04 Mayıs Cumartesi 2024
1 yıl önce

T24 yazarı Tolga Şardan’ın “İBB'yi teftiş eden heyetin başkanı rahatsız oldu, görevden ayrıldı” yalanı

Mülkiye Teftiş Kurulu Başkanlığı yapılan açıklama şöyle; “Bazı basın yayın organlarında; “İstanbul Büyükşehir Belediyesi'ni teftiş eden müfettişlerin neden değiştirildiğine” ilişkin maksatlı yazıların yer aldığı görülmüştür. Kamuoyunun doğru bilgilendirilmesi amacıyla aşağıdaki açıklamanın yapılmasına gerek duyulmuştur:   Bilindiği gibi, terörle mücadelemiz uzun yıllardır kararlı bir şekilde sürdürülmektedir. Bu mücadelemizin bazı kesimler tarafından farklı şekillerde engellenmeye ve akamete uğratılmaya çalışıldığı da bir gerçektir. Terörle mücadele bağlamında Bakanlığımıza yapılan ihbarlar üzerine Mülkiye Teftiş Kurulu'nun, görev alanındaki kurum ve kuruluşlarda inceleme, teftiş ve soruşturma yürütmesi izahtan varestedir. Mülkiye Teftiş Kurulu görevleri kapsamında, FETÖ, PKK/KCK ve tüm terör örgütleriyle ilgili yüzlerce soruşturma dosyasını, sorumluluk duygusuyla alnının akıyla tamamlamıştır.   Mülkiye Teftiş Kurulu'nun, İstanbul Büyükşehir Belediyesi'nde yürüttüğü teftiş ve soruşturmalar ile ilgili defalarca açıklama yapılmasına rağmen mesnetsiz olarak kamuoyunu yanıltmaya yönelik yazılar yazılmaya ve paylaşımlar yapılmaya devam edilmektedir. Bu defa, “İstanbul Büyükşehir Belediyesi'nde özel teftiş yürütmekle görevli bir müfettişin, görevden affını istemesinin” polemik konusu yapılmaya çalışıldığı görülmektedir.   Bakanlık Makamının 20/12/2021 tarihli onayı kapsamında 5 Mülkiye Müfettişi, 1 Ticaret Müfettişi, 1 Hazine ve Maliye Müfettişi ile 1 MASAK Uzmanından müteşekkil 8 kişilik teftiş heyeti tarafından İstanbul Büyükşehir Belediyesi'nde özel teftiş yürütülmüştür. Her onay kapsamında yapıldığı gibi bu onay kapsamında da görevi layıkıyla tamamlayacak sayıda müfettiş görevlendirilmiştir. İnceleme, teftiş ve soruşturma için görevlendirme yapılırken müfettişlerin üzerindeki iş yükü ve Kurulun iş yoğunluğu dikkate alınmaktadır. Yine işin durumuna göre ilave müfettiş görevlendirmesi yapıldığı gibi müfettişlerin mazeretlerine binaen üzerlerindeki görevler de alınabilmektedir. İstanbul Büyükşehir Belediyesi özel teftişinde 24/12/2021 tarihinde görevlendirilen ve gündeme getirilen Müfettişimiz 11/04/2022 tarihli dilekçesiyle “kendisinin ve eşinin sağlık sorunları bulunması ve tedavi süreci” gerekçesiyle teftiş görevinden affını talep etmiştir. Müfettişimizin, İzmir Çalışma Grubunda görevli olduğu, tedavi ve kontrollerinin İzmir’de devam ettiği göz önünde bulundurularak bu görevden ayrılması ve teftişin diğer görevli müfettişlerce tamamlanması Kurul Başkanlığımızca uygun görülmüştür. Sağlık, eğitim veya ailevi durumlar gibi gerekçelere bağlı olarak yapılan görev değişiklikleri yıl içinde diğer teftiş ve soruşturmalarda da uygulanmıştır.   Müfettişimizin insani ve ailevi durumunun polemik konusu haline getirilmesi ve Teftiş Kurulumuzun zan altında bırakılmaya çalışılması fevkalade üzüntüyle karşılanmıştır.   Bu durumun yürütülen teftişin yeri ve konusuyla bir ilgisi bulunmamaktadır. Kurulumuzun olağan çalışma usulleri içerisinde yapılan rutin bir uygulamanın farklı yönlere çekilmesi ve farklı anlamlar yüklenmesi asla kabul edilemez. Mülkiye Teftiş Kurulu bu güne kadar olduğu gibi bundan sonra da görevini hukuka bağlı olarak layıkıyla yerine getirmeye devam edecektir.”

