03 Mayıs Cuma 2024
2 yıl önce

Cumhurbaşkanı Erdoğan duyurdu! İşte esnafa hibe desteğinin ayrıntıları

İşte Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın açıklamalarından satır başları: 'SALGINI BÜYÜK ÖLÇÜDE KONTROL ALTINA ALDIK' Geride bıraktığımız Ramazan Bayramını bir kez daha tebrik ediyorum. Vatandaşlarımın her biri bayramı huzur içinde geçirdiğini ümit ediyorum. Salgın sebebiyle gönlümüzce bir bayram seyredemediğimiz açıktır. Vefat sayısının 45 bine dayandığı, yüzbinlerce insanımızın hastanelerde tedavi gördüğü ortamda başka türlü hareket edebilmemiz mümkün değildir. Ramazan ayı boyunca uyguladığımız kısmi ve tam kapanma sayesinde salgını yeniden büyük ölçüde kontrol altına aldık. 'KADEMELİ NORMALLEŞMENİN 2. ETABINI ÖNÜMÜZDEKİ GÜNLERDE MİLLETİMİZLE PAYLAŞACAĞIZ' Kabine toplantımızda 1 Haziran'dan itibaren başlayacak kademeli normalleşmenin 2. etabını görüştük. Önümüzdeki günlerdeki gelişmelere göre milletimizle paylaşacağız. Vaka sayılarını daha da aşağıya çekmek için milletimizin kademeli normalleşme döneminin kurallarına uymasını istiyoruz. Riskli grupların tamamının aşılanması için çalışıyoruz. Belirlenen tedbirler insanlarımıza eziyet olsun diye değil bu sancılı dönemi geride bırakmak için milletimizin önüne konmaktadır. Bu tedbirleri almayan ülkelerin nasıl ağır bedelleri ödediğini sizlerde görüyorsunuz. Salgının süresi uzadıkça tahammüllerin azaldığını sabırların tükendiğini biliyoruz. İnşallah en zorunu geride bıraktık. Bir müddet daha dikkatli gitmek mecburiyetinde olduğumuzu kabul etmeliyiz. Sağlık çalışanlarımıza, emniyet ve jandarma teşkilatlarımıza, süreçte görev alan herkese şahsım ülkem ve milletim adına teşekkür ediyorum. 'SADECE MİLLETİMİZİN HAKKINI HUKUKUNU KORUMANIN MÜCADELESİNİ VERİYORUZ' Salgında vaka ve vefat sayıları yükseldiğinde 'Niye tedbir almıyorsunuz' diye ortalığı velveleye verenler, ortaya çıkanlar olduğunu da görüyoruz. Bu zihniyetin yaptığını vatandaşımızın canına, geleceğine herkese saygısızlıktır. Elini taşın altına koymayıp gezenlerin asıl niyetlerinin farkındayız. Biz sadece milletimize bakıyoruz. Sadece milletimizin hakkını hukukunu, aşını işi korumanın mücadelesini veriyoruz. Gerisi teneke gürültüsüdür. Hamdolsun milletimiz de bizim ne yaptığımızı, niçin yaptığımızı iyi biliyor. Bugünleri geride bıraktığımızda her şeyin daha güzel olacağı bir geleceğin bizi beklediğini göreceğiz. '645 BİN EMEKLİMİZİN MAAŞINI 1500 LİRAYA ÇIKARDIK' İnsanımızın hem sağlığını hem de işini aşını koruma mücadelesini verdik. Sanayi ve tarım üretiminde ihracatta en küçük bir aksamaya yol açmamak için de çalıştık. Salgın döneminde dünyada büyümeye devam eden ekonomilerden biri olduk. Vergi ve primle ilgili attığımız bu adımların yanında, kredi kolaylıkları gibi her türlü kolaylığı gösterdik. Önemli istihdam kaynaklarından olan turizm sektörünü ayakta tutmak için çabaladık. Sadece merkezi yönetim bütçesinden yaptığımız harcamalar şimdiden 79 milyara ulaştı. Bu rakam yıl sonunda 104 milyar lirayı bulacak. Şimdi bir başka müjdeye daha geliyorum. 645 bin emeklimizin maaşını 1500 liraya çıkardık.  Bazı konvansiyonel medyada bu tür dezenformasyon yapanları görüyoruz. Bunlarda edep söz konusu değil. 