05 Mayıs Pazar 2024
2 yıl önce

Sahil Güvenlik Komutanlığı: Savunmasız Balıkçılara Yunan unsurları tarafından ateş açılması kabul edilemezdir, insanlık suçudur

Sahil Güvenlik Komutanlığı’ndan yapılan açıklama şöyle; 22 Şubat 2022 tarihinde saat 19.15 civarında Sakız adası ve Karaburun arasında avlanan 2 Türk Balıkçı Teknesine Yunanistan unsurları tarafından ateş edildiği, açılan ateş sonucunda 1 mürettebatın bacağından yaralandığı bilgisinin alınmasına müteakip 112 Acil Sağlık Ekibi ile birlikte olay mahalline derhal 2 Sahil Güvenlik Botu sevk edilmiştir.   Olay mahalline intikal eden Sahil Güvenlik Botları tarafından herhangi bir Yunan unsuru tespit edilmemiş, bacağından saçma ile hafif yaralanan şahsa ilk müdahale 112 Acil Sağlık Ekibi tarafından Sahil Güvenlik Botunda yapılmış ve Çeşme Devlet Hastanesine intikali sağlanmıştır. Olay ile ilgili Karaburun Cumhuriyet Savcılığı tarafından başlatılan tahkikat devam etmektedir. Savunmasız Balıkçılara Yunan unsurları tarafından ateş açılması kabul edilemezdir, insanlık suçudur.

2 yıl önce

Emniyet, Jandarma ve Sahil Güvenlik Komutanlığı’dan düzensiz göçmenlerle ilgili huzur operasyonu

Emniyet Genel Müdürlüğü, Jandarma Genel Komutanlığı ve Sahil Güvenlik Komutanlığı birimleri sorumluluk bölgelerinde Göç İdaresi Başkanlığı taşra birimleri ile birlikte düzensiz göç ve göçmen kaçakçılığı ile etkin mücadele edilebilmesi amacıyla yabancı uyruklu şahısların kalabileceği metruk yerler, yoğunlukla ikamet ettikleri bölgeler, umuma açık eğlence mekanları, tır garajları, terminaller, limanlar ve balıkçı barınakları, toplu taşıma durak ve istasyonlarında 24/02/2022 tarihinde 37 bin 713 personel ve 608 dedektör köpeği ile 10 bin 945 noktada “Düzensiz Göç İle Mücadeleye Yönelik Huzur” uygulaması yapıldı. Düzensiz Göç İle Mücadeleye Yönelik Huzur-uygulamasında; 7 bin 503 metruk bina, 12 bin 427 umuma açık yer, 416 terminal ve 4 bin 243 diğer yerler olmak üzere toplam 24 bin 589 yer kontrol edildi. 3’ü yabancı uyruklu olmak üzere toplam 25 organizatör gözaltına alındı, 1.474 düzensiz göçmen yakalandı. 51’i yabancı uyruklu olmak üzere toplam 932 aranan şahıs tespit edildi, 1’i organizatör, 475’i göçmen, 494’ü yabancı uyruklu ve 144’ü Türk vatandaşı olmak üzere toplam 721 şahsa idari yaptırım uygulandı. Organizatör veya düzensiz göçmenler arasından 2 terör örgütü üyesi/iltisaklı şahıs tespit edildi. Uygulamada; 10 kamyon-kamyonet-otobüs-otomobil düzensiz göç amacıyla kullanıldığı tespit edilmiş ayrıca 5 adet sahte pasaport, 11 adet sahte kimlik, 4 adet ruhsatsız av tüfeği, 7 adet ruhsatsız tabanca, 2 adet kurusıkı tabanca, 1.158 adet mermi, 1 adet kesici/delici alet, 9.217 gr esrar, 17 gr eroin, 184 gr bonzai, 91 gr metanfetamin ve 19 adet sentetik ecza elde edildi.

