04 Mayıs Cumartesi 2024
3 yıl önce

Diyarbakır annelerinden Nihal Çiftçi: Oğlumu almadan buradan gitmeyeceğim

Diyarbakır anneleri dağa kaçırılan çocukları için HDP İl Başkanlığı binası önündeki evlat nöbetini kararlılıkla sürdürüyor. Çocuklarının dağa kaçırılmasından HDP'yi sorumlu tutan Diyarbakır annelerinin, 3 Eylül 2019'da başlattığı oturma eylemi 581'inci gününde devam ediyor. Hakkari'den 9 yıl önce 14 yaşında dağa kaçırılan oğlu Emircan için eylem yapan anne Nihal Çiftçi, evladından bugüne kadar hiç haber alamadığını söyledi. "Oğlumu HDP kandırdı, PKK'ya verdi. Çocuklarımızı ölüme mahkum ediyorlar. 9 senedir tek dileğim tek bir saniye oğlumun sesini duymak. Oğlum değil mi? Bu benim hakkım değil mi?" diyen Çiftçi, oğluna kavuşana kadar eylemi sürdüreceğini belirtti. Çiftçi, "Oğlumu almadan buradan gitmeyeceğim. Çocuğumun gelip, devlete teslim olmasını istiyorum." dedi. "Eylemimizde kararlıyız" Sur ilçesinden 5 yıl önce 15 yaşında dağa kaçırılan oğlu Özkan için evlat nöbeti tutan Süleyman Aydın da çocuğuna kavuşana kadar eyleme devam edeceğini belirtti. Aydın, "HDP oğlumu kandırarak dağa gönderdi. Çocuğumu 6 yıldır dağda, mağarada ölüme mahkum etmiş. Bunlarda hiç mi vicdan yok? Bunlar anne ve baba değiller mi? HDP'ye destek verenler, sizler anne, baba değil misiniz?" diye konuştu. HDP tarafından mağdur edildiklerini dile getiren Aydın, "Eylemimizde kararlıyız. Anne ve babalar olarak sonuna kadar bu mücadelemize devam edeceğiz. Oğlum beni duyuyorsan, görüyorsan gel, güvenlik güçlerine teslim ol." ifadelerini kullandı.

3 yıl önce

Diyarbakır Annesi Hatice Ay: Oğlumu HDP'den istiyorum. Onu almadan buradan gitmeyeceğim

Çocuklarının dağa kaçırılmasından HDP'yi sorumlu tutan Diyarbakır annelerinin, 3 Eylül 2019'da başlattığı oturma eylemi 591. gününde devam ediyor. Eylemde yer alan Hatice Ay, 6 yıl önce 16 yaşındayken dağa kaçırılan oğlu Muhammed için evlat nöbetine katıldığını söyledi. Oğlunun hasta olduğunu, sürekli gözetim altında tutulması gerektiğini kaydeden Ay, 6 yıldır çocuğundan haber alamadığını bildirdi. 'ALMADAN GİTMEYECEĞİM' Ay, "Oğlumu HDP'den istiyorum. Onu almadan buradan gitmeyeceğim. Kararlıyım. Muhammed oğlum, eve dön. Sen küçüksün, hastasın. 6 yıldır seni merak ediyoruz. Oğlum gel adalete teslim ol. Seni kandırıyorlar." diye konuştu. Hakkari'nin Çukurca ilçesinden 8 yıl önce 15 yaşında dağa kaçırılan kızı Kadriye için gelen Nazmi Türan da 591 gündür eylemlerini kararlılıkla devam ettirdiklerini belirtti. Türan, "Kızımdan hiç haber alamadım. Sonuna kadar buradayız, kararlıyız. Çoğu aile evladına kavuştu, biz de müjde bekliyoruz. Devletimiz güçlüdür. Kızım sesimi duyuyorsan gel, devlete teslim ol." ifadelerini kullandı. YURT DIŞINDAKİ AİLELER PKK'YA DESTEK VERİYOR Bu arada, aileler, Fransa'da katıldığı televizyon programında kendilerinden bahseden uluslararası ilişkiler uzmanı Öznur Küçüker Sirene ile görüntülü görüştü. Sirene, görüşmede, kendisinin de bir anne olduğunu, evlat mücadelesi veren ailelerin acısını paylaştığını söyledi. Diyarbakır annelerinin feryadını dünyaya aktarmak zorunda olduklarını kaydeden Sirene, "Yurt dışındaki ülkeler maalesef PKK terör örgütüne destek veriyor. Hem bir anne hem de vatanını milletini düşünen Türk vatandaşı olarak acınızı tüm dünyaya aktarmaya devam edeceğim. Allah acılarınızı bir an önce dindirsin ve evlatlarınızı size kavuştursun." dedi. Anneler de Sirene'ye teşekkür etti.

