05 Mayıs Pazar 2024
2 yıl önce

TIME dergisi Türkiye’yi ve Cumhurbaşkanı Erdoğan’ı hedef aldı

Türkiye'ye yönelik son dönemlerde yabancı basın tarafından başlatılan algı operasyonları, bir kez daha kendisini gösterdi. Son dönemlerde ekonomi başlığı altında servis edilmeye başlanan, yanıltıcı yorumlara sahip sözde haberler-analizle, özellikle ABD medyası tarafından pompalanmaya başladı. ABD medyası Türkiye'yi hedef alan eylemlerine bir yenisini daha ekledi. Time Dergisi, ekonomik analiz yazısı kisvesi altında Türkiye başlığı altında Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ı hedef aldı. TIME dergisi, Türkiye'yi 2022'nin en büyük küresel risk başlıklarından biri olarak seçti. TIME'ın dış politika yazarı ve genel editörü Ian Bremmer, Türkiye'yi '2022'nin En Büyük 10 Küresel Riski' listesinde 10. sıraya koydu. Listenin Türkiye ile ilgili bölümünde, “Erdoğan'ın ekonomik krizden seçmenin dikkatini uzaklaştırmak için daha kavgacı bir dış politika izleyeceği" değerlendirmesinde bulunan TIME'ın dış politika yazarı ve genel editörü Ian Bremmer, Türkiye ekonomisi hedef aldı. Bremmer, "Olası gözükmese de 2022'de erken seçim yapılırsa, tüm riskler daha da büyüyecek" yazdı. TIME'a göre 2022'nin en büyük 10 küresel riski şöyle: 1- 0 Covid yok 2-Teknolojk olarak kutuplaşmış dünya 3- ABD ara seçimleri 4- Çin'in iç politikası 5- Rusya 6- İran 7- Yeşil için iki adım ileri, bir adım geri atılması 8- İktidar boşluğu yaşayan ülkeler 9- Kültür savaşını kaybeden şirketler 10- Türkiye

2 yıl önce

Alman haber dergisi Focus TOGG'u övdü: Türkler büyük düşünüyor

Türkiye'nin yerli otomobili TOGG'un yeni Sedan modeli, ABD'nin Las Vegas şehrindeki Consumer Electronic Show Fuarı'nda sergilendi. Dünya basınında yankı uyandıran yerli otomobil Alman medyasının da gündemine taşındı. Alman medyası TOGG’a yönelik paylaşımında şu ifadelere yer verdi: TOGG yükselişe geçti “Mehmet Gürcan Karakaş, Avrupa otomotiv dünyasını TOGG ile zenginleştirmek istiyor. Eski Bosch yöneticisi, Türk otomobil üreticisinin elektrikli arabalarını ağa bağlı bir dünyada akıllı cihazlar olarak görüyor. Elbette TOGG , sahne galasıyla Münihte’ki Uluslararası Motor Show'a gidebilir veya memleketi İstanbul'daki büyük bir etkinlikte kendisini halka sunabilirdi. Ancak ilk Türk otomobil üreticisi daha fazlasını istedi ve 2022'de Las Vegas'taki Tüketici Elektroniği Fuarı'nda büyük bir yükseliş yaşandı. Sürmekte olan pandemi bile Türklerin kendilerini gösterme planlarından ve geliştirdikleri "Gelişmiş Akıllı Mobilite Ekosisteminden" alıkoymadı”. Erdoğan yerli otomobil endüstrisi istiyor “Togg, kulağa Apple veya Samsung'un en son teknoloji ürünü aksesuarı gibi gelen şey yeni bir çağı simgeliyor. Onlarca yıldır otomobiller, ticari araçlar, otobüsler ve kamyonlar Türkiye'de üretiliyor ancak yalnızca yabancı üreticiler tarafından. Bu durum sadece otomobil meraklısı ünlüleri değil, yıllardır yerli otomobil endüstrisini kendi markasıyla taçlandırmak için her şeyi yapan Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ı da rahatsız etti”. Hedef 2030 "TOGG, 2030 yılına kadar beş farklı segmentte toplam bir milyon araç üretmek istiyor; Ancak başlangıç her zamankinden daha zor, çünkü Türkiye’nin şimdiye kadar elektrikli otomobillerle hiçbir ilgisi yok ve özellikle Alman premium üreticilerinin Boğaz'da mükemmel bir itibarı var, bu da otomobil dünyasındaki yeni oyuncular için işleri zorlaştırıyor. TOGG, bunu sağlam teknoloji ve bol miktarda yerel vatanseverlikle yumuşatmak istiyor. Neredeyse tüm yeni otomobil markaları gibi, TOGG da klasik otomobil bayilerinden vazgeçmek istiyor. Dağıtım internet üzerinden yapılırken, marka mağazalarının imaj ve bilinirliği sağlaması gerekiyor. Uzun vadede TOGG, parasını eksiksiz bir ekosistemde kazanmak istiyor ve şimdiden çok sayıda işbirliği ortağını bünyesine kattı. 2030'lara bakıldığında, proje işe yararsa, araba büyük olasılıkla bir sona ulaşmak için bir araç haline gelecek".