1 milyon 200 bin vatandaşımız esnafa verdiğimiz destekten yararlandı. Kısa çalışma ödeneğinden 3 milyon, işsizlik ödemesinden 1 milyonun üzerinde vatandaşımız faydalanmıştır. Bu desteklerin tutarı şimdiden 50 milyar lirayı bulmuştur. 5 milyonun üzerinde haneye nakit yardımı yaptık. Tüm bu nakdi ödemelerin tutarı 134 milyar TL gerçekleşirken bu rakam hazarin sonu 181 milyar lirayı bulacaktır. Bugüne kadar 206 milyar lirayı bulan borç ertelemenin tutarı yıl sonunda 219 milyar liraya ulaşacaktır. ERDOĞAN'DAN ESNAFA DESTEK MÜJDESİ Salgın tedbirleri sebebiyle işlerine ara veren esnaflarımıza iki grup halinde destek olacağız. 1. grupta kahve kıraathane pastane, internet kafeler vb işletmeler yer almaktadır. Sayıları 235 bine ulaşan işletmelere bir defaya mahsus 5 bin liralık hibe ödemesi yapacağız. 2. grupta bakım onarım, tamirat, hırdavatçılar, müzisyenler, oto yıkamacılar, oyuncak, kozmetik, bakırcılar, ayakkabıcılar, konfeksiyonlar vb yer almaktadır. Bu gruba berberler otobüsçüler, pazarcılar dahildir. Toplamda 1 milyon 150 bini aşkın işletmeyi kapsayan bu gruba bir defaya mahsus 3 bin lira hibe desteği vereceğiz. Toplamda 4 milyar 602 milyon liralık kaynağı karşılıksız olarak veriyoruz. Büyük şirketler içinde nefes kredisi adı altında bir adım atıyoruz. Detayları Hazine ve Maliye Bakanlığınca açıklanacak bu programların hayırlı olmasını diliyorum. ÇİFTÇİLERİN BORÇLARI ERTELENECEK Bugün çiftçilerimize de müjdemiz var. 180 bin ton patates ve kuru soğanı üreticiden alarak ihtiyaç sahibi ailelere dağıttık. Ellerinde bulunan çeltiğin 15 bin tonu da toprak mahsuslarına verdik. Bu yıl kuraklık yüzünden bazı ürünlerin rekoltelerinde azalma olacağı bellidir. Kuraklıktan zarar gördüğü belirlenen çiftçilerimizin ziraate ve tarım kooparatiflerine olan borçları ertelenecektir. 2021 ALIM FİYATLARI Ton başına bin 275 olan arpa fiyatını bin 750 liraya yükseltiyoruz. Nohutta 4 bin 50 lira olarak belirlendi. Açıkladığımız alım fiyatları diğer alım kurumları için de referans alım olacak, farklı fiyatlandırma alınmayacak.  Bu yıl için  yaş çay alım fiyatı kilo başına 3.87 liraya, destekleme ile 4 liraya yükseltilmiştir. Çiftçilerimizden tek isteğimiz tek karış toprağı boş bırakmadan dikmeleri ekmeleridir.  Yeni hasat döneminin milletimize, ülkemize hayırlı bereketli olmasını diliyorum. Görüldüğü gibi TC tarihinde görülmemiş destek paketleriyle insanlarımızın yanında olmayı sürdürüyoruz. Tüm bu gayretlerimize rağmen gönlü buruk vatandaşlarımız varsa onlardan helallik istemek inancımızın gereğidir. Bizim bu husustaki muhatabımız da milletimizin kendisidir. Eğer işi doğru yapmışsak milletimizden göreceğiz. 'SİNSİ ÇIRPINIŞLARIN AMACI GÜÇLÜ TÜRKİYE'NİN ÖNÜNÜ KESMEKTİR' Türkiye'nin 81 vilayetinin 50 bini aşkın köy ve mahallesinin her karış toprağında bizim eserlerimiz var. Bizim eser ve hizmet siyasetimize karşılık ortaya sadece iftira siyaseti yapanları geçmişte ve bugünde milletimizin iyi biliyor. Aklınıza gelen her alanda biz 18 yıl içerisinde atmışsak gönlümüz bizim rahat. Geçtiğimiz 19 yıl boyunca Cumhuriyet döneminin yanlışlarıyla uğraşırken diğer yandan da ülkemizi geleceğe hazırladık. Eski Türkiye'nin hastalığı olan siyaset ve toplum mühendisliğini ortaya sokma, merdiven altı siyasetler son günlerde yeniden artmıştır. Bu sinsi çırpınışların amacı salgın sürecini geride baktığımız hiç olmadığı kadar yakınlaştığımız büyük ve güçlü Türkiye'nin önünü kesmektir. 