Son Dakika:
İBB’de terör seviciliği bitmek bilmiyor. Eda Ezgi Yıldız’dan sonra Boğaziçi A.Ş çalışanı Tayfun Zorlu’nun da DHKP-C’li teröristlere, görevi başında şehit ettikleri Savcı Mehmet Selim Kiraz’ın ardından methiyeler dizdiği ortaya çıktı.
İBB’de İETT otobüsleri ve metrobüslerden sonra cenaze araçları da İstanbulluları canından bezdirdi. Dün yaşanan cenaze aracı arızası sırasında ise şehrin Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu, özel jet ile gittiği Sinop’ta miting yapıyordu. CENAZE ARABASI YOLDA KALDI 80 yaşındaki Sündüz Karacan kalp rahatsızlığından dolayı 31 Mart Cuma günü hayatını kaybetti. Yakınları cenazenin defin işlemini yapılması için memleketi Tokat’a götürmek üzere İstanbul Büyükşehir Belediyesi’ne başvuru yaptı. Saat 20.00’da 30 kişilik aracın geleceği söylenirken cenaze yakınları o saatte Karacan’ın tabutunu da sokağa taşıyarak beklemeye koyuldu. Araç belirlenen saatte gelmeyince cenaze yakınları sürücüyü arayarak durumu sordu. Kendilerine aracın bozulduğunu ve ne zaman tamir olursa o zaman geleceği söylenen cenaze yakınları, Sündüz Karacan’ın naaşı ile birlikte saatlerce sokakta bekledi. Bir süre sonra Bağcılar Belediyesi’nden araç talep eden vatandaşlar, 25 kişilik aracın gelmesi ile cenazelerini Tokat’a götürmek üzere yola çıktı. “BAŞKA ARAÇ İSTEDİĞİMİZDE OLMADIĞINI SÖYLEDİLER” Konu ile ilgili konuşan cenaze yakını Saffet Gümüş, “Bugün Bağcılar’da bir cenazemiz vardı. İBB’ye başvuru yaptık. Yıkaması yapıldı ve saat 20.00 gibi 30 kişilik aracı göndereceklerini söylediler. Sürücüye konum attım ve yemeğini de ayarladık. İftardan sonra herkes geldi. Dualarımızı ettik ve cenazeyi evin önüne bıraktık. Sürücüyü aradık ‘Aracımız bozuldu’ dedi. Başka araç istediğimizde olmadığını söylediler. Ne zaman yapılırsa geleceklerini söylediler. Cenaze sokakta ve insanlar dışarıda. O zaman bize söz vermesinler. Bağcılar Belediyesi’ni başvuru yaptık. 25 kişilik araç verdi. Nasip olursa birazdan Tokat’a gideceğiz. Son dakika böyle bir durumun olmaması lazım. Hava çok soğuk ve cenaze ortada” dedi.
gdh.digital’in haberine göre; Şehit Savcı Mehmet Selim Kiraz’ın öldürüldüğü ana ilişkin yakışıksız paylaşımlarda bulunan Ezgi Yıldız’ın İstanbul Büyükşehir Belediyesi personeli olduğunun ortaya çıkmasının ardından belediye yönetimi bu kez yeni bir suçlamayla karşı karşıya. Buna göre Yenikapı meydanında düzenlenen Nevruz gösterilerinde terör örgütü elebaşı Öcalan’ın posterinin açılmasını sosyal medya hesaplarında eleştiren çalışanların iş akdi feshedildi. İşten çıkarılan çalışan sayısının 11’i bulduğu söyleniyor. Gerekçe göstermeden çıkardılar İşten çıkarmalar İBB’nin iştirak şirketi İSPER’de yaşandı. Çalışanların Nevruz gösterilerinde terör örgütü PKK elebaşı Öcalan’ı öven pankartlar açılması üzerine sosyal medya hesaplarından bu duruma tepki gösterdikleri, bunun üzerine işten çıkarıldıkları belirtiliyor. Çalışanlara gönderilen Genel Müdür Yardımcısı Güçlü Adil Kırmızı imzalı tebligatlarda işten çıkarma işleminin 31 Mart itibariyle gerçekleştiği belirtiliyor. İBB yönetimi işten çıkarma işlemi için çalışanlara herhangi bir gerekçe