08 Mayıs Çarşamba 2024
2 yıl önce

Yüksekova’da terör örgütü PKK’ya yönelik operasyonda mühimmat ve 180 kilo eroin ele geçirildi

Hakkari Valiliği’nden yapılan açıklama şöyle; İl Jandarma Komutanlığı görevlilerimiz tarafından 3. Piyade Tümen Komutanlığı’nın desteği ile Yüksekova ilçesinde yapılan operasyonda 180 kilogram eroin maddesi ve 7.100 gram afyon sakızı maddesi ele geçirilimiştir. İl Jandarma Komutanlığı görevlilerimiz tarafından Şemdinli ilçesinde yapılan operasyonda 16 adet havan mühimmatı, 600 gram kara barut ve teleferik sistemi ele geçirilmiştir.

2 yıl önce

İçişleri Bakanı Süleyman Soylu: 53 ton esrar, 20,5 ton eroin yakalandı

İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, yılbaşından bu yana düzenlenen uyuşturucu operasyonları kapsamında 53 ton esrar 2,5 ton eroin ve 114 milyon kök kenevir ele geçirildiğini söyledi. Cumhuriyet tarihinin en büyük operasyonlarına imza attıklarını ve atmaya devam edeceklerini ifade eden Süleyman Soylu uyuşturucu satıcılarına aman vermeyeceklerini kaydetti. Hiç kimsenin kendisine uyuşturucu satıcılarına aman dilememesini isteyen Süleyman Soylu, “anneler ağlayacağına uyuşturucu satıcıları ağlasın” diye konuştu. “İŞİN UCU TERÖR ÖRGÜTLERİNE ÇIKIYOR” İçişleri Bakanı Süleyman Soylu uyuşturucu kullanımının sebeplerine değindi. Soylu, “Kıymetli hanımefendiler Allah sizlerden razı olsun. Bizim devletimiz, milletimiz sonuna kadar sizinle beraberdir. Gerek 5 yıllık İçişleri Bakanlığım süresince, gerek şahsi hayatım boyunca uyuşturucu meselesinde elde ettiğim en önemli tecrübelerden birisi şudur ki özellikle bu mesele tek başına bir kurumun veya bir kesimin vereceği mücadele değildir. Ne tek başına polisimizin jandarmamızın kurduğu iştir ne tek başına bir sağlık sorunudur ne de teke başına ailenin yalnız başına bırakıldığı zamana çocuğuna verebilecek sosyal yapıyla ilgili bir mesele değildir. Bu öyle bir mesele ki bir ucu küresel terör örgütlerine, PKK’ya DHKP-C’ye çıkar. Bir ucu organize suç çetelerine, küresel uyuşturucu baronlarına çıkar. Bir ucu Amerika’nın Afganistan’ın politikasına çıkar. Bir ucu üç kuruşluk torbacının aklına çıkar. Bir ucu sahiplerinin imal ettiği veya anlaşamadığı metruk binalara, boş arsalara çıkar. Bir ucu kültür terörizmine, bir ucu sosyal medyadan görsel medya platformlarına kadar sorumsuz ve şuursuz, gözünü para hırsı bürümüş emperyalist yapılara çıkar” dedi. “ATIK SULARI BİLE KONTROL EDİYORUZ” Kendisinin de evlatları ve torunu bulunduğunu söyleyen Süleyman Soylu, uyuşturucu kullanımını tespit etmek için yapılan çalışmalara değindi. Soylu, “İçişleri Bakanı olmanın ötesinde ben de bir babayım. Allah herkese bağışlasın iki evladım, bir de torunum var. Hepimiz bu saydığım bütün noktaları izlemek, takip etmek ve bunların çocuklarımıza ne aşıladığına karşı uyanık olmak zorundayız. Arzla mücadele; yani uyuşturucunun başka bölgelerden gelip satılmasının engellenmesine yönelik dediğimiz arzla mücadelede en alasını yapıyoruz. Bize inanmayan, uluslararası raporlara baksınlar. Bizim başarımız oralarda yazıyor. Şehirlerde atık sularada kimyasal analiz yapmaya varıncaya kadar bu illetle mücadele ediyoruz. 