07 Mayıs Salı 2024
2 yıl önce

Muş'taki evlat nöbetine 2 katılım daha! "22 yıldır oğlumdan haber bekliyorum"

Eyleme katılan Şerife Güvenç, oğlu Mehmetşah'ın 1999'da İstanbul'da kaçırıldığını belirterek, "22 yıldır oğlumdan bir haber bekliyorum. Çocuğumu istiyorum" dedi. Kentte terör örgütü PKK'nın çocuklarını kaçırdığı söyleyen aileler, çarşamba günleri HDP İl Başkanlığı binası önüne gelip evlat nöbeti tutuyor. 30'uncu haftada nöbet tutanların sayısı 2 ailenin daha katılmasıyla 17'ye yükseldi. Evlat nöbetine yeni katılan Şerife Güvenç, oğlu Mehmetşah'ın 1999 yılında İstanbul'dan dağa kaçırıldığını söyledi. Oğluna teslim olması çağrısı yapan Güvenç "Nişanlıyken birden ortadan kayboldu. Düğünü vardı, hiç haberimiz olmadı. O kadar aradık, ama yok. 22 yıldır oğlumdan bir haber bekliyorum. Çocuğumu istiyorum" diye konuştu. Mehmet Salih Seyhan da eyleme 1992 yılında İstanbul'dan dağ kaçırıldığını belirttiği oğlu Ahmet için katıldığını söyledi. Seyhan, oğluna 'teslim ol' çağrısı yaptı.

2 yıl önce

Evlat nöbetine iki aile daha katıldı

Çocuklarının dağa kaçırılmasından HDP'yi sorumlu tutan Diyarbakır annelerinin 3 Eylül 2019'da başlattığı oturma eylemi, 803'üncü gününde sürüyor. Çalışmaya gittiği Kırklareli'nden 6 yıl önce kandırılarak dağa götürülen oğulları Erhan için Hatay'dan gelen Ekrem-Aysel Artık çifti ve Kars'tan kandırılarak dağa götürülen lise son sınıf öğrencisi evlatları O.G. için gelen baba H.G. ile anne S.G. de oturma eylemine dahil oldu. Aysel Artık, aileleri televizyondan gördüğünü ve kendisinin de oğlu için oturma eylemine katıldığını söyledi. "HDP'yi sorumlu tutuyoruz, onlar oğlumu kandırmıştır." diyen artık evladını istediğini belirtti. "Oğlum sensiz olmuyoruz, evine dön" Birçok çocuğun teslim olduğunu ve kendilerinin de oğullarına kavuşmayı dilediğini ifade eden Artık, "Oğlumun gelmesini istiyorum. Dört gözle yolunu gözlüyorum, her haliyle kabulüm, yeter ki oğlum evine dönsün. Oğlum sensiz olmuyoruz, evine dön. Nerede olursan ol, devlete teslim ol. Devletimiz büyüktür." dedi. Ekrem Artık da eyleme katılan bazı ailelerin çocuklarına kavuştuğunu ve kendisinin de aynı hayalle eyleme katıldığını söyledi. "Çocuğumu da almadan buradan gitmeyeceğiz" Artık, "Çocuğuma kavuşmadan da buradan gitmeye niyetim yok. Biz de nice aileler gibi mücadelemizi vereceğiz. Çocuğumu HDP'den istiyorum. Çocuğumu da almadan buradan gitmeyeceğiz" açıklamasını yaptı. Evladına güvenlik güçlerine teslim olması çağrısında bulunan Artık, "Oğlum bunlara kanmayın, güvenlik güçlerine teslim ol. Evine dön. Annen, baban senin arkanda, seni burada bekliyoruz" diye konuştu.

