26 Nisan Cuma 2024
3 yıl önce

Kabine değişikliği yok

Cumhurbaşkanı Erdoğan, AK Parti grup toplantısında önemli açıklamalarda bulundu

3 yıl önce

İstanbul Valiliği’nden yüz yüze eğitim açıklaması: Kabine kararları doğrultusunda gerekli adımlar atılacak

Valilik’ten yapılan açıklamada şu ifadeler kullandı: * Koronavirüs salgınıyla mücadele kapsamında 1 Mart sonrasında yeni bir sürece girileceği ve bu süreçte salgının seyrinin il bazlı takibinin yapılarak uygulanacak tedbirlerin de buna göre belirleneceği kamuoyunun malumudur. * Bu kapsamda Sağlık Bakanlığı ve Koronavirüs Bilim Kurulunca belirlenen kriterlere göre yapılan değerlendirme çerçevesinde 4 ayrı risk grubu (düşük, orta, yüksek, çok yüksek) tespit edilerek bu risk gruplarına göre uygulanacak tedbir seviyelerinin Cumhurbaşkanlığı Kabinesinde kararlaştırılabileceği değerlendirilmektedir. * İçişleri Bakanlığımızın 26 Şubat tarihli Genelgesiyle 1 Mart günü Sayın Cumhurbaşkanımız başkanlığında toplanacak Kabine'de yeni kararlar alınıncaya kadar mevcut tedbirlerin uygulanmaya devam edilmesi gerektiği bildirilmişti. * Kabine Toplantısında eğitim ve öğretime yönelik düzenlemeler de 4 ayrı risk seviyesine göre belirlenecek olup bu nedenle 1 Mart 2021 Pazartesi günü mevcut uygulamaya (15 Şubat'tan bu yana uygulanan; birleştirilmiş sınıf uygulaması yapan tüm ilkokullarda, köy ve seyrek nüfuslu yerleşim yerlerindeki resmi ve özel ilkokullar, ortaokullar ve imam hatip ortaokullarının bütün seviyelerinde ve tüm bağımsız resmi anaokulu ve özel eğitim anaokulları ile özel okul öncesi eğitim kurumlarında haftada 5 gün yüz yüze eğitim yapılması, 22 Ocak'tan beri uygulanan; 8. ve 12. sınıf öğrencileri ile mezunlar için isteğe bağlı açılan destekleme ve yetiştirme kurslarının yüz yüze sürdürülmesi) devam edilecek ve alınan kararlar çerçevesinde yeni uygulamaya 2 Mart 2021 Salı günü itibariyle başlanabilecektir. * 1 Mart 2021 Pazartesi günü Cumhurbaşkanlığı Kabinesinde alınan kararlar çerçevesinde her ilimizde içerisinde bulunulduğu ilan edilen risk grubu seviyesine dair belirlenen kurallara göre Hıfzıssıhha Kurullarımızca gerekli adımlar atılacaktır. Ankara Valiliği’nden yapılan yazılı açıklamada da şöyle denildi: *Kabine Toplantısı’nda eğitim ve öğretime yönelik düzenlemeler de 4 ayrı risk seviyesine göre belirlenecek olup bu nedenle 1 Mart 2021 Pazartesi günü mevcut uygulamaya  devam edilecek. (15 Şubat’tan bu yana uygulanan birleştirilmiş sınıf uygulaması yapan tüm ilkokullarda, köy ve  seyrek nüfuslu yerleşim yerlerindeki resmi ve özel ilkokullar, ortaokullar ve imam hatip ortaokullarının bütün seviyelerinde ve tüm bağımsız resmi anaokulu ve özel eğitim anaokulları ile özel okul öncesi eğitim kurumlarında haftada 5 gün yüz yüze eğitim bazlı açılan destekleme ve yetiştirme kurslarının yüz yüze sürdürülmesi) *Alınan kararlar çerçevesinde yeni uygulamaya 2 Mart 2021 Salı günü itibarıyla başlanabilecektir. *1 Mart 2021 Pazartesi günü Cumhurbaşkanlığı Kabinesi’nde alınan kararlar çerçevesinde her ilimiz içerisinde bulunduğu ilan edilen risk grubu seviyesine dair belirlenen kurallara göre Hıfzıssıhha Kurullarımızca gerekli adımlar atılacaktır.”

