Son Dakika:
Eski Başbakan Bülent Ecevit ile yakın çalışma arkadaşı olduğunu kaydeden Hulki Cevizoğlu, "Ben Ecevit ile birlikte çalışmış bir insanım. Hem gazeteci hem siyasi olarak çalışmış bir insanım. Rahmetli Bülent Ecevit başbakanlıktan ayrıldıktan sonra Oran kentinde ulusal uzmanlar kurulu kurmuştu. Beni davet etmişti. Zaman zaman haftada bir, 15 günde bir, 30 günde bir... O ne zaman isterse o zaman toplanıyorduk. Yani yakın çalışmamız vardı. Daha sonra vefat ettikten sonra rahmetli Rahşan Ecevit ile birlikte Demokratik Sol Halk Partisi'ni kurduk. Ben de onun genel başkanı oldum. Rahşan hanım çok istedi. Ben bunu Ecevitler'e ne kadar yakın olduğumu anlatmak için söyledim." dedi. Konuyu 1999 depremine bağlayan Cevizoğlu, şunları söyledi: "Rahmetli Ecevit 99 depremi olunca felaket bölgesine gidememişti. Bakın Ecevitler'le bu kadar yakın olan birisi olarak söylüyorum bunu. Devlet neredeyse 1 hafta olay yerinden haber alıp topluma bildirememişti. Biz hepimiz Ankara'dayız. 99'da da yaşımız fena değildi, idrakimiz de gayet iyiydi. Topluma baktığımız zaman hepimiz merak ediyoruz; O deprem nerede oldu, merkezi neresi? Gözümüz ve kulağımız kapalı. Biz de manevi olarak enkaz altında kaldık, ne görüyoruz, ne duyuyoruz halindeydik. Enkaz altında kalan su istiyor, yardım istiyor ya. Biz de o zaman bilgiye susamıştık: 'Bu 99'daki depremin büyüklüğü ne kadar? Kaç kişi vefat etti? İnşallah herkes kurtulmuştur. Ne kadar bina yıkıldı? Yardımlar nasıl gidecek?' Haber bekliyoruz. Yaklaşık 1 hafta boyunca Türkiye sağırlaştı, haber alamadı. Devlet oraya gidemedi." https://twitter.com/bugunguncel/status/1626909623151099906?s=46&t=fmCqUBCfA0-PlVYC-jjmyA
Türkiye tarihi felaketin yaralarını sarıyor. Depremin ilk gününden itibaren dünyanın yardıma koştuğu felaketten sonra Türkiye'ye dayanışma ziyaretleri devam ediyor. Bu kapsamda Almanya Dışişleri Bakanı Annalena Baerbock ve İçişleri Bakanı Nancy Faeser, depremlerin merkez üssü Kahramanmaraş'ın Pazarcık ilçesine geldi. İki bakan burada incelemelerde bulundu. Validen bilgi aldılar Pazarcık Atatürk Parkı'ndaki çadır kenti ziyaret eden Baerbock ve Faeser, Pazarcık'ta koordinatör vali olarak görevlendirilen Kırıkkale Valisi Bülent Tekbıyıkoğlu'ndan bilgi aldı. Çadır kentteki vatandaşlarla ve şehit öğretmen Aybüke Yalçın'ın adı verilen Kızılay çadırındaki çocuklarla görüşen Baerbock ve Faeser, gönüllü Alman doktorlar tarafından kurulan tıbbi hizmet çadırını da ziyaret etti. "Felaketin boyutu kelimelerle anlatılmaz" Baerbock ve Faeser, daha sonra ilçe merkezindeki enkaz bölgelerini gezdi, gazetecilere açıklamalarda bulundu. Burada yaşananları görmek için geldiklerini belirten Baerbock, "Bu deprem felaketinin boyutu, burada olsanız bile kelimelerle ifade edilemez." dedi. Dün de bölgede deprem meydana geldiğini ve insanların geceyi araçlarında geçirdiğini hatırlatan Baerbock, kendilerinin de depremi hissettiklerini