2 yıl önce

Ukrayna'daki iki kentte belediye başkanları, güvenlik güçlerine yağmacıları vurma yetkisi verdi

Başkent Kiev'in batısındaki Jitomir kentinin belediye başkanı Sergey Sukhomlin, pazar günü Facebook üzerinden yayımladığı bir videoda, kentteki bir mağazanın soygununa dair konuştu. Sukhomlin açıklamasında, "Herkesi uyarıyorum: Polise, Ulusal Muhafızlara ve bölge savunma birliklerine gördükleri yerde yağmacıları vurma emri verildi. Kentte yağmacılığa izin verilmeyecek" dedi. Pazartesi günüyse Harkov yakınındaki Okhtyrka kentinin belediye başkanı Pavel Kuzmenko benzer bir uyarıda bulundu. Kuzmenko, halktan yağma olaylarıyla ilgili yetkililere ihbarda bulunmasını isteyerek "Yağma durumunda sorumlu kişilere görüldükleri yerde ateş açılacak" dedi. Okhtyrka Belediye Başkanı ayrıca fiyat artıran işletme sahiplerinin de yağmacı sayılacağını söyledi. Kiev Belediye Başkanı Vitali Kliçko da pazar günkü açıklamasında sokağa çıkma yasağının pazartesi sabahına kadar uzatıldığını belirtmiş, bu sürede izinsiz sokakta olan herkesin "Rusya için çalışan sabotajcılar" olarak görülüp vurulacağını söylemişti. STREÇ FİLMLE BAĞLADILAR Ukraynalılar Nikolayev kentinde yağmacı olduğu iddia edilen sivil giyimli bir Rusya vatandaşını streç filmle ağaca bağladı. Ayrıca geçen hafta sosyal medyada Rus askerlerinin banka ve süpermarketleri yağmaladığına dair videolar çıkmış fakat bu görüntüler doğrulanamamıştı. Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin'in 24 Şubat'ta başlattığı askeri operasyonun 6. gününe girildi. Belarus'ta Kremlin-Kiev arasında dün yapılan ateşkes görüşmelerinden henüz net bir sonuç alınamazken, Ukrayna'nın farklı noktalarında çatışmalar sürüyor.

2 yıl önce

İçişleri Bakanlığı KAAN projesinin kapsamını genişletti: AVM ve otellerin güvenlikleri eğitim alacak

İçişleri Bakanlığı, genel kolluk ile özel güvenliğin iş birliği ve entegrasyonunu sağlayan KAAN Projesi'nin kapsamının, zincir oteller, havalimanları, AVM'ler, toplu ulaşım alanları, eğitim-öğretim kurumları, şehir hastaneleri ile stratejik binalardaki özel güvenlik görevlilerini de kapsayacak şekilde genişletildi. İçişleri Bakanlığı, özel güvenlik ve kolluk personeli arasında entegrasyonun sağlanması amacıyla 2019 yılında KAAN Projesi'ni hayata geçirdi. Proje ile özel güvenlik görevlilerinin, genel kollukla etkili iletişimi ve koordinasyonu sağlanarak, özel güvenliğin olduğu yerde olaylara zamanında ve etkin müdahale edebilmesi amaçlandı. Proje kapsamında ilk etapta İstanbul Esenyurt'taki sitelerde görevli özel güvenlikler ve site yöneticilerine rehberlik edici denetimler ve eğitimler gerçekleştirildi. Proje, ülke genelinde, 52 bin 752 noktada, 200 bin 207 özel güvenlik görevlisi, 23 bin 388 genel kolluk personeli, 2 bin 852 site yöneticisinin ve 1495 birim yöneticisinin katılımıyla aktif şekilde sürdürülüyor. DENETİMLER SÜRÜYOR Proje kapsamında, Türkiye genelinde 1774'ü İstanbul'da olmak üzere 6 bin 16 site denetlendi. Bu denetimlerde usulsüz olarak özel güvenlik hizmeti sunulduğu, özel güvenlik görevlisi olmayan kişilerin özel güvenlik görevlisi gibi istihdam edildiği ve görevlilerin meydana gelen bazı olayları polise haber vermedikleri yönünde eksiklik ve aykırılıklar tespit edildi. Yapılan denetimlerde, 5188 sayılı Kanun kapsamında 22 adli işlem, 47 idari işlem uygulandı. Adli ve idari işlemlerin yanı sıra, kanuna uygun güvenlik hizmeti sağlanması amacıyla, polis başmüfettişleri ve Afet Acil Durum Yönetim Başkanlığı (AFAD) eğitmenlerince, başta İstanbul, Ankara, İzmir başta olmak üzere ülke genelinde toplam 35 bin 893 özel güvenlik görevlisi, 12 bin 495 genel kolluk ve 3 bin 713 site yöneticisine, Özel Güvenlik Hukuku, Yönetici-Güvenlik Sorumlusunun Sorumlulukları, Genel Kolluk-Özel Güvenlik İlişkileri, AFAD Acil Müdahale Eğitimleri verilerek KAAN Projesi kapsamına alındı. Proje kapsamında hayata geçirilen KAAN mobil uygulaması ile özel güvenlik görevlilerinin alanlarındaki olayları polis ekiplerine hızlı bildirmesi sağlanıyor. Bu sayede uyuşturucu, kadına şiddet, hırsızlık gibi asayiş olaylarına genel kolluğun zamanında ve olaylar olmadan müdahalesine olanak sağlıyor.