2 yıl önce

Evlat nöbetinde aile sayısı 245'e yükseldi

Diyarbakır'da oğlu Mehmet Akar'ın terör örgütü PKK tarafından kaçırıldığını söyleyerek HDP Diyarbakır İl Başkanlığı binası önünde oturma eylemi başlatan Hacire Akar'ın evladına kavuşması, diğer aileler için de umut oldu. Hacire Akar'ın da çağrısıyla çocuklarını bulmak isteyen aileler, 3 Eylül 2019'da HDP binası önünde evlat nöbeti başlattı. 808 gündür sürdürülen evlat nöbetinde Hacire Akar ile birlikte çocuklarına kavuşan aile sayısı 33 oldu. 'KIZIMI ALMADAN BURADAN GİTMEYECEĞİM' Hakkari'nin Çukurca ilçesinde 2014 yılında, 23 yaşındayken kaçırılan kızı Zahide’nin bulunması için gelip eyleme katılan Zebude Öner ile birlikte evlat nöbeti tutan aile sayısı 245'e çıktı. Zebude Öner, kızına teslim olması için çağrı yaparak, "HDP kızımı alıp PKK'ya teslim etti. Kızımın peşinden 2 defa Irak'a gittim ama kızımı bana göstermediler. Buraya kızımı istemeye geldim. Kızımı nasıl götürdülerse öyle de geri getirsinler. Kızımı almadan buradan gitmeyeceğim. İnşallah, kızım gelir ve kavuşurum. Zahide kızım; korkma evine gel. Kaç, güvenlik güçlerine teslim ol. Kimse sana ceza vermeyecek. Teslim ol, devletimiz de seni bana teslim edecek" dedi. LİCE KAYMAKAMI'NDAN AİLELERE DESTEK Bu arada, Lice Kaymakamı ve Belediye Başkan Vekili Muhammed Evlice, ilçedeki STK temsilcileri ile birlikte ailelere destek ziyaretinde bulundu. Evlice, tek tek görüştüğü ailelere Türk bayrağı işlenmiş bir tablo hediye etti. Evlice, annelerin evlat nöbetinde ortaya koydukları kararlılık ve iradenin terör örgütünün sonunu getireceğini belirterek, şunları söyledi: "Diyarbakır annelerine destek vermek için buradayız. Diyarbakır annelerimiz tam 808 gündür evlat nöbetindeler. Annelerin evlat nöbetinde ortaya koymuş oldukları kararlılık, duruş, mücadele, azim ve bu irade, bu örgütün sonunu getirecek olan iradedir. Bizler de bu iradeyi oldukça önemsiyoruz. Özellikle şunun altını çiziyor ve vurguluyorum ki; bugün Lice'de iş adamlarımızla, girişimcilerimizle, sanayicilerimizle artık yatırımları konuşuyoruz, yapılacak işleri konuşuyoruz. Artık terör örgütünün sonu geldi. Annelerin buradaki mücadelesi ve devletimizin ortaya koyduğu iradeyle inşallah terör örgütü, ülke gündemimizden silinip atılacaktır. Diyarbakır anneleri, inşallah ortaya koydukları bu mücadeleyle evlatlarına yakın bir zamanda kavuşacaklar."