söyledi. Baerbock, burada uluslararası yardımın ne kadar önemli olduğunu gördüklerini dile getirdi. "Almanya'nın yardımı 108 milyon euroya yaklaştı" Çadır, tıbbi malzeme, gıda yardımı, battaniye ve jeneratörler için Alman hükümeti olarak 50 milyon euro daha yardım sağladıklarını aktaran Baerbock, böylelikle Almanya'nın depremzedelere yönelik yardımının 108 milyon euroya ulaştığını ifade etti. Almanya’da yakınları olanlar için vize sürecini kolaylaştırdıklarını vurgulayan Baerbock, insanların vize başvurularını kolaylıkla yapabilmeleri için bölgede bir "vize otobüsünün" bulunduğunu kaydetti. Baerbock, pasaportları enkaz altında kalanların veri aktarımının hızlı olması için sürekli Türk makamlarıyla temasta olduklarını belirtti. İlk etapta acil yardım yapılsa da yardımın uzun süreli olması gerektiğini söyleyen Baerbock, insanlara perspektif sunmak için bu yardımı uzun süreli yapacaklarını bildirdi. "Yardımın sürmesi önemli" Almanya İçişleri Bakanı Faeser de depremzedelerle dayanışma için geldiklerini, burada sadece üzüntüyü değil yardımın ne kadar iyi ulaştığını da gördüklerini ifade etti. Birçok kişinin Türkiye'deki depremzedelere gönüllü olarak yardım gönderdiğini vurgulayan Feaser, "Bu gerçekten Almanya'daki insanlarla Türkiye'deki insanlar arasındaki derin bağı gösteriyor." dedi. Buraya yardımın sürmesinin önemli olduğunu, Federal Teknik Yardım Kurumunun başka yardımların yapılmasını da planlandığını aktaran Feaser, ikinci adım olarak da evlerini kaybedenlerin bölgede yaşamaya devam edebilmeleri için yaşam alanları oluşturulması gerektiğini kaydetti. "90 günlük Schengen vizesi" Almanya'da akrabası olanlar için 90 günlük Schengen vizesi ile Almanya'ya gitmeleri için bir imkan sağladıklarını anlatan Faeser, bunun özellikle travma yaşamış ve yaralı olanlar için ek bir yardım olduğunu ifade etti. Faeser, Türk makamlarının pasaportlarını kaybedenlere çok yardımcı olduğunun kendisine anlatıldığını söyledi.
Türkiye deprem felaketinde 2. haftayı geride bıraktı. 6 Şubat'ta büyük yıkıma neden olan depremler sonrası 11 ilde enkaz kaldırma çalışmaları sürerken, afet bölgesindeki yaralar da sarılmaya çalışılıyor. Deprem sonrası yapılan çalışmaları yerinde görmek için muhalefet cephesi de afet bölgesine ziyaretler gerçekleştiriyor. CHP Lideri Kemal Kılıçdaroğlu, afet bölgesine ziyaret gerçekleştiren ilk liderler arasında... "Asrın felaketi büyütülüyor" Depremin yaşandığı ilk günlerde bölgeye yaptığı ziyarette, yaşanan felaketin hükümet tarafından abartıldığını iddia eden Kılıçdaroğlu; "Allah aşkına bana söyler misiniz ya, bir algı operasyonuyla olayı çok fazla büyütüp sorumluluktan kurtulmak istiyorlar. Hayır efendim. Türkiye bir deprem gerçeğiyle karşı karşıya. Bu sefer.. Efendim; Asrın felaketi..." ifadelerini kullanmıştı. Bugün de Kemal Kılıçdaroğlu, CHP'li belediyelerin oluşturduğu koordinasyon merkezlerinde incelemelerde bulunmak için Hatay'a geldi. İncelemeleri