22 Mayıs Çarşamba 2024
3 yıl önce

CHP'nin yoksulluk prodüksiyonu hüsranla sonuçlandı

Genel Başkan Kemal Kılıçdaroğlu'nun yardımcılarının da yer aldığı programda kürsüde konuşturulan emekli kadın, yoksulluk yaşadığını evine ekmek ve süt alamadığını söyledi. Ekmek ve süt alamadığını söyleyen kadının saatler sonra alkol sofralarında çekilen fotoğrafları ortaya çıktı.

2 yıl önce

Cumhurbaşkanı Erdoğan: "Tescilli Türkiye düşmanlarının peşine düşerek ülkenin geleceğine talip olmaya kalkanların sonu hüsrandır."

Spor Toto Süper Lig ekibi Atakaş Hatayspor'un iç saha maçlarını oynayacağı 25 bin seyirci kapasiteli yeni stadyumu, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ile Gençlik ve Spor Bakanı Dr. Mehmet Muharrem Kasapoğlu'nun katıldığı törenle açıldı. Cumhurbaşkanı Erdoğan, Hatay'da toplu açılış töreninde açıklama yaptı. CUMHURBAŞKANI ERDOĞAN'IN AÇIKLAMALARI ŞU ŞEKİLDE: Sizlerle uzun bir aradan sonra buluştuğumuz bu anlamlı günde en kalbi duygularımla selamlıyorum. Akdeniz'in incisi, tarihin, kültürün şehri Hatay'ın her bir ilçesindeki, mahallesindeki kardeşlerime selam ve sevgilerimi gönderiyorum. Kardeşlerim, bugün gördüğünüz gibi birçok açılışları yapacağız. Başta Hatay Şehir Stadı'mız olmak üzere barajlarla, birçok spor tesisleriyle inşallah Hatayımızı çok farklı bir hale getirmenin adımlarını atıyoruz. Ben bu arada Türkmeni, Kürdü, Arabıyla Hatayımızın hoşgörü atmosferi içerisinde bulunduğu için sizleri bu anlamda da selamlıyorum. Hep şunu söyledik. Bir olacağız, diri olacağız, kardeş olacağız, hep birlikte Türkiye olacağız, dedik. Bu kardeşliğimiz hamdolsun bizi bugünlere getirdi. Önümüzde daha iyi günler var. Bunu sizlerle gerçekleştireceğiz. Ben sizlere inanıyorum. 2023'e hazır mıyız? 2023 inşallah Hatay'da bir değişim, bir dönüşüm yılı olacak mı? Sizin bu haykırışlarınız bunu gösteriyor. Gelirken yine gördüm, çakılı bir çivi yok. Bıraktığımız gibi kalmış Hatay. İşte arkamda 26 bin 600 kişi kapasiteli Hatay Şehir Stadı. Biz eserlerimizle konuşuyoruz. Onlar ise laf ederler. Unutmayın, eşek ölür kalır semeri, insan ölür kalır eseri. Biz eserlerimizle konuşuyoruz. Burada da Hatay Kapalı Spor Salonu var. Kısa zamanda inşallah onu da bitireceğiz. Hatay'ın gençliğine ne layıksa onu yapacağız. Bir şey sorayım; şu havalimanını kim yaptı? Havalimanından buraya kadar bütün