05 Mayıs Pazar 2024
2 yıl önce

Türkiye ile Libya arasındaki anlaşma sonrası ticaret hacmi yüzde 43 arttı

Türkiye ile Libya'nın Doğu Akdeniz'deki hak ve çıkarlarını korumayı amaçlayan ve uluslararası hukuk kurallarına uygun düzenlenen Türkiye ile Libya arasındaki Deniz Yetki Alanlarının Sınırlandırılmasına İlişkin Mutabakat Muhtırası iki yaşını doldurdu. Aradan geçen sürede her iki ülkenin ve ülke halklarının çıkarına olduğu görülen anlaşma sayesinde, Türkiye ile Libya birbirine daha çok yakınlaştı, ekonomik, ticari, siyasi ve askeri alanlar başta olmak üzere birçok konuda ilerleme kaydedildi. DEİK Türkiye-Libya İş Konseyi Başkanı Murtaza Karanfil, Türkiye ile Libya arasındaki Deniz Yetki Alanlarının Sınırlandırılmasına İlişkin Mutabakat Muhtırası'nın imzalanmasının ikinci yıl dönümü nedeniyle değerlendirmelerde bulundu. Türkiye ile Libya'nın Doğu Akdeniz'deki hak ve çıkarlarını korumayı amaçlayan deniz yetki alanları anlaşmasının imzalanmasının ardından iki yıl geçtiğini dile getiren Karanfil, bu anlaşmanın BM tarafından tescil edildiğine dikkati çekerek, Türkiye'nin yıllardır haklı mücadelesinin uluslararası hukuk kurallarına uygun şekilde kağıda döküldüğü anlaşmanın sadece ülkemizin değil Libya'nın da hak ve çıkarlarını korumayı amaçladığını vurguladı. Anlaşmanın iki tarafa da önemli kazanımlar sağladığını, sadece ülkelerin değil bölgenin de refahına olduğunu aktaran Karanfil, "Anlaşma 'Mavi Vatan' kavramının daha iyi anlaşılmasını sağladı" dedi. Karanfil, Libya'nın istikrarsızlığının, Türkiye'yi jeopolitik ve jeostratejik açıdan doğrudan etkilediğini belirterek, "Türkiye'nin desteği, Libya'nın da bağımsızlığını ve iç barışını garanti altına alıyor. Akdeniz'deki haklarımızı korumanın jeopolitik ve jeostratejik sınırları Libya'dan başlıyor. Türkiye; Akdeniz, Ege ve Kıbrıs adasındaki hukukunu koruması için Libya'ya ile ilişkilere önem vermeli" diye konuştu. " ANLAŞMA, EKONOMİK AÇIDAN DA ÇOK ÖNEMLİ BİR ADIMDI" DEİK Türkiye-Libya İş Konseyi Başkanı Karanfil, anlaşmanın milli güvenlik ve dış konjonktür açısından olduğu kadar ekonomik yönden de çok büyük önem arz ettiğini söyledi. Türk müteahhitlerin ilk yurt dışı pazarı olan Libya'nın Türkiye ekonomisi için öneminden bahseden Karanfil, şu ifadeleri kullandı: "Libya, Türkiye'ye 3 günlük deniz mesafesinde yer alması ve oradan da 56 Afrika ülkesine kara yolu bağlantısının bulunması nedeniyle Türkiye için çok ama çok kritik bir ülke. Avrupa'ya da kısa deniz mesafesinde bulunması, yakıt, gayrimenkul, ulaşım ve kira maliyetlerinin düşüklüğü Libya'yı bizim için çok önemli kılıyor. Libya, 75 milyar dolarlık ihracat hedefimizin bulunduğu Afrika'nın kilidi konumda. Bu yüzden anlaşma, ekonomik açıdan da çok önemli bir adımdı." " 2 YILDA TİCARET HACMİNDE YÜZDE 43'LÜK ARTIŞ" Anlaşma sayesinde Türkiye ile Libya arasındaki ticaret hacminde ivmelenme yaşandığına dikkati çeken Karanfil, "Eylül sonu itibarıyla, son 2 yılda, Türkiye ile Libya arasındaki dış ticaret hacmi yüzde 43 artarak 2,3 milyar dolara çıktı. Salgın yaşanmamış olsaydı bu artış çok daha yüksek olacaktı. Yıl sonunda ikili ticaret hacminin tarihte ilk kez 3 milyar doları aşacağını düşünüyoruz" açıklamasında bulundu. Ocak-ekim döneminde Libya'ya ihracatın 2 milyar dolara dayandığını dile getiren Karanfil, "Hem ihracatta hem dış ticarette artış sürecektir. Çünkü Libya'nın Türkiye'ye, Türk ürünlerine, Türk yatırımcılara ve müteahhitlere ihtiyacı var. Stratejik olarak da Libya bizim için çok önemli" dedi. "EKONOMİK ALANDA YENİ İŞ BİRLİKLERİ GELİŞTİRMELİYİZ" Karanfil, iki ülke arasındaki ekonomik ilişkilerin daha hızlı ivmelenmesi gerektiğini belirterek, "Artık ticari diplomasiye daha fazla ağırlık vermeli, yeni iş birliği anlaşmalarına imza atmalıyız. Ticaret ve sanayi odalarımız ortak çalışmalar gerçekleştirmeli. Çünkü dediğim gibi Libya 7 milyon nüfusu var ancak 1,3 milyar dolarlık Afrika'nın kilidi konumunda" diye konuştu. Türk iş adamlarının özellikle Kuzey ve Orta Afrika'ya girişte Libya'yı merkez alabileceğini vurgulayan Karanfil, hem kamu kuruluşlarından hem de özel sektörden iki ülke arasındaki ekonomik iş birliklerinin geliştirilmesi için daha aktif rol oynamaları çağrısında bulundu. Karanfil, iki yıl önce imzalanan anlaşmada emeği geçenlere teşekkür ederek, "Anlaşma sayesinde ilerleyen dostluğun gelişerek sürdürülmesini temenni ediyorum" diyerek sözlerini noktaladı.

