalanmıştır. İkamette yapılan aramada; sahte kimlik, pasaport ve dijital materyal ele geçirilmiştir. İkamet bahçesinde bir şahsın cesedinin gömülü olduğu yönündeki ihbar üzerine, Cumhuriyet Savcısı talimatı ile yapılan kazıda herhangi bir bulguya rastlanılmamıştır. İstanbul Emniyet Müdürlüğü, şehrimizin huzur ve esenliğini korumak amacıyla bu güne kadar olduğu gibi bundan sonra da tüm suç ve suçlularla mücadelesini kararlılıkla sürdürecektir.   DEZENFORMASYON DAVASI AÇILDI Türkiye gündemine düzenli olarak yalan haber servis eden Fatih Altaylı’yla ilgili “İstanbul Sarıyer’de bir villanın bahçesindeki kazıda 3 kadın cesedi bulundu” haberine İstanbul Emniyet Müdürlüğü tarafından dezenformasyon yasasına göre dava açıldığı öğrenildi.

1 yıl önce

TMSF'den Fransa'da Cem Uzan'a karşı hukuk zaferi: Kaybettiği dava sayısı 20 oldu

İmar Bankası ile ilgili olarak Uzanlar aleyhine açılan ve kesinleşen mahkeme kararlarının Fransa’da geçerli olabilmesi için, TMSF tarafından 2017 yılında davalar açılmaya başlanmıştı. Uzanlar, ihtiyati tedbirlerin kaldırılması ve Paris’te açılan davaların reddedilmesi için girişimlerde bulunuyor. Fakat söz konusu girişimlerinin çoğu bugüne kadar hem Paris yerel mahkemeleri hem de temyiz mahkemelerince reddedildi. TMSF’den yapılan açıklamada “Davaları kaybettiği için Cem Uzan’ın Fransa’daki mal varlığı ve banka hesapları üzerindeki ihtiyati tedbir kararı devam ediyor.” denildi. Uzan Ailesinin sebep olduğu zarar minimum 17 milyar Dolar Cem Uzan ve ailesinin yönetiminde bulunan İmar Bankası’nda ikili kayıt tutulması yaklaşık 6,5 milyar Dolar kamu zararına sebep olmuş ve oluşan zarar halkın vergileriyle karşılanmıştı. Söz konusu zarar tutarı için TMSF, Hazine’den borçlanmış ve İmar Bankasının mağdur ettiği kişilere parasını geri ödeyebilmişti. Uzan Ailesinin sebep olduğu bu kamu zararı, DİBS’e endekslendiğinde bugünün parasıyla yaklaşık 17 milyar Dolara karşılık geliyor. Öte yandan; Cem Uzan’ın İmar Bankası yolsuzluğunda sorumluluktan kurtulmak için geriye dönük yaptırdığı işlemler tespit edilince, bu usulsüzlük için de Cem Uzan hakkında mahkûmiyet kararı verilmişti. İstanbul 7. Ağır Ceza Mahkemesi, İstanbul 8. Ağır Ceza Mahkemesi ve Pamukova Asliye Ceza Mahkemesinde görülen davaların sonucunda; Cem Uzan’ın kamu kurum ve kuruluşlarını dolandırmak, nitelikli zimmet, suç işlemek amacıyla örgüt kurma ve yönetme, resmî belge düzenlemek ve azmettirmek suretiyle kişiyi hürriyetinden yoksun bırakmaktan suçlu bulundu. Kesinleşmiş 47 yıl 5 ay 20 günlük hapis cezasına çarptırıldı. TMSF Uzanların mal varlıklarını satarak sebep oldukları kamu zararını tahsil etmek için yurt dışında da hukuk mücadelesi veriyor. Uluslararası Tahkim Heyeti ÇEAŞ ve KEPEZ davasında Türkiye’yi haklı buldu Uzan Ailesinin Çukurova Elektrik (ÇEAŞ) ve Kepez Elektrik ile ilgili açtığı, faizleriyle birlikte 23.5 milyar Doları bulan Libananco davası da Türkiye Cumhuriyeti lehine sonuçlanmıştı.

