05 Mayıs Pazar 2024
1 yıl önce

İadeler başladı... İsveçli Kürt parlamenter Kakabaveh: İsveç 4 kişiyi Türkiye'ye teslim etti

İsveç Parlamentosunun Kürt parlamenteri Amineh Kakabaveh Rûdaw’ın akşam bültenine canlı bağlantıyla katılarak Türkiye, Finlandiya, İsveç arasında imzalanan ‘üçlü mutabakat’ta yer alan Türkiye’nin talep ettiği bazı isimlerin teslim edilmesi sürecine ilişkin değerlendirmelerde bulundu. Amineh Kakabaveh, İsveç'in 4 kişiyi Türkiye'ye teslim ettiğini söyledi. Kakabaveh, bu açıklamasıyla geçtiğimiz hafta Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın "3-4 kişi teslim edildi" açıklamasını teyit etmiş oldu. Amineh Kakabaveh Türkiye’nin “terörist” olarak tanımladığı isimlerin büyük kısmının Kürt, devrimci ve siyasi faaliyetleri yüzünden Türkiye, Suriye ve İran’dan yurtdışına çıkmak zorunda kalan isimler olduğunu belirterek, “Ancak İsveç polisi onları terörist olarak görmüyor” dedi. İsveç'ten talep edilen listeye ilişkin Amineh Kakabaveh şunları söyledi: "Bu Erdoğan’ın listesidir. İsveç hükümetinin Türkiye’nin isteklerini yerine getirmesine karşıyım ve bu konuda belli baskılarım da oldu. Listedeki isimler IŞİD’e karşı dünyayı kurtarmak için savaşan (Kürtler) kişiler, IŞİD tarafından öldürülme, işkence ve cezaevlerine atılmak korkusuyla İsveç’e geldiler." "ERDOĞAN'IN LİSTESİNE GÖRE BEN DE TERÖRİSTİM" Amineh Kakabaveh, esas sorunun İsveç'te neden o kadar Türk ve Kürt arasında 73 ismin istendiği olduğunu belirterek, “Aralarında Türkler bile var ve bunlardan dördünü gazeteci olarak tanıyorum. Biri Ermeni soykırımı hakkında yazdı, diğerlerinin de Erdoğan'a karşı yazıları var. Erdoğan'ın listesine göre ben de teröristim” dedi. "Buradaki hukuk Ortadoğu'daki gibi değil ve siyasilerin değil, yasal mercilerin elinde” diyen Amineh Kakabaveh, "Bu nedenle istedikleri kimseyi iade edemezler. Benim sorunum, sığınma hakkını henüz alamamış ve suçlanan insanların haklarının korunması. Kakabaveh, Uluslararası Af Örgütü ve İnsan Hakları İzleme Örgütü'ne bu konuyu gündemlerine almaları için mektuplar gönderdiğini söyledi. "İSVEÇ TESLİM ETTİĞİ 4 KİŞİNİN İSMİNİ AÇIKLAMALI" Şu ana kadar İsveç hükümetinin 4 kişiyi Türkiye’ye teslim ettiğini ve teslim etme sürecinin başlatıldığını söyleyen Kürt parlamenter, "İsveç Adalet Bakanlığı ‘teslim edilenlerin liste ile alakası’ olmadığına yönelik açıklamasına inanmıyorum. Madem öyleyse neden daha önce teslim edilmediler. Bu yüzden teslim edilenlerin isimlerini açıklamalıdırlar” dedi. İsveç hükümetine güvenin kalmadığını belirten Amineh Kakabaveh “Bu süreçte yaptıkları hiçbir şeye inanmıyorum. 4 kişiyi teslim ettiler. Ve bu bir propaganda değil, bir gerçek” dedi ve  "İki IŞİD emirinin iadesi de talep edilmişti ancak İsveç devleti, gazetecileri ve kamuoyu teslim edilmemeleri için seslerini yükselttiler, onları neden geri göndermediklerini merak ediyorum. Onlar daha önce Türkiye cezaevlerindeydiler” diye konuştu. "İsveç’te kanunlar değişmedi. Her şey kanunlara göre. Ancak yolda çok tehlikeli şeyler var. Bugün Türkiye'nin meselesi, yarın İran. Ben de İran Kürdistanı’nda bir zamanlar Peşmergelik yaptım. İtalya ve birçok ülkede bizim için yapılan destek yürüyüşleri oldu ama İsveç hükümeti sessiz. Türkiye'nin talepleri yüzünden insan haklarını ihlal  edilmesine izin verilmemesi için çalışıyoruz. Çünkü Türkiye'nin ne olduğu insanlığa karşı, hatta Türklere ve burada yaşayanlara karşı nasıl bir zulüm uyguladığını biliyoruz” dedi. İsveç Parlamentosu’ndaki Kürt milletvekili Amineh Kakabaveh sözlerini şöyle tamamladı: "Şimdi parlamento yaz tatilinde ve seçimler iki ay sonra gerçekleşecek. Devlet Yasa Gözetlemesi Komitesinden yapılan anlaşma konusunda bir inceleme yapmasını talep ettim. Çünkü bu anlaşma (Türkiye ile İsveç arasındaki) hukuka aykırı. Türkiye’nin talepleri doğrultusunda insanların teslim edilmesi ve silah vermek İsveç yasalarına aykırıdır.” NE OLMUŞTU? Cumhurbaşkanı Erdoğan Finladiya ve isveç ile imzalana 3’lü mutabakat sonrası 28 Haziran'da gazetecilere yaptığı açıklamada, "Şimdi bu konuda verilmiş sözler var. Örneğin İsveç 73 teröristi bize gönderecek. Şu anda 3-4 tane gönderdiler. Ama bunlar bizim için yeterli değil. Tabii bunları Adalet Bakanlığımız, Dışişleri Bakanlığımız, Milli İstihbarat Teşkilatımız yakın markaja alıp takibini yapacak ve 'Bu teröristleri gönderin bakalım.' diyecek. Bunların hepsi bizim taleplerimiz olarak şu anda ortada. Bunlar geldi geldi; gelmediği takdirde gereği ne ise o gereğini de biz her an kurumlarımız ve birimlerimiz vasıtasıyla yapmaya devam edeceğiz" demişti.