göstermedi. PKK'yı eleştirdim, kovuldum İşlemine tepki gösteren çalışanlardan biri “Nevruz’da tepki göstermiştim. Benim gibi PKK’yı eleştiren 11 kişi işten çıkarıldı” dedi. İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, İBB’de yönetimin el değiştirmesinin ardından terör örgütü sempatizanlarınını belediyede istihdam edildiğini açıklamıştı. Geçtiğimiz günlerde İBB çalışanı Ezgi Yıldız, şehit savcı Mehmet Selim Kiraz’ın öldürülüş anına ilişkin yakışıksız paylaşımıyla gündeme gelmiş ve tutuklanmıştı. İşten çıkarılan personelin şu ana kadar her hangi bir disiplin suçu almadığı ve bugüne kadar soruşturma geçirmediği öğrenildi.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Başakşehir-Çam Sakura Şehir Hastanesi ile Kayaşehir metro hattı açılışında konuştu. İşte Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın konuşmasından satır başları: Bugün İstanbulumuzun önemli bir meselesini daha çözmek için buradayız. Başakşehir-Kayaşehir metro hattımızın açılışı için buradayız. Metro hattımızın İstanbulumuza kazandıran Ulaştırma Bakanlığımızı tebrik ediyorum. İstanbul'u yer altından ve yer üstünden demir ağlarla örme vizyonumuzu adım adım gerçekleştiriyoruz. Her fırsatta altını çizerek ifade ediyorum. Biz İstanbul'a ve İstanbullulara aşığız. Biz bu şehri kalbimizin her hücresiyle seviyoruz. Kimse kusura bakmayın, İstanbul'u birilerinin ihtiraslarına kurban edemeyiz. Fatih'in emaneti olan bu güzel şehrin gün be gün karanlığa sürüklenmesine seyirci kalamayız. İstanbul'a karşı sorumluluklarımızı yerine getirmekten kimse bizi alıkoyamaz. Havasını birlikte soluduğumuz İstanbullu hemşehrilerimize mahcup olamayız. Ulaştırma Bakanlığımız asıl sorumlusu becerip işi devam ettiremediği için, İBB yapmadığı için devraldı. 3 yılı geçti, bu büyükşehir belediyesi ne yazık ki İstanbul'a bir çivi dahi çakamadı. Buna asıl dersi 2024'te verecek İstanbul. Şimdi 14 Mayıs'ta seçimlerde bunlara dersini vereceğiz. İBB YOLUNU DA YAPMAMIŞTI Gece gündüz demeden çalışarak 24 ay içerisinde metro hattını açılışa hazır hale getirdik. Hattımızın testlerini de başarıyla tamamladık. Bugün de sizlerin hizmetine vermenin gururunu yaşıyoruz. Metro istasyonlarımızın tasarımlarını özgün bir anlayışla düzenledik. Sembol mekanlar da kazandırmak istedik. Çam ve Sakura Şehir Hastanesi durağında özel atrium inşa ettik. Yer altında bekleyen yolculara sıcak bir atmosfer sunduk. Kent merkeziyle, Çam ve Sakura Şehir Hastanesi arasında ulaşım artık daha hızlı olacaktır. Biliyorsunuz Çam ve Sakura Şehir Hastanesi açılacağı zaman oranın yolunu da İBB yapmadığı için biz inşa etmiştik. Bu metro hattımızı diğer toplu taşımalarla entegre ederek, İstanbul Havalimanı dahil kolayca ulaşımını sağladık. Başakşehir size bu yakışır. "BİRİLERİ METRO HATLARINA BETON DÖKÜYOR" Birileri inşaatı başlamış metro hatlarına biliyorsunuz ne yapıyorlar? Beton döküyorlar, beton. Bakanlığımız ise 5 metro hattında çalışmalarını sürdürüyor. İstanbul'da raylı sistem ağı 324,5 kilometreye ulaştı. Kimileri sadece laf yapar, kimileri de işte böyle iş yapar iş. Hizmet yapar, biz laf üstüne laf koyanlardan değil, taş