2 yıl önce

Cumhurbaşkanı Erdoğan'dan Kabine toplantısı sonrası önemli açıklamalar: Ekonomik kurtuluş savaşından milletimizi zaferle çıkaracağız

İşte Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın açıklamalarından satır başları: Milletimizin hak ve özgürlükleri ile refahı konusunda yaşanan hiçbir gelişme kolay olmamıştır. Çok partili siyasi hayata geçişimizden sonra milli iradenin üstünlüğünü tanımak yerine tek parti faşizmini destekleyen her zaman olmuştur. Milletimize ağır maliyetler yükleyen bu sistemin ekonomik zorlukları da vardır. Son 19 yıldaki güçlü siyasi idare, bu mücadeleyi verebilecek dirayete azme kavuştuk. Öncelikle sorunun adını doğru koymamız gerekir. Sadece kurdaki yükselişe bağlı olarak kimi ürünlerde ortaya çıkan artışlar istihdamı yatırımı etkilemez. Ülkemizde yaşanan durum tam da budur. Yani fiyat artışıdır. Bugüne kadar tüm ülkelerde geçerli tek enflasyonla mücadele örneği görülmemiştir. Cari açığı olup da enflasyon yaşamayan ABD gibi ülkelerin sorun yaşamamasının nedeni paralarının rezerv olmasıdır. Geçmişte 1929, 2008 büyük krizlerini yaşayan küresel Ekonomi yeni sınamalar karşısında ciddi bocalama içindedir. "EKONOMİK KURTULUŞ SAVAŞINDAN MİLLETİMİZİ ZAFERLE ÇIKARACAĞIZ" Gelişmiş ülkelerin parasal genişleme, küresel ekonominin işleyişini daha da bozdu. Araştırmalar, ABD'deki şirketlerin aldıkları kredilerin bırakın parasını faizlerini bile ödeyemeyeceklerini gösteriyor. Dünya borsalarındaki şişkinlik, basılan fazla paranın gidecek yer bulamamasından kaynaklanıyor. Üretici fiyatları, enflasyonu, Çin'de %13,5, AB ortalaması %16,2'yi gördü. ABD'nin bir yandan aylık 15 milyarlık parasal daralma açıklarken diğer yandan 1,5 trilyonluk yatırıma izin vermesinin nedeni de işte bu durumdur. Çin'in de ciddi bir finansal genişleme politikasıyla parasını düşük tutmayı amaçlıyor. Karşımızdaki bu tablo bizi bir tercihe zorlamıştır. Her zaman ki gibi biz mücadeleyi tercih ettik. Geçmişten beri her alanda olduğu gibi finansal kriz yönetiminde ciddi tecrübe sahibi ülke olarak dünyanın zor dönemden geçtiği dönemde fırsatlardan yararlanmakta kararlıyız. Ülkemizi eskiden hep yaptıkları gibi denklemin dışına itmek isteyenlerin, kur, Faiz fiyat artışları üzerinden oynadıkları oyunu görüyoruz. Biz aynı oyunu vesayetle mücadelede gördük. Sabrettik ve başardık. Biz aynı oyunu terör örgütleriyle mücadelede gördük. Karşı atağımızı yaptık başardık. Bu ekonomik kurtuluş savaşından da milletimizi zaferle çıkaracağız.  "FIRSATÇILARA GÖZ AÇTIRMAYACAĞIZ" Ülkemizde önceliğimiz olan istihdamın yolunun yatırımdan, büyümeden geçtiğinden kimsenin şüphesi olmasın. Biz geçmişte uzun dönem denenmiş, yüksek faiz düşük kur yerine, yatırım, üretim, istihdam politikamızla ülkemiz ve milletimiz için en doğru olanı yapmakta kararlıyız. Kurun piyasa hareketlerini takipte özellikle kararlıyız. Yatırımı, ihracatı, bunun için önemsiyoruz. Mandacı iktisatçıların reçetelerine bunun için tamah etmiyoruz. Kurdaki yükselişi bahane ederek fahiş fiyat artışları yapan fırsatçılara göz açtırmayacağız. Bu politikayla biz niçin yaptığımızı, sonun da ne elde edeceğimizi gayet iyi biliyoruz. Üstelik bu politikayı da hemen hayata geçirmiş değiliz. İnşa ettiğimiz yollar, köprüler, havalimanları, demir yolları ile Pekin'den Londra'ya kadar uzanan en güçlü lojistik altyapısı ülkemize aittir. Swap işlemlerini yakından izlemek suretiyle kendi ülkesini soymaya çalışanların önlerini kestik. Bankalarımızın açık pozisyonları bulunmuyor. İşte önemli olan burası. Dünyanın bizden örnek aldığı yap-işlet-devret modeli sayesinde devam eden büyük projelerimiz de kamu finansmanına yük getirmiyor. Savunma Sanayimiz ülkemizin en önemli gelir kalemlerinden biri haline dönüşüyor. Karadeniz'de bulduğumuz doğalgaz en önemli Döviz giderimiz olan enerji çözümündeki umutlarımızı güçlendirdi. Hep söylüyorum faiz sebeptir enflasyon neticedir. Bu tespitimiz bu güne kadar yaşadığımız derslerden kaynaklanmaktadır. Yeni küresel sisteme arayışları, ülkemizin sahip olduğu altyapı. Böyle bir mücadele için geçmişte olmadığı kadar uygun bir zemin hazırlamaktadır. Ülkemizin ve milletimizin ekonomik kurtuluşu için böyle davranmamız, bu mücadeleyi vermemiz gerekiyor. Önümüzdeki aylardan itibaren bu politikanın insanlarımızın günlük hayattaki olumlu yansımalarını inşallah göreceğiz.

