26 Nisan Cuma 2024
2 yıl önce

CHP Söke İlçe Başkan Yardımcısı Halil Yıldırım kokain ve esrarla yakalandı

CHP Söke İlçe Başkan Yardımcısı Halil Yıldırım'ın; Aydın Büyükşehir Belediyesi Sosyal Hizmetlere ait araçta kokain ve esrarla yakalandığı ortaya çıktı. Halil Yıldırım'ın, Aydın Büyükşehir Belediyesi'nde sözleşmeli personel olarak çalıştığı öğrenildi. Cumhuriyet Halk Partisi Söke İlçe Başkan yardımcısı, aynı zamanda Büyükşehir Belediyesi personeli olan Halil Yıldırım, çalıştığı kuruma ait 34 DPM 687 plakalı resmi araçta yapılan aramada üzerinde kokain ve esrar maddesiyle yakalandı. Polisin teknik takibi sonucu durdurulan araçta CHP’li Söke İlçe Başkan yardımcısı Halil Yıldırım’ın yanı sıra M.E. isimli kadın ile A.M.Ö isimli şahıs gözaltına alındı. Aydın Büyükşehir Belediye Başkanı Özlem Çerçioğlu’na yakınlığıyla bilinen Halil Yıldırım’ın üst aramasında 0,07 gram kokain ile 0.08 gram esrar maddesine rastlandı. CHP’li Başkan Yardımcısı ve beraberindeki 2 kişi, emniyetteki işlemlerinin ardından adliyeye çıkarıldı. Halil Yıldırım, M.E. ve A.M.Ö., uyuşturucu madde kullanmak suçundan adli kontrol şartıyla serbest bırakıldı.

2 yıl önce

İçişleri Bakanı Süleyman Soylu: Ne sentetik uyuşturucunun, ne esrarın, eroinin, kokainin ana vatanı Türkiye değildir

İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, Kırıkkale'de, Huzur Köy Bağımlılıkla Mücadele Merkezi'nde düzenlenen "En İyi Narkotik Polisi Anne ve STK Buluşmaları"nda yaptığı konuşmada, büyük ve zengin bir medeniyetin evlatları olduklarını söyledi. Bazılarının, Türkiye'yi musibetlerle karşı karşıya bırakmak isteyebileceklerini belirten Soylu, şöyle konuştu: "Elbette ayağa kalkmayalım, dünyaya sözümüzü söylemeyelim, medeniyetimizi anlatmayalım, iyilikleri önermeyelim, kötülüklerden sakındırmayalım, etrafımızdaki coğrafyada kavgaya, husumete, kadınlara, çocuklara ve yaşlılara yapılanlara 'dur, ne yapıyorsunuz' demeyelim diye, Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan'ın liderliğinde bütün dünyaya bu ülkenin, Anadolu'nun medeniyetini, güçlülüğümüzü anlatmayalım diye elbette ki hep bizi ayağımızın önüne baktırmak isteyebilirler. Biz bu tuzağa düşmeyelim, düşmeyeceğiz. Onun için biz 9-5'çi değiliz." Bakan Soylu, bu neslin çok sıkıntılar çektiğini, darbeleri, ekonomik saldırıları, ABD'den parmak sallamaları, Avrupa'dan tehditleri görüldüğünü aktardı. Türkiye'nin her tarafının teröre bulaştırılmak istenildiği ve birçok meseleyle karşı karşıya kaldıklarını anlatan Soylu, şöyle devam etti: "İnançlarımızla, değerlerimizle, kültürümüzle, örfümüzle ve adetimizle bizi sınamak istediler. Biz bunun hepsini yaşadık. Ne yapalım? Bizden sonraki nesiller bu sıkıntıları yaşasın diye bırakalım mı? Eğer biz şu neslin yaşadıklarını yeniden onlara tecrübe ettirmek istiyorsak, elbette ki bırakalım, istediklerini yapsınlar. Ama Türkiye'den 21. asırdan önce elde ettiğimiz tüm tecrübe ve kazanımlarla birlikte bambaşka bir yolculuğa başladık. İşte onlardan, oralardan daha farklı yapmalıyız. Eğer daha farklı yapmaz ve rutine ayak uydurursak, aynı musibet, bela, tezgah ve oyunlarla hep beraber karşı karşıya kalırız. Son eyvah para etmez." "Ne sentetik uyuşturucunun, ne esrarın, eroinin, kokainin ana vatanı Türkiye değildir" Soylu, uyuşturucu ile mücadeleye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın Cumhurbaşkanı olarak değil, bir baba yüreğiyle sahip çıktığını vurguladı. Uyuşturucu ile mücadeleyi bırakmayacaklarını çünkü tehlike altındakilerin çocuklar ve gelecekleri olduğunu dile getiren Soylu, "Onlardan vazgeçemeyiz. Çünkü biz bu meseleyi sadece narkotik raporlarından takip ediyor değiliz. Arkadaşlarımız şahittirler, Bana gelen bir mesaj, karşılaşacağım birisi olacak da ben sırtımı döneceğim... O annenin veya babanın söylediği 'evladımı bu illetten kurtarın' dediğini başarana kadar inatla bu işi takip ediyoruz. Çünkü onların bir duası bizim doğru yolda gitmemizi sağlar, bir ahı da bizi tepe taklak eder. Biz bunun bilinci içerisindeyiz." diye konuştu. Bakan Soylu, bu işin önünü arkasını boş bırakamayacaklarını ve kenardan seyredemeyeceklerini belirtti. Bazı batılı ülkelerin baktığı gibi farklı pencerelerden de bakamayacaklarını vurgulayan Soylu, şöyle devam etti: "Bakın, uyuşturucu meselesi, Türkiye'ye iki farklı kanaldan zarar vermektedir. Birincisi gençlerimizi zehirliyor, ikincisi PKK terör örgütü başta olmak üzere tüm suç örgütlerini besliyor. Göçmen kaçakçılığının uyuşturucuyla ilgisi var. Terör örgütlerinin ilgisi var. Mafyatik yapıların, suç örgütlerinin