02 Mayıs Perşembe 2024
4 yıl önce

Libya tezkeresi Meclis'te kabul edildi

libya tezkeresi, TBMM, kabul edildi

3 yıl önce

CHP İstanbul İl Başkanı Canan Kaftancıoğlu hakkındaki iddianame kabul edildi

Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanı Fahrettin Altun'un evinin fotoğrafının izinsiz çekilmesine ilişkin CHP İstanbul İl Başkanı Canan Kaftancıoğlu hakkında, "suç işlemeye tahrik" ile "suçu ve suçluyu övme" suçlarından 9 aydan, 10 yıl 6 aya kadar hapis cezası istemiyle hazırlanan iddianame kabul edildi

3 yıl önce

Kobani iddianamesi kabul edildi: 108 kişiye ceza talebi

HDP Merkez Yürütme Kurulu tarafından 6 Ekim 2014'te yapılan açıklamanın ardından terör örgütü YPG/PKK yandaşlarının Ayn-el Arab (Kobani) bahanesiyle 35 ilde gerçekleştirdiği şiddet olaylarında 2 polis şehit olmuş, Diyarbakır'da Kurban Bayramı dolayısıyla yoksullara kurban eti dağıtan Yasin Börü ve üç arkadaşının da aralarında bulunduğu 31 kişi hayatını kaybetmişti. 221 vatandaş ile 139 polis de yaralanmıştı

3 yıl önce

Eski HDP Milletvekili Tuma Çelik hakkındaki iddianame kabul edildi

Ankara 8. Ağır Ceza Mahkemesinde 24 Şubat'ta hakim karşısına çıkacak. Çelik, Mardin'in Midyat ilçesinde 31 Mart yerel seçim çalışmaları sırasında, bir dernekte tanıştığı D.K'ye cinsel saldırıda bulunduğu iddiasıyla gündeme gelmişti. Ardından HDP'den istifa eden Çelik'in, 7 Ekim'de TBMM Genel Kurulunca dokunulmazlığı kaldırılmıştı