17-25 Aralık'ta Emniyet ve yargıdaki hainleri kullanarak bunu denediler. PKK ve DEAŞ örgütlerini kullanarak Türkiye'yi diz çöktürmeye çalıştılar ama başaramadılar. Milli iradeyi hedef alan bildirilerle siyaseti ve hükümetleri biçimlendirme yönünü gösterdiğimiz kararlı duruşlarla kestik. Terör örgütlerini bir kez daha eylem yapamayacak hale getirmek için sürdüğümüz operasyonlarla hainlerin inlerini başlarına geçiriyoruz, geçirmeye devam ediyoruz. PKK'NIN SÖZDE SURİYE SORUMLUSU SOFİ NURETTİN ETKİSİZ HALE GETİRİLDİ Milli istihbarat başkanlığımız uzun süre yürüttüğü çalışmalar neticesinde yerini belirlediğini PKK'nın Suriye sorumlusu Sofi Nurettin kod aldı terörist, Irak'ta gerçekleştirilen operasyonla etkisiz hale getirilmiştir. PKK'nın silahlı kanadını yürütmüş, daha sonra Suriye kanadının başına geçmiştir. Gara operasyonu sırasında 13 masum insanımızın şehit edilmesine emirleri verenlerden biri de budur. PKK-YPG'nin Irak'ta ve Suriye'de saklanan teröristlerin ele başlarını etkisiz hale getirene kadar operasyonlarımız sürecektir. Bu ülkeye ihanet eden, kurşun sıkan, vatanımızın bütünlüğüne tehdit oluşturan herkesin aynı akıbetin beklediğini bugün Millete Seslenişte hatırlatıyorum. Yürüttüğümüz kararlı mücadele sayesinde suç örgütlerinin ülkemize musallat olmasından çıkarttık. En büyük üzüntümüz ülkemizde hala çetelerden medet umacak kadar küçülen haysiyet fukarası kişilerin olduğunu görmektir. Çetelerle aynı yolda yürümesi karşısında terör örgütleri gibi suç çeteleri de zehirli bir yılan gibidir. Ne yaparlarsa yapsınlar, eski Türkiye hastalıklarını hortlatma noktasında mesafe alamayacaklar. BIDEN'A İSRAİL'E SİLAH SATIŞI TEPKİSİ Kudüs'ten ve Filistin'den gelen acı haberlerin burukluğu içerisinde geçirdik. Maalesef birilerinin "Kudüs'ten bize ne" yaklaşımlarına şahit olabiliyorsunuz. Hz İbrahim'den Hz. Süleyman'a kadar. Resulü Ekrem'in Miraca çıktığı yer Mescid-i Aksa'dadır. Hz. Ömer Kudüs'ü fethettiğinde Hristiyanlara dokunmamıştır. Kudüs'ün bugünkü fiziki görüntüsü, Osmanlı padişahlarının eseridir. Asırlarca ecdadımız mübarek yeri korumak, oradaki her dinden insanı huzur içinde yaşatmak için çalışmaktır. Osmanlı 1917'de Gazze ve Kudüs'ü saldırıları karşılamakta zorlanmıştır. Gazze'ye yapılan ilk 2 saldırıyı üstlenen Osmanlı ordusu, düşmanın takviyeyle 110 bine çıkan asker sayısı yüzünden 3. saldırısı sonucu geri çekilmek zorunda kalmıştır. 9 Aralık 1917'den orayı muhafaza etmek için bırakılan artçı birlikten imiş. Iğdır'lı Hasan onbaşı o günden beri Mescid-İ Aksa'dan ayrılmamıştır.  Bugün Biden'ın ciddi bir İsrail'in silah onayıyla ilgili imzasını gördük. O da bakıyoruz ki çok çok önemli 850 bin silah onayı. Lafa geldiğinde silahsızlanma diye konuşuyorlar. Sayın Biden, sözde Ermeni soykırımında Ermenilerin yanında yer aldın. Şimdi de ciddi manada orantısız bir saldırı ile Gazze'ye saldıran ve yüzbinllerce insanın şahadetine vesile olan bu olayda siz kanlı ellerinizde bir tarih yazıyorsunuz. Bunu bize söylemeye mecbur ettiniz. Biz bu konularda daha fazla duramayız, durmayacağız. 