2 yıl önce

BAE, Türkiye ile ticaret hacmini iki veya üç katına çıkarmayı hedefliyor

Zuyudi, Bloomberg TV'ye verdiği röportajda, Türkiye'yi lojistik hizmetler ve tedarik zincirleri aracılığıyla BAE'ye yeni pazarlar açacak bir ülke olarak gördüklerini ifade etti. Ülkesinin Türkiye ile ticaret hacmini iki veya üç katına çıkarmayı hedeflediğini söyleyen Zuyudi, BAE'nin Türkiye'nin sanayi sektöründeki büyük yatırımlarından, kalifiye işgücünden ve özellikle Afrika kıtasıyla lojistik ağından yararlanmayı beklediğini kaydetti. Bakan Zuyudi, BAE hükümetinin İsrail ve Hindistan ile ticaret anlaşmalarını sonuçlandırma aşamasında olduğuna işaret ederek, söz konusu ülkelerden biriyle yapılacak anlaşmanın iki ay içinde açıklanmasının beklendiğini aktardı. Abu Dabi yönetiminin Türkiye ile ticaret hacmini artırma çabası, iki ülke arasındaki ilişkilerin yakınlaşmasına en bariz kanıt olarak görülüyor. BAE, 2021'de, hızla büyüyen Asya ve Afrika ekonomileriyle ticari ilişkilerini derinleştirmeyi ve 150 milyar dolarlık doğrudan yabancı yatırım çekmeyi planladıklarını açıklamıştı. BAE Ekonomi Bakanlığı tarafından hazırlanan bir rapora göre, Türkiye ile son on yılda toplam petrol dışı ticaret, yaklaşık 329 milyar dirhem (89,6 milyar dolar) oldu. Aynı rapora göre, iki ülke arasındaki petrol dışı ticaret, 2019 yılında 26,8 milyar dirheme (7,3 milyar dolar) kıyasla, 2020 yılında yüzde 21 artarak 32,7 milyar dirheme (8,9 milyar dolar) ulaştı.