2 yıl önce

Evlat nöbetindeki anne: HDP Ceylan'ımın elinden kalem alıp, silah verdi

Diyarbakır'da oğlu Mehmet Akar'ın terör örgütü PKK tarafından kaçırıldığını söyleyerek HDP Diyarbakır İl Başkanlığı binası önünde oturma eylemi başlatan Hacire Akar'ın evladına kavuşması, diğer aileler için de umut oldu. Hacire Akar'ın da çağrısıyla çocuklarını bulmak isteyen aileler, 3 Eylül 2019'da HDP binası önünde evlat nöbeti başlattı. 811 gündür sürdürülen evlat nöbetinde Hacire Akar ile birlikte çocuklarına kavuşan aile sayısı 33 oldu. 'KIZIMI ALMADAN GİTMEM' Terör örgütü PKK tarafından 8 yıl önce kaçırıldığını belirttiği kızı Ceylan için Bursa'dan gelen ve evlat nöbetini sürdüren Türkan Mutlu, çocuğuna teslim olması çağrısında bulanarak, "811 gündür biz bu kapıda evlatlarımız için oturuyoruz. Bir anne evladı yolunda yorulmaz. Benim Ceylan'ım 8 senedir kar, kışta mağaralarda, dağlarda. Ömrü gitti. Şu anda 25 yaşında Ben Ceylan'ımı istiyorum. Ben evladımı istiyorum. HDP benim Ceylan'ımın elinden kalemi alıp silah verdi. Dağlara gönderdiler. 8 senedir ben Ceylan'ımın acısını çekiyorum. Eğer HDP'de bir şeref, vicdan, hasiyet varsa kız çocuklarını dağlarda mağaralarda mahkum etmezler ama onlar burada bizden kaçıyorlar. Ben Ceylan'ımı almadan bu kapıdan gitmem" dedi. Türkan Mutlu, kızı Ceylan'a seslenerek, "Allah biliyor, Ceylan ile deli dolu anne ve kızdık. Birbirimizi çok seviyorduk. Biz birbirimize çok düşkündük. Ceylan biz senden sonra aile olamadık. Ben senden sonra ablanı, ağabeyini, kardeşini de ihmal ettim. Çık gel kızım, orası senin yerin değil. Orası insan yeri değil. Benim ciğerim, kapım sana açık. Orada seni kandırıyorlar. Diyorlar, 'Devlet sana ceza veriyor. Devlet seni içeri atıyor'. 34 tane evlat geldi. Şu anda annelerinin kucağında. Annelerinin yanında. Korkma gel. Sen gelene kadar ben senin yolundayım, senin peşindeyim" diye konuştu.

2 yıl önce

Evlat nöbetindeki baba Süleyman Aydın’dan CHP’nin helallik açıklamasına sert tepki: Hakkımız bunlara haram olsun

HDP Diyarbakır İl Başkanlığı önünde evlat nöbeti tutan ailelerin direnişi 811’inci gününe girdi. Evlat nöbetindeki baba Süleyman Aydın, CHP’nin “helalleşme” açıklamasına tepki gösterdi. Çocuklarının terör örgütü PKK tarafından kaçırıldığı iddiasıyla 3 Eylül 2019’da farklı kentlerden Diyarbakır’a gelen ailelerin HDP il binası önünde başlattığı oturma eylemi 811’inci gününde de sürüyor. 6 yıl önce terör örgütü PKK tarafından kaçırıldığını iddia ettiği oğlu Özkan için eylem yapan baba Süleyman Aydın, evladını CHP’nin dostu dediği HDP’den isteyerek, CHP’nin “helalleşme” adımına tepki gösterdi. Hakkımızı helal etmiyoruz Sonuna kadar buradan kalkmayacağını hatırlatan Süleyman Aydın, evladının yolunu burada sonuna kadar gözleyeceğini ifade etti. Evladının daha 15 yaşında olduğunu belirten Aydın, “15 yaşındaki çocuğun iradesi yoktur. Benim evladımı CHP’nin dostları götürdü. Ama CHP, bir gün bile bize sahip çıkmadı. Konu HDP olduğunda susuyorlar. Biraz ellerini vicdanlarına koysunlar. Kemal Kılıçdaroğlu, sosyal medyada diyor ki, ‘helalleşmeye çıkacağım.’ Ben bir baba olarak, biz anne, babalar olarak hakkımızı helal etmiyoruz. Çünkü bizim çocuklarımızı, CHP’nin dostları götürdü. O yüzden hakkımızı hem HDP’ye hem de CHP’ye haram ediyoruz. Hakkımız bunlara haram olsun. Biz, sonuna kadar burada mücadelemize devam edeceğiz. Devletimiz, çocuklarımız için büyük bir mücadele veriyor. İnşallah çocuklarımız için bir sonuç alırız. Çocuklarımız da sesimizi duyuyorsa oğlum, güvenlik güçlerine teslim ol” dedi.

