15 Mayıs Çarşamba 2024
1 yıl önce

Atatürk Havalimanı tartışması... Cumhurbaşkanı Erdoğan: Dertleri Atatürk ismine sahip çıkmak değil

İşte Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın açıklamasından satırbaşları: 19 MAYIS, MİLLETİMİZİN İSTİKLAL MÜCADELESİNİN ÖNEMLİ DÖNÜM NOKTALARINDAN BİRİDİR 19 Mayıs, milletimizin istiklal mücadelesinin önemli dönüm noktalarından biridir. 19 Mayıs, milletimizin şartların en zor olduğu dönemlerde bile dayatmalara teslim olmayıp kendi yolunu çizme iradesinin sembolüdür. Şanı, şerefi, gururu da milletimize aittir. Gazi Mustafa Kemal Paşa başta olmak üzere şehitlerimizi, kahramanlarımızı rahmetle yad ediyorum. Tarih büyük olunca, mücadele büyük olunca, siyasi iradenin de ona göre teşekkül etmesi gerekiyor. Cumhur İttifakı olarak önümüzdeki dönemde de eser ve hizmet siyasetiyle yolumuza kararlılıkla devam edeceğiz. RİZE - ARTVİN HAVALİMANI HAYATA GEÇİRDİĞİMİZ DEV PROJELERDEN BİRİ Rize - Artvin Havalimanı, 1915 Çanakkale Köprüsü gibi bu yıl hayata geçirdiğimiz dev projelerden biridir.  Azerbaycan Devlet Başkanı Aliyev'e ve Cumhur İtifakı'nın diğer ortakları sayın Bahçeli'ye, sayın Destici'ye, tüm milletimize o heyecanı bizimle paylaştıkları için teşekkür ediyorum. İftihar verici bir eser değil mi? Dünyada deniz üzerinde 5 havalimanı var, 2'si bizim ülkemizde. Her ne kadar bazı gafiller bu havalimanına bile kulp takmaya kalkmışsa da biz açılış töreninde milletimizin heyecanını gördük. Resmi rakam olarak o gün 70 bin kişinin katıldığı böyle bir açılış bizler için ayrıca gurur verici oldu. 2023, YENİ BİR MİLAT OLACAKTIR Ülkemiz için, bizim için 2023 bir final değil, büyük ve güçlü Türkiye hedefi için yeni bir milat, yeni bir başlangıç olacaktır. AK Parti'nin kazandığı her seçim böyle bir başlangıçtır. Darbecilere ve onlara maşa kullanarak cevabımızı 2018 Haziran seçimleri ile verdik. Tabi bu tablo bizim kadar bölgemiz ve ülkemiz üzerine hesapları olanların dikkatini çekmektedir. Bir süre önce bölgemizde en çok sorun yaşadığımız devletin başkanı Türkiye'de iktidar değiştirmek için beraber çalıştıkları çevreler olduğunu söylemişti. Biz bunların çalıştığı darbecilerin, terör örgütlerinin tepesine binip hareket alanını sınırladıkça alternatifleri azaldı. Hırsları boylarını aşan bir avuç kifayetsize kaldılar. Kumpasla geldikleri koltuklarını, yalanını, iftirayı siyaset diye pazarlayan, ülkenin hayrına söyledikleri tek söz olmayan karikatür tiplerin cesaret ve cüretlerinin giderek arttığını görüyoruz. İnşallah 2023'te maskelerini düşürerek, hepsini siyaset arşivinin tozlu raflarına havale edeceğiz. Dünya ile birlikte bizi de etkileyen sınamalar karşısında bu duruşumuzu bozmayacağız.  CHP İSTANBUL İL BAŞKANI'NIN BAZI MAHKÛMİYET KARARLARININ ONANMASININ ARDINDAN BİZE YÖNELİK HAKARET FURYASI BAŞLATTILAR CHP ve şürekâsı sürekli öyle yalanlarla ki karşımıza çıkıyorlar ki muhatap alıp cevap vermeyi zûl kabul ediyoruz. CHP İstanbul İl Başkanı'nın bazı mahkûmiyet kararlarının onanmasının ardından bize yönelik hakaret furyası başlattılar. Yargı kararları elbette eleştirilebilir. Ettikleri her kem sözün, attıkları her iftiranın cevabını hukuk önünde vereceklerdir. Diyelim kuyruk acıları var, sağa sola saldırıyorlar, ardından akılla ilgisi olmayan SADAT tantanası çıkardılar. 