26 Nisan Cuma 2024
1 yıl önce

CHP’li Mersin Büyükşehir Belediyesi çalışanlarının evinde PKK elebaşı Abdullah Öcalan’ın posterleri çıktı

Geçtiğimiz Eylül ayında CHP’li Mersin Büyükşehir Belediyesi’nde terör örgütü PKK ile iltisaklı isimlere operasyon düzenlenmiş, bu kapsamda Basın Yayın Halka İlişkiler Daire Başkanı Bedrettin Gündeş “terör örgütü üyeliği” suçundan tutuklanarak cezaevine gönderilmişti. Mersin Cumhuriyet Başsavcılığı belediye çalışanlarıyla ilgili yürüttüğü soruşturmayı tamamladı. Belediye çalışanı 4’ü tutuklu 11 şüpheliye “silahlı terör örgütü propagandası yapmak” suçundan 3 belediye çalışanına ise “silahlı terör örgütü üyeliği” suçundan dava açıldı. İddianame Mersin 2. Ağır Ceza Mahkemesi’nce kabul edildi. EVLERİNDEN APO POSTERLERİ ÇIKTI Propaganda suçlaması yöneltilen 10 şüphelinin sosyal medya hesaplarında PKK/KCK Silahlı Terör Örgütü elebaşı Abdullah Öcalan’ın posteri altında fotoğraf çektirip paylaşan, örgütün sözde bayrağını paylaşan, örgüt mensuplarının silahlı fotoğraflarını paylaştıkları saptandı. Ayrıca şüphelilerin evlerinde Öcalan’a ait fotoğraflar ve örgüt propagandasına dönüşen eylemlere de katıldıkları saptandı. YPS BİRLİKLERİYLE İRTİBATLILAR “Silahlı terör örgütü üyeliği” suçlaması yöneltilen 3 CHP’li Mersin Büyükşehir Belediyesi çalışanının ise örgütün sözde sivil savunma birlikleri olan YPS’de faaliyet gösterdiği saptanan şüphelilerle irtibatı bulunduğu saptandı. Tutuklu CHP’li Mersin Büyükşehir Belediyesi Basın Yayın Halka İlişkiler Daire Başkanı Bedrettin Gündeş ile ilgili yürütülen soruşturmanın ise halen devam ettiği öğrenildi.

1 yıl önce

Cumhurbaşkanı Erdoğan ile Küba Devlet Başkanı Bermudez ikili anlaşmalara imza attı: Hedef 200 milyon dolar

