20 Mayıs Pazartesi 2024
2 yıl önce

Batman ve Diyarbakır’da 1735 personelin katılımıyla eş Zamanlı Eren Abluka-3 ve Eren Abluka-4 Operasyonları başlatıldı

PKK terör örgütünü ülke gündeminden çıkarmak ve bölgede barındığı değerlendirilen teröristleri etkisiz hale getirmek maksadıyla, Batman ilinde; “EREN ABLUKA-3 ŞEHİT JANDARMA UZMAN ÇAVUŞ CEMİL TURAN” ve Diyarbakır ili Yaylak bölgesinde; “EREN ABLUKA-4 ŞEHİT JANDARMA ER MUSTAFA ÖZKAN” operasyonları başlatıldı. Diyarbakır Jandarma Bölge Komutanlığı koordinesinde eş zamanlı başlatılan EREN ABLUKA-3 operasyonunda; Jandarma Özel Harekat (JÖH), Jandarma Komando ve Güvenlik Korucu timlerinden oluşan (1053) personel (84) operasyonel tim, EREN ABLUKA-4 operasyonunda, Jandarma Özel Harekat (JÖH), Jandarma Komando ve Güvenlik Korucu timlerinden (682) personel (44) operasyonel tim olmak üzere toplam (1735) personel (128) operasyonel tim görev alıyor. Operasyonun 1’inci gününde; Diyarbakır ili Yaylak bölgesinde yapılan arama ve tarama faaliyetlerinde; - Patlayıcı yapımında kullanılan 1000 kg. amonyum nitrat, - (1) adet 60 mm. aydınlatma havan mühimmatı, - (1) adet K413 tipi el bombası ile çok sayıda yaşam ve sağlık malzemesi ele geçirildi. Yurt içinde terörün tamamen ortadan kaldırılmasına yönelik yürütülen ABLUKA OPERASYONLARI, halkımızın desteği ile İNANÇLI ve KARARLI bir şekilde başarıyla devam ediyor.

