27 Nisan Cumartesi 2024
3 yıl önce

Şehit Kaymakam Muhammet Fatih Safitürk’ün babası Asım Safitürk: “Vali ve kaymakamlara militan denilmesini bir türlü hazmedemiyorum. Uykum bile kaçtı, rahatsız oldum”

Şehit Kaymakam Muhammet Fatih Safitürk’ün babası Asım Safitürk, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun vali ve kaymakamlara 'militan' demesine tepki gösterdi. "Vali ve kaymakamlara militan denilmesini bir türlü hazmedemiyorum. Uykum bile kaçtı, rahatsız oldum" diyen Safitürk, "Bana sorarsanız ben psikoloğa gitmesin gerektiğini düşünüyorum, çok rahatsızlığı var bu adamın" ifadelerini kullandı.

2 yıl önce

Tam kapanma kararlarını eleştiren Fatih Portakal, maskesiz, sosyal mesafesiz doğum günü partisine katıldı

Tam kapanma kararı alınmadan önce yeterli önlem alınmadığını söyleyen Fatih Portakal’ın, yaklaşık 20 kişiyle doğum günü partisi düzenlemesine sosyal medyadan tepki üstüne tepki yağdı. Marmaris'te düzenlenen doğum günü partisinden paylaşılan fotoğrafta kimsede maske olmaması dikkat çekti. Fatih Portakal ne demişti?

2 yıl önce

Fatih’teki bekçi şiddetine soruşturma

Fatih Kaymakamlığı’dan yapılan açıklama şöyle; Açıklamada, gözaltına alınan kişinin “uyuşturucu madde kullanmak ve bulundurmak” suçundan tutuklandığı, diğer kişiler hakkında ise sokağa çıkma kısıtlamasına aykırı hareket etmekten para cezası kesildiği belirtildi. Kaymakamlık, bekçiler hakkında ise idari soruşturma başlatıldığını bildirdi.

2 yıl önce

Fatih Terim: “Yine olsa yine aynısını yaparız"

