08 Mayıs Çarşamba 2024
2 yıl önce

Diyarbakır’a gelen İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, HDP binasının önünde evlat nöbetinde olan ailelerle görüştü

Çocuklarının terör örgütü PKK mensupları tarafından dağa kaçırıldığı iddiasıyla 3 Eylül 2019’da farklı kentlerden Diyarbakır’a gelerek HDP il binası önünde oturma eylemi başlatan ailelerin evlat nöbeti korona virüse rağmen 674 gündür devam ediyor. Ailelerle bir araya gelen İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, Cuma gününü işaret ederek sürpriz açıklanacağı müjdesi verdi. Aileler, Cuma günü Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın geleceği günü iple çekiyor. Sabırsızlıkla müjdeyi bekliyorlar Dağa götürülen Doğan Güger için eyleme katıldığını belirten anne Sultan Güger, 4 Ekim 2015’te oğlu kandırılarak dağa kaçırıldığını kaydetti. Anne Güger, “6 yıldır haber aramıyorum ne arıyor ne de soruyor. Bir buçuk yıldır buradayım hiçbir güç beni buradan kaldıramaz, oğlumu almadan gitmiyorum. Ben siyaset yapmıyorum siyaseten de anlamıyorum. Benim dava çocuğum kimseden mal mülk istememişim çocuğumuz istiyorum. Allah’ın izniyle birer birer geliyorlar, inşallah bize de sıra gelecek. İçişleri bakanımız gelmişti onunla görüştük, ’müjdemiz var’ dedi, herhalde Cuma günü söyleyecekler. Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan Cuma günü burada olacak müjdeyi o bize verecek, vereceği müjdeyi bekliyoruz. Ailelerden birinin çocuğu gelecek ama kim olduğunu bilmiyoruz, inşallah darısı bütün annelerin olsun, çocuk hasretiyle dayanılmıyor” dedi.

2 yıl önce

Cumhurbaşkanı Erdoğan evlat nöbetindeki ailelerle buluştu: Annelerin bedduası onları vuracak

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan evlat nöbetindeki aileleri ziyaret etti. Erdoğan, “Kandil'dekilerin evlat diye bir sorunu yok. Oradaki 13-14 yaşındaki kızların taciz edilmesi bunlar onların evlat diye bir sorunu yok, dertleri yok. Ben inanıyorum ki Diyarbakır annelerinin bedduası bunları vuracaktır hiç endişeniz olmasın. Biz takibindeyiz. Bırakmayacağız sonuna kadar bu işi kovalayacağız.” dedi.

2 yıl önce

Diyarbakır annelerinin evlat eylemi kararlılıkla devam ediyor

Çocuklarının dağa kaçırılmasından HDP'yi sorumlu tutan ailelerin, 3 Eylül 2019'da başlattığı oturma eylemi 680'inci gününde sürüyor. Kızına kavuşana kadar eylemi sürdüreceğini ifade eden Arslan, "HDP'liler kızımı kandırarak götürdü. Evladımı versinler. Evladımı HDP'den istiyorum. Çocuğumdan vazgeçmeyeceğim. Evladımı nasıl kopardılarsa öyle de versinler." dedi. Kızına seslenen Arslan, "Beni görüyor ve duyuyorsan güvenlik güçlerine teslim ol. Kapım sana sonuna kadar açık. Artık yeter bu hasret bitsin. 7 yıldır hasretini çekiyorum." ifadelerini kullandı. Hakkari'nin Çukurca ilçesinden 8 yıl önce 15 yaşında dağa kaçırılan kızı Kadriye için eylem yapan Nazmi Türan ise kızından bugüne kadar hiç haber alamadığını belirtti. "Eylemimizde kararlıyız. Evladımı HDP'den istiyorum. Çocuğumu geri getirsinler." diyen Türan, kızına güvenlik güçlerine teslim olması çağrısında bulundu.

2 yıl önce

Cumhurbaşkanı Erdoğan: Cumhur İttifakı olarak bizden başka derdi millet, devlet, evlatlarına büyük ve güçlü bir Türkiye bırakmak olan başka bir siyasi kadro yoktur

