04 Mayıs Cumartesi 2024
3 yıl önce

Almanya’da terör örgütü PKK mensubu 5 kişiye hapis cezası verildi

Mahkemeden yapılan açıklamada, terör örgütü üyesi olma, kaçırma ve alıkoyma olaylarına karıştıkları gerekçesiyle Veysel S'nin 4 yıl 3 ay, Agit K'nin 4 yıl, Özkan T'nin 3 yıl, Evrim A'nın 1,5 yıl ve Cihan A'nın 1,5 yıl hapis cezasına çarptırılmasına karar verildiği belirtildi. Mahkeme heyetinin Evrim A, Özkan T. ve Cihan A'nın tutuklu kaldığı süreyi dikkate alarak tutukluluk halini kaldırdığı ifade edilen kararda, PKK'nın 1993 yılından beri Almanya'da yasaklandığı ve Avrupa Birliği tarafından terör örgütü olarak sınıflandırıldığı hatırlatılarak, şunlar kaydedildi: "Türkiye'nin güneydoğusundaki, sivillere defalarca zarar veren PKK, Türk polis memurlarına ve askerlerine yönelik saldırılar düzenliyor. PKK Türkiye'de saldırılar yoluyla cinayet işlemeyi amaçlamaktadır. PKK ayrıca Almanya'da ve Batı Avrupa'da örgütsel yapılara sahiptir. Üyeleri örgüt için kaynak yaratmak, PKK'ya destekçi toplamak ve kamuoyunu etkilemek için kampanyalar planlamak gibi görevlere sahiptir." Ayrıca kararın temyize açık olduğu ifade edildi.

3 yıl önce

MHP Genel Başkanı Bahçeli: “1 Mayıs’ı ideolojik ve siyasi önyargılara hapsetmek, marjinal ve yasa dışı örgütlerin ihanet zemini olarak görmek emekçilerimize büyük bir haksızlık ve husumettir.”

Bahçeli’in açıklamaları şöyle: Emek, insandan ayrılamaz ve ayrı görülemez bir değerdir. Emek verilmeden, emek harcanmadan, emeğin karşılığı alınmadan hiçbir iş ya da çalışma sürecinin hayrından, saygınlığından, safiyetinden, saadet ve sahiciliğinden ahlaki ve manevi temelde bahsedilemez. Emek insandır. Zahmetsiz rahmet elbette olmaz. Zahmete katlanıp rahmeti hak eden temiz ve duru emektir. Biliyor ve inanıyoruz ki, alın teriyle elde edilmiş kazanç hem helal hem de kutsaldır. Bu zaviyeden baktığımızda emek demek helal duruş, helal duyuş, helal durum demektir. Emeği sırf ekonomik kategoriye indirgemek, teorilerle izah etmek, mübadele ve mücahede çerçevesinde ele almak bir tarafı eksik bırakacaktır. Emek, emekçiyle anlamlı ve bütündür. Manevi yönü en az maddi yönü kadar önemli, hatta önceliklidir. Emek hayatın denge ve dinamiğidir. 1 Mayıs’ı ideolojik ve siyasi önyargılara hapsetmek, marjinal ve yasa dışı örgütlerin ihanet zemini olarak görmek emekçilerimize büyük bir haksızlık ve husumettir. Emeğin fikri değerinde saklıdır. Emekçinin fazileti alın terindedir. Kavga ve karışıklık arayanların ne fikri ne de fazileti söz konusudur. KOVİD-19 tedbirleri kapsamında 17 Mayıs’a kadar uygulanacak sokağa çıkma kısıtlamasından dolayı karanlık mahfiller belki aradıkları fırsatı bulamadılar, ancak emek ve emekçilerle ilgili istismarlarını da her müsait ortamda göstermeleri kuvvetle muhtemeldir. Bunların oyun ve tahriklerine karşı her zaman uyanık olmak şarttır. Emeğin ve dayanışmanın gününü eşkıyalığın ve dalaletin ortamı haline getiren odaklara aziz milletimiz müsaade etmeyecektir. Bu vesileyle emekçilerimizi gönülden selamlıyor, 1 Mayıs Emek ve Dayanışma Günü’nü tebrik ediyorum. Beden, kol ve kafa gücüyle çalışan her emekçimizi, her işçimizi hasretle kucaklıyorum. Emek erdemdir, ekmektir, rızıktır, nimettir. Ne mutlu vatan ve millet sevgisiyle geleceği inşa eden, bu şuurla hayatını kazanan fedakâr emekçilerimize. Rabbim işlerini kolay etsin. Cenab-ı Allah buyuruyor ki: “Biz her insanın kaderini kendi çabasına bağlı kıldık.” Yüreğiyle çalışan ve üreten hiç kimse yalnız değildir.

