05 Mayıs Pazar 2024
3 yıl önce

Güvenlik soruşturması gerilimi! TBMM Başkanı Şentop: Aynaya bakmasını öneriyorum; pişman ederim

2015'te, 1978'te hüküm aynı olduğu için benzer şeylerle karşılaşılmış. İhtilaf üzerine o zaman elektronik oylamaya geçilmesi gerek 1998'de alınmış kararlar da var. iç tüzük hükümler bunu gerektirir. İtiraz var mı yok mu? Budur. İtiraz olduğu o görüntülerde de var. İtiraz olduğunda elektronik oylamaya geçilmesi gerekiyor. İç tüzüğün 13. maddesine göre başkanlık divanına itiraz yapma hakkı var Başkanlık divanı toplanıp karar alıyor, Genel Kurul oyuna sunuyor. Genel Kurul yeniden oylama yapabiliyor. 3 Mart 2015'te HDP'li arkadaşların talebi üzerine Meclis Başkanı, Başkanlık Divanını aynı gün toplamış, karar verilmiş. Kısa zaman içinde toplandığı vaki. Burada arkadaşlar Meclis iradesi bağlamında tartışmalarını manipülatif olarak görüyorum. Bugün başkanvekillerinin açıklamalarını da gördüm. HDP'nin 3 Mart 2015'te itirazı var, aynı gün toplanıp karara bağlanmış. Bütün partilerin böyle itirazları var. Anayasa ve iç tüzük Meclis Başkanı'na genel kurulu yönetme yetkisi veriyor. Meclis başkanvekilleri Meclis Başkanının yerine yönetir. Hangi toplantıyı ne zaman hangi başkanvekilinin yöneteceğine meclis başkanı karar verebilir. 'GÖREVİMİN GEREĞİNİ DE YAPARIM' Başkanvekillerinin yönettiği oturumlarla ilgili sorumluluk Meclis Başkanında olduğu için tartışma olduğunda tartışmaya dahil olmam normaldir. İç tüzüğe aykırı diyen vatandaşa toptancı usulüyle yanıt vermeyi uygun bulmuyorum. Meclis Başkanı koşarak gelmiş falan. Sıkıntı olduğunu fark ettiğimde koşa koşa giderim, bu benim görevimdir, görevimin gereğini de yaparım 'SEVİYEYİ DÜŞÜRMEK İSTEMEM, PİŞMAN EDERİM' O arkadaşa konuşurken aynaya bakmasını tavsiye ediyorum ne anlama geldiğini anlaması için. Meclis Başkanı olarak daha fazla seviyeyi düşürmek istemem ama bu işi çok daha iyi yapabileceğimi ifade etmek isterim; pişman ederim. İşaretle oylamak diye bir oylama usulu var. İşaretle oylama genel olarak meclisin farklı hükümler olmazsa genel olarak kullandığı oylamadır. Tam olarak sayı hesabı da yok. Çoğunluk ne taraftadır onunla karar verilir. Başkanla katip üyeler birlikte sayarlar, hangisinin çok olduğunu diyor. Bir katip üye yanlışlık var, sayı yok yeter sayısı dediği zaman elektronik oylamaya geçilmesi lazım. Bu oylamada da sistemde fark var. Açık oylama kimin ne oy verdiğinin belli olduğu oylamadır. İşari oylamada ise sayı ve kim olduğunu tespit etmek zor olduğu için.

3 yıl önce

MHP lideri Bahçeli: “Bildiride imzası bulunan 103 emekli amiralin rütbeleri sökülmeli, emeklilik hakları kaldırılmalıdır”

MHP Genel Başkanı Bahçeli’nin açıklaması şu şekilde: 103 emekli amiralin ortak imzalı yayımlamış oldukları anti demokratik ve tehditvari, aynı zamanda vesayetçi bildiriyi Milliyetçi Hareket Partisi nefretle lanetlemekte ve reddetmektedir. Bu kapsamda partimizin görüşü olarak derhal alınması gereken önlemler şu şekildedir: Muhtıra tarzında hazırlanarak gece yarısı servisi yapılan bildiride imzası bulunan amirallerin rütbeleri sökülmelidir. Emeklilik hakları kaldırılmalı, emekli maaşları kesilmelidir. Açıklanan bildirinin çok yönlü adli ve idari soruşturması yapılmalıdır. Ayrıca 103 vesayetçi amiralin imzasıyla yayımlanan bildirinin arkası ve önü kararlılıkla araştırılmalı, bu rezaletin içinde kimlerin olduğu tevsik ve tespit edilmelidir.Konu vatandır, konu demokrasidir, konu milli iradedir.Taviz veya gecikmenin bedeli hiç kuşkusuz ağır olacaktır.