yolları kim yaptı? Diğerlerinin burada yaptığı yolları var mı? Bizim işimiz gücümüz bu. Amik Ovası sürekli taşkınlar altındaydı. Elhamdulillah bunu da kurtardık. İnşallah yeni barajlarla, kapalı su dağıtım sistemleriyle beraber su sıkıntısını da tamamıyla çözme noktasına geliyoruz. Unutmayın! Bu ülkede Hatay nasıl ki işgalin acısını, özgürlüğün tadını, vatan hasretinin ne demek olduğunu çok iyi bilir. Biz de bunu çok iyi bilen Hatay'a hizmet etmenin ne demek olduğunu çok iyi biliriz. Yapacağımız çok şey var. Her bir yatırımın şehrimize ve ülkemize hayırlı olmasını diliyorum. Belediyelerimizi, mühendisinden işçisine herkesi tebrik ediyorum. Değerli kardeşlerim, ülkemizi eser ve hizmet siyasetiyle cumhuriyet döneminde yapılanların tamamını 5'e 10'a katlayacak yatırımlara biz kavuşturduk. Her alanda en gelişmiş alt yapıyla en ileri hizmetlerle biz donattık. 19 yılda Hatay'a toplam 35 milyar lira yatırım yaptık. Eğitimde 8 bin 836 adet yeni derslik kazandırdık. Hatay'a ikinci devlet üniversitesini biz kurduk. Antakya, Kırıkhan ve İskenderun'da 2350 kişili yeni yurt binaları daha açacağız. Hatay'a dünyanın en büyük mozaik müzesini biz kazandırdık. Şehrimize 44 adet spor tesisi ve gençlik merkezleriyle birlikte Hatay Stadyumu'nu da biz kazandırdık.  Hatay'a aktarılan sosyal yardım miktarını yıllık 1.3 milyar liraya ulaştırdık. Sağlıkta 14'ü hastane olmak üzere 45 adet sağlık tesisi inşa ettik. 23 sağlık tesisimizin yapımı devam ediyor. 660 yataklı İskenderun Devlet Hastanesi'nin projesi devam ediyor. 8 bin konut projesini hayata geçirdik. 6 millet bahçesi projesini başlattık. Hatay'a 7 baraj ve 3 gölet inşa ettik. Bu baraj aynı zamanda Hatay şehrimizi ve Amik Ovası'nı taşkın afetine karşı da koruyacaktır. Karasu Kanalı'nın da bir an önce tamamlanmasını sağlayacağız. Hatay'ın yarım asırlık hayali olan Tahtaköprü'yü yükselteceğiz. Hataylı çiftçilerimize bugüne kadar 3 milyar liralık tarımsal destek verdik. PKK tarafından yakılan ormanlarımızı çok daha fazlasıyla yeniden yeşillendirmek için kolları sıvadık. 4 yeni Organize Sanayi Merkezi, 2 Teknopark kurduk.  