2 yıl önce

Eski CHP Maltepe İlçe Başkan Yardımcısı Umut Karagöz, 15 yıl hapis cezasına çarptırıldı

Anadolu 13. Ağır Ceza Mahkemesindeki karar duruşmasına sanık Umut Karagöz, tutuklu bulunduğu cezaevinden Ses ve Görüntü Bilişim Sistemi (SEGBİS) aracılığıyla bağlandı. Duruşmada taraf avukatları da hazır bulundu. Eski CHP Maltepe ilçe Başkan Yardımcısı Umut Karagöz'ün 23 yaşındaki bir kadına restoranda cinsel saldırıda bulunduğu iddiasıyla yargılandığı davada karar çıktı. İstanbul 13'üncü Ağır Ceza Mahkemesinde görülen duruşmada son savunmalar yapıldı. Ardından mahkeme heyeti kararını açıkladı. Tutuklu yargılanan Umut Karagöz , "Cinsel saldırı", "Hürriyetinden yoksun kılma" ve "Tehdit"ten suçlu bulunarak 15 yıl hapis cezasına mahkum edildi.   Cezalarda indirim uygulanmadı Sanığın yargılama sırasındaki davranışlarını dikkate alan mahkeme, olumlu kanaat oluşmadığı gerekçesiyle her iki suçtan verilen cezalarda indirim uygulamadı. Mahkeme heyeti, sanığın tutukluluk halinin de devamını kararlaştırdı.