2018'de halen CHP ittifakı içinde yer alan bir siyasi partinin genel başkanı hanımefendi ülkemizin çeşitli yerlerinde silahlı eğitim kampları kurulduğu iddiasını dile getirmişti. Soruşturma açılmış, savcılık bu iddianın yalan olduğunu belgelerle ortaya koymuştu. CHP'nin başındaki zat SADAT'ın önüne baskın yapar gidip benzer zırvaları sıralamıştır. Bu çıkışın suflesinin nereden geldiğini, neyi amaçladığını, ne için yapıldığını çok iyi biliyoruz.. Tüm kalbimle cevaben bir kez daha diyorum ki; başaramayacaksınız. SADAT'ın yöneticileri ile yakından uzaktan hiçbir alakam olmadığı halde bunu bizim şu anda kullandığımız adeta darbeci oluşum olduğunu söyleyecek kadar bu başkan terbiyesizleşiyor. Bay Kemal sen ne dersen de sabahtan akşama kadar yalanla yatıyorsun, yalanla kalkıyorsun. Darbecilere yaptıramadığınız, terör örgütlerine gördüremediğiniz, sinsi çelmelerle başarıya ulaştıramadığınız işi Bay Kemal gibi bir karikatür tip vasıtasıyla hiç elde edemezsiniz. Biz insanlığımızı, diplomatik nezaketimizi gösterelim de varsın onlar kendi bildikleri yoldan yürüsünler.  ATATÜRK HAVALİMANI TARTIŞMASI: DERTLERİ ATATÜRK'ÜN İSMİNE SAHİP ÇIKMAK DEĞİL SADAT tartışması bitmeden Atatürk Havalimanı'nda inşa edeceğimiz Millet Bahçesi'ne bin bir yalanla saldırmaya başladılar. Bu tesisin adı 12 Eylül darbesine kadar Yeşilköy Havalimanı idi. 28 Şubat'a kadar darbecilerin ihaneti gizlemek için kullandıkları araç Atatürk maskesi olmuştur. 12 Eylül darbecilerinin başı Evren de Yeşilköy'ün ismini Atatürk yaparak aynı yolu izlemiştir. Bunların derdi Atatürk'ün ismine sahip çıkmak değil, bu ismi kalkan yaparak kendi kirli gündemlerini inşa etmektir. Eğer gerçekten Atatürk hassasiyetleri olsaydı, havalimanı tabelasından önce kendilerine 'Mustafa Kemal'in itleri' diyenlerden hesap sorarlardı. Samimiyetleri olsaydı PKK güdümlerindeki partiyi siyasi ortakları yapmazlardı. Kendi ülkesini yabancılara şikâyet eden genel başkanlarından, belediye başkanlarından hesap sorarlardı. Dünyanın pek çok yerinde yapıldığı gibi yeni havalimanı inşa ettik. Bundan bile rahatsız oldular. Sadece kargo bölümü Atatürk Havalimanı kadar olan İstanbul Havalimanı ülkemizin kazanımlarında yer etmiştir. Atatürk Havalimanı'nın bir pisti oradaki hastaneye hizmet etmek üzere tutulmaktadır. Yeni havalimanı milletin cebinden tek kuruş para çıkmadan inşa edilmiş, milletin cebine para aktaran bir kaynak haline gelmiştir. Dünyanın en prestijli havalimanları arasına giren bu eseri itibarsızlaştırma çabaları beyhudedir. Millet bahçesine çevrecilik adına karşı çıkmaları tam bir garabettir.  SEN MAĞARADA YAŞAYANLARLA SİYASİ ORTAKLIK YAPIYORSUN, ONLARLA YOLUNA DEVAM EDİYORSUN İstanbul'un belediye başkanı olduğum dönemde İstanbul'un şeritlerine, orta şeritlerine bir milyon 250 bin ağaç diktik. Ağaca hasret olan İstanbul'u yeşillendirelim diye. Bay Kemal, ne sen ne de buradaki yandaşların bu tür işleri başaramazsınız. Bugüne kadar kaç tane millet bahçesi yaptınız, bize bunu ispatlayın. Bu hizmete itiraz edenin bırakın çevreciliğini insanlığından şüphe etmek lazım. Bu zat daha eskiden millet bahçesini o kadar sahiplenmişti ki bu projeyi telefonunu dinleyerek kendisinden çaldığımızı iddia etmişti. Bay Kemal bizim o kadar boş vaktimiz yok. 132 bin ağacı ile, yürüyüş yolları ile ülkemizin gururu olan bu projeye karşı çıkmakla kalmıyor, buranın yabancılara satılacağı yalanı ile milleti galeyana getirmeye çalışıyor. Bir de burada konutlar yapılacakmış. Yalana bak. Sen mağarada yaşayanlarla siyasi ortaklık yapıyorsun, onlarla yoluna devam ediyorsun. Ortaklığını sürdürdüğün mağaradakilerin hali ortada. Gel bir an önce onlardan kurtul, yoksa halin iyi değil.  29 MAYIS'I ATATÜRK HAVALİMANI'NDA KUTLAYACAĞIZ Sermaye sahiplerinden devletin memuruna kadar herkesi tehdit edip ülkeye yapılan yatırımları engellemenin adı siyaset değil ihanettir.  Bunlar sadece dışarda hazırlanan projelerde kendilerine verilen görevi yaparlar. Ülkenin her kazanımına balta vurmayı siyaset sanan bu güruhu zavallılığı ile baş başa bırakıyoruz. Dikili tek bir ağaçları, hiçbir hizmetleri olmayanların sadece yıkmakla, nefret dili ile kendilerini göstermelerini devraldıkları faşist mirasa bağlıyoruz. Varsın onlar İstanbul'a hizmet diye musluk açmaya devam etsinler. 