62 ilin atıksularında uyuşturucu analizi yapıyoruz. Atık dediğim kanalizasyonlardan numune alınıyor ve o ilin üç aylık periyodundaki veya başka üç aylık periyodunda neler kullanılmış ve ne kadar kullanılmış bunların karşılaştırmaları ve kıyaslarını yapıyoruz. En küçük bir hareketlenmede oraya ağırlık verelim, tedbir alalım diye. Sadece o değil biz 81 vilayetimizi yaklaşık 43 ayrı kriterle risk ölçümü yapıyoruz. Hangi vilayetimizin, sadece o değil tüm ilçelerimizin risk ölçümünü yapıyoruz. Hangileri yukarıda, hangileri kritik, hangilerine ağırlık vermemiz lazım ve neler yapmamız lazım” diye konuştu. “SİYASETE ALET EDİYORLAR” Yaptıkları uyuşturucuyla mücadeleyi siyasi malzeme yapanlara seslenen Süleyman Soylu, “Birileri sıkılmadan siyaset malzemesi yapsa da daha 25 gün önce uyuşturucu tacirinin peşinde koşarken şehit düşen polis kardeşimiz Abdülkadir Güngör’den, ailesinden, arkadaşlarından utanmadan meydanda, mitingde emniyet teşkilatımızı, yargımızı, bizatihi bizleri uyuşturucu tacirleriyle kol kola girmekle suçlasalar da bizim mücadelemizi herkes görüyor, şahitlik ediyor, cenabı Allah da biliyor. Uyuşturucu satıcılarıyla ilgili bert söz söylediğimizde şu an buradaki aileler gibi bu işten canı yanmış ailelerden hiç kimse rahatsız olmuyor. Ben sokakta gezen bir adamım. Hayatında bu işlerle karşı karşıya kalmamış bize laf söyleyen adamlar gibi sırça köşklerde bu işlerde değiliz. Kah Cudi’deyiz, kah Gabar’dayız, kah bir şehit cenazesindeyiz, kah bir güvenlik toplantısındayız, kah sokakta yürürken bir esnafın karşı karşıya kaldığı bir meseleyi dinliyoruz. Ben nasıl dayanayım, ben de bir insanım. Anne geliyor koluma yapışıyor. Diyor ki 'oğlumu kurtar ne olursun' Ne yapmalıyım? He he mi demeliyim. Onlar gibi insana meta gibi mi bakmalıyım? Sorumluluğumuzu bir kenara mı bırakmalıyım? Sonra bize kızacaklar. Metruk binaları yık dediğimiz zaman kızacaklar. Uyuşturucu satıcısının ayaklarını kır dediğimiz zaman kızacaklar. O anneyi bir kere dinlese, yarım kere hulusi kalple dinlese belki benden daha fazlasını söyleyecek. Ama böyle bir inancı yok, öyle bir anlayışı da yok. Bunu yapmak zorundayız. Ne bizim coğrafyamıza ne kültürümüze, ne aile yapımıza, ne inancımıza, ne milli benliğimize hiçbir şeyimize yakışmıyor. Bunu yenmek zorunda olduğumuzu bildiğimiz için hiçbir anneye öf dememenin bizim kültürümüzün bize bıraktığı en büyük tembihat olduğunu ama uyuşturucu kullananların annelerine zulüm yapmaya başladıklarını bilen bir insan olaraktan ben ne demeliyim? Bunu siyaset malzemesi yapanlar, bunu siyaset için kendilerine araç olarak kullananları Allah’a havale ediyorum. Ama onlara teslim olmuyoruz. İnadına Türkiye’de uyuşturucu meselesini bitireceğiz, bitireceğiz, bitireceğiz. Bu insanlık meselesi yahu. Bunları yaşıyor, görüyoruz. Ne yapacağız yalnız mı bırakacağız? Karşı karşıya kaldığımız hiçbir insanı yalnız bırakmadığımızı bilmenizi isterim. İşimizi, gücümüzü bırakırız bu işle ilgileniriz. Bu bambaşka bir şey çünkü” ifadelerini kullandı. “53 TON ESRAR 20,5 TON EROİN