1 yıl önce

Avukatların yargılandığı DHKP-C davasında karar

İstanbul 18. Ağır Ceza Mahkemesince Marmara Cezaevi'nin karşısındaki salonda yapılan duruşmada tutuklu sanıklar Selçuk Kozağaçlı, Barkın Timtik, Oya Aslan, başka suçtan tutuklu Özgür Yılmaz ile bazı tutuksuz sanıklar ve avukatları hazır bulundu. Duruşmaya, HDP Milletvekili Züleyha Gülüm, İstanbul Barosu Başkanı Filiz Saraç, Berkin Elvan'ın annesi Gülsüm Elvan ve bazı yabancı ülke barolarından avukatlar da katıldı. Savunmalarının tamamlanmasının ardından sanıklara son sözleri soruldu. Daha sonra kararını açıklayan mahkeme heyeti, sanık Selçuk Kozağaçlı'yı "DHKP-C silahlı terör örgütüne üye olmak" suçundan 12 yıl ve "örgüt propagandası yapmak" suçundan 1 yıl hapis cezasına çarptırarak tutukluluk halinin devamına karar verildi. Mahkeme heyeti, sanıklardan Oya Aslan'a "DHKP-C silahlı terör örgütüne üye olmak” suçundan 10,5 yıl ve "terör örgütü propagandası yapmak" suçundan 6 yıl hapis cezası verdi.

1 yıl önce

Cem Yılmaz’a Erşan Kuneri dizisi için dava açıldı: 'alkole ve sigaraya özendirme var'

Bağımlılığa ve Sigaraya Hayır Derneği, Cem Yılmaz’ın Erşan Kuneri dizisine alkol ve sigarayı özendirdiği gerekçesiyle suç duyurusunda bulundu. İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığına yapılan suç duyurusu dilekçesinde şu ifadelere yer verildi: "Şüphelinin, içerik platformunda yayımlanan 'Erşan Kuneri' adlı dizisinde hemen hemen her sahnesinde alkol ve sigarayı özendirici eylemlerde bulunduğu açık olup, sigara ve alkol kartellerinden gizli anlaşmalarla menfaat temin ettiği düşünülmektedir" 'En önemli başlama nedeni özendir' Dernek adına açıklama yapan Sarıay Dernek Başkanı Dr. Şahan Can Şahan, "Dünya nüfusu sıralamasında 18. sırada olduğumuz halde, sigara içenlerin sayısına baktığımızda 8. sıradayız. Bu kesinlikle uygun bir durum değil ve azaltılmalı. Yüzde 30’a yakın sigara içme oranı var. Sigara reklamı yasak ama gizli reklam dediğimiz bir uygulama var. Bu konuda da özellikle ünlüleri kullanıyorlar. Toplum buna göz yummamalı. Biz bu anlamda çocuklarımız, gençlerimiz için hak arayışındayız. Dava açtık Cem Yılmaz’a. Daha önce kurucu başkanımız rahmetli Orhan Kural hocamızla birlikte açtığımız davalarda marka belli değil, haksız rekabete girmez gibi tamamen alakasız cevaplar verildi. Bu defa böyle bir şeyi asla kabul etmiyoruz. Bir özendirme var. En önemli başlama nedenlerinden birisi özentidir. Bir insanın bir konuda bu kadar ısrarla tüm filmlere hoş gösterecek şekilde sigara sahnelerini koyması doğru değildir. Bu ancak bir maddi menfaat temin etmekle olur" dedi. Davaya Bakan Avukat Ekrem Çatalkaya da, filmlerde gizli karteller aracılığı ile haksız menfaat temin edildiğini düşündüklerini söyledi. Ayrıca dernek İstanbul Vergi Dairesi Başkanlığı İhbarlar Ve Şikayetleri Değerlendirme Müdürlüğü'ne dilekçe vererek Cem Yılmaz hakkında araştırma yapılmasını ve usulsüzlük olduğu tespit edilirse savcılığa ihbar edilmesini istedi.

1 2 ... 12 13 14 15 16 17 18 ... 22 23