28 Nisan Pazar 2024
2 yıl önce

Diyarbakır annelerinin evlat nöbeti kararlılıkla sürüyor

Çocuklarının dağa kaçırılmasından HDP'yi sorumlu tutan Diyarbakır annelerinin 3 Eylül 2019'da başlattığı oturma eylemi 652'nci gününde sürüyor. Anne Güzide Demir, 4 yıl önce 16 yaşında dağa kaçırılan oğlu Aziz için oturma eyleminde yer aldığını, yaklaşık iki yıldır çocukları için eylemde olduklarını ve evlatları gelinceye kadar oturma eylemini sürdüreceklerini söyledi. Çocuklarının dağa kaçırılmasından HDP'nin sorumlu olduğunu aktaran Demir, "Oğlum Aziz, neredeysen çık gel. Seni çok özledim. Hastayım oğlum, ölmeden seni göreyim. Yüzüne hasret kaldım. Gel, ağabeylerin, kardeşlerin seni bekliyor. Evladımı kandırdılar. Çocuğumu HDP'den istiyorum." diye konuştu. Kütahya'dan gelerek kızı Fadime için evlat nöbeti tutan anne Hatice Levent de eylemi kararlılıkla sürdürdüklerini belirtti. Evlatları için sonuna kadar eyleme devam edeceklerini dile getiren Levent, şunları kaydetti: "Çocuklarımızın üstünden elinizi çekin. HDP ve PKK denilen lanetler çocuklarımızı dağlara, mağaralara götürdünüz. Ne istiyorsunuz bizim yavrularımızdan? Çocuklarımızı bırakın. Bize dünyayı verseniz bizim gözümüzde değeri yok. Sadece çocuklarımızı istiyoruz. Evlatlarımız o mağaralardan çıksın. Çocuklarımızın elleri kalem tutuyordu. Kalemleri attırıp silah verdiniz. O silahları yerin dibine gömün Fadimem. Ne olur bana gel. Dizimin dibi senin yerin. Senin oralarda işin yok."

2 yıl önce

Diyarbakır annelerinden Elhaman: Anne ve babalar olarak bu çadırı terk etmeyeceğiz

Diyarbakır annelerinin dağa kaçırılan çocuklarına kavuşmak için HDP İl Başkanlığı binası önünde başlattığı oturma eylemi kararlılıkla devam ediyor. Çocuklarının dağa kaçırılmasından HDP'yi sorumlu tutan ailelerin 3 Eylül 2019'da başlattığı oturma eylemi 671'inci gününde sürüyor. Anne Ayten Elhaman, oğlu Bayram'dan 4 yıldır haber alamadığını söyledi. Evlatlarının ellerinden alındığını belirten Elhaman, şöyle konuştu: "Getirsinler artık. 4 yıldır evladıma hasretim. Doğurduğum evladımı ne hakla benden aldılar? Oğlumun onlara ne zararı vardı? Tek istediğimiz evladımız. Çocuklarımızın derdindeyiz. Anne ve babalar olarak bu çadırı terk etmeyeceğiz. Mücadeleye devam edeceğiz. Biz onlardan bir şey istemiyoruz. Sadece evlatlarımızı istiyoruz." Elheman, oğluna güvenlik güçlerine teslim olması için çağrıda bulundu. Baba Hacı Göger de 6 yıl önce kandırılarak dağa kaçırılan oğlu Doğan Göger için oturma eyleminde yer aldığını, evladına kavuşuncaya kadar HDP il binası önünden ayrılmayacağını kaydetti. Göger, "Buradaki anne ve babalar çocuklarının peşindeler. O çocuklar, HDP ve yandaşları tarafından kandırıldı. HDP il binasına getirilip dağa gönderildi. Sonuna kadar kararlıyız. Sonucu ne olursa olsun evlatlarımızın peşini bırakmayacağız." dedi.