2 yıl önce

Diyarbakır anneleri engelli çocuklarıyla dağa kaçırılan evlatları için mücadele ediyor

Diyarbakır annelerinin dağa kaçırılan çocuklarına kavuşmak için HDP İl Başkanlığı binası önündeki oturma eylemi 816'ncı günde kararlılıkla devam ediyor. Ellerinde çocuklarının fotoğrafıyla bekleyişlerini sürdüren anneler, evlatlarını terörün pençesinden kurtarıncaya kadar eylemi sürdürmekte kararlı. Annelerden Pınar Biçer ve Ayten Elhamam, her sabah engelli çocuklarıyla HDP İl Başkanlığı binası önüne gelerek eylemi gün kararıncaya kadar sürdürüyor. Eylem çadırında dağa kaçırılan ve hasret kaldıkları çocuklarının yolunu gözleyen anneler, bir yandan da zihinsel engelli çocuklarıyla ilgileniyor. "ÇOK ZOR GÜNLER GEÇİYORUZ" Van'dan gelen Pınar Biçer, 6 yıl önce 18 yaşındayken Adana'dan kandırılarak dağa kaçırılan kızı Gülcan için evlat nöbetinde yer aldığını belirterek, kızının HDP tarafından terör örgütü PKK'ya teslim edildiğini söyledi. Kızı kandırılarak dağa götürüldükten sonra hastalandığını, rahatsızlığına rağmen 26 yaşındaki zihinsel engelli kızı Mihriban ile eyleme katıldığını kaydeden Biçer, kar kış demeden eylemi sürdürdüklerini dile getirdi. Mihriban'ın da kız kardeşini kurtarmak için eylemde yer aldığını ifade eden Biçer, şöyle konuştu: "Zihinsel engelli kızım, sabah uyanır uyanmaz, 'Çadıra gidelim, Gülcan'ın fotoğrafını göreceğim.' diyor. Kız kardeşi için sürekli dua ediyor. Sürekli bize 'Kardeşim ne zaman gelecek?' diye soruyor. Kızım Gülcan, ablan engelli, ben de hastayım. Çok zor günler geçiriyoruz. Ablan senin için sürekli dua ediyor. Seni sayıklıyor. Kızım neredeysen sesimizi duy, gel." "SÜREKLİ KIZ KARDEŞİNİ SAYIKLIYOR" Baba Necmettin Biçer de kızının dağa kaçırılmasından sonra eşinin de rahatsızlandığını, hasta eşi ve engelli kızıyla eylemi sürdürdüklerini anlattı. Eşinin, engelli kızını evde yalnız bırakamadığını, bu nedenle eyleme birlikte geldiklerini belirten Biçer, şunları dile getirdi: "Çok zorluk çekiyorum. Dağa kaçırılan kızımın yanımızda olması gerekiyordu. Annesi ve ablası hasta. Engelli kızım, sürekli kız kardeşini sayıklıyor. 'Kardeşim gelmeden burada ayrılmayacağım, sen öldüğünde kim bana bakacak baba?' diyor. O kadar özlüyor ki sürekli dua ediyor. 'Bugün dua ettim, Gülcan kardeşim gelecek. Rüyamda kardeşimin geldiğini gördüm baba.' diyor. Ne olursa olsun buradan ayrılmayacağız. Çocuklarımız için eylemi sonuna kadar sürdüreceğiz." DOWN SENDROMLU OĞLUYLA NÖBETTE Anne Ayten Elhamam da 7 yaşındaki down sendromlu oğlu Ömer ile 4 yıl önce kandırılarak dağa kaçırılan evladı Bayram'a kavuşmak için eylemini sürdürüyor. Çok zorluk yaşadıklarını ifade eden Elhamam, çocuğunu haftanın belirli günlerinde devletin yardımıyla özel okula gönderdiğini söyledi. Ömer'i okula gitmediği günlerde evde kimse olmadığı için mecburen kendisiyle eylem yerine getirdiğini anlatan Elhamam, "Dağa kaçırılan oğlum, engelli kardeşine çok düşkündü. Ne suçumuz vardı, evlatlarımızdan ne istediler? 4 yıldır evladıma, kokusuna hasret kaldım. Engelli çocuğumla burada bekliyorum." ifadelerini kullandı. Ömer'in evde ağabeyinin fotoğraflarını görünce dönmesi için dua ettiğini dile getiren Elhamam, hem Ömer ile ilgilendiğini hem de evlat mücadelesi verdiğini kaydetti. Elhamam, "O zalimlerin elinden inşallah evladımı kurtaracağım. Onların hiç mi vicdanı yok? Evlatlarımızı versinler." dedi.