2 yıl önce

İsrail kana doymuyor: Daha bitmedi

Gazze Şeridi'ndeki direniş grupları, İsrail polisinin işgal altındaki Doğu Kudüs'te yer alan Mescid-i Aksa ve Şeyh Cerrah Mahallesi'nden çekilmesi için 10 Mayıs Pazartesi günü yerel saatle 18.00'e kadar süre tanımıştı. İsrail polisinin Mescid-i Aksa ve Şeyh Cerrah'tan çekilmemesi üzerine Filistinli direniş grupları İsrail'e çok sayıda roket fırlatmıştı. Bunun üzerine İsrail ordusu, Gazze Şeridi'ne yönelik "Surların Muhafızı" adıyla askeri operasyon başlatıldığını bildirmişti. Gazze'deki Sağlık Bakanlığı verilerine göre, 10 Mayıs'tan bu yana İsrail'in Gazze saldırılarında 31'i çocuk, 20'si kadın olmak üzere 122 Filistinli şehit oldu.

2 yıl önce

Almanya'da, terör örgütü PKK'ya destek olmak için Erbil'e gitmek isteyen grubun ülkeden çıkışına izin verilmedi

Almanya'nın etkili gazetelerinden Die Welt'in polis raporuna dayandırıldığı haberinde, ülkedeki PKK'ya yakın Kürt derneklerinin terör örgütüne destek olmak amacıyla "canlı kalkan" kampanyası başlattığı, haziran ayı içinde insanların gruplar halinde Irak'a gitmek için yola çıkacağı belirtildi. Gazetenin haberinde, Almanya'da yasaklı terör örgütü listesinde yer alan PKK'nın NATO üyesi Türkiye'ye karşı olan eylemlere katılması ya da pasif destek vermesinin Federal Almanya Cumhuriyeti'nin çıkarlarını önemli ölçüde etkileyeceği vurgulanarak, "Alman veya Avrupa vatandaşlarının çatışmaya katılması Türkiye ile ilişkileri olumsuz etkileyecektir." denildi. Heyetin ülkeden çıkışı engellenmişti Almanya'nın Düsseldorf Havalimanından Irak'ın Erbil şehrine gitmek isteyen heyetin ülkeden çıkışına polis tarafından izin verilmemişti. Polis, aralarında Hamburg eyaleti Sol Parti Grup Eş Başkanı ve Eyalet Milletvekili Cansu Özdemir'in bulunduğu heyetin, "Almanya'nın itibarı zedeleme tehlikesi" gerekçesiyle heyetin ülkeden çıkışının engellendiğini açıklamıştı. Polis sözcüsü, yaptığı açıklamada, Özdemir'in ilk başta eyalet meclisi üyesi olduğunu söylemediğini, milletvekili olduğunu daha sonra öğrendiklerini aktarmış, avukatlarının müracaatından sonra Özdemir, polis tarafından serbest bırakılmıştı. Sorgulanan diğer heyet üyelerinden bazılarının yurt dışına çıkış yasağı olduğu bilgisi paylaşılmıştı.