Sadece özetinin özeti şeklinde anlatsak bile hizmetler saymakla bitmiyor. Biz hizmet siyaseti yapıyoruz. Biz boş teneke gibi gürültü çıkarmıyor, eser inşa ediyoruz. Biz demokratlık görüntüsü altında faşistlik yapmıyor, herkesin özgürlüğünü teminat altına alıyoruz. Çünkü biz bu ülkeyi aşkla seviyoruz. Bu mücadelemizde yanımızda olan milletimizin her bir ferdine şükranlarımı sunuyorum. Dünya ile birlikte ülkemiz de 1,5 yıldır koronavirüs salgınının etkisi altındadır. Her alanda ülkemiz bu sıkıntılı süreci başarıyla yürütmüştür. Biz meselelerimizi çözerek yolumuza devam ettik. Şehir hastanelerini yaparken birileri çıkıp bu kadar hastaneye ne ihtiyaç var dediler ama biz yolumuza devam ettik. Eğer böylesine hastanelerimiz olmasaydı salgının zirve yaptığı dönemleri nasıl atlatacaktık? Her projeyi engellemenin, çamur atmanın peşinde olmuştur. Bunların ülke için yapılan hiçbir hizmete destek olduğunu görmedik. Türkiye'yi küresel sistemin en üst seviyelerine çıkarmak için girdiğimiz her mücadelede bunlar bizim karşımızda yer aldı. Hiç uzağa gitmeye gerek yok, Hatay bunun en yakın ve acı şahididir. "YENİ ADIMLARIN HAZIRLIĞI İÇİNDEYİZ" Sınırlarımızı güvenlik altına alarak tuzağı yerle yeksan ettik. Senaryoları hamdolsun boşa çıkardık. Aynı çarpık durumu Libya'dan Karabağ'a her konuda yaşadık. İşte geçtiğimiz günlerde Şuşa'ya giderek kardeşlerimizin kurtuluş sevincine ortak olduk. Başka yerlerde yeni adımların hazırlığı içindeyiz. "SONU HÜSRANDIR" Bu basit gerçeği göremeyenlerin bir de büyük büyük laflarla milletimizden ülkeyi yönetmek için yetki istediğinde kendimizi acı acı gülmekten alamıyoruz. Karşımızdakilerin gerçek niyetlerini gördük, ona göre kendi yolumuzu çizdik. Tescilli Türkiye düşmanlarının peşine düşerek ülkenin geleceğine talip olmaya kalkanların sonu hüsrandır. Milletin gönlüne girmeye çalışmak yerine gözünü dışarıya diken bu zihniyete rağmen ülkemizi güçlendirmeye biz devam edeceğiz. Bu mücadelede bize sizlerden daha güçlü destek istiyoruz. Ülkemizin tüm şehirleri gibi Hatay'ı da daha büyük hizmetlerle tanıştırmakta kararlıyız. Yeter ki birliğimize, kardeşliğimize sıkı sıkıya sahip çıkalım. STADYUMUN KAPASİTESİ KAÇ KİŞİ? Atakaş Hatayspor'un iç saha maçlarına ev sahipliği yapacak 25 bin kapasiteye sahip. 24 adet loca da bulunuyor. Zemini doğal çim olacak yeni stat bin 500 araçlık otopark alanına da sahip olacak. STADYUMUN MALİYETİ NE KADAR? 25 bin kişilik stadyum, 142 milyon 900 bin liraya mal oldu. Sadece futbol değil basketbol, voleybol ve tenis başta olmak üzere her branşa hizmet etmesi planlanıyor.