2 yıl önce

Muş'ta evlat nöbetindeki aile sayısı 21’e ulaştı

Çocuklarına kavuşma ümidiyle Diyarbakır annelerinin başlattığı eyleme destek veren 21 aile, her hafta çarşamba günü yaptıkları eylemi bu hafta da sürdürdü. HDP il binası önünde bir araya gelen aileler, "Yavrumu verin bana", "Anneler direniyor", "Artık yeter, yakamızdan düşün", "Yeter artık evlatlarımızı bırakın" ve "Evlatlarımızı vereceksiniz" yazılı pankartlar açtı. Çocuklarının fotoğraflarını ellerinden düşürmeyen anne ve babalar, HDP aleyhine slogan attı, tepkilerini dile getirdi. Kızı için eyleme yeni katılan Ali Uyğaç, gazetecilere, yıllardır haber alamadığı kızı için geceleri uyuyamadığını söyledi. Gözyaşlarına hakim olamayan ve kızına teslim olması çağrısında bulunan Uyğaç, şöyle konuştu: "Kızım için ağlıyorum. Ciğerim yanıyor. Kızım beni duyuyorsan gel, devlete teslim ol. Türk bayrağı altında yaşıyoruz. Oranın faydası yok, dön buraya gel. Devlet bizim babamızdır, toprağımızdır, bizim bayrağımızdır. Niye gelip teslim olmuyorsunuz? Kızımı 10 yaşındayken kandırıp götürdüler. Allah götürenin belasını versin. Yaylada çobanlık yaptığımda eşim sabah erken saatte beni aradı, kızımın odasında olmadığını söyledi. Tam 7 yıl oldu kızım hala kayıp. Hiçbir haber alamadım. Kızımın bir fotoğrafı bile yok. Niye kızımı kaçırıp ocağımı söndürdünüz? 10 yaşında bir çocuğu kaçırmaktan utanmıyor musunuz?" "7 yıldır oğlumdan haber alamıyorum" Anne Ayten Koçhan ise eyleme yeni katılan aileyle birlikte sayılarının 21'e yükseldiğini belirtti. Kar, kış demeden eylemlerine devam edeceklerini dile getiren Koçhan, "Gelin teslim olun yavrum. Gelin devletimize teslim olun. Siz gelene kadar biz buradayız, bir yere ayrılmayacağız. 7 yıldır oğlumdan haber alamıyorum. Ersin, beni görüyorsan gel teslim ol." dedi. Anne Naciye Sönmez Yıldız da oğlunun 15 yaşındayken kandırılarak kaçırıldığını ifade ederek, "Biliyorum oğlumu HDP götürdü. Oğlumu istiyorum, onlara bırakmayacağım. Dağda kimin çocuğu varsa gelip devletine teslim olsun. Türkiye'nin evlatlarının orada ne işi var. Çocuklar orada taşta, karda, çamurda sürünüyorlar. Yiyecek bir şey bile bulamıyorlar." diye konuştu.