2 yıl önce

Türkiye, ABD ile olan rekor ticaret hacmini daha da artırmayı hedefliyor

Konuya ilişkin olarak soruları yanıtlayan Yalçındağ, Kovid-19 salgını sebebiyle 2019 ve 2020 yıllarında durağan seyreden Türk-Amerikan ikili ticaretinin 2021 yılının başı itibarıyla toparlanma sinyalleri verdiğini dile getirdiklerini anımsattı. Özellikle yılın ikinci yarısı itibarıyla ihracatta görülen pozitif ayrışmayla ABD ile ticaret hacminin yıl sonunda yüzde 29 artış göstererek 28 milyar dolarlık rekor bir seviyeye ulaştığını aktaran Yalçındağ, "Şüphesiz bu başarıyı tarihimizde ilk defa ABD'ye ticari fazlası vererek elde etmiş olmamız bizi daha da gururlandırdı. Resmi rakamlara baktığımızda 2021 yılında ABD'ye ihracatımız geçen yıla göre yüzde 45 artış göstererek 15 milyar dolara, ABD'den ithalatımız ise yüzde 14 artışla 13 milyar dolara ulaştı. " ifadelerini kullandı. Yalçındağ, ihracattaki bu kayda değer yükselişle birlikte ABD'nin Türkiye'nin en çok ihracat yaptığı ülkeler arasında Birleşik Krallık'ı geride bırakarak Almanya'nın ardından ikinci sıraya yerleştiğini söyledi. TİCARETTE STRATEJİK ORTAK: ABD Yalçındağ, "Bu noktada Ticaret Bakanımız Sayın Mehmet Muş'a da bir parantez açmak isterim. Türk iş dünyasının çabalarının yanı sıra, Sayın Bakanımızın 20 trilyon dolarlık ekonomiye sahip ABD'yi 'ticarette stratejik ortak' olarak tanımlaması ve karşılıklı ticareti kolaylaştırmak adına atmış olduğu adımların bir sonucu olarak bu başarıya ulaşıldığı kanaatindeyiz. Önümüzdeki süreçte yeni iş birliği fırsatlarının da değerlendirilmesiyle birlikte ikili ticaretimizin daha yüksek seviyelere ulaşacağına inanıyorum." değerlendirmesinde bulundu. Amerikan Şirketler Derneği (AmCham Türkiye) Yönetim Kurulu Başkanı Tankut Turnaoğlu da ABD ile Türkiye arasındaki diplomatik ilişkilerin yaklaşık 190 yıl önce başladığını belirtti. Bu süre zarfında ekonomik ilişkilerin her iki ülkeyi geliştiren bir yaklaşımla hayata geçirildiğini ifade eden Turnaoğlu, ABD ile ticaretin bugüne kadar olduğu gibi bundan sonra da ilerleme potansiyeline sahip olduğunu bildirdi. Turnaoğlu, nitekim ikili ticaret hacminin 2021'de rekor kırarak 28 milyar dolar düzeyine ulaştığını vurguladı. ABD ile ekonomik ve ticari ilişkilerde hayata geçirebilecekleri çok daha güçlü bir potansiyel gördüklerini aktaran Turnaoğlu, mevcut durumda Türkiye'deki 2. en büyük yatırımcı ve 4. en büyük ticari partneri olan ABD'nin Türkiye'nin de en hızlı büyüdüğü ihraç pazarları arasında yer aldığını dile getirdi. Turnaoğlu, bunun yanı sıra, sadece Amerikan şirketlerinin Türkiye'den dünyanın diğer ülkelerine her yıl 10 milyar dolara yakın ihracat yaptığını belirterek, ABD açısından bakıldığında, Türkiye'nin ithalatta 31., ihracatta ise 27. sırada konumlandığını kaydetti. Ticaretin geldiği seviyenin yanı sıra dikkati çekmek istedikleri bir diğer konunun ekonomik alanda pozitif yönde gelişen ilişkilerin her türlü alandaki ikili ilişkileri destekleyici nitelikte