06 Mayıs Pazartesi 2024
2 yıl önce

DİAYDER davasında İmamoğlu’na şok! Mahkeme, İBB daire başkanını ve İnanç Masası sorumlusunu dinleyecek..

İstanbul 14. Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülen davanın ikinci duruşması tamamlandı. Duruşmada sanıkların savunma ve sorguları tamamlandı. Bir sonraki duruşmayı 18 Mart'a erteleyen mahkeme heyeti, bir dizi önemli kararlar aldı. Heyet, tutuklu sanıklardan Sefa Mehmetoğlu, Nezir Erdemci, Enver Karabey'in tahliyelerine karar verdi. Ekrem Baran, Ali Fuat Hatip, Aydın Ayhan, Hafit Tunç, Mehmet Emin Aslan ve Mehmet İnan'ın ise tutukluluk hallerinin devamına hükmedildi. İBB SORUMLULARI DİNLENECEK Mahkeme heyeti sanıkların bir kısmına İBB'de özel olarak kadro verildiği konusunda iddialar bulunması ve aynı zamanda sanıklar ile telefon tapelerinde isimleri isimleri geçmesi nedeniyle İBB İnanç Masası Sorumlusu Nilüfer Taşkın ile Sosyal Hizmetler Daire Başkanı Yavuz Saltık'ın tanık olarak dinlenmelerine karar verdi. Heyet, Taşkın ve Saltık'ın bir sonraki duruşmada hazır bulundurulmaları için İBB'ye müzekkere yazılmasını kararlaştırdı. İBB'NİN GASSALLARI Dernek üyesi bazı sözde din adamlarının, dernek referansıyla İstanbul Büyükşehir Belediyesi'ne gassal olarak girdikleri ortaya çıkmıştı. İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığınca hazırlanan iddianamede, İBB'ye sokulan dernek üyelerinin maaşlarının bir kısmını dernek üzerinden terör örgütüne aktardığı kaydediliyor. İddianamede, 2008 yılında PKK tarafından kurulan DİAYDER'in amacının, Kürt vatandaşların dini inanç ve duygularını sömürüp terör örgütüne sempati duymalarını sağlamak olduğu belirtiliyor. KANDİL'DEN TALİMAT İddianamede, sözde din adamı görünümlü örgüt üyelerinin kendi mescitlerinde vaazlar verdikleri, bazı vaazlara Kandil'den gelen örgüt yöneticilerinin de katıldığı anlatılıyor. Derneğin, "Diyanet (Devlet) camilerine gitmeyin" çağrısıyla bildiri yayınlandığı da iddianamede vurgulanıyor. Dernek üyesi bazı sözde din adamlarının, dernek referansıyla İstanbul Büyükşehir Belediyesi'ne gassal olarak girdikleri ortaya çıkmıştı. İddianamede, İBB'ye sokulan dernek üyelerinin maaşlarının bir kısmını dernek üzerinden terör örgütüne aktardığı kaydediliyor.