'BUNLAR 5-6 YAŞINDAKİ YAVRULARI ÖLDÜRECEK KADAR KATİL' 84 milyon hep birlikte Kudüs nöbetimizi devam ettiriyoruz, devam ettireceğiz. Filistin toprakları da kanla zulümle yıkanıyor. Siz de buna destek veriyorsunuz. Bir yasin katliamından beri hiç durmayan bu zulüm Filistinlilerin süren göçleriyle, uğradıkları katliamlarla süre gelmiştir. Her ne olursa olsun bize düşen görev, mazlumun yanında yer almak, onun hakkını hukukunu gözetmektir. İsrail, BM kararlarını hiçe sayarak saldırılarına devam etmesi bölgedeki acıları arttırmıştır. Filistin halkının intifada olan İsrail saldırılarına karşı hep yanında olduk, olmayı da sürdüreceğiz. Sınırları belli olmayan İsrail devleti, insanlığa karşı suç işlemeyi sayanların elinde terör aygıtına dönüşmüştü. Kendi başbakanlarını dahi öldürmekten çekinmeyecek kadar işi ileri götürmüşlerdir. Bir yahudi başbakan bana öyle demiştir. "Generalliğimde ne zaman ki Filistinlileri öldürüyordum, bana en büyük zevki o veriyordu." Türkiye ziyaretinde bu şahıs TC Cumhurbaşkanına bunları söylüyordu. Bunlar zaten terörden gelmişlerdir. Hepsi terör içerisinde yetişmiştir. Şuanki de aynı. İsrail'in Gazze ve Filistin'e saldırıları da uluslararası yardımda karşılığını bulamamıştır. İsrail burada hukuk tanımazlığını bir kez daha göstermiştir. Bunlar 5 yaşında 6 yaşındaki yavruları öldürecek kadar katil. Kadınları yerde süründürecek kadar katil. Aynı sudan beslenenler de maalesef bunları destekliyor. 'AVUSTURYA DEVLETİNİ TELİN EDİYORUM' Bir yandan Kudüs'ün mahremiyetine el uzatan, içinde medya gruplarının olduğu binayı yerle bir ederler işte bu terör devleti İsrail'dir. Siz orantısız güç kullanıyorsunuz. Siz savaş uçaklarınızla birlikte Gazze'ye bomba yağdırıyorsunuz. Gazze'nin savaş uçağı var mı? Yok. Kimi aldatıyorsunuz. Filistinli çocukların bombalarla ölmesiyle ilgilenmeyenler, İsrailli çocukların siren sesleriyle korkmasını göstermektedir. Filistin'de yaşanan trajediye arkasını dönenler aslında yarın başlarına geleceklerin tohumlarını ekmektedir. Şu anda Avrupa'ya sesleniyorum, şuanda onlara bir şey hatırlatıyorum: Başbakanlık binasına İsrail bayrağı çeken Avusturya devletini telin ediyorum. Avusturya devleti herhalde soykırıma tabi tuttukları yahudilerin faturasını Müslümanlara bırakmak istiyor. Türkiye tıpkı Kıbrıs'ta olduğu gibi Filistin'de de iki devletli adil çözümden yana olduğunu belirtmektedir. Başkenti Kudüs olan Filistin devleti kurulması için her platformda çaba göstereceğiz. Artık Kudüs konusunda ayrı bir düzenlemeye ihtiyaç olduğunu düşünüyoruz. Kudüs'ün kalıcı huzura ve barışa ulaşması için herkesin fedakarlık yapması gerekiyor. Papa Fransua ile yaptığım görüşmede bu hissiyatımı paylaştım. Şu teklifi yapıyoruz: Kudüs'ün üç dinin temsilciler tarafından yönetilmesi günümüz şartların en tutarlı yol olacaktır. Aksi takdirde bu kadim şehirde barışı sağlamak kolay görünmüyor. Yahudilerin Mescid-i Aksa'ya saldırıları fitili ateşlenen bomba etkisi yaratmaktadır. Bu tehdidin önüne geçmenin en hızlı yolu teklif ettiğimiz şeklinde yeni bir yönetim statüsüne kazandırmaktır. BMGK'yı İTT'yi ve diğer tüm uluslararası kuruluşları harekete geçmeye çağırıyoruz. Filistin halkının saldırılardan korunması için atılacak uluslararası adımlarda her türlü desteği vereceğimizi buradan bir kez daha ifade ediyoruz.