3 yıl önce

Hatay Valiliği: PYD/YPG tarafından sansasyonel eylemler için gönderilen patlayıcılar ele geçirildi

Hatay Valiliği’nden yapılan açıklamada YPG tarafından Afrin’de sansasyonel bombalı eylemler yapılması amacıyla Tel Rıfat'tan gönderilen patlayıcıların Suriye Görev Gücü tarafından yapılan operasyonla ele geçirildiği belirtildi. Valilik açıklamasında şu ifadelere yer verildi: "PKK terör örgütünün Suriye kolu PYD/YPG terör örgütünün, halkın yoğun olarak bulunduğu bölgelerde bombalı eylemler gerçekleştirmek üzere, örgüt kontrolündeki Tel Rıfat’tan gönderdiği patlayıcılar 17.04.2021 tarihinde Emniyet İstihbarat Başkanlığı ile TEM Dairesi Başkanlığı koordinesinde Suriye Görev Gücü tarafından yapılan operasyonla ele geçirildi. Eylemci olduğu tespit edilen Suriye uyruklu bir şahsın da yakalandığı operasyonda bomba yapımında kullanılan elektronik devreler, 4 adet fünye, araç kumandası, 4 adet el bombası, motosiklet aküsü ele geçirildi. Yakalanan şahsın ifade işlemlerine devam edildiği öğrenildi. Valiliğimiz koordinasyonunda danışmanlık hizmeti veren yerel kolluk birimlerince adli makamlarla gerekli koordinasyon sağlanarak olaya ilişkin tahkikata başlanılmıştır."