2 yıl önce

Diyarbakır’a gelen İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, HDP binasının önünde evlat nöbetinde olan ailelerle görüştü

Çocuklarının terör örgütü PKK mensupları tarafından dağa kaçırıldığı iddiasıyla 3 Eylül 2019’da farklı kentlerden Diyarbakır’a gelerek HDP il binası önünde oturma eylemi başlatan ailelerin evlat nöbeti korona virüse rağmen 674 gündür devam ediyor. Ailelerle bir araya gelen İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, Cuma gününü işaret ederek sürpriz açıklanacağı müjdesi verdi. Aileler, Cuma günü Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın geleceği günü iple çekiyor. Sabırsızlıkla müjdeyi bekliyorlar Dağa götürülen Doğan Güger için eyleme katıldığını belirten anne Sultan Güger, 4 Ekim 2015’te oğlu kandırılarak dağa kaçırıldığını kaydetti. Anne Güger, “6 yıldır haber aramıyorum ne arıyor ne de soruyor. Bir buçuk yıldır buradayım hiçbir güç beni buradan kaldıramaz, oğlumu almadan gitmiyorum. Ben siyaset yapmıyorum siyaseten de anlamıyorum. Benim dava çocuğum kimseden mal mülk istememişim çocuğumuz istiyorum. Allah’ın izniyle birer birer geliyorlar, inşallah bize de sıra gelecek. İçişleri bakanımız gelmişti onunla görüştük, ’müjdemiz var’ dedi, herhalde Cuma günü söyleyecekler. Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan Cuma günü burada olacak müjdeyi o bize verecek, vereceği müjdeyi bekliyoruz. Ailelerden birinin çocuğu gelecek ama kim olduğunu bilmiyoruz, inşallah darısı bütün annelerin olsun, çocuk hasretiyle dayanılmıyor” dedi.

2 yıl önce

Diyarbakır annelerinin evlat eylemi kararlılıkla devam ediyor

Çocuklarının dağa kaçırılmasından HDP'yi sorumlu tutan ailelerin, 3 Eylül 2019'da başlattığı oturma eylemi 680'inci gününde sürüyor. Kızına kavuşana kadar eylemi sürdüreceğini ifade eden Arslan, "HDP'liler kızımı kandırarak götürdü. Evladımı versinler. Evladımı HDP'den istiyorum. Çocuğumdan vazgeçmeyeceğim. Evladımı nasıl kopardılarsa öyle de versinler." dedi. Kızına seslenen Arslan, "Beni görüyor ve duyuyorsan güvenlik güçlerine teslim ol. Kapım sana sonuna kadar açık. Artık yeter bu hasret bitsin. 7 yıldır hasretini çekiyorum." ifadelerini kullandı. Hakkari'nin Çukurca ilçesinden 8 yıl önce 15 yaşında dağa kaçırılan kızı Kadriye için eylem yapan Nazmi Türan ise kızından bugüne kadar hiç haber alamadığını belirtti. "Eylemimizde kararlıyız. Evladımı HDP'den istiyorum. Çocuğumu geri getirsinler." diyen Türan, kızına güvenlik güçlerine teslim olması çağrısında bulundu.

2 yıl önce

AK Parti Sözcüsü Ömer Çelik: Diyarbakır Anneleri'ne buradan selamlarımızı gönderiyoruz