2 yıl önce

Türkiye ve Yunanistan dünyaya duyurdu: Anlaşma tamamlandı

Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, resmi temaslarda bulunmak üzere geldiği Yunanistan’ın başkenti Atina’da mevkidaşı Nikos Dendias ile yaptığı görüşmenin ardından ortak basın toplantısı düzenledi. Yunanistan ile yirmi beş maddede ilke olarak görüş birliğine varıldığını ifade eden Çavuşoğlu, “Covid-19 aşılarının karşılıklı tanınması kararını aldık” dedi. Bakan Çavuşoğlu, Yunanistan Dışişleri Bakanı Nikos Dendias düzenlenen ortak basın toplantısında, “Nikos Dendias’ın da söylediği gibi bugün Covid-19 aşılarının karşılıklı tanınması kararını aldık. Bu konuda hem Türkiye hem Yunanistan farklı ülkelerle anlaşmaya ya da mutabakata varmıştı. Biz de daha önce yine AB üyesi olan Macaristan ve Bulgaristan ile ayrıca Sırbistan ile karşılıklı anlaşmaya varmıştık. Ben inanıyorum ki bugün vardığımız mutabakat, karşılıklı olarak turizm sektörümüze olumlu etki yapacaktır. Bu olumlu adımları önümüzdeki süreçte, özellikle turizm iş birliği konusunda artırmak istiyoruz” dedi. Bakan Çavuşoğlu, hem Türkiye’nin hem de Yunanistan’ın iş birliği odaklı somut  projeler üzerinde çalışma konusunda iradeye sahip olduğunu vurgulayarak, “Artık somut projeler üzerinde eylem ve iş birliği odaklı çalışmaya başladık. Yirmi beş maddede ilke olarak görüş birliğine vardık. Ulaştırmadan enerjiye, turizmden çevre, ticaret ve geniş yelpazede birçok iş birliği alanında ilgili kurumlarımız bundan sonraki süreçte bir araya gelecek. İmzalanacak mutabakat zabıtları ve tesis edilecek mekanizmalar aracılığıyla somut iş birliği projelerini hayata geçirmek konusunda mutabık kaldık. Bu konularda Türkiye olarak gerekli iradeye sahip olduğumuzu söylemek isterim. Yunanistan’da da aynı iradeyi görmekten mutluluk duyduk. Böyle giderse bu konularda hızlı adımlar atabiliriz ve çok hızlı mesafe kat edebiliriz” diye konuştu. CUMHURBAŞKANI ERDOĞAN VE MİÇOTAKİS GÖRÜŞMESİ Bakan Çavuşoğlu, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın NATO Zirvesi kapsamında Yunanistan Başbakanı Kiryakos Miçotakis ile bir araya geleceğini açıkladı. Çavuşoğlu, “Liderlerimizin NATO Zirvesi marjında bir araya gelmesi öngörülüyor. Bu konuda birlikte çalışmaya devam edeceğiz. Yine Nikos’un söylediği gibi uzun süredir çözüm bekleyen meselelerimiz var, görüş ayrılıklarımız var. Bunların iyi komşuluk, uluslararası hukuk ve karşılıklı hak ve çıkarlara saygı temelinde çözülmesini istiyoruz. Bunun için de diyaloğumuzun kesintisiz sürmesi gerekiyor. Bu konuda da her iki tarafta da irade vardır. Bugün bir kez daha teyit ettik” dedi. DENDIAS: BÜTÜN KONULARA İLİŞKİN GÖRÜŞ ALIŞVERİŞİNDE BULUNDUK Yunanistan Dışişleri Bakanı Dendias, iki ülke arasındaki bütün konuların değerlendirildiğini ve görüş alışverişinde bulunulduğunu belirtti. Dendias, sözlerine şöyle devam etti: “Bugün dostum ve mevkidaşım Mevlüt Çavuşoğlu ile birlikte iki ülke arasındaki bütün konulara ilişkin bir görüş alışverişinde bulunma fırsatı bulduk. Sadece ikili ilişkileri değil, Avrupa Birliği ile Türkiye ilişkileri konusunu da tartışma fırsatı bulduk. Tabi ki birçok konuda fikir ayrılıklarımız, pozisyon farklılıklarımız var Yunanistan ve Türkiye olarak. Bugünkü görüşmemizin amacı, bir ilk anlaşma sürecini başlatmaktı. Eğer bu mümkün olabilirse daha sonra da aşamalı olarak zaman içerisinde bir normalleşme yönünde ilerlemek istiyoruz. Bu çerçevede ekonomik iş birliği program listesi üzerinde anlaşma sağlandı. Yine Covid-19 aşı sertifikalarının karşılıklı olarak tanınması konusunda anlaşmaya vardık. Her iki ülke vatandaşları da aşı olmuş vatandaşlar ya da test sonuçları negatif olan vatandaşlar, karşılıklı olarak iki ülkeyi ziyaret edebilecekler. Sevgili dostum Mevlüt Çavuşoğlu, Anadolu Efes’in dünkü başarısı nedeniyle seni yine tebrik etmek istiyorum.” Siyasi ve askeri diyaloğun tüm kanallarda devam ettiğinin altını çizen Çavuşoğlu, 'Türkiye olarak, Yunanistan ile ön koşulsuz ve ikili ilişkilerimizi her alanda geliştirmek için diyaloga, görüşmelere hazırız' dedi. Çavuşoğlu 'Artık somut projeler üzerinde eylem ve iş birliği odaklı çalışmaya başladık. 25 maddede görüş birliğine vardık' ifadelerini kullandı. Bakan Çavuşoğlu, daha önce sosyal medya hesabından yaptığı paylaşımda, 'Yunanistan Başbakanı Kiryakos Miçotakis’le görüştük. Diyalog kanallarımızın yeniden canlandırılması olumlu. Sorunlarımızın çözümü için ilişkilerimizin güçlendirilmesi önem arzediyor' demişti. Dün Türk azınlığın yoğun yaşadığı Yunanistan’ın Batı Trakya bölgesine giden Çavuşoğlu, buradan başkent Atina’ya geçmişti. Başbakan Miçotakis ile görüşen Çavuşoğlu, daha sonra Dışişleri Bakanlığı binasında Dendias ile bir araya gelmişti.