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ile Küba Devlet Başkanı Miguel Mario Díaz-Canel Bermúdez ortak basın toplantısı düzenledi Açıklamadan öne çıkan başlıklar şöyle: Küba'dan Türkiye'ye devlet başkanı düzeyindeki son ziyaret devrim lideri Fidel Castro tarafından belediye başkanlığım döneminde İstanbul'da düzenlenen Habitat vesilesiyle 1996 yılında gerçekleşmişti. 2016 senesinde Küba'ya Türkiye'den Cumhurbaşkanı düzeyinde ilk resmi ziyareti yapmıştım. Sayın Devlet Başkanı'nın ziyareti, ülkelerimiz arasındaki ilişkilerin tesisinin 70. yıldönümüne denk gelmesi bakımından ayrı önem taşıyor. Sayın Devlet Başkanı ve heyetine bir kez de sizlerin huzurunda hoşgeldiniz diyorum. Ağustos ayında Makanzaz'da meydana gelen patlamalarda ve eylül ayında kasırgada hayatını kaybedenler için taziyelerimi tekrar iletiyorum. Tarihi ziyaret Küba ile ilişkilerde yeni dönüm noktası teşkil edecek. Firmalarımızın Küba'ya olan ilgileri arttı. Türk şirketleri Küba'ya yatırımları artacak. İlişkilerimizi çok daha ileri seviyeye çıkaracağız. Ortak aşı yatırımlarına girmeyi de görüştük. Latin Amerika ve Karayipler bölgesiyle ilişkilerimiz dış politikamızın temel sütununu oluşturuyor. Küba ile işbirliği ve dayanışmamızı artırmayı özellikle önemsiyorum. Küba'dan ülkemize yönelik üst düzey ziyaretlerin artmasından özellikle memnuniyet duyuyorum. "TİCARET HACMİMİZİ 200 MİLYON DOLARA ÇIKARMAYI PLANLIYORUZ" Devlet Başkanı ile görüşmelerimizde Türkiye-Küba ilişkilerini tüm cepheleriyle ele aldık. İşbirliğimizi kuvvetlendirmek yönünde güçlü iradeye sahip olmamızı görmek bizleri ayrıca memnun etti. Küba'ya yıllardır uygulanan tek taraflı yaptırımların etkisi aşikardır. Değerli dostumla ticaret hacmimizi 200 milyon dolara çıkarma kararlılığımızı teyit ettik. Enerji, turizm, inşaat, tarım, kalkınma, sağlık ve çevre gibi alanlarda mevcut işbirliğini geliştirme imkanlarını değerlendirdik. Yaptırım zorluklarına rağmen firmalarımızın Küba'ya ilgisinin arttığını görüyoruz. Sayın Devlet Başkanı'nın İstanbul'da iş dünyamızla yapacağı temasların ziyadesiyle verimli geçeceğine inanıyorum. İstanbul ve Havana arasında haftada üç sefer düzenleyen THY, sosyal ve kültürel ilişkilerimize katkı yapıyor. İnşallah önümüzdeki dönemde Türk şirketlerinin Küba'daki yatırımları daha da artacaktır. Türkiye ile Küba arasında 6 anlaşma imzalandı Cumhurbaşkanı Erdoğan ve Bermudez'in, Cumhurbaşkanlığı Külliyesi'ndeki baş başa ve heyetler arasındaki görüşmelerinin ardından çeşitli anlaşmalar imza altına alındı. Bu kapsamda iki ülke arasında, "Türkiye Radyo Televizyon Kurumu (TRT) ile Küba Radyo Televizyon Enstitüsü (ICRT) Arasında İşbirliği Protokolü"nü, TRT Genel Müdürü Mehmet Zahid Sobacı ile Küba'nın Ankara Büyükelçisi Alejandro Francisco Diaz Palacios imzaladı. "Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası İle Küba Cumhuriyeti Merkez Bankası Arasında İşbirliği Anlaşması", Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası Başkanı Şahap Kavcıoğlu ve Küba Başbakan Yardımcısı ve Ekonomi ve Planlama Bakanı Alejandro Gil Fernandez tarafından imza altına alındı. "Türkiye Cumhuriyeti Cumhurbaşkanlığı Devlet Arşivleri Başkanlığı ile Küba Cumhuriyeti Ulusal Arşiv Kurumu Arasında İşbirliği Protokolü"ne, Devlet Arşivleri Başkanı Uğur Ünal ve Küba'nın Ankara Büyükelçisi Alejandro Francisco Diaz Palacios imza attı. "Türkiye Cumhuriyeti Türk İşbirliği Ve Koordinasyon Ajansı (TİKA) ile Küba Cumhuriyeti Dış Ticaret ve Yabancı Yatırım Bakanlığı (MİNCEX) Arasında Mutabakat Zaptı"nı, Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy ile Küba Dış Ticaret ve Yabancı Yatırım Bakanı Rodrigo Malmierca Diaz imzaladı. "Türkiye Cumhuriyeti Dışişleri Bakanlığı ile Küba Cumhuriyeti Dışişleri Bakanlığı Arasında Diplomatik Arşiv Alanında İşbirliği Konusunda Mutabakat Zaptı", Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu ile Küba Dışişleri Bakanı Bruno Rodriguez Parilla tarafından imzalandı. "Türkiye Cumhuriyeti Dışişleri Bakanlığı ile Küba Cumhuriyeti Dışişleri Bakanlığı Arasında Protokol Konularında Eğitim Verilmesi Maksadıyla Mutabakat Muhtırası"nı da Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu ile Küba Dışişleri Bakanı Bruno Rodriguez Parilla imza attı.