olacağına yönelik inançları olduğunu söyleyen Turnaoğlu, "Amerikan şirketleri, genel olarak uzun vadeli yatırımlar yapıyor ve yatırım kararlarını 7-10 yıllık perspektiflerle gerçekleştiriyor. PwC iş birliğiyle hazırladığımız rapora göre, orta ve üst düzey teknoloji sıçraması sağlayan Amerikan yatırımları, dönüştürücü etkileri nedeniyle diğer yatırımlardan ayrışıyor. Temsil ettiğimiz 110'dan fazla ABD merkezli şirket, Türkiye'de açtıkları inovasyon merkezleri, üretim tesisleri ve fabrikalar ile uzun vadeli yatırımlar gerçekleştiriyorlar. Üyelerimizin Türkiye ekonomisine toplam katkısı 50 milyar doların üzerinde ve doğrudan 100 bin kişiyi istihdam ediyorlar." ifadelerini kullandı. "TÜRKİYE, DÜNYA MARKALARI İÇİN CAZİBE MERKEZİ OLMA ÖZELLİĞİNİ KORUYOR" Turnaoğlu, AmCham olarak iki ülke arasındaki yatırım ve ticareti artırarak Türkiye'yi dünyaya taşıyan güç olmayı hedeflediklerini belirtti. Merkezleri ABD'de olan ve Türkiye'de faaliyet gösteren üyelerinin Türkiye'de ticari faaliyetlerini sürdürmeye ve iki ülke arasında mutabık kalınan 100 milyar dolarlık ticaret hacmi hedefine bundan sonraki dönemde de katkıda bulunmaya devam edeceklerini bildiren Turnaoğlu, Türkiye'nin stratejik konumu, genç nüfusu ve çok yönlü yönetim tecrübesi ile dünya markaları için cazibe merkezi olma özelliğini koruduğunu aktardı. Özellikle salgın döneminde tedarik zincirinde sürekliliğin korunmasıyla Türkiye'nin cazibesinin daha da arttığını gözlemlediklerini söyleyen Turnaoğlu, şunları kaydetti: "Ülkemiz, Amerikan şirketleri açısından çeşitli yatırım fırsatları içeriyor. Günümüzün dijitalleşen dünyasında teknoloji altyapısının güçlü olması, Türkiye'nin çekiciliğini artıran diğer bir unsur olarak öne çıkıyor. AmCham olarak yerel iş ortaklarımızı küresel değer zincirleri ile buluşturuyoruz. Bunun yanı sıra öncelikli hedeflerimize, Türkiye ve ABD'de arasında karşılıklı yatırıma katkıda bulunuyoruz. Ülkemizde dünya standartlarında yetenekler geliştirerek uluslararası şirketlerdeki Türk yöneticilerinin sayısının ve etkinliğinin artmasını destekliyoruz. Ülkemizde kurumsal yönetişimin gelişimi için çalışıyoruz. Bu hedeflere ulaşmak için üretken ve sürdürülebilir bir iş birliği platformu oluşturmaya ve sürdürmeye yönelik çalışmalarımıza devam edeceğiz." TÜRKİYE'NİN ABD'YE İHRACATI 2022'YE DE HIZ KESMEDEN GİRDİ Bu arada, Türkiye'nin ABD'ye ihracatı 2022'ye de hız kesmeden girdi. Türkiye İhracatçılar Meclisi (TİM) verilerine göre, ocak ayında ABD 1 milyar 91 milyon 247 bin dolarla Türkiye'nin en fazla dış satım yaptığı ikinci ülke oldu. ABD böylece Almanya'yla birlikte geçen ay Türkiye'nin 1 milyar doların üzerinde ihracat gerçekleştirdiği iki ülkeden biri oldu. Türkiye'nin ABD'ye ihracatı, ocak ayında geçen yılın aynı dönemine göre 281 milyon 976 bin dolar tutarında artış kaydetti. Söz konusu rakamla, ABD aynı zamanda geçen ay Türkiye'nin dış satımını değer bazında en fazla artırdığı ülke olarak da kayıtlara geçti.