2 yıl önce

Hürriyet yazarı Selvi: Elektrik indiriminde Kabine'nin gündemindeki alternatifler

Selvi, bugünkü köşe yazısında elektrik faturası çalışmasında alternatiflerden birisinin Katma Değer Vergisi’nde indirim olduğunu söyledi ve "Gıdada yüzde 8’den yüzde 1’e düşürüldüğü gibi elektrikte de yüzde 18 olan KDV oranının indirilmesi gündemde. Ancak bu ticari işletmeler ile sanayi için değil, daha çok konutlar için öneriliyor" diye yazdı. Bir diğer alternatifin konutlardaki indirimli tarifenin 240 kilovat saate yükseltilmesi olduğunu aktaran Selvi, şöyle devam etti: "Konutlardaki indirimli tarife oranı 150 kilovat saatten 210 kilovat saate çıkarılmıştı. Bu günlük olarak 7 kilovat saate denk geliyordu. Bunun günlük 8 kilovat saate, aylık ise 240 kilovat saate yükseltilmesi de alternatifler arasında yer alıyor." “Küçük işletmelere kademeli tarife” Ticari işletmelerin elektrik faturaları can yakıyor. O nedenle kabine toplantısında ele alınacak konuların başında özellikle de orta halli esnafın yüksek gelen elektrik faturalarının desteklenmesi konusu geliyor. Büyük işletmelerden ziyade bakkal, manav, kasap, berber, kuaför, lokanta, kahvehane gibi küçük işletmelerin üzerinde duruluyor. Bu işletmelerin belirlenmesinde ciro mu yoksa elektrik tüketim oranları mı esas alınacak diye bir tartışma söz konusuydu. Belli oranda elektrik tüketim oranlarının esas alınması eğilimi ağır basıyor.Örneğin:1000 kilovat saate kadar olanlara indirimli tarife,2000 kilovat saate kadar olanlara ayrı tarife,3000 bin kilovat saat ve üzeri olanlara ise farklı tarife uygulanması gibi. “Dağıtım bedeline indirim” Bir alternatif de dağıtım şirketlerinin dağıtım bedellerinde indirim yapması yönünde. Meskenlerde ve küçük işletmelerde dağıtım şirketlerinin indirim yapması da alternatifler arasında yer alıyor. Dağıtım şirketlerinin maliyetlerinin dengelenmesi için de EÜAŞ’den firmalara verilen oranın yükseltilmesi gündemde. Selvi, faturalar konusunda hükümetin destek verdiği aile sayısının artırılmasının da masada olduğunu ifade etti. Hürriyet yazarının yazısına göre cemevleri, vakıflar ve dernekler de mesken veya meskene çok yakın bir tarife üzerinden ücretlendirilebilir.

2 yıl önce

Kabine sonrası önemli mesaj! Cumhurbaşkanı Erdoğan: Canımızı yakan fiyat artışları, hepsi geçici