1 yıl önce

17 Ağustos depreminde Ecevit'in çaresizliği: Talimat vereceğim ama telefonla ulaşamıyorum!

Düzce'nin Gölyaka ilçesinde meydana gelen 5,9'luk depremin ardından devletin ilgili kurumları ivedilikle deprem bölgesine giderek organize bir şekilde vatandaşlar için seferber oldu.  "ANKARA'YA GEREKEN DİREKTİFLERİ VERME DURUMUM YOK" Devletin bu refleksi akıllara 1999'da Gölcük'te yaşanan deprem sonrası bölgeye günlerce yardım gitmemesi ve dönemin başbakanı Ecevit'in basın açıklamasını getirdi. Ecevit'in "İlgili devlet kuruluşlarına sesleniyorum. Bulunduğum yerden Ankara'ya telefonla gereken direktifleri verme durumum yok. Bütün devlet kuruluşlarını bu duruma çözüm bulmaya çağırıyorum. " sözleri 'Nereden nereye' dedirtti.  DEVLETİN 99 DEPREMİ ACZİYETİ HALA HAFIZALARDA Düzce depreminde devletin bütün imkanlarıyla seferber olması vatandaşın takdirini topladı.  17.480 kişinin hayatını kaybettiği ve 23.781 kişinin yaralandığı 1999'daki büyük afet ve devletin düştüğü acziyet ise hala hafızalarda. "ECEVİT'İ UYANDIRMAYA KIYAMADIK" Gece saatlerinde yaşanan 1999 depreminde Marmara adeta yıkılırken dönemin başbakanı Ecevit ise evinde uyuyordu. Depremin yaşandığını sabah vakitlerinde öğrenen Ecevit'in bu durumunu yardımcıları ise 'Uyandırmaya kıyamadık' gibi trajikomik bir cümle ile ifade etmişti. BAKAN SOYLU VE BAKAN KURUM DEPREM BÖLGESİ'NDE Düzce'de depremin yaşandığı ilk anda ise AFAD ve Düzce Valiliği ivedilikle organize oldu. İçişleri Bakanı Süleyman Soylu ve Çevre ve Şehircilik Bakanı Murat Kurum deprem bölgesine giderek vatandaşlar için seferber oldu.  https://twitter.com/bilgiedinelim/status/1595494817722765312?s=46&t=qdn-ck9fkicbYXyBTW0MgA

1 yıl önce

Aliyev: Paşinyan ile 7 Aralık'ta Brüksel'de planlanan görüşme olmayacak

Azerbaycan Cumhurbaşkanı İlham Aliyev, Bakü'de ADA Üniversitesi'nde düzenlenen ''Orta Koridor: Geopolitik, güvenlik ve ekonomi'' başlıklı uluslararası konferansa katıldı. Burada uluslararası strateji ve güvenlik merkezleri başkanlarının sorularını yanıtlayan Aliyev, Aralık ayında gerçekleşmesi planlanan Azerbaycan Ermenistan ve AB arasındaki üçlü formatta görüşmeye katılmayacağını bildirdi. Aliyev, Ermenistan başbakanı Paşinyan'ın, Fransa Cumhurbaşkanı Macron'un katılması halinde görüşmeyi kabul ettiğine ilişkin Charles Michel'in ofisinde kendilerine bilgi verildiğini kaydetti. Azerbaycan Cumhurbaşkanı, söz konusu durum için '' Bu, görüşmenin gerçekleşmeyeceği anlamına geliyor'' ifadelerini kullandı.

1 yıl önce

İkna etti evine gönderdi: Cumhurbaşkanı Erdoğan köprüde intihar etmek isteyen vatandaşı vazgeçirdi

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Dolmabahçe Çalışma Ofisi'nden İstanbul Tersane Komutanlığındaki programına geçerken, 15 Temmuz Şehitler Köprüsü'nde intihara teşebbüs eden bir vatandaşı görünce makam aracını durdurarak vatandaşın yanına gitti. Cumhurbaşkanı Erdoğan, vatandaşı intihar girişiminden vazgeçirdi ve kendisiyle ilgilenilmesi talimatı verdi. Cumhurbaşkanı Erdoğan, daha sonra Pakistan MİLGEM Projesi Kapsamında İnşa Edilen Üçüncü Geminin Denize İniş, Açık Deniz Karakol Gemisi Projesi Birinci Gemisi Blok Kızağa Koyma ve İkinci Gemisi Sac Kesim Töreni için Pendik'e gitti.

1 yıl önce

CHP-İYİ Parti kavgası büyüyor! Ağıralioğlu'ndan Engin Özkoç ve Engin Altay'a yeni salvolar: Devlet düşmanlarına çıtları çıkmıyor bana atlıyorlar.