bu işle ilgisi var. Dolayısıyla biz uyuşturucu mücadelesini sağlıklı vermeden, ne ülkemizde huzuru ve sükunu tam olarak sağlayabiliriz ne de evlatlarımızı koruyabiliriz. Türkiye olarak bu meselede, küresel bir baskı ve sorumluluk altındayız. Bu problem, ithal bir problemdir. Dünyaca bilinen önemli hiçbir uyuşturucu maddenin ana üreticisi Türkiye değildir. Hiçbir uluslararası raporda böyle bir kayda rastlayamazsınız. Ne sentetik uyuşturucunun, ne esrarın, eroinin, kokainin ana vatanı Türkiye değildir. Ama bütün bunlar birtakım karanlık yapılarla bizim kapımıza dayanan zehirlerdir." "Sadece geçen yıl yakaladığımız uyuşturucunun piyasa değeri 165 milyar lira" Soylu, "Orta Doğu'dan Avrupa'ya doğal uyuşturucu gider, Avrupa'dan Orta Doğu'ya sentetik uyuşturucu gider. PKK bunun en büyük sevkiyatçısıdır ve ne yazık ki bu zehirlerin bir kısmı da bizim ülkemizde bizim gençlerimize sunulmaya çalışır. İşte onun için biz bu işi oluruna bırakamayız. Bu işin hem arzıyla hem bağımlılık tarafıyla mücadele etmek zorundayız. Bizim bir tarzımız var. Yaptıklarımızı anlatırız, başarımızı ortaya koyarız ama 'sıfır kayıp' rakamına ulaşana kadar da işimiz bitti demeyiz." dedi. Türkiye'nin, uyuşturucu meselesinde coğrafi konumu dolayısıyla riski yüksek ülke olduğuna dikkati çeken Soylu, şunları kaydetti: "Sadece geçen yıl yakaladığımız uyuşturucunun piyasa değeri 165 milyar liradır. Bunun 2011'deki piyasa değeri yaklaşık 2 milyar liraydı. 2017 ve 2018'de bu rakam 20 milyar lira seviyesindeydi. Bunu yapmasaydık ne olacaktı? Bu, birilerinin kazancı haline gelecekti. Bu sadece bizim ülkemizde değil, dünyada da birçok genci zehirleyecekti. Bunun kazananı bizler ve insanlık. Kaybedeni de uyuşturucu tacirleri, baronları, sevkİyatçıları ve uyuşturucu üretenler. Biz her hafta 4 bin uyuşturucu satıcısını gözaltına alıyoruz. Çünkü bunun da oluşturduğu öyle veya böyle ekonomisi var. Alıyorsun, içeri atıyorsun. Uyuşturucu baronları, yerine yeni satıcılar bulmaya çalışıyor. 2016'da 7 bin 600 kişi tutuklanmış, 2017'de 21 bin, 2018'de 23 bin, 2019'da 25 bin kişi, geçen yıl salgın olmasına rağmen tüm yıl boşunca yine aynı rakam 23 bin 693. Bir taraftan uyuşturucu yakalıyoruz, bir taraftan satıcıları yakalıyoruz. Rakam belli, 92 bin 665 kişi var şu anda uyuşturucu satıcısı. Bunların yüzde 97-98'i uyuşturucu satıcısı ve baronudur. Bu rakam az bir rakam değil." "Kamu kaynaklarını yüzde 35,3 oranında arttırdık" Soylu, Kırıkkale'de, Huzur Köy Bağımlılıkla Mücadele Merkezi'nde düzenlenen "En İyi Narkotik Polisi Anne ve STK Buluşmaları"nda yaptığı konuşmada, şu anda meydanlarda, camilerde, sokak başlarında "zombi" gibi durup, kendini kaybetmiş, ne olacağını bilmeyen ve çaresiz durumda olanlarla ilgili tablolarla karşı karşıya kalmadıklarını söyledi. Uyuşturucuya karşı büyük bir mücadele ortaya koyduklarına dikkati çeken Soylu, şöyle devam etti: "Peki sonuç ne olmuş. 920 kişiymiş, 941 kişiymiş uyuşturucuya bağlı ölen. Bunu biz belirlemiyoruz, adli tıp belirliyor. 657'ymiş, 342'ymiş, şimdi de 314. Bu rakamı gittikçe aşağı indirmeye çalışıyoruz. 