1 yıl önce

“İBB'de terörle irtibatlı ve iltisaklı insanların işe alınması içimi acıttı”

Selvi, İBB'de terörle irtibatlı kişilerin işe alındığını da belirtti. Selvi, yazısında şu ifadeleri kullandı: "İbrahim Doğan -İBB İstanbul Ağaç Peyzaj- 2008 Haziran ayında İstanbul’dan PKK’ya katılmış. 2009 yılında Türkiye’ye yönelik birçok terör saldırısının gerçekleştirildiği Hakurk kampında PKK’nın tim komutanlığına getirilmiş. 13 Ağustos 2022 tarihinde Van-İran sınırında bulunan sınır karakoluna teslim olmuş. Ömer Keleş -İBB İstanbul Ağaç Peyzaj- 2017 ve 2020 yılında PKK terör örgütüne üyelikten işlem görmüş. 4 Mayıs 2017 tarihinde PKK’ya, terör örgütüne üyelikten cezaevine girmiş. 18 Ekim 2018 tarihinde tahliye olmuş. İBB’de işe alınmış. Fikri Karabulut -İBB Boğaziçi Konut Hizmetleri- 2 Ocak 2014 tarihinde PKK’ya katılarak Bawer kod adını almış. 19 Haziran 2014 tarihinde Hakkâri’de teslim olmuş. Daha sonra İstanbul’da PKK’nın Devrimci Gençlik Hareketi içerisinde yer alarak eylemlere katılmış. Mükerrem Kestin -İBB Sosyal Hizmetler- PKK’da kırsal alanda silahlı faaliyet yürütürken 2015 yılında teslim olmuş. Bu örnekleri daha fazla uzatmak istemiyorum. İBB’ye işe alımlarda önceliğin Mehmetçikle girdiği çatışmada etkisiz hale getirilen, o nedenle PKK’da “Değer Ailesi” olarak bilinen terörle irtibatlı ve iltisaklı insanların işe alınması içimi acıttı. Belediye başkanı adayı olduğunda Eyüp Sultan’da Yasin-i Şerif okuyan Ekrem İmamoğlu bunu yapmamalıydı."

1 yıl önce

İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu konu öğrenci olunca soruyu es geçti

https://twitter.com/bugunguncel/status/1608021418448654338?s=46&t=yXRNUBtc1F47SCf-266FsA

1 yıl önce

İçişleri Bakanı Süleyman Soylu'dan İBB'de terör soruşturması açıklaması: Ekrem İmamoğlu beni arayıp yardım istedi

İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, belediyelerde yürütülen terör soruşturmalarına ilişkin önemli açıklamalarda bulundu. Soylu, İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu'nun saygılarını sunarak kendisini aradığını söyledi, "Bana belli bir konuda "CHP Genel Merkezi beni zaten sevmiyor, nolursunuz bana bu konuda yardımcısı olur musunuz?" diye bir ricası da olmuştur. Ama biz kanun ne gerekiyorsa onu yaptık. Bir taraftan işine geldiği zaman alttan almasını bileceksin. Bir taraftan hakaret edeceksin. Bu ikiyüzlülüktür. Bunu tarihin akışına bırakıyorum." diye konuştu. SALDIRI HAZIRLIĞINDAKİ 5 TERÖRİST ETKİSİZ HALE GETİRİLDİ Bakan Soylu ayrıca; saldırı hazırlığındaki terör örgütü PKK üyesi 5 kişinin mühimmat ve patlayıcılarla birlikte Van'da yakalandığını açıkladı. Soylu, teröristlerin talimatı İran'dan aldıklarını söyledi. Bakan Soylu'nun konuşmasından öne çıkanlar: "Biraz önce İBB Başkanı'nın bu konudaki açıklamalarını hep beraber takip ettik. Elbetteki herkesin kendisini savunma hakkı vardır. Bu hem doğal bir haktır. Türkiye tam 40 yıldır terörle mücadele ediyor. 40 yıldır bu mücadele içinde ödediğimiz büyük bedeller var. Dağdaki terörle mücadele ne kadar zorsa bu ondan biraz daha zordur. Doğu ve Güneydoğu'da PKK/KCK ile irtibatlı olduğu bilinen belediye başkanları açığa alındılar. FETÖ'den devlete sızanlar kamudan çıkarıldı. Zorlu bir sürecin sonunda kamuyu çok büyük bir şekilde terör örgütünden arındırdık. Elbette sizde ben de biliyorum ki; kriptosu var, uykuya yatmış olanlar var... Biz bunların hepsini sökebilmek için büyük bir çaba ortaya koyuyoruz. "CHP BENİ SEVMİYOR" Eğer FETÖ ile iltisaklı belediyelerde gereğini yerine getirmemiş olsaydık bugün neler olurdu? Anayasa yetkisini kullandığımız için eleştirildik. Bundan belli bir süre önce İmamoğlu saygılarını sunarak beni aramıştır. Bana belli bir konuda "CHP Genel Merkezi beni zaten sevmiyor, nolursunuz bana bu konuda yardımcısı olur musunuz?" diye bir ricası da olmuştur. Ama biz kanun ne gerekiyorsa onu yaptık. Bir taraftan işine geldiği zaman alttan almasını bileceksin. Bir taraftan hakaret edeceksin. Bu ikiyüzlülüktür. Bunu tarihin akışına bırakıyorum. "BELEDİYELERE SÖZDE DEĞER AİLELERİ ALDILAR" İstihbarat elimizde olduğu için soruşturma izni verdik ve başladı. Sözde değer aileleri aldılar. Biz şehit ailelerini alıyoruz ya. Terör örgütü PKK'da elinde bulundurduğu belediyeler vasıtasıyla, dağda etkisiz hale getirilenlerin akrabalarını, kardeşini, ağabeyi gibi yakınlarını belediyelere alıyor. Biz bunları biliriz. Bunları, HDP'yi ve PKK'yı iyi takip ettiğimiz için, kayyum belediyelerinde operasyon yaptığımız için biliriz. İlişkiyi kiminle kurdunuz? Bu sözde değer ailelerini ben almadım diyememiştir. Tam tersi benim "Bulunduğum dönemde Anayasa Mahkemesi bunu iptal etti. Kanunlar şöyle geldi, böyle oldu. Onun için ben buradaki araştırmaları yapma görevi bana ait değil" diyor. Biz bu soruşturmayı sadece İBB'de yapmadık. Tüm belediyelerde yaptık, yapmaya devam ediyoruz. Biz bu soruşturmayı sadece İBB'ye yapmıyoruz. Kanuna rağmen suçu olmasına rağmen işe alınanlar oldu mu? Oldu. Soruşturmayı 8 kişilik heyetle yaptık. Ve heyet içerisinde, Ticaret Bakanlığı ve MASAK'tan da elemanlar vardı. Herkesin kendine ait bir sorumluluğu vardır. Başmüfettişlerden en kıdemlisi olan koordinasyonu yapar. Birisi çıktı yerine başka biri geldi... Bu da yalan. 8 kişi devam etti. "İŞE ALDIKLARINIZI SİZE KİM ÖNERDİ?" 505 kişi terörle iltisaklı olduğu için kamuda çalışamaz. Yüzünüzün karalığını silemezsiniz. Bu 505 kişi İmamoğlu döneminde alınmış bunların bizatihi işe girmesinde engel durum söz konusudur. Ve kendi suçunu örtbas etmek için masum insanları kalkan yapmak ayıptır. Terör iltisaklı 505 kişiyi İmamoğlu işe almıştır. "SORUMLULUĞUNU ÖRTBAS EDEMEZSİN" Bu 505 kişinin şirketteki dosyalarını kimden almış olabiliriz? İBB'den... 500 kişinin terörle itisakına bakıldı ve dosyaları sizden istendi. Ben bunları bilmiyorum, haberim yok demek yalanın kuyruklusudur. Sorumluluğunu örtbas edemezsin. Bir yalan daha var. 'Benim bunlarla ilgili ne sorumluluğum olabilir?' diyorsunuz. 2-3 kişiyi işten atan irade kimin iradesidir? İBB'nin... Peki bu iradeyi neden terörle iltisakı olanlar için kullanmadın? "İMAMOĞLU ALENEN YARGIYI TEHDİT ETTİ" Daha önce bir yalan var. Benim bunlarla ne sorumluluğum olabilird diyorsunuz. 2-3 kişiyi işten atan irade kimin iradesiniz. İBB'nin iradesidir. 2-3 kişiyi işten atan irade diğerleri için neden aynı iradeyi göstermemiştir? Hepsini kendi ağzınla söylüyorsun. 2-3 gazeteye yazdırdığın yazıyla sorumsuzluğunu örtemezsin. Biz bugün de güvenlik ve arşiv soruşturması istenirse veririz. Bir soruşturma yok, üç soruşturma var. DİAYDER soruşturması devam ediyor onu niye sormuyorsun? Bir de Belediye içinde yakalanan Şafak Duran'la ilgili soruşturma var. Belediye'ye gassalolarak girip çıkmış. Biz 9 Aralık'ta durumu izah ettikten sonra baktı ki mesele başka yöne gidecek kurmadıkları değerlendirme komisyonunu kurdu. Bütün bunları ortaya koyduktan sonra, esas itibariyle İmamoğlu ne yapmak istedi? Bir önceki mahkemede olduğu gibi alenen yargıyı tehdit etti. Dedi ki: Bu terör soruşturmasını açarsanız Gökkubbeyi başınıza yıkarım. Daha sonra "Ben bu lafı yargıya söylemedim, Süleyman Soylu'ya söyledim" diyebilir. Dil papuç, bunu rahatça yalan söyleyebiliyor.