2 yıl önce

Akşener'in ittifak çağrısına iki partiden yanıt: Zemin kaybederiz

İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener'in, Ali Babacan'ın liderliğindeki DEVA Partisi ve Ahmet Davutoğlu'nun liderliğindeki Gelecek Partisi ile bir sonraki seçim için işbirliği yapılabileceği açıklaması, "seçim ittifakı" tartışmalarını yeniden gündeme getirdi. Şimdiye kadar parti kuruluş çalışmalarına odaklandığı için "konu veya süreç bazlı" işbirliklerine kapı açmakla beraber seçim ittifakları konusunda kendini bağlamayan her iki partide ise Akşener'in çıkışı, "İyi niyetli bir niyet beyanı, gelecek öngörüsü" olarak nitelendiriliyor. Zaman zaman İYİ Partililerle farklı konularda görüşmeler yapıldığı ancak "seçim ittifakı" konusunun hiç konuşulmadığı ifade ediliyor. İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener, katıldığı bir televizyon programında, bir sonraki seçime ilişkin tahminlerini açıklarken, İYİ Parti'nin büyüdüğünü, CHP'nin oylarının ise düşmediğini belirterek, “Buna karşılık DEVA ve Gelecek Partileri var, Saadet Partisi fena gitmiyor. Muhtemelen yarın bir işbirliği olacak gibi gözüküyor. DEVA ve Gelecek Partisi'nden bahsediyorum. Böyle baktığınız zaman Cumhur İttifakı adayının seçilmesi mümkün görünmüyor” görüşünü dile getirmişti. GELECEK PARTİSİ: ZEMİN KAYBEDERİZ BBC Türkçe'de yer alan habere göre, Gelecek Partisi kaynakları, Akşener'le ve İYİ Parti ile zaman zaman konu veya süreç bazlı görüşmelerin yapıldığını, bunun en somut örneğinin de parlamenter sistem tasarımı konusunda olduğuna dikkat çekiyorlar. Ancak aynı kaynaklar, bu görüşmelerin hiçbirinde seçim ittifakının gündeme gelmediği, bu konunun seçim zamanında düşünülmesi gerektiğini ifade ediyorlar. "Türkiye'nin kutuplaştığı bir ortamda, siyasi partiler arasındaki diyaloğu önemsediklerini" ve bu nedenle de zaman zaman görüşmeler yapıldığını söyleyen bir parti yöneticisi, ancak seçim ittifakının şimdiden “konuşulmaması gerektiği” görüşünde. BBC Türkçe'ye konuşan parti yöneticisi, bunun nedenini ise şöyle açıklıyor: “Seçim döneminde bu tür konular gündeme gelebilir. Ama henüz konuşmamamız lazım. Çünkü biz yeni kurulan bir partiyiz ve arazide zemin bulmamız lazım. Arazide zemin bulmadan bunları konuşursanız, zemin kaybedersiniz. O nedenle biz şimdiden konuşmamaya itina gösteriyoruz. İlerleyen süreçlerde bu konular konuşulabilir mi, elbette olabilir. İktidar partisinin dahi tek başına seçime giremediği bir ortamda, muhalefet partileri de bu konuları konuşur.” DEVA PARTİSİ: ÖZGÜN KİMLİĞİMİZİ OLUŞTURMA ÇABASINDAYIZ DEVA Partisi yöneticileri de, Gelecek Partisi ile benzer kaygılar nedeniyle şimdiden ittifakı konuşmanın doğru olmadığı görüşünde. Partiyi kurduktan sonra Genel Başkan Ali Babacan'ın da her keresinde “seçim ittifakının gündemde olmadığı” açıklamalarına işaret edilerek, şu anda bir ittifak görüşmesi yapılmadığı gibi konunun gündemde de olmadığı vurgulanıyor. Akşener'in seçim işbirliği konusundaki sözleri ise “İyi niyetli bir niyet beyanı, gelecek öngörüsü” olarak yorumlanıyor. Partilerinin pandemi koşullarında kurulduğu ve öncelikli gündemlerinin parti teşkilatlanma çalışmaları olduğu ifade ediliyor. Seçime henüz 2 yıllık bir süre olduğuna dikkat çeken parti kaynakları, “O nedenle şimdiden seçimle ilgili spekülasyon yapmak doğru değil, çünkü o zamana kadar çok şey değişebilir” değerlendirmesi yapıyorlar. DEVA Partisi'nde de, şimdiden seçim ittifakı tartışmalarına girilmemesinin nedeni olarak yeni kurulmuş bir parti olmaları gösteriliyor: “Yeni kurulmuş bir partinin herhalde yapacağı ilk iş kendi özgün kimliğini oluşturmak, kendi örgütlenmesini sağlamaktır. Biz mevcut siyasi partilerin çözüm olacağını düşünsek zaten partiyi kurmazdık. Teşkilatlanmada yarı yarıyayız, henüz istediğimiz düzeyde mahallelere ilçelere ulaşamadık ve bunun için çalışıyoruz. O nedenle, partimiz belli bir siyasi aksa oturuncaya kadar, seçim ittifakı konularını konuşmuyoruz.”

2 yıl önce

Suç örgütü lideri Sedat Peker’in yalanlarına İçişleri Bakanı Süleyman Soylu’dan cevap