15-64 yaş aralığında ömründe 1 kez uyuşturucu kullananların yüzde olarak oranı, Fransa'da 5,6, Almanya'da 4,1, İtalya'da 6,9 ve Türkiye'de ise 1,2'dir. Sentetik hap için Fransa ve Almanya'da 3,9, Hollanda'da 10,8, Türkiye'de 1,4'tür. Ben rakamlarla ve uluslararası ölçeklerle konuşuyorum. Esrarda Fransa'da 44,8, Almanya'da 28,2, Türkiye'de ise 2,7'dir. 15-64 yaş aralığında madde bağlantılı ölümlerde milyon kişi başına ölüm oranı Fransa'da 9, Hollanda'da 20, İsveç ve Norveç'te 77, İngiltere'de 76, Türkiye'de ise 5,55'tir ki bu 2018'in rakamı. Yani bunun yarısına inmiş durumdayız. Uyuşturucuya bağlı ölümlerdeki sayı, 2017'de 941'di, 2020 sonu itibarıyla 314'e düştü." Bakan Soylu, 2021 atık su analizi raporuna göre, 37 Avrupa şehri karşılaştırmasında günlük ortalama esrar tüketiminde Amsterdam'ın birinci, Paris'in dördüncü, Zürih'in sekizinci sırada olduğunu belirterek, Türkiye'de sadece İstanbul'un 29, Adana'nın 35. sırada olduğunu bildirdi. Bu rakamların, 2021 Avrupa Uyuşturucu Raporu'nda ve Avrupa Uyuşturucu Madde Bağımlılığı İzleme Merkezi Raporu'ndaki rakamlar olduğunu anlatan Soylu, şöyle devam etti: "Yani uluslararası verilerdir, bizim verilerimiz değildir. Bizden de veriler vereyim. 2016'da uyuşturucu suçundan tutuklamaların sayısı 7 bin 601'di. 2020'de bu sayı 23 bin 693 oldu. 2016'da 81 bin olan operasyon sayımız, 2020'de 158 bin 960'a ulaştı. Daha önce paylaşmadığım bir detay daha vereyim. Sadece 2018-2020 arasında uyuşturucu ile mücadeleye ayırdığımız kamu kaynaklarını yüzde 35,3 oranında arttırdık. Yine bir uluslararası veri, Birleşmiş Milletler verilerine göre, 2019 yılında dünyada küresel düzeyde en fazla eroin yakalaması gerçekleştiren ülke Türkiye'dir. Dünyanın tamamında yakalanan miktar 96 tondur. Bunun 20 tonu, Türkiye tarafından ele geçirilmiştir. Anlatmak istediğim şudur, Türkiye bir yandan ciddi bir arz baskısı altındadır, AB ülkelerinin uyuşturucu madde yakalamalarının toplamından fazlasını, hatta bazı başlıklarda iki, üç katını tek başına yakalamaktadır. Bir yandan da küresel bir terör örgütünün kurduğu küresel bir uyuşturucu ticareti ağıyla mücadele etmektedir. Bir yandan terörle ve düzensiz göçle mücadele etmektedir." Soylu, 2020'nin sonunda "En İyi Narkotik Anne" projesine başladıklarını belirterek, şu ana kadar 90 bin anneye ulaştıklarını ve eğitim verdiklerini söyledi. Şimdi gaza bastıklarını ve yıl sonuna kadar hedeflerinin 500 bin anneye ulaşmak olduğunu vurgulayan Soylu, "500 bin anneye 'En İyi Narkotik Polisi Anne' projesini anlatacağız. İnşallah seneye hedefimizi daha çok yükseltme gayretinde olacağız. Biz bu işi sadece kolluk çalışması olarak ele alıyor değiliz. Bir yandan kolluk çalışması yapıyoruz, diğer yandan tedavi süreçlerinde bağımlılıkla mücadelede Sağlık Bakanlığımız, Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığımız, Yeşilay, tüm kurumlarımız ve sivil toplum örgütlerimizle koordinasyon içerisinde olmaya çalışıyoruz." diye konuştu. Bakan Soylu ve beraberindekiler, Huzur Köy Bağımlılıkla Mücadele Merkezi'ni gezerek, bilardo bulunan salonda gençlerle oyun oynadı. Tedavi amaçlı serayı da gezen Soylu, Huzur Köy Sanat Atölyesi'nde "Merdo" türküsünü söyleyen gençlere eşlik etti. Daha sonra merkezdeki halı sahada penaltı atışı yaparak, gençlerle bir süre zaman geçiren Soylu, basına kapalı gerçekleştirilen toplantıda, anneler ve sivil toplum kuruluşu temsilcileriyle bir araya geldi.