2 yıl önce

İçişleri Bakanı Süleyman Soylu: En büyük dertleri inancımızdır

İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, Türk Polis Teşkilatı’nın 177’nci kuruluş yıl dönümü etkinlikleri dahilinde şehit aileleri ve gazilerle iftar yemeğinde bir araya geldi. Çankaya Sosyal Hizmetler Daire Başkanlığı’nda gerçekleştirilen programda Bakan Soylu’nun yanı sıra Jandarma Genel Komutanı Orgeneral Arif Çetin ve Emniyet Genel Müdürü Mehmet Aktaş yer aldı. Programda yaptığı konuşmada terör örgütlerinin Türkiye’ye yönelik saldırılarından bahseden Bakan Soylu, “Bizim gücümüz; inancımızla, insana ve devlete bakışımızla ve anlayışımızla ilgilidir. Onun için bize saldıranlar bizi bölüp parçalamak isteyenler tam da buraya saldırmak istiyorlar. Batının emperyalizmi buraya saldırdı, PKK, FETÖ, sol terör örgütleri tam da buraya saldırdı. En büyük dertleri bizim inancımız, anlayışımız, birliğimiz, kardeşliğimizdir.” değerlendirmesinde bulundu. “Tüm güvenlik güçlerimizle gurur duyuyoruz” Her bir güvenlik gücünden büyük gurur duyduklarını aktaran Bakan Soylu, “Polis Teşkilatımız da, Emniyet Teşkilatımız da, tüm güvenlik güçlerimizle gurur duyuyoruz. Biz büyük badirelerden geçmiş bir milletiz. Neredeyse görmediği çekmediği kalmayan bir milletiz. En son 15 Temmuz’da bu büyük millet, bu asil millet ve bu asil milletin evlatları büyük bir imtihandan, büyük bir sınavdan geçtiler. Şehitlerimiz, gazilerimiz oldu. Bu ülkenin tapusunu almaya çalışanlara kahraman bir şekilde ‘canımızı veririz namusunu vermeyiz’ dediler” şeklinde konuştu. “Bu teşkilat FETÖ’yü iyi tanır” Polis Teşkilatı’nın terör örgütü FETÖ’ye karşı verdiği kahramanca mücadeleye değinen Bakan Soylu, “Buradan bir şey söylemek istiyorum; bu teşkilat FETÖ’yü iyi tanır. Onları dize getirmiş bir teşkilattır. Bu topraklardan söküp atmış bir teşkilattır. Geri kalanların da kazıtmaya yemin etmiş bir teşkilattır. Polis teşkilatı, FETÖ’nün çürüklerinin ne iftiralarına, ne fitnelere, ne de ayak oyunlarına teslim olabilecek bir teşkilat değildir. Polis Teşkilatımız; cumhuriyetin, demokrasimizin, anayasamızın, hukuk devletimizin ve milletimizin eminidir. Allah Polis Teşkilatımızdan ve Allah bütün güvenlik güçlerimizden razı olsun” ifadelerini kullandı. “Biz büyük bir devletiz” Güvenlik güçlerinin son teknoloji donanımlara sahip olduğunu dile getiren Bakan Soylu, “Bugün Türk Polis Teşkilatı’nın 177. yıl dönümünü kutluyoruz. Biz bunun nasıl bir güç ve nasıl bir birikim olduğunu biliyoruz. Biz büyük bir devletiz ve bu büyük bir devletin geleneğine sahibiz. Batının hesabına göre FETÖ ile beraber bizi çökertecekler, kolluk güçlerimizi, Türk Silahlı Kuvvetlerimizi hareket edemez bir hale getireceklerdi. Tam tersi, ecdadımızın söylediği gibi, ‘Sakalımız kesildi ama daha gür geldi’ kapasitemiz büyüdü. Personel kapasitemiz büyüdü. Atak helikopterlerimiz oldu. İnsansız hava araçlarımız oldu. Bütün