“Aylardır bu senaryonun bu noktaya geleceğini bekliyordum.. Birilerinin elinde operasyon elemanı olan mafya pisliği, yıllarca bu ülkede tehdit ve şantajla pekçok insanın canını acıttı. Devlet ve millet gibi kutsal kavramların ardına sığınarak kan emici oldu, her türlü pisliğe bulaştı. Türkiye, tam da bunlar gibi pespayelerle mücadele ederek temizleniyor ve yükseliyor. Kullandığı uyuşturucunun beynini yok ettiği, müptezel operasyon elemanına sesleniyorum: İddianı, iftiranı, her şeyin açığa çıkması için yargıya taşıyorum. Ben adalete teslimim. Sen de operasyon faresi gibi kaçma, ülkene gel adalete teslim ol. Elbette ki cesaret aldığın bir yerler vardır. Tüm iftira ve ithamlarına mal bulmuş mağribi gibi sarılan ve “şereflice”siyaset malzemesi haline getiren Nasıl olsa Kemal Kılıçdaroğlu gibi ağabeyin var. Nasıl olsa Meral Akşener gibi ablan var Nasıl olsa Ali Babacan gibi kardeşin var. Nasıl olsa Ahmet Davutoğlu gibi hocan var. Nasıl olsa Birgün gibi gazeten var. Nasıl olsa Cumhuriyet gibi gazeten var. Nasıl olsa Sözcü gibi yayın organın var. Nasıl olsa Fetö’nün sosyal medya ağı var Nasıl olsa Hdpkk’nın tam desteği var. Nasıl olsa bu tiyatroya günlerdir aval aval bakan, her şeye konuşup laf söyleyen ama hala Türkiye’nin eski Türkiye olmadığını anlamayan, şimdi susan ödlekler var. Hükümetlerimiz ve partimiz terörden uyuşturucuya kadar pek çok suç kaynağında Cumhuriyet tarihimizin en başarılı sonuçlarını üretti. Ancak, başından itibaren en en başarılı olduğu alan, mafyadan bu ülkeyi ve milleti kurtarmaktır. Onun için Liderimiz Recep Tayyip Erdoğan’a minnettarım. Mafya pisliklerine ve onların pis oyunlarına müsaade etmediği için. İddiana, iftirana gelince... Senin gibi kalleşlerle ve müptezellerle yüzleşe yüzleşe Türkiye bu noktaya geldi. Üzerime düşeni alıyor ve yüzleşiyorum. İstanbul ve Bursa mahkemelerinde iki dosyan var. İstanbul’daki dosyanın başlangıcını bilmiyorum. Ancak dosyanın yeniden hareketlenmesi ve operasyona dönmesinde bizatihi katkım var. Bursa’daki dosya ise bir kişinin şahsıma şikayeti ile baştan sona benim takibim. Hayatının bir noktasında benimle temasın var ve bu ispatlanırsa Aziz milletimizin gözü önünde idam dahil her türlü cezaya, aşağılanmaya razıyım. Bayram günü bu müptezellikle kendilerini meşgul ettiğim için Aziz Milletim beni bağışlasın. Çünkü beni tanıyanlar ve birlikte çalışanlar bilir ki mafyadan nefret ederim. Beş yıla yakın İçişleri Bakanlığı dönemimde mesai arkadaşlarıma bu konuda hangi talimatları verdiğim, nasıl tavizsiz olduğum, yerel, bölgesel ve ulusal yüzlerce çetenin çökertilmesi sonucu ile açıktır. Allah’a hamdolsun olsun mafyaya hayat hakkı tanımadık. Böyle bir ihmali, devletime ve milletime ihanet sayarım. Bedeli ne olursa olsun terörle uyuşturucu ile organize suç çeteleri ile ve tüm suç unsurları ile mücadelemiz kökünü kazıyana kadar devam edecektir. Aziz milletimize saygılarımla. Not: Bu süreçte “belki dil sürçmesidir” diye hala tekzibini beklediğim cümle. Biz olmasa idik oraya mafya çökecekti cümlesidir. İnşallah saygısız gazetecinin çarpıtmasıdır. Benim devletim Libya’ya ve Karabağ’a çökülmesine fırsat vermedi. Kıytırık bir marinaya mafya bozuntularının çökmesine fırsat vermez. Türkiye eski Türkiye değil.”

2 yıl önce

BBP lideri Mustafa Destici’den organize suç örgütü elebaşı Sedat Peker’in iddialarına sert tepki