2 yıl önce

İçişleri Bakanı Süleyman Soylu: 53 ton esrar, 20,5 ton eroin yakalandı

İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, yılbaşından bu yana düzenlenen uyuşturucu operasyonları kapsamında 53 ton esrar 2,5 ton eroin ve 114 milyon kök kenevir ele geçirildiğini söyledi. Cumhuriyet tarihinin en büyük operasyonlarına imza attıklarını ve atmaya devam edeceklerini ifade eden Süleyman Soylu uyuşturucu satıcılarına aman vermeyeceklerini kaydetti. Hiç kimsenin kendisine uyuşturucu satıcılarına aman dilememesini isteyen Süleyman Soylu, “anneler ağlayacağına uyuşturucu satıcıları ağlasın” diye konuştu. “İŞİN UCU TERÖR ÖRGÜTLERİNE ÇIKIYOR” İçişleri Bakanı Süleyman Soylu uyuşturucu kullanımının sebeplerine değindi. Soylu, “Kıymetli hanımefendiler Allah sizlerden razı olsun. Bizim devletimiz, milletimiz sonuna kadar sizinle beraberdir. Gerek 5 yıllık İçişleri Bakanlığım süresince, gerek şahsi hayatım boyunca uyuşturucu meselesinde elde ettiğim en önemli tecrübelerden birisi şudur ki özellikle bu mesele tek başına bir kurumun veya bir kesimin vereceği mücadele değildir. Ne tek başına polisimizin jandarmamızın kurduğu iştir ne tek başına bir sağlık sorunudur ne de teke başına ailenin yalnız başına bırakıldığı zamana çocuğuna verebilecek sosyal yapıyla ilgili bir mesele değildir. Bu öyle bir mesele ki bir ucu küresel terör örgütlerine, PKK’ya DHKP-C’ye çıkar. Bir ucu organize suç çetelerine, küresel uyuşturucu baronlarına çıkar. Bir ucu Amerika’nın Afganistan’ın politikasına çıkar. Bir ucu üç kuruşluk torbacının aklına çıkar. Bir ucu sahiplerinin imal ettiği veya anlaşamadığı metruk binalara, boş arsalara çıkar. Bir ucu kültür terörizmine, bir ucu sosyal medyadan görsel medya platformlarına kadar sorumsuz ve şuursuz, gözünü para hırsı bürümüş emperyalist yapılara çıkar” dedi. “ATIK SULARI BİLE KONTROL EDİYORUZ” Kendisinin de evlatları ve torunu bulunduğunu söyleyen Süleyman Soylu, uyuşturucu kullanımını tespit etmek için yapılan çalışmalara değindi. Soylu, “İçişleri Bakanı olmanın ötesinde ben de bir babayım. Allah herkese bağışlasın iki evladım, bir de torunum var. Hepimiz bu saydığım bütün noktaları izlemek, takip etmek ve bunların çocuklarımıza ne aşıladığına karşı uyanık olmak zorundayız. Arzla mücadele; yani uyuşturucunun başka bölgelerden gelip satılmasının engellenmesine yönelik dediğimiz arzla mücadelede en alasını yapıyoruz. Bize inanmayan, uluslararası raporlara baksınlar. Bizim başarımız oralarda yazıyor. Şehirlerde atık sularada kimyasal analiz yapmaya varıncaya kadar bu illetle mücadele ediyoruz. 62 ilin atıksularında uyuşturucu analizi yapıyoruz. Atık dediğim kanalizasyonlardan numune alınıyor ve o ilin üç aylık periyodundaki veya başka üç aylık periyodunda neler kullanılmış ve ne kadar kullanılmış bunların karşılaştırmaları ve kıyaslarını yapıyoruz. En küçük bir hareketlenmede oraya ağırlık verelim, tedbir alalım diye. Sadece o değil biz 81 vilayetimizi yaklaşık 43 ayrı kriterle risk ölçümü yapıyoruz. Hangi vilayetimizin, sadece o değil tüm ilçelerimizin risk ölçümünü yapıyoruz. Hangileri yukarıda, hangileri kritik, hangilerine ağırlık vermemiz lazım ve neler yapmamız lazım” diye konuştu. “SİYASETE ALET EDİYORLAR” Yaptıkları uyuşturucuyla mücadeleyi siyasi malzeme yapanlara seslenen Süleyman Soylu, “Birileri sıkılmadan siyaset malzemesi yapsa da daha 25 gün önce uyuşturucu tacirinin peşinde koşarken şehit düşen polis kardeşimiz Abdülkadir Güngör’den, ailesinden, arkadaşlarından utanmadan meydanda, mitingde emniyet teşkilatımızı, yargımızı, bizatihi bizleri uyuşturucu tacirleriyle kol kola girmekle suçlasalar da bizim mücadelemizi herkes görüyor, şahitlik ediyor, cenabı Allah da biliyor. Uyuşturucu satıcılarıyla ilgili bert söz söylediğimizde şu an buradaki aileler gibi bu işten canı yanmış ailelerden hiç kimse rahatsız olmuyor. Ben sokakta gezen bir adamım. Hayatında bu işlerle karşı karşıya kalmamış bize laf söyleyen adamlar gibi sırça köşklerde bu işlerde değiliz. Kah Cudi’deyiz, kah Gabar’dayız, kah bir şehit cenazesindeyiz, kah bir güvenlik toplantısındayız, kah sokakta yürürken bir esnafın karşı karşıya kaldığı bir meseleyi dinliyoruz. Ben nasıl dayanayım, ben de bir insanım. Anne geliyor koluma yapışıyor. Diyor ki 'oğlumu kurtar ne olursun' Ne yapmalıyım? He he mi demeliyim. Onlar gibi insana meta gibi mi