15 Mayıs Çarşamba 2024
1 yıl önce

İsveç'teki Müslüman ve Yahudilerden ortak açıklama: Kitapları yakanlar sonunda insanları da yakar

Amanah Vakfı ve İsveç Yahudi Topluluğu Konseyi, Türkiye'nin Stockholm Büyükelçiliği önünde Kur'an-ı Kerim yakılmasının ardından, "Demokrasiye evet, Nefrete hayır!" başlıklı ortak açıklama yayımladı. Açıklamada, "Bir kez daha İsveç sokaklarında İslamofobik nefret gösterilerine tanık olmamız, derin endişe veriyor. Bir kez daha ırkçıların ve aşırılık yanlılarının, İsveç'teki dini azınlıklardan birine karşı Kur'an-ı Kerim yakarak nefreti normalleştirmek için demokrasiyi ve ifade özgürlüğünü suistimal etmelerine müsaade edildi." ifadeleri kullanıldı. "ÖN YARGI İLE NEFRETE YÖNELİK EYLEMLER KABUL EDİLEMEZ" "Trajik" geçmişlerinin, kitap yakmanın genellikle toplumdaki bir gruba yönelik nefretin normalleştirilmesinin başlangıcına işaret ettiğine dikkat çekilen açıklamada, "Geçmişte Yahudilere ve şimdi Müslümanlara karşı aynı şey yapılıyor. Bu nefret gösterilerini etnik gruplara yönelik tehdit ve tahrik ifadesi olarak görmemek, tarihin göz ardı edilmesi anlamına gelir." değerlendirmesi yapıldı. Alman Yahudi yazar Heinrich Heine'nin, 1821'deki kitabına atıfta bulunulan açıklamada, "Kitapları yakanlar sonunda insanları da yakar." ifadesine yer verildi. Nazilerin 1933'te Yahudi kültürünü yok etme çabalarındaki ilk adımlardan birinin, Yahudi kitaplarının yakılması olduğu vurgulanarak "Ardından ne olduğunu hepimiz biliyoruz." denildi. Açıklamada, şunlar kaydedildi: "İsveç'teki gelişmeden derin endişe duyuyoruz. Yahudi ve Müslümanlar gibi azınlıklara yönelik saldırılar son yıllarda artmış ve normalleşmiştir. Demokratik bir toplumda her bireyin kendini güvenme ve takdir edilmiş hissetme hakkı vardır. İsveç Müslüman Topluluğuna desteğimizi burada ifade etmek, her türlü önyargı ile nefrete yönelik eyleminin ve işaretinin kabul edilemez olduğunu açıkça belirtmek isteriz."

1 yıl önce

'İnsanlık ölmüş' dedirten tablo! Borsada depremi fırsata çevirdiler

Yaşanan deprem sonrası binlerce kişi enkaz altında yaşam savaşı verirken, borsada çimento hisselerinde sert yükselişler yaşanması 'insanlık ölmüş' yorumlarıyla tepkilere neden oldu.

1 yıl önce

Japon bilim insanı Shinji Toda: Kahramanmaraş depremine karada olmuş dünyanın en büyük depremi diyebiliriz

Kahramanmaraş’ta yüzeye yakınlığı sebebiyle 11 şiddetinde hissedilen depremler Japon yer bilimcileri bile şaşkına çevirdi. "DÜNYANIN EN BÜYÜK KARA DEPREMİ!" Profesör Shinji Toda, 7,7’lik sarsıntının Japonya Hükûmetinin 2 gün sonra yardım ulaştırabildiği 7,2’lik Büyük Hanşin Depremi ile kıyas bile kabul etmeyeceğini vurguladı. Japon uzman “Maraş’taki en az 10 kat daha güçlü. Hatta dünyanın en büyük kara depremi” dedi. "250 YILDA BİR OLAN ÇOK ŞİDDETLİ DEPREM" Gazi Üniversitesi Deprem Mühendisliği Uygulama ve Araştırma Merkezi Müdürü Prof. Dr. Abdussamet Arslan, Kahramanmaraş depreminde yıkılan binaların yüzde 80’inde malzeme kalitesizliği olduğunu söyledi. Arslan “Türkiye, bir deprem ülkesi ve dünyanın en tehlikeli deprem kuşaklarından bir tanesinin üzerinde bulunuyor. Türkiye’de 10 yılda bir orta şiddette, 50 yılda yüksek şiddette, 100-250 yıllık periyotlarda da inanılmaz şiddette deprem olur. Kahramanmaraş’ta yaşadığımız, 250 yılda bir olan çok şiddetli deprem” dedi.  7,6'LIK İKİNCİ DEPREMİ İLK DEPREM TETİKLEDİ  Arslan, “Türkiye’de biri Kuzey Anadolu Fay Hattı, diğeri Doğu Anadolu Fay Hattı olmak üzere iki büyük fay var. Yaşadığımız deprem, ikinci hattın ortasında meydana geldi. 7,6 büyüklüğündeki deprem 7,7 büyüklüğündeki depremin artçısı değil. Bunlar iki ayrı depremdir. Net bir şekilde birinci deprem, ikinci depremi tetikledi” diye konuştu.