2 yıl önce

Thodex mağdurunun açtığı alacak davası kabul edildi

Kripto para borsası Thodex şirketinden kripto para satın alarak mağdur olduğunu belirten bir kişinin, zararının giderilmesi için açtığı alacak davası kabul edildi. Anadolu Asliye Hukuk Mahkemesi, bu yönde yapılan başvuruyu kabul eden ilk mahkeme oldu. Mağdur İ.Ö'nün avukatı Sinan Keskin tarafından Anadolu 24. Asliye Hukuk Mahkemesine sunulan dilekçede, Thodex adıyla internet ortamında faaliyet gösteren davalı Koineks Teknoloji A.Ş'nin, kripto paranın alımı ve satımı konusunda yatırımcılara aracı kurum niteliğinde hizmet veren ticari şirket olarak ilgili ticaret sicilinde yer aldığı belirtildi. Yıllarca çalışarak elde ettiği birikimiyle yatırım yapmak isteyen İ.Ö'nün, davalı şirketle kripto para alım-satım hizmetine yönelik sözleşme yaptığı belirtilen dilekçede, sözleşme gereğince, İ.Ö'nün davalı şirkete ait web sitesi üzerinden kripto para birimleri üzerinde alım-satım işlemleri yapabileceği, davalı şirketin ise bu işlemler neticesinde komisyon bedeli talep edeceği kaydedildi. Dilekçede, İ.Ö'nün davalı şirketin "https://www.thodex.com/" adresli web sitesi üzerinden 15,364 Ethereum cinsinde kripto para satın aldığı, bunun değeri üzerinden davalı şirketin hesabına para yatırdığı anlatıldı. Thodex'in kurucusu Faruk Fatih Özer'in, İ.Ö'nün de aralarında bulunduğu binlerce kişiden aldığı paraları uhdesine geçirerek, yurt dışına kaçtığı belirtilen dilekçede, bu kapsamda İstanbul Anadolu Cumhuriyet Başsavcılığı'na suç duyurusunda bulunulduğu bildirildi. "ŞİRKET ALDIĞI PARALARI SÖZLEŞMEYE AYKIRI KULLANDI" Dilekçede, taraflar arasındaki finansal hizmete yönelik sözleşme kapsamında, İ.Ö'nün davalı şirkete ait web sitesinde işlem yapma yetkisi bulunduğu vurgulanarak, "Müvekkil, davalı şirketin web sitesi üzerinden satın aldığı kripto paraları tekrar aynı platformda satmak istemişse de davalı şirket, işlem yapılan web sitesini haklı bir neden olmaksızın kapatmış olup müvekkilin işlem yapmasını engellemiştir." ifadelerine yer verildi. Davalı şirketin sözleşmeye aykırı eylemleri ve suç teşkil eden hareketleri nedeniyle İ.Ö'nün, satın aldığı kripto paralar üzerinde işlem yapamadığı gibi kripto paraların tutulduğu sanal cüzdanına da ulaşamadığına dikkati çekilen dilekçede, davalı şirketin, kripto para satma işlemi adıyla İ.Ö'den aldığı paraları, aradaki finansal hizmet sözleşmesine aykırı bir şekilde kullandığı, bu şekilde İ.Ö'yü aldattığı ve maddi zarara uğrattığı kaydedildi. Dilekçede, mağdur İ.Ö'nün uğradığı zararının giderilebilmesi ve alacak hakkının güvence altına alınabilmesi için davalı şirketin tespit edilecek her türlü taşınır, taşınmaz mal varlığı ile alacak haklarına ve banka hesaplarına tedbir konularak, üçüncü kişilere devrinin önlenmesi talep edildi. İ.Ö'nün aldığı kripto para biriminin piyasa değerlerinin anlık olarak ve geniş kapsamlı değişkenlik göstermesi nedeniyle, Türk lirası karşılığının hesaplanabilmesinin mümkün olmadığı aktarılan dilekçede, Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 107/1. maddesi uyarınca bu davanın belirsiz alacak kapsamında açılma zorunluluğu bulunduğu, belirsiz alacak kapsamında fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla şimdilik 1000 lira tutarındaki meblağın davalı şirket tarafından ödenmesine karar verilmesi istendi. MAHKEME DAVAYI KABUL ETTİ Anadolu 24. Asliye Hukuk Mahkemesi, mağdur İ.Ö'nün zararının giderilmesi için açtığı alacak davasını kabul ederek, tensip tutanağını düzenledi. Buna göre mahkeme, davalı Thodex şirketine, bu dava dilekçesinin tebliğinden itibaren cevap dilekçesi ile ilk itirazlarını sunmaları için 2 hafta süre verdi. Davacının da gelecek cevaba yanıt vermesi için 2 hafta süre tanıyan mahkeme, taraflar arasındaki dilekçe aşamalarını sona ermesinin ardından ön inceleme yapılması için gün belirlenmesini kararlaştırdı. Mahkeme, davalı şirket Thodex'e müzekkere yazılarak, davacı ile aralarında akdedilen sözleşmenin onaylı bir suretinin gönderilmesin istedi. Akbank A.Ş. ile Halk Bankası A.Ş'ye müzekkere yazılarak, davacının Thodex hesabına yaptığı ödemelere ilişkin banka dekontlarının gönderilmesini isteyen mahkeme, Türkiye Bankalar Birliğine müzekkere yazılarak da Thodex'in tüm hesaplarının mevduat bilgilerinin (hisse senedi, kasa hakkında) gönderilmesini kararlaştırdı. ÖN İNCELEME OTURUMU 9 KASIM'DA YAPILACAK Mahkeme, davacı İ.Ö'nün avukatına, dava dilekçesinin hukuki deliller kısmında belirttiği davalı şirket defterleri, davalı şirketin tespit edilecek taşınır, taşınmaz malları, alacak hakları, banka hesapları ile kripto alım satım işlemlerine yönelik sözleşme, banka dekontlarının aslını ve onaylı örneğini sunmak üzere 2 haftalık süre verdi. Davacı vekilinin, Thodex'in tespit edilecek her türlü taşınır, taşınmaz mal varlığı ile alacak haklarına ve banka hesaplarına tedbir konması talebinin ise davacı avukatının gerekli belgeleri sunduktan sonra değerlendirilmesini kararlaştıran mahkeme, ön inceleme tahkikat oturumunun ise 9 Kasım'da yapılmasına hükmetti.