mühimmatlarımız, bütün araçlarımız en güçlü ve en kuvvetli şekilde yeniden Türkiye Cumhuriyeti Devleti ve Cumhurbaşkanımızın liderliği ve arkadaşlarımızın gayreti ile beraber gerçekleşti” diye konuştu. “Uyuşturucu suçlarından 2021 sonu itibariyle yaptığımız gözaltı sayısı 285 bin oldu” Narkotik operasyonlarındaki başarılı sonuçlara değinen Bakan Soylu, “Bize ayak oyunu yapmaya çalışanlara, bize tezgahı kurmaya çalışanlara karşı da hep birlikte birlik içerisinde onlara fırsat vermeyecek bir gücü oluşturduk. 2016’da 88 bin narkotik operasyonu yapıyorduk. Her yıl art arda 88 bin sayısı, 2021 yılında 217 bin sayısına çıktı. Sadece 2019 - 2021 arasında yüzde 45 artırdık. Uyuşturucu suçlarından 2016 yılında 123 bin gözaltı yapıyorduk. 2021 sonu itibariyle yaptığımız gözaltı sayısı 285 bin oldu” dedi. “2021 sonu itibariyle PKK’nın 150 civarında elemanı kaldı” Türkiye’nin birden fazla terör örgütüyle mücadele ettiğini söyleyen Bakan Soylu, “Dünyada aynı anda bu kadar küresel terör örgütü ile birden mücadele eden bir devlet yoktur. PKK’sı bir yandan, DEAŞ’ı bir yandan, FETÖ’sü bir yandan, sol terör örgütleri bir yandan. Allah’a şükür hiçbirisine teslim olmadık. Bugün sol terör örgütlerinin kırsalda elemanı kalmadı. Şehir yapılanmalarında da bir etkinlikleri kalmadı. Şehirlerimizde 31 Aralık 2016 Reina saldırısından beri Allah’a çok şükür olsun bir tek terör eylemi olmuyor. 2021 sonu itibariyle PKK’nın 150 civarında elemanı kaldı. Mağaralardan çıkamıyorlar. Şehirlerde teşkilatlanamıyorlar. Sol terör örgütleri ile beraber üniversiteleri tahrik etmeye çalıştılar ama onun da önünü aldık, bunu da izin vermedik. Türk Polis Teşkilatı 177 yaşındadır. 177 yılın en ağır güvenlik sorunları ile karşı karşıyadır ama saha başarısı olarak da, teknik anlamda da, personel anlamında da, teknoloji kullanım açısından da 177 yılın en zirve noktasındadır” ifadelerine yer verdi. “Herkes bilsin ki bu teşkilat 177 yaşındadır ama 177 yıl öncesine kalmış değildir” Bakan Soylu, Türkiye’deki parmak izi entegrasyonu sayesinde birçok suçun aydınlatıldığının altını çizerek şunları dedi: “Amerikan Federal Soruşturma Bürosu, 1978’de olay yeri parmak izi tespiti yapmak için lazer teknolojisine sahipti. 1988’de DNA analizi yapabilecek kapasiteye sahipti ama aynı yıllarda Türkiye’de ise henüz ‘Ulusal Parmak İzi Arşivi’ dahi yoktu. Oysa bugün parmak izi veri arşivini oluşturmakla kalmadık. Emniyet, Jandarma ve nüfusun parmak izi arşivini, Emniyet ve Jandarmanın balistik arşivinin birbirini görebilir hale getirdik. Parmak izi entegrasyonu sayesinde çok yakın bir zaman 237 bin 820 kişi yakalandı. 192 bin 387 olay aydınlatılmıştır. Balistik entegrasyonu sayesinde de 350’nin üzerinde olay aydınlatılmıştır. DNA entegrasyonu sayesinde de 23 bin 715 irtibat sağlanmış ve olaylar çözülmüştür. Herkes bilsin ki bu teşkilat 177 yaşındadır ama 177 yıl öncesine kalmış değildir.”