2 yıl önce

Haziran'dan itibaren... Bakan Koca duyurdu: Tüm öğretmenler aşı yaptırabilecek

Bakan Koca'nın konuşması şöyle: Koronavirüs Bilim Kurulumuz bugün toplanarak kademeli normalleşme dönemini ve aşı programını ele aldı. Bilim Kurulumuzla birlikte yaptığımız değerlendirmelerden sizleri haberdar etmek için huzurlarınızdayım. Salgının seyri dikkate alındığında, sosyal hareketliliğin kısıtlandığı dönemlerin, vaka sayılarının dramatik şekilde düşmesiyle sonuçlandığı bir gerçek. Her kapanma döneminde büyük bedeller ödeyerek vaka sayılarının düşüşüne şahit oluyoruz. Öte yandan kontrolü kaybettiğimiz her açılma dönemini de katlanarak artan vaka sayıları, hasta sayıları ve kayıplarla derin izler bırakarak tecrübe ediyoruz. Şurası muhakkak ki kontrollü şekilde sosyalleşmedikçe, tıbbi, beşeri, iktisadi ve sosyolojik olarak ağır bedeller ödüyoruz. Kapanma dönemlerinin salgının akut problemlerinin yönetimi açısından çok önemli rolü var. Ancak uzun vadede bıraktığı sosyal ve psikolojik etkiler ise kesinlikle göz ardı edilmemeli. Kısıtlama dönemlerinde gösterdiğimiz fedakarlığın neticelerini acele ederek, bir anda eski normallerimize dönmeye kalkarak heba etmemeliyiz. Her ne kadar salgının seyrinde önemli bir kırılma temin etmiş olsak da virüsün halen aramızda dolaşımda olduğunu unutmamalıyız. Kademeli normalleşme döneminin bir günde eski normale dönmek olmadığını, daha ağır bedeller ödememek için adım adım normal hayata dönme çabası göstereceğimiz günler olduğunu aklımızdan çıkarmayalım. Unutmayalım ki bundan sonra bireysel tedbirler çok daha önemli olacak. Kendi tedbirimizi alarak normalleşen hayata katılmayı öğreneceğiz. MASKELİ SON YAZ OLACAK Maskelerin yüzümüzü terlettiği son yaz bu yaz olacak. Salgının hastalık yükü kadar sosyal yükü altında da yorulduk. Aşı programının başarıyla ve planlandığı hali ile yürütülebilmesi halinde yaz ayları sonunda salgından değil daha güzel günlerden bahsedeceğimiz, salgını ülke gündeminden de bireysel gündemlerimizden de çıkaracağımız görünür oldu. Bunu başarıyla hayata geçirebilmek için sizden tek bir yeni talebim var: Lütfen aşı sırası gelen vatandaşlarımız aşılarını olsunlar. YERLİ AŞI ÇALIŞMALARINDA SON DURUM Yerli aşı çalışmalarımız tüm hızıyla devam ediyor. Aşı çalışmalarının son safhası olan Faz-3 insan deneyleri başlayacak olan TÜSEB desteği ile geliştirilen aşı adayımız çalışma ürünü olarak üretildi ve son testleri yapılmaktadır. Testlerden başarı ile geçer geçmez klinik kullanımı en kısa sürede başlayacaktır. Son günlerde ülkemizde kullanıma giren aşılara yönelik karşılaştırmalar yapılmaktadır. Bu karşılaştırmaların somut ve bilimsel mecralarda yapılmadığından emin olabilirsiniz. Aşıların bir birine üstünlük ya da zayıflıkları üzerinden bir değerlendirme yapılacak kadar çok zaman geçmedi. Teknik olarak bir aşıyı diğer bir aşı ile karşılaştırmak için yıllara sari izlemler gerekmektedir. Oysa tüm koronavirüs aşıları henüz çok yenidir. Burada önemli olan, güvenlik ve etkililik testlerini ve klinik araştırmalarını başarıyla tamamlamış olan aşıların kullanıma alınmasıdır. Bakanlığımız, Bilim Kurulumuz bu kriterleri esas alarak en güvenli ve en etkili aşıları vatandaşlarımızın kullanımına sunmak üzere çalışmalar yürütmekte ve yol göstermektedir. Yani, ülkemizde kullanıma giren aşıların etkili ve güvenli olduğundan eminiz. Bunların birbirleri ile karşılaştırılmaması gerektiği gibi, yakın gelecekte mümkün de olmadığını hatırınızda tutmanızı istirham ederim. Bu sebeple sıranız geldiğinde hangi aşı ile aşılanma imkanınız varsa güvenle o aşıyı olmalısınız. SALGININ DURMASI İÇİN TEK ŞART! Aşı programımız ile toplumumuzun en az %60’ını bağışık hale getirmeden salgının durdurulmasından söz edemeyiz. Bunun için aşı olarak kendimizi ve sevdiklerimizi korumakla sorumluyuz. Bir kez daha tekrar ediyorum, eski normale giden yol aşılamadan geçiyor. Sırası gelen aşısını olarak mücadeledeki yerini alsın. 84 milyon olarak birlikte başaracağız. Bu güce güvenin.