Cumhurbaşkanı Erdoğan, yaklaşık 4 saat süren Kabine Toplantısı sonrası açıklamalarda bulundu. İşte Erdoğan'ın konuşmasından öne çıkan satır başları şu şekilde: 5 Şubat Cumartesi yaptırdığımız Kovid-19 testinde koronavirüsün Omikron varyantına maruz kaldığımız anlaşılmıştı, bunun üzerine kendimizi karantinaya almıştık. Hastalığı hafif belirtilerle geçirdik, çalışmalarımızı evden sürdürdük. KDV İNDİRİMİ... TAKİP EDİLECEK Devlet ve hükümet işlerini de hem yakından takip ettik hem de gereken yönlendirmeleri yaptık. Gıda ürünlerindeki KDV'yi yüzde 8'den yüzde 1'e düşürme, yani etiketlerde doğrudan 7 puanlık bir indirim yapma kararımızın müjdesini milletimizle paylaşmıştık. Üreticiden toptancıya ve perakendeciye kadar gıdanın tüm süreçlerini kapsadığı için enflasyonla mücadeledeki kararlılığımızın bir ifadesi olan bu KDV düzenlemesi devlet olarak bizim attığımız bir adımdır. Bakanlıklarımız KDV indiriminin fiyatlara yansıtılıp yansıtılmadığını yakından takip edecek, aksi yönde davranış sergileyen firmalara gereken yaptırımları uygulayacaktır. TÜRKİYE-BAE İLİŞKİLERİ Pazartesi ve salı günleri BAE'ye giderek hem Abu Dabi'ye resmi bir ziyaret gerçekleştirdik hem de EXP 2022 Dubai-Türkiye'ye katıldık. Toplam 13 anlaşmaya ülkemiz arasındaki münasebetlerin ahdi temelini güçlendirdik. Bir süredir durgunluk içerisinde olan Türkiye ile BAE ilişkilerine yeni bir ivme kazandıran anlaşmaların hayırlı olacağına inanıyorum. Karantina sürecinde yaptığımız takiplerde tespit ettiğimiz en önemli eksiklik ülkemizde dün ile bugün arasında yeterince güçlü bir irtibatın kurulamadığıdır. Hükümete geldiğimizde ülkenin nüfusu 65 milyondu. Ülkemizin altyapısı her alanda sorunların, eksikliklerin ağırlığı altında eziliyordu. Temel hak ve özgürlüklerden güvenliğe kadar yaşadığımız diğer sıkıntıları da bunlara ilave etmek gerekiyor. GÜÇLÜ TÜRKİYE VURGUSU Her isteyen evladımızın üniversite başta olmak üzere eğitime ulaşabilmesinin, her vatandaşımızın kaliteli sağlık hizmeti alabilmesinin, kamuda ve hatta sokakta değerlerine ve kültürlerine saygılı muamele görebilmesinin 81 vilayetimizin hepsinin de belirli bir standardın üzerinde temel altyapılardan faydalanabilmesinin, insanca bir hayat sürmesinin çok zor olduğu dönemlerden geçerek bugünlere geldik. Eski Türkiye ile bugünkü Türkiye fotoğraflarının doğru, sağlıklı bir mukayesesini yapmak hepimizin görevidir. Dün önceliğimiz can ve mal güvenliğimizi tehdit eden terör, dün önceliğimiz egemenlik haklarımızı ve milli çıkarlarımızı hiçe sayan kuşatmalardı. Dün önceliğimiz işsizlikti, teröre ve işsizliğe çözüm bulunmasına mani olan siyasi istikrarsızlıktı, hayatımızın dört bir yanını saran yokluklardı. Bugün ise artık ülke geneline yaydığımız her seviyedeki eğitim kurumumuzla, dünyanın imrenerek baktığı şehir hastanelerimizle, uzunluğunu 28 bin km'yi geçirdiğimiz bölünmüş yol ağımız ve sayısını 56'ya çıkardığımız havalimanlarımızla, yüz binlerce aileyi ev sahibi yaptığımızı toplu konut projelerimiz, millet bahçelerimizle, yerli ve milli katkı oranını yüzde 80'lere doğru taşıdığımız savunma sanayiimizle, 225 milyar dolara çıkardığımız ihracatımızla, 55 milyona vardırdığımız turist ağırlama altyapımızla hedeflerine doğru hızla ilerleyen, dünyanın en büyük 10 ekonomisi arasına girme yolunda son dönemece giren bir Türkiye'de yaşıyoruz. "BUGÜN ARTIK DÜNYADA SÖZ SAHİBİ, BAYRAĞI VE PASAPORTU İTİBARLI BİR TÜRKİYE VAR" Bugün artık sınırları içinde hiçbir terör faaliyetine izin vermeyen, sınırları dışındaki terör örgütlerini de adım adım takip eden bir Türkiye var. Bugün artık siyasi, askeri, diplomatik ve ekonomik olarak bölgesinde ve dünyada söz sahibi, bayrağı ve pasaportu itibarlı bir Türkiye var.  