2 yıl önce

Büyükelçi Karlov suikastının üzerinden 5 yıl geçti! Bakan Çavuşoğlu: Türk-Rus dostluğunu bozmak isteyenler hüsrana uğradı

Rusya'nın Ankara Büyükelçisi Andrey Karlov'un, Fetullahçı Terör Örgütü (FETÖ) mensubu polis memuru Mevlüt Mert Altıntaş'ın silahlı saldırısı sonucu hayatını kaybetmesinin üzerinden 5 yıl geçti. Bu süre zarfında Karlov suikastinin, Türkiye-Rusya ilişkilerinin bozulması için gerçekleştirildiği, her ülke resmi makamlarınca ortak kanaat olarak dile getirildi. Sputnik'in derlediği habere göre, Bakan Çavuşoğlu, ölümünün 5. yılında, Rus diplomasi geleneğinin önemli isimleri arasında sayılan Andrey Karlov hakkındaki duygu ve düşüncelerini RIA Novosti Ajansı'na şöyle anlattı: 'KARLOV'UN KAYBI RUS HALKINI OLDUĞU KADAR, HALKIMIZI VE TÜM ÜLKEMİZİ DERİNDEN ÜZDÜ' "Kendisi, Türkiye-Rusya ilişkilerine zor bir dönemde önemli hizmetlerde bulunan tecrübeli bir diplomattı. Görev süresi içinde diplomasi camiasında sevilen saygın bir diplomat olarak temayüz etmişti. Sayın Karlov, ilişkilerin her alanda daha iyi seviyelere taşınması için uğraşmış, Türk-Rus dostluğuna başarılı çalışmalarla katkı sağlamıştır. Onun kaybı, Rus halkını olduğu kadar, halkımızı ve tüm ülkemizi derinden üzmüştür." 'TÜRK-RUS DOSTLUĞUNU BOZMAK İSTEYENLER HÜSRANA UĞRADI' Bakan Çavuşoğlu, Karlov'a yönelik suikastin bir terör saldırısı olduğunun altını çizerken, asıl amacın Türkiye-Rusya ilişkilerini bozmak olduğunu, ancak iki ülkenin de bu tuzağa düşmediğini belirtti: "Büyükelçi Karlov'a yönelik saldırı aynı zamanda Türk-Rus dostluğuna yapılmıştı. Ancak Türkiye ve Rusya bu tuzağa düşmedi. Bu anlamda Türk-Rus dostluğunu bozmak isteyenler hüsrana uğramıştır. Unutmayalım ki, Büyükelçi Karlov'a yapılan saldırı bir terör saldırısıydı. Terörizm, insanlık dışı vahşetinde ırk, din, dil, mevki gözetmemektedir. Diplomatlarını, Büyükelçilerini yakın geçmişte teröre en fazla kurban vermiş olan Türkiye, bu acıyı en iyi bilen ülkelerdendir. Türkiye Cumhuriyeti Dışişleri Bakanı olarak ben de olayın hemen ardından mevkidaşım Lavrov ile birlikte Moskova Vnukova Havaalanı'nda cenaze karşılama merasimine iştirak ederek, acılı ailesine taziyelerimi sunmuştum. Bu vesileyle, başta Sayın Büyükelçi'nin kederli ailesi ve yakınları olmak üzere, Rus halkına ve devletine tekrar başsağlığı diliyorum. Büyükelçi Karlov'u saygıyla anıyorum. Huzur içinde yatsın." 'RUSYA'YLA İŞBİRLİĞİMİZİ SÜRDÜRMEYE KARARLIYIZ' "Son 5 yılda ülkelerimiz arasındaki ilişkiler hem ikili hem de bölgesel düzeyde dinamik bir seyir izledi. Karşılıklı üst düzey temaslarımız yoğun şekilde devam ediyor ve ilişkilerin geliştirilmesine yönelik güçlü bir ortak iradeye sahibiz. Ticaret, enerji, turizm, kültür ve diğer alanlarda ilişkilerimiz giderek gelişiyor. Ticaretimiz ve turizm ilişkilerimiz pandeminin etkilerinden hızla sıyrılıyor. Bu yıl 30 milyar Dolarlık ticaret hacmine yaklaşacağız. Turizmde de yaklaşık 5 milyon Rus turisti (Ekim ayı itibariyle 4.3 milyon) ağırlamış olacağız. Enerji, işbirliğimizin önemli bir ayağı. Türk Akım geçen yıl faaliyete geçti. Akkuyu Santrali'nde çalışmalar takvime göre ilerliyor. İlk üniteyi 2023 yılında devreye alacağız. Rusya'yla bölgesel konularda da yakın bir diyalog içindeyiz. Farklı yaklaşımlarımızın bulunduğu konularda dahi bölgemizin huzur ve refahını ön plana koyan sorumlu bir yaklaşımla meseleleri ele alıyoruz. Karşılıklı saygı ve ortak çıkarlar temelinde sonuç alıcı işbirliğimizi sürdürmeye kararlıyız." 