Bizim terörle mücadelemiz hoşuna gitmeyebilir ama tüm bunlarla ilgili bizi Cumhurbaşkanımıza, partimize şikayet ediyor. Ben bir güvenlik sorunumuyum ama PKK için güvenlik sorunuyum. Çünkü görevim bu. Sabahtan itibaren bu konuda birçok değerlendirmeler yapıldı. Ama maalesef Mersin, Adana gerek İzmir. İzmir'de yakalanan terör örgütü üyesi içeride. Kimler bunlar? "HAYATI YALAN OLDUĞU İÇİN ELBETTE SÖYLEYEMEZ" İstanbul'da yardım toplarken yardımla ilgili, bu yardımın kanunlara uygun olmadığını tespi ettikten sonra çok doğal olarak yardım toplanan paralara el konuldu. İBB Başkanı Beni aradı ve dedi ki: CHP zaten bana karşı, hemşehriliyiz ne olur onları bana ezdirme. Hayatı yalan olduğu için elbette bunu söyleyemez. Aramızda bir telefon daha gerçekleşti. Onu da gidip CHP ye şikayet etti. İçişleri Bakanı bana böyle böyle söyledi diye. Fikri Karabulut, 2014'te PKK-KCK kırsala katılmış.Ömer Keleş, Nuri Çiçek; İbrahim Doğan, Muharrem Kılıç. Bunlar kim dağdakiler. Bunlar sadece bir kısmı. Biz o zaman görevimizi yapmayalım, işe gitmeyelim. HDP ile anlaşılsın biz de aval aval bakalım! O zaman biz ahmak oluruz, görevimizi istismar etmiş oluruz. Mazlum Şimşek, kardeşi Selim Şimşek 2014'te PKK'ya katıldı. Sabah bunları açıklasaydı! HDP, terör örgütü teklif etti deseydi. İnsanlara iftira atmak kolay bir iştir. Bu ülke terörle mücadele ediyor. Biz şehitlerimize, gazilerimize borcumuzu ödeyemeyiz. DHKP-C'den FETÖ'den bir çok isim konusu. Ama suçlayınca iftira atabilme kabiliyetine sahip olabiliyorsunuz.Ayıptır, yazık günahtır. Hepimizin bir kamu sorumluluğu var, ama bu sorumluluğu anayasa ve kanunlar içerisinde götürüyoruz. Ama siz kibrinizin ve hırsınız mağlubu olursanız yolda giderken adeleti vicdanı, hukukun üstünlüğünü hesap etmezseniz, PKK'lıyı da DHKP-C'liyi de FETÖ'cüyü de doldurursunuz. 120 kişiyi neden işten çıkardı? Neden biz uyarmadan önce değil de sonra çıkardın? Bedeli ne olursa olsun biz bunu öderiz. Bizim görevimiz bir da Türkiye'nin terörden ağzının yanmamasıdır. Hangi bilboardlarda ismimizi soyismimizi ifşa ederlerse etsinler bir önemi yoktur. Türkiye'den önemli değildir. Siyasi hesapla kamu kurumu teröre peşkeş çekilemez."