2 yıl önce

Yasin Börü davası: 15 sanığa müebbet hapis cezası verildi

Diyarbakır'da 6-7 Ekim 2014'te Kobani olayları bahanesiyle düzenlenen izinsiz gösterilerde Yasin Börü'nün öldürülmesine ilişkin Yargıtay'ın bozma kararının ardından yeniden görülen davada karar çıktı. Müebbet hapis cezası alan sanıklar Sanıklar Sedat Çoban, Mecnun Akkoyun, Uğur Doğanay, Abdurrahim Pamuk, Mehmet Şah Yüce, Ali Güler, Ümit Doğanay, Ahmet Taylan, Hasan Uyanık, Burhan Dicle, Ali Karakurt, Cevher Türk, Mehmet Çağlar, Resul Savur ve Remzi Özşan, "canavarca hisle veya eziyet çektirerek çocuğu öldürme" suçundan "ağırlaştırılmış müebbet" hapis cezasına çarptırıldı. Üç sanığa 23 yıl hapis cezası verildi Olay tarihinde 18 yaşından küçük olan sanıklar Yılmaz Oğurlu, Ahmet Selçuk ve Ali Kaya'ya da aynı suçtan 23'er yıl hapis cezası verildi. Savunmaları tespit edilmeyen sanıklar Cihan Yıldız, Rıdvan Baş, Mustafa Daşçi ile mazeret bildiren Erkan Balaban, Ferdi Gül ve Mazlum İçli'nin dosyaları ayrıldı. Sanık Hüseyin Okçu ise beraat etti. 6-7 Ekim Kobani olayları: Ne olmuştu? Türkiye'nin toplumsal birlik ve beraberliğine yönelik son en önemli provokatif olaylarından biri olan 6-7 Ekim olayları, HDP'nin çağrısı üzerine başlamıştı. 6-7 Ekim 2014'te YPG/PKK mensuplarının eğitildiği Kobani (Ayn el Arap) bahane edilerek Türkiye genelinde 35 ilde PKK/PYD yandaşları, ülke çapında şiddet olaylarının yaşanmasına sebep olmuştu. Yasin Börü ve arkadaşları nasıl öldürüldü? 7 Ekim'de kurban eti dağıtırken saldırıya uğrayan Yasin Börü, Ahmet Dakak, Riyat Güneş ve Hasan Gökoğuz, evdeki kadının yardımıyla bir apartmanın 3'üncü katındaki daireye sığındı. Olayı öğrenen ev sahibi Hasan Okçu da eve gelerek Yasin ve arkadaşlarının dışarı çıkmalarını istedi. Yasin ve arkadaşları ile ev sahibinin eşi polisi arayıp yardım isterken, ev sahibi Hasan Okçu ise saldırganlarla bağlantılı birini aradı. Kapıdaki grup arasında bulunan ve PKK mensubu Uğur Doğanay, üst katın balkonundan perde ve çarşaf yardımıyla alt kata girip ilk ateşte Hasan Gökguz'u vurdu. Ardından Yusuf Er'i bacağından yaraladı. Ev sahibi Hasan Okçu'nun verdiği anahtarla kapıyı açan Uğur Doğanay, dışarıda bekleyen grubu içeri aldı. Terörist grup, Yasin ve arkadaşlarını ateşli silahla vurup 3'ünü pencereden attı. Birini de sürükleyerek binadan çıkardı. Atıldıkları yerde can çekişen Yasin ve arkadaşları aşağıda bekleyen grup tarafından, satır, taş, sopa ve tekmelerle linç edilerek, üzerlerindeki değerli eşyaları gasp edildi. Evi arayan saldırganlar, yaralı halde tuvalette buldukları Yusuf Er'i döverek binadan dışarı çıkardı. Yerde yatan 4 cesede işkence edilirken, kaçmayı başaran Yusuf Er'in arkasından ateş edildi. İsabet almayan Yusuf Er bir süre kaçtıktan sonra bir sokakta bayılınca çevredekiler tarafından hastaneye kaldırıldı. Yasin Börü cinayeti davasının geçmişi Diyarbakır'da 6-7 Ekim 2014'te düzenlenen izinsiz gösterilerde Yasin Börü ve 3 arkadaşının öldürülmesiyle ilgili dava Ankara 2. Ağır Ceza Mahkemesinde görülmüş ve 24 Nisan 2017'de hüküm açıklanmıştı. Aralarında suça sürüklenen çocukların da bulunduğu 41 kişiden 25'i farklı hapis cezalarına çarptırılırken, 13'ünün beraatine, o tarihte firari olan 3 sanığın da dosyalarının ayrılmasına karar verilmişti. Firari sanıklardan Ersin Filizer, 2 Ocak 2018'de Diyarbakır'da yakalanmıştı. Yargıtay 16. Ceza Dairesi, sanıklardan kasten öldürme suçundan mahkum edilen 24'ü ile Hüseyin Okçu'nun beraatine ilişkin hükmü bozmuştu. Bozma ilamında Yasin Börü'nün olay tarihinde 18 yaşından küçük olduğuna dikkati çekilerek, "canavarca hisle öldürmek" suçundan mahkum edilen sanıkların bu suçu "çocuğa karşı" işlediğinin de değerlendirilmesi gerektiği belirtilmişti. İlamda, Hüseyin Okçu'nun cep telefonu arama kayıtları ve sinyal bilgileri değerlendirilerek, Diyarbakır'da bulunup bulunmadığı kesin olarak tespit edilmeden hüküm kurulmasının bozma gerekçesi yapıldığı bildirilmişti. Ersin Filizer ile firari 2 sanığın yargılanması ise mahkemenin başka bir dosyasında yürütülüyor.

2 yıl önce

Hatay'da 12 bin uyuşturucu hap ele geçirildi!

Hatay’da Kaçakçılıkla Mücadele Şube Müdürlüğü ekipleri, Reyhanlı İlçe Jandarma Komutanlığı ekipleriyle uyuşturucu madde satıcılarına yönelik operasyon düzenledi. Reyhanlı'dan Antakya merkezine uyuşturucu madde taşınacağı bilgisini alan ekipler, harekete geçti. Tayfur Sökmen Mahallesi'nde oturan A.A. isimli şüphelinin evinde arama yapıldı.  ‘Öğle’ isimli narkotik köpeği ile yapılan aramada, 12 bin captagon hap ele geçirilirken, A.A. ile B.E. ise gözaltına alındı. İşlemlerinin ardından adliyeye sevk edilen B.E., yurt dışı yasağı ile serbest bırakılırken, A.A. ise çıkarıldığı mahkemece tutuklandı. 

2 yıl önce

MİT tırlarının durdurulmasına ilişkin davada 18 sanığa verilen hapis cezaları onandı

Yargıtay Ceza Genel Kurulu, FETÖ mensuplarınca Adana ve Hatay'da MİT tırlarının durdurulmasına ilişkin davada 18 sanığa verilen hapis cezalarını onadı. Yargıtay Ceza Genel Kurulu, MİT tırlarının durdurulması davasında eski Adana Cumhuriyet Başsavcısı Süleyman Bağrıyanık'a verilen 22 yıl 6 ay hapis cezasını onadı. Yargıtay Ceza Genel Kurulu, MİT tırlarının durdurulması davasında eski Adana Jandarma Bölge Komutanı Hamza Celepoğlu'na verilen 20 yıl hapis cezası onadı.