'TÜRK-RUS İLİŞKİLERİNİ BALTALAMAK İSTEYEN GÜÇ ODAKLARI ORTAYA ÇIKTI' Dışişleri Bakanı Çavuşoğlu'na göre, Karlov'a yönelik suikast, Türkiye-Rusya dostluğunu baltalamak isteyen odakları açıkça ortaya koydu: "Büyükelçi Karlov'un uğradığı terör saldırısı, Türk-Rus işbirliğini baltalamak isteyen birçok güç odağının varlığını ortaya koydu. Dolayısıyla, ilişkilerimizin geliştirilmesi için ortak çaba gösterilmesi aynı zamanda Sayın Karlov'un anısına ve onun çabalarına saygının bir gereğidir diye düşünüyoruz." BÜYÜKELÇİ KARLOV SUİKASTININ ÜZERİNDEN 5 YIL GEÇTİ Rus Büyükelçi Karlov, "Gezgin Gözüyle Kaliningrad'dan Kamçatka'ya Rusya" konulu fotoğraf sergisinin açılışına katılmak üzere 19 Aralık 2016 Pazartesi günü akşam saatlerinde Çankaya Belediyesi Çağdaş Sanatlar Merkezi'ne geldi. Karlov, saat 19.05'te açılış konuşmasını yaptığı sırada koruması gibi hareket edip arkasına geçen saldırgan Mevlüt Mert Altıntaş tarafından silahla vurularak öldürüldü. Teslim olması için yapılan çağrılara ateşle karşılık veren Altıntaş, özel harekat polisleriyle girdiği çatışmada etkisiz hale getirildi. Saldırganın, İzmir Rüştü Ünsal Polis Meslek Yüksekokulunu bitirdiği ve Ankara Emniyet Müdürlüğü Çevik Kuvvet Şubesinde görevli polis memuru olduğu belirlendi. Olayın ardından Ankara Cumhuriyet Başsavcılığınca, aralarında FETÖ elebaşı Fetullah Gülen'in de dahil olduğu 28 şüphelinin yer aldığı iddianame hazırlandı. İddianamede, sıradan bir polisin, Büyükelçi Karlov'a ait bilgilere tek başına ulaşmasının mümkün olmadığı ve eylemi bir istihbarat örgütünün yardımıyla gerçekleştirdiği anlatıldı. İddianameye göre, terörist Altıntaş'a, Karlov suikastı için gereken bilgiyi, örgütün istihbarat yapılanmasında yer alan mahrem imam eski BTK çalışanı Şahin Söğüt sağladı. Suikasttan 10 gün önce Altıntaş ile Keçiören ilçesindeki evi yakınlarında görüşen Söğüt, saldırı talimatını iletti. Söğüt'ün cep telefonunda, örgüt elebaşı Gülen'e ait videolar, haberleşme programları, FETÖ ile ilgili bazı dava iddianameleri ile Karlov ve Gülen'in fotoğrafları bulundu. SUİKAST PLANI STV DİZİSİNDEN Karlov suikastının azmettiricisi ve 15 Temmuz darbe girişiminin faili FETÖ'nün cinayetten yaklaşık 6 ay önce de suikast girişiminde bulunduğu bilgisi de iddianamede yer aldı. Buna göre, AK Parti Genel Merkezi'nin 27 Haziran 2016'da düzenlediği 9. Geleneksel Büyükelçiler İftar Programının davetli listesinde Karlov da yer alıyordu. Tetikçi Altıntaş, programın düzenleneceği mekana yine koruma polisi olarak sızacaktı ancak o tarihte yurt dışı seyahati nedeniyle Karlov, iftar programına katılmadı. Böylece ilk suikast girişimi başarısızlıkla sonuçlandı. Öte yandan, FETÖ'nün kapatılan yayın organı Samanyolu TV'de yayımlanan "Nizama Adanmış Ruhlar" isimli dizide, Karlov suikastına ilişkin ipuçları yer aldı. Dizinin 30 Aralık 2014'te yayımlanan 89. bölümünde, resim sergisine katılan bir büyükelçiye yönelik suikast girişimi canlandırıldı. Dizideki