İşte o açıklamalardan satır başları; Destici, “Biz her zaman devletin ülkenin bütünlüğünün birliğinin milletin ve milli iradenin yanındayız. Seçilmişlerin yanındayız. Özellikle ülkemizin içinden geçtiği bu kritik süreçte yeni sistemle birlikte Türkiye Cumhuriyeti devleti çok güçlü adımlar arttı. Libya'dan Azerbaycan'a, Suriye'den Kıbrıs'a, Doğu Akdeniz'e… Daha farklı noktalar da var. Bütün bunlar dünyada kendisini büyük devlet olarak ifade eden ama 100 yıldan fazla bir sürede hatta 200 yıldan fazla bir sürede özellikle masum coğrafyalara ve İslam coğrafyasını sömüren emperyalistlere karşı siyonistlere karşı bir başkaldırı var. Emperyalistlerin kuyruğuna basmış oluyorsunuz. Türkiye etki alanını arttırdı. Bunlar ellerine geçirdikleri tüm fırsatları değerlendiriyorlar. Kim Türkiye Cumhuriyeti devletiyle, Türk milletiyle ya da seçilmiş hükümetle karşı karşıya gelirse bunlar burada kendileri açısından avantaja çevirmek için çok rahat bir şekilde pozisyon alabiliyorlar. 15 Temmuz hain FETÖ darbesinden sonra terörün tüm unsurlarına karşı topyekün bir mücadele var. Bu mücadelede de başta ABD ve Avrupa Birliği ve İsrail olmak üzere bölgede Türkiye'ye karşı mevzilenmiş olan güçleri ciddi anlamda rahatsız ediyor. Bu mücadelenin başında elbette ki Sayın Cumhurbaşkanımız var onunla birlikte hükümet üyesi olan arkadaşlarımız var. Bugün bu mücadele topyekün yapılıyor. Bu birliği de beraberliği de ortak ruhu da yok etmeye yönelik bir süreç. Bunlar her şeyi değerlendirme noktasında asla hiçbir fırsatı kaçırmıyorlar. İçişleri Bakanımız temiz, dürüst gerçekten çalışkan vatanını milletini seven bir arkadaşımız. Ve gerçekten bakanlık vazifesine başladığı andan bugüne kadar yükselerek devam eden özellikle terörle mücadele suç ve suçluyla mücadele, asayişin sağlanması noktasında gerçekten büyük mesafeler katedildi Türkiye'de.” dedi. Öte yandan, Vatan Partisi Genel Başkanı Doğu Perinçek, “Süleyman Soylu'yu hedef aldığınız zaman Türkiye'yi hedef alıyorsunuz. Hedef Süleyman Soylu üzerinden bütün Türk Milleti.” değerlendirmesinde bulundu.