YAKALANDI” Cumhuriyet tarihinin en büyük uyuşturucu operasyonlarına imza attıklarını dile getiren İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, “2016 yılında uyuşturucudan ölenlerin sayısı 920 idi. 2017’de 941 oldu. Sayın Cumhurbaşkanımız talimat verdi “derhal bu işe bir çare bulun” dedi. Hakikatten büyük bir mücadele ortaya koyduk bugün bu sayı 314’e düştü. Nüfus arttı ve pandemi döneminde bütün dünyada uyuşturucu kullanımı arttı. Buna rağmen Türkiye topyekun el birliğiyle bütün devletin kurumları bizatihi Sayın Cumhurbaşkanımızın yönlendirmesiyle, talimatlarıyla birlikte herkes büyük mücadele veriyor. Yılbaşından bu güne kadar 53 ton esrar yakalandı. Bugün itibariyle 19 ton eroin, 1,5 ton da gümrükte olmak üzere 20,5 ton Cumhuriyet tarihinin yıl bitmeden yakalama rekoruna kavuştuk. Mücadele ediyoruz. Bundan 5-6 yıl evvel uyuşturucunun yüzde 25’i Ağrı, Van ve Hakkari civarında yakalanıyordu, yüzde 75’i de batı vilayetlerimize gelebiliyordu. Şimdi yüzde 75’ini orada yakalıyoruz, sınırımızdan içeri girer girmez, ancak yüzde 25’i bu tarafa gelebiliyor. Kat be kat da artırdık. Sadece Hakkari’de 6,5 tonun üzerinde eroin yakaladık. Bu çok büyük bir rakamdır. Onları pes ettirebilmek için elimizden gelen her şeyi ortaya koymaya çalışıyoruz. Cumhuriyet tarihimizin en büyük uyuşturucu operasyonlarını yaptık. Bunu da birçok ülkeyle yaptık. Almanya’dan Hollanda’ya kadar. Geçen İtalya’daydım onlarla birlikte 3-5 ay önce yaptığımız orada yakalamalardan bir tanesi olan çok büyük kokain yakalamasını paylaştık. Yani bir taraftan Sahil Güvenlik, bir taraftan Jandarma, polis ve uluslararası sularda, uluslararası alanda çok ciddi operasyonlar gerçekleştiriyoruz. Cumhuriyet tarihinde en büyük yakalamaların olduğu operasyonlar da bu dönemde gerçekleşti. Bu işler oturduğunuz yerden ahkam keserek yapılan işler değildir. Birileri bize iftira atarken denizlerde, uluslararası sularda operasyon yapmaya devam ediyoruz. Kenevir ekimi var mı yok mu diye dronelerle, İHA’larla takip ediyoruz. Geçen yıl 114 milyon kök kenevir yakaladık. Bunun önemli bir bölümünün PKK’ya gelir olarak kaynak olarak gideceğini bilmenizi isterim. Onu da kestik. Narkotik operasyonlarında yakaladığımız TIR’ları trafik eğitim TIR’ı haline getirdik. Bunlarla çocuklarımıza eğitim veriyoruz. Vatandaşlarımız uyuşturucu ihbarlarını korkmadan yapabilsin diye “UYUMA” adlı bir uygulama gerçekleştirdik. 479 bin vatandaşımız indirdi bunu 38 bin 183 ihbar aldık ve hepsine koştuk. Aynen kadına şiddette olduğu KADES gibi. Metruk binalara savaş açtık. O konuyu da siyasete çekmek istediler. Asla geri durmayız. 2019’da bu konuda yasal düzenleme de yapmıştık. Olabildiğince bu yerlere müdahale ediyoruz, etmeye devam edeceğiz. Bu güne kadar 106 bin 827 metruk bina tespit ettik, yüzde 66’sını yıktık, yüzde 15’ini rehabilite ettik. Yani yaklaşık bu binaların 70 binini yıktık, 15-16 binini rehabilite ettik, geriye kalan 18 bin binayı da yıkacağız. Bu binalarda kimsenin ne yaptığı belli değil. İnsanları rahatsız eden huzuru ortadan kaldıran yapılar. Bunları yıkıp geçiyoruz.” Diye konuştu.