2 yıl önce

CHP Milletvekili Sezgin Tanrıkulu, metroda tartıştığı güvenlik görevlisini işten attırdı

Geçtiğimiz ayın 17’si, saat 16.15 sıralarında meydana gelen olayda, 4. Levent Metro İstasyonu'nda güvenlik görevlisi olarak çalışan Hakan Karakuş, yanına gelen bir kişi ile tartışma yaşadı. 'SEN GÜNÜNÜ GÖRECEKSİN' İddiaya göre, bu kişi, "Ben milletvekiliyim, benimle neden ilgilenmiyorsun? Sen gününü göreceksin" diyerek Karakuş’un yanından ayrıldı. DÖRT GÜN SONRA İŞTEN ÇIKARILDI Güvenlik görevlisi Hakan Karakuş yaşadığı olayın şokunu henüz üzerinden atamamışken 20 dakika sonra amirinden gelen telefonla ikinci şoku yaşadı. Karakuş, kendisiyle tartışan kişinin CHP (Cumhuriyet Halk Partisi) Milletvekili Sezgin Tanrıkulu olduğunu ve tartışma sebebiyle savunmasının istendiğini öğrendi. Savunmasını veren Karakuş, olaydan 4 gün sonra, “milletvekili ile tartıştığı, yöneticilerine haber vermediği, görevi kötüye kullandığı, güvenlik noktasını zafiyete uğrattığı” gibi gerekçelerle disiplin kurulu kararı neticesinde işten atıldı. SUÇ DUYURUSUNDA BULUNDU Kararı hatalı bulan Hakan Karakuş, Sezgin Tanrıkulu hakkında suç duyurusunda bulunup, “İşe İade Davası” açarak sürecin takipçisi olacağını belirtti. 'ÇOK KABA BİR ÜSLUPLA KONUŞTU' CHP Milletvekili Sezgin Tanrıkulu ile arasında geçen konuşmanın ardından işten çıkarıldığını söyleyen Hakan Karakuş, milletvekilinin kendisiyle son derece kaba bir üslupla konuştuğunu belirtti. 'SEN KİMSİN ULAN BEN SANA KİMLİK GÖSTERECEĞİM' “4. Levent İstasyonu Kuzey bölümünde görevimin başındayken, yanımdaki başka bir kişiye adres sordu. Kişi adresi bilmeyince bana yönlendirdiler. Ben de gözüm sağ tarafta güvenlik noktasını kontrol ederken kişiye adresini tarif ettim. Sonrasında bana yönelerek tekrar adres sordu. Ben de tekrar aynı şekilde sol arka taraftan çıkması gerektiğini söyledim. Daha sonra geri gitti, üç adım sonra geldiğinde omzuma sert bir şekilde vurarak, ’Benimle neden ilgilenmiyorsun?’ dedi. Ben de ona, ’Buyurun, bir şey mi soracaksınız? Adres sordunuz, ben de tarif ettim’ dedim. O da bana, ’Ben milletvekiliyim, benimle ilgileneceksin’ deyince, ’Tamam, bir şey daha mı soracaksınız? Ne yapabilirim’ dedim. Bunun üzerine, ’Sen ne kadar terbiyesiz bir adamsın yahu?’ dedi Sonra, ’Milletvekili olduğunuzu söylüyorsunuz, 'Kimliğinizi ibraz edebilir misiniz’ dedim. O da ’Sen kimsin ulan, ben sana kimlik göstereceğim’ deyince ben daha bir şaşırdım" ifadelerini kullandı. 'SEN AK PARTİ'NİN GÜVENLİĞİ MİSİN' Tartışma büyüyünce polis çağırmayı düşündüğünü söyleyen Karakuş, "Bunun üzerine, ’Kimi çağırırsan çağır, sen neyin peşindesin? Sen AK Parti’nin güvenliği misin?’ gibilerinden söylemde bulununca, ’Ben AK Partinin güvenliği değilim. Ben burada işimi yapmakla hükümlüyüm. Burada, kişilere, unvanlara ve makamlara hizmet etmiyorum. Güvenlik görevlisiyim ve herkese aynı şekilde hizmet veriyorum. Ahmet Amca da olur, Ayşe Teyze de, ben herkese eşitim’ dedim” diye konuştu. “O kişinin CHP’li Sezgin Tanrıkulu olduğunu bilmiyordum” Kendisiyle tartışan kişinin Sezgin Tanrıkulu olduğunu, güvenlik şeflerinden öğrendiğini söyleyen Karakuş, “Ben o ana kadar, gelen kişinin CHP’li Sezgin Tanrıkulu olduğunu bilmiyordum. Ağzında maskesi, gözünde renkli kararan bir gözlük vardı ve tanımlayıcı bir şeyi yoktu. Daha öncesinde konuşmadığım için ses tonundan da çıkartamazdım. Güvenlik şeflerim tarafından arandım ve, ’Sen kimle tartıştın biliyor musun, farkında mısın?’ dediler. Ben de kimle tartıştığımı sordum. Çok da büyütülecek bir şey olduğunu düşünmüyordum ki şeflerime haber vermek için 2-3 kere aradım ancak ulaşamadım. Çünkü tren içerisindelerdi. Sonrasında ulaşıp olayı anlattığımda, ’Tamam, hallederiz, bakarız’ denildi. Bana, ’Sen kimle tartıştın, seni mahvedecekler, haberin olsun’ dediklerinde ben, ’Rızık Allah’tandır. Ben hiçbir şekilde bir terbiyesizlik yapmadım. Ben görevimi yaptım’ dedim” ifadelerini kullandı. “Tek kazancım burasıydı, onu da elimden aldılar” Sonrasında kendisine ulaşan tutanakta, milletvekili ile tartıştığı, yöneticilerine haber vermediği, görevi kötüye kullandığı, güvenlik noktasını zafiyete uğrattığı yönünde bir sürü suçlamalar geldiğini söyleyen Karakuş, “Ben disiplin kuruluna gittiğimde bana, ’Konu nedir? Anlat’ dediklerinde, ben de “Sizin haberiniz var mı? Ben buraya neden geldim?” diye sordum. Güvenlik kamerası kayıtları bile izlenmemişti. Sanki milletvekilimiz kimlik ibrazı yaptı, ben ibraz etmesine rağmen CHP’li olduğundan dolayı böyle bir şey yaptığımı ima etmeye çalıştılar. Ama öyle bir şey yok, ben herkese nötrüm. Ben, aileme, anneme, babama ve kız kardeşime bakmakla yükümlüyüm. Tek kazancım burası ve onların yaşamını bununla idame ettiriyorum. Maalesef bunu da elimden aldılar” şeklinde konuştu. “Ekmekle oynamak bu kadar kolay mı?” Milletvekili ile tartıştığı gerekçe gösterilerek işinden edilen Hakan Karakuş, bu yüzden başka bir yerde de iş bulamadığını söyleyerek, “Milletvekiline suç duyurusunda bulunuldu. Bu hafta avukatlarımla birlikte süreci başlatıyoruz. İşe geri dönüş iade mahkemesini de açtım. Ben şu an milletvekili ile tartışma adı altında çıkarıldım, işsizlik maaşı alamıyorum. Verilen görevi yerine getirmemek, ahlaksızlık gibi bir suçtan çıkarılmışım. Bir iş görüşmesine gittiğimde, sigorta kaydıma bakıldığında, “Kusura bakmayın, bu şartlar altında sizinle çalışamayız” gibi bir şey söyleniyor. Ekmekle oynamak bu kadar kolay mı?” ifadelerini kullandı. O anlar güvenlik kamerasında Öte yandan, güvenlik kameralarına yansıyan görüntülerde, Sezgin Tanrıkulu olduğu iddia edilen kişinin önce büfeye ardından güvenlik görevlisinin yanına geldiği, bir şeyler sorduğu görüldü. Görüntülerin devamında, aynı kişinin güvenlik görevlisinin omzuna dokunduğu, aralarında bir süre daha konuşma geçtiği, daha sonra bu kişinin metroya yönelip oradan ayrılırken, güvenlik görevlisini işaret ederek elini, kolunu salladığı anlar saniye saniye kaydedildi.