İşte Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın açıklamasından satırbaşları: Bir kaç gün daha devam edeceği anlaşılan Meclis çalışmalarında başarılar diliyorum. Meclisimiz bugüne kadar 188 kanun teklifini kabul etmiştir. Meclis Genel Kurulumuz, Sayıştay'ın yeni başkanını da belirlemiştir. 10 adet Meclis Araştırma Komisyonu kurulmuştur. 6'sının raporları Genel Kurul'da görüşülerek nihayete erdirilmiştir. Son günlerine geldiğimiz yasama yılında Meclisimiz 101 birleşimde 650 saat çalışmıştır. Meclis çalışmalarının lokomotifliğini Cumhur İttifakı'nı oluşturan AK Parti ve MHP yürütmektedir. AK Parti grubundaki her bir arkadaşımın komisyonlara ve Genel Kurul'a katılım yoklamalarını bizzat takip ediyorum. Mahşeri vicdanının en üst düzeydeki temsilcisi olan Meclis'in medeni bir iklimde faaliyetlerini sürdürmesine önem veriyoruz. Salgın şartları sebebiyle kesintiye uğrayan vekillerle 50-60 kişilik gruplar halinde sohbet toplantılarımızı yeniden başlattık. Bu buluşmaların ilk turunu tamamlamış olduk. Ekim'de Meclis açıldığında bu toplantıları yeniden başlatacağız.  SİYASİ MÜSİLAJI ETKİSİZ HALE GETİRECEĞİZ Normalleşme sürecine paralel olarak il ziyaretlerimizi tekrar hızlandırdık. Bu hafta sonu Erzurum'da olacağız. Ağustos ayı başında da kapsamlı bir Karadeniz programımız olacak. Biz hiç bir zaman vatandaşımızın kapısına seçimden seçime giden bir parti olmadık, olmayacağız. Sahayı güçlü biçimde tutmak mecburiyetindeyiz. Boş bıraktığımız her alanı karşı tarafın yalanla doldurduğunu unutmamalıyız. CHP ve şürekası kendilerince yakaladıkları fırsatları değerlendirmek için yalan çıtasını sürekli yükseltmek suretiyle milletimizin zihnini bulandırmaya çalışıyor. Onların gündemlerinin peşine takılmayacağız. Mümkünse sıkıntısını çözerek, gönlünü alarak vatandaşımıza kendisine verdiğimiz değeri gösterecek duruşu ortaya koymamızdır. AK Parti'yi millet kurmuştur, bu partinin tek sahibi millettir diyoruz. Milletin partisine yakışan, milletin içinde olmaktır. Nasıl kıyılarımızı işgal eden müsilajın üstesinden geliyorsak siyasi müsilajı da aynı şekilde etkisiz hale getireceğiz. CHP içinde gizlenemez hale gelen taciz, tecavüz, hırsızlık, istismar skandallarını gözlerden kaçırmak için başlattığı karalama kampanyalarını başlarına geçireceğiz. HEDEF 2023 HAZİRAN İnsanımız eğitimden sağlığa, ulaşımdan enerjiye, enerjiden spora kadar her alanda yıllardır özlemini çektiği eserlerle bizim dönemimizde buluştu. Türkiye'nin bugünü gibi geleceğini de inşa edecek yegane siyasi yapı yine burasıdır. Türkiye'nin hak ve özgürlükler alanını genişletme konusunda ihtiyaçları mı var? Bunu yapacak olan biziz. Cumhur İttifakı ve AK Parti olarak bizden başka derdi millet, devlet, evlatlarına büyük ve güçlü bir Türkiye bırakmak olan başka bir siyasi kadro yoktur. Biz hiçbir meseleyi, talebi görmezden gelmedik, gelmiyoruz. Milletimiz ne diyorsa onu hayata geçirmek için tüm imkanları kullandık. Karşı çıktıkları hangi hzimet varsa hepsini de önce ve en çok kullananlar kendileri olmuştur. Buradaki mesele muhalefet etmek adına karşı çıkmak adına engellenmek istenen projeler adına samimiyetsiz yaklaşımın milletimize en iyi şekilde aktarılmasıdır. Biz Cumhur İttifakı olarak bu yola kararlı şekilde çıktık. Ve hedef 2023 Haziran. Tek taahhütleri var olanı satmak, dağıtmak olan zihniyetin ülkenin hangi meselesine çözüm üreteceğinin muhasebesini milletimizle birlikte yapmalıyız. Kimi belediyelerin bakanlıklarımızın yaptıkları çalışmaları sahiplenme çalışmalarına karşı dikkatli olmalıyız. Her türlü hırsızlık kötüdür. Siyasi hırsızlık, hizmet hırsızlığı daha da kötüdür.  Karşımızda hala yalan, çarpıtma dışında politika yöntemi bilmeyen, tek parti faşizminin özlemiyle yanıp tutuşan bir muhalefet var. Biz kimin ne dediğine bakmayacağız. Biz kendi işimize bakacağız. Biz derdi millet olan, derdi insan olan, ülke olan, hizmet eseri ve yatırım olan bir partiyiz. Böyle bir ittifakız. İnşallah 2023'te Cumhur İttifakı olarak halkımızın karşısına bu anlayışla çıkacağız. Sanayi üretimi bir kez daha rekor seviyede artarak ülkemizin üretim gücünü teyit etti. Ekonomiyi böyle konuşuyoruz. Ekonominin bel kemiği olan sanayi ile yolumuza devam ediyoruz. Türkiye inşallah adım adım hedeflerine yaklaşıyor.  DİN KİSVESİ ADI ALTINDA BU MİLLETİ SÖMÜRENLERE DE PRİM VERMEYECEĞİZ Yarın 15 Temmuz'un 5. yıldönümü. Türkiye, PKK ve DEAŞ gibi diğer terör örgütlerine karşı yürttüğü mücadeleyi FETÖ ihanet şebekesine karşı da vermektedir. Sinsi yapının ülkeden temizlenmesi kolay değildir. Biz bunları içerde de dışarda da kovalıyoruz. Yakaladıkça Türkiye'ye getiriyoruz. Orta Asya'daki en büyük para olaylarını koordine eden yakalandı, getirildi. Bütün sorgulamaları yapıldı. Diğer terör örgütleriyle mücadelemizi nasıl tavizsiz ve kararlı bir şekilde yürütüyorsak FETÖ'yü de aynı şekilde son mensubu etkisiz hale gelene kadar takip edeceğiz. Din kisvesi altında bu milleti sömürenlere de prim vermeyeceğiz, bu da böyle bilinsin. Kutsallarımıza saldıranlara prim vermeyeceğiz. Meclisimiz, Külliyemiz buralarda o gece kaç evladımız şehit oldu... Tüm şehitlerimize Allah'tan rahmet diliyorum. Külliye'nin karşısında müzemizi bitirdik, açılışını yapacağız. Ülkemizin güvenliği artık sınırlarda değil tehditlerin bulunduğu yerde başlıyor. Diplomatik misyonlarımızın tüm alt birimlerde güçlendirmemizin sebebi budur.  PKK'ya da FETÖ'ye de teyakkuz halimizi sürdüreceğiz. Bu sadece siyasetin sorumluluğunda olan bir mesele değildir. 84 milyon vatandaşımızın tamamı ülkeyi ayakta tutacak bu kutlu davanın tarafıdır. Yeni nesillerin, çocukların bu anlayışı okul öncesinden başlayarak kazanmalarını sağlamak mecburiyetindeyiz. Kültürünü bilmeyen nesiller avuçladığımız su gibi elimizden akıp gitmeye mahkumdur. Hep birlikte bu doğrultuda azimle, cesaretle yolumuza devam edeceğiz. Temmuz ayı içinde göğsümüzü kabartan başarılara imza atan sporcularımızı tebrik etmek istiyorum. İşitme engelli sporcularımız adeta destan yazdılar. Salı günü Kurban Bayramımızla kucaklaşıyoruz. Bizler bir gün öncesinden Kuzey Kıbrıs'a gideceğiz. Geniş bir heyetle KKTC'de olalım diyoruz. KKTC'de Kurban Bayramımızı kutlamış olacağız. Hem bayramlaşacak, hem 20 Temmuz törenlerine katılacağız. Buradan vereceğimiz mesajların hem KKTC'ye moral, tüm dünyaya da kararlılık olarak dalga dalga yayılacağına inanıyorum. 

