06 Mayıs Pazartesi 2024
2 yıl önce

CHP’nin Suriye politikasını Mihraç Ural mı belirliyor? Esed’in Hatay planında CHP’nin rolü… Grift ilişkiler yumağı

Esed rejimi ve rejimin Türkiye uzantıları tarafından son aylarda başlatılan Hatay tartışmaları, şehrin CHP’li Belediye Başkanı Lütfü Savaş’ın da devreye girmesiyle farklı bir boyuta taşındı. Aralık 2021’de “Hatay bizim toprağımızdır, geri alacağız” açıklamasını yapan Suriye diktatörü Esed’in ekmeğine yağ çalarcasına şehri tahrik eden ve bir iç savaş çıkması için uğraş veren CHP’li pek çok ismin fikir babası olarak Reyhanlı katliamının da sorumlusu olan ‘Esed Kasabı’ Mihraç Ural’ın adı öne çıkıyor. CHP’nin Suriye politikasına yön veren isim olarak tanımlanan terörist Mihraç Ural’ın CHP ile ilişkisi ise çok eskilere dayanıyor.  MİHRAÇ URAL KİMDİR? Mihraç Ural, 1956’da Hatay’da Nusayri-Arap milliyetçiliğinin egemen olduğu bir ailede doğdu. Baba Zeki el Kasım (Ural) Suriye Baas’ının ideologlarından Vehib el Gamin ve Muhammed el Zerka’nın en yakın arkadaşlarından biriydi. Aslen Nusayri olan Zeki Kasım sosyalist ve aynı zamanda Arap Milliyetçisi bir kafa yapısına sahipti. Hatay ve İskenderun’un Suriye’ye ait olduğu ve Türkiye’nin işgali altında olduğu tezini savunan Zeki Kasım Ural, bu çerçevede faaliyet yürüten Suriye merkezli Uruba hareketi çerçevesinde bu amaç uğruna Türkiye’de çaba sarf eden isimler arasında oldu. Sosyalist anlayışın egemen olduğu bir çevrede büyüyen Mihraç Ural’ın ilk terör faaliyeti 20 yaşında Türkiye Halk Kurtuluş Partisi Cephesi’ne girmesiyle başladı. THKP-C, özü itibarı ile teori ve eylem ilişkisini Mahir Çayan’ın Kesintisiz Devrim yazılarından esinlenerek yeniden yorumlayan yönü ile dikkat çeken bir örgüt. Ankara ve Hatay o dönem örgütün en güçlü olduğu iki bölgeydi. Mihraç Ural, Adana, Hatay ve İskenderun bölgelerinde, bombalama, soygun ve yaralama eylemleriyle kısa sürede örgüt içerisinde yükseldi. 1976 yılında dahil olduğu THKP-C Acilciler Örgütü’nde bir çok terör faaliyetinde bulunan Mihrac Ural, 1980 yılında yakalanarak Adana cezaevine girdi. Ancak aynı yılın Mayıs ayında kaçırılarak Suriye’ye geçmesi sağlandı. ESED DESTEĞİYLE HATAY KURTULUŞ ÖRGÜTÜ’NÜ KURDU Suriye’de Esed ailesinin memleketi Kırdeha kasabasından ve aynı zamanda Cemil Esed’in sekreteri olan Malek Fadel ile evlenen Mihraç Ural, Türkiye’de yaşanan askeri darbe sonrası örgüt faaliyetlerini Suriye’ye taşıma amaçlı girişimlerde bulundu. Baas yönetimi tarafından Lazkiye’de tahsis edilen kampa 20’den fazla THKP-C militanını kaçak yollardan Suriye’ye getirdi. Mihraç Ural, Cemil Esed ve El Muhaberat’ın desteği ile ‘Hatay Kurtuluş Örgütünü’ kurdu. Türkiye’den Suriye’ye geçen birçok THKP-C militanı ve örgütün üst düzey isimlerinin Lazkiye’de karşılaştıkları yapının sosyalist bir devrimci hareketten çok Nusayri-Baas ideolojisine dönük faaliyetler olduğu itirazında bulunmaları girişimin başarısızlıkla sonuçlanmasına sebep oldu. Mihraç Ural ve El Muhaberat tarafından Acilciler Örgütü’nün başta iki önemli yöneticisi Zihni Alan ve Müntecep Kesici