29 Mayıs'ı da Bay Kemal istersen sen de gel, Atatürk Havalimanı'nda kutlayacağız. Sen 700 kişiyi falan topla oraya götür. Ama biz orada 29 Mayıs İstanbul'un fethini kutlayacağız. O gün ağacı dikeceğiz ve inşallah bahçenin temelini de atacağız.  SIĞINMACILARLA İLGİLİ TARTIŞMA Sığınmacılar tartışması da kirli planın parçasıdır. Halbuki parti daha birkaç yıl önce yayınladığı raporda ülkemizin açık kapı politikasının yetersizliğinden, bu insanların sağlık, meslek gibi konularda yeterli hizmetin verilememesinden şikâyet ediyor.  İSVEÇ VE FİNLANDİYA'NIN NATO BAŞVURUSU: 'EVET' DİYEMEYİZ Enflasyonun en bariz tecellisi olduğu ekonomik sıkıntılar herkesi kara kara düşündürüyor. İkinci Dünya Savaşı'nın ardından Ukrayna - Rusya arasında cereyan eden savaş güvenlik dengelerini tekrar ön plana çıkardı. NATO, Doğu sınırlarını güçlendirmek için çeşitli arayışlar içindedir. Ukrayna krizinin ardından bölgede sergilenen dayanışmanın seferber edilen kaynakları, biraz gözlerimiz dolarak biraz da tebessümle izliyor dersek yeridir. Biz yıllardır terörle mücadele eden bir NATO üyesi olarak bu tablo ile hiç karşılaşmadık. Müttefiklerimizden hassasiyetimizi anlamalarını, saygı göstermelerini ve destek vermelerini bekliyoruz. Teröre karşı sınırlarımızı korumak gibi hassasiyetimiz vardır. Bu hassasiyetimize hiçbir müttefikimiz beklediğimiz ölçüde saygı göstermediler. Sığınmacılar Batı ülkelerine yönelmediği sürece derdimizi paylaşan hiçbir müttefik görmedik. Bunlar kusura bakmasınlar NATO'daki müttefiklerimizdir. NATO ve AB içinde her türlü şımarıklığı sergileyen kimi ülkelere sınırsız hoşgörü gösterseler de müttefiklerimizin bu hassasiyetimizi paylaşmadıkları ortadadır. İttifakın faaliyetlerine fiilen en çok desteği veren ülkeler başında geliyoruz ama bu her teklife sorgusuz, sualsiz 'evet' diyeceğimiz anlamına gelmiyor. Hem PKK/YPG terör örgütüne destek verip hem de bizden NATO üyeliği için destek istemek en hafif tabiri ile tutarsızlıktır. İsveç'ten 30 terörist istedik, vermeyiz dediler. Siz teröristleri bize vermeyeceksiniz ama bizden kalkıp NATO üyeliğini isteyeceksiniz. Bu güvenlik teşkilatını güvenlikten yoksun hale getirmeye biz 'evet' diyemeyiz. Bu yanlış bir kere yapıldı Yunanistan'la. Yunanistan ve Fransa NATO'dan çıkmışlardı, sonradan girmelerine maalesef biz 'evet' dedik. Müslüman bir sokulduğu yerden bir daha sokulmaz. Pazartesi gelmek istiyorlarmış. Boşuna yorulmasınlar, gerek yok. Tavır ortada. İsveç'te hala yürüyorlar. Bu yürüyüşler hala devam ediyor. Bizim kimsenin toprağında gözümüz yoktur. Tek gayemiz ülkemizi istikrarsız hale getirmeye yönelik eylemleri kaynağında kesmektir. Yüzbinlerce Avro'yu bunlara veriyorlar terör örgütü daha çok palazlansın diye. Binlerce TIR, terör örgütlerine gönderilmedi mi? Gönderildi. Bunlar NATO'dan ortağımızdı. GELİN TÜRKİYE'NİN MEŞRU, HAKLI HAREKATLARINA DESTEK VERİN, AYAĞIMIZA ÇELME TAKMAYA ÇALIŞMAYIN Sınırlarımız boyuna oluşturmayı planladığımız güvenlik bölgesinin önemli kısmını tamamladık. Özellikle bölgedeki muhataplarımızla gereken mutabakatları sağlayıp arada kalan bölgeleri güvenli hale getirmeye çalışıyoruz. Gelin Türkiye'nin meşru, haklı harekatlarına destek verin, ayağımıza çelme takmaya çalışmayın. Biz operasyonlarımızı hiçbir masumun saçının teline zarar vermeden yapıyoruz. 500 bin Suriyeli'nin kendi topraklarına dönüşünü sağladık. 13 ayrı yerleşim bölgesinde toplam 1 milyon nüfusu barındıracak şehirler kuruyoruz. Kalıcı konutların sayısını daha da arttıracağız. Onlar kin tohumum atmanın peşinde biz ise eser siyaseti yapmanın peşindeyiz.