üstüne taş koyanlardan olduk. Bu şehrin omuzlarımıza yüklediği sorumluğu bilerek çalıştık. Biz bu şehre aşığız, biz bu şehrin dertlisiyiz. Bundan sonra da eserlerimizle konuşmaya devam edeceğiz. "KIBLESİ KABE OLMAYANIN ARTIK SECCADESİ NEREYE BAKAR BİLEMEM" Birileri seccadelerin üstüne ayakkabı ile basabilir, ne yapalım. Bunları da iyi tanımak lazım. Kıblesi Kabe olmayanın artık seccadesi nereye bakar bilemem. Ramazan tüm Müslümanların vahdetinin sembolüdür. Ramazan sadece bereketi ile değil aynı zamanda sevinciyle de gelir. Bu sene deprem afeti sebebiyle ramazanı buruk yaşıyoruz. Kalbimizin bir yanı buradaysa diğer yanı da deprem bölgesindedir. "UÇAK GEMİMİZİ DEVREYE ALIYORUZ" Togg'un da teslimatlarını başlattık. Bay bay Kemal ne diyordu? Hani bunun fabrikası, dalga geçiyordu. Bay bay Kemal fabrikanın adresini vereyim, Gemlik'te. Yetmedi dedi ki "Peki bunları kime satacaksın". 177 bin talep oldu daha bir ayda. Togg'u hamd olsun ülkemize kazandırdık. Yollarda görmeye başladığımız Togg'a yakında dünyanın diğer ülkelerinde görmeye başlayacaksınız. Aliyev'e bir tane gönderdik, şimdi de bir tane Özbekistan Devlet Başkanı'na göndereceğiz. Rahmetli Erbakan hocamızın biliyorsunuz, 'Devrim' otomobili vardı, biz ise şimdi 'Devrin' otomobilini yaptık. Bu yatırımlar, İHA'lar, SİHA'lar, AKINCI'lar. Şimdi pazartesi günü inşallah uçak gemimizi devreye alıyoruz ve silahlı kuvvetlerimize teslim ediyoruz. Durmak yok yola devam. Yarın Pendik'teyiz, orada da açılışımız var. Birileri laf biz ise iş yaparız. Kendi aralarında her gün kriz yaşayan 7'li koalisyon var. Şimdi 4 tane yavru CHP'nin yanında yer aldılar ama biz milletimizle buradayız. 35 gün kaldı, durmuyoruz, kapı kapı dolaşıyoruz ve inşallah sandıkları patlatmaya hazır mıyız?
İBB Meclisi nisan ayı toplantısının birinci oturumu, Meclis 1. Başkanvekili Zeynel Abidin Okul başkanlığında Saraçhane'deki belediye binasında yapıldı. Meclis'te, 2022 Yılı Denetim Raporunu meclise sunmak için söz alan Denetim Komisyonu Başkanı Muhammet Kaynar, İBB'nin, 2022 yılında 58 milyar 941 milyon lira gelir elde ettiğini, 64 milyar 314 milyon lira gider yapığını söyledi. İETT'nin 2022 yılında 6 milyar 710 milyon lira gelir elde ettiğini, 8 milyar 930 milyon lira gider yaptığını ifade eden Kaynar, İSKİ'nin 2022 yılında 12 milyar 809 milyon lira gelir elde ettiğini, 17 milyar 446 milyon lira gider yaptığını belirtti. İSKİ ve İETT de dahil edildiğinde İBB'nin 2022 yılında toplam harcamasının 91 milyar lira olduğunu anlatan Kaynar, 2022 yılı bütçesinde merkezi idareden İBB'ye 50 milyar 750 milyon lira geldiğini ifade etti. "3,5 YILDA, 35 YILDA YAPILAN BORÇTAN DAHA FAZLA BORÇ YAPILMIŞTIR" İBB'nin borç miktarıyla ilgili Kaynar, şöyle konuştu: "Ekrem Bey göreve geldiğinde toplam borç 28 milyar lira iken, belediyenin Haziran 2019'da 28 milyar lira olan borcu 31 Aralık 2019 tarihinde 30 milyar 858 milyon liraya, 31 Aralık 2020 tarihinde 43 milyar 402 milyon liraya, 31 Aralık 2021 tarihinde 57 milyar 602 milyon liraya, 31 Aralık 2022 tarihi itibarıyla 82 milyar 75 milyon liraya yükselmiştir. Büyükşehir Belediyesinin kurulduğu 