1 yıl önce

İsveç Yargıtayının iadesini durdurduğu FETÖ'cü terörist üst düzey yönetici çıktı

Finlandiya ile NATO'ya üyelik başvurusu yapan ve NATO Zirvesinin gerçekleştirildiği İspanya'nın başkenti Madrid'de terör örgütlerine karşı Türkiye ile iş birliği taahhüdünde bulunarak üçlü muhtıraya imza atan İsveç, teröristlerin iadesine yönelik talepleri karşılıksız bırakmayı sürdürüyor. Son olarak İsveç basınında yer alan haberle, bu ülkenin Yargıtayı tarafından bir FETÖ üyesinin iadesinin durdurulduğu bilgisi paylaşıldı. İadesi durdurulan FETÖ'cünün örgütün üst düzey yöneticilerinden Yılmaz Aytan olduğu belirtildi. Örgütün sözde Afganistan imamı olan ve FETÖ'ye ait okulların da sorumluluğunu üstlenen Aytan'ın örgüte yönelik operasyonlardan kaçmak için İsveç'e iltica talebinde bulunduğu, isteğinin kabul edilmesiyle Afganistan'dan bu ülkeye geçtiği öğrenildi. Yaklaşık 3 yıldan bu yana İsveç'te yaşayan ve örgütün şifreli haberleşme ağı ByLock kullanıcısı da olan Aytan'ın, Burdur Cumhuriyet Başsavcılığının yürüttüğü soruşturmayla örgütün üst düzey yöneticileri arasında ve yurt dışı yapılanmada yer aldığı belirlendi. Burdur Cumhuriyet Başsavcılığının hazırladığı talepname çerçevesinde Adalet Bakanlığının, Yılmaz Aytan'ın "Silahlı terör örgütü yönetme/kurma" suçundan İsveç'ten iadesini istediği ortaya çıktı. İSVEÇ BASININDAKİ HABER Dagens Juridik gazetesinin haberinde, 2018'de İsveç'te oturum izni verilen ve FETÖ elebaşlarından olduğu gerekçesiyle Türkiye tarafından iadesi istenilen 48 yaşındaki kişinin iadesinin Yargıtay tarafından durdurulduğu belirtilmişti. Haberde, söz konusu kişinin ByLock kullanması ve FETÖ'ye sempati duymasının İsveç'te suç teşkil etmediği, bu yüzden Türkiye'ye iadesinin durdurulduğu aktarılmıştı.

