Son Dakika:
Devlet Bahçeli, TBMM’deki son grup toplantısında, fahiş fiyatlarından zincir marketleri sorumlu tutmuş ve sattığı ürünlere sürekli zam yapan zincir marketlerin FETÖ’yle bağılarının araştırılmasını önermişti. BİM’in CEO’su Galip Aykaç ise '7. Private Label Zirvesi'nde yaptığı konuşmada, "‘Üç harfliler’ diye bizleri farklı yere koyan ve Müslüman olduğunu iddia eden bu insanlara söyleyeceklerimiz var. Lütfen aynaya baksınlar. Kendilerini göreceklerdir. Bunların hepsinde bir art niyet vardır. Bir algı yönetimi vardır. Bunlara tüketicimiz hiçbir zaman karşılık vermemiştir” demişti. Tefenni Belediyesi, bu tartışmanın ardından ilçedeki BİM şubesinin önüne, üzerinde Devlet Bahçeli’nin zincir marketlerle ilgili sözlerine yer verilen bir reklam panosu yerleştirdi. Tefenni Belediyesi’nin MHP’li başkanı Ümit Alagöz, BİM şubesinin önüne yerleştirdikleri panonun fotoğrafını sosyal medya hesabında yayınladı. Alagöz, paylaşımında şunları kaydetti: “Yıllardır örgütlenip milleti, hükümeti ve siyasi partileri terbiye etmeye çalışan bazı üç harfliler, hadlerini aşmış, kirli dillerini Sayın Genel Başkan’ımıza ve aziz Türk milletine uzatmaya kalkmıştır. Ülkücü hareketin liderine ve aziz Türk milletine uzanan o kirli dilleri kesmek bizim asli görevimizdir. Geçmişte de zaman zaman yerel esnafımıza sahip çıkma çağrıları yapmıştık. Bugün de milletimizi ve tüm ilçe halkımızı, yerel esnafımıza sahip çıkmaya çağırıyor, milletimizi para ile terbiye etmeye kalkan bu kokuşmuş zihniyeti boykot etmeye davet ediyorum.”
Son günlerde yaptığı açıklamalarla gündeme oturan BİM CEO’su Galip Aykaç, Gıda Perakendecileri Derneği Başkanlığı'nı bıraktı. 18 Ocak 2019 tarihinden beri iki dönemdir yönetim kurulu başkanlığı görevini yürüten Aykaç'ın istifasına ilişkin GPD'den yapılan açıklamada şu ifadelere yer verildi: "Kamuoyunun gündemini işgal eden derneğimizin iç süreçlerini ilgilendiren bir konuda açıklama yapmamız zorunluluğu doğmuştur. Ülkemizin çok daha önemli gündemleri varken böyle bir konuyla kamuoyunu meşgul etmekten duyduğumuz rahatsızlığı da ayrıca dile getirmek isteriz. Derneğimiz, kurulduğu günden bu yana sektörün gerçeklerini savunarak organize gıda perakendecilerinin sözcüsü olma görevini sürdürmüştür. Bu görevi yerine getirirken en önemli rol derneğimizin tüm üyelerinin oylarıyla seçilen Yönetim Kurulu üyelerine düşmektedir. Dernek çalışmalarını, üyelerin de destekleriyle yönlendiren Yönetim Kurulu’nun şimdiye kadar sözcüsü ise her zaman Yönetim Kurulu Başkanı olmuştur. Bu bağlamda göreve geldiği 18 Ocak 2019 tarihinden beri iki dönemdir Yönetim Kurulu Başkanı görevini başarıyla yürüten Sayın Galip Aykaç, 4 Aralık 2022 tarihi itibari ile Yönetim Kurulu’na ilettiği dilekçe ile görevinden istifasını sunmuştur. Kendisinin istifasına ait açıklaması şu şekildedir: 'Son dönemlerde basın ve sosyal medyaya oldukça çarptırılarak gündeme getirilen suçlama ve eleştiriler neticesinde Gıda Perakendecileri Derneği Yönetim Kurulu Başkan ve Yönetim Kurulu Üyeliğinden istifa etme kararı aldığımı belirtmek isterim. 