1984 yılından 2019 yılı haziran ayına kadar 35 yılda belediyenin toplam borcu 28 milyar lira olarak birikmişken Ekrem İmamoğlu'nun başkan seçildiği 2019 yılı Haziran ayından 2022 yılı sonuna kadar 3,5 yıllık dönemde da 54 milyar lira daha ilave borç yapılarak 82 milyar liraya çıkmıştır. Yani 3,5 yılda, 35 yılda yapılan borçtan daha fazla borç yapılmıştır. Borç, İBB'nin bir kaderi oldu ve aritmetik olarak artıyor. Muhtemelen 2023 sonunda 150 milyar liraya çıkacak gibi gözüküyor." İETT ve İSKİ'nin durumunun da vahim olduğunu belirten Kaynar, İETT'nin 2019 yılı sonu itibarıyla 725 milyon 942 bin lira olan borcunun, 2022 yılında 7 milyar 185 milyon liraya yükseltildiğini kaydetti. İSKİ'nin, yeni yönetime devredildiğinde hiç dış mali borcu bulunmadığına, sadece 350 milyon lira iç mali borcu olduğuna ve devasa yatırımlar yaptığına değinen Kaynar, İSKİ'nin yeni yönetimde 31 Aralık 2022 itibarıyla 13 milyar 757 milyon lira borçlu hale geldiğini vurguladı. Kaynar, İBB'nin kanunda belirtilen limitleri aştığı için borçlanamaz hale geldiğine dikkati çekti. "ŞEHİT SAVCIMIZ MEHMET SELİM KİRAZ'IN KATİLLERİNE ÖVGÜ DİZEN KİŞİNİN, MAALESEF İBB'DE ÇALIŞIYOR OLDUĞUNU GÖRDÜK" İBB'den çıkarılan işçilerle ilgili de değerlendirmede bulunan Kaynar, 2019 yerel seçimlerinde 1 işçinin bile atılmayacağına dair namus sözü verildiğini ama 21 bin kişinin işten çıkarıldığını, yerine 53 binin üzerinden örgütlerden paylaşıma göre işe alınan olduğunu belirtti. Kaynar, "Kimlerin büyükşehir belediyesine doldurulduğunu hepimiz biliyoruz. Dağdan getirilmiş kişiler gördük, aktif olarak terör örgütlerinde faaliyet gösterdikleri resmi verilerle sabit olan insanların, büyükşehir belediyesinde işe alındıklarını gördük. En kötüsü de 10 gün önce çok acı bir tablo gerçekleşti. Şehit savcımız Mehmet Selim Kiraz'ın katillerine övgü dizen kişinin, maalesef İBB'de çalışıyor olduğunu gördük." diye konuştu. İBB'nin 30 şirketi bulunduğunu ve 2019 yılında bu şirketlerin yönetim kurulu üye sayısının 359 olduğunu, 2022'de ise 486'ya yükseldiğini anlatan Kaynar, "Bu şirketlerin yönetim kurullarına atanma ve idaresiyle ilgili yetki tamamen büyükşehir belediye başkanına aittir. Meclisin bu konuda herhangi bir inisiyatifi söz konusu değildir." dedi. Bu şirketlerin tamamının zarar ettiğini ve batma noktasına geldiğini ifade eden Kaynar, her ay Meclis'e, şirketlerle ilgili sübvanse dosyaları geldiğine işaret etti. "BELEDİYENİN ŞİRKETİ, BELEDİYENİN DİĞER ŞİRKETİNDEN KOMİSYON ALIYOR" "İstanbul genelinde yapılacak muhtelif kültürel, sanatsal etkinlikler, tanıtım ve duyuru hizmetleri işi" ihalesine değinen Kaynar, ihalenin 217 milyon 907 bin 400 lira artı KDV bedelle ihale edildiğini, ihaleye tek firmanın katıldığını belirtti. Kaynar, "180 milyon liraya yaptırdıkları işi alan firma, alt yükleniciye 135 milyon liraya yaptırmış. Böylece 45 milyon lira fazla ödeme yapılmış. Ayrıca bu ihale kapsamında, Kültür A.Ş'ye verilen 13 milyon 12 bin 500 lira artı KDV bedelli video çekim ve film yapım işleri, Kültür A.Ş. tarafından da Medya A.Ş'ye verilmiş. Medya A.