2 yıl önce

Pegasus çalışanlarından İslam inancına büyük saygısızlık! Kadir Gecesi çileden çıkaran paylaşım

Türkiye dün Kadir Gecesi'nin coşkusuyla cami ve mescitlere akın etti. Bin aydan daha hayırlı olan Kadir Gecesinde Müslümanlar günahlarının affı için ibadetlerine büyük bir özen gösterirken, Pegasus çalışanı olduğu iddia edilen gruptan herkesi çileden çıkaran bir paylaşım geldi.

1 yıl önce

Financial Times: Batılı bankaların Rusya'dan çıkışı 10 milyar dolarlık kayıp yaratacak

Batılı bankalar Ukrayna krizi nedeniyle Rusya'dan çıkma kararı alırken, 10 milyar dolarlık darbeye hazırlanıyor. BloombergHT'nin Financial Times'dan (FT) aktardığına göre bu hafta Avrupalı bankalar, daha önce ABD'li bankaların yaptığı gibi Rusya operasyonlarının sona ermesiyle oluşacak kayıplar için milyarlarca euroluk karşılık ayırdı. FT'nin hesaplamalarına göre Batılı bankaların Rusya riskinin toplamı 86 milyar dolar düzeyinde. Bu bankaların Rusya'da toplamda 40 bin çalışanı bulunuyor. FT'nin haberine göre Avrupalı bankalar arasında en büyük kayıp riski Fransız banka Societe Generale'de. Toplam Rusya riski 19 milyar dolar bankanın Rusya'dan çıkış kararı dolayısıyla 3,9 milyar dolarlık kayıp yaşaması öngörülüyor. Societe Generale'i İtalyan Unicredit izliyor. Bankanın toplam Rusya riski 5.6 milyar dolar olarak hesaplanırken, Rusya pazarından çıkışı dolayısıyla 1.4 milyar dolarlık kayıp yaşaması öngörülüyor. ABD'li Citigroup'un da 1 milyar dolarlık zarar yazması bekleniyor.

1 yıl önce

Financial Times: Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın bu işte şakası yok

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, 19 Mayıs Atatürk'ü Anma, Gençlik ve Spor Bayramı nedeniyle Cumhurbaşkanlığı Millet Kütüphanesi'nde gençlerle bir araya geldi. Erdoğan, İsveç ve Finlandiya'nın NATO üyeliğiyle ilgili düşüncelerinin sorulması üzerine şunları söyledi: "Malum bu İsveç, Finlandiya bütün bunlar bizdeki terör odaklarını kendi ülkelerinde barındıranlar. Bunlara silah desteği veren bu ülkelerle kendilerine de söyledik; 'NATO bir güvenlik teşkilatıdır, böyle bir güvenlik teşkilatı içinde biz terör örgütlerinin olmasını kabullenmeyiz' dedik. Geçmişte girenler girdi. Bunun içinde Almanya'sı var, Fransa'sı var. Yunanistan ve Fransa zaten bunlar girip çıkmışlardı ama sonra maalesef o dönemin Türkiye'deki yönetimi bunların önünü açtı ve bunlar tekrar NATO'ya geri dönebildiler. Geri döndüler de ne oldu; örneğin şu anda Amerika Dedeağaç'ta üs kurdu. Şimdi diyorlar ki; 'Taleplerimiz