49 yıllık mesleki tecrübem ile hem tüketicilerimiz hem de sektörümüz için zorlu geçen bu enflasyon sürecinde elimden gelenin hep en iyisini yapmak için gayret gösterdim. Fakat görüyorum ki gerek 30 Kasım 2022’de yaptığım açıklama sonrası, gerekse öncesinde medya ve sosyal mecralarda kasıtlı olarak yürütülen bir takım itibar zedeleme çalışmaları hem şahsıma hem sektöre hem de ülke ekonomisine büyük zarar vermekte. Bilinmesini isterim ki Gıda Perakendecileri Derneği’nin bugüne kadar hiçbir siyasi yapıyla ilişkisi olmamıştır ve yaptığım açıklamaların hiçbiri işini hakkıyla yerine getiren medya ve basın mensuplarına yöneltilmemiştir. Gündeme getirilen spekülasyonlar sonrası Sayın Devlet Bahçeli’nin hassasiyet gösterdiğini de üzülerek izledim. Maksadım asla kendisini kırmak değildi. Kusura bakmasınlar lütfen. Yaklaşık bir ay sonra (Ocak 2023’de) yapılacak Olağan Genel Kurul’da tüzüğümüzdeki iki dönem kuralı gereği görev sürem sona erecektir. Bu süreci bu son gelişmeleri de dikkate alarak derneğimiz üyelerine herhangi bir zarar gelmemesi için, bir ay öncesinden müsaadenizle mevcut görevlerimden ayrılma kararı aldığımı sizlerle paylaşmak isterim. Bu kararımın, maalesef basına servis edilen ŞOK Marketler Ticaret A.Ş.’nin dilekçesinde yer alan taleple ve içerikle hiçbir ilgisinin olmadığını özellikle belirtmek isterim. Benden sonra başkanlığı üstlenecek arkadaşımıza başarılar diler ve bundan sonra da tüketicilerimize, yoğun bir rekabet içinde uygun fiyat ve iyi kalitede ürünleri sunmak için canla başla çalışmaya devam edeceğimi bildiririm.' Organize gıda perakende sektörünün temsilcisi konumundaki derneğimiz sektörün ve ekonominin gelişimi yolundaki çalışmalarını şimdiye kadar olduğu gibi aynı kararlılıkla sürdürmeye devam edecektir. Kamuoyuna saygılarımızla duyururuz."
MHP lideri Bahçeli, 6'lı masada aday belirlemek için anket yapılacağı yönündeki iddialar için "Eğer birisi ankette bana gelirse, derse ki böyle böyle 6'lı masada anket yapıyoruz, siz bu ankette kimi tercih edersiniz, benimsersiniz derseniz bana tercihim sınıf arkadaşım olur" dedi. Bahçeli, bahsettiği kişinin Kılıçdaroğlu olup olmadığı yönündeki sorulara da yine "Sınıf arkadaşımdır derim" cevabını verdi. Bahçeli, yıllar önce yaptığı bir açıklamada CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun Gazi Üniversitesi İktisadi ve İdari İlimler Akademisi’nde sınıf arkadaşı olduğunu söylemişti.