1 yıl önce

PKK elebaşı Salih Müslim'den hezimet itirafı: Hava harekatlarıyla çok sayıda örgüt yöneticisi öldü

Terör örgütü PKK'nın Suriye kolu PYD'nin üst düzey isimlerinden Salih Müslim, terör örgütünün yayın organlarına MİT'in Suriye'de gerçekleştirdiği operasyonlarla ilgili itiraf niteliğinde açıklamalarda bulundu. Hava harekatlarıyla çok sayıda örgüt yöneticisinin öldürüldüğünü söyleyen Salih Müslim'in itirafları şöyle: “Türkiye'nin hava saldırıları artarak devam ediyor. Bu hakikati görmek lazım. ABD, Rusya ve diğer bazı ülkeler açıklamalar yaparak sadece kınıyor ve kaygılarını dile getiriyorlar. Türkiye bu açıklamaları dikkate almıyor. "HER GÜN KAYIPLAR VERİYORUZ" Ne Amerika, ne de Rusya bizim için Türkiye'yi karşısına almaz. Kendi çıkarlarını düşünüyorlar. Uluslar arası güçler Türkiye'nin Suriye'ye yönelik saldırılarına karşı bazı açıklamalar yapmış olsa da, Türkiye bunu dinlemiyor. Bu SİHA'lara, Drone'lara karşı bir çözüm üretmek zorundayız. Kendimizi korumak ve tedbirlimizi almak zorundayız. Her gün kayıplar veriyoruz.” "SURİYELİLERİN GERİ GELMESİNE KARŞIYIZ" 1 milyon Suriyeli mültecinin ülkelerine geri gönderilmesine de karşı çıkan terörist elebaşı Salih Müslim, “Türkiye demografiyi değiştirmek istiyor. Buralar Türkiye işgali altındayken kimse geri dönemez, buralarda şu anda insanların can güvenlikleri yok, geri gelmesinler. Briket evlerle kamp ve köy oluşturmaya çalışıyorlar. Afrin ve çevresine Türkiye'deki sığınmacıları yerleştirip buradaki demografiyi değiştirmek istiyorlar. Hava ve kara harekâtlarıyla Suriye'yi yangın yerine çevirdiler. Mültecilerin geri gönderilmesine karşıyız, direneceğiz, kimse geri gelmesin. Bütün imkânlarımızla bu plana karşı direnmemiz meşrudur. Bunu da yapacağız” dedi.

1 yıl önce

Atatürk Havalimanı’na yapılacak Millet Bahçesi projesi ile ilgili detaylar ortaya çıktı! ‘Atatürk’ ismi kalacak

İstanbul Havalimanı’nın 2019’da hizmete girmesiyle, Atatürk Havalimanı özel ve kargo haricindeki uçaklara kapandı. Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan, aynı yıl Atatürk Havalimanı’nın millet bahçesine dönüştürüleceğini açıkladı. Çevre ve Şehircilik Bakanlığı da İstanbul’un göbeğindeki dev arazi için bir Millet Bahçesi projesi hazırladı. ‘ATATÜRK’ ADI KALACAK Plana göre, Atatürk Havalimanı’ndan kalan 8 milyon 540 bin metrekarelik alanın yüzde 30’unda genel havacılık ve yüzde 9’unda askeri havacılık devam edecek. Florya tarafındaki piste dokunulmayacak. Havacılık faaliyetlerinde Atatürk Havalimanı ismi kullanılacak. Bu bölüme uçak bakımları için hangarlar ve Devlet Konukevi Yerleşkesi yapılması planlanıyor. Kalan 5.2 milyon metrekarelik kısma ise içinde pek çok bileşenin olduğu millet bahçesi yapılacak. Atatürk Havalimanı’ndaki çalışmalar başlamak üzereyken Koronavirüs pandemisi patlak verdi. Atatürk Havalimanı’na pandemiyle mücadele için dev bir hastane inşa edildi. Hastaneye de Prof. Dr. Murat Dilmener Acil Durum Hastanesi ismi verildi. Ancak hastanenin inşası Atatürk Havalimanı Millet Bahçesi projesini değiştirmedi. Hastane de plana dahil edildi. MODERN VE ETNO SPORLAR BİR ARADA 393 bin metrekare spora ayrıldı. Mevcut binalar kapalı spor salonu olacak. Tenis, voleybol, futbol sahalarının yanı sıra atlı cirit, okçuluk, pato, kökbörü gibi geleneksel spor dallarına da alan düşünüldü. 2.1 MİLYON M2’LİK DEV YAŞAM ALANI 2 milyon 110 bin metrekarelik rekreasyon alanında macera parkı, 650 metre uzunluğunda kaykay pisti, 25 bin kişi kapasiteli etkinlik çayırı, çocuk oyun alanları, millet kıraathanesi, lokanta ve kafeler olacak. 25 bin ağaç dikilecek. HANGARLARA MÜZE VE GENÇLİK MERKEZİ 1 milyon 110 bin metrekarelik alan müze, 330 bin metrekarelik alan gençlik merkezi olarak tasarlandı. Mevcut hangar binaları, müze kompleksi içinde yer alacak havacılık-uzay, teknoloji, halk eğitim, el sanatları, sinema salonu, spor ve sergi alanları gibi fonksiyonları yürütecek gençlik merkezi olarak kullanılacak. OTOPARK VE DIŞ HATLAR FUAR ALANI OLACAK Atatürk Havalimanı’ndan kalan kapalı otopark ve Dış Hatlar Terminali, içerisinde metroya bağlantı olduğu için fuar organizasyonlarında kullanılacak. KONAKLAMA ALANI Atatürk Havalimanı Millet Bahçesi’nin konaklama alanı Dünya Ticaret Merkezi’ne komşu olarak planlandı. Fuar alanı ve müze alanı ile bağlantılı yapılacak konaklama alanları, projenin 230 bin metrekarelik kısmını kaplayacak. ACİL TOPLANMA VE BARINMA ALANI Projenin Sefaköy tarafında kalan alan ise Acil Barınma Alanı olarak ayrıldı. Bu bölüm 122 bin 100 metrekare. Olası bir afet durumunda, Atatürk Havalimanı Millet Bahçesi projesinin neredeyse tümü geçici barınma alanı olarak kullanılabilecek. YAŞLI BAKIM MERKEZİ DE VAR İstanbul Havalimanı Millet Bahçesi, Orman Genel Müdürlüğü’ne ait Çobanceşme Fidanlığı’nı da içine alacak. Bu bölümdeki 180 bin metrekarelik alana Yaşlı Bakım Merkezi yapılması planlanıyor. Projede ayrıca 18 bin kişilik kapasiteli bir cami de inşa edilecek. İKİZ PİSTLER GİTTİ, KISA PİST KALIYOR Atatürk Havalimanı’nda 17/35 sağ ve sol olmak üzere iki uzun pistin yanı sıra, 05/23 olarak adlandırılan bir de kısa pist bulunuyordu. 17/35 pistleri tamamen devre dışı bırakıldı. Halen kullanılan ve kısa olan 05/23 pisti ise Atatürk Havalimanı Millet Bahçesi yapıldıktan sonra da kullanılmaya devam edilecek. İSKELEYLE DENİZE AÇILACAK Projede, Atatürk Havalimanı Millet Bahçesi’nin sahil şeridiyle bağlantısı da var. Planlara göre millet bahçesi yaklaşık 855 metrelik bir iskele ile sahile bağlanıyor. GÜNDE 1 MİLYON KİŞİYİ AĞIRLAYACAK Çevre ve Şehircilik Bakanı Murat Kurum: “Dünyada bizimki gibi kapatılan ve dönüştürülen havalimanları yok mu? Almanya Berlin’de Tempelhof Havaalanı vardı. 2008’de kapatıldı. Almanya karar aldı. Burayı bir yaşam alanına dönüştürdü. Bugün de Almanlar oraya gidip piknik yapıyor, uçurtma uçuruyor, spor yapıyor. Atatürk Havalimanı’nda yapacağımız Türkiye’nin en büyük millet bahçesini, günde 1 milyondan fazla insanın aynı anda vakit geçireceği; piknik yapacağı, spor yapacağı, nefes alacağı bu eseri ilk fidanlarıyla buluşturmak için gün sayıyoruz. Tamamlandığında dünyanın en büyük yeşil alanlarından biri olacak millet bahçemiz, 132 bin 500 ağacıyla İstanbul’un merkezinde 5 milyon 61 bin metrekarelik yeşil bir koridora dönüşecek, İstanbul’un akciğeri olacak.” TAMAMEN KAPATMIYORUZ Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Adil Karaismailoğlu: “Atatürk Havalimanı’nı tamamen kapatmıyoruz. Burada Doğu-Batı açık kalacak ve acil durumlar için kullanılacak. Havalimanındaki Kuzey-Güney pistine hem oradaki acil durum hastanesi yapıldı hem de İstanbul Havalimanı’ndaki uçuşları da riske ediyordu. Bu pist kapatılarak İstanbul’un hizmetine sunulacak devasa bir millet bahçesi olarak dünyaya örnek bir proje olacak.”