bakmalıyım? Sorumluluğumuzu bir kenara mı bırakmalıyım? Sonra bize kızacaklar. Metruk binaları yık dediğimiz zaman kızacaklar. Uyuşturucu satıcısının ayaklarını kır dediğimiz zaman kızacaklar. O anneyi bir kere dinlese, yarım kere hulusi kalple dinlese belki benden daha fazlasını söyleyecek. Ama böyle bir inancı yok, öyle bir anlayışı da yok. Bunu yapmak zorundayız. Ne bizim coğrafyamıza ne kültürümüze, ne aile yapımıza, ne inancımıza, ne milli benliğimize hiçbir şeyimize yakışmıyor. Bunu yenmek zorunda olduğumuzu bildiğimiz için hiçbir anneye öf dememenin bizim kültürümüzün bize bıraktığı en büyük tembihat olduğunu ama uyuşturucu kullananların annelerine zulüm yapmaya başladıklarını bilen bir insan olaraktan ben ne demeliyim? Bunu siyaset malzemesi yapanlar, bunu siyaset için kendilerine araç olarak kullananları Allah’a havale ediyorum. Ama onlara teslim olmuyoruz. İnadına Türkiye’de uyuşturucu meselesini bitireceğiz, bitireceğiz, bitireceğiz. Bu insanlık meselesi yahu. Bunları yaşıyor, görüyoruz. Ne yapacağız yalnız mı bırakacağız? Karşı karşıya kaldığımız hiçbir insanı yalnız bırakmadığımızı bilmenizi isterim. İşimizi, gücümüzü bırakırız bu işle ilgileniriz. Bu bambaşka bir şey çünkü” ifadelerini kullandı. “53 TON ESRAR 20,5 TON EROİN YAKALANDI” Cumhuriyet tarihinin en büyük uyuşturucu operasyonlarına imza attıklarını dile getiren İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, “2016 yılında uyuşturucudan ölenlerin sayısı 920 idi. 2017’de 941 oldu. Sayın Cumhurbaşkanımız talimat verdi “derhal bu işe bir çare bulun” dedi. Hakikatten büyük bir mücadele ortaya koyduk bugün bu sayı 314’e düştü. Nüfus arttı ve pandemi döneminde bütün dünyada uyuşturucu kullanımı arttı. Buna rağmen Türkiye topyekun el birliğiyle bütün devletin kurumları bizatihi Sayın Cumhurbaşkanımızın yönlendirmesiyle, talimatlarıyla birlikte herkes büyük mücadele veriyor. Yılbaşından bu güne kadar 53 ton esrar yakalandı. Bugün itibariyle 19 ton eroin, 1,5 ton da gümrükte olmak üzere 20,5 ton Cumhuriyet tarihinin yıl bitmeden yakalama rekoruna kavuştuk. Mücadele ediyoruz. Bundan 5-6 yıl evvel uyuşturucunun yüzde 25’i Ağrı, Van ve Hakkari civarında yakalanıyordu, yüzde 75’i de batı vilayetlerimize gelebiliyordu. Şimdi yüzde 75’ini orada yakalıyoruz, sınırımızdan içeri girer girmez, ancak yüzde 25’i bu tarafa gelebiliyor. Kat be kat da artırdık. Sadece Hakkari’de 6,5 tonun üzerinde eroin yakaladık. Bu çok büyük bir rakamdır. Onları pes ettirebilmek için elimizden gelen her şeyi ortaya koymaya çalışıyoruz. Cumhuriyet tarihimizin en büyük uyuşturucu operasyonlarını yaptık. Bunu da birçok ülkeyle yaptık. Almanya’dan Hollanda’ya kadar. Geçen İtalya’daydım onlarla birlikte 3-5 ay önce yaptığımız orada yakalamalardan bir tanesi olan çok büyük kokain yakalamasını paylaştık. Yani bir taraftan Sahil Güvenlik, bir taraftan Jandarma, polis ve uluslararası sularda, uluslararası alanda çok ciddi operasyonlar gerçekleştiriyoruz. Cumhuriyet tarihinde en büyük yakalamaların olduğu operasyonlar da bu dönemde gerçekleşti. Bu işler oturduğunuz yerden ahkam keserek yapılan işler değildir. Birileri bize iftira atarken denizlerde, uluslararası sularda operasyon yapmaya devam ediyoruz. Kenevir ekimi var mı yok mu diye dronelerle, İHA’larla takip ediyoruz. Geçen yıl 114 milyon kök kenevir yakaladık. Bunun önemli bir bölümünün PKK’ya gelir olarak kaynak olarak gideceğini bilmenizi isterim. Onu da kestik. Narkotik operasyonlarında yakaladığımız TIR’ları trafik eğitim TIR’ı haline getirdik. Bunlarla çocuklarımıza eğitim veriyoruz. Vatandaşlarımız uyuşturucu ihbarlarını korkmadan yapabilsin diye “UYUMA” adlı bir uygulama gerçekleştirdik. 479 bin vatandaşımız indirdi bunu 38 bin 183 ihbar aldık ve hepsine koştuk. Aynen kadına şiddette olduğu KADES gibi. Metruk binalara savaş açtık. O konuyu da siyasete çekmek istediler. Asla geri durmayız. 2019’da bu konuda yasal düzenleme de yapmıştık. Olabildiğince bu yerlere müdahale ediyoruz, etmeye devam edeceğiz. Bu güne kadar 106 bin 827 metruk bina tespit ettik, yüzde 66’sını yıktık, yüzde 15’ini rehabilite ettik. Yani yaklaşık bu binaların 70 binini yıktık, 15-16 binini rehabilite ettik, geriye kalan 18 bin binayı da yıkacağız. Bu binalarda kimsenin ne yaptığı belli değil. İnsanları rahatsız eden huzuru ortadan kaldıran yapılar. Bunları yıkıp geçiyoruz.” Diye konuştu.