Kılıçdaroğlu'nun, Başkan Recep Tayyip Erdoğan karşısında kazanmasının olanaksız olduğunu, Erdoğan'ın da CHP liderinin aday olmasını istediğini söyleyen Ağıralioğlu, isim vermeden Engin Altay ve Engin Özkoç'u hedef aldı. Ortaklarına 'nezaketsiz' diyen İYİ Partili vekil, "Hükümete farklı sesleri tahammülleri yok diyenlere bakın. Bana söylediklerinin 10'da 1'ini devlet düşmanlarına söyleyemediler" tepkisini gösterdi. İYİ Parti Milletvekili Yavuz Ağıralioğlu, geçtiğimiz günlerde yaptığı açıklamayla CHP Genel Bşakanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun adaylığına karşı olduklarını açıkça dile getirmişti. Ağıralioğlu, 'Kılıçdaroğlu aday olursa kazanamaz endişesi mi duyuyorsunuz?' sorusuna "Endişemiz var, evet." yanıtını vermişti. CHP'li Engin Altay ve Engin Özkoç, söz konusu açıklamaya sert tepki göstermiş, Ağıralioğlu'nu kraldan çok kralcı olmakla suçlamışlardı. Tartışmalar sıcaklığını korurken Yavuz Ağıralioğlu'ndan CHP'yi kızdıracak yeni bir çıkış geldi. AĞIRALİOĞLU 'KILIÇDAROĞLU' TARTIŞMALARINI KÖRÜKLEDİ: "BEN SEÇMENİN ENDİŞESİNİ DİLLENDİRİYORUM" Ağıralioğlu, katıldığı canlı yayında, "Kılıçdaroğlu kazanamaz" söylemini sürdürdü. "Ben sağ seçmenin endişesini dile getiriyorum" ifadelerini kullanan Ağıralioğlu "Tayyip Bey'in karşısında en çok görmek istediği aday, Kılıçdaroğlu... Çünkü Kılıçdaroğlu'nun karşısında kazanacağına inanıyor. Ben kaybetme korkusunu dillendiriyorum" dedi. Ağıralioğlu şunları söyledi; "Tayyip Bey'in en çok görmek istediği aday kim efendim? Konuşmalarından çıkardığımız yıllardır ısrarla ve inatla sayın Kılıçdaroğlu'nu karşısında görmek istiyor. Ben bu eleştirinin merkezine oturacak olsam, böyle bir eleştiride kaygıda niye bulunayım ki? Tayyip Bey'in en çok görmek istediği aday sayın Kılıçdaroğlu ise benim sizin dediğiniz ithamı sağlayacak olan şey nedir? Hiç itiraz etmemek. Halbuki ben kaybetme korkusunu dillendiriyorum. Diyorum ki; Acaba bu seçmen isteksizliğini göz ardı etmesek mi? Bunu görmemiz lazım." "DEVLET DÜŞMANLARINA ÇITI ÇIKMAYANLAR BENİM ÜSTÜME ATLADILAR" Ağıralioğlu isim vermeden CHP'li Altay ve Özkoç'a "Nezaketsizliğe bakın, Hükümete farklı sesleri tahammülleri yok diyenlere bakın. Bana söylediklerinin 10'da birini devlet düşmanlarına söyleyemediler." ifadeleriyle yüklendi. Ağıralioğlu şunları söyledi; "Nezaketsizliğe bakın, Hükümete farklı sesleri tahammülleri yok diyenlere bakın. Bize demokrasi vaat edenlere bakın hele. Herkesin eli belinde. Sadece kaybedebiliriz kaygısından dolayı bana söylediklerinin 10'da 1'ini devlet düşmanlarına söyleyemediler. HDP'nin oyları var falan güzellemesinin arkasında 'soykırım var' diyenlere, 'devlet soykırım' yaptı diyenlere, 'devlet kimyasal silah kullanıyor' diyenlere, 'Türkiye narko devlet gibi davranıyor' diyenlere çıtı çıkmayanlar benim kaygımın üstüne atladılar. " CHP İLE İYİ PARTİNİN KAVGASI NEDEN BAŞLADI? Ağıralioğlu, katıldığı bir programında Kılıçdaroğlu'nun adaylığı hakkında açıklamalarda bulundu. Ağıralioğlu, 'Kılıçdaroğlu aday olursa kazanamaz endişesi mi duyuyorsunuz?' sorusuna "Endişemiz var, evet." yanıtını verdi. Daha sonra CHP kanadından sert bir yanıt geldi. "KRALDAN ÇOK KRALCI..." CHP Grup Başkanvekili Engin Altay, yaptığı açıklamada Ağıralioğlu'nu kraldan çok kralcılık yapmak ile suçladı. Altay, "Sayın Ağıralioğlu'nun yaklaşımını ona benzettim. Ben şunu demezdim. Meral Akşener ile olur mu diye sorulsa bana ben olmaz demem." ifadelerini kullandı. Engin Altay'ın bu sözlerine İYİ Partili Yavuz Ağıralioğlu'ndan yanıt gecikmedi. "KRAL DA KRALCI DA DEĞİLİZ" Ağıralioğlu, CHP Grup Başkanvekili Engin Altay'ın kendisi hakkındaki açıklamalarına ilişkin soruya, "Biraz nezaket sınırlarının dışında bir açıklama. Ben kraldan çok kralcı değilim. Sadece doğruları söylemek zorundayız. Kral da kralcı da değiliz" cevabını verdi. Ağıralioğlu, "Kemal Bey üzerinden geliştirilecek fitnelere malzeme vermiyorum. Ben dahil bu partide Kemal Bey'in meşrebine, mezhebine, aidiyetine itiraz eden hiç kimse yoktur. Biz böyle bir şeyi milletimize de inancımıza da haksızlık sayarız. Ne Kemal Bey'in şahsına nezaketsizlik ediyorum ne de ittifak hukukuna halel getirecek bir şey söylüyorum." dedi.