Salgın döneminde sağlık hizmetleri başta olmak üzere tüm alanlarda bu gerçekleri gördük, yaşadık. Gelişmiş ülkeler bile halklarının işini ve hayat seviyesini korumanın derdine düşerken biz yatırıma, istihdama, ihracata, büyüme yoluna giderek kendimizi diğerlerinden ayrıştırdık. Hükümet olarak uyguladığımız ekonomi programının odağında vatandaşlarımızın işini korumak, sürekli yeni iş alanları oluşturarak istihdamı geliştirmek vardır. Nüfusumuz 20 yıl öncesine göre 20 milyon artarken istihdama katılan kişi sayısı da 20 milyondan 34 milyona çıktı. Salgının ilk aylarında işgücüne katılım 29 milyona, istihdam 25 milyona kadar gerilemişti. Bu dönemde biz farklı bir politika izleyerek üretimi ve bireyleri destekledik. Yatırım, istihdam, üretim, ihracat ve cari fazla hedefli ekonomi programımızı ısrarla ve kararlılıkla uygulayarak salgının ilk aylarında kayıpları hızla telafi etmekle kalmadık, ötesine de geçtik. Hükümetlerimiz döneminde 11 milyonun üzerinde insanımıza çalışacak iş sağladık, geçinecek gelir temin ettik. FİYAT ARTIŞLARI... ERDOĞAN: BUNLARIN HEPSİ GEÇİCİ Hayat pahalılığının yol açtığı sıkıntılar elbette var, canımızı yakan fiyat artışları var. Emin olun, bunların hepsi geçicidir. Asgari ücretten memur ve emekli maaşlarına kadar tüm çalışanların gelirlerinde yüksek oranlı artış yaparak esnaf ve sanatkarlarımızı kredi paketleriyle destekleyerek hayat pahalılığının insanlarımızın üzerindeki yükü azaltmanın gayretindeyiz. Alım gücündeki düşüş bir süre sonra telafi edilebilirken kaybedilen işin, huzurun, vaktin geri kazanımı çok daha zordur. ENFLASYON Bunun için fabrikaların çalışması, esnafın dükkanının açık kalması, toprağın ekilmesi, emlak ve araç satışlarının sürmesi çok önemlidir. Halihazırdaki en önemli sorunumuz yüksek enflasyondur. İnşallah onun da üstesinden her ay indirerek geleceğiz. Türkiye'yi 30 milyonun üzerinde vatandaşını istihdam eden bir ülke haline getirmiş olmak en büyük iftihar sebebimizdir. Avrupa'dan Amerika'ya kadar tüm gelişmiş ülkelerin ve gelişmekte olan ülkelerin çoğunun önümüzdeki döneme ilişkin en önemli sancısı işsizliktir. Bunun için batıdaki merkez bankaları enflasyonları 6-7 kat artığı halde faizleri yükseltmekten ısrarla kaçınıyorlar. "ENERJİ FİYATLARI TÜM DÜNYADA YÜKSELDİ" Son dönemde üzerine en çok konuşulan, istismar edilen konulardan biri de enerji fiyatlarıdır. Yerli ve yenilenebilir enerji kaynaklarını harekete geçirmek suretiyle ülkemizin santral sayısını bin 808'e yükselttik. Son dönemde enerji fiyatları tüm dünyada yükselmiştir. Ama bu sadece bize ait değil. Küresel düzeyde doğalgaz fiyatları 10 kat, kömür fiyatları 5 kat, petrol fiyatları 3 kat artmıştır. Elektrik ve doğalgaz fiyatlarının avro cinsinden rakam ve asgari ücrete oranları üzerinden Avrupa ülkeleriyle karşılaştırmasını yaparak sizlerin dikkateine sunmak istiyorum. Konutlarda aylık 200 kw üzerinden bakıldığında Türkiye Avrupa'daki 34 ülke arasında vatandaşlarına en uygun fiyatla elektrik hizmeti sunan 3. ülkedir. Ülkemizdeki elektriğin 200 kw'!a denk gelen tutarı 18 avro iken bu rakam Norveç'te 35 avro, Fransa'da 45 avro, Hollanda'da 60 avro, Belçika'da 92, Almanya'da 100 avrodur. Asgari ücretle mukayese ettiğimizde ülkemizde yüzde 5.5'luk bir oran, ALmanya'da 6.2'lik, Çekya'da yüzde 10'luk, Romanya'da yüzde 15'lik oranlarla karşılaşıyoruz. Türkiye 100 m3'lük tüketime 18.5 avroluk faturayla