nedir bilelim, bunları isteyelim." "Yunanistan gibi olmasın" "Biz bir sokulduğumuz delikten bir daha sokulmayı düşünmüyoruz. Yunanistan'da bunu yaşadık. Biliyoruz ki İsveç de, Finlandiya da bize aynı numarayı çekecekler. Niye böyle bir gaflete düşelim ki? Kusura bakmasınlar. NATO'da tam ittifak gerekiyor. Bir ülke 'hayır' derse NATO ittifakı içerisinde, o ülkeyi alamazlar. Bizim de şu anda bu konuyla ilgili kesinlikle bu 2 ülke hakkında... Hele hele İsveç tam bir terör yuvasıdır." "Yolumuza bu şekilde devam edeceğiz" Finlandiya ve İsveç'in Türkiye'ye silah noktasında yaptırım da uyguladığını hatırlatan Erdoğan, şu ifadeleri kullandı: "Şimdi Yunanistan'a geliyoruz. Batı'ya 400 milyar euro borcu var, hâlâ Batı bunlara silah desteğini de veriyor, üs kurmalarına müsaade ediyor. Bir taraftan da bizimle görüşmelerinde 'Biz sizinle aramızdaki münasebetleri geliştirmek istiyoruz' derken, kalkıp 'Kıbrıs'la ilgili 2 devletli çözüme biz olumlu bakmıyoruz' diyor. Senin olumlu bakmadığın şeye bizim olumlu bakacağımızı kim sana söylüyor? NATO'ya Finlandiya ve İsveç'in girmesine 'hayır' diyeceğimizi ilgili arkadaşlarımıza söyledik ve yolumuza da bu şekilde devam edeceğiz." İngiliz basını: Erdoğan'ın bu işte şakası yok Londra merkezli Financial Times gazetesi, Başkan Erdoğan'ın NATO'ya yeni üyelikleri engelleme yönündeki açıklamalarının ciddiye alınması gerektiğini yazdı. "Erdoğan, Nordik ülkelerinin NATO üyelikleri konusunda şaka yapmıyor" başlıklı haberde, Türiye'nin, İsveçli yetkililerin, terör örgütününüst düzey isimleriyle görüşmelerine kızgın olduğu aktarıldı. Öte yandan İsveç'in Dagens Industri gazetesinin politika editörü PM Nilsson da, Türkiye'nin ülkesinin NATO üyeliğine karşı çıkarken haklı gerekçeleri olduğunu belirtti. "Endişeleri gidermeliyiz" NATO Genel Sekreteri Jens Stoltenberg İsveç ve Finlandiya'nın başvuru sürecine ilişkin yaptığı açıklamada "NATO'da anlaşmazlık olması yeni değil, sorunlar çözülür. Türkiye'nin endişelerini gidermeliyiz, Türk yetkililerle iletişim halindeyiz" dedi. "İki ülkenin terörle bağlantılarını kesmesi gerek" AK Parti Sözcüsü Ömer Çelik, partisinin MYK toplantısı sonrası açıklamalarda bulundu. İsveç ve Finlandiya'nın NATO üyeliği sürecine değinen Ömer Çelik, "İsveç Savunma Bakanı PKK/YPG elebaşı ile online görüştü. NATO'ya üye olmak isteyen ülkelerin NATO'nun ilke ve prensiplerine uygun olmasını istiyoruz. Terörle bağlantıları kesilmeli. Bize ambargo uygulanması gibi bir tavır kabul edilemez" ifadelerini kullandı.