2 yıl önce

'Bataklık Operasyonu' iddianamesi kabul edildi

Ankara 33. Ağır Ceza Mahkemesi, Ankara Cumhuriyet Başsavcılığınca yürütülen ve kamuoyunda "Bataklık Operasyonu" olarak bilinen soruşturma kapsamında silahlı suç örgütüne yönelik "suçtan kaynaklanan mal varlığını aklama" ve "uyuşturucu ticareti"ne ilişkin iddianameyi kabul etti. İddianamede, 2 sanık örgüt kurucusu ve elebaşı, 5 sanık örgüt yöneticisi, 53 sanık örgüt üyesi, 13 sanık ise örgüte üye olmamakla birlikte yardım etmekle suçlandı. İddianamede örgüt kurucusu ve yöneticileri olarak yer alan sanıklar Nejat Daş ve Çetin Gören ile "örgüt yöneticisi" olarak gösterilen sanıklar Cemal Deniz Şahan, Perry James Young, Handan Kaymaz, Halil Arslantaş ve Uğur Bülent Göçer'in, "suç işlemek amacıyla örgüt kurmak" ve "suçtan kaynaklanan mal varlığı değerlerini aklamak" suçlarından 60'ar kez, "zincirleme olarak suçtan kaynaklanan mal varlığı değerlerini aklamak" suçundan 450'şer yıldan 1470'er yıla kadar, "suç işlemek amacıyla örgüt kurmaktan" ise 5'er yıldan 12'şer yıla kadar hapisle cezalandırılmaları talep edildi. Sanıklar Abdullah Kaan Karabulut, Abdullah Serhat Batman, Ahmet Korkmaz, Ali Sunar, Arzu Erişkin, Asuman Bilici, Atilla Yıldırım, Atilla Can Daş, Ayten Kocaağaoğlu, Baran Karakuş, Baran Onur, Belgin Gören, Doğan Kaptan, Engin Memiş, Ertuğrul Aydoğan, Evin Atılgan, Fadile Köse, Faruk İşcan, Halit Öztürk, Hanife Daş, Hanifi Gören, Hasan Gök, Hayrettin Yıldız, Hidayet Kocaağaoğlu, Hüseyin Atasoy, Hüseyin Kalmuk, İbrahim Halil Akgül, İlhan Acer, İsmail Karabacaklar, Kadir Ağdoğan, Kadir Bilici, Kemal Kandemir, Kevork Durna, Mahmut Bilici, Mahmut Güney, Mahmut Yücel, Mehmet Kul, Mehmet Murat Buldanlıoğlu, Mehmet Selim Akçay, Mehmet Veysi Yüzer, Merve Menga, Musa Nadir Kale, Necmettin Yüksek, Onur Ayar, Orhan Bozkurt, Sait Börekci, Samet Türkoğlu, Selma Bilici, Servet Daş, Vakkas Bilici ve Zülfü Menga hakkında, "suçtan kaynaklanan mal varlığı değerlerini aklamak" ve "suç işlemek amacıyla kurulan örgüte üye olmak" suçlarından 8 yıl 6'şar aydan 20'şer yıla kadar hapis istendi. "Suç işlemek amacıyla kurulan örgüte üye olmak" suçundan sanık Ahmet Seçen ile "örgüte üye olmamakla birlikte yardım etmek" suçundan Ahmet Kök, Ali Cengiz Kocaağaoğlu, Bekir Tamer, Bülent Kök, Enver Ağdoğan, Faruk Akar, Mehmet Bilici, Metin Erişkin, Oya Kireç, Sevgi Tamer, Taner Ağdoğan, Umut Ağdoğan ve Yalçın Ağdoğan'ın ise 6'şar yıla kadar hapisle cezalandırılmaları talebinde bulunuldu. Suç örgütü elebaşı Gören'in FETÖ ve PKK'ya para gönderdiği iddiası İddianamede, sanıklar Çetin Gören ve Nejat Daş, suç örgütü kurucusu ve lideri olarak yer aldı. İddianamede, Gören'in Brezilya'da "uluslararası uyuşturucu madde ticareti" Hollanda'da "kara para aklama", "sahtecilik", "uyuşturucu madde ticareti", "suç örgütü üyesi olmak" ve "ateşli silah bulundurmak" suçlarından "kırmızı bülten" ile arandığı, İtalya'da ise tutuklama talebinin bulunduğu ifade edildi. Hollanda'da uyuşturucu ticareti suçundan yargılanan Gören'in, 2011'de Türkiye'ye döndüğü, memleketi Gaziantep'teki akrabaları aracılığıyla gayrimenkul işleriyle uğraştığı aktarılan iddianamede, şirketleri aracılığıyla uyuşturucu ticaretinden elde ettiği parayı akladığının tespit edildiği belirtildi. İddianamede etkin pişmanlık hükümlerinden yararlanmak için itirafçı olan sanık H.A'nın ifadesinde Gören'in eylemlerini detaylarıyla anlattığı bilgisine de yer verildi. Buna göre 1996'da Hollanda'da ikamet ettiği evde 37 kilogram eroin bulunması üzerine Türkiye'ye kaçan H.A, bir süre sonra cezasını çekmek için tekrar Hollanda'ya döndü. H.A, burada tutulduğu cezaevinde kendisi gibi uyuşturucudan tutuklanan Çetin Gören ile tanıştı. İfadesinde Gören'in uyuşturucu ticareti yaptığını burada öğrendiğini belirten itirafçı sanık, tahliye olduktan sonra Hollanda'da bir kafede tesadüfen karşılaştığı