sonrası hükümeti eleştiren söylemlerini sürdüren CHP Lideri, şu ifadeleri kullandı; "17 gündür sorunlar çözülemedi" Depremin üzerinden 17 gün geçti, 17 gündür çadır sorunu hâlâ çözülmüş değil. Gittiğim her yerde, arabadan indiğim her yerde önüme çıkan herkes çadır sorunundan söz etti 'Bir çadır bulamıyoruz, çadır alamıyoruz' diye. Kişiler evlerine yakın olan yerlerde çadırlarda yaşamak istiyorlar. Çünkü binalarında eşyaları var. Bir şekliyle bu sorunu aşmak istiyorlar. "Siz nasıl çadır sorununu çözemezsiniz" Bir kez daha bu ülkeyi yönetenlere seslenmek istiyorum: Ya Allah aşkına, siz koskoca Türkiye'de nasıl olur da bir çadır sorununu çözemezsiniz. Nasıl olur da kalkıyorsunuz 'Çadır sorununu çözdük' diye ortalıkta geziyorsunuz. Gelin vatandaşı dinleyin. Türkiye'de çadır üreten, fiyatı ne olursa olsun, tamamını satın alıp deprem bölgelerine göndermeye hazırız. Çözemiyorlarsa bıraksınlar biz çözelim. Nasıl olur da çözemiyorlar. İktidarın bu konuda çok daha hızlı davranması lazım." "AFAD ve Kızılay'da çadır yok" AFAD, Kızılay'ın elinde yeteri kadar çadır stoku olmadığı için üreticiler çadır da yetiştiremiyor. Böyle bir sorunumuz var. İnşallah çözülecek. Hiç kimsenin umutsuzluğa kapılmasını istemem. Büyük acılar çekildi farkındayım.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, MHP Lideri Devlet Bahçeli ile birlikte gittiği Adıyaman'ın Gölbaşı ilçesindeki konteyner kentte açıklamalarda bulundu. Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın açıklamalarından öne çıkan satır başları şöyle: Adıyaman şehrimizde merkezin yanı sıra Gölbaşı'nın da içinde olduğu ilçelerimizde yıkımlar ve can kayıpları yaşandı. Adıyamanlı kardeşlerime ve tüm milletimize geçmiş olsun diyorum. Asrın felaketi olarak adlandırılan 6 şubat tarihli depremler devam eden yaklaşık 10 bin artçı sarsıntısı ile yüreklerimizde derin yaralar açtı. Ölenleri geri getirmek elimizde değildir. "50 BİN KONUT VE KÖY EVİ YAPACAĞIZ" Yıkılanların yerine yenisini yapmak bizim elimizdedir. Hemen yeni konutların inşası için çalışmaya başladık. 50 bin konut ve köy evi yapacağız. Hasar tespit çalışmalarından sonra bu sayı artacak. Türkiye, depremiyle seliyle yaşadığı her felaketin izlerini kısa sürede silmiştir. Bunu her afetten sonra yaptık. Değerli kardeşlerim, birçok şehrimizde yaşadığımız gerek sel gerek deprem hepsinin altından kalkmayı başardık. Hepsini yeniden hayata geçirdik. Vatandaşımıza evine kavuşturduk. Bu depremde de aynını yapacağız. Müsterih olun. Aç açıkta, madur kimseyi bırakmayacağız. Depremzede her vatanadaşımıza her türlü yardımı sağlıyoruz. "1 YIL İÇERİSİNDE SİZLERİ YENİ YUVALARINIZA KAVUŞTURACAĞIZ" Bu büyüklükte bir afette elbette kimi eksiklikler yaşanabiliyor. Emin olunuz tüm gücümüzle bunları tamamlamanın gayreti içindeyiz. Verdiğimiz sözleri tutarak 1 yıl içerisinde sizleri yeni yuvalarınıza kavuşturacağız. Sizleri bir kez daha sevgiyle saygıyla selamlıyorum.