Olympiakos ile dostluk maçı oynamak için Yunanistan’a hareket eden Galatasaray, Atina’da test skandalıyla karşılaştı. Yunan yetkililer, geçerli olan PCR testlerini kabul etmeyerek, önce kafilede aralarında Teknik Direktör Fatih Terim’in de bulunduğu bazı isimlere hızlı test yapmak istedi. Bunun kabul edilmesine rağmen, bu kez bütün kafileye test yapılmak istendi ve sarı-kırmızılılar, yaşanan bu art niyetli yaklaşımı kabul etmeyerek ülkeye geri döndü. Gece yarısı İstanbul’a inen Galatasaray’da Teknik Direktör Fatih Terim havaalanında açıklamalarda bulundu. GALATASARAY KURALLARI İYİ BİLİR Galatasaray’ın uluslararası kuralları çok iyi bildiğini söyleyerek sözlerine başlayan Fatih Terim, “Dünyadaki tüm maçlarda bu tecrübeyi en fazla edinen kulüplerin başındadır. 24 saat önce hepimiz test olduk. Ve oraya hepimiz elimizde hem PCR hem de tüm testlerin belgeleriyle beraber gittik. İndiğimizde hızlı bir testin olacağını söylediler. 2 ülke arasında yapılan anlaşmaya göre, iki taraf da PCR test sonuçlarını kabul ediyor. Ama bizden hızlı test istediler. Nedenini sorduysak da, son 2 gündür bunu uyguladıklarını söylediler. Biz de itiraz etmedik." "Bunu herkes için değil, rast gele olacağını söylediler. Hatta ben de bu rastgele isimler içinde vardım. Elimizdeki PCR testlerinin de fotoğrafını çektiler. Bazı isimler için de ihtiyaç yok dediler. Bu isimler de pasaporttan geçtiler. Bazı memurlar ‘Hayır olmaz’ dediler. Selçuk hoca, Necati hoca, masörler, malzemeciler ülkeye giriş damgalarıyla dışarı çıktılar. Böyle olunca biz de çıkanlar olduğunu söyledik. Bunun yanı sıra hiç teste girmeden giden turistler var. Buna karşın ‘Herkesi çağırın, herkes test olacak’ dediler. Pasaportuna damga vurulan isimleri geri çağırıp test yapmak istediler. Bundan sonra bize düşen geri dönmekti” diye konuştu. “DOSTLUK MAÇI DOKSTLA OLUR" Yapılan davranışların dostça olmadığını söyleyen Terim, “Dostluk maçları, dostlarla olur. Bu hiç dostça bir davranış değildi. Hadisenin ardından biz de dedik ki dönüyoruz. Dönme kararı daha doğruydu. Bu olaylar olduktan sonra Cumhurbaşkanımız başta olmak üzere, Dışişleri Bakanımız, Spor Bakanımız, Türk Hava Yolları Genel Müdürü ile Büyükelçimiz ve Başkonsolosumuz ilgisini eksik etmedi. Onlara sonsuz teşekkür ediyorum. İnsan anında kendisini çok güçlü hissediyor onların sesini duyunca. Biz bir an önce nasıl döneceğimizi düşünürken birkaç saat geçti. Futbolcularımız da hem sıkıldı hem yoruldu hem de karınları acıktı. Orada lounge’a gitmek istedik ama müsaade etmediler. Sonrasında da pasaportlarımızı istediler. Biz sebebini sorduğumuzda ‘Deport’ edeceklerini ifade ettiler. Bunun anlamını herkes biliyor ve biz de pasaportlarımızı vermeyeceğimizi söyledik. Birkaç kez sormalarına karşın ısrarla vermeyeceğimizi söyledik. Kaptanlarım hazır vaziyette beklediler ama ona da izin vermediler. Orada mecburen kaldık." "Önce su yoktu, sonrasında su verdiler. Olympiakos Kulübü’nden arkadaşlarımız bir hayli uğraştılar ama olmadı. Artık o kararı verdikten sonra hala bize ‘Hep beraber gelin test olun’ dediler. Orada kalmamak en doğru olanıydı. Olympiakos Kulübü Başkanı da beni aradı. Kendisine teşekkür ediyorum. Şu bir gerçek ki, gerek biz gerekse de her kulübümüz, buraya misafir gelenleri havalimanından nasıl alıp nasıl alaka gösteriyor, bunu herkes biliyor. Bunu Galatasaray’a yapılmış bir hareket olarak görmüyorum. Bu çok açık. Son yılların hassas dengesi içerisinde bu davranış şekli hoş olmadı. Ne tarz, ne tavır, ne takınılan hareket tarzı hoş değildi. Biz bunlara boyun eğecek insanlar da değiliz, kulüp de değiliz. Yapılması gerekene karar verdik ve geri döndük” dedi. Yunanistan’da yapılması gerekeni yaptıklarını söyleyen Fatih Terim, “Hayat tecrübelerle dolu. Bugün de buna rastladık. Gereği ne ise onu yaptık. Yarın olsa yine aynısını yaparız. Bizim için kurallara uymak en önemli görev. Biz de hangi kural varsa uyarak gittik. Herhangi bir eksiğimiz yok. Ben şimdi okudum, ‘Biz test istedik ama olmadılar’ demişler. Ben test oldum, bunun kaydı da görüntüsü de vardır. Çok kişi de test oldu. Bunun yanında kimseyi kontrol etmeden çıkarıyorsunuz." "Pasaportuna damga vurduğunuz insanları geri çağırıyorsunuz. Herkes yaptığı ayıbı biliyor” dedi. İstanbul’da bir hazırlık maçı oynamak istediklerini de söyleyen Terim, “İstanbul’da bir hazırlık maçı almak için uğraşıyoruz. Programımızda değişiklik yok. Olmazsa da normal antrenmanlarımızla hazırlanacağız. 1 maç daha oynayacaktık, bu maçı telafi ederiz. Biz her sene gidiyoruz Yunanistan’a, bundan sonra da gideceğiz. Ben yine söylüyorum Türk’ün misafirperverliği kimsede yok. Başka konuların futbolun içinde olması hoş değil. Kimse bize böyle bir tavırla davranamaz. Buradan tekrar başta Cumhurbaşkanımız olmak üzere, 3 kez arayan Dışişleri Bakanımıza, Spor Bakanımıza ve orada koruyan kollayan herkese teşekkür ederim” diyerek sözlerini tamamladı.