1 yıl önce

Teröre desteği keseceğini taahhüt eden İsveç, yine PKK gösterisine izin verdi

İsveç'in başkenti Stockholm'de terör örgütü YPG/PKK sempatizanları, ülkenin Türkiye ile yaptığı anlaşmayı protesto etti.Norra Bantorget Meydanı'nda toplanan terör örgütü yandaşları, İsveç Parlamentosu önüne kadar yürüdü.  Terör örgütü YPG/PKK'yı simgeleyen bez parçaları açan örgüt yandaşları, İsveç İstihbarat Teşkilatı (SEPO) aleyhinde de slogan attı. SEPO tarafından dün yapılan açıklamada ise terör örgütü PKK ve diğer terör örgütlerinin İsveç'te eylem yapmasının yasaklanması istenmişti. Öte yandan, NATO'ya üyelik başvurusunda bulunan Finlandiya ve İsveç ile Türkiye arasında, İspanya'nın başkenti Madrid'de düzenlenen NATO Zirvesi'nde Türkiye'nin endişelerini gidermeye yönelik üçlü muhtıra imzalanmıştı. TERÖRE DESTEĞİ KESMEYİ TAAHHÜT ETTİLER Muhtırada İsveç ve Finlandiya'nın terör örgütü PKK/YPG'ye destek vermeyeceği taahhüt edildi. Başkan Erdoğan Muhtıra sonra İsveç ve Finlandiya'nın tavrına göre hareket edileceği gerekirse veto hamlesinin yapılabileceği mesajını vermişti.

1 yıl önce

İsveç'in Ankara Büyükelçiliği Geçici Maslahatgüzarı, Dışişleri Bakanlığı'na çağrıldı

Diplomatik kaynaklardan edinilen bilgiye göre, İsveç’in Göteborg şehrinde terör örgütü PKK/PYD/YPG yandaşlarınca 21 Temmuz'da gerçekleştirilen terör propagandasının öğrenilmesi üzerine İsveç’in Ankara Büyükelçiliği Geçici Maslahatgüzarı Dışişleri Bakanlığına çağırıldı ve Stockholm'de İsveç makamları nezdinde girişimde bulunularak Türkiye'nin güçlü tepkisi iletildi. Diplomatik kaynaklar, "Bu çerçevede, eylemin faillerinin tespit edilerek, gerekli yasal ve adli tedbirlerin alınması ve üçlü muhtırada kayda geçirilen taahhütler ışığında somut adımların atılması yönündeki beklentilerimiz vurgulanmıştır." ifadelerini kullandı. NATO'ya üyelik başvurusunda bulunan Finlandiya ve İsveç ile Türkiye arasında, İspanya'nın başkenti Madrid'de düzenlenen NATO Zirvesi'nde Türkiye'nin endişelerini gidermeye yönelik üçlü muhtıra imzalanmıştı.

1 yıl önce

Avrupa'da parlamenter sistem çıkmaza girdi! İtalya, İsrail, Hollanda, İsveç ve İspanya'da; koalisyon hükümetleri dağılıyor ve başbakanlar istifa ediyor