öldürüldü. Bölgede 1980-2000 tarihleri arasında faili meçhul olarak kayda geçen ölü sayısı 12 oldu. Türkiye Halk Kurtuluş Partisi-C, (THKP-C) tüm ölümlerden Mihraç Ural’ı sorumlu tutarken, Ural’ın sosyalist devrim ideallerine ihanet ederek milliyetçi amaçlar için arkadaşlarını öldürttüğünü iddia edildi. ÇOCUK VE KADIN KATİLİ 1980’lerin ortalarında Mihraç Ural seçeneğini donduran Hafız Esed yönetimi tercihini Abdullah Öcalan ve PKK yönünde kullandı. PKK’nın kuruluşunun hemen ardından Suriye’ye kaçan Abdullah Öcalan, 19 yıl terör örgütünü Suriye’de Hafız Esed’in himayesinde yönetti. Öcalan ile PKK bu süreçte farklı bir boyuta evrilirken Mihraç Ural da Suriye’de Esed ailesinin sağladığı imtiyazlar sayesinde bir çok alanda etkin ticari faaliyetler yürüttü. Akaryakıt istasyonlarından inşaatçılığa, uyuşturucu trafiğinden sınırda devam eden insan ve ürün kaçakçılığına, Lazkiye sahil bölgesinde pansiyon ve gece kulübü işletmeciliğinden, deniz ticaretine birçok alana giren Mihraç Ural’ın terörist kimliği ile yeniden ortaya çıkışı 2011 Suriye İç Savaşı ile oldu. Mihraç Ural Mukaveme Suriye isimli bir örgüt kurarak rejimin destek verdiği milis direniş hattına katıldı. Lazkiye Sahili’nde yer alan El Basit Kasabası’nı merkez seçen örgüt ve lideri adını ilk olarak 2 Mayıs 2013 tarihinde Tartus iline bağlı Banyas Kasabası ve Beyda Köyü’nde gerçekleştirdiği katliam ile duyurdu. 384 sivilin katledildiği Tartus’a bağlı Banyas Kasabası ve Beyda köylerinde yaşanan elim olaydan birkaç gün önce yaptığı konuşmada Mihraç Ural, ‘Banyas bölgesine acilen müdahale edilmesi ve kimseye acımadan bölgenin temizlenmesi gerekiyor’ diyordu. Çoğunluğu kadın ve çocuklardan oluşan Banyas mezaliminden sonra aynı isim Reyhanlı Saldırısı ile bir kez daha ortaya çıktı ve El Muhaberat ile birlikte gerçekleştirdikleri saldırıda bu sefer Hatay’ın Reyhanlı ilçesinde 52 sivili katletti. MERCİDABIK’IN İNTİKAMINI ALMIŞ Halen terör örgütü Mukaveme Suriye eğitim kamplarının yer aldığı El Basit’te Mihraç Ural tarafından 2 binden fazla sol terör örgütü mensubuna eğitim verildi. Yağmaya dayalı bir anlayış çerçevesinde faaliyet yürüten Mukaveme Suriye 40’tan fazla Türkmen köyünü işgal ederek yağmaladı. Aynı örgüt tarafından Bayır Bucak bölgesinde 300’den fazla Türkmen de vahşice katledildi. Osmanlı ve Sünni karşıtlığı temelinde propaganda yürüten örgüt lideri Mihraç Ural, Rus hava desteği ve Şii militanların aktif olarak katıldığı Türkmen Dağı savaşlarından sonra 550 yıllık işgalin sona erdiği ve Mercidabık’ın intikamının alındığını’ ifade etti. Türkmen Dağında kafaları kesilmiş Türkmen gençlerle poz vermekten çekinmeyen kanlı örgüt, bölgenin Türkmenlerden tamamen arındırılarak Nusayrilere tahsis edileceğini duyurdu. Lazkiye’de 45 Türkmen köy ve kasabası halen Mukaveme Suriye ve Esed’in şebbihalarının işgali altında bulunuyor. PKK İLE İŞBİRLİĞİ Arap-Nusayri milliyetçiliği temelinde söyleme sahip Mihraç Ural’ın yönettiği örgüt PKK’nın Suriye kolu PYD’ye de destek veriyor. Yıllarca Suriye’de kara para ve uyuşturucu trafiğinin