Avrupa'nın vatandaşına en ucuz doğalgaz hizmeti sunan ülkesidir. Geçtiğimiz yıl 165 milyar liralık sübvansiyon yaparak salgın sebebiyle zaten sıkıntı içinde olan vatandaşımızın ilave yükler altına girmesine mani olduk. Sadece bu 3 kalemdeki sübvansiyon rakamının Türkiye'nin toplam yatırım harcamaları kadar olduğuna dikkatlerinizi çekmek istiyorum. ELEKTRİK FİYATLARINDA YENİ DÜZENLEME Geçtiğimiz Kabine toplantısında 150 kw olan en düşük tarife dilimini 210 kw'a yükseltmiştik. Ocak ayı itibarıyla tüketicilerin yüzde 64'ünün düşük tarifeden faydalandığını görülmektedir. Bugünkü toplantımızda vatandaşlarımızı daha da rahatlatacak yeni adımların karawrını aldık. 210 kw saate kadarki düşük tarife ve üzerindeki yüksek tarife rakamları ilgili kurumlarımızca vatandaşlarımız lehine yeniden değerlendirilecektir. Küçük esnaf ve sanatkarı koruyacak şekilde benzer bir kademelendirme yapılacak. STK'ların elektriği ticarethane statüsünden konut statüsüne dönüştürülecek. DOĞALGAZ DESTEĞİ Doğalgaz tüketim desteğiyle ilgili hazırlıklar tamamlandı. 4 milyon hane için yılda 2 defada ödenmek üzere 450-1150 arasında dğeişen miktarlarda doğalgaz desteği sağlayacağız. Kronik hastaların bulunduğu haneler için bu rakama yüzde 5 ilave yapılacaktır. Başvurular cuma günü başlayacaktır. 15 milyar liralık yeni bir sosyal destek paketiyle ilgili hazırlıklara başlanması talimatını da verdik. Rüzgar ve güneş enerjisi yatırımlarında KDV istisnası ve gümrük vergisi muafiyeti uyguluyoruz. Mevcut desteklerin kapsamını genişleterek lisanssız faaliyetler kapsamındaki yatırımların 4. bölge desteklerinden faydalanabilmesini temin ediyoruz. böylece yüzde 30 oranında vergi indirimi, 6 yıl boyunca prim, sigorta, işveren desteği hissesi sağlamış oluyoruz. Eğitim-öğretim yılının yeni dönemine başladık. Öğretmenlik Meslek Kanunu'nu geçtiğimiz hafta yürürlüğe koyduk. Öğrenci sayıları 159 binden 335 bine yükselen mesleki eğitim merkezlerimizde hedefimiz bu rakamı 1 milyonun üzerine taşımaktır. Önümüzdeki haftasonu açılışını yapacağımız 1915 Çanakkale Köprüsü ve Malkara-Çanakkale Otoyolu projesinin inşasını 2 milyar 545 milyon avro yatırım tutarıyla tamamladık. 1915 Çanakkale Köprüsü 88 km'si otoyol ve 13 km'si bağlantı yolu olmak üzere toplam 101 km uzunluğa sahip önemli bir projedir. Bu köprü kendi alanında dünyada ilk sırada yer alan bir eserdir. Hizmete açacağımız otoyol projesi Malkara-Çanakkale arasını 40 dakika kısaltacak. Yaklaşık 5 bin 100 personel ve 740 iş makinesiyle tamamladığımız otoyolumuzu 26 Şubat 2022'de hizmete sunuyoruz. ÇİFTÇİLERE MÜJDE Tarım Kredi Kooperatiflerinin satış merkezlerinde hafta başı itibarıyla çay gübrelerinin fiyatlarında yüzde 30'a varan indirim yaptık. Yarından itibaren can gübreyi, amonyum sülfat ve nitro power ürünlerinde de yüzde 30 indirime gidiliyor. Karma hayvan yemi yüzde 12 indirimle yarından itibaren satılmaya başlanacak. Mart ayında alınacak pancar bedellerini 1 ay öne çekip cuma günü hesaplara yatırıyoruz. Bu sezonunu pancar alım fiyatını hasattan önce açıklayacağız. KYK YURTLARINDAKİ ÖĞRENCİLERE MÜJDE Yurtlarda 16 GB olan internet desteğini 2 kat artışla 32 GB'a çıkardık. Şimdi de ikinci dönemden başlamak üzere beslenme yardımını aylık 570 liradan 750 liraya yükseltiyoruz. AŞI TAVSİYESİ Omikron varyantı vaka sayılarının fevkalade arttırmasına rağmen hastaneye yatışlarda sistemi zorlayacak bir yükselişle karşılaşmadık. Aşısı bulunmayan veya eksik olan vatandaşlarımıza en kısa sürede kendi aşımız TURKOVAC'ı yaptırmaları tavsiyesinde bulunuyorum.