Türkiye'de 16 Nisan 2017'de gerçekleşen Anayasa değişikliğiyle Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi'ne geçildi ve koalisyon hükümetleri son buldu. Avrupa'da ise parlamenter sistemde sıkıntılar yaşanıyor. İtalya, İsrail, Hollanda, İsveç ve İspanya'da; koalisyon hükümetleri dağılıyor ve başbakanlar istifa ediyor. Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi sürecinde önemli çalışmaları olan Cumhurbaşkanı Başdanışmanı Mehmet Uçum yaşanan gelişmeleri değerlendirdi. Avrupa'da ise parlamenter sistemde sıkıntılar yaşanıyor. İtalya, İsrail, Hollanda, İsveç ve İspanya'da, koalisyon hükümetleri dağılıyor ve başbakanlar istifa ediyor. "KARAR ALMADA GECİKME KARAR ALMA YETERSİZLİKLERİNİ DOĞUYOR" Sabah'ın haberine göre Cumhurbaşkanı Başdanışmanı Mehmet Uçum, son dönem dünyanın yaşadıklarının parlamenter sistemin zafiyetlerini iyice açığa çıkardığını söyledi. Uçum; "Koalisyon hükümetlerinde parçalı yürütme farklı siyasi ajandalar yüzünden çatışma üretir. Karar almada gecikme bir yana karar alma yetersizlikleri doğuyor. Tüm bunların hükümet krizleri doğurması da kaçınılmaz oluyor" dedi. "İTALYA PARLAMENTER SİSTEMİN ZAAFLARINI GİDERMEK İÇİN ÇOK ÇEŞİTLİ YÖNTEMLER DENİYOR" Mehmet Uçum şunları söyledi: "Parlamenter sisteme sahip ülkelerin yaşadıkları hükümet krizleri süreci kaçınılmaz olarak yapısal bir tartışmaya götürüyor. Zaten İtalya yıllardan beri parlamenter sistemin zaaflarını gidermek için çok çeşitli yöntemler deniyor. Fransa'da başbakanlık kurumunun gereksizliği artık çok daha kabul gören bir teze dönüşüyor." "İNGİLTERE VE ALMANYA'DA HÜKÜMET EDEMEME SORUNLARI OLAĞAN GÜNDEMLERE DÖNÜŞÜYOR" "Parlamenter sistemin örnek ülkeleri olarak gösterilen İngiltere ve Almanya'da uzun süre hükümet edememe veya uyumlu hükümet edememe sorunları olağan gündemlere dönüşüyor. Tüm bunlar parlamenter sistem bu yüzyılın dinamiklerine ve ihtiyaçlarına uygun olmadığını ortaya koyuyor. Türkiye 16 Nisan 2017 referandumu ve 24 Haziran 2018 seçimiyle Başkanlık sistemine geçerek çok önemli bir reform yaptı. Başkanlık reformu ülke liderimiz Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın hakikaten büyük liderliğiyle birleşince Türkiye son dört yılda yaşadığı birçok soruna rağmen çok başarılı süreçler yönetiyor, dünya çapında oyun kurucu ülke haline geliyor." "SEÇMEN İRADESİ HÜKÜMET KURMAYA DOĞRUDAN ETKİ ETMİYOR" "Başlıca iki sebepten söz edilebilir. Birincisi sistemden kaynaklı yapısal sorunlar. İkincisi içinde bulunduğumuz dönemin özelliklerinin sistem zafiyetlerini daha belirgin hale getirmesi." "Parlamenter sistemin yapısal sorunlarının başında seçmen iradesinin hükümet kurmaya doğrudan etki etmemesi geliyor. Parlamenter sistemde seçmen oy kullandığı gün kimin hükümet olacağını bilemiyor. Çok güçlü adaylar olsa bile parlamento aritmetiği belli olmadan hükümete ilişkin bir kanaat oluşmuyor. Seçimlerden sonra da eğer tek başına hükümet olacak çoğunluğu sağlamış bir parti çıkmazsa o zaman koalisyon görüşmeleri adeta bir maraton gibi başlıyor. En olağan koşullarda bile koalisyon müzakereleri halkın tercihinden bağımsızlaşıp siyasi partilerin kendi ajandalarının pazarlığına dönüşüyor. Böyle olunca da sorun çözme kapasitesi düşük hükümetler çıkıyor. Bu da hükümetlerle ilgili ya kuruluşta ya devamlıkta krize neden oluyor." "KARAR ALMADA GECİKME KARAR ALMA YETERSİZLİKLERİNİ DOĞURUYOR" "İkinci yapısal sorun parlamenter sistemin yürütme gücünün parçalı olması. Bu parçalı olma hali tek parti hükümetlerinde de vardır. Her bakanlık ayrı bir güçtür. Bakanlıklar arası çekişme bitmez. Karar alma süreçleri uzar. Koalisyon hükümetlerinde ise daha vahim bir durum olarak parçalı yürütme farklı siyasi ajandalar yüzünden çatışma üretir. Karar almada gecikme bir yana karar alma yetersizlikleri doğuyor. Tüm bunların hükümet krizleri doğurması da kaçınılmaz oluyor." İTALYA'DA PARLAMENTO FESHEDİLDİ, ERKEN SEÇİME GİDİLİYOR İtalya'da Başbakan Mario Draghi, 21 Temmuz 2021'de görevinden istifa etti. Başbakan Draghi, liderlik ettiği koalisyondaki 3 partinin hükümetine parlamentoda destek vermemesi sonrasında istifasını Cumhurbaşkanı Sergio Mattarella'ya sundu. İtalya Cumhurbaşkanı Sergio Mattarella, Başbakan Mario Draghi'nin istifasıyla sonuçlanan hükümet krizinin ardından parlamentoyu feshederek 70 gün içinde erken genel seçimlerin yapılacağını bildirdi. İtalya'da Giuseppe Conte'nin liderlik ettiği koalisyon hükümetinin 2021 Ocak ayında bozulmasıyla başlayan hükümet krizi 67. hükümetin kurulmasıyla sona ermişti. Mario Draghi 12 Şubat 2021 tarihinde hükümeti kurmuştu. İSRAİL 5. DEFA SEÇİME GİDİYOR İsrail'de 2019'dan bu yana 4 defa seçim yenilendi. Meclis'te oylama krizi yaşandı. İsrail Meclisi, 1 Kasım 2022 tarihini erken seçim tarihi olarak onayladı. HOLLANDA'DA 299 GÜN SONRA HÜKÜMET KURULDU Hollanda'da 15-17 Mart 2021'de düzenlenen genel seçimden 299 gün sonra hükümet kuruldu. Özgürlük ve Demokrasi için Halk Partisi (VVD), Hristiyan Demokratlar Birliği (CDA), Demokrat 66 (D66) ve Hristiyan Birlik Partisi'nden (CU) oluşan dört partili yeni koalisyon hükümeti 10 Ocak 2022 tarihinde göreve başladı. Hollanda'da 15 Mart 2017'de düzenlenen erken genel seçimden 225 gün sonra da hükümet kurulmuştu.