2 yıl önce

The Economist dergisi: "Erdoğan, Türkiye'nin insansız hava araçlarını askeri bir devrimin habercisi olarak görüyor"

Londra merkezli The Economist dergisi, Türkiye'nin savunma gücüne ilişkin bir yazı yayımladı. Yazıda şu ifadelere yer verildi: "Askeri devrimin habercisi" "Erdoğan, Türkiye'nin insansız hava araçlarını askeri bir devrimin habercisi olarak görüyor. Türkiye'nin bağımlı yabancı tedarikçilerini ortadan kaldırmak ve ülkeyi büyük bir silah ihracatçısı haline getirmek istiyor. Önümüzdeki yıl Türkiye, kendi donanmasının kullandığı bir modelden Ukrayna'ya iki korvet teslim etmeyi planlıyor." "Savunma sanayisinde rekor" "Yerli savunma sanayinin geliştirilmesi Erdoğan'ın yönetiminde aşırı hızlandı. Ciro 2002'de 1 milyar dolardan 2020'de 11 milyar dolara yükseldi. Bir zamanlar ihtiyaçların %70'i için yabancı tedarikçilere güveniliyordu. Bu oran şimdi %30'a düştü. Geçen yıl Türk silah ve havacılık ihracatları yeni bir rekor olan 3,2 milyar dolara ulaşıldı. Erdoğan tek başına gitmeye kararlı görünüyor. Geçen yıl, “Ülkemizi dışa bağımlılıktan tamamen kurtarana kadar devam edeceğiz” dedi." "Türkiye kendi savunma araçlarını inşa etmeyi planlıyor" "Türkiye'nin emelleri insansız hava araçlarının çok ötesine geçiyor. Ülke, ilk hafif uçak gemisi olan 25.000 ton TCG Anadolu'yu bu yıl içinde piyasaya sürmeyi planlıyor. Türkiye'nin ilk yerli muharebe tankı olan Altay'ın teslimatlarının 2023'te başlaması planlanıyor. Türkiye ayrıca kendi denizaltılarını, insansız taarruz helikopterlerini ve savaş uçaklarını da inşa etmeyi planlıyor."

2 yıl önce

Misvak Dergisi’nden Ekrem İmamoğlu ve Murat Ongun’a karla mücadele göndermesi!

Son günlerde İstanbul için peş peşe yapılan hava durumu uyarılarına dikkat çeken Misvak Dergisi, İBB’nin Ocak ayındaki kar ile mücadelesine göndermede bulunarak CHP’li Ekrem İmamoğlu’nu ve İBB Sözcüsü Murat Ongun’u tiye aldı.