2 yıl önce

Diyarbakır anneleri evlatlarına kavuşup çifte bayram yaşamak istiyor

Anne Hacire Akar'ın dağa kaçırılan oğlu Mehmet Akar için 22 Ağustos 2019'da HDP İl Başkanlığı önünde başlattığı oturma eyleminin sonuç vermesi, evladına kavuşmak isteyen diğer annelere de örnek oldu. Akar'ın evladına kavuşmasının ardından diğer ailelerin 3 Eylül 2019'da HDP il binası önünde başlattığı oturma eylemi 974'üncü güne ulaştı. Evlat nöbeti tutan ailelerin sayısı yurdun dört bir yanından gelenlerin de katılımıyla 285'e yükseldi. Yaz kış, kar yağmur, bayram, salgın demeden büyük bir dayanışma ve kararlılıkla yürütülen oturma eylemi sayesinde 35 aile evladını terörün pençesinden kurtarmayı başarırken, diğer ailelerin evlat nöbetinde umutlu bekleyiş sürüyor. Ramazan Bayramı'nı çocuklarından ayrı karşılamanın hüznünü yaşayan aileler, çifte bayram sevinci yaşamak için yıllardır ayrı kaldıkları evlatlarından gelecek müjdeli haberi bekliyor. "ÖZGÜRLÜK ANNENİZİN YANINDADIR" Ellerinde çocuklarının fotoğrafıyla bekleyişini sürdüren annelerden Ayten Elhaman, oğlu Bayram'dan 4 yıldır haber alamadığını, ona kavuşmak için her türlü zorluğa rağmen mücadelesini sürdürdüğünü söyledi. Oğlundan ayrı 8 bayram geçirdiğini ifade eden Elhaman, oğlunu çok özlediğini, bir bayramı daha onsuz geçirmek istemediğini kaydetti. Elhaman, "8 bayramdır oğlumdan ayrıyım. Artık ayrı yaşamak istemiyorum. Oğlum gelsin bayramı beraber kutlayalım. Bayram oğlum, kaç gel. PKK ve HDP'ye artık inanmayın. Gençler artık kaçıp gelsin, annelerine ve devlete sığınsınlar. Özgürlük annenizin yanındadır." dedi. "9 SENEDİR BAYRAM YAŞAMADIM" Kızı Zübeyde için evlat nöbetini sürdüren Esmer Koç da kızından 9 yıldır haber alamadığını, tek amacının çocuğuna kavuşmak olduğunu belirtti. Her türlü zorluğa rağmen evladını aramaktan vazgeçmediğini anlatan Koç, bayramları artık kızından ayrı geçirmek istediğini dile getirdi. Elhaman, "8 bayramdır oğlumdan ayrıyım. Artık ayrı yaşamak istemiyorum. Oğlum gelsin bayramı beraber kutlayalım. Bayram oğlum, kaç gel. PKK ve HDP'ye artık inanmayın. Gençler artık kaçıp gelsin, annelerine ve devlete sığınsınlar. Özgürlük annenizin yanındadır." dedi. "9 SENEDİR BAYRAM YAŞAMADIM" Kızı Zübeyde için evlat nöbetini sürdüren Esmer Koç da kızından 9 yıldır haber alamadığını, tek amacının çocuğuna kavuşmak olduğunu belirtti. Her türlü zorluğa rağmen evladını aramaktan vazgeçmediğini anlatan Koç, bayramları artık kızından ayrı geçirmek istediğini dile getirdi. Koç, "9 senedir bayram yaşamadım çünkü evladım yanımda değil. Kızım eğer beni duyuyorsan veya görüyorsan kaç gel, teslim ol. Orası senin yerin değil. Kızımı almadan buradan ayrılmayacağım." diye konuştu. "12 BAYRAMDIR YÜZÜNÜ GÖRMEDİK, SESİNİ DUYMADIK" Oğlu Fatih için eylem yapan baba Abdullah Demir ise 6 yıldır evladına hasret olduğunu söyledi. Çocuğundan ayrı 12 bayram geçirdiklerini dile getiren Demir, bir bayramı daha oğlundan ayrı yaşamak istemediğini aktardı. Demir, oğlundan ayrı bayramların hep hüzün dolu olduğunu anlatarak, "Bayram görmedik çünkü gece gündüz oğlumun hayaliyle yaşıyoruz. Oğlum kaç gel, Türk adaletine teslim ol. Bak 35 çocuk geldi, anne ve babalarına teslim edildi. Bu zalimlerin elinden kurtul gel." ifadelerini kullandı. Oğluna kavuştuğu gün gerçek anlamda bayram yaşayacağını belirten Demir, "Bir çocuk bayramda gelip babasının elini öperse ondan daha mutlu bir şey var mı? Ama maalesef 12 bayramdır yüzünü görmedik, sesini duymadık. İnsanlık bu mu?" dedi. "TÜM ÇOCUKLARA SESLENİYORUM, BAYRAMDA GELİN" Oğlu Yusuf'a kavuşma ümidiyle evlat nöbetine kararlılıkla devam eden baba Celil Begdaş da 6 bayramı oğlundan ayrı geçirdiklerini anlattı. Begdaş, "Biz bayram yapamıyoruz. Ciğerin yanında olmadıktan sonra nasıl bayram yapacaksın? Tüm çocuklara sesleniyorum, bayramda anne ve babalarınız burada, anne ve babanızın kucağına gelin." diye konuştu.

2 yıl önce

Ankara'da HDP Genel Merkezi önüne siyah çelenk bırakmak isteyen Diyarbakırlı evlat nöbeti tutan aileler ile HDP'li yöneticiler arasında arbede çıktı