içerisinde yer alan Mihraç Ural’ın Suriye dışında yürüttüğü yasadışı faaliyetlerde en önemli partneri ise terör örgütü PKK oldu. Afganistan-İran-Suriye uyuşturucu hattında önemli bir işleve sahip Mihraç Ural’ın deniz yolu ile Avrupa’ya sevk edilen uyuşturucu trafiğinden yıllık geliri 450 milyon dolar. ‘CHP’NİN SURİYE POLİTİKASINA YÖN VERİYOR’ İDDİASI İyi bir Cumhuriyet okuru olduğunu söyleyen Mihraç Ural’ın, CHP Hatay teşkilatında her daim sözünün geçtiği ve Nihat Matkap, Fuat Çay, Gökhan Durgun ve bir çok ismin kendisi sayesinde bugün bir yerlere geldiği yönünde ifadeleri var. Ural, “Gökhan Durgun, Fuat Çay ve Nihat Matkap’ı ben adam ettim” demişti. CHP Hatay teşkilatına hakim olduğunu söyleyen Ural’ın CHP içindeki bağlantıları bununla da sınırlı değil. Hemen her fırsatta Esed’i öven ve Türkiye’nin Esed ile barışması gerektiğini ifade eden CHP lideri Kılıçdaroğlu’nun Suriye politikasında da Mihraç Ural ile aynı çizgide olduğu ve hatta bu politikanın Ural’ın yönlendirmesiyle ortaya çıktığı iddia ediliyor. CHP’Lİ SAMANDAĞ BELEDİYESİ’NİN KONSERİNDE SKANDAL İSİM Suriye’de yüz binlerce insanı öldüren, milyonlarcasını zorunlu göçe maruz bırakan ve on binlercesini hapseden katil Beşşar Esed’e şarkılar yazan Suriyeli şarkıcı Ali Dik, Hatay’ın Samandağ ilçesinde geçtiğimiz aylarda konser verdi. Türkiye düşmanı Suriyeli şarkıcı Ali Dik, Samandağ’da Ray ve Koçak ailelerinin düğününde sahne almış; CHP’li milletvekillerinin de olduğu düğünde Türkiye ve Erdoğan aleyhine sloganlar atılırken, Mihraç Ural’a övgüler yağdırılmıştı. Samandağ Belediye Başkanı CHP’li Refik Eryılmaz ise , Twitter hesabından yaptığı paylaşımla, şarkıcı Ali Deek’i Hatay’da ağırladığını açıklamış Esed’in en sıkı destekçilerinden biri olan Deek için, “Sanatıyla ve Suriye halkına karşı gerçekleşen emperyal saldırılara karşı dimdik duruşuyla tanıdığımız Suriyeli sanatçı sevgili Ali Dik’le bir araya geldik güzel, hoş bir sohbet gerçekleştirdik. Kendilerine bir kez daha  ilçemize hoş geldiniz diyorum” ifadelerini kullanmıştı. KILIÇDAROĞLU‘NUN ROZET TAKTIĞI DARBECİ TÜRKER ERTÜRK İLE ESED’İN SARAYINDA 103 emekli amiralin darbe bildirisinde imzası bulunan Türker Ertürk emekli olduktan sonra CHP’de siyasete başlamış, “YPG terör örgütü değil, vatanını kurtarmak için örgütlenmiş bir oluşum” sözleriyle gündem olmuştu. Esed’in kuzeni Rami Mahluf’a ait Dünya Televizyon kanalının davetlisi olarak Suriye’ye giden emekli Tuğamiral Türker Ertürk’ün, Reyhanlı katliamının emrini veren THKP/C Acilciler Grubu lideri Mihraç Ural’la Esed’in sarayında bir araya gelip, hatıra fotoğrafı çektirdiği ortaya çıkmıştı. https://twitter.com/eha_medya/status/1378484208163815428?s=21&t=eyGpuXUvwAV_1Blc8BGLcw CHP’LİLER ÖLDÜ DİYE YAS TUTMUŞTU 2016 yılında Suriyeli muhalif grupların saldırısında Mihraç Ural ağır yaralanmış ve öldüğü haberleri gelmesi üzerine CHP’nin sosyal medya hesapları matem rengi olan siyaha bürünmüştü. CHP tarafından fonlanan Merdan Yanardağ ise 2009 yılında Ural’a düzenlenen suikastı haber yaparken, teröriste övgüler yağdırmıştı.