2 yıl önce

Cumhurbaşkanı Erdoğan Senegal'de konuştu: Ticaret hacmi hedefimiz bir milyar dolar

İşte Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın açıklamalarından satır başları: Senegal'e geldiğimiz andan itibaren bize gösterilen misafirperverlikten dolayı tüm Senegal makamlarına şahsım heyetim adına teşekkür ediyorum. Türkiye ile Senegal aralarındaki fiziki mesafenin aksine birbirlerine daima yakın olmuşlardır. Sayın Cumhurbaşkanıyla 400 milyon ticaret hacmi hedefine ulaştık. Şimdi hedefimiz, 1 milyar dolar. Ortak gayretlerimizle bu rakama da kısa sürede ulaşacağımıza inanıyorum. "EKONOMİMİZİ HER SENE BÜYÜTTÜK" Bu ivmeyi kaybetmeden önümüzdeki dönemde hedeflerimize doğru yürüyeceğiz. Türk müteahhitlik firmaları Afrika kıtasının 4 köşesinde zorluklara rağmen son derece başarılı projelere imza atıyor. Firmalarımızın, Senegal'de yükselen Senegal planında aktif rol almasından gurur duyuyoruz. Türk firmaları, Dakar Havalimanı, spor merkezi uluslararası hal ve TIR projelerini tamamladılar. Dakar Olimpik Stadyumu da 2 yıl gibi kısa bir sürede inşa edilmiştir. Bu yapının inşaasında bin Senegalli kardeşimize istihdam sağlamıştır. Türkiye, dünyanın en büyük ekonomilerinin yer aldığı G20 ülkelerinin bir üyesidir. Satın alma paritelerine göre dünyanın 13. ülkesiyiz. Bölgemizde yaşanan istikrarsızlığa rağmen ekonomimizi her sene %5 büyütmeyi başardık. Türkiye olarak %1,8'lik rekor büyüme oranına ulaştık. G20'de sanayi üretimi en çok artan ülkelerden biri olduk. 225 milyar aşan ihracat hacmiyle tamamladık. Çift haneleri bulacağına inandığımız 2022 büyüme oranlarıyla bu başarıyı çok daha ileriye taşıyacağız. Bu yıl çok daha bereketli bir Turizm sezonu bekliyoruz. "AFRİKALI DOSTLARIMIZLA BİR ÇOK PROJEYİ HAYATA GEÇİRİYORUZ" Bu verilere Türkiye'nin Senegal'in ekonomisine ve kalkınmasına önemli etkiler sunabileceğinin örneğidir. Senegal'in bölgesinde ekonomik bir merkez olabileceğini biliyoruz. Senegal, Batı Afrika ülkelerine açılan bir ihracat kapısıdır. Türk ürünleri, neticede Afrika insanının kaliteli ürün ve hizmete katkıda bulunacaktır. Bu tecrübelerimizi Afrikalı kardeşlerimizle paylaşmaya hazırız. 8-10 Mart'ta Ankara'da düzenleyeceğimiz 5. Dönem Karma Komisyon Toplantısı'na önem veriyoruz. Ülkelerimiz arasında düzenlenen Iş Forumu gibi platformlar iş adamlarımızın birbirlerini daha iyi tanımasına vesile oluyor. Diplomatik ve insanı temasların yanı sıra ticaret, yatırımlar, kültürel çalışmalara kalkınma projeleri gibi bir çok alanda önemli mesafeler kat ettik. Afrika'ya açılım politikamız 2013'te Afrika ortaklık politikasına bıraktı. Afrikalı dostlarımızla birlikte pek çok çalışma yürütüyor, projeleri hayata geçiriyoruz. "İŞ İNSANLARIMIZA GEREKEN KOLAYLIKLARI YAPACAĞIZ" Afrika kıtasıyla toplam ticaretimiz 2021 yılı sonu itibariyle 34,5 milyar dolara yükselmiştir. Sahra ülkelerinde ise 1,3 milyar dolar olan ticaret hacmi, 2021 yılında 11,7 milyar doları bulmuştur. Aziz Kardeşim Macky Sall başta olmak üzere Senegal makamlarının da Türk girişimlere destek vereceğine yürekten inanıyorum. 25-28 Ekim 2022 tarihlerinde Saha EKSPO Sanayi ve Havacılık bu bakımdan önemli bir fırsattır. Afrikalı kardeşlerimize geleceği birlikte inşa etmeyi teklif ediyoruz. İş insanlarımıza yapacakları her türlü ticaret girişimde gereken kolaylıkları yapacağımızın altını bir kez daha çizmek istiyorum.

2 yıl önce

Hacker topluluğu Anonymous, aralarında Rusya'nın ulusal haber sitesi Russia Today'in de yer aldığı birçok hükümet sitesine siber saldırı başlattı

ABC Net sitesinin haberine göre, Anonymous, RT.com'un yanı sıra Rus hükümetinin ve Savunma Bakanlığının sitelerine operasyon başlattı. İnternet korsanları, Twitter hesaplarından yaptıkları açıklamada, "Anonymous topluluğu Rusya ile resmi olarak siber savaş içerisindedir. #Anonymous #Ukraine" ifadelerine yer verdi. Grup, paylaşıma gelen yorumlar üzerine, "Mesajlarınızı okuyoruz. Ukrayna'yı desteklediğiniz için teşekkür ederiz. Birlik olalım!" paylaşımını yaptı. Saldırılar, RT.com tarafından doğrulanırken bazı sitelerin yavaşladığı ve diğerlerinin "uzun süre boyunca" devre dışı bırakıldığı bildirildi.