Zafer Partisi Genel Başkanı Ümit Özdağ, sosyal medya hesabından yaptığı bir paylaşımda, "Hatay, Altınözü ilçesi, Sarıbük mahallesine bağlı Suriye sınırının sıfır noktasında olan ve depremin ilk gününden itibaren 60 kişiyi barındıran Firri çiftliğine AK Partili olmadıkları için yardım yapılmıyor." iddiasında bulundu. Konuyu araştırmak için bölgede yardım dağıtan birimlerle irtibata geçen Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanlığı Dezenformasyonla Mücadele Merkezi (DMM), Özdağ'ın iddialarının asılsız olduğunu ortaya çıkardı. Jandarma çadır kurulumuna da yardım etti DMM'nin yetkililerinden edindiği bilgiye göre, yaşanan deprem felaketinin ardından çiftliğe battaniye ve giyim malzemelerinin olduğu 2 pickup yardım malzemesi götürüldü. Yetkililer, iddiaya konu çiftliğe ayrıca 12 gıda kolisi, çorap çocuk bezi, çocuk maması gibi malzemeler götürüldüğünü belirtti. Çiftliğe 2 çadır bırakan Jandarmanın, 'çadırları kuramadık' ihbarının ardından çiftliğe tekrar intikal ederek çadır kurulumunu da yaptığı tespit edildi. Çiftlik sakinleri iddiaları yalanladı: Tüm yardımlar geldi DMM, iddiaya konu çiftlikteki vatandaşlardan teyit almak için, Ahmet Kıran'dan bilgi aldı. Ahmet Kıran, Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığına bağlı ASDEP ekiplerinin, AFAD’ın ve Jandarma'nın depremin ardından çiftliğe defalarca geldiğini ve her türlü yardımı aldığını doğrulayarak, sosyal medyadaki iddiaların tamamen yalan olduğunu söyledi.
Türkiye 40 gündür afetlerle mücadele ediyor... İlk olarak 6 Şubat'ta deprem felaketinin vurduğu bölge şimdi de sel afetiyle boğuşuyor. Şanlıurfa ve Adıyaman'da etkili olan yağışlar sonucu 5 kişi hayatını kaybetti. Devlet sahada Devletin tüm kurumları sel afetinin hemen ardından harekete geçti. Çadırlarda kalan vatandaşların tahliyesine başlayan ekipler, kayıp vatandaşları bulmak için hummalı çalışmalarını sürdürüyor. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, TBMM'de AK Parti Grup Toplantısı'nda konuştu. Hayatını kaybedenlere başsağlığı diledi Cumhurbaşkanı Erdoğan konuşmasına, Şanlıurfa ve Adıyaman'daki sel felaketinde hayatını kaybedenlere başsağlığı dileyerek başladı. "Bakanlarımız, ekiplerimiz çalışmaları koordine etmektedir" Bakanların sahada çalışmaları koordine ettiğini vurgulayan Cumhurbaşkanı Erdoğan şu açıklamalarda bulundu: Sözlerime başlarken bu sabah Şanlıurfa ve Adıyaman'da yaşanan sel felaketinde hayatını kaybeden vatandaşlarımıza Allah'tan rahmet diliyorum. Selden etkilenen adeta afet üzerine afet yaşayan insanlarımıza geçmiş olsun diyorum. Bakanlarımız, ekiplerimiz çalışmaları koordine etmektedir. Yaşadığımız felaketleri hafızalarımızda ne kadar sıkı muhafaza edersek onlardan çıkaracağımız dersler de o derece güçlü olur. Bunun için tekrar hatırlama ve hatırlatmada fayda görüyorum. Bakan Soylu sel bölgesinde Sel felaketinin ardından Adıyaman'ın Tut ilçesinde çalışmalara katılan İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, dere yatağında 3 kişiyi arama çalışmalarının sürdüğünü söyledi. "Arama kurtarma çalışmalarımız devam ediyor" İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, şiddetli sağanağın etkili olduğu Adıyaman'ın Tut ilçesinde kayıp kişilerin bulunması için yürütülen çalışmaları inceleyerek ekiplerden bilgi aldı. Çalışmalar hakkında açıklama yapan Süleyman Soylu, şunları kaydetti: Gece itibarıyla başlayan şiddetli yağış maalesef sele döndürdü. 4 vatandaşımız sel sularına kapıldı, bunların bir tanesi 1,5 yaşındaki bir çocuğumuz. Bir kişi maalesef vefat etti. Arama kurtarma ekiplerimiz buldu. Şu anda 25 kilometrelik bir bantta 163 kişilik 10 ekip arama kurtarma yapıyor, dalgıçlar da var. Ama hava ve koşullar çok imkan vermiyor. Bütün derede arama kurtarma çalışmaları devam ediyor. Sel, dün, bugün ve ondan önceki gün ve kısmen de yarın için esas itibarıyla tüm bölgeye uyarımızdı. Gerekli tüm uyarılar da yapıldı. Fakat maalesef böyle bir 4 kaybımız oldu, şu anda 3'ü ile ilgili arama kurtarma çalışmaları devam etmektedir. Allah rahmet eylesin. Olay olur olmaz tüm ilçelerde bulunan arkadaşlarımız yakın bölgede bulunan arkadaşlarımız, Adıyaman'da bulunan Kayseri ve Tunceli Valilerimiz, Gölbaşı'nda bulunan Tokat Valimiz, jandarma komutanlarımız, emniyet müdürlerimiz, kurtarma ekipleri ve iş makinalarıyla buraya intikal ettiler. Şu anda arama kurtarma çalışmaları devam ediyor.
Adıyaman ve Şanlıurfa’yı etkileyen sel nedeniyle 18 vatandaşımız yaşamını yitirdi. Şanlıurfa’da meydana gelen sel felaketinde adeta göle dönen ve çok sayıda insanın yaşamını yitirmesine neden olan Abide Köprülü Kavşağı tartışma yarattı. 8 kişinin yaşamını yitirdiği bölgeyle ilgili bazı iddialar gündem oldu. ABİDE KÖPRÜLÜ KAVŞAĞI TARTIŞMASI Bazı medya kuruluşlarından Abide Kavşağı’nın 2022 yılında açıldığı ve açılış törenine Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın katıldığı gibi ifadeler yer aldı. Konunun aslı ise çok geçmeden ortaya çıktı. KAVŞAK 2012 YILINDA YAPILDI Ensonhaber canlı yayınına katılan Şanlıurfa Büyükşehir Belediye Başkanı Zeynel Abidin Beyazgül yaptığı açıklamada, Abide Kavşağı’nın kendi döneminde değil 2012 yılında yapıldığını belirtti. Kendisine iftira atıldığını belirten Beyazgül, O dönemin belediye başkanı Ahmet Eşref Fakıbaba’nın köprüden sorumlu olduğunu belirtti. Abide Kavşağı 2012 yılında çıksın birisi göstersin sizin zamanınızda yapıldı diye. Bunlar bizim dönemimize ait konular değil. O dönemin belediye başkanının çıkıp cevap vermesi lazım. O zaman belediye başkanı Ahmet Eşref Fakıbaba’ydı. Kendisi bu konuyu o kadar iyi bilmesine rağmen nasıl bana suçu atabiliyor. Benimle nasıl bağlantı kurabiliyor. Kendisinin bilgisi dahilinde yapılmış bizimle ne alakası var. Nasıl böyle iftiralar atılabiliyor. 