HDP'li Buldan 2023 Bütçe Görüşmeleri konuşmasına terör örgütüne destek vermekten cezaevinde bulunan Demirtaş ile Yüksekdağ'a selam vererek başladı. Pervin Buldan'ın TBMM'de yapmış olduğu konuşma: "Değerli milletvekilleri, bizleri ekranları başında izleyen sevgili halkımız hepinizi sevgiyle, saygıyla selamlıyorum. Sözlerime başlarken demokratik, siyasi mücadelemizin onuru olan Figen Yüksekdağ, Selahattin Demirtaş, Sebahat Tuncel, Gülten Kışanak, Leyla Güven, İdris Baluken, Ayla Akat Ata başta olmak üzere cezaevindeki tüm arkadaşlarımıza ve geziden tutuklu bulunan tüm yoldaşlarımıza selam ve sevgilerimi gönderiyorum"
İçişleri Bakanı Soylu, sosyal medya hesabından yaptığı paylaşımda, “Kılıçdaroğlu; polise, jandarmaya, Mehmetçiğe, devlete ‘Cari açık uyuşturucuyla kapatılıyor’ iftirasını ispat edemeyip lafın altında kalınca, Jeremy Rifkin de tutmayınca bayatlamış iftira/dedikodularla gündem değiştirme çabasında. İftirasını ispat etmezse Kılıçdaroğlu şerefsizdir” ifadelerine yer verdi. https://twitter.com/suleymansoylu/status/1599818538486620161?s=46&t=DCIQuOvRv-x8DA3xJNpSXw
Her platformda, kazanabilecek bir kişinin aday olması gerektiğini söyleyen İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener, Kılıçdaroğlu’nun adaylığına sıcak bakmazken bunun mümkün olması için bazı şartların yerine getirilmesini istedi. Gazeteci Zafer Şahin, Meral Akşener’in CHP Lideri’nin adaylığını desteklemek koşuluyla Kılıçdaroğlu’nun önüne 4 şart koyduğunu ileri sürdü. İLK ŞART EKONOMİ YÖNETİMİ Meral Akşener’in sunduğu şartlarda, masanın kontrolünün İyi Parti’de olduğu mesajının verildiği kaydedildi. Meral Akşener’in Kemal Kılıçdaroğlu’na sunduğu 4 madde şunlardan oluşuyor: 1- Ekonomi yönetimi İyi Parti’ye verilecek. 2- Meral Akşener, Yürütmeden Sorumlu 1. Cumhurbaşkanı Yardımcısı ilan edilecek. 3- İçişleri Bakanlığı görevi İyi Parti’ye bırakılacak. 4- Hükümet Sözcülüğü görevini İyi Partili bir isim üstlenecek.
Alınan bilgiye göre, Aydın Didim'in Efeler Mahallesi’nde dün bazı evlerin kapısına Alevi vatandaşlara yönelik yazı yazıldığı ve kırmızı boyayla çarpı işareti çizildiği ihbarı üzerine, emniyet güçlerince inceleme başlatıldı. İnceleme sonucunda söz konusu evde ikamet eden U.S ve M.S’nin bir süredir ayrı yaşadığı, çiftin iki çocuklarının bulunduğu belirlendi. M.S’nin bir aydır pansiyon ve otellerde kalan eşiyle barışmaya çalıştığı, eşinin eve dönüp ailesine sahip çıkması için yaşadığı ev ile yan dairenin kapısına kırmızı boyayla çarpı işareti çizdiği ve bunu 'Alevilere yönelik bir eylem gibi göstermeye çalıştığı' ortaya çıkarıldı. Didim Güvenlik Büro Amirliği'nce hakkında adli işlem başlatılan M.S’nin, aile birlikteliğini sağlamak amacıyla böyle bir eylemi gerçekleştirdiğini itiraf ettiği öğrenildi.