2 yıl önce

Yüksekova’da 270 kilo eroin, 25 kilo metamfetamin ele geçirildi

Bakan Soylu duyurdu İçişleri Bakanı Süleyman Soylu sosyal medya hesabı Twitter’dan duyurdu: Hakkari Yüksekova'da; bugün, @Jandarma'mız tarafından; 270 kg Eroin, 25 kg Metamfetamin ELE GEÇİRİLDİ. 2021 yılı içerisinde toplam, 7 TON Eroin, 21 BİN LİTRE Asetik Anhidrit ELE GEÇİRİLDİ. Kahraman güvenlik güçlerimizi tebrik ediyorum. Bölgede operasyon devam ediyor Hakkari Valiliğinden yapılan açıklamaya göre, uyuşturucu veya uyarıcı madde imal ve ticareti suçunu önlemeye yönelik olarak yürütülen çalışmalar kapsamında Yüksekova ilçesi kırsal alanında araziye gizlenmiş vaziyette 270 kilo eroin maddesi ile 25 kilo metamfetamin maddesi ele geçirildi. Bölgede operasyonların devam ettiği belirtildi.

2 yıl önce

İçişleri Bakanı Süleyman Soylu: "2021 yılında Cumhuriyet tarihi rekorlarını kırarak 22 ton 234 kilogram eroin, 2 ton 841 kilogram kokain ele geçirdik."