2 yıl önce

CHP'li Sezgin Tanrıkulu'nun işten kovdurttuğu güvenlik görevlisi şikayetçi olacak

CHP Milletvekili Sezgin Tanrıkulu'nun Yenikapı-Hacıosman metro hattındaki 4. Levent durağında tartıştığı ve şikayeti üzerine işten çıkarıldığı iddia edilen özel güvenlik görevlisi Hakan Karakuş, Tanrıkulu'dan şikayetçi olacağını söyledi. Metro İstanbul'da 5 yıldır güvenlik görevlisi olarak çalışan 33 yaşındaki Karakuş, CHP Milletvekili Tanrıkulu ile Yenikapı-Hacıosman metro hattında bulunan 4. Levent durağında tartıştı. Tartışmanın ardından Tanrıkulu'nun şikayeti üzerine yaşanan süreçte işten çıkarıldığını öne süren Karakuş, AA muhabirine yaptığı açıklamada, 17 Şubat'ta saat 16.15 sıralarında 4. Levent metro istasyonunun kuzey çıkışında Tanrıkulu'nun istasyondaki büfede çalışan bir kadın ve erkek görevliye adres sorduğunu, adresi bilmedikleri için arkadaşının soruyu kendisine yönelttiğini söyledi. Bir yandan adresi tarif ederken bir yandan da görevli olduğu turnike bölgesine baktığını aktaran Karakuş, "Sonrasında aynı soruyu bu sefer bana yöneltti. 'Bu taraftan çıkıp aşağı inip karşıdan çıkarsanız gideceğiniz yere ulaşabilirsiniz.' dedim. Sonrasında 2-3 adım geriye doğru gitti. Geldiğinde omuzuma vurarak 'Benimle neden ilgilenmiyorsun?' dedi." ifadelerini kullandı. Karakuş, Tanrıkulu'nun sonrasında yaşadıkları diyalog sırasında milletvekili olduğunu söyleyip kendisine hakaret içerici sözler sarf ettiğini savunarak, olayı uzatmamak için "Tamam, siz haklısınız." ifadesini kullanması üzerine Tanrıkulu'nun, "Seni mahvedeceğim, gününü göreceksin. Sana göstereceğim." şeklinde karşılık verdiğini aktardı. Bunun üzerine "Ne yapabilirsiniz, yapın, şikayet etme hakkınız var." dediğini ifade eden Karakuş, şöyle devam etti: "Elini kimliğime doğru uzatınca, '1 saniye' dedim. Çıkarttım kimliği. Telefonun kamerasını açtı. 'Kusura bakmayın resim çekmenize müsaade edemem ama 4. Levent istasyonu kuzey çıkışı Hakan Karakuş derseniz, bana zaten ulaşırlar. Şikayetiniz değerlendirmeye alınır.' dedim. Benim hiçbir şekilde terbiyesizliğim yok. Makamlara ve unvanlara hizmet etmiyorum. Bu şekilde yaklaştım ama kendisi tehditlerini savura savura gitti." Hakan