1 yıl önce

Narkoterörle mücadele aralıksız devam ediyor! Bakan Soylu: Bingöl kırsalında; 3 milyon 329 bin kök kenevir, 21.200 kök skunk, 152 kg esrar ele geçirildi

İçişleri Bakanı Süleyman Soylu yaptığı yazılı açıklamada, “Narkoterör’e bir darbe daha❗ Eren Abluka-9 Narkoterör Operasyonu'nda Bingöl kırsalında; 3️⃣ MİLYON 3️⃣2️⃣9️⃣ BİN KÖK KENEVİR 21.200 KÖK SKUNK 152 kg ESRAR ELE GEÇİRİLDİ Terörün finansmanına da, çocuklarımızın zehirlenmesine de asla izin vermeyeceğiz. @Jandarma'mıza tebrikler👏” dedi. https://twitter.com/suleymansoylu/status/1554778130337992705?s=21&t=GmGWS5QRqbxZCbakq8ZyAw

1 yıl önce

CHP’li Ali Mahir Başarır’ın ağabeyi ile ilgili skandal taciz iddiası! Youtube’de esrar videoları izlemiş, LGBT mitinglerinde boy göstermiş

https://twitter.com/genelgundem/status/1464198972998836224?s=21&t=hzbwvkDji6KJJpsv_yE2bQ Habermotto.com’un haberine göre; CHP Mersin Milletvekili Ali Mahir Başarır’ın ağabeyi Atıf Şadi Başarır yine bir skandal ile gündeme geldi. Kardeşi Ali Mahir Başarır’ın yaptığı torpil ile CHP’li Mersin Büyükşehir Belediyesi’nde kadro verilen Atıf Şadi Başarır, sosyal medya hesabından Cumhurbaşkanı Erdoğan’a ve devlete yönelik ağır küfürler etmişti. https://twitter.com/beyazgazete/status/1464723206208512000?s=21&t=hzbwvkDji6KJJpsv_yE2bQ TARSUS’TA ERKEK ÖĞRENCİYE TACİZ İDDİASI Tarsus Üniversite İtiraf blogunda yer alan habere göre CHP Mersin Milletvekili Ali Mahir Başarır’ın ağabeyi olan Atıf Şadi Başarır, Tarsus Üniversitesi’nde eğitim gören bir erkek öğrenciye eşcinsellerin chat platformu üzerinden tacizde bulunmuş. Daha önce LGBT eylemlerinde boy gösteren Başarır’ın tacizine uğradığını iddia eden öğrencinin açıklamaları şu şekilde: ‘’Anlatacağım olay Tarsus’da benim gibi öğrenci olan pek çok gayin başına gelmiştir. Tacize boyun eğmeyeceğim, o sapık burayı okusun ve elinden ne geliyorsa yapsın. Makamına güvenerek kimse kimseye şantaj yapamaz!’’ diyerek cümlelerine başlayan genç, Başarır’ın kendisine gaylerin kullandığı mobil uygulama üzerinden ulaştığını söyledi. Yaşından dolayı Başarır’ın teklifini kabul etmeyen genç, ‘’Bana harçlık vereceğini, tüm ihtiyaçlarımı karşılayacağını, beni sigarasız, içkisiz, kontörsüz bırakmayacağını yazdı.’’ dedi. ‘’ARTIK BU TACİZLERDEN BIKTIM! NE OLUR BANA YARDIM EDİN’’ Başarır’ı yoğun ısrarlar sonucu engellediğini, ancak yeni bir profil açarak kendisini bu kez tehdit ettiğini iddia eden üniversite öğrencisi, ‘’Kendisinden ilçede herkesin çekindiğini, bürokrat olduğunu, üniversiteden beni attıracağını söyledi. Tekrar engelledim. Yine profil açıp tehditlerine devam etti. Üniversite yönetiminden ailemin numarasına ulaşabileceğini, beni aileme rezil edeceğini söyledi. Artık bu tacizlerden bıktım. Ne olur bana yardım edin.’’ diyerek, yardım çağrısında bulundu.   ‘’UYUŞTURUCU BAĞIMLISI PSİKOPATIN TEKİ, UZAK DUR’’ Kendisine yazan şahsı daha sonra araştırdığını ve CHP Mersin Milletvekili Ali Mahir Başarır’ın ağabeyi olduğunu öğrendiğini söyleyen genç, ‘’Uygulama üzerinden tanıştığım birkaç arkadaşıma sordum, uyuşturucu bağımlısı psikopatın teki uzak dur dediler.’’ dedi.   LGBT MİTİNGİNDE BOY GÖSTERMİŞTİ Öte yandan Atıf Şadi Başarır, LGBT eylemlerinde ve Onur Yürüyüşlerinde sıkça yer almış; bunları sosyal medya hesaplarından paylaşmıştı. YOUTUBE’DA ESRAR VİDEOLARI İZLEMİŞ Öte yandan Atıf Şadi Başarır’ın YouTube kanalı üzerinden uyuşturucu konusunda bolca video izlediği görüldü.