1 yıl önce

ABD merkezli dergi Türkiye'nin NATO'dan çıkarılmasını istedi

Rusya'nın Ukrayna saldırılarının ardından İsveç ve Finlandiya, NATO'ya katılmak için resmi başvuruda bulundu. Askeri ittifak çatısı altında olası "Rus tehdidi" karşısında kendilerini korumaya almayı planlayan iki İskandinav ülkesi, terör örgütü unsurlarını barındırdıkları gerekçesiyle Türkiye'nin direnciyle karşılaştı. "Türkiye'yi NATO'dan çıkaralım" çağrısı yaptılar Ankara, her iki ülkeden de terörle aralarına net çizgiler çekmesini isterken, ABD merkezli National Review dergisinde dikkat çeken bir yazı yayınlandı. "Türkiye'yi NATO'dan atma vakti" başlıklı yazıda, askeri ittifakın ikinci büyük ordusuyla ilgili karalama kampanyası başlatıldı. "İsveç ve Finlandiya'yı barındıran..." Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ile "açık sözlü olunması gerektiği" belirtilerek, "İsveç ve Finlandiya'yı barındıran ancak Türkiye'yi dışlayan bir NATO, Türkiye'yi içeren ancak İsveç ve Finlandiya'yı dışarıda tutan bir NATO'ya tercih edilir." şeklindeki görüş savunuldu. Ankara'nın açıkça hedef alındığı yazıda, "Türkiye'nin gitme vakti geldi." ifadesi kullanıldı. "Kuzey Atlantik Anlaşması'nı imzalamaya hazırlar" Rus güçlerinin Ukrayna'ya saldırıları sonrası Finlandiya'nın, "nihayet NATO'da resmen yer alma zamanının geldiğine karar verdiği", Finlandiya'yı takip eden İsveç'in de Kuzey Atlantik Anlaşması'nı imzalamaya hazır olduğu kaydedildi. Erdoğan: Kesinlikle tam bir terör yuvası Cumhurbaşkanı Erdoğan, geçtiğimiz günlerde yaptığı açıklamada, "NATO’ya Finlandiya ve İsveç’in girmesine 'hayır' diyeceğimizi ilgili arkadaşlarımıza söyledik, yolumuza bu şekilde devam edeceğiz." diye konuşmuştu. NATO'nun bir güvenlik kuruluşu olduğuna dikkati çeken Erdoğan, "Hele hele İsveç, kesinlikle tam bir terör odağıdır, terör yuvası. Bunlar silah noktasında yaptırım da uyguladılar bize." demişti.

1 yıl önce

ABD merkezli Foreign Policy dergisinden dikkat çeken analiz: Batı'nın Erdoğan'a her zamankinden daha fazla ihtiyacı var

ABD merkezli Foreign Policy dergisi “Batı Neden Erdoğan'la Şimdi Barışmalı?” başlıklı yazısında bir yandan Cumhurbaşkanı Erdoğan’ı hedef alan ifadeler kullandı, bir yandan da Türkiye ve Erdoğan’ın önemine vurgu yaptı. Batı'nın Erdoğan'a her zamankinden daha fazla ihtiyacı olduğu belirtilen analizde 'Rusya'nın Ukrayna'ya karşı acımasız, topyekün savaşı, Türkiye'nin jeostratejik satranç tahtasındaki profilini büyük ölçüde yükseltti' ifadelerine yer verildi. 'ERDOĞAN'IN ENDİŞELERİNE KULAK ASMAMANIN BEDELİ ÖDENİYOR' Ukrayna-Rusya savaşında Türkiye'nin büyük role sahip olduğunun vurgulandığı haberde, "Türk silah teslimatları genişletilirse, Ukrayna'nın zafer şansı önemli ölçüde artacaktır. Türk Boğazları üzerinden Karadeniz'e erişimi kontrol eden Erdoğan, şubat ayı sonlarında geçişi savaş gemilerine kritik bir şekilde kapattı" denildi. Batı'nın Erdoğan'ın endişelerine kulak asmamanın bedelini ödediğinin altı çizilen haberde şu dikkat çekici ifadeler yer aldı: "Batı'nın da Rusya'ya karşı ekonomik savaşta, Türkiye'nin yanında olmasına ihtiyacı var. Tek başına Ankara'nın desteği, Rus mallarının Karadeniz'e giriş çıkışını kısıtlayabilir. Ankara'nın yardımı, Rus parasının akışının kesilmesinde çok önemli. 'TÜRKİYE KİLİT OYUNCU' Türkiye, Rus ödemelerini serbestçe kabul eden ve Batılı bankacılık yaptırımlarının etkisini azaltan birkaç büyük ülkeden biri. Ancak en önemlisi Türkiye, Avrupa enerji kaynaklarının yeniden düzenlenmesinde kilit bir oyuncu olacak, özellikle de bir dizi önemli boru hattı üzerinden enerji erişimini kontrol ettiği için."