2 yıl önce

Ticaret Bakanlığı'ndan Katar'a 2,5 milyon küçükbaş canlı hayvan ihraç iddiasına yalanlama

Ticaret Bakanlığı, medyada Katar'a 2 buçuk milyon canlı küçükbaş hayvan ihracatı yapıldığı yönünde haberlere ilişkin yazılı açıklama yapıldı. Açıklamada, 2021 yılı Kasım-Aralık döneminde, Katar'a gerçekleştirilen küçükbaş hayvan ihracatı miktar bazında 22 bin 600 olduğu bilgisi verilerek, “2022 yılı Ocak ve Şubat ayları içerisinde ise Katar'a 22 bin 575 küçükbaş hayvan ihracatı gerçekleştirilmiştir. 2022 yılı Mart ayında Katar'a 9 bin 850 küçükbaş hayvan ihracatı yapılmıştır. Bakanlığımız verilerine göre, 2020 yılında toplam 155 bin 736 küçükbaş hayvan ihracatı gerçekleştirilmiştir. Katar'a 2020 yılında gerçekleştirilen küçükbaş hayvan ihracatı miktar bazında 72 bin 5'tir. 2021 yılında ise toplam 264 bin 216 küçükbaş hayvan ihracatı gerçekleştirilmiştir. Katar'a 2021 yılında gerçekleştirilen küçükbaş hayvan ihracatı ise miktar bazında 96 bin 797'dir” ifadelerine yer verildi. Açıklamada, 18 Mart itibarıyla Tarım ve Orman Bakanlığı tarafından canlı büyük ve küçükbaş hayvan ihracatına ilişkin sertifikasyon işlemlerinin durdurulduğu kaydedildi. Açıklama, şöyle devam etti: “Dolayısıyla, Katar'a 2,5 milyon küçükbaş canlı hayvan ihracatı yapıldığına ilişkin medyada yer alan iddialar kesinlikle gerçeği yansıtmamakta olup, konu hakkında kamuoyunun doğru bilgilendirilmesi adına Bakanlığımız tarafından yapılan bildirimlere itibar edilmesi noktasında hassasiyet gösterilmesi önem arz etmektedir. Ticaret Bakanlığı olarak herkesi kamuoyunda spekülasyonlara neden olacak somut bilgiye dayalı olmayan beyanlardan kaçınmaya ve sorumlu davranmaya davet ediyoruz.”

2 yıl önce

Darbe girişimi ardından kamudan KHK ile ihraç edilen FETÖ'cüler CHP sayesinde 35 ilde platform kurdu ve 32 ilde daha örgütlenecek

15 Temmuz darbe girişiminden sonra KHK ile kamudan ihraç edilen FETÖ'cülere yeniden yargılanma ve işe iade sözü veren CHP önemli yol aldı. CHP Genel Başkan Yardımcısı Gülizar Biçer Karaca başkanlığındaki heyet KHK'lılarla ilk toplantıyı Haziran 2021'de yapmıştı. CHP'liler daha sonraki süreçte 50 şehirde 15 binden fazla KHK'lıyla buluşup vaatlerde bulundu. 35 ilde platform kuran KHK'lılar, CHP'nin desteğiyle 32 ilde daha örgütlenerek platform sayısını 67'ye yükseltti. CHP, yeniden yargılama teminatı verdiği kamudan KHK ile ihraç edilen FETÖ'cülerle buluşmalarına devam ediyor. CHP, İzmir'de başlayan toplantının ardından 50 ilde 15 binden fazla KHK'lı ile bir araya geldi. Toplantılarda iktidar olması halinde 15 Temmuz darbe girişimi ardından ihraç edilen KHK'lılara görevlerine dönmeleri konusunda güvence verildi. KHK'lılar CHP sayesinde 32 ilde daha platform kurdu. Geçtiğimiz yılın haziran ayında KHK buluşmalarına başlayan CHP, bu buluşmalarını tamamladı. CHP Genel Başkan Yardımcısı Gülizar Biçer Karaca başkanlığındaki heyet, ilk toplantısını İzmir'de yapmıştı. 50 İLDE GÖRÜŞTÜLER CHP'liler 50 ilde KHK'lılarla salon toplantısı yaptı. CHP'li belediyelerin ev sahipliğinde yapılan toplantılarda 15 binden fazla KHK'lı ile bir araya gelindi. CHP, söz konusu toplantılarda KHK'lılara yeniden yargılama sözü ve işe iade güvencesi verdi. Yeni Şafak'ın haberine göre, 35 ilde platform kuran KHK'lıların CHP sayesinde 32 ilde daha örgütlenerek platform sayısını 67'ye yükselttiği öğrenildi. KILIÇDAROĞLU GÜVENCE VERDİ CHP Genel Başkan Yardımcılarının KHK'lılara verdiği sözün ardından CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu da "Sözüm söz bütün bu adaletsizlikleri düzelteceğim. O kanun hükmünde kararnamelerle görevden alınan, işine son verilen ekmeği elinden alınan herkesi görevine iade edeceğim. Yeter ki teröre bulaşmasın" ifadelerini kullanmıştı.