suikast girişimi sahnesi ile Karlov suikastının benzerliklerine işaret edilen iddianamede, "FETÖ, kendisine iltisaklı medya aracılığıyla mensuplarına talimatlar ilettiği, algı operasyonları yaptığı, yapılacak örgütsel eylemlerin planlarının dizilerde işlendiği, örgüte ait dizilerin senaryolarında dahi örgüt elebaşı Gülen'in etkisi ve talimatı olduğu belirlenmiştir." tespiti yapıldı. DAVA SÜRECİ Karlov suikastı davasına, 8 Ocak 2019'da Ankara 2. Ağır Ceza Mahkemesi'nde başlandı. İlk savunmaların ardından 5 Mart 2020'de savcı, esas hakkında mütalaasını sundu. Mahkeme, 9 Mart 2021'de dosyayı karara bağladı. Buna göre, suikastı gerçekleştiren Mevlüt Mert Altıntaş'ın "örgüt abisi" sanık Şahin Söğüt ile suikast talimatını Altıntaş'a ilettiği belirtilen sanık Salih Yılmaz ve Ahmet Kılınçarslan, "anayasal düzeni ortadan kaldırmaya teşebbüs" ile Karlov'u "terör amaçlı kasten öldürme" suçundan 2'şer kez ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasına çarptırıldı. Mahkeme, FETÖ'nün mahrem istihbarat yapılanmasında görevli olduğu belirtilen sanık Hüseyin Kötüce ile eski istihbaratçı Vehbi Kürşad Akalın'ı "anayasal düzeni ortadan kaldırmaya teşebbüs" suçundan ağırlaştırılmış müebbet hapse, Karlov'u "terör amaçlı kasten öldürmeye yardım" suçundan da sanıklar 15'er yıl hapse çarptırdı. Mahkeme, sanıklar Hasan Tunç, Sercan Başer, Ufuk Gül'ü "FETÖ üyeliği" suçundan 7 yıl 6'şar ay, Ayşe Söğüt ve Kaan Bülbül'ü aynı suçtan 9'ar yıl, Hayreddin Aydınbaş ve Ramazan Yücel'i ise 10 yıl 6'şar ay hapisle cezalandırdı. Karlov'un öldürüldüğü serginin organizatörü sanık Mustafa Timur Özkan ise "FETÖ'ye bilerek ve isteyerek yardım" suçundan 3 yıl 9 ay hapisle cezalandırıldı. Heyet, sanıklar Doğukan Söylemez, Kadir Şamlı, Oğuzhan Öztürk, Abdulsamet Kekeç, Sefa Kurnaz ve Bilal Dereli'nin üzerine atılı suçlardan beraatına karar verdi. Mahkeme, FETÖ elebaşı Gülen ve Emrullah Uslu'nun da arasında bulunduğu firari sanıklar Hamza Sevinç, Cemal Karaata, Cengiz Özkan, Burak Yusmak, Murat Tokay, Şerif Ali Tekalan ve Temel Alsancak'ın dosyalarının ayrılmasına hükmetti. GÜLEN'İN TALİMATIYLA "RENKLENDİRME" TAKTİĞİ Mahkeme 19 Nisan 2021'de davanın gerekçeli kararını açıklandı. Buna göre, 15 Temmuz darbe girişiminin başarısız olmasından sonra FETÖ mensuplarının dağılmalarını engellemek ve yeni darbe girişimine imkan sağlamak amacıyla örgütün bu suikastı planladığı belirtildi. FETÖ elebaşı Gülen'in, 17-25 Aralık sürecinde örgüt mensuplarının tespit edilmemesi amacıyla "diğer dini gruplara dağılması" yönünde talimat verdiğine de işaret edilen gerekçede, örgüt içinde "renklendirme" denilen bu çalışma kapsamında, Altıntaş'ın Ankara'da çeşitli dini grupların içerisine sızdığı kaydedildi. Altıntaş'ın, bu amaçla "Sosyal Doku Vakfı" içerisinde saklandığı, bu vakıf içerisinde bulunduğu sürede dikkat çekmeden ve fark edilmeden FETÖ'ye bilgi aktarımında bulunduğu ifade edildi. Sanık Şahin Söğüt'ün, 9 Aralık 2016'da kripto suikastçı Mevlüt Mert Altıntaş'a saldırıyla ilgili yerine getirmesi gereken talimatları verdiği belirtilen gerekçede, Altıntaş'ın, "FETÖ tarafından özel olarak seçilerek eğitilen, kripto tabir edilen örgüt mensuplarından biri olduğu" vurgulandı.