1 yıl önce

Yalanın bini bir para! Hangi İmamoğlu’na inanalım CHP’li Ekrem’e mi İBB Başkanı Ekrem’e mi?

İçişleri Bakanlığı’nın terör iltisaklı/İrtibatlı belediyeler için başlattığı soruşturmanın sonuçlarının İstanbul Büyükşehir Belediyesiyle ilgili ayağı İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı’na teslim edildi. Dün konuya ilgili basın açıklaması yapan İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu’nun çelişkili ifadeleri gündem oldu. İBB’ye terör iltisaklı/irtibatlı çalışan alınmadığını ifade edemeyen CHP’li Ekrem İmamoğlu, İçişleri Bakanı Süleyman Soylu ile gerçekleştirdiği telefon görüşmelerini ise önce kabul sonra inkar etti. İşte Ekrem İmamoğlu’nun o ifadeleri: https://twitter.com/bugunguncel/status/1608350210530607104?s=46&t=VtTLVY6NMIroeGwYEdZs7g

1 yıl önce

İBB’ye yönelik terör soruşturmasının basın toplantısında Canan Kaftancıoğlu Ekrem İmamoğlu’nu neden yalnız bıraktı?

Kaftancıoğlu dışında tüm İstanbul il başkanlarının toplantıda yer aldığını ifade eden Saymaz, “Kaftancıoğlu’nu aradım. Neden katılmadığını sordum. Yurtdışında okuyan kızını havalimanına götürdüğünü, toplantı ile uçak saati çakıştığı için gelemediğini anlattı” dedi. "İmamoğlu, Kılıçdaroğlu ile yaptığı baş başa görüşmede Kaftancıoğlu ile yaşadığı gerilimi masaya getirdi" Yazısına, “Bu arada, Saraçhane sürecine rağmen İmamoğlu ve Kaftancıoğlu gerginliği yatışmadı” notunu düşen Saymaz, “Hatta İmamoğlu, geçen pazar günü Ahlatlıbel’de Kılıçdaroğlu ile yaptığı baş başa görüşmede, şikâyet ve anlaşmazlık konularından biri olarak Kaftancıoğlu ile yaşadığı gerilimi masaya getirdi. ‘Bu mesele artık çözülmeli’ dedi” diye yazdı.