Dağa kaçırılan çocukları için Diyarbakır'da evlat nöbeti sürdüren aileleri temsilen üç baba, Ankara'da HDP Genel Merkezi binası önüne siyah çelenk bıraktı. HDP Genel Merkezi'ne gelen babalar, "Evlatlarımızı HDP'den istiyoruz" yazılı çelengi parti girişine koyarak, gazetecilere açıklamada bulundu. Dağa kaçırılan çocukları için Diyarbakır'da evlat nöbeti sürdüren aileleri temsilen üç baba, Ankara'da HDP Genel Merkezi binası önüne siyah çelenk bıraktı. HDP Genel Merkezi'ne gelen babalar, "Evlatlarımızı HDP'den istiyoruz" yazılı çelengi parti girişine koyarak, gazetecilere açıklamada bulundu. 'EVLATLARIMIZDAN HABER ALAMIYORUZ' Evlatlarından haber alamadıklarını belirten Begdaş, "Ben burada Türk'üm, Diyarbakır'da Kürt'üm, Trabzon'da Laz'ım. Evladım gelene kadar bu işin peşini bırakmam. Beni hiçbir güç buraya getirmedi, yanan ciğerim buraya getirdi. Ben, Amerikan uşağı değilim, ben Türkiye Cumhuriyeti vatandaşıyım. HDP'ye söylüyorum, kendine gel, evladımı getir bana." ifadelerini kullandı. Baba Süleyman Aydın da 285 aileyi temsilen HDP Genel Merkezi önünde olduklarına işaret ederek, şöyle konuştu: "HDP milletvekilleri diyorlar ya zaman zaman 'Biz, Kürtler için mücadele veriyoruz.' Bunlar hiçbir zaman Kürtler için mücadele vermediler. Kürtlük, 15 yaşındaki çocukları terör örgütüne satmakla olmuyor. 14-15 yaşındaki çocuklarımızın eline silah vererek, devletimize karşı kullanarak siyasi parti, milletvekili olunmaz. Siz, burada hiçbir zaman Kürt halkına sahip çıkmadınız. HDP milletvekilleri olarak sadece Kandil'e vekillik yaptınız, siz Kandil'in vekillerisiniz." ARBEDEYE POLİS MÜDAHALE ETTİ Açıklamaların ardından HDP binasındaki görevlilerin çelengi kaldırmak istemesi üzerine, babalar ile aralarında arbede yaşandı. Polisin müdahalesiyle yatıştırılan olay sırasında babalar, parti genel merkezine gelen HDP Batman Milletvekili Ayşe Acar Başaran'a da tepki gösterdi. Bu sırada parti görevlileri ile ikinci kez yaşanan arbedeye müdahale eden polis, tarafları ayırdı. Bina çevresinde önlem alan polis, aileleri güvenli bir alana çekti.

2 yıl önce

Diyarbakır'ın tarihi mekanlarında ünlü mankenlerle defile

Valiliğin ev sahipliğinde, Türk tekstil ürünlerinin dünyaya pazarlanması amacıyla kentin tarihi mekanlarında ünlü mankenlerle defile yapıldı. Aralarında, Tülin Şahin ve Demet Şener'in de olduğu 25 mankenin tarihi On Gözlü Köprü, Keçi Burcu ve Cemil Paşa Konağı'nda gerçekleştirdiği defilenin ardından güvercin uçuruldu. Defile ile ilgili hazırlanacak klibin, 50 ülke televizyonlarında gösterileceği ve Diyarbakır’ın turizmine önemli katkı sunacağı belirtildi. Projeyi yürüten modacı Hikmet Eraslan, daha önce Doğubayazıt ve Kapadokya’da da böyle defileler düzenlediklerini ve beğeni topladıklarını belirterek, "Şimdi de memleketim diye adlandırabileceğim Diyarbakır’da aynı etkiyi yaratmak istiyorum. Çünkü, Diyarbakır turizmiyle, sanayisiyle gelişebilmesi için bundan sonra bu tür etkinliklere ihtiyaç duyuyor. Diyarbakır’ın moral ve motivasyonunu artırmak istiyoruz” dedi. 'DİYARBAKIR'I TANITAN BİR SUNUM' Hikmet Eraslan, sonbahar-kış kreasyonlarının tanıtımını yaptıkları defilede aynı zamanda Diyarbakır'ı da tanıtan bir sunum gerçekleştirdiklerini ifade ederek, "Diyarbakır’ın güzelliklerini gösteren bir yandan da Diyarbakır’ın tarihi özelliklerini gösteren bir sunum niteliğinde bir çekim yapıyoruz.