2 yıl önce

İETT'yi vatandaşa ittiren Fatih! Akşener AK Parti seçmenine 'Bizanslı' dedi

İyi Parti Genel Başkanı Meral Akşener'in, İBB'nin 30 Ağustos Zafer Bayramı kutlamasında, Ekrem İmamoğlu'nu Fatih Sultan Mehmet'e benzetmesi tepki çekti. Törende sahneye çıkan Akşener, İmamoğlu'na dönüp "1453, Fatih Sultan Mehmet senin gibi dedi ki; 'Ya İstanbul beni alır, ya ben İstanbul'u alırım. Bizans'a, Avrupa'ya rağmen, Haçlılara rağmen ya İstanbul'u alırım ya İstanbul beni alır. İki kararlı lider ve İstanbul alındı. İkinci istikbal fethi" dedi. Akşener'e sosyal medyada tepki yağdı. AK Parti İzmir Milletvekili Alpay Özalan, "Fatih Sultan Mehmet ile otobüsleri bile karadan yürütemeyen kifayetsizi bir tutmak ancak Meral Akşener gibi bir densize yakışırdı" dedi. AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Hamza Dağ, "Akşener, milletimizin gönlünde yer edememiş olmanın hezeyanını göstermiştir" dedi.

2 yıl önce

Erdoğan'dan Akşener'in İmamoğlu'nu Fatih'e benzetmesine tepki: Sen kimi kime benzetiyorsun?

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, AK Parti Kahramanmaraş Genişletilmiş İl Danışma Toplantısı’nda, açıklamalarda bulundu. MERAL AKŞENER'E TEPKİ İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener'in, İstanbul Yenikapı'da düzenlenen 30 Ağustos Zafer Bayramı kutlamalarında, İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu'nu Fatih Sultan Mehmet'e benzetmesine tepki gösteren Erdoğan, şunları söyledi: Bunlar Fatih'in kim olduğunu bilmiyorlar. Meral Hanım sen kimi kime benzetiyorsun. Zulüm 1453'de başladı diyenlerle aynı yolda yürüyorsun. CHP'nin fitilini ateşlediği, ittifak ortaklarının da 'Bizans' benzetmeleriyle benzin döktüğü nefret siyaseti, oynanan oyunun bir parçasıdır. "MUHALEFET İSTİSMAR PEŞİNDE" Türkiye'de yaşanan afetlerde muhalefetin tavrını da eleştiren Erdoğan, "Bizi iş yapmak ve hizmetler değil, muhalefetin yalan ve iftiralarıyla uğraşmak yoruyor. Muhalefet partileri milletin acısını paylaşmak yerine istismar peşinde koştular" ifadelerini kullandı. Erdoğan'ın açıklamalarından diğer öne çıkan kısımlar şöyle: "DEVLETİMİZ VATANDAŞININ YANINDA" Devletimiz artık 80'lerin 90'ların enkaz altında kalan devleti değildir. 10 binlerce personel, araç ve gereçlerle felaket bölgesine büyük bir çıkarma gerçekleştirdik. Benzer afetlere maruz kalan batılı ülkeler günlerce insanlarına ulaşamazken devletimiz vatandaşının yanında oldu. Bir yıl içerisinde afetzedelere yeni konutlar teslim edilecek. PROVOKASYONLARA PRİM YOK Gözünü gönlünü husumet bürümüş bu kifayetsizleri kendi çapsızlıkları ile baş başa bırakıp yolumuza devam edeceğiz. Biz işimize bakacağız. Z kuşağı Y kuşağı diyorlar ya, hepsi burada, etnik ve kültürel fay hatları üzerinden yapılan provokasyonlara prim vermediniz. "DAHA DA PERVASIZLAŞACAKLAR" Bize verilmeyen silahlar terör örgütlerine verildi. Birilerinin gözünde Türkiye, Türkiye'ye bırakılmayacak kadar önemlidir. 2023'e giden süreçte daha da pervasızlaşacakları görülüyor. Büyüyen güçlenen özgüveni ve cesareti artan bir Türkiye'nin ne manaya geldiğini rakiplerimiz çok daha iyi görüyor.