2 yıl önce

Kabine Toplantısı sona erdi! Cumhurbaşkanı Erdoğan: Diplomaside merkez ülke Türkiye

İşte Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın açıklamalarından satır başları: "KABİNEDEKİ GÖREVLER BİR BAYRAK YARIŞIDIR" Vahit Hocamızın çiftçimizin, ormancımızın vizyonunun geliştirecek adımları atacağına inanıyorum. Bekir Pakdemirli kardeşimize bundan sonraki hayatından başarılar diliyoruz. Bekir kardeşimizin birikiminden ve enerjisinden farklı alanlarda istifade etmeyi elbette sürdüreceğiz. Kabinedeki görevler bir bayrak yarışıdır. "2023 HEDEFLERİMİZE KARARLILIKLA İLERLİYORUZ" Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sisteminin sağladığı hızlı ve etkin karar alma fırsatı sayesinde yaptığımız 8 değişiklikle kabinemizi dinamik tutacak adımları attık. Yeni yönetim sisteminin gücünü ve avantajlarını kriz dönemlerinde çok daha iyi anlıyoruz. Ülkemiz güneyinde, kuzeyinde ve doğusunda yaşanan çatışmalardan, batısında süren gerilimlerden zarar görmeden yoluna devam etmesini büyük ölçüde yeni yönetim sisteminin sağladığı imkanlara borçludur. Cumhuriyet tarihinin en büyük demokrasi ve kalkına hamlesi olan 2023 hedeflerimize kararlılıkla ilerliyoruz. Geldiğimiz noktada krizlerin, çatışmaların zirve yaptığı dönemlerde dahi insani ve siyasi ilişkileri kesintiye uğratmadan tüm taraflarla çalışmayı başarabilen ülkelerden biriyiz. Eskiden Türkiye olarak kendi vatandaşlarımızın ihtiyaçlarını karşılamada, işinin, aşının, ekmeğinin sürekliliğini sağlamada sıkıntı çekiyorduk. Bir anda milyonlarca insanın işsiz kaldığı, herkesin yarınından umut kestiği kara günler yaşadık. Bugün ise gelişmiş devletlerin bile çaresiz kaldığı krizleri başarıyla yönettiğimiz bir yerde duruyoruz. Bütün bunları son 10 yıldır maruz kaldığımız vesayet oyunlarına, terör saldırılarına, darbe girişimlerine, siyasi ve ekonomik tuzaklara rağmen başardık. Dikkat ederseniz, Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemine karşı çıkanlar, bunca zamandır ortaya kayda değer bir alternatif koyamadılar. Tüm söyledikleri her şeyi eskiye döndürecekler. Aradan geçen onca zamana rağmen ortaya tek bir anayasa metni koyamadıklarını üzüntüyle gördük. Yurtdışında hazırlanmış bir raporu sanki kendi çalışmalarıymış gibi kamuoyunu önüne çıkaranların çalışmadıkları açıkça ortadadır. Bizim zaten hayata geçirdiğimiz işleri kendi fikirleriymiş gibi söylüyorlar. ANTALYA DİPLOMASİ FORUMU Türkiye'nin bölgesinde ve dünyada giderek artan gücünün cazibesinin öneminin en büyük tezahürlerinden biri Antalya Diplomasi Forumu'dur. Antalya Diplomasi Forumu'nda dünyanın dört yanındaki 75 farklı ülkeden 17 devlet ve hükümet başkanı katıldı. Forum boyunca diplomasiyi yeniden kurgulamak, üç liderler oturumu, 27 panel ,dört söyleşi, 3 yuvarlak masa toplantısıyla taraflar arasında 200 görüşme gerçekleştirildi. Forumun en ses getiren olayı Rusya ve Ukrayna dışişleri bakanlarının, Dışişleri Bakanımız Çavuşoğlu ile yaptıkları toplantıydı. BAKAN ÇAVUŞOĞLU, RUSYA VE UKRAYNA'YA GİDİYOR Diplomasi ve diyalog kapılarını açması bakımından çok önemliydi. Dışişleri Bakanımızı yarın Moskova'ya gönderiyorum. Perşembe günü de Ukrayna'ya gidecek. Dışişleri Bakanımız Çavuşoğlu başta olmak üzere forumun düzenlemesinde emeği geçen herkese şahsım ve milletim adına teşekkür ediyorum. Yarın, Polonya Cumhurbaşkanı Duda ile buluşacağız. Kendisini misafir edeceğiz. Türkiye, dünyanın ilk 10 ekonomisi arasında girmek için büyüme stratejisini kararlılıkla uygularken, diplomasi konusunda da merkez ülke konumunu sürdürmektedir. Kalbi ve duası bizimle olan dostlarımızın ve kardeşlerimizin vermiş oldukları manevi destek elbette önemlidir. Ama fiilen kendi göbeğimizi kendimiz kesmemiz gerektiği de bir hakikattir. 1915 ÇANAKKALE KÖPRÜSÜ Temel altyapılar konusunda kayda değer hiçbir eksiğimiz kalmadı. Önümüzdeki cuma günü açılışını yapacağımız 1915 Çanakkale Köprüsü ve eser ve hizmet zincirinin altın halkalarından biri olacaktır. Milletimiz ortaya çıkan eserlerden ne yaptığımızı, niçin yaptığımız görüyor, biliyor, takdir ediyor. Cuma günü açılış programında ülkemize kazandırdığımız eserlerin toplu bir değerlendirmesini yaparak görmek isteyen gözlerin huzuruna getireceğiz. Sakarya'daki tank palet fabrikası üzerinden kendi ordusuna etmedik hakareti bırakmayanları, biz unutmadık. Kendi uçağımızı, kendi silahımızı, kendi otomobilimizi geliştirmemizi engelleyen zihniyetin bir kez daha ülkemize aynı kötülüğü yapmasına müsaade etmeyeceğiz. Türkiye'nin bölgesinde ve dünyada genişleyen etki alanının insanlarımız refahı üzerindeki olumlu neticelerini almaya başlayınca ülkemize kazandırdığımız geniş vizyonun önemi daha iyi anlaşılacaktır. "EĞİTİM KONUSUNDA ÖNEMLİ ADIMLAR ATIYORUZ" Eğitim ve sağlık her zaman olduğu gibi bugün de önceliklerimiz en başında yer almaktadır. Dün 14 Mart Tıp Bayramı vesilesiyle bir araya geldiğimiz sağlık çalışanlarımıza uzun süredir bekledikleri müjdeleri verdik. Sağlık çalışanlarına yönelik şiddetin önüne geçilmesi ve özlük haklarını geliştirilmesini başta olmak üzere verdiğimi müjdelerin hayırlı olmasını diliyorum. Eğitim konusunda önemli adımlar atıyoruz. Okullaşma oranlarını yüzde 90'ların üzerine çıkardık. Eğitime katılan öğrenci sayısında devasa artış sağladık. Sıra okul öncesi eğitimin yaygınlaşmasına geldi. Okullaşma oranının 3-5 yaş arasında 2022 yılında 3 bin anaokulunu ve 40 bin yeni anasınıfını hizmete almayı hedefliyoruz. ÇİFTÇİLERE MÜJDE Diğer yandan çiftçilerimize sulama, enerji ve kredi konusunda 2 önemli müjdemiz var. İlk olarak tarımı su ile bereketlendirerek daha üst seviyelere çıkarmak için barajı ve göleti tamamlanmış tarımsal alanlardaki sulama tesislerini hızla bitirerek milli ekonomiye kazandıracağız. Üreticilerimiz yıllık 41 milyar lira gelir artışı sağlayacağız. Çiftçilerimiz tarımsal sulamada kullandıkları enerjiyi daha uygun maliyetlerle elde etmelerini sağlamaktır. Çiftçilerimizi tarımsal sulamadaki artışların zorladığınız biliyoruz. Sulama faaliyetlerinde güneşten elde edilen elektriğin payını artırmayı planlıyoruz. Böylece tarım alanlarımda sulama alanları genişlediği için üretim artarken, enerji maliyetlerindeki azalma sayesinde çiftçilerimizin gelirleri de artacaktır. Meskenler için de vergi istisnasına tabi kurulu güç rakamını 10 kw saatten, 25 kw saate çıkardık. Amacımız her alanda enerji maliyetlerini düşürecek çalışmaların önünü açmaktır.  Üçüncü müjde ise Hazine faiz destekli kredi üst limitini, çiftçilerimiz için artırıyoruz. Sıkıntıların elbette fakrındayız. Ama asıl odaklanmamız gereken yerin ülkemizin önünde duran fırsatlar olduğuna inanıyoruz.