1 yıl önce

Lütfü Savaş, 1000 kişinin öldüğü Rönesans Rezidans'ın mimarını savundu: "İdealist bir insandır"

Kahramanmaraş depremi Türkiye'de büyük bir yıkıma yol açtı. 7.7 ve 7.6 şiddetindeki deprem sonrası 10 ilde büyük hasar meydana geldi. Enkaz altında kalan vatandaşlar için arama kurtarma çalışmaları ise gece gündüz devam ediyor. "CENNETTEN KÖŞE" DENİLEREK SATILDI 10 YIL SONRA YIKILDI Hatay'ın Antakya ilçesinde 12 katlı ve 250 daireli Rönesans Rezidans, depremde yıkıldı. Enkaz altında 800 kişinin olduğu öğrenildi. Rezidansı yapan şirketin, 2013'te sosyal medyadan fotoğraflarını paylaştığı rezidans için 'Cennetten bir kare' yazdığı ortaya çıktı. Depremde yerle bir olan Rönesans Rezidans'ın mimarı Mimar Mehmet Yaşar Coşkun, yurt dışına kaçmak isterken İstanbul Havalimanı'nda yakalandı. Gaziosmanpaşa Cumhuriyet Başsavcılığı'nın talimatıyla yakalanan Coşkun gözaltına alınarak emniyete götürüldü. CHP'Lİ LÜTFÜ SAVAŞ MEZAR OLAN REZİDANSIN SAHİBİ SAVUNDU: "İDALİST BİR İNSAN" CHP yönetimindeki Hatay Büyükşehir Belediyesinin Başkanı Lütfü Savaş, katıldığı canlı yayında, vatandaşlara mezar olan Rönesans Rezidans'ın mimarını, "İdealist bir insan" diyerek aklamaya çalıştı. Savaş, "Orası Eski Mimarlar Odası Başkanımızın yaptığı bir bina. Büyük ihtimal deprem yönetmeliğine göre yapmıştır. Bu arkadaşımız gerçekten idealist bir insan. Şiddetin büyüklüğünün de hesaba katılması gerekiyor." diye konuştu. Savaş sözlerinin devamında ise kendisini aklamaya çalışarak sorumluluk kabul etmediğini dile getirdi ve şunları söyledi: "Bu arkadaşımız gerçekten idealist bir insan. Büyük ihtimal şartlara, deprem yönetmeliğine uygun yapmıştır. Bilim yönüyle konuşuyorum. Bu deprem hiç kimse kimseye kusur aramasın, 2000 yılında 3 defa böyle bir deprem olmuş. Yeryüzüne 7 kilometre yakında oldu. Yıkıcılığı 9-10 şiddeti gibi gelir. Yeryüzüne yakın olduğundan ivme çabuk yükselip yeryüzünde büyük etki yapıyor. Eğer dağ varsa dağa çarpıp yeniden gelip sizi çarpıp diyor uzmanlar. Antakya'da, İstanbul'da, Eskişehir'de depremlere yakalandım, tüm depremleri toplayıp hepsinin toplamı bizdekinin 4'te biri kadardır. Arada 0.1 farklılık olmasına rağmen ilk deprem 10 kat daha fazla hasar oluşturdu. Aradaki 8 kilometre fark olmasına rağmen ben ikinci epremde evden çıkma gereği duymadım. Birincisi küçük bir kıyametti. Belediye mevzuat sorgulanırsa onlara yazık etmiş oluruz."