2 yıl önce

Bahçeli: Siyasi çıkar uğruna fethimizi ve Fatihimizi sıradanlaştırma çabasında olanlar ecdadımızın hatıralarını sulandıran meczuplardır

Bahçeli’in açıklamaları şöyle; Adaletli hükmün, ahlaklı hürriyetin, akıllı hüner ve hükmü şahsiyetin hüsnü zan ve hükümran bir haysiyetle kristalize olması tarihe Türk milletinin damga vurmasını temin etmiş; mukadderatın kaynağından beslenen iman, inanç ve irade bayrağı kıtaları gölgesi altına almıştır. Gıpta edilecek mazimizin derinlikleri halin kuvvesi, atinin de kuluçkası; aynı zamanda güvenli, huzurlu ve geniş ufuklu milli varlığın kucaklaşma ve kudret ilhamıdır. Asırların kilidi Türk milletinin müdahalesiyle açılmış, zorlu engeller kutlu mücadelesiyle aşılmıştır. Aziz ecdadımız üzerinde yaşadığımız vatan toprağına bereket fidanları dikmiş, birlik tohumları serpmiş, devamında barış ve kardeşlik ruhu aşılamıştır. Söğüt; cihanı kavrayan, cihanşümul bir kuvveti mayalandıran, oba oba büyüyüp fütuhat şuuruyla güçlenen bir tarih yakutudur. Elleri öpülesi dedemiz Ertuğrul Gazi ve muhterem ahfadı, tekfur hesaplarıyla çembere alınmış bir coğrafyaya asalet ve soylu duruşu getirmiş, zulüm zincirlerini kırıp esaret prangalarını sökerek beşeriyeti şefkat, merhamet ve adil yönetim meşalesiyle aydınlatmıştır. Türk milleti, yalnızca kılıç kuşanmamış, yalnızca cihat ve gaza onuruyla donanmamış, kaleleri fethettiği kadar kalpleri de fethetmiş, Hayme Ana’nın dirayetiyle, Dursun Fakih’in duasıyla; alplerin, erenlerin, neferlerin dokunuşuyla horgörü silinmiş, hoşgörü sivrilmiştir. Söğüt ruhunda; sabır vardır, strateji vardır, iman vardır, atılganlık ve cesaret vardır, bu ruha aynısıyla teslim olmayan, taviz vermeyen, tehir etmeyen bir mizaç hâkimdir. Bu sayededir ki, 400 çadırlık bir beylikten devasa bir dünya imparatorluğu doğmuş ve yükselmiştir. Elbette geçmişimizle ne kadar övünsek azdır, yetersizdir. Kendimizi tanımak, kimliğimizi tanımak irfan sahibi olmak demektir; tarihimizi, kültürümüzü ve medeniyet hazinemizi bilmek kendimizi bilmektir. Kendimizi bilmek kanımızın ve kaderimizin yol haritasını çizmek demektir. Dünden bugüne kuşaklar eliyle intikal eden milli emanetlerin sırrına erişenler, yalana, iftiraya ve ihanete sırtını dönmüş yüksek karakterlerdir. Siyasi çıkar uğruna fethimizi ve Fatihimizi sıradanlaştırma çabasında olanlar ecdadımızın hatıralarını sulandıran meczuplardır. Çürümüş Bizans ve haçlı emellerini canlı tutmak için kılıktan kılığa girenler Ötüken dimağını susturmaya, Söğüt çağrısını bastırmaya çalışan bir avuç gafil ve kendini bilmezdir. Müfteri ve münafık diller ne söylerse söylesin, faziletsiz bedenlerde Fatih şanının izi bulunamaz. Dün, millet haşmeti, zillet rezaletini yenmiştir. Bugün tarih bir kez daha tekerrür edecek, zillete düşen fitneciler kaybedecektir. Bu, Ertuğrul Gazi’ye ve evlatlarına namus borcumuzdur. Bu, İstanbul’a milli varlığımızı ilmik ilmik dokuyan Fatihimize vefa sorumluluğumuzdur. Bu toprakların her karışı şehit kanlarıyla sulanmış ve bunun sonucunda toprak vatan olmuştur. Terörle mücadele sırasında şehit düşen kahraman evlatlarımız milli bekamıza ve milli güvenliğimize şükran, minnet ve duayla yad edeceğimiz hizmetlerde bulunmuşlardır. Bugün İdlib’de şehit düşen iki evladımız başta olmak üzere, tarihin herhangi bir döneminde batıla, haine, caniye, küfre ve mütecaviz maksatlı nice saldırılara direnirken şehit olan cesur yüreklere Cenab-ı Allah’tan gufran niyaz ediyor, yaşayan gazilerimize hürmetlerimi sunuyorum. Söğüt’ün bağrından çıkarak Anadolu Türk birliğinin kurulmasını sağlayan ve ardından da şevkle ve inanmışlıkla cihan devletine giden yolu inşa eden büyük ecdadımız Ertuğrul Gazi’yi, Osman Gazi’yi, dualarıyla destek veren manevi önderlerimizi rahmetle, saygıyla anıyorum. Ruhları şad, mekânları cennet olsun. Cenab-ı Allah hepsinden ayrı ayrı razı olsun.