İşte Bakan Soylu'nun açıklamalarından satır başları: Artık hiçbir sorun ülkelere ait değildir. Her ülkede yaşanan sorun dünyaya temas eden bir süreçtir. Kaynağı kendi coğrafyası sanılan meselenin aslında çok farklı yerlere uzandığını görebiliyoruz.  Uyuşturucu küresel bir meseledir. Durum ne kadar ciddidir. Sizler bu işin vahametini herkesten fazla biliyorsunuz. Öyle durumlarla karşılaşıyorsunuz ki insanlığın düştüğü bu durumu lanetleyerek şahit oluyorsunuz. Dünyada iki sahada da kullanım ve üretim alanında ciddi yükseliş var.  Uyuşturucuyla mücadelede zafer kazandıkça terör zayıflıyor. 15 Temmuz sonrası Türkiye'de yakalanan uyuşturucu miktarının yüzde 70'inin üzerinde olan bölüm Hakkari, Van illerinde yakalanıyordu. Uyuşturucunun doğudan batıya sevkini engelleyebiliyoruz. Bu tarihi bir başarıdır. Uyuşturucuyla mücadelede en kritik nokta, sınır illerinde bloklanması, dağıtımın engellenmesidir.  "BAZI BATI ÜLKELERİ NARKO SHOPLAR AÇIYOR" Bazı Avrupa ülkeleri uyuşturucuyu sağlık sorunu olarak görüyorlar. Kimisi narko shoplar açıyor. Hiç kusura bakmasınlar bizim gençlerimiz kıymetlidir. Dünyada bir pandemiden geçiyoruz. Onlar yaşlılarını bilerek ve isteyerek ölüme terk ettiler. Biz başka bir medeniyetin çocuklarıyız. Biz 18'ine gelince çocuğunu terk eden bir millet değiliz. Yaşlılarını huzur evine terk eden bir millet değiliz. Hiçbir gencimizin uyuşturucu komasına izin verecek bir millet değiliz. Uyuşturucu operasyonları yüksek maliyetli yüksek riskli işlerdir. Hani bir söz vardır 'Depresyona gireceğim ama vaktim yok' diye. Biz de kimsenin lafına bakacak vaktimiz yok. Uyuşturucu, PKK terörünün en önemli finans kaynağıdır.  Her şeyi Batı'ya sevk ediyorsunuz diyenler vardı. Bu 3. dünya ülkelerinin tavrıdır, diyenler vardı. Klasik solcular hep aynı tavrı ortaya koyarlardı. Kendi yönetim eksikliğinizi kapatıyorsunuz diye. Şimdi görüyor musunuz Batı'nın Afganistan'ı nasıl uyuşturucu tarlasına çevirdiğini. Uçağı kaldırırken aşağıda kim var diye bakmadı Amerika, kim düşecek diye bakmadı. İnsanlıktan paylarını almış değiller. Kişi başı gelirin yükselmesiyle dünyaya hakim olabileceklerini düşünebilirler. Ama insanlar umurlarında değil. Ama bizim umurumuzda. Coğrafi olarak uyuşturucu açısından geçiş noktasıyız. Tüm bu olumsuz duruma rağmen uyuşturucuyla mücadelede  Dünyada toplam yakalanan uyuşturucunun yüzde 21'ini biz yakaladık. 2021'in sonunda uyuşturucudan tüm zamanların yıllık tutuklama sayısına ulaştık. Hala cezaevlerinde uyuşturucu suçundan 100 binin üzerinde kişi bulunmaktadır.  Bu meselenin her yerine müdahale ettik. Rekor operasyonlara imza attık. Şimdi dünyanın bu umursamazlığıyla mücadele ediyoruz. Bir yandan yakalama yaptık, bir yandan sorunun nereden başladığını belirlemeye başladık. 2021 yılında Cumhuriyet tarihi rekorlarını kırarak 22 ton 234 kilogram eroin, 2 ton 841 kilogram kokain ele geçirdik Bu yıl 70 milyon kök kenevir yakaladık, 2021'den bahsediyorum. Terör örgütü de dahil olmak üzere nefes aldırmamaya çalıştık. İlk kez Türkiye'de uyuşturucudan suç gelirleri operasyonları gerçekleştirdik, gerçekleştirmeye devam ediyoruz. "EN İYİ NARKOTİK POLİSİ; ANNE" Uyuşturucunun kullanıldığı alanlar yüzde 48 kendi evi, yüzde 27 metruk binalar, ondan sonra da araçlar, parklar... Eve ulaşmalıyız, anneye ulaşmalıyız dedik. "En İyi Narkotik Polisi; Anne" projesini başlattık. Metruk binaları yıkmaya başladık. Anketler yaptık, uyuşturucu kullananlara... Nerede kullanıyorsunuz vs. sorularını sorduk. Tüm ilçelerimizi takip ediyoruz. Tamamen verilere dayalı uyuşturucu risk analizi yapıp projeler gerçekleştiriyoruz. Tüm illerimizi izliyoruz. "Uyuma" projesi ve "En İyi Narkotik Polisi; Anne" projesinde mücadelemizi ortaya koyacağız. Cenab-ı Allah'da bizim işimizi kolaylaştıracaktır. Bu yıl, terör örgütüne nasıl darbe yılı olacaksa uyuşturucu satıcılarına da darbe yılı olacaktır. Sahada hareketsiz bırakmalıyız. "BUNU YAPANLARI BİÇMEK ZORUNDAYIZ" 'Uyuşturucu satıcılarının ayaklarını kırdık' dedik, eleştirildik. Onlar bizim çocuklarımızı zehirlesin biz de öküzün trene baktığı gibi bakalım... Peki ne oldu? Uyuşturucudan ölüm oranları azaldı. Çocuklarımızı zehirlemeye çalışıyorlar. Bunu yapanları biçmek zorundayız, bu kadar basit. Hem organizatörlerini, hem suçlularını nerede buluyorsak gereğini yerine getirmeliyiz. Karşı karıya kaldığımız en önemli risklerden biri de eroindir ve ardından esrar, ardından da sentetikler. Bütün bunlarla mücadele etmek bizim sorumluluğumuzdur. "BU OPERASYONLARI GÜNDÜZ YAPALIM" Uyuşturucu operasyonlarını sabaha karşı yapmayalım artık. Gündüz yapalım, insanların gözü önünde. Aleni şekilde yapalım. Size ekstra bir görev daha vermek istiyorum, aileler inanın bu illetten zor durumda. Böyle aileleri tespit ettiğiniz anda valiliklere Haber vermeliyiz ve adım adım bunu takip etmekte sorumluyuz. Operasyonlar ortada, bunu yapıyorsunuz hem de iyi yapıyorsunuz. Ama sizden daha fazlasını istemek durumundayız.  Bilim dünyasına da teşekkür ediyorum. Atık sularda uyuşturucu analizi yapıp sahadaki kullanımını tespit ediyorlar. "SAHADAN BUNLARI SİLMEK BİZİM NAMUS BORCUMUZDUR" Sahadan uyuşturucu satıcılarını silmek bizim namus borcumuzdur. Biliyorum zor bir görev yapıyorsunuz. Biz bununla yetinemeyiz. Daha iyisini gerçekleştirmeliyiz. Annelerin duasındasınız. Mücadeleye devam. Sizlerle onur duyuyoruz. Hepinizi tebrik ediyorum. 