Atatürk'ün kurduğu CHP'de Genel Başkan Kılıçdaroğlu, Gazi Meclis'e hakaret ederken, on binlerce dolar maaşla transfer edilen ithal danışmanlar, IMF'yi çare olarak gösteriyor. Gazi Mustafa Kemal'in kurduğu Cumhuriyet Halk Partisi (CHP), bugün o koltukta oturanlar tarafından adeta "müstemleke valiliği" haline getirildi. CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, 15 Temmuz ihanet gecesinde FETÖ'nün bombalarıyla hedef alınan Meclis hakkında, "Bu Meclis'e Gazi Meclis diyorsunuz değil mi? Öyle diyorlar. Gazi Meclis ayrı. Gazi Meclis falan filan bırakalım o ayakları" açıklamasıyla büyük tepki toplarken, 'Yeni Yüzyıla Çağrı' buluşmasında danışmanı olarak tanıttığı Hacer Foggo Mehmetçiği çocukları katletmekle suçladı. Kılıçdaroğlu'nun ekonomi danışmanı olarak tanıtılan Daron Acemoğlu ise kırılgan ekonomi içi IMF'yi çare olarak gördüğünü açık biçimde ifade etti. MECLİS'E ALENİ HAKARET 2023 Yılı Merkezi Yönetim Bütçe Kanunu görüşmelerinde kürsüye çıkan CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun, "Bu Meclis'e Gazi Meclis diyorsunuz değil mi? Öyle diyorlar. Gazi Meclis ayrı. Gazi Meclis falan filan bırakalım o ayakları" sözleriyle Türkiye Büyük Millet Meclisi'ni (TBMM) hedef alması kamuoyunda tepki çekti. TSK'YI SUÇLAMIŞTI Kemal Kılıçdaroğlu tarafından 'danışman' olarak açıklanan isimlerden Hacer Foggo'nun TSK'yı 'çocuk öldürmekle' itham eden paylaşımları ortaya çıktı. CHP Yoksulluk Dayanışma Ofisi Koordinatörü olan Foggo'nun 2015'te çukur operasyonlarını manipüle eden grupları kaynak göstererek paylaşım yaptığı belirlenmişti. Foggo'nun 23 Aralık 2015'te, "Siz eğitim yaparken 'Savaş İstemiyoruz! Çocukları Öldürmenizi İstemiyoruz! Girişimi'ne göre 44 çocuk öldürüldü" paylaşımını yaptığı basına yansımıştı. IMF PROGRAMI ÖNERDİ Kılıçdaroğlu'nun ekonomi danışmanı olarak tanıtılan Daron Acemoğlu, 2 Temmuz 2018'de röportaj verdiği Cumhuriyet Gazetesi'nin, "Sizce Türkiye hâlâ en kırılgan ülkelerden biri mi? Bir IMF programı problemleri çözebilir mi?" şeklindeki sorusuna "Evet" yanıtını verip, "Bir IMF programının yardımcı olabileceğini düşünüyorum" ifadelerine yer vermişti. KILIÇDAROĞLU'NUN AMACI NE? CHP'nin işgal edildiğini ifade eden pek çok kesim partinin genel başkanı Kılıçdaroğlu'na tepki gösteriyor. 15 Temmuz Gazileri Platformu Başkanı Erol Bulut, Kılıçdaroğlu son dönemde ne yapmak istediğini anlayamadıklarını belirtiyor. SABAH'a konuşan Bulut, "TBMM'nin şahsında millete de hakaret etmiştir. TBMM'nin gazi sıfatını küçümsemeye çalışmak, milleti hakir görmekle eşdeğerdir. Bazı kavramlar siyaset üstüdür. TBMM, milletimizin ortak değeridir ve gaziliği tartışmaya açılmamalıdır" dedi. 15 Temmuz şehidi Mehmet Güder'in oğlu İbrahim Güder ise Kılıçdaroğlu'nun bu tarz söylemlerinin kendilerini incittiğini belirterek, "Bu Mmeclis 15 Temmuz'da ikinci defa gazi olmuştur. Gazi bir Meclis olarak kurulmuş ve gazi olarak devam etmiştir. TBMM'nin gazilik sıfatını tartışmaya açmak doğru değildir. TBMM bizzat milletin kendisidir" dedi. KILIÇDAROĞLU'NU KINIYORUZ 15 Temmuz Derneği ise sosyal medya hesabından yaptığı paylaşımda "Milli iradenin kalesi olan, 15 Temmuz gecesi FETÖ'cü hainler tarafından bombalanan TBMM'ye 'Gazi Meclis' denmesini kaldıramayan Kemal Kılıçdaroğlu'nun sözlerini kınıyoruz. 15 Temmuz'da iradesine ve Meclis'ine sahip çıkan milletimiz bu üstenci tavra en güzel cevabı verecektir" denildi.