Ömer Çelik'in konuşmasından satır başları şöyle; DİYARBAKIR ANNELERİ Diyarbakır Anneleri'ne buradan selamlarımızı gönderiyoruz. Cumhurbaşkanımızın kendileriyle buluştuğunda söylediği gibi onların acıları, bizim acıları. Sayın Cumhurbaşkanımızın Diyarbakır ziyareti son derece olumlu geçti. Diyarbakır Anneleri'yle buluşması son derece tarihi bir buluşma. Burada verdiği mesajlar içerisinde bizim siyasetimiz açısından hem vatandaşlarımızın kültürel zenginliklerini yok sayan inkâr politikalarına karşı olduğumuzu, bunun için verdiğimiz mücadelenin gücünü, Türkiye'nin bütün vatandaşlarının birinci sınıf, eşit vatandaş muamelesi görme yönünde yaptığımız mücadeleler konusunda verdiği mesajlar önemli. İnkar politikasına karşı olduğumuz gibi bunun öbür yüzünü oluşturan terör politikasına ve teröre karşı verdiğimiz mücadele de son derece güçlü. Hem inkar hem terör siyasetine aynı anda güçlü şekilde karşı durarak hem demokratik standartlarımızı artırmayı hem de hizmet siyasetimizi Türkiye'nin her yerine ulaştırmaya devam edeceğiz. Bugün MYK'da en kapsamlı şekilde vakit ayırdığımız konu çevre konularını ele aldığımız gündem maddesi oluşturdu. Derli toplu şekilde çevre siyasetiyle bütün ilkelerimizin ele alındığı çok güçlü bir çerçeve sundu Çiğdem hanım. İklim değişikliğiyle mücadele konusunda şöyle bir hazırlığı var partimizin. Sadece doğanın zedelenmesi, yıpranmasına yönelik faaliyetlere değil, aynı zamanda çevrenin, doğanın kuvvetlendirilmesine hazırladıkları stratejileri bizlerle paylaştı. Şehirlerdeki çevre siyasetiyle ilgili attığımız adımlar konusunda vatandaşımızın daha çok bilgilendirilmesi söz konusu olacak. Burada enerji başlığı, endüstri başlığı önemli. Ormancılık konusunda neler yaptığımız önemli. Emine Erdoğan hanımefendinin liderliğinde yapılan sıfır atık projesi... Tüm bunlar MYK'mızda ele alındı. Daha yaşanabilir şehirler için bir çevre siyasetinin harekete geçirilmesi konusunda medeni şehir kavramının daha vurgulu hale getirilmesi, hem siyasetimizin parçası olarak hayata geçirilmesi, hem bu konudaki bilincin artırılması... Marmara'daki müsilajın temizlenmesiyle ilgili son derece güzel haberler alıyoruz. Son 5 gündür Marmara Denizi yüzeyinde müsilaj görülmedi. Bu tabii ki sevindirici ama bizi rehavete sevk etmemeli. Bakanlığımızın çalışmalarıyla 11 metreküpe yakın müsilaj temizlendi. Çalışmalar güçlü şekilde devam edecek. 15 TEMMUZ YILDÖNÜMÜ Cumhurbaşkanımızın liderliğinde topyekün direnişine şahit olduk 15 Temmuz çerçevesinde. Bu darbe girişiminin faillerin yakalanmasına yönelik süreci daha da güçlü şekilde sürdürüyoruz. Sayın Cumhurbaşkanımız yarın 15 Temmuz'da 15 Temmuz Anıtı'ndaki anma törenine katılacak TBMM'de. 3 binin üzerinde program yurtiçinde ve yurtdışında yapılmak üzere İletişim Başkanlığımızca koordine ediliyor. Yurtiçinde ve yurtdışında gerçekleştirilecek toplam program sayısı 3 bin 876'dır. İlk defa tarihimizde o gün CUmhurbaşkanımız çağrısıyla sokaklara dökülerek bu alçak darbe girişimine karşı topyekûn bir mücadele ortaya koydu. En az DEAŞ kadar sapkın bir ruha sahip olan bir FETÖ... DEAŞ'a ses çıkaranların FETÖ'yü himayet etmelerinin anlamı yoktur. Terör örgütleri konusundaki bu çifte standardın altını çizmek isterim. Taraflara itidal tavsiye ediyoruz gibisinden son derece sığ açıklamalar yapıldı o gün. Vatandaşlarımızı şehit eden, demokrasimizi tehdit eden bu saldırı karşısında bu saldırıyı gerçekleştirenlerle meşru haklarını savunan vatandaşlarımızı aynı kefeye koyarak böyle bir söylemde bulunmak bu saldırıyı yapanları cesaretlendirmekten başka işe yaramaz.

2 yıl önce

Erdoğan’dan Diyarbakır ziyareti sonrası kurmaylara talimat

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Merkez Yönetim Kurulu (MYK) toplantısında, Kanal İstanbul projesinde yer alan, yaban hayatını korumak ve yaban hayvanlarından kaynaklı trafik kazalarının önüne geçmek için yapılacak olan "ekolojik köprü" ile ilgili değerlendirmeler yapılırken, Erdoğan'ın, muhalefetin projeye yönelik olumsuz söylemlerine karşı kurmaylarına Kanal İstanbul'un ne kadar çevreci bir proje olduğunun vatandaşa anlatılması yönünde talimat verdiği öğrenildi. DİYARBAKIR DEĞERLENDİRMESİ: MİLLETİMİZİN DAVAMIZA TEVECCÜHÜNÜ GÖRDÜK Cumhurbaşkanı Erdoğan toplantıda, geçtiğimiz günlerde gerçekleştirdiği Diyarbakır ziyaretiyle ilgili de değerlendirmelerde bulundu. Erdoğan'ın, "Vatandaşlarımızla rûberû bir araya geldiğimizde, buluşmalar gerçekleştirdiğimizde milletimizin teveccühle davamıza yöneldiğini gördük" dediği ifade edildi. Erdoğan'ın ayrıca, kurmaylarına, "Çalınmadık kapı, sıkılmadık el, girilmedik gönül bırakmayacaksınız. Yaz dönemi geliyor, hepimiz sahaya ineceğiz. Tevazuuyla hareket edeceğiz" talimatını verdiği belirtildi. AK PARTİ "ÇEVREYE EN DUYARLI" PARTİ Türkiye Gazetesi'nde yer alan habere göre; MYK toplantısında, Çevre, Şehir ve Kültür Başkanlığı'ndan sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Çiğdem Karaaslan bir sunum yaptı. Sunumda 5 bin kişinin katıldığı ankete yer verildi. Ankete göre, "Çevreye en duyarlı parti hangisi?" sorusuna vatandaşların yüzde 38'i AK Parti, yüzde 20'si ise CHP cevabını verdi. Katılımcıların yüzde 34'ü ise aynı soruyu "hiçbiri" diye cevapladı. 90 MİLYON TON KARBON SALINIMI ENGELLENDİ Muhalefetin otoyollara yönelik eleştirilerin de gündeme geldiği sunumda, otoyolların sadece ulaşımın rahatlamasını sağlamadığı, çevreye de katkısı olduğu, 90 milyon ton karbon salınımını engellediği belirtildi. ÜCRETLİ POŞET YÜZDE 90 TASARRUF SAĞLADI Ayrıca, "ücretli poşet" uygulamasının getirilmesiyle yüzde 90 oranında tasarruf sağlandığı da ifade edildi.