2 yıl önce

İçişleri Bakanı Soylu duyurdu! Hakkari'de 250 kg Eroin, 35 kg Metamfetamin ele geçirildi

İçişleri Bakanı Süleyman Soylu sosyal medya hesabı Twitter’dan yaptığı açıklamada, Hakkari Yüksekova Akpınar Köyü'nde gerçekleştirilen uyuşturucu operasyonunda; 250 kg Eroin, 35 kg Metamfetamin ele geçirildiği duyurdu. Bakan Soylu, “Gençlerimizi uyuşturucu batağına düşürmeye çalışanlara göz açtırmadan mücadeleye devam” dedi. https://twitter.com/suleymansoylu/status/1498168701849329670?s=21

2 yıl önce

Diyarbakır'da bir tırda 140 kilogram eroin ele geçirildi

Alınan bilgiye göre, Diyarbakır Emniyet Müdürlüğü Narkotik Suçlarla Mücadele Şubesi ekipleri, Sur ilçesindeki Silvan yolu uygulama noktasında rutin yol kontrolü yaptı. Ekipler, M.K.S. ve F.S'nin kullandığı çekiciye bağlı dorseli aracı durdurdu. Narkotik eğitimli dedektör köpek, "Risko ve Çiko"nun yardımıyla yapılan aramada aracın gizli bölümlerine yerleştirilen sarı renkli koli bantlarına sarılı şekilde 261 paket halinde 140 kilogram eroin bulundu. Gözaltına alınan 2 şüphelinin emniyetteki işlemleri sürüyor.

1 yıl önce

Türkiye’de eroin fabrikasını resmî törenle açan CHP, uyuşturucu ile mücadele eden Emniyet’e saldırdı