1 yıl önce

İngiliz Economist dergisi, Türkiye, İsveç ve Finlandiya'nın imzaladığı ortak bildiriyi "Erdoğan'ın zaferi" olarak yorumladı

Washington Post, flaşında, "Türkiye, Finlandiya ve İsveç'in NATO üyeliğine itirazını bırakarak, ittifakın genişlemesinin önündeki yolu açtı" ifadesine yer verdi. Haber metninde ise söz konusu anlaşmanın Ukrayna savaşının ardından daha da önem kazandığına işaret edildi. New York Times, flaşında, "Türkiye, İsveç ve Finlandiya'nın NATO'ya katılımına yönelik vetosunu kaldırarak bu ülkelerin, NATO üyeliklerinin önündeki diplomatik engeli kaldırdı" ifadesini kullandı. Haberde, Türkiye'nin İsveç ve Finlandiya'nın terör örgütlerine destek vermeyeceği açıklaması öne çıkarılarak, bu ülkelerin NATO'ya katılımının önemi vurgulandı. CNN de flaşında, "Finlandiya Cumhurbaşkanı, Türkiye'nin, Finlandiya ve İsveç'in NATO üyeliklerini destekleyeceğini duyurdu" ifadesine yer verdi. Haberde Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ile ABD Başkanı Joe Biden arasında bugün yapılacak ikili görüşme de anımsatıldı. Fox News ise haberini "Türkiye, İsveç ve Finlandiya'nın NATO'ya katılımına itirazını kaldırıyor." başlığıyla verirken söz konusu muhtıra, "önemli ilerleme" olarak nitelendirildi. İspanya'nın başkenti Madrid'de NATO Zirvesi'nin yapıldığı IFEMA Kongre Merkezi'nde gerçekleştirilen dörtlü görüşmenin ardından hazırlanan "Üçlü Muhtıra"ya Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, Finlandiya Dışişleri Bakanı Pekka Haavisto, İsveç Dışişleri Bakanı Ann Linde imza atmıştı. İmza töreni, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Finlandiya Cumhurbaşkanı Sauli Niinistö, İsveç Başbakanı Magdalena Andersson ve NATO Genel Sekreteri Jens Stoltenberg'in huzurunda gerçekleşmişti.

1 yıl önce

Daha önce Türkiye'de darbe çığırtkanlığı yapan dergi şimdi de Ümit Özdağ'ın PR'ını yapıyor

Sığınmacılara yönelik açıklamalarıyla sık sık gündeme gelen ve yabancı düşmanlığını körüklemeye çalışan Zafer Partisi Genel Başkanı Ümit Özdağ şimdi de Batı medyasında haber konusu oldu. FETÖ'nün hain darbe girişiminden yaklaşık 1 ay önce yayınladığı skandal yazıyla adeta darbe çığırtkanlığı yapan Foreign Policy dergisi Özdağ'ın tanıtımını yapmaya soyundu. Foreign Policy'de yayınlanan "Türkiye'de aşırı sağ zaten kazandı" başlıklı yazıda Özdağ, Kuzey Avrupa ülkelerindeki aşı sağ parti liderlerine ve Fransız aşırı sağ lider Marine Le Pen'e benzetildi. Özdağ'ın yabancı karşıtı söylemlerinin yer aldığı haberde mültecileri sınır dışı etme ve sınıra mayın döşeme gibi vaatleri de yer aldı. SEÇİM ÖNCESİ YABANCI DÜŞMANLIĞINI KIŞKIRTMA ÇABASI Foreign Policy dergisinde yer alan yazıda Özdağ'ın iddiaları ve vaatleri arasında 2023 yılında yapılacak seçim öncesinde Türkiye'de yabancı karşıtlığını kışkırtma çabaları da dikkatlerden kaçmadı. Yazıda Özdağ'ın siyasal varlığının ülke içinde "birikmiş bir öfkenin belirtisi" olduğu iddia edilirken, pek çok kesimin Özdağ'ın siyasal etkisini küçümsediği savunuldu. Öte yandan söz konusu haberde Özdağ'ın Türkiye'deki ekonomik sıkıntıların ana sebebinin sığınmacılar olduğu iddiası da dile getirildi. Özdağ ayrıca sığınmacıları Suriye'ye geri göndermeye yönelik vaatlerini yineledi.

1 2 3