2 yıl önce

Cumhurbaşkanlığı Kabinesi Beştepe'de toplandı: Öncelikli gündem Ukrayna

Cumhurbaşkanı Erdoğan başkanlığında yapılan Kabine toplantısı, Beştepe'de başladı. 2 haftalık aranın ardından yapılacak Kabine'de Rusya-Ukrayna savaşındaki son durum ele alınacak. İki ülke arasında barışın sağlanması için hem Cumhurbaşkanı Erdoğan hem de kurmaylarının yürüttüğü çalışmalar değerlendirilecek. Bu çerçevede Olağanüstü NATO Liderler Zirvesi'nin yansımaları görüşülecek. Karadeniz'deki mayınlar gündemde Toplantıda Karadeniz'deki mayınların Türk kara sularında tehdit oluşturmaması için alınması planlanan önlemler konuşulacak. Türk vatandaşlarının Ukrayna'dan tahliye süreci ve bölgeye yönelik insani yardımlarla ilgili değerlendirme de yapılacak. Kabine'nin gündeminde öne çıkacak başlıklardan biri de ekonomi olacak. Fahiş fiyatların önlenmesi ve enflasyon ile mücadele konularında atılacak adımlar hakkında görüş alışverişinde bulunulacak. Özellikle ramazan ayında temel gıda maddelerine erişimde sorun yaşanmaması için alınacak tedbirler değerlendirilecek. Terörle mücadele Toplantıda Irak, Suriye ve Kafkasya başta olmak üzere bölgesel gelişmelerin yanı sıra yurt içi ve sınır ötesinde yürütülen terörle mücadele operasyonları da masaya yatırılacak. Cumhurbaşkanı Erdoğan, toplantının ardından Millete Sesleniş konuşması yapacak.

1 yıl önce

Kabinenin Trabzonlu bakanlarından şampiyonluk selfie'si

Trabzonspor dün gece 38 yıllık hasretini bitirdi. Bordo-mavililer son birkaç yılda kıyısından döndüğü şampiyonluğa dün gece oynanan Antalyaspor maçından alınan 2-2'lik skorla ulaştı. Karadeniz ekibi 2021-22 sezonunun bitimine 3 hafta kala aldığı 1 puanla şampiyonluğunu ilan etti. Şehirde büyük sevince neden olan şampiyonluk anı ise görülmeye değerdi. Trabzonlular, tribünleri hıncahınç doldurdu. Trabzonlu bakanlar tribündeydi Son düdükle birlikte yeşil çimlere koşan taraftarlar adeta kendilerinden geçti. Bu tarihi günde, kabinenin 4 üyesi doğdukları şehrin takımını yalnız bırakmadı. İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mustafa Varank, Ticaret Bakanı Mehmet Muş, Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Adil Karaismailoğlu da tribündeydi. Şampiyonluk selfie'si Karşılaşmayı taraftarlarla birlikte takip eden bakanlar o anları ölümsüzleştirdi. Coşkulu taraftarları arkalarına alan bakanlar, Varank'ın çektiği Selfie'ye poz verdi.

1 2 3