2 yıl önce

Bakan Muş duyurdu: İhracatta Cumhuriyet tarihi rekoru

Ticaret Bakanı Mehmet Muş, ihracattaki yeni başarıyı sosyal medya hesabından açıkladı. Bakan Muş, Türkiye'nin ihracatta artık farklı bir kulvarda olduğunu belirtti. Bakan Muş sosyal medya hesabından yaptığı açıklamada şu ifadeleri kullandı: "İhracattaki başarımız çıtaları aşa aşa devam ediyor. Türkiye dün, sadece bir günde, 1 milyar 956 milyon $ ihracat yaptı. Bu, Cumhuriyet tarihinde bir günde yapılan en yüksek ihracat." https://twitter.com/mehmedmus/status/1520313671636951040?s=21&t=FVj66ufmoXaZ3tIYaEAIRQ

1 yıl önce

FETÖ bağlantısı sebebiyle AK Parti’den ihraç edilen Pelin Gündeş’ten akıllara zarar ‘mülteci’ iddiası

Eşinin abisinin firari FETÖ’cü savcı Celal Kara ile bağlantısı ortaya çıktıktan sonra AK Parti’den ihraç edilen Pelin Gündeş Bakır, bu kez mültecilerle ilgili provokasyon yapmaya kalkıştı. Gündeş, 8 milyon 800 bin yabancıya vatandaşlık verildiğini söyledi. Youtube’da konuk olduğu Şaban Sevinç’in ‘Bizim TV’ kanalında, vatandaşlık alanların sadece sığınmacılar olmadığını 250 bin dolara konut alanların da bunlara dâhil olduğunu kaydeden Gündeş, “Vatandaşlığı bir kişi almıyor. 250 bin dolara vatandaşlık alan kişi ‘pasaport yırtıldı’ vs. gibi bahanelerle başkalarını da kendi çocuğu gibi gösterip birkaç kişiyi daha dahil ediyor. Türkiye’de vatandaşlık alanların sayısı 8 milyon 800 bin. Bana bu bilgiyi, kaynağının istihbarat olduğunu söyleyen, yalan söylemeyecek Türkiye’nin tanınmış bir gazetecisi verdi” dedi. 250 bin dolara ev alan kişinin vatandaşlık aldıktan sonra sahip olduğu konutu satarak elde ettiği gelirle başkalarına da vatandaşlık aldığını söyleyen Gündeş, “Yargı şu anda ‘benim çocuğum değildi ama vatandaşlık alırken öyle göstermiştim’ şeklinde açılan davalarla dolu” dedi. FETÖ’DEN ALDIĞI BİLGİLERLE Mİ KONUŞUYOR? FETÖ’den aldığı bilgilerle konuştuğu iddia edile Gündeş, 8 milyon 800 bin kişinin 3 milyon 800 bininin oy kullanacağını iddia ederek, “AKP bu seçmenden 64 vekil çıkartmayı planlıyor” yalanına sarıldı. FETÖ BAĞLANTISI NEDENİYLE AK PARTİ’DEN İHRAÇ EDİLMİŞTİ 2021’de AK Parti’den ihraç edilen Pelin Gündeş Bakır’ın FETÖ bağlantısı ortaya çıkmıştı. Gazeteci Toygun Atilla, Pelin Gündeş Bakır’ın eşi İhsan Bakır’ın abisi Cahit Bakır’ın, 15 Temmuz darbe girişimi sırasında Afganistan’daki Türk Görev Gücü Komutanı olan FETÖ davasında tutuklu Tümgeneral Mehmet Cahit Bakır olduğunu açıklamıştı. Atilla devamında, “Pelin Gündeş Bakır’ın eşi İhsan Bakır’ın da Çekmece Bölgesi kamu Hastaneleri Birliği Genel Sekreterliği yaptığı dönemde firari FETÖ’cü savcı Celal Kara’nın ameliyat edilmiş gibi gösterilip 1 ay rapor verilmesini sağladığı iddia edilmişti” ifadelerini kullanmıştı.