2 yıl önce

İçişleri Bakanlığı duyurdu… Turuncu kategoriye bir çizik

Bakanlıktan yapılan açıklama şöyle; “Turuncu kategoride yer alan, bölücü terör örgütünün sözde Garzan Eyalet sorumlusu Zerdaşt-Navdar kod adlı Samet İçyer etkisiz hale getirildi Eren 11 Operasyonu kapsamında; 14 Haziran 2021 tarihinde, Bitlis İl Jandarma Komutanlığınca gerçekleştirilen operasyonda etkisiz hale getirilen 1 teröristin, bölücü terör örgütü tarafından yeni görevlendirilen sözde Garzan Eyalet sorumlusu *Zerdaşt-Navdar* kod adlı *Samet İçyer* olduğu, terörden arananlarda 1 Milyon TL’ye kadar ödülle “TURUNCU” kategoride yer aldığı tespit edilmiştir. Teröristin; 21 Haziran 2012 tarihinde, Bitlis / Merkez / Ortakapı bölgesinde meydana gelen Yol Kesme olayında, 1 güvenlik korucusunun  şehit edilmesi, 1 güvenlik korucusunun yaralanması,1 askeri personel 3 vatandaşın kaçırılması, 06 Ekim 2013 tarihinde Bitlis / Merkez / Kayalıbağ Köyü-Karaca Mezrası bölgesinde 7 orman işçisinin alıkonulması, 08 Haziran 2019 tarihinde, Hakkkari / Yüksekova / Onbaşılar köyü bölgesinde bulunan Özgen üs bölgesine silahlı saldırı olayı, 10 Haziran 2019 tarihinde, Hakkkari / Yüksekova / Onbaşılar köyü bölgesinde bulunan Özgen üs bölgesi yol inşaatında çalışan işçilere yönelik silahlı saldırı sonucunda 2 vatandaşın şehit edilmesi eylemlerine katıldığı tespit edilmiştir. Kamuoyuna saygıyla duyurulur.”

2 yıl önce

Narkotik duyurdu: İki ülkede 7 tondan fazla uyuşturucu ele geçirildi

Narkotik Suçlarla Mücadele Daire Başkanlığı, sosyal medya hesabından haziran ayı içerisinde İtalya ve Hollanda ile paylaşılan bilgi ve değerlendirmeler olduğunu duyurarak yapılan operasyonları kamuoyuyla paylaştı. Başkanlıktan yapılan açıklamada “İtalya'da iki ayrı operasyonda 6 ton esrar ve 1 ton 126 kilogram kokain, Hollanda'da ise 145 kilogram kokain ele geçirilmiştir” ifadeleri yer aldı.