1 yıl önce

İçişleri Bakanlığı: Van’da 153 kilogram metamfetamin, 154 kilogram toz esrar ele geçirildi

Van İl Jandarma Komutanlığınca gerçekleştirlen operasyonda 153 kilogram metamfetamin ele geçirildi. Van’da tek seferde yakalanan en fazla metamfetamin miktarı oldu. Gençlerimizi zehirleyen ve terör örgütünün en büyük finans kaynağı olan uyuşturucu ile mücadele hız kesmeden devam ediyor. Bu kapsamda Van İl Jandarma Komutanlığı ve 6. Piyade Hudut Tugay Komutanlığı ile koordineli olarak Başkale ilçesi Sualtı mahallesi kırsalında yapılan operasyonda; 153 kilogram metamfetamin ile 154 kilogram toz esrar ele geçirildi. Yakalanan 153 kilogram metamfetamin, Van’da tek seferde ele geçirilen en fazla metamfetamin miktarı olarak kaydedildi.

1 yıl önce

Bakan Soylu duyurdu! Diyarbakır’da 431 kilo esrar ele geçirildi. 2 kişi gözaltına alındı

Bakan Soylu, sosyal medya hesabı Twitter’dan yaptığı açıklamada, “Uyuşturucu ticaretine Diyarbakır'da bir darbe daha❗Gençlerimizi zehirlemenize fırsat vermeyeceğiz❗Ergani yolunda durdurulan 2 şüpheli araçta, 𝟰𝟯𝟭 𝗞𝗶𝗟𝗢 𝗘𝗦𝗥𝗔𝗥 ELE GEÇİRİLDİ. 2 kişi gözaltında. Diyarbakır Emniyetimize tebrikler 👏 👏 👏” dedi. https://twitter.com/suleymansoylu/status/1564557016974114816?s=21&t=qgxA30RBkH5H-8nAax6PkA

1 yıl önce

Lice’de 232 bin kök kenevir, 60 bin kök skunk ile 520 kilogram kubar ve toz esrar ele geçirildi

İçişleri Bakanlığınca Diyarbakır’da sürdürülen Narko Terör Operasyonları ile terör örgütünün finans kaynaklarına darbe vurulmaya devam ediliyor. Narko Terör operasyonları kapsamında; Diyarbakır Lice İlçesi Yolçatı mahallesi kırsalında önceden tespit edilen 12 ayrı noktada gerçekleştirilen arazi arama tarama faaliyetinde; -232 bin kök kenevir, -60 bin kök skunk, -260 kg. toz esrar, -260 kg. kubar esrar ele geçirilerek terör örgütünün finans sağlaması engellendi.

1 2