1 yıl önce

Ekrem İmamoğlu, Financial Times'a '2023'te görevden alınabilirim' dedi! Zafer Şahin: “Bizim bilmediğimiz bir kusurunuz, bir kabahatiniz mi var?”

İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu, İngiliz Financial Times gazetesine verdiği demeçte, 2023 seçimlerinde Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın tekrar seçilmesi durumunda, kendisinin görevden alınabileceğini söyledi. İktidar hakkında, "Aklımızın ucunda bile geçmeyecek birçok şey yaptılar" diyen İmamoğlu, "Seçim iptal eden bir zihniyet her şeyi yapabilir" açıklamasını yaptı. CNN Türk'te yayınlanan Akıl Çemberi adlı programda konuşan gazeteci Zafer Şahin, İmamoğlu'nun bu sözlerine tepki göstererek, "Türkiye’de muhalefet yapmak isteyen herkes anti Erdoğan’cılık yaparak kendisini kabul ettirmeye ve deyim yerindeyse suyun üzerinde tutunmaya çalışıyor. Ekrem Bey de baktı olmuyor, bu yolu tercih etmiş gibi görünüyor. Ne alaka sizi niye görevden alsınlar?" dedi. İmamoğlu'na, "Bizim bilmediğimiz bir kusurunuz, bir kabahatiniz mi var? Kanunlar çerçevesinde görevden alınacağınıza dair bir şüpheniz var da ön almaya mı çalışıyorsunuz?" sorusunu yönelten Şahin, programda şunları söyledi: "Türkiye’de muhalefet yapmak isteyen herkes anti Erdoğan’cılık yaparak kendisini kabul ettirmeye ve deyim yerindeyse suyun üzerinde tutunmaya çalışıyor. Ekrem Bey de baktı olmuyor, bu yolu tercih etmiş gibi görünüyor. Ne alaka sizi niye görevden alsınlar? Ya da bizim bilmediğimiz bir kusurunuz, bir kabahatiniz mi var? Bu eğer yargı konusu olursa, kanunlar çerçevesinde görevden alınacağınıza dair bir şüpheniz var da ön almaya mı çalışıyorsunuz? İnsanın aklına ister istemez böyle sorular da geliyor. Ama görünür gelecekte Türkiye siyasetinin olağan akışında seçilmiş bir belediye başkanının, eğer bir kusuru kabahati yoksa, kanuni çerçevede bir faulu söz konusu değilse niye görevden alınacak? Niye İngiliz basınına böyle bir demeç verme ihtiyacı duyuyorsunuz? Bu tamamen bir imaj düzeltme, kaybolan itibarı, kaybolan özgüveni kazanma, böyle bir mağduriyet algısı yaratarak yeniden 'Ben daha buradayım, ayaktayım' mesajı verme çabası. İfadeleri, dışarıda bırakıldığı cumhurbaşkanlığı iddiasından vazgeçmediğini gösteriyor." NE OLMUŞTU? Financial Times, “İstanbul Belediye Başkanı Türk iş dünyasını Erdoğan'a karşı ‘cesur olmaya' çağırıyor” başlıklı bir haber yayınladı. Financial Times'a konuşan İmamoğlu, Türkiye'deki şirket yöneticilerini, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın alışılmışın dışındaki politikalarına karşı açıkça konuşamamaları nedeniyle kötüye giden ekonomik krizden sorumlu tuttu. Haberde “Türkiye'de muhalefetin önde gelen isimlerinden biri” olarak nitelenen İmamoğlu, Türkiye'nin “tarihin en önemli ekonomik krizini” yaşadığını vurgulayarak şirket yönetimlerine “cesur olma” çağrısı yaptı. “İş dünyasının hâlâ cesaret gösteremediğini üzüntüyle izliyorum. Ne yazık ki iş dünyasının da bu ekonomik durumda suçu var” diyen İmamoğlu, iş çevrelerinde birçok kişinin Erdoğan'ı eleştirdikleri için cezalandırılmaktan korktuğunu söyledi. İmamoğlu, “Hesaplarıyla ilgili bir soruşturma başlatılmasından, hukuk dışı mahkemelere maruz kalmaktan ya da olası başka türlü müdahalelerden korkuyorlar” dedi. “Ekonominin yolun sonuna yaklaştığını” belirten Ekrem İmamoğlu, Erdoğan'ın seçimi yeniden kazanması halinde kendisinin görevden alınabileceğini vurguladı. İmamoğlu, gelecek yıl yapılacak seçimde doğru adayı belirlemenin “çok çok önemli” olduğunun altını çizerek “Şu anda hükümet kazanamaz” dedi. Financial Times da, seçim anketlerinde Erdoğan'a halk desteğinin “tüm zamanların en düşük seviyesinde olduğunu” ifade ederek bazı seçmenlerin muhalefete de inanmadığını yazdı.

1 yıl önce

Ahmet Hakan: “Eskiden Financial Times’ın ilgi gösterdiği Türk siyasetçinin önü açık sayılırdı, şimdi ise kuşkuyla karşılanıyor.”

"Finansal Times’a konuşmak... Eskiden nasıl karşılanırdı? Şimdi nasıl karşılanıyor?" diye soran Hakan, şöyle devam etti: “İmamoğlu’nun Financial Times’a söylediklerinden tamamen bağımsız olarak bir cevap çıkardım. Eskiden Türkiye’de Financial Times’a konuşmak, konuşana bir prestij sağlardı. Şimdi ise prestij kaybettiriyor. Eskiden Financial Times, Türkiye ile ilgili bir harf yazsa bizim gazetelerimiz manşet yapardı. Şimdi ise dönüp bakan yok. Eskiden Türkiye’de siyasi ikbalin yolu Financial Times’tan geçerdi. Şimdi ise siyasi basiretsizliğin yolu Financial Times’tan geçiyor. Eskiden Financial Times’ın ilgi gösterdiği Türk siyasetçinin önü açık sayılırdı. Şimdi ise azıcık kuşkuyla karşılanıyor."