1 yıl önce

Cemevleriyle ilgili düzenlemeler Resmi Gazete'de yayımlandı

Cemevleriyle ilgili düzenlemelerinde yer aldığı torba kanun Resmi Gazete'nin bugünkü sayısında yayınlanarak yürürlüğe girdi. Cemevleri yapımı kaymakam ve vali izni şartına bağlandı. Belediyeler ve il özel idarelerine, gerektiğinde cemevi inşa etme, cemevlerinin bakım ve onarımı için malzeme sağlama ile onarımlarını yapma yetkileri verildi. Ayrıca cemevlerinin elektrik ve su giderleri de devlet tarafından karşılanacak. Resmi Gazete'de yayınlanan cemevleriyle ilgili yasal düzenlemeler şu şekilde: MADDE 8- 3/5/1985 tarihli ve 3194 sayılı İmar Kanununa aşağıdaki ek madde eklenmiştir. “EK MADDE 10- İmar planlarının tanziminde, planlanan beldenin ve bölgenin şartları ile müstakbel ihtiyaçları göz önünde tutularak lüzumlu cemevi yerleri ayrılır. İl ve ilçelerde mülkî idare amirinin izni alınmak ve imar mevzuatına uygun olmak şartıyla cemevleri yapılabilir. Cemevi yeri, imar mevzuatına aykırı olarak başka maksatlara tahsis edilemez.” MADDE 14- 10/7/2004 tarihli ve 5216 sayılı Büyükşehir Belediyesi Kanununun 7 nci maddesinin birinci fıkrasına (aa) bendinden sonra gelmek üzere aşağıdaki bent ve üçüncü fıkrasına (f) bendinden sonra gelmek üzere aşağıdaki bent eklenmiştir. “bb) Gerektiğinde cemevleri için bina ve tesisler yapmak, bu bina ve tesislerin her türlü bakımını, onarımını yapmak ve gerekli malzeme desteğini sağlamak.” “g) Cemevlerinin yapım, bakım ve onarımını yapmak.” MADDE 15- 22/2/2005 tarihli ve 5302 sayılı İl Özel İdaresi Kanununun 6 ncı maddesinin birinci fıkrasından sonra gelmek üzere aşağıdaki fıkra eklenmiştir. “İl özel idaresi; il sınırları içinde mabetler, kültür ve tabiat varlıkları, tarihî doku ve kent tarihi bakımından önem taşıyan mekânlar ile cemevlerinin yapım, bakım ve onarımını yapabilir.” MADDE 16- 3/7/2005 tarihli ve 5393 sayılı Belediye Kanununun 14 üncü maddesinin birinci fıkrasının (b) bendine “inşa edebilir” ibaresinden sonra gelmek üzere “; cemevlerinin yapım, bakım ve onarımını yapabilir” ibaresi eklenmiştir. MADDE 17- 5393 sayılı Kanunun 15 inci maddesinin altıncı fıkrasının ikinci cümlesinde yer alan “ve hastanelere” ibaresi “, hastanelere ve cemevlerine” şeklinde değiştirilmiştir. MADDE 22- 14/3/2013 tarihli ve 6446 sayılı Elektrik Piyasası Kanununa aşağıdaki ek madde eklenmiştir. “EK MADDE 6- (1) Cemevlerinin aydınlatma giderleri Kültür ve Turizm Bakanlığının bütçesine konulacak ödenekten karşılanır.”