2 yıl önce

Diyarbakır anneleri Kurban Bayramı'nda evlatlarına sarılmak istiyor

Çocuklarının dağa kaçırılmasından HDP'yi sorumlu tutan ailelerin 3 Eylül 2019'da başlattığı oturma eylemi 685'inci gününde devam ediyor. Kızı Fadime için eylem yapan Hatice Levent, çocuğunu HDP ve PKK'dan istediğini söyledi. Kurban Bayramı'nı kızıyla geçirmek istediğini ifade eden Levent "Fadime'mi almadan bu çadırdan gitmeyeceğim. 7 senedir kızımın peşindeyim. 14 bayramdır Fadime'mi bekliyorum. Ne olur bu bayramı beraber geçirelim. Seni çok özledim. Kokunu özledim. Anne deyişini özledim. Ne olur dön." dedi. Levent, kızına güvenlik güçlerine teslim olması çağrısında bulundu. Oğlu Özkan için evlat nöbeti tutan baba Süleyman Aydın ise çocuğunu almadan gitmeyeceğini belirtti. Evlatları için sonuna kadar mücadele edeceklerini dile getiren Aydın, "Çifte bayram yaşamak istiyoruz. Bayramlarımız hep buruk geçiyor. Çocuklarımızla bu bayramı geçirmek istiyoruz." diye konuştu. Aydın oğluna seslenerek, "Oğlum güvenlik güçlerimize teslim olun. Bu hasretlik artık bitsin." ifadelerini kullandı.

2 yıl önce

Diyarbakır Anneleri Kurban Bayramı'nda 'çifte bayram' yaşamak istiyor

Çocuklarının dağa kaçırılmasından HDP'yi sorumlu tutan ailelerin 3 Eylül 2019'da başlattığı oturma eylemi 688'inci gününde devam ediyor. Van'dan 5 yıl önce 15 yaşında dağa kaçırılan oğlu Baran için eylemi sürdüren anne Solmaz Öğrünç, evladına hasret olduğunu söyledi. "10 bayramdır oğlumdan ayrıyım. Ateş düştüğü yeri yakıyor. Kirli ellerini çocuklarımızın üzerinden çeksinler. İnşallah oğlum gelir çifte bayram yaşarım." diyen Öğrünç, evladına kavuşana kadar eylemi sürdüreceğini belirtti. Oğlu Özkan için evlat nöbeti tutan baba Süleyman Aydın ise Kurban Bayramı'nda bile eylemlerini sürdürdüklerini anımsattı. "Herkes bayramlaşırken biz çocuklarımızın yolunu gözlüyoruz." ifadesini kullanan Aydın, bu mücadeleden vazgeçmeyeceklerini dile getirdi. Aydın, "Çocuklarımızı HDP'liler getirsin. Devletimiz de çocuklarımız için büyük mücadele veriyor. 10 bayramdır oğlumdan haber alamıyorum. Oğlum şu an gelmiş olsaydı çifte bayram yaşardım. Maalesef bayramlarımız buruk geçiyor." dedi. Oğluna seslenen Aydın, "Oğlum, güvenlik güçlerimize teslim olun, bu hasretlik artık bitsin." diye konuştu.

1 2 3 4 5 6 7 8 ... 27 28