2 yıl önce

Diyarbakır anneleri eylemlerinin 1000'inci günü için destek istedi

Çocuklarının dağa kaçırılmasından HDP'yi sorumlu tutan Diyarbakır annelerinin 3 Eylül 2019'da başlattığı oturma eylemi, 984'üncü gününde sürdü. Eylemlerini sürdüren anne ve babalar, eylemlerinin 1000'inci gününe yaklaşması dolayısıyla basın açıklaması yaptı. Anne Esmer Koç, açıklamada, 9 yıl önce HDP'nin kızını dağa kaçırarak, terör örgütü PKK'ya teslim ettiğini söyledi. Yıllardır evlat acısı çektiğini anlatan Koç, şunları kaydetti: "HDP ve PKK'dan evladımı istiyorum. Artık yeter. PKK'ya 'dur' deme zamanı gelmiştir. Bütün Türkiye'yi buraya davet ediyoruz. HDP ve PKK'nın karşısında durmak lazım. Canımızı ve evimizi yaktınız, yeter. Asker, polis ve dağa kaçırılan çocuklar hepimizin evlatlarıdır. HDP, çocuğumuz, askerimiz ve polisimizin kanından siyaset yapıyor. Bunu kabul etmiyoruz. HDP'nin artık kapatılmasını istiyoruz. HDP ne zaman biterse PKK da o zaman bitecek." Baba Süleyman Aydın ise 984 gündür yağmur, çamur ve salgın demeden anne ve babalar olarak çocuklarına kavuşmak için eylemlerine devam ettiklerini aktardı. Anne ve babalar olarak asla yılmayacaklarını vurgulayan Aydın, evlatlarını istediklerini belirtti. Aydın, "Çocuklarımızı kaybettiğimiz yerde arıyoruz. Çocuklarımız HDP binasına girdi ve bir daha çıkmadı. HDP'den sadece evlatlarımızı istiyoruz. Burada 9 yaşındaki çocukları bile terör örgütü PKK'ya satan bir HDP zihniyeti vardır. Sonuna kadar evlat mücadelesine devam edeceğiz. 984 günde bütün dünya feryadımızı duydu bir tek HDP ve dostları duymadı." diye konuştu. Eylemlerinin 1000'inci günü için davette bulunan Aydın, konuşmasını şöyle sürdürdü: "Tüm anne ve babalara sesleniyorum. Burada kendi evlatlarımız için mücadele vermiyoruz. İnanın sizin çocuklarınız için de mücadele veriyoruz. Sayemizde PKK'ya katılım sıfıra indi. Diyarbakır'da artık kimse çocuk kandıramıyor ve dağa gönderemiyorlar. Tüm Türkiye bize artık destek versin. Eylemin 1000'inci gününde herkesi buraya davet ediyoruz. Asla buradan kalkmayacağız. Devletimiz büyüktür ve çocuklarımız için büyük bir mücadele veriyorlar. 35 evladımızı kurtardılar, darısı hepimizin çocuklarının başına olacak. İnşallah bizim çocuklarımız da güvenlik güçlerine teslim olur ve bu hasretlik biter. Tek bir evladımız dağda olduğu sürece asla buradan kalkmayacağız. Bu direnişimiz, HDP'nin yıkılışı olacaktır." Açıklamanın ardından anne ve babalar, HDP ve terör örgütü PKK aleyhine slogan attı.

2 yıl önce

Diyarbakır’daki evlat nöbetine bir aile daha katıldı

Çocuklarının dağa kaçırılmasından HDP'yi sorumlu tutan Diyarbakır annelerinin 3 Eylül 2019'da başlattığı oturma eylemi 989'uncu gününde sürdü. 3 yıl önce 21 yaşındayken dağa götürülen oğlu Mehmet için Şanlıurfa'dan gelen anne Mahide Arslan ile baba Müslüm Arslan da oturma eylemine dahil oldu. Anne Arslan, gazetecilere yaptığı açıklamada, oğluna kavuşmak amacıyla oturma eylemine katıldığını söyledi. Oğlundan haber alamadığını belirten Arslan, "Neredesin yavrum, seni kandırıp kaçırdılar. Buraya senin için geldim. Hangi kapıyı çaldıysam yüzüme kapandı. Ben bittim artık. Televizyonda gördüğüm eyleme katılmak istedim." dedi. Baba Arslan ise oğlunun kandırılarak dağa götürüldüğünü belirterek, "HDP binasının önünde arkadaşları görünce ben de geldim. Oğlum sana sesleniyorum, dön gel gittiğin yer anne ve babandan daha mı kıymetli? Neyimiz eksikti, ne diye gittin? Bak ne hallere düştük." ifadelerini kullandı.

1 yıl önce

Diyarbakır annelerine, evlat nöbetinin 1000'inci gününe özel video… Bakan Soylu paylaştı!