2 yıl önce

Kemal Kılıçdaroğlu’ndan itiraf: Ankara’da oturup vatandaşa gitmediğimiz için iktidar olamadık

Cumhuriyet Halk Partisi Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Samsun'da Muhtarlar ve Kanaat Önderleri Buluşması’na katıldı. "Vatandaşın ayağına gitmedik" Konuşmasında kendilerine yönelik "Bugüne kadar CHP iktidar olamadı" eleştirisinin yöneltildiğini ve bunun doğru olduğunu belirten Kılıçdaroğlu, vatandaşın ayağına gitmedikleri için iktidar olamadıkları itirafında bulundu. Kılıçdaroğlu, iktidar olamamalarının sebebini şu sözlerle anlattı: "Ankara'da oturup tumturaklı laflar ettik" Bugüne kadar CHP iktidar olmadı. Doğrudur. Kabahat bizde. Sen vatandaşa gittin, çayını kahvesini içtin, ayağına gittin de sana oy mu vermedi. Oturdun Ankara’da tumturaklı laf ettin, sonra niye oyumuz artmıyor. Artmaz kardeşim. Şimdi geziyorum.

2 yıl önce

Avrupa’ya gitmesin Esed’e verelim

Suriyeli sığınmacılar üzerinden siyasi pirim kazanmaya soyunan CHP, kendisiyle de çelişti. CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun Suriyeliler üzerinden yürüttüğü ırkçı propaganda, Bolu Belediye Başkanı Tanju Özcan üzerinden devam ediyor. Son günlerde Suriyeli göçmenleri ülkelerine geri gönderme açıklamalarını sıklaştıran CHP, hükumetin takındığı politikalara farklı zamanda farklı tepkiler gösterdi. ‘İNSANLIK SUÇU’ DEMİŞLERDİ ‘Suriyelileri evlerine göndereceğiz’ diyen CHP, geçtiğimiz yıl şubat ayında Türkiye’nin göçmenler ve sığınmacıların Avrupa’ya yönelik geçişleri için sınır kapılarını açmasına da karşı çıkmıştı. Bugün CHP’nin istemediği göçmenler ve sığınmacılar sınır kapılarından Avrupa’ya geçerken CHP’liler, bunu ‘insanlık suçu’ olarak nitelemişti. Göçmenlere sınır kapılarının açıldığı 28 Şubat 2020 tarihinden sonra CHP Grup Başkanvekili Özgür Özel “Yeni Aylan bebekleri o tarafa sürmek en ağır insan hakları ayıbıdır. Türkiye’nin mültecilere karşı takınması gereken tutumla bağdaşmamaktadır” değerlendirmesini yapmıştı. İNSAN KAÇAKÇILARINA TESLİM EDİLİYOR Kılıçdaroğlu’nun başdanışmanı Sezgin Tanrıkulu ise “Çoluk çocuk, bebek, yaşlı, kadın #göçmenler karşı kıyıya ulaşıp ulaşmayacağı belli olmayan bir botla insan kaçakçılarının ellerine teslim ediliyor. Tarih, işlediğiniz bu suçları affetmeyecek!” ifadelerini kullanmıştı.

2 yıl önce

Türkiye'nin PKK'yı bitme noktasına getirmesi Fransa'yı rahatsız etti!