Karakuş, olaydan 20 dakika sonra telefonunun çaldığını ve kendisine "Sen kiminle kavga ettin, farkında mısın?" dendiğini belirterek, sonrasında kendisine bir tutanak gönderildiğini kaydetti. Yaşanan süreçte daha sonra disiplin kuruluna çağrıldığını anlatan Karakuş, buradaki görüşmeden sonra 22 Şubat'ta işten çıkarıldığını ifade etti. "İnsan hakları savunucusuysa, benim de hakkımı savunsun" İşe iadesi için mahkemeye başvurduğunu dile getiren Karakuş, "Benim milletvekiliyle bir işim yok. O da stresli, yoğun bir gün geçirmiş, kötü bir zamanına denk gelmiş olabilir. Ben direkt işimi elime almak istedim. Çünkü benim bakmakla yükümlü olduğum insanlar var. Annem, babam var. İkisi de tedavi görüyor, kanser hastası, araştırabilirler. Bunlara bakmakla yükümlüyüm. İşe iade mahkemesini açtım." dedi. Hakan Karakuş, dün akşam Tanrıkulu'nun videosuna denk geldiğini ve çok üzüldüğünü anlatarak, "Dediğini yaptı, beni işimden etti. Acaba mutlu muydu, uyuyabildi mi? Ben dün akşam uyuyamadım. Umarım o uyumuştur. Bir işçinin ekmeğiyle oynamak, bir anda bu şekilde işten atmak, tazminatsız, senelik izinlerim içeride, hiçbirini alamamışken, işsizlik maaşı dahi alamıyorum." diye konuştu. Sezgin Tanrıkulu'dan bizzat şikayetçi olacağını dile getiren Karakuş, sözlerini şöyle sürdürdü: "İnsan hakları savunucusu bir insanın, hani bir güvenlik personeline 'İyi ki de işten atılmış. Geçmişte işte tutanakları da varmış.' demesi... İspat etsin, kendisinden özür dileyip önünde diz çökeceğim. Ben böyle bir adamsam neden milletvekilinin davasından dolayı işten atıldım? İşkur'da dahi bu yazıyor. O zaman geçmişte yapmış olduğun suçlardan dolayı atılabilirdim. Ekmekle oynamak bu kadar kolay olmamalı. Bazen insanların bir tutunacak dalı vardır. Bu dalı da sorgusuz sualsiz, araştırmadan koparmak çok kolay. Bunu yapmasınlar. İnsan hakları savunucusuysa ben de bir insanım, benim de hakkımı savunsun. Ben bir haksızlığa uğradım. Bunun hesabını da devletime ve yargıya bırakıyorum." https://twitter.com/genelgundem/status/1501167708498534400?s=21

2 yıl önce

Doktoru darp ettiği iddiasıyla açığa alınan uzman çavuş ortaya çıkan güvenlik kamerası görüntüleri sonrası görevine iade edildi