2 yıl önce

Rusya, İngiliz savaş gemisine uyarı ateşi açıldığını duyurdu

Karadeniz'de İngiltere ile Rusya arasında yeni bir kriz yaşandı. Geçtiğimiz haftalarda Karadeniz'e geçen İngiliz savaş gemisine uyarı ateşi açıldı. Hürriyet'in RIA'dan aktardığı son dakika gelişmesine göre, Rus savaş gemisi, Karadeniz'de Rusya sınırına 3 kilometre yaklaşan bir İngiliz savaş gemisine uyarı ateşi açtı. Rusya Savunma Bakanlığı olayı doğrulardı. Bakanlık yaptığı açıklamada, İngiliz Kraliyet Donanması'na ait bir destroyer olan HMS Defender'ın Rusya'nın Karadeniz'deki deniz sınırlarını ihlal etmesinin ardından bir Rus savaş gemisinin uyarı ateşi açtığını duyurdu. Aynı açıklamada İngiliz savaş gemisinin Rus karasularından çıkarılması için savaş uçaklarının kullanıldığı bilgisini de yer aldı. Rusya Genelkurmay Başkanı Valery Gerasimov, NATO'nun Rus karasuları yakınlarında faaliyetlerinde kayda değer artış olduğunu belirtti ve 'provokatif' olarak nitelediği eylemleri kınadı. Gerasimov, 'Uzun menzilli silahları bulunan NATO savaş gemileri Karadeniz ve Baltık Denizi'nde faaliyet gösteriyorlar. ABD ve müttefiklerine ait bu savay gemilerinin faaliyetleri açıkça provokatifler' dedi. "NATO, AVRUPA'DA FÜZE SİSTEMLERİNİ RUSYA'YA KARŞI KONUŞLANDIRIYOR" Rusya Savunma Bakanı Sergey Şoygu NATO'nun Rusya sınırlarındaki faaliyetlerini değerlendirdi Şoygu, NATO'nun askeri eylemlerine yönelik, Avrupa'da güvenlik ile ilgili durumun ABD'nin pozisyonuna bağlı olduğunun altını çizdi Şoygu, ABD'nin daha önce Orta Menzilli Nükleer Kuvvetler Anlaşması'ndan (INF) çekildiğini anımsatarak, "Askeri bakış açısından, füze saldırı ve füze savunma sistemlerinin kombinasyonu ile sadece bölgede değil, tüm dünyada güç dengesini değiştirme kapasitesine sahiptir. Eğer orta menzilli füzelerinin konuşlandırılmasına yönelik karar alınırsa, bu durum Rusya'nın doğu bölgelerine de tehdit oluşturacak." şeklinde konuştu. Avrupa'da güvenlik ile ilgili durumun ABD'nin pozisyonuna bağlı olduğuna dikkati çeken Şoygu, "NATO, yüksek derecede hazırlıklı grupların sayısını artırıyor ve Rusya ile Belarus sınırlarına askeri birliklerinin sevk edilmesine ilişkin rotalar üzerinde çalışmalarını sürdürüyor." ifadelerini kullandı.

2 yıl önce

Reuters’ın çirkin algı çalışması: Türkiye'nin normalleşme kararlarını kepenkleri indirilmiş dükkanların bulunduğu bir fotoğrafla duyurdu

Türkiye ile ilgili olumsuz algı oluşturmak için her fırsatı kullanan İngiliz Reuters haber ajansı, Türkiye'nin normalleşme tarihlerini ilginç bir fotoğrafla duyurdu. Reuters'ın yaptığı algı çalışması aynı içerikteki benzer haberlerin söz konusu Avrupa olunca farklı fotoğraflarla servis edilmesiyle ortaya çıkıyor. Reuters İngiltere, Norveç, İrlanda gibi Avrupa ülkelerindeki normalleşme haberlerini duyururken, sokak ve park fotoğrafları kullanırken Türkiye'nin normalleşme kararlarını kepenkleri indirilmiş dükkanların bulunduğu bir fotoğrafla duyurdu. Reuters’ın bu tutumu tepkilere sebep oldu.

2 yıl önce

Cumhuriyet ve Sputnik'ten yeni algı çalışması: TCMB rezerv artışını 'gerileme' olarak duyurdular

TCMB tarafından Haftalık Para ve Banka İstatistikleri yayımlandı. Buna göre, 2 Temmuz'da Merkez Bankası brüt döviz rezervleri 379 milyon dolar artışla 59 milyar 619 milyon dolara yükseldi. Brüt döviz rezervleri, 25 Haziran'da 59 milyar 240 milyon dolar seviyesindeydi. Söz konusu dönemde altın rezervleri, 323 milyon dolar azalarak 40 milyar 918 milyon dolardan 40 milyar 595 milyon dolara indi. Böylece Merkez Bankası'nın toplam rezervleri, 2 Temmuz haftasında bir önceki haftaya kıyasla 56 milyon dolar artarak 100 milyar 158 milyon dolardan 100 milyar 214 milyon dolara yükseldi. Cumhuriyet gazetesi ve Sputnik karalamaya çalıştı Bir önceki aya oranla artış gösteren TCMB rezervlerini okuyucularıyla paylaşan Cumhuriyet gazetesi ve Sputnik, yeni bir algı çalışmasına imza attı. Cumhuriyet gazetesi, gelişmeyi "Net rezervler geriledi" ifadeleriyle gündeme taşıdı. Rus Hükümetine bağlı medya kuruluşu Sputnik ise artışı görmezden gelerek "Rezervler 100 milyar 214 milyon dolar oldu" başlığını attı.

1 2 3 4 5 6 7 8 ... 32 33