Bağdat temaslarının ardından gittiği Musul ve Erbil'de verdiği kışkırtıcı mesajlar ve etnik, dinî farklılıkları ön plana çıkaran konuşma ve ziyaretleri ile dikkat çeken Macron'un hedefinde Irak'ın kuzeyini işgal planı var. Macron'un Erbil ziyareti sürerken Kerkük'te Fransız istihbaratı, Dışişleri ve Genelkurmay temsilcileri ile Iraklı sivil ve askerî temsilcilerin katıldığı bir toplantı gerçekleştirildi. Iraklı üst düzey güvenlik kaynaklarının gazetemize verdiği bilgilere göre, toplantıya KDP ve KYB yönetiminden isimler de iştirak etti. MUSUL VE KERKÜK'E ASKER GETİRECEK Fransız ve Irak makamlarının Kerkük'te yaptığı görüşmede Kerkük Keyvan Askerî Üssü'ne 500 Fransız askerinin getirilmesi konusunda anlaşmaya varıldı. Fransa'nın ikinci hamlesi ise Musul'a 600 kişilik asker sevk etmek olacak. Iraklı üst düzey güvenlik kaynağı, Sincar'a komşu Telafer - El Faruk Havalimanı'na konuşlandırılacak Fransız askerler konusunda İran ile de mutabık kalındığını aktardı. Fransız askerlerinin lojistik üssü ise Erbil-El-Hariri Havalimanı olacak. PKK İÇİN GÜVENLİ KORİDOR OLUŞTURUYOR Irak Türkmen Cephesi (ITC) Sözcüsü Mehmet Seman Ağaoğlu, bu durumun açık bir işgal ve Irak'ın egemenliğini ihlal olduğunu söyledi. Türkiye Gazetesi'nin haberine göre, Ağaoğlu "Fransa'nın bölgedeki varlığı bir yandan PKK'ya güvenli koridor oluşturmak diğer yandan ise Sincar, Selahaddin, Duhok, Mahmur gibi alanlara tampon hat inşa ederek terör örgütünü rahatlatmak" dedi. YENİ KAOS PLANI UYGULAMAYA KONULDU Iraklı Emekli General Abdusselam Mesud ise bölgede yeni bir kaos planının uygulamaya konulduğunu belirterek "Fransa'nın bölgeyi işgali demek PKK'ya daha fazla silah ve cephane verilmesi demektir. Ayrıca Macron yönetimi PKK işgalindeki Sincar, Mahmur ve Kandil başta olmak üzere tüm terör alanlarına dönük TSK müdahalesinin önüne geçmek istiyor. Bu kapsamda Fransız üsleri başta Türk SİHA'ları olmak üzere tüm Türkiye'nin operasyonlarını sabote merkezine dönüştürülecek. Hedef bir yandan PKK'yı güçlendirmek diğer yandan Papa'nın da haritasını çizdiği Ninova Hıristiyan devletini hayata geçirmek" ifadelerini kullandı. ITC SÖZCÜSÜ AĞAOĞLU: TÜRKMENLERİ YOK SAYDILAR ITC Sözcüsü Mehmet Seman Ağaoğlu, Fransa Cumhurbaşkanı Macron'un ziyaret programında Ezidi, Hıristiyan, Kürt ve daha küçük etnik ve dini gruplarla görüşmesine rağmen Türkmenler ile temastan özellikle kaçındığına vurgu yaptı. Ağaoğlu, şunları kaydetti: Irak'a 5 bin kilometre mesafeden gelen Macron'un Musul'da Hıristiyan ve Ezidi nüfusun yoğun olduğu Sahel Ninova bölgesini özellikle seçmesi ve yaptığı açıklamalar Fransa'nın hevesini çok net olarak gösteriyor. Macron, Irak ziyaretinde, şartlar ne olursa olsun, ABD güçlerini çekse de Irak'ta kalmaya devam edeceklerini söyledi. Macron ayrıca 'Irak'ta kalabilmelerini sağlayacak operasyonel kapasiteye sahip olduklarını' hatırlattı.

2 yıl önce

Cumhurbaşkanı Erdoğan: "Zincir marketlerdeki fiyat farklılıklarının üzerine gitmek suretiyle buralardaki ciddi fiyat farklılıklarını da süratle kaldıracağız."