2 yıl önce

Evlat nöbetindeki anne: Kandil'i biz çökerteceğiz

Van'da, çocuklarının terör örgütü PKK tarafından kaçırıldığını söyleyen aileler, 26'ncı haftada da Cumhuriyet Caddesi'nde bir araya geldi. Aileler, ellerinde Türk bayrakları, çocuklarının fotoğrafları ve üzerinde, 'Dağları kurtlara, kuşlara bırakın', 'Çocuklarımızı istiyoruz', 'Anneler nöbette', 'Artık yeter yakamızdan düşün', 'Çocuklarımız kimsenin piyonu olmayacak' yazılı dövizler taşıyarak yürüyüş yaptı. HDP İl Başkanlığı binasına kadar slogan atıp yürüyen aileler için polis güvenlik önlemi aldı. Aileler, bina önüne geldiklerinde, "Kahrolsun PKK, işbirlikçi HDP" sloganları attı. Parti binası bahçesinde toplanan HDP'liler de yüksek sesle müzik açıp eylemi engellemeye çalıştı. Aileler ise slogan atarak duruma tepki gösterdi. Müzik sesine tepki gösteren bazı kadınlar, polis barikatını aşıp, binaya girmek istedi, ancak polis izin vermedi. 'SİYASİ PARTİLER ACIMIZA ORTAK OLSUNLAR' Dağa kaçırılan kızı Şeyma için eyleme katılan Nazlı Sancar, 11 yıldır kızından haber alamadığını belirtti. Kılıçdaroğlu'nun bugüne kadar kendilerini ziyaret etmediğini söyleyip tepki gösteren Sancar, "Buradan CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'na da seslenmek istiyorum; bu annelerin, babaların feryatlarını hiç mi duymadın? Duydun, gördün. Ama görmemezlikten, duymazlıktan geldin. Ha HDP, ha CHP ikisi de aynı. CHP'nin içerisinde de HDP var. Kılıçdaroğlu, Selahattin Demirtaş'ın bırakılmasını istiyor" dedi. Bütün siyasi partilerden kendilerine destek olmalarını isteyen Sancar, "Bizim sesimize ses olsunlar. Bize güç katsınlar. Acımıza, derdimize ortak olsunlar.' Anne ve babalar olarak Kandil'i biz çökerteceğiz, Kandil'in yolunu biz kapatacağız. Biz eminiz hepimiz evlatlarımıza kavuşacağız. Ben Şeyma'mı söke söke HDP ve PKK'dan alacağım. Ben 2012'de Kato Dağı'na PKK'nın içine de gittim. Orda da onlara dedim ki; Şeyma'mı söke söke alacağım sizden' O zaman gece 24.00'te Kato Dağı'na gittim. Gitmediğim yer yok Şeyma. 11 yıldır senin peşindeyim. Senin peşini bırakmıyorum, bırakmayacağım. Ben HDP ve PKK'nın karşısında geri adım atmıyorum" dedi. YILLARDIR OĞLUMUN ACISINI ÇEKİYORUM' Eyleme 8 yıl önce dağa kaçırılan oğlu Yunus için katıldığını söyleyen Gülser Alkan ise, "Oğlumdan hiç haber alamıyorum. İstiyorum gelsin. Ben tek başıma yaşıyorum, şeker hastasıyım. Oğlum gelsin. Oğlum kaybolduğunda haberim olmadı. Yıllardır oğlumun acısını çekiyorum" diye konuştu. 'OĞLUM İSTANBUL'DA KAYBOLDU' HDP önündeki evlat eylemine 1,5 yıl önce çalışmak için gittiği İstanbul'da kaçırılan oğlu Mehmetcan için katılan Aysel Yiğit de, "Çocuğum İstanbul'da kaybolmuştu. Şu an 20 yaşında. 1,5 yıldır hiçbir haber alamıyorum. Abileri İstanbul'da çalışıyordu da onların yanına gitmişti. Nasıl kaybolduğunu bilmiyorum. 'Ne olur oğlum gel teslim ol, korkma "diye seslendi.

1 2 ... 4 5 6 7 8 9 10 ... 19 20