1 yıl önce

Fransız politikacı 'Türkiye'de şahit oldum' diyerek açıkladı: “İnsanlar mesafelere aldırmaksızın yardım yapmak için birbiriyle yarışıyordu”

Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron'un partisi Rönesans grubunun Ulusal Meclis'teki Genel Sekreterlik görevini yürüten Abisror De Lieme, İstanbul ve Kayseri üzerinden geldiği deprem bölgesi Elbistan'da izlenimlerini paylaştı. Paris'te yaşayan Abisror De Lieme, Türkiye konusunda hassas olduğunu ifade etti. "Türkiye'deki depremi görünce, arama kurtarma faaliyetlerine engel olmadan dayanışmayı, onları unutmadığımızı ve yanlarında olduğumuzu, Fransız halkının tüm dayanışmasını iletmek için geldim." diyen Abisror De Lieme, gelmeden önce yardım kampanyası organize ettiklerini ve yardımları, depremzedelere ulaştırdıklarını aktardı. "İnsanlar mesafelere aldırmaksızın yardım yapmak için birbiriyle yarışıyordu" Yerel yönetimlerle vakıf ve derneklerle görüştüklerinden, köylere gidip beraberlerinde getirdikleri gıda ürünlerini ihtiyaç sahiplerine dağıttıklarından bahseden Abisror De Lieme şunları kaydetti: "(Deprem bölgesinde) Türkiye'nin ve Türk halkının kurduğu muhteşem bir yardımlaşma zincirine şahit oldum. Herkes buradaydı. İnsanlar mesafelere aldırmaksızın yardım yapmak için birbiriyle yarışıyordu. Şöyle insanlar gördüm; arama kurtarma uzmanı değildiler ama depremzedeleri evlerine götürüp misafir etmek için uzaktan gelmişlerdi. Benim de (Elbistan'a) 20 kilometre uzaklıktaki depremde yıkılmayan bir köye gitme fırsatım oldu. Evleri sağlam olanlar bir odaya taşınıp hanelerinin geri kalan kısmında depremzedeleri misafir ediyordu. Bu korkunç felakete rağmen muhteşem bir dayanışma hakimdi." Abisror De Lieme, kurtarma faaliyetlerinin hassas bir şekilde devam ettiğini, bölgeyi ziyareti sırasında oradaki çalışmaları durdurup enkaz altı dinleme yapan ekiplere rast geldiğini anlattı. "Bugün Türkiye'nin yanında yer alma vakti" "(Ekipler) Göçük altından bir kadın sesini duymuşlardı. Yüzlerce ama yüzlerce insan elleriyle molozları, duvarları kaldırıyorlardı. Bu soğukta bu olanlar inanılacak gibi değildi." diyen Abisror De Lieme, buradaki kurtarma faaliyetlerinin yaşamın her şeyden üstün tutulduğunu gösterdiği değerlendirmesinde bulundu. Abisror De Lieme, Fransa'nın yardım gönderen ilk ülkeler arasında olduğunu, arama kurtarma ekiplerinin yanı sıra 1000 metrekarelik alana sahip sahra hastanesi gönderdiğini anımsatarak, "Bugün Türkiye'nin yanında yer alma vaktiydi. Bir Fransız olarak bununla iftihar ettim." dedi. Ülkesinin zaman zaman bu tür dramlara tanıklık ettiğini hatırlatan Abisror De Lieme, uluslararası topluma yardımlara devam etmeleri çağrısında bulundu. Abisror De Lieme, Elbistan'da, 150 bin nüfuslu şehir yerle bir olduğunu gördüğünü, temel ihtiyaç malzemeleri bugün için karşılansa da buradaki ve bölgedeki insanların barınmaya ve normal bir yaşama ihtiyaçları olacağının altını çizdi. "Türk halkının yanındayız" Kurtarma çalışmalarının öncelikli olarak yürütüldüğünü söyleyen Abisror De Lieme, "Fransa'ya döndüğümde aklımda kalacak en önemli sahne gördüğüm yardım seferberliği ve felaketten arda kalanlar." dedi. Abisror De Lieme, korkunç bir duruma, en yakınlarını kaybedenlerin acılarına tanıklık ettiğini ve bunların hepsinin hafızasında kalacağını söyledi. Fransız siyasetçi Deborah Abisror De Lieme, Türkiye’deki Fransız vatandaşlarının, çift vatandaşlığı bulunanların kalplerinin Türkiye ile beraber attığını vurguladı. Alanda Fransız gönüllü bazı kurtarma ekipleriyle karşılaştığını ve derneklerin dayanışmasının mükemmel olduğunu dile getiren Abisror De Lieme, "Ülkemizde olanlar kadar başka ülkede olanlar da bizi alakadar ediyor. Fransız devleti ve derneklerimiz olarak bugün Türk halkının yanındayız." ifadelerini kullandı.