1 yıl önce

Skandal detaylar ortaya çıktı! İsveç, Türkiye'nin istediği FETÖ'cüyü Kabil'den kaçırdı

İsveç'te online yayınlanan Samnytt gazetesinin haberi ülkede FETÖ'cülere nasıl yardım edildiğini gözler önüne serdi. Yayın organının haberinde FETÖ'cü Yılmaz Aytan'ı Türkiye'ye iade etmemek için nasıl çabaladığı detaylarıyla anlattı. Türkiye Adalet Bakanlığı tarafından silahlı terör örgütü yönetme/kurma suçlarından iadesi istenen, ancak İsveç tarafından iadesi durdurulan Yılmaz Aytan hakkındaki haberde "İsveç aktif bir şekilde Türkiye'nin terörizm suçlamasıyla iadesini istediği Yılmaz Aytan'a yardım etti. İsveç, Aytan'ı Erdoğan'ın burnunun dibinde kaçırmayı başardı" ifadeleriyle İsveç'in açıkça Aytan'a yardım ettiği ifşa edildi. Yayın organının haberine göre 2018 Aralık ayında Afganistan'da bulunan Yılmaz Aytan burada eğitimci olarak bulunduğu esnada Afganistan'ın FETÖ baskınları dolayısıyla ülkeden kaçma girişiminde bulundu. Afgan merciler ise Aytan'ı tutuklayarak ev hapsine aldılar ve pasaportuna el koydular. PASAPORT, SIĞINMA HAKKI Türkiye, örgütün üst düzey isimleri arasında olan Aytan'ın Türkiye'ye iadesini istedi. İsveç yayın organına göre de Afganistan FETÖ'cü ismi Türkiye'ye iade etmek üzereydi ancak Aytan Afganistan'dayken İsveç'e iltica talebinde bulundu. İsteğinin kabul edilmesinin ardından kendisine geçici pasaport verilen Aytan İsveç'e giderek 2018'de ülkede kalıcı oturum izni de aldı. Yayın organı da Aytan'ın İsveç'e sığınma talebine anında olumlu cevap verdiğini yazıp "İsveç Göçmenlik Ajansı, Aytan'a geçici yabancı statüsü pasaportu verdi. Aytan bu sayede İsveç pasaportuyla ülkeden ayrılabilir" bilgisini paylaştı. BAŞVURUSUNA GEREKÇE Yayın organı İsveç hükümetinin bir başka skandal uygulamasını da gündeme taşıdı: "İsveç Göçmenlik Ajansı'nın Türkiye karşısındaki hukuki pozisyonuna göre Erdoğan'a karşı 2016 yılındaki darbe girişimine destek vermek İsveç'te göçmenlik başvurusu için gerekçe olabiliyor. Türkiye'nin hukuki süreçleri de sürekli sorgulanmakta ve terörizmle suçlananlar ülkede adil bir yargılanma süreci yaşayamama riskiyle karşı karşıyalar. Yılmaz Aytan davasındaki durumda da bu değerlendirme hakimdi." OCAK 2021'DE İADE İSTEDİ Yayın organı 2019 yılının başından itibaren Burdur'daki Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından Aytan'ın ülkeye iadesinin istendiğini ancak İsveç otoritelerinin bu talebi görmezden geldiğini de yazdı. Habere göre, Türkiye'nin Stockholm'deki Büyükelçiliği'nin Ocak 2021'de İsveç Adalet Bakanlığı'na Aytan'ın iadesine ilişkin talepte bulunduğu bilgisi paylaşıldı. Bu talebin resmi evrağını da okuyucularıyla paylaşan yayın organı Aytan'ın ülkenin istihbarat birimi SAPO tarafından sorgulandığını ancak bu sorgulamanın da sembolik olduğunu ifşa etti. SEMBOLİK SORGULAMA Habere göre Aytan, Türkiye'nin talebinden sekiz ay sonra, Eylül 2021'de İsveç'in güneyindeki Güvenlik Polisi (SAPO) tarafından sorguya çağrıldı. Sorgulamanın çoğu gizliydi ama sembolik bir sorgulamaydı. Haberde "Sorgulayıcı, ülkesinde aranan Türk'e tutuklanmayacağını ve "İsveç'in uluslararası sözleşmelere bağlı olduğu ve bu nedenle onunla birlikte sorgulanması gerektiği" gerekçesiyle sorgunun yapıldığını derhal bildirdi" denildi. ÜST MAHKEMEDEN KORUMA 13 Temmuz'da İsveç Üst Mahkemesi'nin kararıyla hakkında Türkiye'ye iade edilemez kararı çıkarılan Yılmaz Aytan'ın hakkındaki suçlamaların 2016 yılına ait olduğu ancak bu tarihte Aytan'ın İsveç'te suçlu olarak bulunmadığı iddiası karara gerekçe gösterildi. Aytan'ın bu şekilde İsveç'te kalması ve daimi kalma hakkına sahip olması sağlandı.