Evlatları PKK tarafından kandırılarak kaçırılan ailelerin, 3 Eylül 2019’da Diyarbakır HDP İl Başkanlığı önünde başlattıkları mücadele, kararlılıkla devam ediyor. Yağmur çamur demeden, koronavirüsün en etkin olduğu dönemlerde dahi nöbet çadırını terk etmeyen ailelerin eylemi, 29 Mayıs'ta 1000’inci gününe girecek. İçişleri Bakanı Süleyman Soylu da bu kapsamda, sosyal medya hesabı üzerinden annelerin mücadelesini anlatan bir video paylaştı. “Hainler korkmaya devam ediyor” "Anneler vazgeçmiyor, umutlar 1000 oluyor. Hainler korkmaya devam ediyor." ifadeleri kullanılan 4 dakikalık videoda, çocuklarının terör örgütü PKK tarafından dağa nasıl kaçırıldığını anlatan anneler, nöbet tutarken yaşadıkları duyguları anlattı. “Annelerin cesareti, terör örgütlerini çökertecek” Bakan Soylu, paylaşımına şu ifadeleri not düştü: “Evlat nöbetinin 1000'inci günü. 1000 gündür tarihe ilmek ilmek işlenen, silahları olmadan terör örgütünü eriten bir cesaretin hikayesi... Her defasında daha yüksek sesle haykırıyoruz, annelerin cesareti, PKK ve tüm terör örgütlerini çökertecek.”

1 yıl önce

Diyarbakır'daki evlat nöbetine 3 aile daha katıldı

Terör örgütü PKK tarafından çocukları dağa kaçırılan aileler, 3 Eylül 2019'da Diyarbakır HDP İl Başkanlığı önünde evlat nöbetine başladı. 997 gündür sürdürülen nöbette bugüne kadar 35 aile, çocuklarına kavuştu. Aile sayısı, Muş'ta 1999'da 24 yaşındayken kaçırılan ve hiç görmediği ağabeyi Mehmet Şah için gelen kardeşi Mehmet Can Güvenç (21) ile Varto ilçesinde 2015'te Varto Sağlık Meslek Lisesi öğrencisiyken 16 yaşında kaçırılan kızı Dilan için gelen Cemal Han ve 2021'de Batman'ın Beşiri ilçesinde 20 yaşındayken kaçırılan oğlu Murat için gelen Yeslibe Toprak ile 295’e çıktı. Sağlık Meslek Lisesi öğrencisiyken kaçırılan kızı Dilan için gelen Cemal Han, "Benim kızım 2015'te Varto Sağlık Meslek Lisesi’nde kandırılarak götürüldü ama kimler tarafından kandırıldığını, nasıl olduğunu bilmiyoruz. Sonra bir haber alamadık. Şimdi ben buradan kızıma çağrı yapıyorum; neredeysen bir şekilde bize ulaş. 7 senedir ne gecemiz belli ne de gündüzümüz. Kızımızı istiyoruz. Ben kızımı herkesten istiyorum" dedi. "GEL ARTIK, ÇOK ÖZLEDİM" Geçen yıl 20 yaşındayken Batman'ın Beşiri ilçesinde kaçırılan oğlu Murat'a seslenen Yeslibe Toprak ise, evladını almadan eylemine son vermeyeceğini ifade ederek, "Oğlumun getirilmesini istiyorum. Bir haber etsin. Ben de babası da, kardeşleri de, hepimiz perişan durumdayız. Kardeşleri evde sürekli ağlıyor. Özellikle küçük kardeşi ona çok düşkündü. Oğlum Allah rızası için bir haber ver, bir iletişime geç bizimle. Sesini duyalım, iyi olduğunu bilelim en azından. Bu yeter bize, senin nerede olduğunu bilmiyoruz. Ne bir mesaj ne bir telefon, hiçbir şey yok. Gel artık, çok özledim. Allah aşkına hiç mi düşünmedin bizi?” diye konuştu. 23 yıl önce 24 yaşındayken Muş’ta kaçırılan ağabeyi Mehmet Şah için gelen Mehmet Can Güvenç de eylemi sonuna kadar sürdürme konusunda kararlı olduğunu dile getirerek, "Ağabeyim 23 senedir kayıp. İstanbul’a çalışmaya gitmişti. Onu zaten hiç görmedim. Onu görmek isterdim. Annem ve babam hepsi perişan. Hala bir umutları var yani, nerede, kim tarafından götürüldü, ne oldu. Hiçbir şekilde herhangi bir haber alınamadı. Ben ağabeyimi istiyorum. İnşallah o da bizi görüp bir iletişime geçer. Devletimiz zaten elinden geleni yapıyor. İnşallah hayırlısı olur" ifadelerini kullandı.

1 2 ... 11 12 13 14 15 16 17 ... 28 29