Ş, 11 milyon 181 bin liraya yaptırmış. Buradaki gariplik şu. Belediyenin şirketi, belediyenin diğer şirketinden komisyon alıyor. " ifadelerini kullandı. İBB taşınmazlarının yetkisiz ve ihalesiz şekilde satıldığının tespit edildiğini kaydeden Kaynar, "Belediyenin 536 adet dairesi, 2021 yılında belediye başkanı tarafından yetkilendirilen kişi tarafından tapudan hissesi de devredilerek ihalesiz ve belediye meclisinin satış kararı olmaksızın satılmıştır." dedi. "SÜTÜN DAĞITILACAĞI SADECE ÇANTA İÇİN DAHİ 2 MİLYON 724 BİN 460 LİRA ARTI KDV HARCAMA YAPILMIŞ" İBB'nin süt dağıtımı işinde sosyal yardım amacına ve verimlilik ilkesine uygun hareket edilmediğini, uygulanan dağıtım yöntemi sebebiyle süt maliyeti dışında ciddi miktarda dağıtım maliyetinin oluştuğunu anlatan Kaynar, şunlara değindi: "Reklam ve dağıtım masrafları için yapılan harcama miktarıyla daha fazla kişiye süt yardımı yapılabileceği tespit edilmiştir. 13 Aralık 2022 tarihinde 1 milyon 200 bin adet baskılı poşet, çanta alımı işi yapılmış, 2 milyon 40 bin lira... Bir de 8 Nisan 2022 tarihli Halk Süt poşet, çanta alımı işi için de 684 bin 460 lira ihale yapılmış. Böylece sütün dağıtılacağı sadece çanta için dahi 2 milyon 724 bin 460 lira artı KDV harcama yapılmış. İBB'nin 2022 yılı içerisinde heykel, tablo vesaire alımlarına 5 milyon 33 bin lira ödeme yapıldığını, "Fatih Sultan Mehmet Portre Madalyonu Satın Alınması" için de 1 milyon 241 bin lira artı KDV ödemesi gerçekleştirildiğini anlatan Kaynar, 16 milyon 812 bin liraya 35 bin kişilik yemek hizmeti alındığını belirtti.
Türkiye'yi derinden sarsan çifte felaketin ardından gözler olası İstanbul depremine çevrilmişken Beylikdüzü sahilindeki görüntüler, herkesi korkuttu. Beylikdüzü Gürpınar sahilindeki yürüyüş yolunda oluşan çökmeler gün geçtikçe artmaya devam ediyor. Yaklaşık 2 yıldır sahilde aralıklarla yürüyüş yolunda çökmeler ortaya çıktı. DUBALARLA ÖNLEM ALINDI Belediye ekipleri, çöken noktalara duba koyarak önlem aldı. Sahile gelenler ise yürüyüş yolunu kullanmadan üst kısımda bulunan kaldırımdan yürüyüşlerini sürdürdü. Çökmenin yaşandığı bir bölümün hemen yanında yer alan kafe ise dikkat çekti. Kafenin denize yakın olan bölümünde ortaya çıkan toprak kayması da göze çarptı. Uzmanlar, sahil şeridinde çökmelerin nedenlerinden birinin beton dolguların zemine uygun yapılmamasından kaynaklandığını söyledi. "BU ALANLARIN HEMEN YUKARISINDA HEYELAN ALANLARI VAR" İstanbul Üniversitesi Cerrahpaşa Mühendislik Fakültesi Jeoloji Mühendisliği Bölümü Öğretim Üyesi, Zemin Mekaniği Uzmanı Prof. Dr. Süleyman Dalğıç, içler acısı görüntü için şu ifadeleri kullandı; "Bu göçüklerin başlıca nedeni tabii dolgunun iyi yapılmamasından kaynaklanıyor. Lodos esince dalgalar dolgunun arasında girerek malzemelerin bir kısmını tekrar denize çekmekte. Dolayısıyla sahil yürüyüş bandında boşluklar oluşmakta ve buna bağlı olarak da çökmeler oluyor. Bu aslında can ve mal güvenliği açısından tehlikelidir. Bu alanların iyileştirilmesinin acil olarak yapılması gerekir. Tabii bir diğer neden bu alanların hemen yukarısında heyelan alanları var. Bu heyelanların topuk kısımları bu sahile çıkar. Dolayısıyla bu kısmından