Yatağan Jandarma Komutanlığı'nda görevli uzman çavuş Ali Akdağlı, 14 Mart'ta saat 23.00 sıralarında rahatsızlanınca ambulansla Yatağan Devlet Hastanesi'ne kaldırıldı. Buradaki müdahalesinin ardından Muğla Eğitim ve Araştırma Hastanesi'ne sevk edilen Akdağlı, kendisini muayene etmek isteyen acil serviste görevli doktor Tahir Tarımer ile tartıştı. Olaya hastanenin güvenlik görevlileri müdahale etti. Tarımer, tartışma sırasında Akdağlı, tarafından darbedildiğini ileri sürdü. Vücudunda kızarıklık oluştuğunu ve gözlüğünün kırıldığını söyleyen Tarımer, darp raporu alıp Akdağlı'dan şikayetçi oldu. Ali Akdağlı da darp raporu aldı. Apandisit teşhisi konulan Akdağlı ameliyat edildi. 'ULTRASON ÇEKTİRMEK İSTEDİĞİNİ SÖYLEDİ' Doktor Tarımer, polisteki ifadesinde olay anını anlatarak, "Hasta, apandisit şüphesiyle Yatağan Devlet Hastanesi'nden sevk edildi. Ultrason çektirmek istediğini söyledi. Kendisine kan tahlili ve diğer tetkiklerin yapılmadan mümkün olmadığını anlattım. Evrakını alarak acil servisten ayrılmak istedi. Arkasından gidip, çıkış yapmasına izin vermedim. Sinirlenerek beni itip, boğazımı sıktı" dedi. Muğla Eğitim ve Araştırma Hastanesi'ndeki apandisit ameliyatının ardından genel cerrahi servisinden taburcu edilen uzman çavuş Ali Akdağlı, sağlık çalışanlarının, "Sen şiddet, darp, hakaret ettin. Biz seni tedavi ettik, taburcu ediyoruz" sloganları arasında alkışla protesto edildi. Ekip aracına bindirilen Akdağlı, ifadesi için Komiser Hamdi Bey Polis Merkezi'ne götürüldü. 'KAMUOYUNDA HAKSIZ ŞEKİLDE LİNÇ EDİLDİM VE İFTİRAYA UĞRADIM' Gözaltına alınan uzman çavuş Ali Akdağlı, polis merkezinde yeniden rahatsızlandı. İfadesi alınamayan Akdağlı, apandisit operasyonu olduğu bölgede şiddetli ağrı şikayetiyle polis ekiplerince Menteşe Devlet Hastanesi'ne götürüldü. Hastanedeki tedavisinin ardından tekrar taburcu edilen Akdağlı, polis tarafından yeniden Komiser Hamdi Bey Polis Merkezi'ne götürüldü. Akdağlı, burada asıl mağdurun kendisi olduğunu belirtip, ifadesinde, "Sağlık çalışanına hakaret etmedim, fiziki müdahalede bulunmadım. Kamuoyunda haksız bir şekilde linç edildim ve iftiraya uğradım. Bu nedenle doktordan şikayetçiyim" dedi. Polisteki işlemlerinin ardından adliyeye sevk edilen Akdağlı, adli kontrol şartıyla serbest bırakıldı. Ayrıca, tedbiren açığa alınan Akdağlı hakkında idari soruşturma başlatıldı. GÜVENLİK KAMERASI KAYITLARI DİKKATE ALINDI Muğla Cumhuriyet Başsavcısı Mehmet Nadir Yağcı'nın olayın ardından yaptığı açıklamada, kamu görevlisine hakaret, kasten yaralama ve mala zarar verme suçlarının işlediği iddiasıyla yürütülen soruşturmada, olay mahallinin güvenlik kamerası kayıtları getirtilerek ayrıntılı şekilde incelendiği belirtildi. Açıklamada, "Dosyadaki tüm delillerle birlikte değerlendirildiğinde, şüpheliye isnat olunan suçların vasıf ve mahiyetiyle, mevcut delil durumu, özellikle güvenlik kamerası kayıtları dikkate alınıp şüpheliye adli kontrol hükümlerinin uygulanması uygun görülmüştür. Söz konusu soruşturma titizlikle yürütülmektedir" denildi. PEŞİNDEN GİDİP İTTİĞİ ORTAYA ÇIKTI Olaya dair, ortaya çıkan güvenlik kamerası görüntülerinde, saldırıya uğradığını ileri süren doktor Tarımer'in, evrakını masadaki görevlilerden alıp ayrılmak isteyen uzman çavuş Akdağlı'nın peşinden gidip ittiği, bu sırada da kayıp düşmesi yer aldı. Görüntülerin ardından hastane yönetimi doktor Tarımer hakkında idari soruşturma başlattı. Öte yandan uzman çavuş Akdağlı, doktor Tarımer hakkında kendisine iftira attığı gerekçesiyle savcılığa suç duyurusunda bulundu. Muğla Valiliği'nin talimatıyla İl Jandarma Komutanlığı tarafından uzman çavuş Ali Akdağlı hakkında başlatılan idari soruşturma tamamlandı. Soruşturmada olay gününün güvenlik kamerası kayıtlarının incelenmesi doğrultusunda rütbeli personelin suçsuz olduğu değerlendirildi. Görevine iade edilen Akdağlı'nın hafta içinde mesaisine başlayacağı öğrenildi.