2 yıl önce

Cumhurbaşkanı Erdoğan: Ellerini ovuşturarak Türkiye'nin tökezlemesini bekleyenleri hüsrana uğratmaya devam edeceğiz

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, 1 Mayıs Emek ve Dayanışma Günü, İstanbul Tersane Komutanlığında İşçilerle İftar programına katıldı. Programda konuşan Cumhurbaşkanı Erdoğan, “1 Mayıs'ı kendi bayramım olarak da kabul ediyorum. Tersane işçilerimizle TÜRK-İŞ sendikamızın temsilcileriyle birlikte bu güzel 1 Mayıs akşamında iftar sofrasında buluşarak bu sevince ortak olmak istedik. Sizlerin nezdinde insanlığın Ramazan Bayramı'nı tebrik ediyorum. Maalesef ülkemizde bazı kesimlerde bir şükürsüzlük bir tatminsizlik bir karamsarlık hali aldı başını gidiyor. Halbuki elimizdeki şükredeceğiz sonra daha iyisi için çalışacağız. Bunun ne demek olduğunu en iyi siz işçi kardeşlerim bilir. Dünyamız bir krizi içinde çırpınırken, biz enerjimizi yatırıma, istihdama, üretime, ihracata yönlendirdik” dedi. “TÜRKiYE'NİN TÖKEZLEMESİNİ BEKLEYENLERİ 20 YILDIR OLDUĞU GİBİ BUNDAN SONRA DA HÜSRANA UĞRATMAYA DEVAM EDECEĞİZ” “Hayat pahalılığı sebebiyle alım gücümüz bir parça düşmüş olabilir ama 30 milyon vatandaşımıza çalışacak iş, her ay evine girecek düzenli gelir sağladıktan sonra inşallah bu kayıpların hepsini de kısa sürede telafi ederiz” ifadelerini kullanan Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Türkiye çalıştıkça, ürettikçe ve geleceğine sahip çıktıkça hiç kimse bu milletin sırtını yerine getiremez. Elleriniz ovuşturarak Türkiye'nin tökezlemesini bekleyenleri 20 yıldır olduğu gibi bundan sonra da hüsrana uğratmaya devam edeceğiz. Bu yolda son nefesimize kadar mücadelede kararlıyız. Bugün insanlığın sahip olduğu her şeyin gerisinde pek çok kişinin alın teri, emeği ve fedakârlığı vardır” diye konuştu. https://twitter.com/rterdogan/status/1520818456282730497?s=21&t=pvgCWFoxaHHPEcfYlSkvSg

1 yıl önce

Türkiye karşıtları büyük hüsrana uğrayacak: Kongre satışı engelleyemez

ABD medyası F-16 satışlarına ilişkin Kongre'deki oylama ve ABD Başkanı'nın yetkilerine dair olasılıkları masaya yatırdı. Yazıdaki bilgilere göre her koşulda satışın gerçekleşmesini isteyen ABD Başkanı, Kongre'den çıkan tasarıları veto etme gücüne sahip ve Kongre bugüne kadar hiçbir başkan döneminde böylesine bir satış önerisini engelleyemedi. İKİ OLASILIK GÜNDEME GELDİ ABD merkezli Bloomberg yayın organında Roxana Tiron imzasıyla yayımlanan "ABD Temsilciler Meclisi Biden'ın Türkiye'ye F-16 jetlerini satma planının önüne engel koydu" başlıklı yazıda Türkiye'ye F-16 satışına engel olmak isteyenlerin elindeki güçler ve ABD Başkanı'nın bütçe yetkisi hakkındaki olasılıklar masaya yatırıldı. İki olasılığın gündeme getirildiği yazıda Türkiye'ye F-16 savaş uçaklarının satışını destekleyen ABD Başkanı Joe Biden'ın elinde her koşulda bu satışı gerçekleştirme yetkisi olduğu vurgulandı. SENATO'DA AYRICA OYLAMA Yazıda şu ifadeler kullanıldı: "Biden bu konuda Senato'da başta Kongre Dış İlişkiler Komitesi lideri ve partisinin önde gelenlerinden New Jersey'den Demokrat Parti'li Senatör Bob Menendez'in başında olduğu bir muhalefetle de karşı karşıya. Menendez ve diğer üç Kongre liderinin bu tasarıya Biden'ın masasına gitmeden önce karşı çıkmaması gerekli. Kongre'ye tanınmış olan Silah İhracatı Kontrol Yasası (Arms Export Control Act) doğrultusunda Biden'ın onaylaması durumunda ABD Kongresi ortak bir kararla bu silah satışını onaylamadığı yönünde bir karar da çıkartabilir. Yine de bugüne kadar Kongre hiçbir başkan döneminde böylesine bir satış önerisini engelleyemedi."