çıkan topuk hareketleri, bu dolguların deformasyonunda etkin rol oynayan ikinci bir parametredir. Buralara dikkat edilmesi gerekir diyoruz. Çünkü örneğin Kahramanmaraş depreminde olduğu gibi herhangi büyük bir depremde bu sahil yolu büyük zarar görebilir" "SIVILAŞMAYA BAĞLI OLARAK DA BURASI 1,5 METRE DENİZE DOĞRU KAYACAKTIR" Gürpınar sahilindeki sıvılaşmaya dikkat çeken Prof. Dr. Dalğıç, "Kuzey Anadolu fay hattı buraya yaklaşık 15 kilometre uzaklıkta. Olası büyük bir depremde bu sahil şeridimiz çok daha büyük zarar görebilir. Bu nedenle buralarda acil önlemler alınması gerekiyor. Burada tsunami olayını da bekleyebiliriz ama tsunamiden ziyade bu sahilde sıvılaşma olayı var. Sıvılaşmaya bağlı olarak da burası yaklaşık 1.5 metre daha denize doğru kayacaktır. Olası deprem yaz aylarında insanların sahilde yürüdüğü bir günde yaşanırsa vatandaşlarımız büyük zarar görebilir. Dolayısıyla burada acil önlemler alınmasını gerekiyor. Bu alandaki dolguların daha kaliteli yapılması lazım" değerlendirmesinde bulundu. İBB'DEN AÇIKLAMA YOK Bu arada Beylikdüzü Belediyesi, sahildeki çökmelerle ilgili çalışmaların İBB tarafından yürütüldüğünü belirtti. İBB ise süreçle ilgili açıklama yapmadı.
İBB AK Parti Grup Başkanvekili Mehmet Tevfik Göksu, İBB Meclisi nisan ayı toplantısının üçüncü oturumunda yaptığı konuşmada, belediye yönetimini sert sözlerle eleştirdi. "Siz bu şehre 21 bin kere yalan söylemiş bir belediyesiniz" Göksu, İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu'nun seçim öncesindeki vaatlerini yerine getiremediğine değinerek şunları söyledi; “Toplu taşımada ilk aktarma ücretsiz yapacaklarını söylediler. Şu anda toplu taşımada ilk aktarmada ücretsiz yapan bir İstanbullu yok. İBB Başkanı 5 yılda, 630 kilometre metro yapacağım demiş fakat bu rakama ulaşamadığı ortadır. Arkadaşlar siz bu şehre 21 bin kere yalan söylemiş bir belediyesiniz. 21 bin kişiyi işten çıkarmışsınız. Sadece siyasi mensubiyetten dolayıdır. İnanıyorum ki milletimiz CHP zihniyetin İstanbul’da ve Türkiye’de kök salmasına müsaade etmeyecektir" "CHP'nin olduğu yerde adalet mi olur?" Göksu, konuşmasının devamında muhalefetin belediyedeki kadrolaşma itirafını gündeme getirdi. Gelen tepkilere "Ne oldu oranlar değişti mi?" yanıtını veren Göksu, "Öbür koalisyon ortağı 'Bana arka kapıdan söz verdiklerinizi niye dış kapıda söylemediniz?' diyor. Elemanların yüzde 15'ini de oradan alıyorlar. Sonra liyakat diyorlar. CHP'nin olduğu yerde liyakat mi olur? CHP'nin olduğu yerde adalet mi olur?" ifadelerini kullandı. Gerçeği duymayı hazmedemeyen muhalefet sıraları Göksu'nun konuşmasını engellemeye çalıştı. Göksu, "Haddini bil, hadsiz" şeklinde karşılık verirken, oturuma ara verilmek zorunda kalındı.
Terör örgütü DHKP-C tarafından şehit edilen cumhuriyet savcısı Mehmet Selim Kiraz'ın katliamını öven paylaşımları ortaya çıkan CHP PM üyesi Gökhan Günaydın'ın sekreteri ve İBB İSYÖN AŞ'de İnsan Kaynakları Uzmanı kadrosunda çalışan Eda Ezgi Yıldız hakkında iddianame düzenlendi. Savcılık Yıldız hakkında zincirleme olarak terör örgütü propagandası yapmaktan ötürü 6 yıla kadar hapis cezası talep etti.