1 yıl önce

İçişleri Bakan Yardımcısı Mehmet Ersoy İBB personeli Muharrem Kılıç gerçeğini belgeleriyle ortaya koydu

Gündeme bomba gibi düşen bu açıklama sonrası İstanbul Büyükşehir Belediyesi yönetimi, "Şehit yakınına terörist dediler" diyerek algı operasyonuna girişmişti. İçişleri Bakan Yardımcısı Mehmet Ersoy, İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu'nun danışmanı Murat Ongun’un bu ithamlarına yanıt vermişti. Dünkü açıklamasında Ersoy, Mehmet Kılıç'ın 2016 yılında Diyarbakır'da düzenlenen bombalı saldırıda şehit olduğunu, İBB personeli Muharrem Kılıç'ın ise, 2014'te PKK'nın kırsal kadrosuna katıldığını ve 2017'de PKK'nın şehir yapılanması YPS'de yakalanan kardeşi olduğunu duyurmuştu. Terör iltisaklı zanlının kamuda işe girmek için de başvuruda bulunduğu sicili nedeniyle bu talebinin reddedildiği ve İBB tarafından işe sokulduğu ortaya çıkmıştı. Bu kez Ersoy, Kılıç hakkında Aile Bakanlığı, Diyarbakır Valiliği, Diyarbakır 1. İdare Mahkemesi Gaziantep Bölge İdare Mahkemesi’nce “RED” kararı verilirken İBB tarafından belediyede işe kabul edildiğini belgeleriyle ortaya koydu. BAKAN YARDIMCISI ERSOY, KILIÇ İLE İLGİLİ BELGELERİ ORTAYA KOYDU Dün İçişleri Bakan Yardımcısı Mehmet Ersoy, terör iltisaklı zanlı KIlıç'ın kamuda işe girmek için de başvuruda bulunduğu sicili nedeniyle bu talebinin reddedildiği ve İBB tarafından işe sokulduğunu bildirmişti. DEVLETTEN "RED" İBB'DEN ONAY! Bakan Yardımcısı Ersoy, bu kez Kılıç hakkında Aile Bakanlığı, Diyarbakır Valiliği, Diyarbakır 1. İdare Mahkemesi Gaziantep Bölge İdare Mahkemesi'nce "RED" kararı verilirken İBB tarafından belediyede işe kabul edildiğini belgeleriyle ortaya koydu. https://twitter.com/mehmetersoy57/status/1608482944838160388?s=48&t=_uGkfZQbmgYGsEBx6TJYsQ

1 yıl önce

İBB’deki teröristler! Prof. Dr. Aslı Baykal: “Soylu haklıymış”

Baykal sosyal medya hesabı Twitter’dan yaptığı açıklamada, “Soylu İmamoğlu. Pkklıların işe alınması konusunda Soylu haklıymış. Şehit yakını denilen kişi memuriyete kabul edilmemiş önceden. Keşke herkes tarafını açıkça söylese de kendi tarafındaki oyları alsa. Bir de telefon konusu var. Kayıtları bulmak kolaydır, görsek kim haklı anlaşılır” değerlendirmesinde bulundu. https://twitter.com/asliibaykal/status/1609065358572326912?s=46&t=sDTLuJ1aL_26KmDwF6RziQ Ne olmuştu? CHP’li Ekrem İmamoğlu, 1000 üzerinde terör iltisaklı/irtibatlı şahsı güvenlik soruşturmasına tabi tutmadan hile yöntemiyle İBB’de işe almış, İçişleri Bakanlığı konuyla ilgili özel teftiş başlatmış ve soruşturma dosyasını İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı’na sunmuştu.

1 2 ... 60 61 62 63 64 65 66 ... 98 99