1 yıl önce

Ticaret Bakanı Muş: İhracat yine büyümenin lokomotifi oldu

Ticaret Bakanı Mehmet Muş, sosyal medya hesabından, TÜİK tarafından açıklanan bu yılın birinci çeyreğine ilişkin büyüme rakamlarını değerlendirdi. Türkiye'nin ihracatla büyümeye devam ettiğini vurgulayan Muş, şunları kaydetti: "Türkiye ekonomisi 2022'nin ilk çeyreğinde yüzde 7,3 oranında büyüdü. Net ihracatın büyümeye katkısı 3,46 yüzde puan oldu. Bu güçlü büyümenin yaklaşık yarısı (yüzde 47'si) net ihracattan geldi. İhracat yine büyümenin lokomotifi oldu." https://twitter.com/mehmedmus/status/1531546653907464192?s=21&t=GlkCJgmCphl6I6ocoa5wnA

1 yıl önce

Tüm zamanların rekoru: İhracat Mayıs ayında yüzde 15,2 artışla 19 milyar dolara ulaştı

Ticaret Bakanı Mehmet Muş, Ticaret Bakanlığı Konferans Salonu'nda, Türkiye İhracatçılar Meclisi (TİM) Başkanı İsmail Gülle ile düzenlediği basın toplantısında, mayıs ayı dış ticaret rakamlarını açıkladı. Türkiye'nin ihracatta 2021 yılında büyük bir başarı ortaya koyduğuna işaret eden Muş, "Ülkemiz, 2022 yılının ilk beş ayında da ihracattaki güçlü performansını devam ettirmiştir. Geride bıraktığımız mayıs ayında ihracatımız, geçtiğimiz yılın aynı ayına göre yüzde 15,2 artışla 19 milyar dolara ulaşmıştır. Bu, tüm zamanların en yüksek mayıs ayı ihracatıdır. Böylelikle 2022 yılının ilk 5 ayının tamamında en yüksek aylık ihracat değerlerine ulaşarak ilk 5 ayda rekorlar kırmış olduk." diye konuştu. Mehmet Muş, mayısta dış ticaret hacminin, geçen yıla göre yüzde 31,1 artışla 48,6 milyar dolara yükseldiğini aktarırken, mayıs ayı ithalatının ise 29,6 milyar dolar olduğunu bildirdi. "İthalattaki artışın nedeni enerji fiyatları" Enerji kaleminin 6,9 milyar dolarlık pay ile mayısta da ithalatta önemli yer tuttuğuna dikkati çeken Muş, şunları kaydetti: "Net enerji ithalatçısı bir ülke olarak, küresel piyasalar ile yüksek derecede bütünleşmiş olan Türkiye’nin enerji fiyatlarından etkilenmemesi söz konusu değildir. Buradan bir kez daha altını çizerek ifade etmek isterim ki ithalatımızdaki artışın temel nedeni dünyada artan enerji fiyatlarıdır. Bu noktada, ocak-mayıs dönemi ihracatımız, enerji hariç 96,8 milyar dolara ulaşmış olup, dış ticaret hacmimiz ise 202,8 milyar dolara yükselmiştir. Ayrıca, aynı dönemde ihracatımızın ithalatı karşılama oranı, yine enerji hariç yüzde 91,3 düzeyinde gerçekleşmiştir. 242,6 milyar dolara ulaşan son 12 aylık ihracatımızla, Sayın Cumhurbaşkanımızın 2022 yılı sonu için işaret ettiği 250 milyar dolar ihracat hedefine kararlı adımlarla yaklaşıyoruz."

1 yıl önce

Cumhurbaşkanı Erdoğan: "Türkiye bu yıl ilk çeyrekte yüzde 7,3 büyüme kaydetti. İhracatımızın her ay rekor kırıyor olması işte bundan."