2 yıl önce

Fulya Öztürk’ten, FOX TV canlı yayınında Fatih Portakal'a sert tepki

Geçtiğimiz günlerde Fatih Portakal'ın kanal yönetimine seslenerek Fulya Öztürk'ün programını eleştirdiği tweetine Fulya Öztürk, canlı yayında cevap verdi. Öztürk "Siz beni oturduğunuz yerden aşağılayamazsınız" ifadelerini kullandı. Fatih Portakal, Twitter hesabından yaptığı bir paylaşımla eski çalıştığı kanala sert tepki göstermişti. Portakal, Celal Bilgin adlı kişinin içinde eşinin olduğunu iddia ettiği cinsel içerikli videoyu canlı yayında açmasıyla gündeme gelen söz konusu program için, "Sadece reyting amaçlı saçma sapan, iğrenç içerikler" demişti. Günlerdir tepki alan Fulya Öztürk bugün yayında çileden çıktı. Öztürk açıklamasında "Nedir bu böyle bilmiş küçümsemeleriniz? 2,5 ayda ne faydanız oldu? Kazandığım parayla kendime hiçbir şey almadım. Siz beni oturduğunuz yerden aşağılayamazsınız. Çoğunuz ekmek yediğiniz yere laf ediyorsunuz. Başkaları ensest ilişki işlerken 15 gün o konuyu masaya yatırırken neden sesiniz çıkmadı" diyerek ateş püskürdü. Olayın çarpıtıldığını söyleyen Öztürk, yayında videonun ekrana yansımadığını, programdaki görevlilerin işlerini yapabilmesi için izlemek zorunda olduklarını ve kendisinin de izlemediğini iddia etti.  "BEN BURALARA HİÇBİR YERİMİ AÇMADAN GELDİM" Öztürk, "Attığı manşete bak; 'Pornografik görüntü izletti.' Bak kardeşim cuma günündeki programda rahatsızlık verdiysem, şahsım ekibim adına özür diliyorum. Fakat bir videodan bahsediyor ya bu çocuk. Orada iz var diyor. Bunların hepsi gerçek. Ama öyle bir algı yapılıyor ki... 'Bu da oldu.' Türk televizyonlarında neler oldu ben sayayım mı?  "BEN BURALARA KİMSENİN TORPİLİYLE GELMEDİM" 'Bir kız çıkıyor hemen onu öldürelim boğazlayalım boğalım... Linç edelim yaşamasın. Bir kız çıktı çünkü iyi bir şeyler yapıyor.' Ben buralara hiçbir yerimi açmadan geldim. Hiçbir yerimi ortalara sermeden. Hiç kimsenin sevgilisi osu busu olmadan. Sıfır torpilsiz, emeğimle çoğu zaman kimsenin gidemediği yerlere giderek... " diye konuştu.

1 2 3 4 5 6 7 8 ... 17 18