2 yıl önce

Ermenistan’ın yeni Cumhurbaşkanı Vaagn Haçaturyan: Ermenistan, Azerbaycan ve Türkiye ile barış şartları içinde yaşamalıdır

Ermenistan Parlamentosu'nda, yeni cumhurbaşkanını belirlemek için ikinci tur oylama yapıldı.Başbakan Nikol Paşinyan'ın Sivil Sözleşme Partisi tarafından aday gösterilen ve seçime tek aday olarak giren 63 yaşındaki Vaagn Haçaturyan, 71 oy alarak Ermenistan Cumhurbaşkanı oldu. Muhalefette bulunan Ermenistan İttifakı ile Onurum Var İttifakı milletvekilleri seçimi protesto ederek oylamaya katılmadı. Önceki gün yapılan ilk turda Haçaturyan'ın 65 oy alması üzerine, yeter oy sayısı sağlanamadığı için oylama ikinci tura kalmıştı. Ermenistan Cumhurbaşkanı Armen Sarkisyan, ülkesindeki siyasi sorunlarla mücadele edebilmek için gerekli araçlara sahip olmadığını gerekçe göstererek 23 Ocak'ta istifa etmişti. TÜRKİYE DOSTU MESAJLAR Yeni Cumhurbaşkanı Haçaturyan, 2017 yılında Erivan'da, Avrupa Demokrasi Vakfı tarafından düzenlenen ve Türkiye-Ermenistan arasındaki yeni barış ilişiklerinin geliştirilmesini hedefleyen "imkansız seçeneğini imkanlı kılınması" başlıklı uluslararası bir seminerde barış mesajları vermişti. Haçarutyan, 2010'da da aralarında Türkiye Ekonomi ve Sosyal Araştırmalar Vakfı'nın da bulunduğu çok sayıda derneğin Kars'ta ortaklaşa düzenlediği yuvarlak masa toplantılarına da katılmıştı. Haçarutyan buradaki demecinde de sınırların açılması ve ticaretin sağlanmasının hem Türkiye'nin doğu kentlerine hem de Ermenistan'a büyük yararlar sağlayacağını ifade etmişti. BARIŞ İÇİNDE OLMALIYIZ Akşam Gazetesi'nin haberine göre, Haçaturyan, Ermenistan basınına yaptığı çok sayıda açıklamada da Erivan'ın Azerbaycan ve Türkiye ile iletişim halinde olmasının bir zorunluluk olduğunu ifade ederek "Ermenistan, Azerbaycan ve Türkiye ile barış şartları içinde yaşamalıdır. Komşularımızla barış içinde olmamız bir mecburiyettir. Türk-Ermeni ilişkilerinin normalleşmesi olumlu bir gelişme olacaktır ve buna yönelik süreç ilerlemelidir" ifadeleriyle yapıcı yönünü de sıklıkla göstermişti. HAÇATURYAN KİMDİR? * 1959'da Ermenistan'ın Sisian bölgesinde doğdu. * 1980'de Ermenistan Devlet Ekonomi Üniversitesi'nden mezun oldu. * 1992-1996 yıllarında Erivan Belediye Başkanı olarak görev yaptı. * Belediye Başkanlığı'nın ardından milletvekili seçildi. * Paşinyan hükümetinde Yüksek Teknoloji Sanayi Bakanı olarak görev yapıyordu.

2 yıl önce

CHP'li Kırşehir Belediyesi'nden alacağını alamayan işçi makam aracını haczettirdi

Kırşehir Belediyesi'nde işine son verilen işçi S.D., belediye karşı tazminat davası açtı. MAKAM ARACINI HACZETTİRDİ Açılan davayı kazanan işçi icra takibi karşılıksız kalınca belediyeden alacağının tahsili için belediye başkan yardımcısının makam aracını haczettirdi. MUHAFAZA İÇİN OTOPARKA GÖTÜRÜLDÜ Konu ile ilgili görüşülen başkan yardımcısı ise aracın haciz edildiğini, makam aracının da şahsa değil belediyeye ait olduğunu söyledi. 40 BE 02 plakalı makam aracı ise çekici ile haczedilerek muhafaza için otoparka götürüldü.

2 yıl önce

T24'ü hacklediler: Hesap an itibariyle kurtarılmış durumda

İnternet gazetesi T24'ün 2018'de öngördüğü senaryo gerçek oldu.  HACKERLAR HESAPLARINI ÇALDI Hackerların ele geçirdiği ve giriş yapılamayan T24, 2018'de takipçilerine gönderdiği 'Yedek Hesap' paylaşımı yıllar sonra etkili oldu.  Olayın üzerinden fazla zaman geçmeden Twitter'dan hesaplarını geri alan T24, normal haber akışına geri döndü. 

1 2 3 4 5 6 7