1 yıl önce

CHP-İYİ Parti arasında 'kulak çekme' restleşmesi: Ağıralioğlu'ndan CHP'li Altay'a göndermeli cevap!

Millet İttifakı'nda cumhurbaşkanlığı adaylığına ilişkin tartışmalar gün yüzüne çıkarken, İyi Parti ile CHP arasındaki gerilim had safhaya ulaştı. MASADA 'KULAK ÇEKME' RESTLEŞMESİ İYİ Parti İstanbul Milletvekili Yavuz Ağıralioğlu ile Cumhuriyet Halk Partisi Grup Başkanvekili Engin Altay arasındaki polemik "kulak çekme" ifadesi üzerinden sürüyor. İYİ Parti'li Ağıralioğlu'nun Tv100 ekranlarında sarf ettiği, "Erdoğan karşısında Kılıçdaroğlu'nu istiyor; acaba bu seçmen isteksizliğini göz ardı etmesek mi?" sözlerine karşılık veren CHP'li Altay, "Her evin çocuğunun kusuruyla ilgili kulağı çekilecekse evin reisi çeker. Ben ne diyeyim daha bu böyle olmalı, bunu bekliyoruz." dedi. Altay sözlerinin devamında, "Tayyip Erdoğan karşısında herkesle seçim kazanılır. Kemal Kılıçdaroğlu ile döke saça kazanılır, bu kadar basit" sözlerini sarf etti.  "KULAK ÇEKMEYİ VE ÇEKTİRMEYİ DOĞRU BULMADIĞIMIZ İÇİN İYİ PARTİ'DEYİZ" CHP'li Engin Altay'a karşılık veren Yavuz Ağıralioğlu, anlamlı göndermelerde bulunarak Altay'a tepki gösterdi. Resmi Twitter hesabı üzerinden açıklamalarda bulunan İyi Parti milletvekili Ağıralioğlu, "Kendileri gibi düşünmeyenlerin kulağının çekilmesini istemek, iktidar iddiası olan bir parti için pek hayırlı ve de saygın bir heves değildir! Tam olarak bu üsluptan endişelenir seçmen. Biz, kulak çekmeyi ve çektirmeyi doğru bulmadığımız için İYİ Parti'deyiz!" dedi.  "DUYMAYANLAR KULAKLARINI AÇMALI" Ağıralioğlu, şunları kaydetti: "Herkes bilir ki biz, cesurlar hareketiyiz. Şahsiyetimiz ve tabiatımız icabı, nezaketle ve kimseyi kırmadan yapmaya gayret ettiğimiz siyaseti de memleket, millet hizmeti görürüz. Endişelerimizi ve hassasiyetlerimizi duymayanlar, kulaklarını iyi açmalı ve denileni doğru anlamalı." "ELEŞTİRDİKLERİNİZE BENZEMEMEK LAZIM" Tepkisini sürdüren İyi Parti'li Ağıralioğlu, "Sahadan aldığımız seçmen isteksizliği endişesine karşı ve nezaketli/ufak bir eleştiriye dahi gösterilen tahammülsüzlüğe dair: Her hâlde ahlâki üstünlüğü kaybetmemek ve eleştirdiklerinize benzememek lâzımdır; iktidara, istişare kültürü ve farklı seslere tahammülsüzlük diyorsak..!" paylaşımını yaptı. SEÇİM "DÖKE SAÇA" KAYBEDİLİR CHP'li Engin Altay'ın "Kemal Kılıçdaroğlu ile döke saça kazanılır, bu kadar basit" ifadesine de cevap veren Ağıralioğlu, "kibir" vurgusu yaparak şu satırlara yer verdi: "Siyaseti milletten, sahadan, istişareden, tenkitten, gerçeklikten koparan, işte bu tehlikeli duygudur. Bu dil ve üsluptur meselemiz. Siyasette, "Kimi koyarsam kazanırım, ceketimizi koysak da kazanırız." kibri kaybettirir! Özen gösterilmez ise milletin umudu döke saça kaybedilir."

1 2 ... 175 176 177 178 179 180 181 ... 314 315