2 yıl önce

Selahaddin Gülen'in ifadesi: Amcam Fetullah Gülen FETÖ lideridir

FETÖ/PDY elebaşı Fetullah Gülen'in yeğeni Selahaddin Gülen, Milli İstihbarat Teşkilatı'nın (MİT) operasyonuyla yurt dışında yakalanarak Türkiye'ye getirilmişti. Sorgusunun ardından dün tutuklanmıştı. Ankara Terörle Mücadele Şube Müdürlüğü'ndeki sorgusunun tamamlanmasının ardından Ankara Adliyesi'ne sevk edilen Gülen, savcılık sorgusunun ardından çıkarıldığı nöbetçi sulh ceza hakimliğince dün tutuklanmıştı. Onlarca mahrem imamın bilgilerini verdi Gülen, örgütle ilgili onlarca mahrem imamın ismini, örgütteki görevini ve eylemlerini tüm ayrıntılarıyla anlattı. Örgüt mahrem yapılanmasının şemasını çizdiren Selahaddin Gülen, örgütün aile toplantılarına katıldığını, Gülen ailesinden sorumlu imam N.Y.'nin aile kampları organize ettiğini bu toplantılarda örgüt elebaşı Fetullah Gülen'in sözlerinin aktarılarak sohbet yapıldığını anlattı. Selahaddin Gülen, bu toplantıların örgüte eleman kazandırmak için düzenlendiğini söyledi. Enes Kanter de oradaydı 2014 yılında üniversiteden mezun olduktan sonra Amerika'ya amcası Fetullah Gülen'i ziyarete gittiğini anlatan Gülen, “Burada yaklaşık 1 ay kadar kaldım. Bu dönemde hatırladığım Selam-2 filmi için amcam Fetullah Gülen'in yanına filmin yapımcısı ve yönetmeni H.Ö. ve H.A. gelmişti. Film hakkında amcam Fetullah Gülen'e nasıl olduğunu sormuşlardı. Amcam da filmin güzel olduğunu ve hayırlı olmasını söyledi. Aynı gün Enes Kanter de oradaydı. Ben amcam ile özel bir görüşmem olmadı. Genellikle Cuma ve Pazar günleri Bamteli programı için sohbet yapardı. Ben bir ay kadar kaldıktan sonra Türkiye'ye geldim" dedi. 2015 yılı Kasım ayında Amerika'ya gittiğini 'green kart' alıp Amerikan vatandaşlığı almak istediğini söyleyen Gülen'in, “Bu süreçte amcam Fetullah Gülen'in yanına ara sıra gidip geliyordum. Bu dönemde bir gittiğimde Hakan Şükür, Ekrem Dumanlı, Abdulhamit Bilici, Metin Yıkar, Ahmet Kirmiç isimli şahısları amcam Fetullah Gülen'in yanında görmüştüm" ifadesini kullandığı kaydedildi. "15 Temmuz sonrası amcam Gülen'in yanına dışarıdan kimse alınmadı" 2016 Temmuz ayında darbe girişimi sonrasında Pensilvanya'da örgüt elebaşı Fetullah Gülen'in yanına kimsenin alınmadığını anlatan Selahaddin Gülen'in şunları söylediği kaydedildi: Amcamın yanına dışarıdan hiçbir ziyaretçi alınmadı. Bu dönemde sadece mollalar, istişare heyeti ve Alp Aslandoğan vardı. 2016 Eylül ayına kadar kimse giremedi. Daha sonra gittiğimizde 15 Temmuz ile alakalı olarak verilen kararlar; 'Örgüt içerisinde gelen tüm misafirlere Adil Öksüz'ün Türkiye Cumhuriyeti Devleti ile anlaştığını bize tuzak kurulduğunu, bu darbe girişimi ile alakalarının olmadığını söylüyorlardı. "Pensilvanya'daki kampı Amerikan şirketi koruyor" Ayrıca cemaatin tabanına kadar bu bilginin bu şekilde lanse edilmesi istenildi. Güvenlik önemleri en üst seviyeye çıkartılarak kampın etrafına özel güvenlikler tutuldu. Kamp içerisinde gece görüşlü ve sensörlü kameralar ile donatıldı. 2016 Kasım ayında amcam Fetullah Gülen'in bir sohbeti öncesinde koridorda beklerken gelen misafirden ismini bilmediğim bir şahıs, Ali U.'nun yanına gelererek 'Benim Türkiye'de bir yakınım var, bunun durumunu öğrenmemiz gerekiyor, UYAP veya pasaportunda bir sorun olup olmadığını bilmemiz gerekiyor, çünkü bu kişiyi buraya getirmek istiyoruz' şeklinde bir istekte bulundu. Ali U. 'hemen halledelim' diyerek Abdullah Bey diye hitap ettiği ismini Zeki olarak bildiğim şahsı yanına çağırdı. Burada kendisine bu bilgileri verdikten sonra Abdullah amcamın katında bulunan odasına gitti. Bir müddet sonra geri geldi ve bu şahıs hakkındaki durumu anlatmıştı. Buradaki Abdullah Z., Türkiye ile bağlantıyı sağlayan, oradaki örgüt mensuplarının hukuki durumlarını öğrenen kişiydi. Bu şahıs her gün Türkiye'de örgüte yapılan operasyonları ve hukuki gelişmeleri rapor haline getirip heyete sunan kişi olduğunu öğrenmiştim.

2 yıl önce

İBB Levazım-Dolmabahçe Tüneli'ni kaderine terk etti

Esenler Belediye Başkanı ve İBB AK Parti Grup Başkanvekili Mehmet Tevfik Göksu, sosyal medya hesabından yaptığı paylaşımda, Dolmabahçe-Levazım Tüneli'nin görüntülerini paylaştı. 70 dakikalık mesafeyi 5 dakikaya düşürecek 7.8 kilometrelik tünelin İBB tarafından kaderine terk edilmesini eleştiren Göksu şu ifadeleri kullandı: "İstanbul her geçen gün geriye gidiyor. Her geçen gün İstanbul'da yeni bir kayıp gün." 2 YILDIR AÇIKLAMA YAPILMIYOR İnşaat sahasındaki boş konteynerler ve hurdaya dönmüş araçlar havadan görüntülendi. Öte yandan 2 yıldır tünelin akıbeti ile ilgili İBB'den hiçbir açıklama gelmedi.

1 2 3 4 5 6 7 8 ... 37 38