1 yıl önce

Deniz Akkaya, Haluk Levent’in dolandırıcılık dosyasını açtı: “Sezgin Baran Korkmaz ile el ele bir insana para teslim eden insanlar cahildir!”

Ünlü manken ve sunucu Deniz Akkaya, son dönemde yaptığı yardımlar ile gündeme gelen AHBAP Derneği’nin kurucusu Haluk Levent ile ilgili zehir zemberek açıklamalarda bulundu. Kahramanmaraş merkezli iki büyük depremin ardından birçok dernek bölgeye giderek vatandaşlara destek oluyor. Bu dernekler arasında Haluk Levent’in kurucusu olduğu AHBAP da yer alıyor. Ünlü manken ve sunucu Deniz Akkaya son açıklamasında Haluk Levent’e adeta ateş püskürdü. ‘AZ KALDI HAZIRLAN’ Deniz Akkaya paylaşımında, “Dünden beri kaç defa özür diledin acaba? Duruşsuzluk böyle bir şey… Saklayacak şeyi olmayan adam elif gibi dik durur. İki ay öncesinde dolandırdığın insanlar yayına çıkmak için bekliyor. Az kaldı hazırlan.” dedi. SEZGİN BARAN KORKMAZ İLE EL ELE Akkaya paylaşımlarına “Sezgin Baran Korkmaz ile el ele bir insana para teslim eden insanlar cahildir! Bu bir özel uçak fotoğrafı değil, bu geçmiş davaları değil. Bu fotoğrafın açıklaması yoktur.” sözleri ile devam etti.

1 yıl önce

Kahramanmaraş depremi! İçişleri Bakanı Süleyman Soylu: Bu şehirde yaşayan hiçbir insanı devlet yalnız bırakmayacak

İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, CNN Türk'te Ahmet Hakan'ın Tarafsız Bölge programında depreme ilişkin son bilgileri paylaştı. Bakan Soylu, depreme müdahalede geç kalındı eleştirilerine yanıt vererek ''Herkes yetişmek için çabaladı. Depremin şiddeti, yaygınlığı, hava ve yol şartları müdahalede etkili oldu' dedi. İkinci depreme yolda yakalandıklarını, önlerindeki aracın takla attığını söyleyen Soylu, deprem sabahı ve sonrasında enkaz alanında yaşadıklarını anlatırken zaman zaman duygularına hakim olamadı. Deprem felaketinde Antakya'nın özellikle altını çizen Soylu, "Burayı deprem olarak tanımlamak doğru değil. İki binadan biri şu anda yok' diye konuştu.

1 yıl önce

Siz insan değilsiniz! Halk TV, izlenme uğruna bunu da yaptılar...

Kahramanmaraş merkezli meydana gelen deprem 11 ilimizde yıkıcı hasarlara neden olmuş ve on binlerce insanımız hayatını kaybetmişti. Depremden en çok etkilenen isimler de çocuklar oldu. Daha küçük yaşlarında gördükleri manzara karşısında travma yaşayan çocuklar için devlet elini uzattı ve psiko-sosyal destek ekipleri bölgeye gönderildi. Özellikle çocuklara hassas davranılması gereken bu dönemde CHP yandaşı Halk TV'de yapılan bir yayın ise tepki çekti. KÜÇÜK ÇOCUĞA TRAVMA YAŞATTILAR Halk TV'de yayınlanan programa çıkartılan küçük bir depremzede çocuğa yaşadıkları anlattırılınca çocuk gözyaşlarına boğuldu. Çocuğun bu zor anlarında Halk TV reyting uğruna yayına duygusal müzik ekleyerek tepki çekti. ENVER AYSEVER'DEN TEPKİ Gazeteci Enver Aysever sosyal medya hesabından bu anları paylaşarak tepki gösterdi. Yaptığı paylaşımda "Bu şerefsizlik değil de nedir?" diyen Aysever şu ifadeleri kullandı: "Alçaklar sırf izlenme için her şeyi yaparsınız siz! Bunu yandaşlar yapsa ağzınıza geleni söylersiniz, susacak mısınız Serhan'ın rezilliğine!!! Başardınız, merkez medya oldunuz!!!" https://twitter.com/bugunguncel/status/1629526231778578434?s=46&t=ANHadjvu5tnigUNn9Z2-Rg

1 2 ... 12 13 14 15 16 17 18 ... 20 21