2 yıl önce

Bir evlat nöbeti de Muş’ta! Evladı PKK tarafından dağa kaçırılan anne Muş'taki HDP binası önünde nöbette…

Terör örgütü tarafından 2014'te kaçırılan oğluna kavuşmak için HDP İl Başkanlığı önünde oturma eylemi yapan Gülbahar Teker, "Halk Düşmanı Parti", "Evlatlarımızı vereceksiniz", "Ha HDP, ha PKK", "Türk-Kürt kardeştir, HDP kalleştir" ve "Halkı Dolandıran Parti" yazılı pankartlar açtı. Çocuğunun fotoğrafını elinden düşürmeyen anne, HDP aleyhine slogan atarak partililere tepki gösterdi. EVLADIMA KAVUŞANA KADAR... Teker, gazetecilere, çocuğuna kavuşuncaya kadar eylemini sürdüreceğini söyledi. Kimseden korkmadığını belirten Teker, "Allah'a şükür diğer ailelerin çocukları yavaş yavaş geliyor. Allah, devletten razı olsun, bize bu kapıyı açtı. Bir haftadır 4 çocuk gelip teslim oldu. Oğlum beni duyuyorsan gelir teslim olursun. Kardeşin hasta, ben hastayım. Şimdi Elazığ'a gidip kardeşini hastaneden getireceğim. Bize bayram da yok seyran da yok. Her gün ağlıyorum, yatmıyorum. Seni bekliyorum gel teslim ol." diye konuştu. Bayramda da eylemini sürdüreceğini dile getiren Teker, "HDP ve PKK'ya lanet olsun. Bu çocuklardan ve kızlardan ne istiyorlar?" dedi.