İşte Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın açıklamalarından satırbaşları: Görüşmelerin ilk gününde 21 Eylül'de BM Genel Kurulu'na hitap edeceğim. BM'nin gündeminde yer alan temel meselelere ilişkin görüşlerimizi paylaşacağım. BM Genel Sekreterinin yanı sıra çok sayıda devlet başkanı ile ikili görüşmelerim olacak. ABD'deki vatandaşlarımızla bir araya geleceğim. ABD'deki bazı baın yayın organı temsilcileriyle mülakatlar gerçekleştireceğim. Son derece yoğun bir temas ve toplantı trafiği içinde bulunacağız. ABD'de 'Daha Adil Bir Dünya Mümkün' eserimizi de yabancı dillerde hazırladık ve onları da muhataplarına aynı şekilde takdim edeceğiz.  Gazetecilerin sorularını da yanıtlayan Cumhurbaşkanı Erdoğan, şu yanıtları verdi: FAHİŞ FİYATA KARŞI ALINACAK ÖNLEMLER Bizim işimiz böyle bir adaletsizlik, suistimal varsa bunun sorumlusu olan Bakan arkadaşlarım bunları yakın takibe almak suretiyle bu zulmün önüne geçeceğiz. Yurt konusunda Türkiye'de bugüne kadar hiçbir iktidarın yapmadığı yatırımları yaptık. Şu anda bir milyona yakın yatak kapasitesi olan yurtlarımız var. Bay Kemal'e kalırsa ne yaparsanız yapın yediremezsiniz, çünkü onun dünyası farklı. Dikili bir ağacı yok ama yalan bunda bol. Onunla beraber hareket eden bazı medya grupları var, onlar karalama kampanyasını sürdürüyor. Hiç bir dönemde olmadığı kadar yoğun şekilde yalan atıyor, bir senede bu sorunu bitirecekmiş. Dün yine sözcüsü bir şeyler söylüyor. Söylediği ne? Yine yalan. 'Çiftçi battı' diyor. Ben bir gün önce şeker pancarı ile ilgili fiyat açıkladım. Yüzde 25 şeker pancarına zam yaptık. Adam çıkıyor yalanın daniskasını atıyor. Benim vatandaşım ne diyor? Gayet memnun. Şehirleri dolaşıyorum, nerede ne var görüyoruz. Göreve geldiğimizde üniversite öğrencilerinin altığı burs 45 liracıktı, şu anda 650 TL'ye çıktı. Harçlarla ilgili uzun yılların sorunuydu, bu harçları kim kaldırdı? Biz kaldırdık. Şu anda da atacağımız adım şu, özellikle Ticaret Bakanımın sorunu yoğun olacak, zincir marketler başta olmak üzere marketlerdeki denetimleri ciddi şekilde sürdürmek vesilesiyle fiyat farklılıklarının üzerine gitmek suretiyle fiyat farklılıklarını süratle kaldıracağız. ABD dönüşü işin üzerine kendim de gitmek suretiyle ilgileneceğiz. SEÇİM BARAJI Görevlendirdiğimiz arkadaşlar çalışmalarını başka bir noktaya getirdiler. ABD dönüşü kendilerini de dinleyeceğiz. Sonra da yolumuza yürüyeceğiz. Temennimiz odur ki inşallah 2023 seçimlerine girerken çok daha faklı bir şekilde girelim, Türkiye'nin beklediği sistemi yakalamış olalım. Meclis şu anda kapalı, açıldığı anda da inşallah yaptığımız çalışmayı uzatmadan Meclis'e göndereceğiz, ve müzakerelere başlamış olacağız.  AFGANİSTAN'A İNSANİ YARDIMLAR İnsani yardım konusunda tereddüdümüz olmaz. Devlet ve STK'lar olarak inşallah Afganistan'a bu tür yardımlarımızı göndereceğiz. ERMENİSTAN'IN KORİDOR AÇIKLAMASI Bu koridorun açılmaması - açılmaması meselesi siyasi bir mesele. Tayyip Erdoğan'la görüşme arzu ediyorsan burada belli adımların atılması gerekli. Görüşmelere kapalı değiliz. Görüşmeleri yaparken onların olumlu yaklaşım göstermek suretiyle adımları atması lazım. Gürcistan Başbakanı'nın diyalog talebini bana ulaştırması eğer bu konuda gerçekten samimiyse ben de samimiyetimi gösterir ve diplomasiyi burada başlatırız. İnşallah burada olumsuzluk değil olumlu yaklaşım başgösterir. İnşallah Azerbaycan ve Ermenistan arasındaki bu sıkıntı, bu koridorların açılması vesilesiyle aşılmış olur. YUNANİSTAN BAŞBAKANI'NIN TÜRKİYE AÇIKLAMASI Göçmenler konusunda bunun en çok yükünü çeken, kahrını çeken biziz. Türkiye'de göçmen olarak 4.5 milyon insan var. Türkiye, gereken adımların da karşıdan atılmasını bekliyor. Miçotakis'in görüşme talebini ABD'de gerçekleştireceğiz. Yaptıkları bu 9'lu açıklamada maalesef arzu edilmeyen bazı beyanlar var. Bunun üzerinde de Dışişleri Bakanlığımız gerekli açıklamaları yaptı. Bunda ne derece samimiler, ne derece direnecekler göreceğiz. Türkiye kimsenin bu noktada kapı kulu değildir. Atılması gereken adımları karşımızdakilerden görmemiz lazım. Eğer görmezsek gereken kararı alır ve ona göre de adımları atarız.

1 2 3 4 5 6 7 8 9