1 yıl önce

Bakan Kurum'dan Atatürk Havalimanı açıklaması: Biz yıkmıyoruz, ihya ve inşa ediyoruz

Kurum, Habertürk televizyonunda Mehmet Akif Ersoy'un sunduğu canlı yayına katılarak, gündeme ilişkin soruları yanıtladı. Atatürk Havalimanı konusundaki eleştirilere ilişkin görüşleri sorulan Kurum, 132 bin ağaç dikilecek bu bölgenin afet anında toplanma alanı vazifesi göreceğini ve burada herkesin bir arada olacağı bir millet bahçesi projelendirdiklerini anlattı. CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun eleştirilerini hatırlatan Kurum, "Eleştirebilirsiniz, evet her şeyi söyleyebilirsiniz ama eleştirinin bir sınırı vardır. Eleştiriyi ideolojik yapamazsınız. Milletin değerleri üzerinden Atatürkçülük istismarı üzerinden eleştiri yapamazsınız." diye konuştu. İstanbul Havalimanı'yla dünyanın en büyük ve güzel havalimanlarından birini yaptıklarına değinen Kurum, "Dün Gezi'de bir tane ağaç kesildi diye karşı çıkan bu muhalefet, bu CHP zihniyeti şimdi biz buraya 132 bin ağaç dikiyoruz, buna da karşı çıkıyor." ifadelerini kullandı. Atatürk istismarı yapıldığını belirten Kurum, "Atatürk'ün, Gazi Mustafa Kemal'in adını ağzına almayanlar şimdi bize gelip, Atatürk istismarı üzerinden siyaset yapıyorlar. AKM'ye Atatürk ismi koyan biz değil miyiz?" dedi. 'Biz 'buranın ismini değiştirdik, şöyle oldu' demedik ki' Atatürk Havalimanında pistin birinin hizmet vermeye devam edeceğinin altını çizen Kurum, "Diğer taraftan da bir proje yetiştiriyoruz, milletimize armağan edeceğiz. Burada Atatürk'ümüzün ismi hem millet bahçesi hem de Atatürk havalimanı olarak devam ediyor zaten. Atatürk'ün üzerinden bu projeyi tartışarak nereye gideceğiz? Kim kaldırdı? Biz 'buranın ismini değiştirdik, şöyle oldu' demedik ki. Maalesef belli değerlerimiz üzerinden bu siyaseti yapmayı bırakmalıyız. Milletimiz bizden bunları beklemiyor. Biz Gazi Mustafa Kemal Atatürk'ün adını, şanını yapmış olduğu tüm değerlerini koruyoruz." değerlendirmesini yaptı. Millet bahçesi açıldıktan sonra da pistin kullanılmaya devam edip etmeyeceğine ilişkin soru üzerine Kurum, "Pistin bir tanesi duruyor. Bu pist İstanbul'a ve ülkemize hizmet etmeye devam edecek. Olası afet durumlarında o pistimiz kullanılacak. Sonuçta bir havalimanı işlevini görmeye devam edecek. Acil durumda, sivil uçuşlarda kullanacağız. Bu noktada İstanbul'un ihtiyacı olduğunu düşündüğümüz anda kullanabilme ihtimalimiz var ve bu şekilde tasarlanıyor. Bakın 'oraları yıkıyorlar' diyorlar. Yıkmıyoruz biz ihya ve inşa ediyoruz. Oradaki hangarları, limanların hepsini koruyoruz. Ar-Ge merkezine, müzeye çeviriyoruz." ifadelerini kullandı. "Atatürk Havalimanı kapanmıyor o zaman?" şeklindeki soru üzerine Kurum, "Atatürk Havalimanı kapanıyor diye bir şey söylemedik ki." dedi. İhale yöntemine ilişkin bir soru üzerine de Kurum, yeterli olan firmalardan en düşük teklifi veren firmanın ihaleyi aldığını vurguladı. Kurum, ihale bedelinin de 2 milyar 174 milyon 978 bin lira olduğunu söyledi. Kurum, Salda Gölü'nde sosyal medyaya yansıyan görüntülere ilişkin soru üzerine de bölgenin eski ve yeni görüntülerini paylaştı ve paylaşılan görüntülerde yer alanın korunan alan içinde olmadığına işaret etti. Salda'da hiçbir yerinde beton olmayan, rantı olmayan bir projeyi yapıp, armağan ettiklerini aktaran Kurum, "Oradaki vatandaşlarımıza bir sorun. Hodri meydan, bizi eleştirenlerle birlikte oraya gidelim. Neyi eleştiriyorlar merak ediyorum. Eski görüntülerini, yeni görüntülerini koyalım. Burada eleştirdiği yer neresiyse yıkacağım." ifadelerini kullandı. 'Kira fiyatlarının artışını bire bir takip ediyoruz' Konut fiyatlarına ilişkin bir soru üzerine Kurum, "Konut fiyatlarının artışı, kira fiyatlarının artışı, vatandaşların erişimini bire bir takip ediyoruz. Bu noktada Sayın Cumhurbaşkanımız bir paket açıkladılar 0,99 oranıyla 2 milyon liraya kadar ev alabilen vatandaşlarımıza destek olmak amacıyla Hazine ve Maliye Bakanlığımız bankalarla birlikte bir çalışma yapıyor. Burada da fahiş fiyat artışlarını bire bir takip ediyoruz." ifadelerini kullandı. Kentsel dönüşümle alakalı projeleri yarım kalmış firmalara da destek paketini açıkladıklarını anlatan Kurum, "Bu noktada kira üzerine de Adalet Bakanlığımız, Hazine ve Maliye Bakanlığımızla çalışıyoruz. Buraya gelmeden önce Hazine Maliye Bakanlığımızla, Genel Merkezde Genel Başkan Yardımcımızla, ilgili bakanlıklarımızla birlikte vatandaşlarımızın daha uygun şartlarda konut alabilmesine imkan sağlamak amacıyla belediyelerimizle birlikte bir proje daha gerçekleştireceğiz. İnşallah bunu yakın zamanda Sayın Cumhurbaşkanımız milletimizle paylaşacaktır." şeklinde konuştu. Konut fiyatlarının artmasının nedenine ilişkin olarak da Kovid-19 salgınıyla başlayan tüm dünyadaki tedarik zincirlerindeki bozulmaları gösteren Kurum, şöyle