1 yıl önce

Fondaş medyanın aklama yarışı hüsranla bitti!

Türkiye karşıtı haberleriyle dikkat çeken CHP yandaşı Sedat Bozkurt eski HDP Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş’ın "Dışarıda olsam Kandil’e gider, ‘ya beni burada öldürün ya da silah bırakın’ derdim” yazısı fondaş medyada geniş yer buldu. Demirtaş’ı aklama aşkıyla çabalayan fondaş medyanın parlatma kampanyası elinde patladı. Demirtaş, bu cümlelerin kendisine ait olmadığını açıklayınca hayalleri suya düştü. CHP medyasının ‘Demirtaş’ algısı elinde patladı! CHP'li fondaş medyanın eski HDP Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş yalanı boşa çıktı. Daha önce FOX TV'de Ankara Temsilcisi ve Halk TV'de de Genel Yayın Yönetmenliği görevleri yapan Sedat Bozkurt, 27 Kasım 2022 Pazar günü Kısa Dalga'da kaleme aldığı "Masa altından el üstüne HDP" başlıklı yazısında Selahattin Demirtaş'ın kendisini ziyarete gidenlere, "Dışarıda olsam Kandil'e gider, 'ya beni burada öldürün ya da silah bırakın' derdim" cümlesini dile getirdiğini öne sürmüştü. FONDAŞ MEDYA YALANI HAVADA KAPTI Fondaş medya, Bozkurt'un yalan dolu algı operasyonuna hemen sarıldı. CHP, sol ve FETÖ medyası daha sonra ortaya yalan olduğu çıkan bu söylemi art arda haber yaparak ve yapılan haberleri sosyal medyadan paylaşarak Demirtaş'ı parlatma çabasına girişti.

1 yıl önce

''İttifak içinde ittifak'' hüsranı! Temel Karamollaoğlu: Sonuç çıkmadı

Saadet Partisi Genel Başkanı Temel Karamollaoğlu, 6'lı masa içinde milletvekili listeleri için 'üçlü ittifak' görüşmelerinden sonuç çıkmadığını açıkladı. Temel Karamollaoğlu, Gelecek ve DEVA partileri ile ortak listede anlaşamadıklarını söyledi. Sözcü TV'de konuşan Karamollaoğlu, 'Bendeniz ittifak içinde ittifak diye adlandırdığımız üçlü ittifakı önemsiyordum. AK Parti'den kopan oyları cezbederiz diye düşündük ama bu konuda maalesef ittifak sağlayamadık." dedi. 'ÜÇLÜ İTTİFAKTA ANLAŞAMADIK' Temel Karamollaoğlu, "DEVA Partisi ağırlıklı olarak 'Bizim logomuz altında seçime girelim.' dedi. Biz de bu mantıklı olmaz dedik. Biz 7-8 kere seçime girmiş 20 yıllık bir partiyiz." ifadesini kullandı. Saadet Partisi lideri, 'İttifak bizim amblemimiz altında olmalı yoksa biz seçim kurullarında, sandık kurullarında yokuz dedik. Ama anlaşamadık son noktaya da geldik." sözleriyle görüşmelerden sonuç çıkmadığını açıkladı.

1 yıl önce

FETÖ'de 14 Mayıs hüsranı! Umutlarını Kılıçdaroğlu'na bağlayan FETÖ'cüler, sosyal medya hesaplarından yaşadıkları hayal kırıklığını yazdı

HDP destekli 7'li koalisyonun Cumhurbaşkanı adayı Kemal Kılıçdaroğlu'nun 14 Mayıs Cumhurbaşkanı ve 28. Dönem Milletvekili Seçimleri'nde Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın gerisinde kalması sonrası FETÖ'de büyük bir hüsran yaşandı. Umutlarını Kılıçdaroğlu'na bağlayan FETÖ'cüler, sosyal medya hesaplarından yaşadıkları hayal kırıklığını yazdı.

1 2