1 yıl önce

Terör örgütü YPG/PKK yandaşları İsveç parlamentosu önünde gösteri düzenledi

İsveç'in başkenti Stockholm'de terör örgütü YPG/PKK yandaşları tarafından gösteri düzenlendi. İsveç parlamentosunun önünde toplanan terör yandaşları, Türkiye aleyhine slogan attı ve Türk mallarının boykot edilmesini istedi. PAÇAVRALARINI AÇTILAR Terör örgütü YPG/PKK'yı simgeleyen bez parçaları açan örgüt yandaşları, örgütün sözde elebaşı Abdullah Öcalan'ın da posterini taşıdı. ÜÇLÜ MUHTIRA İMZALANMIŞTI Öte yandan NATO'ya üyelik başvurusunda bulunan Finlandiya ve İsveç ile Türkiye arasında, İspanya'nın başkenti Madrid'de düzenlenen NATO Zirvesi'nde Türkiye'nin endişelerini gidermeye yönelik üçlü muhtıra imzalanmıştı.

1 yıl önce

Norveç, İsveç'in Türkiye'ye iade edeceği teröristlere resmen yol gösterdi!

Norveç Göçmenler Ofisi Sığınmacı Bölüm Şefi Line Zahl Kvakland, Klassekampen gazetesine yaptığı açıklamada, İsveç'in Türkiye'ye teslim etmeye hazırlandığı terör örgütü üyelerinin Norveç'e sığınma başvurusu yaptıkları taktirde, başvurularının kabul edilip, olağan şekilde inceleneceğini belirtti. ANLAŞMA BÜTÜN NATO ÜLKELERİNİ KAPSIYOR Norveç'e sığınma başvurusu iddiasına ilişkin, Uluslararası Hukuk ve Mülteci Uzmanı Profesör Terje Einarsen, bunun zor bir uygulama olduğunu ve Türkiye'nin bu duruma şiddetle karşı çıkacağını aktardı. İsveç'in NATO üyeliği ön koşulu için Türkiye ile yaptığı anlaşmayı hatırlatan Einarsen, bu anlaşmanın bütün NATO ülkelerini kapsadığını vurguladı. NELER YAŞANMIŞTI? Öte yandan, NATO'ya üyelik başvurusunda bulunan Finlandiya ve İsveç ile Türkiye arasında, İspanya'nın başkenti Madrid'de düzenlenen NATO Zirvesi'nde Türkiye'nin endişelerini gidermeye yönelik üçlü muhtıra imzalanmıştı.

1 2 ... 4 5 6 7 8 9 10 ... 19 20