devam etti: "Maliyetleri düşürecek, hem sektörümüze hem vatandaşımıza daha uygun şartlarda konut yapılmasına imkan sağlayacak, hem de vatandaşımızın erişimi kolaylaştıracak projeyi yakın zamanda açıklayacağız. Bunun dışında TOKİ ile 1 milyon 137 bin konut ürettik. Bunları 15-20 yıl vadeyle şehit aileleri, alt gelir, emekli vatandaşlarımıza verdik. Bu projeye de devam edeceğiz. İnşallah ağustos ayında Sayın Cumhurbaşkanımız bunu milletimizle paylaşacak. Yine büyük bir projeyi vatandaşlarımızın konut alabilmelerine imkan sağlamak amacıyla 81 ilimizde yapacağız." Bunun bir sosyal konut projesi olacağını belirten Kurum, "Öncelik buradaki konut ve kira fiyat artışlarının en fazla yaşandığı illerde sübvanse edebilmek amacıyla bu projeyi yapacağız. Vatandaşımız aidat öder gibi ev sahibi oluyor." dedi. 'Yabancılar aldı diye konut fiyatları artmıyor' Türkiye'de yaklaşık 1,5 milyon konut satıldığını dile getiren Kurum, bunun 500 bininin yeni, 1 milyonunun da ikinci el konutlar olduğunu vurguladı. Konutlardaki fiyat artışlarının yabancı vatandaşa konut satışından kaynaklanıp kaynaklanmadığına ilişkin olarak da Kurum, "Son 5 yıla baktığımızda yılda 40-50 bin civarında yabancılar konut alıyor. Yani 1,5 milyon konutun yüzde 3'ü. Yabancıların almasıyla konut fiyatının artması aynı düzlemde değil. Yani yabancılar aldı diye konut fiyatları artmıyor." değerlendirmesini yaptı. Bakan Kurum, kentsel dönüşüm seferberliği kapsamında da Türkiye'nin her yanında 1 milyon 300 bin konutun dönüştürüldüğünü, Bakanlık olarak İstanbul'da şu anda devam eden kentsel dönüşüm konutu sayısının 140 bin olduğunu vurguladı. Türkiye çapında 350 bin konutun yapımının da devam ettiğini dile getiren Kurum, yapılan meydan ve diğer kentsel dönüşüm çalışmalarına ilişkin de bilgi verdi. Tedarik zincirinin normale dönmesiyle ham madde girdi fiyatlarının azalacağını, azalmasıyla da maliyetlerin düşeceğini belirten Kurum, şunları kaydetti: "Burada da gereken her şey yapılıyor, yapılacak. Sosyal konutla ilgili geçen sene 100 bin açıkladık. İnşallah bu sene rekor bir rakam açıklayacağız. Konut fiyatlarının normalleşmesi adına devlet olarak yapılması gereken her türlü müdahaleyi yapacağız. Konut fiyat artışının takibi de dahil. Yani burada fahiş fiyat artıranları da takip edeceğiz. Bundan sonraki süreçte de maliyetleri düşürmek için gerekli olan her türlü katkıyı özel sektörümüze, vatandaşımıza vereceğiz. Konut edindirme amacıyla yapılacak projelere destek vereceğiz. Kentsel dönüşümün artırılması, daha da etkinleştirilmesi için destek vereceğiz. Konutu sadece konut imarlı yerlere yapacağız." Yeni bir imar barışının yapılıp yapılamayacağına ilişkin soru üzerine Bakan Kurum, "Şu an için yeni bir imar barışı söz konusu değil." açıklamasını yaptı. İstanbul Fikirtepe'deki kentsel dönüşüm çalışmaları hakkındaki bir soru üzerine de Kurum "Burada 15 bin konutluk, 60 bin vatandaşımızı doğrudan ilgilendiren yarım kalan inşaatların hepsine el koyduk. İhalelerin hepsini Emlak Konut Genel Müdürlüğümüz yaptı, inşallah 2023 itibarıyla da teslimlere başlayacağız." bilgisini verdi. 'Riskli binalarda oturmayın' uyarısı İstanbul, Ankara ve İzmir'deki diğer kentsel dönüşüm projelerine ilişkin bilgi veren Kurum, vatandaşlara, "riskli binalarda oturmayın" uyarısında bulundu. Bakan Kurum, sokak hayvanlarına yönelik bir soru üzerine 81 ildeki hayvan barınaklarının sayısının artırılması için belediye ve bakanlıklarla eşgüdüm içerisinde çalışma yürüttüklerini belirterek, şu an için bir yasa değişikliğinin söz konusu olmadığını söyledi. 'Kanal İstanbul projesi planlandığı şekliyle yürüyor' Kanal İstanbul'la ilgili bir soru üzerine de projenin 330 bin metrekare bir alanı kapsadığını belirten Bakan Kurum, "Planlandığı şekliyle projemiz yürüyor." değerlendirmesini yaptı. Kanal İstanbul için 200'ü aşkın bilim insanıyla bir ÇED raporu hazırlandığını hatırlatan Kurum, yapılacak projede çevresel etkilerin rapora göre değerlendirilmek zorunda olduğunun altını çizdi. Kurum, "Biz emin olun bırakın İstanbul'a, İstanbul'un kenarına, köşesine, kılına zarar gelmesin diye uğraşan anlayışla çalışıyoruz." dedi. Kurum, proje için Hazine bütçesinden de para harcanmayacağının altını çizerek, "Hazine'den herhangi bir bütçe çıkmadan, vatandaşımıza, milletimize hiçbir şekilde ilave yük getirmeden bu proje yürüyor." dedi. 'İzmir'de 2022 yılında evine girmemiş hiçbir afetzede vatandaşımız kalmayacak' İzmir depremzedelerine konutlarının ne zaman teslim edileceğine ilişkin soru üzerine de Kurum, kentte 5 bin 500 konutun ağır hasarlı ve depremden etkilendiğini belirterek, "Yıl sonuna kadar depremden etkilenmiş tüm vatandaşlarımız İzmir'de evlerine girecekler. İzmir'de 2022 yılında evine girmemiş hiçbir afetzede vatandaşımız kalmayacak." ifadelerini kullandı.