2 yıl önce

İçişleri Bakanı Soylu: Bayram öncesi evlat nöbetlerindeki annelere bir müjde daha; 28. buluşma gerçekleştiriliyor

İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, Twitter hesabından Diyarbakır'da devam eden evlat nöbetiyle ilgili açıklama yaptı.  Diyarbakır annelerine müjde Soylu, 28. buluşmanın gerçekleşeceğini belirterek, şunları söyledi: "Bayram öncesi evlat nöbetlerindeki annelere bir müjde daha; 28. buluşma gerçekleştiriliyor. Diyarbakır'da, ailelerin 681 gündür süren bekleyişi sonuç vermeye devam ediyor. Anneler kararlı, evlatlarını terör örgütünden alana kadar mücadelelerini sürdürecekler!"

2 yıl önce

Diyarbakır anneleri Kurban Bayramı'nda evlatlarına sarılmak istiyor

Çocuklarının dağa kaçırılmasından HDP'yi sorumlu tutan ailelerin 3 Eylül 2019'da başlattığı oturma eylemi 685'inci gününde devam ediyor. Kızı Fadime için eylem yapan Hatice Levent, çocuğunu HDP ve PKK'dan istediğini söyledi. Kurban Bayramı'nı kızıyla geçirmek istediğini ifade eden Levent "Fadime'mi almadan bu çadırdan gitmeyeceğim. 7 senedir kızımın peşindeyim. 14 bayramdır Fadime'mi bekliyorum. Ne olur bu bayramı beraber geçirelim. Seni çok özledim. Kokunu özledim. Anne deyişini özledim. Ne olur dön." dedi. Levent, kızına güvenlik güçlerine teslim olması çağrısında bulundu. Oğlu Özkan için evlat nöbeti tutan baba Süleyman Aydın ise çocuğunu almadan gitmeyeceğini belirtti. Evlatları için sonuna kadar mücadele edeceklerini dile getiren Aydın, "Çifte bayram yaşamak istiyoruz. Bayramlarımız hep buruk geçiyor. Çocuklarımızla bu bayramı geçirmek istiyoruz." diye konuştu. Aydın oğluna seslenerek, "Oğlum güvenlik güçlerimize teslim olun. Bu hasretlik artık bitsin." ifadelerini kullandı.

2 yıl önce

Oturma eylemini sürdüren Diyarbakır Anneleri evlatlarını istiyor

Diyarbakır annelerinin dağa kaçırılan çocuklarına kavuşmak için HDP İl Başkanlığı binası önündeki oturma eylemi kararlılıkla devam ediyor. Çocuklarının dağa kaçırılmasından HDP'yi sorumlu tutan ailelerin, 3 Eylül 2019'da başlattığı oturma eylemi, 692'nci gününde devam ediyor. Hakkari'den 9 yıl önce 14 yaşında dağa kaçırılan oğlu Emircan için eylem yapan anne Nihal Çiftçi, oğlunun bir Kurban Bayramı günü kandırılarak, dağa götürüldüğünü söyledi. O günden bu yana gönlünce bayram yapamadığını ifade eden Çiftçi, evladına kavuşana kadar eylemi sürdürmekte kararlı olduğunu belirtti. Çiftçi, oğlunun okul çağındayken kendisinden koparıldığını anlatarak, "HDP oğlumu bana versin. Oğlumu istiyorum." dedi. Oğluna seslenen Çiftçi, "Gel, devlete teslim ol. Bu hasretliğe son ver. Oğlumu oraya yakıştırmıyorum. O da kendini oraya yakıştırmasın, gelsin devlete teslim olsun." ifadelerini kullandı. Baba Celil Begdaş da dağa kaçırılan oğlu Yusuf'a kavuşma ümidiyle bekleyişini sürdürdüğünü belirtti. 4 bayramdır evladından ayrı olduğunu aktaran Begdaş, "Bunu bize yaşatmaya kimin hakkı var? Çocuğumu özlemişim. Oğlum gelene kadar buradan kalkmayacağım." diye konuştu. Begdaş, oğluna güvenlik güçlerine teslim olması çağrısında bulundu.

1 2 3 4 5 6 7 8 ... 19 20