Son yıllarda terör örgütlerine Türkiye’yi dar eden, terörün finansmanı uyuşturucu ve insan ticaretini bitme noktasına getiren Türk Emniyeti’ne, terör örgütlerinin sosyal medya üzerinden saldırıları devam ediyor. Uyuşturucu ile mücadelede istatistiklere yansıyan ve Avrupa ülkelerinin kat kat üzerinde başarılara imza atan Türk güvenlik güçlerine bugün bir iftira da CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu attı. PKK İLE AYNI TEZİ SAVUNDU CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu sosyal medya hesabından yayınladığı videoda Türkiye’nin cari açığı kapatmak için devlet eliyle uyuşturucu ticareti yaptığını iddia etti. EMNİYET VE JANDARMADAN CEVAP Kılıçdaroğlu’nun şaşkınlık yaratan iddiasına Emniyet Genel Müdürlüğü ve Jandarma Genel Komutanlığı sosyal medya hesaplarından cevap verdi. “CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, 177 yıllık Emniyet Teşkilatımızı “Cari açığı kapatmak için uyuşturucu ticareti yapmak”la suçlamaktadır. Bu iftira sahibi hakkında suç duyurusunda bulunuyoruz.” UYUŞTURUCU TİCARETİ CHP İLE BAŞLADI Kurtuluş Savaşı’nın bitiminde, kurulan İsmet İnönü Hükümeti’nin kapısını bir Japon firması tıklatıyor. Ve Türkiye’de, eroin fabrikası kurmayı öneriyor. Böylece de 1926 yılında, Japon firmasıyla ortak, bugünkü Taksim Divan Oteli’nin yerinde, T.C. Uyuşturucu Maddeler İnhisarı boy gösteriyor. Tüm dünyada yasak ama bizde yasal olan eroinin getirdiği kazanç ve ekonomik hareketlilikle, Türkiye bir anda uyuşturucu cenneti olup çıkıyor. Bu kadarla kalmıyor iş. Hemen ikinci fabrikayı kuruyoruz. Eyüp’te, Haliç kenarına. Adı da çok hoş: Eczayı Tıbbiye ve Kimyeviye – ETKİM. Hiç soluk almadan, üçüncü eroin fabrikası da boy atıyor; bu kez Kuzguncuk’ta. Adı da, ‘Türk Ecza-yı Tıbbiye ve Kimyeviye Şirketi- TETKAŞ’! Yönetim Kurulu Başkanı kim? TBMM Başkan Vekili ve Trabzon Milletvekili Hasan Saka. O kim? Daha sonra, yani 1947′de Başbakanlık koltuğuna oturan siyasi! Bu yıllarda, Türkiye’de tam tamına 27 sanayi kuruluşu var. Bunların, yıllık toplam karı 2 milyon lira. Ama üç eroin fabrikasının getirisiyse 15 milyon lira! O dönemde çok ucuz olan eroin, toplumun hemen hemen bütün kesimine yayılıyor. Her ne kadar yurt içine satışı yasaksa da, önce fabrikalarda çalışan işçiler eroin bağımlısı oluyor, sonra da bunların aracılığıyla toplumun dört bir yanına dağılıyor beyaz zehir. Yıl 1930… Dünya gazeteleri, İsmet İnönü’yü ‘Uyuşturucu Satıcısı’ olarak resmetmeye başlıyor. Derken, 1930′da, New York’ta yakalanan Alesia adlı bir gemide, Türkiye’den yüklenmiş 500 bin dolarlık saf morfin ele geçiriliyor. Ve bütün TC Bandıralı gemiler, dünyada ‘uyuşturucu kaçakçılığı yapan deniz taşıtları’ olarak fişleniyor. 1933 yılında bir gün Mustafa Kemal ani bir şekilde kabineyi toplayıp “Eroin Fabrikaları kapanmıştır” açıklamasını yapıyor. Direnmelere rağmen karar Halk Fıkrası tarafından onaylanıyor. Mustafa Kemal’in gücüne karşı bile sıkı muhalefet gösteren eroin lobisi kararın yasalaşmasını bir yıl kadar daha erteletmeyi başarıyor. Ve Türkiye’nin yasal eroin fabrikaları bir takım meraklılar konuyu kurcalayana kadar tarihe gömülüyor… 1933 senesinde İstanbul Bahçekapı’da çekilen bu fotoğraf gerçeklerin kanıtı… Levha’nın üst kısmındaki üçgen ve göz şekli ise dikkatlerden kaçmadı… 02 Aralık 1933 tarihli Cumhuriyet Gazetesi, eroin fabrikasını ‘çok modern bir daire’ diyerek övüyor ve ziyaret edilmesi hususunda tavsiyerlerde bulunuyor.

1 2