1 yıl önce

Rize-Artvin Havalimanı’na bir haftada yaklaşık 9 bin yolcuyu ağırladı

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ve Azerbaycan Cumhurbaşkanı İlham Aliyev'in katılımıyla hizmete açılan Rize-Artvin Havalimanı bir haftada günde 5 seferden yaklaşık 70 uçak ve toplam 8 bin 750 yolcu kullandı. Rize-Artin Havalimanı'ndan günde 3 kez İstanbul Havalimanı'na, 1 kez Ankara Havalimanı'na ve 1 kez de Sabiha Gökçen Havalimanı'na gidiş-geliş seferi yapılıyor. İstanbul Havalimanından Rize'ye gelen Erdniç Teletar, yaptığı açıklamada "İstanbul Havalimanı'ndan Rize'ye geldim. Çok güzel bir havalimanı olmuş. Emeği geçen herkese teşekkür ederim" derken, Şeref Kaya, isimli yolcu ise "Havalimanı çok güzel olmuş. Rize'ye hem çay toplamak için geldik hem gezmek için. Haftada bir gidip gelmemiz lazım artık. Memleketimiz olduğu için uçaklar boş gitmesin boş gelmesin. Ondan dolayı çok gidip gelmemiz lazım. Yıllık ve haftalık biletler almamız lazım" şeklinde konuştu.