2012 yılında sesiniz çıkmadı bugün kalkıyorsunuz suçu bize bırakıyorsunuz. FAKIBABA’DAN ASKERİ KANAL YALANI AK Parti’den İYİ Parti’ye geçen Genel Başkan Başdanışmanı Ahmet Eşref Fakıbaba HalkTV’de katıldığı canlı yayında; “Şanlıurfa’da askeriyenin içinden geçen kanalların girişi güvenlik nedeniyle kapalı olduğu için bütün sel suları Abide Kavşağı’na yöneldi. Kanal açılsaydı bu boyutta bir facia yaşanmayacaktı” sözleriyle kendisini aklama çabalarına devam etti. ASKERİ KANAL İLE TAŞKININ ALAKASI YOK Bölgede yapılan incelemelerde, kışladan çıkış noktasındaki bağlantının taşkın süresince hiçbir zaman hiçbir sebeple tıkanmadığı ortaya çıktı. Şanlıurfa İtfaiyesi’nden alınan bilgiye göre; Abide Kavşağı bölgesinde taşkın yaşanmasının sebebi esas ve başlıca sebebi Cavşak Dere yatağının aşırı yağış sebebiyle gelen suyu taşıyamayarak yatağından taşması ve kapalı kanal üzerinden Kışla emniyet duvarını da 25 metre yıkmak suretiyle aşarak hareket etmesidir. Cavşak Deresinde sel felaketinde taşınan rusubat, sivil araç, kaya parçaları ve diğer yabancı maddeler kışla içerisinde kalarak Abide Kavşağı bölgesindeki hasar ve tahribatın mevcut seviyede kalmasını sağladığı kaydedildi.
Nebati, gazetecilere, sel nedeniyle hasar gören bölgede inceleme yaptıklarını, bir haftada şehrin toparlandığını söyledi. Bölgede organizasyonun çok hızlı gerçekleştirildiğini ve hasar tespit çalışması yapıldığını belirten Nebati, katkılarından dolayı İçişleri Bakanı Süleyman Soylu ile Tarım ve Orman Bakanı Vahit Kirişci'ye teşekkür etti. Vatandaşların taleplerine hızlı şekilde cevap verildiğine işaret eden Nebati, "Vatandaşımız da oldukça memnun, teşekkür ediyorlar. Aksaklıklar var bazı yerlerde, can güvenliğinden dolayı elektrikler henüz verilemedi dairelere. Onlarla ilgili talepler var ama sokaklar temizlendi. Parkeler döşeniyor ve tespitleri de yapıldı." diye konuştu. Yapılan tespitlerle ilgili bilgi veren Nebati, şöyle devam etti: "980 araç hasar gördü, bunların tamamına yakınının hasarlarının tespitleri yapılmış durumda. 1402 konut hasar gördü, 440 iş yerinin tespiti yapıldı. 1719 da muhtelif eşyanın tespiti yapıldı. Selden dolayı maalesef yıkılacak bina sayımız 13. Komisyon tarafından tespitleri yapılan araçların içinde de 82 araç pert durumda. Kaskolu araç sayısı 67. Kaskolu araçlar ayrıştırılarak kalanlarıyla ilgili oluşturulmuş komisyon marifetiyle bu hafta çalışmaları bitirip önümüzdeki hafta iş yerleri, özellikle araçlarla ilgili çalışmalar tamamen netleşmiş olur. 1182 vatandaşımıza toplamda 14 milyon 310 bin lira can suyu ödemesi yapıldı. Bunlar AFAD, belediyelerimiz ve kaymakamlıklarımız üzerinden yapılıyor." Bozova ilçesinde sele kapılan tır sürücüsünün cenazesine bugün ulaşıldığını, Şanlıurfa'da selde hayatını kaybedenlerin sayısının 17 olduğunu anlatan Nebati, hayatını kaybedenlere Allah'tan rahmet, yaralılara acil şifa diledi. Nebati, DSİ'nin dereler ve yıkılacak yerlerle ilgili çalışmalarına başladığını kaydederek, bir daha böyle felaketler yaşanmamasını temenni etti.