2 yıl önce

Rusya Federal Güvenlik Servisi, Ukrayna'nın Odessa'ya döşediği mayınların İstanbul Boğazı ve Akdeniz’e sürüklenebileceğini iddia etti

Rusya'nın Ukrayna'ya başlattığı saldırıların ardından Rus güçleri, Azak Denizi dahil olmak üzere Ukrayna'nın birçok Karadeniz'e kıyısı olan noktada kontrolü ele geçirmişti. Rusların saldırılarına karşı Ukrayna ordusu ise ülkenin Karadeniz kenti olan Odessa açıklarına mayınlar döşemişti. Son gelişmelerin ardından Rusya Federal Güvenlik Servisi (FSB) tarafından yapılan açıklamada, Odessa kenti açıklarına döşenen mayınlar için önemli bir risk ihtimaline değinilerek, Ukraynalılar tarafından Odessa açıklarına döşenen mayınlarda kopmalar başladığı ileri sürüldü. FSB'nin Halkla İlişkiler Birimi tarafından yapılan açıklamada, "Rusya tarafından özel bir askeri operasyonun başlatılmasının ardından Ukrayna Donanması, Odessa, Özi, Çornomorsk ve Yuzhne limanlarına ve açıklarına yaklaşık 420 eski tip mayın tarlası oluşturdu. Bu mayınlar 20. yüzyılın ilk yarılarında üretildi. Fırtınalı koşulların başlamasıyla birlikte denizin dip ankrajlarına bağlanan kablolarda kopmalar meydana geldi. Karadeniz'in batı kesiminde mayınlar rüzgar ve akıntıların etkisiyle serbestçe hareket etmeye başladı" ifadeleri kullanıldı. İSTANBUL BOĞAZI TEHLİKEDE İDDİASI Ukrayna'nın döşediği mayınlarla ilgili yapılan açıklamada, İstanbul Boğazı'nın risk altında olduğunu da belirten FSB'nin Halkla İlişkiler Birimi, "Ukrayna'nın listelenen liman bölgelerinde güneye doğru yüzey akıntılarının baskın olduğu göz önüne alındığında, mayınların İstanbul Boğaz'ına ve Akdeniz havzası sularına sürüklenme ihtimali göz ardı edilmez" ifadelerini kaydetti. Açıklamada, Ukrayna'nın denize mayın döşemesinin uluslararası anlaşmaların ihlaline neden olduğu vurgulanarak, "Bu, Ukrayna Silahlı Kuvvetleri'nin bir kez daha uluslararası hukukun temellerini tamamen hiçe saydığını ve Avrupa Birliği (AB) vatandaşları da dahil olmak üzere insan hayatını hiçe saydığını gösteriyor" vurgusu yapıldı. Açıklamanın sonunda ise, "Rus Donanması'nın Karadeniz Filosu, mayın tehlikesini dikkate alarak 18 Mart 2022 tarih ve 116 sayılı ilgili kıyı uyarısını yayınladı" denilerek, mayın tehlikesinin resmi kayıt altında kamuoyuna aktarıldığı belirtildi.

1 2 ... 4 5 6 7 8 9 10 ... 14 15