1 yıl önce

Atatürk Havalimanı Millet Bahçesi'nin karekodu aktif artık: İşte 29 Mayıs etkinliğinin detayları!

Millet bahçesine çevrilmek üzere çalışmaların başlatıldığı Atatürk Havalimanı'ndaki durum tartışmalara neden olmaya devam ederken, Cumhurbaşkanı Erdoğan kutlamaların burada yapılacağını söylemişti.  KILIÇDAROĞLU DA DAVETLİLER ARASINDA... 29 Mayıs'ta Atatürk Havalimanı'na ilk fidanın ekileceğini belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, CHP Lideri Kemal Kılıçdaroğlu'nu da temel atma törenine ve İstanbul'un fethi kutlamalarına davet etmişti.  ATATÜRK MİLLET BAHÇESİ KAREKODU AKTİF Twitter'dan bu sabah yapılan açıklamada Atatürk Havalimanı Millet Bahçesi'nin karekodunun aktif olduğunu belirtilerek etkinliğin detayları paylaşıldı.  https://twitter.com/milletinbahcesi/status/1529543235055542272?s=21&t=S_SKPfVvTyHazdu6hkY9Ew ETKİNLİK DETAYLARINA ULAŞABİLİRSİNİZ Paylaşılan görseldeki karekodu telefonunuzun kamerasına gösterdiğiniz zaman sizi bir sayfaya yönlendirecek ve etkinlik ile ilgili tüm merak ettiklerinizi öğrenebileceksiniz. 

1 yıl önce

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Atatürk Havalimanı'na ilk fidanı dikti

Uzun yıllar İstanbul'da hizmet veren Atatürk Havalimanı'nın millet bahçesine dönüştürülmesi için tarihi gün bugün. İstanbul'un fethinin yıl dönümünde yapılan etkinlikle birlikte Atatürk Havalimanı'na ilk fidan dikimi yapıldı. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, binlerce kişinin akın ettiği etkinlik alanına giriş yaparak, ilk fidan dikimini gerçekleştirdi. İlk fidan ekildi Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın fidan dikimine eşi Emine Erdoğan, Çevre, Şehircilik ve İklim Bakanı Murat Kurum ve beraberindeki öğrenciler eşlik etti. Fidan ekiminin ardından Cumhurbaşkanı Erdoğan ve eşi Emine Erdoğan, fidanların can suyunu verdi.

1 yıl önce

İşleri güçleri yalan! Kılıçdaroğlu talimat vermişti: Türk Hava Kurumu'na bağış sözü veren CHP'li 11 belediyeden aylardır ses yok

Geçtiğimiz yıl ülke genelinde 15’i büyük olmak üzere 299 orman yangını çıktı. 28 Temmuz-13 Ağustos arasındaki yangınlarda yaklaşık 140 bin hektar ormanlık alan zarar gördü. Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı'nın çalışmalarıyla orman yangınlarında zarar gören bölgelerde yaralar tek tek sarıldı. Ağaçlandırma çalışmaları kapsamında Denizli, Muğla, İzmir, Çanakkale, Balıkesir, Kütahya ve Antalya başta olmak üzere zarar gören alanlar doğal gençleştirme ve ağaçlandırma yöntemiyle yeniden yeşillendirildi. Öte yandan yangınlarda evleri zarar gören vatandaşlar için yeni evler inşa edildi. Türkiye, orman yangınlarıyla mücadele ederken provokasyon peşinde olan muhalefet, yangınlardan hükümeti sorumlu tutmuştu. Türk Hava Kurumu uçakları üzerinden provokasyon yapan CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, uçakların özellikle uçurulmadığını öne sürmüştü. CHP lideri bu iddiasının ardından ise "Şu anda çalıştırılabilir durumda bir uçak yok." diyerek kendisiyle çelişmişti. KILIÇDAROĞLU CHP'Lİ BELEDİYELERE GÖREV VERDİ Kılıçdaroğlu, daha sonra ise uçamayacak durumda olan uçakları işaret ederek "Bu sorunu CHP'li 11 Büyükşehir Belediye Başkanı çözer. 11 başkan bir araya gelip 4-5 milyon dolar verebilir" diyerek topu CHP'li belediye başkanlarına atmıştı. EKREM İMAMOĞLU: GİDERLERİ BİZ KARŞILAYACAĞIZ Kılıçdaroğlu'nun açıklamasının ardından sosyal medya hesabından CHP'li 11 Büyükşehir Belediye Başkanı adına açıklama yapan İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu, "Ülkemize büyük hizmetleri olmuş olan bu kurumumuzdaki yangın söndürme uçaklarının tüm bakım ve işletme giderlerini, 11 Büyükşehir Belediye Başkanı olarak karşılamaya hazır olduğumuzun altını çizeriz." açıklamasında bulundu. https://twitter.com/ekrem_imamoglu/status/1422557260501368834?s=21&t=ScQRBhofuec2uLj1fUBGQw İMAMOĞLU SÖZÜNÜ TUTMADI Konuya ilişkin daha sonra gazetecilere değerlendirmede bulunan İmamoğlu, 11 belediyenin tüm imkanlarıyla seferber olacağının altını çizdi. Ancak İmamoğlu öncülüğünde Türk Hava Kurumu'na bağışta bulunma sözü veren 11 CHP'li belediye, aylar geçmesine rağmen konuya ilişkin tek bir adım atmadı.

1 2 ... 7 8 9 10 11 12 13 ... 18 19