İşte Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın açıklamalarından öne çıkanlar... Sevgili gençler, değerli öğretmenlerimiz, kıymetli misafirler, sizleri en kalbi duygularımla selamlıyorum. Cumhurbaşkanlığı Külliyesi'ne, milletin evine hoş geldiniz. Biz külliye dediğimizde birileri rahatsız oluyor. Külliyeler asırlardır bu ülkenin bilim, müzakere, tören, sosyal hizmet merkezi olarak faaliyet göstermişlerdir. Dün Pakistan Başbakanı buradaydı ve kendisine bulunduğumuz yerden gösterdim, dedim gezmende fayda var ve bugün oraya gidip gezdiler. Gezdikleri zaman da buraya hayran kalıyorlar. Dünyada Millet Kütüphanesi'nin eşi benzeri neredeyse yok. Müslüman Türk'e bu yakışır, biz de bunu yapıyoruz. Örneğin ben bu proje için birçok mimar arkadaşımı "Dünyayı dolaşacaksınız, beğendiklerini alacaksınız ve sonra projelendirip milletin evini yapacağız" Sağolsun dünyayı dolaştılar. Mesele işte bu, bütün batının ilmini alacaksın, ahlaksızlığını değil ha, alacaksın ve ona da kendi mührünü vuracaksın. İstanbul'da Rami Kışlamız vardı. Bu tarihi kışlamızı aynen burası gibi kütüphaneye çeviriyoruz. İnşallah orası da bu yıl sonu veya önümüzdeki yıl başı bitecek. Orada da yine öğrencilerimiz 24 saat rahatlıkla derslerini çalışacaklar. Kendilerine bu devlet ikramlarını yapacak. Sergi salonumuz kendi alanında ülkemizin en iyi etkinlik alanı. Bu eserlerden kim rahatsız olabilir ki? Tepki gösterenler aslında kendi ülkelerinin medeniyet mirasının zenginleşmesinden rahatsız oluyorlar. Biz ne yapıyorsak milletimiz için özellikle de gençlerimiz için yapıyoruz. Sizler bu ülkenin geleceğisiniz. Bugün ödül töreninde bir arada olduğumuz Lise Öğrencileri Araştırma Projeleri yarışması bu çabanın ürünlerinden bir tanesidir. İçinizden birileri uzaya gidecek mi? Gidecek. İnşallah birilerinin Neil Armstrong'u varsa bizim de Ayşemiz, Ahmetimiz var. Bize düşen bunun altyapısını yapmak, yaptık.  Ödüllerini takdim edeceğimiz gençlerimizin araştırma projeleri külliyenin sergi salonunda sergilendi. Burada ödüllerini vereceğimiz gençlerimizin her birini ve öğretmenlerini özellikle tebrik ediyorum. Biz sık sık şu soruyla karşı karşıya kalıyoruz: Cumhurbaşkanım siz yorulmuyor musunuz? Ben de "Gençlerle birlikte yürüyen insan yorulur mu?" diyorum. Enerjiyi sizden alıyorum, aldığım enerjiyi de bir yere vermem lazım. Nereye? Eserlere... Bu ülkede darbe sadece siyaset kurumuna yapılmadı. Darbelerin asıl yıkıcı etkisi gençlerimiz geleceğini şekillendiren alanlarda görüldü. Genç kızlarımızın eğitim hakları baş örtüsü bahanesiyle engellenerek ayrımcılık yapıldı. Bakmayın siz gençlerimizin hayallerini ve umutlarını istismar edenlere... Bunlar görünüşte 'mış' gibi yaparlar. Bizim neslimiz bunların hepsini bizzat yaşadı. Şimdi hukuk nutku atanlar geçmişte uygulanan baskılara ses çıkarmamış, hatta bizzat taraf tutmuştur. Gençler, Adnan Menderes'ten bahsediyorum. Gençler, Hasan Polatkan'dan bahsediyorum. Bu insanlar devleti yöneten büyüklerimizdi ama onlar malum zihniyet tarafından idam edildiler. "TERÖRİSTLERİN İNLERİNE GİRİP ONLARI GÖMÜYORSAK, GÖMMEYE DE DEVAM EDECEĞİZ" Meşhur Boraltan Köprüsü'nde askerlerimiz düşmanın eline bırakılmış, askerlerimiz dönemin yönetimine "Bizi düşmana teslim etmeyin, bizi siz öldürün ama teslim etmeyin" demişlerdir. Maalesef düşmana teslim ettiler, o zaman bizim mehmetlerimiz düşman tarafından şehit edildiler. Teröristlerin inlerine girip onları gömüyorsak, gömmeye de devam edeceğiz. Şehitlerimiz var, evet. Ama şehitlerimizin 10, 15, 20 kat öldürülen teröristler var. Cuntacılar karşısında el pençe divan duran siyasetçileri, bürokratları unutmadık. Türkiye'de göreve geldiğimizde 76 üniversitemiz vardı şimdi 207 