2 yıl önce

Pucca'ya 1 yıla kadar hapis istemi

Anadolu Cumhuriyet Başsavcılığı'nca hazırlanan iddianamede şüpheli Pınar Yıldırım'ın sosyal medya hesabından 19 Temmuz 2020'de yaptığı paylaşımın ihbar edildiği ve bunun üzerine soruşturma başlatıldığı anlatıldı. Şüpheli Yıldırım'ın erkeklerle ilgili paylaşım yaptığı iddianamede belirtildi. Şüphelinin ifadesine de yer verilen iddianamede soruşturmaya konu paylaşımı kendisinin yaptığını, o dönem eski eşi Osman Karagöz ile evli olduğunu, eski eşinin Twitter isimli sosyal medya sitesinde, kendisini kastederek bir paylaşım yaptığını ve ona istinaden karşılıklı atışmalar olduğunu söylediği kaydedildi. SUÇLAMAYI KABUL ETMEDİĞİ HATIRLATILDI Ayrıca Yıldırım'ın bunun dışında bir amacının olmadığını, attığı tweetin o dönem tepki almadığını buradan yanlış bir çıkarım yapıldığını, suç işleme kastının olmadığını ve suçlamayı kabul etmediğini beyan ettiği ifade edildi. 1 YILA KADAR HAPSİ İSTENDİ İddianamede şüpheli Pınar Yıldırım'ın "Halkın bir kesimini cinsiyet farklılığına dayanarak alenen aşağılama" suçundan 6 aydan 1 yıla kadar hapsi istendi. İddianame kabul edilirse tutuksuz şüpheli Pınar Yıldırım hakim karşısına çıkacak.

2 yıl önce

Küçükçekmece'deki çocuk parkında PKK paçavrası: Üç sanığın hapsi istendi

31 Mart seçimlerinde HDP’nin açıktan destek verdiği CHP’li Küçükçekmece Belediyesi, İstasyon Mahallesindeki Atatürk Parkı’nın tabanına çizdiği yıldız motifi, PKK paçavrasına benzerliğiyle tepki toplamıştı. MAHKEMEYE ÇIKTILAR İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı'nca şikayetler üzerine soruşturma başlatılmıştı. İstanbul 34. Ağır Ceza Mahkemesi'ndeki duruşmada, tutuksuz sanıklar Deniz Doğan Koca, Gülsüm Güner Mağara ve Yüksel Pehlevan hakkında cumhuriyet savcısı esas hakkındaki mütalaasını açıkladı. HAPİSLERİ İSTENDİ Sanıkların, "Terör örgütü PKK propagandası yapmak" suçundan ayrı ayrı 1,5 yıldan 7,5 yıla kadar hapisle cezalandırılmaları talep edildi. Sanıklar ve avukatları, mütalaaya karşı savunma hazırlamak için süre istedi. Süre taleplerini kabul eden mahkeme heyeti, duruşmayı erteledi. İDDİANAMEDE NELER VAR? İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığınca hazırlanan iddianamede, 8 Kasım 2020'de Küçükçekmece Belediyesine ait sosyal medya hesabından "Çocuklarımız için parklarımızı yeniliyoruz. İstasyon Mahallesi Atatürk Parkı'nın bakım, onarım ve yenileme çalışmalarını tamamladık." başlıklı video görselinin paylaşılmasının ardından zemine işlenen boyamanın PKK terör örgütünün sözde amblemi ile birebir aynı olduğu iddiasıyla yapılan şikayetler üzerine soruşturma başlatıldığı anlatılıyor. İddianamede, olayın net bir şekilde aydınlatılması amacıyla PKK silahlı terör örgütünü sembolize eden görsellerin işlendiği, Küçükçekmece Belediyesince yapılan parkın yapım sürecinde bulunan tüm şahısların hukuki lekelenme hakkı da göz önüne alınarak bilgi sahibi sıfatıyla ifadelerinin alındığı aktarılıyor. Küçükçekmece Belediyesince yapılan parkta PKK/KCK terör örgütünü simgeleyen sembollerin işlenmesi suretiyle gerçekleşen eylem nedeniyle sanıklar Deniz Doğan Koca, Gülsüm Güner Mağara ve Yüksel Pehlevan'ın "Terör örgütü propagandası yapmak" suçundan cezalandırılmaları isteniyor.

1 2 3 4 5 6 7 8 ... 15 16