1 yıl önce

Financial Times, Türkiye'nin Suriye'deki varlığını yazdı

Suriye'nin kuzeyinde önemli bir bölümü teröristler temizleyen Türk Silahlı Kuvvetleri, bölgeyi siviller için güvenli alan haline getirdi. Türkiye, okullar ve hastaneler gibi sivil altyapı sağladığı bölgeyi, Suriyeli sivillerin geri dönüşüne hazırlıyor. "Türkiye'nin büyük planı" İngiltere basınından Financial Times gazetesi, Türkiye'nin Suriye'deki varlığını mercek altına alan bir habere imza attı. "Suriye: Türkiye'nin büyük planı ne?" başlıklı haberde, Suriyeli sivillerin geri dönüşlerinden bahsedildi. Suriyelilerin dönüşü için güvenli bölgeler oluşturuluyor Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın, Türkiye'ye sığınan 3,7 milyon Suriyeli mültecilerin geri dönüşünü teşvik etmek üzere güvenli bölgeler sağlamak istediğine dikkat çekildi. Üst düzey bir Türk yetkili, eleştirmenlerin iddia ettiği gibi Ankara'nın "Suriye'nin dokusunu değiştirmeye" çalışmadığını vurgulayarak, "Birçok Arap ve Batılı dost bu noktayı kaçırıyor." dedi. "Türkiye'nin yatırımı olmadan eve dönme umudu olmaz" Terör örgütü DEAŞ ile dini açıdan mücadele kapsamında Türkiye'deki bazı üniversitelerin din öğretimi sunan fakültelerinin Suriye'de açıldığını belirten yetkili, "Türkiye'nin okullara, kliniklere ve iş fırsatlarına yatırımı olmadan Suriyeli mültecilerin eve dönme umudu olmaz." diye konuştu. Ankara'nın rolü derinleşiyor Diğer taraftan, her gün 300 Türk işçi ve yaklaşık 200 kamyon ve şoförlerinin Öncüpınar'dan giriş çıkış yaptığı, bunun, Türkiye'nin Suriye'nin kuzeyinin geleceğini şekillendirmedeki derinleşen rolünü yansıttığı belirtildi. "Osmanlı'dan bu yana bir Arap devletindeki en büyük Türk varlığı" ifadesi kullanılan haberde, "Bu varlık, Erdoğan'ın yeni operasyon sinyaliyle daha da büyüyebilir. Operasyon olursa, Türkiye'nin uzun vadeli stratejisi üzerine daha fazla kontrol yığacak." denildi. Türkçe ikinci dil olarak öğretiliyor Ankara'nın gözetimi altındaki üç bölgede okula giden Suriyeli çocukların, ikinci dil olarak Türkçe öğrenimi gördüklerine dikkat çekilerek, şöyle denildi: "Hastalar, Türk yapımı hastanelerde tedavi ediliyor ve ışıklar Türk yapımı elektrikle yanıyor. Türk Lirası hakim para birimi. PTT, Suriyeli işçilere maaş transfer etmek ve yerel meclislerin banka hesaplarını barındırmak için kullanılıyor. Türkiye'nin sınır illerinin valilikleri, Suriye'nin komşu bölgelerinde işe alma ve işten çıkarmaları denetliyor. Türkiye, 50 binden fazla Suriyeli savaşçıyı eğitiyor." "Türkiye bizim için tek seçenek" Görüşü sorulan 26 yaşındaki Asma, Türkiye'nin olası çekilmesine işaret ederek, "Korkarız çünkü Türkiye bizim için tek seçenek. Türkiye giderse Rusya ve Esad gelir." ifadelerini kullandı. Öte yandan, Ukrayna'daki savaşa rağmen, Türk ve Batılı yetkililerin, Rusya'nın Suriye'deki duruşunun değiştiğine dair çok az işaret olduğunu söylediği aktarıldı. ABD'nin eski Suriye temsilcisinin yorumu Batılı bir diplomatın, Esad rejimine hava desteği sağlamak için Rus birliklerinin sayısının 2 bin ila 5 bin arasında olduğunu dile getirdiği kaydedildi. Tabloyu değerlendiren ABD'nin eski Suriye Özel Temsilcisi James Jeffrey, "Rusya için büyük bir başarı. Bunu riske atacaklarını ve çekileceklerini sanmıyorum." diye ekledi.

1 2 3 4 5