üniversitemiz var. Gençlerimiz sadece eğitimlerine odaklanabilsin diye her türlü yatırımı yapıyoruz, yapacağız. Gençlerimizi araştırmaya ısındıracak her adımı atıyoruz. Bakü'deki festivalde gençlerimizin neler yapabildiğine şahit olduk. İnşallah bu sene Teknofest'i Samsun'da gerçekleştireceğiz. Geçmişte ülkemizdeki en büyük sıkıntılardan biri ders kitaplarıydı. Biz ders kitabı bulamazdık. Siz tekstil kağıdı nedir bilir misiniz? Biz bunları abilerimizden satın alamazdık, vermezlerdi. Kırtasiyeci dükkanına gidersiniz, o kitabınız yok, 1 hafta sonraya size gün verirlerdi. Biz bunları yaşadık, dedik ki bu nesil bunları yaşamasın. Kitaplarınızı sıralarınızın üzerine koyalım ve eğitim-öğretim yılı başlarken yavrularımız kitaplarını sıralarının üzerinde görsünler. Bunu yapıyor muyuz? Yapıyoruz. Devam edecek miyiz? Evet, devam edeceğiz. Öğrencilerimize 2003 yılından beri her eğitim öğretim yılı başında ücretsiz olarak ders kitaplarını ücretsiz olarak veriyoruz. Bu dönem başında yardımcı kaynakları da ücretsiz dağıtmaya başladık. Bir yenilik daha yapıyoruz; yardımcı kaynaklarımızı da öğrencilerimize ulaştıracağız. Sene sonuna kadar 100 milyon yardımcı kaynağı öğrencilerimize teslim ediyoruz. Bu yeni uygulamanın hayırlı olmasını diliyorum. Kütüphanesiz okul bırakmıyoruz. Okul kütüphanelerinde kitap sayılarını yıl sonunda 100 milyona çıkarıyoruz. Bir ilki daha gerçekleştirerek tüm öğrencilerimiz için yaz okulu dönemini başlatıyoruz. Geleceğin teknolojilerine şimdiden hazırlanmanız için eğitim imkanı sağlanıyor. Atölyelerin sayısı şu anda 66'ya yükselmiş durumda. Yazılım, tüm sektörlerin odağında olmaya başladı. Adeta bir yazılımcı ordusu kuruyoruz. Konya, Kocaeli, Kayseri, Üsküdar, Elazığ ve Antalya'da 7 bilim merkezi faaliyet gösteriyor. Buralarda evlatlarımız bilimle buluşuyor. Sanayide ihtiyaç duyulan doktoralı insan kaynağı sayısını artırmak için teşvikler veriyoruz. Yurt içinde ve yurt dışında birçok programla gençlerimizin yanında oluyoruz, olacağız. Türkiye ilk çeyrekte yüzde 7,3 büyüme kaydetti. İhracatımızın her ay rekor kırıyor olması işte bundan. Uluslararası Bilim Olimpiyatları'nda ülkemizi temsil eden öğrencilerimiz bizleri gururlandırıyor. Lise Öğrencileri Araştırma Projeleri Final Yarışması 12 ana alanda ve 43 tematik konuda gerçekleştirildi. Yarışmaya 3453 farklı okuldan 25 bin 95 proje başvurusu yapıldı. Bu yarışmalarda birinci, ikinci, üçüncü olan öğrencilerimize para ödülü veriyoruz. Dereceye giren öğrencilerimiz Üniversite sınavlarında da avantaja sahip oluyor. Ayrıca bu gençlerimiz ülkemizi uluslararası arenada da temsil edecek. 2023 yılında bir Türk vatandaşını uzaya göndereceğimizi ilan etmiştik. 35 bin kişi sisteme kaydoldu. Başvurular 23 Haziran akşamına kadar devam edecek. Bu milli göreve ilgi gösteren herkese şükranlarımızı sunuyoruz. Aklınca alay edenlere de rastlıyoruz: Biri çıkmış her şey bitti sıra uzaya mı geldi diyor. Bunların vizyonu buna yetmez. Bunlar gökyüzüne kağıttan uçak bile fırlatamaz. Bunlar dün İHA'larla da alay ediyordu, şimdi bizim İHA'mız SİHA'mız AKINCI'mız var mı? Var. Şu anda üretime yetişemiyorlar. Artık bunların mühimmatını da biz yapıyoruz.  BAYKAR sağolsun başladı çalışmayı. Hem o İHA'yı hem yetmez dedi SİHA'yı ve şimdi de ailece AKINCI'yı ürettiler. Bu üretim devam ediyor, artık biz, bize çalışıyoruz. İşte Türk'ün gücü buradan geliyor. Bir uzay yarışında neler yapılabileceğini ortaya koyuyoruz, biz uzay yarışında olacağız hem de en ön saflarda olacağız. Belki de şimdi bu salonda o göndereceğimiz evladımız. Bu yarışı da müptezel zihniyetlerle değil, sizler gibi gözü uzayda olan pırıl pırıl gençlerimizle Teknofest kuşağıyla kazanacağız. 

1 2 3 4 5 6 7 8 ... 13 14