Gören'in kendisine uyuşturucu ticareti teklifinde bulunduğunu anlattı. Bunun üzerine 2012'de 400 kilogram kokain ticareti yaptıklarını, bunun 200'ünün Ekvador'daki kokain karteline, 15'inin kendisine, 15'inin Ali Rıza Ustubi'ye 170 kilogramının ise Çetin Gören ile Abdul ve Scarface isimli kişilere ait olduğunu ifade eden H.A, kokainin Hollanda'daki Fas uyruklu kişiler aracılığıyla piyasaya sürüldüğünü aktardı. Bu ticaretten 500 bin avro aldığını, Gören'e ise 7 milyon avro kaldığını anlatan H.A, paranın geri kalan kısmının Hawala (güvenilir aracılar vasıtasıyla) yöntemiyle Ekvador'a gönderildiğini bildirdi. H.A, 8 Ekim 2012'de Güney Amerika'dan Belçika'nın Anwers limanına getirilen muz ve ananas yüklü konteynerlerde 8 ton kokain ele geçirildiği sırada ise Türkiye'de bulunduğunu iddia etti. İtirafçı sanık H.A, Çetin Gören'in Fetullahçı Terör Örgütü'nün (FETÖ) gazete ve dergilerine abone olduğunu, örgütün Hollanda abisine elden himmet adı altında 150 bin avro verdiğini iddia etti. H.A, İnterpol kayıtlarının silinmesi için FETÖ'ye ayrıca 500 bin avro veren Gören'in kendisine, "Bu nasıl cemaat arkadaş? Bunların dini imanı para. Benim ne iş yaptığımı bildikleri halde yine de benden 'Allah rızası için' para istiyorlar." serzenişinde bulunduğunu aktardı. FETÖ üyeleri Ahmet Sevilmiş ve Murat Elmas'ın 2014'te kendisiyle görüştüğünü de anlatan H.A, "Benimle alakalı bir soruşturma olduğunu söylediler ve yardımcı olmak için 1 milyon lira himmet parası istediler. Bunun çok olduğunu söylediğimde 'Bu para çok değil zaten sen Allah rızası için himmet vererek bu dertten kurtulmuş olacaksın.' dediler. 1 milyon lira himmet ödemeyi kabul ettim." ifadelerini kullandı. PKK'ya 60 milyon avro aktarmış İddianamede, sanık Gören'in, terör örgütü PKK'ya 60 milyon avro aktardığına dair tespit de yer aldı. Polis tarafından hazırlanan rapora dayandırılan tespitlere göre Gören'in, Gaziantep'te PKK ile bağlantısı bulunan H.A. aracılığıyla 2011-2012 yıllarında Brüksel üzerinden Gaziantep'e kuryeler aracılığıyla 120 milyon avro gönderdiği ifade edildi. Söz konusu paranın 60 milyon avroluk kısmının, H.A'nın ailesi tarafından PKK'ya gönderildiği, kalan 60 milyon avronun ise Gören'in kiralık kasalarında saklandığı öne sürüldü. "Türk Escobar" Nejat Daş İddianamede, suç örgütünün kurucu ve yönetici diğer ismi sanık Nejat Daş'a ait bilgiler de yer aldı. Buna göre örgüt üyeleri arasında kendisinden "abi" olarak bahsedilen Daş, 1990'lı yılların başından itibaren Lucky-S ve Kısmetim-1 gemilerinde Akdeniz'de uyuşturucu madde ele geçirilmesi kapsamında Avrupa'da "Türk Escobar" olarak tanındı. Daş, 1993'te Türkiye'de Lucky-S ve Kısmetim-1 isimli gemilerde yaklaşık 14 ton uyuşturucunun ele geçirilmesi üzerine 35 yıl hapis cezasına çarptırıldı. Örgüt yönetici ve üyelerine verdiği talimatlarla uyuşturucu madde ticareti suçundan elde ettiği geliri aile şirketi CHS Group firması bünyesinde aklayan Daş, CHS Group firmasının alt kuruluşu olan Şehnaz Döviz bürosunun çalışanlarınca oluşturulan "BOSS GRUP" adlı sohbet grubunda da elde edilen paraların aklanmasına yönelik işlemeleri takip etti. İddianamede, suç gelirinin trafiğine ilişkin şu tespite yer verildi: "Soruşturma kapsamında elde edilen delillerden Nejat Daş'ın, özellikle öncül suç gelirlerinin Türkiye'ye kurye yolcular ve kurye tır şoförleri tarafından getirilmesinde tam inisiyatif yetkisine sahip olduğu, anılan para trafiğini yönettiği, internet uygulamaları üzerinden kurulan grupla örgüt üyelerine talimat verdiği ve üyeler arasında bilgi alışverişini sağladığı anlaşılmıştır." Gören ile ortaklığını anlattı Nejat Daş ifadesinde, Çetin Gören ile Almanya'da ticaret yapmak için Recep isimli bir kişi aracılığıyla tanıştıklarını, bir süre sonra da İstanbul'da buluştuklarını anlattı. Türkiye'de ticaret yapacağını kaydeden Gören ile Çagatay Döviz ünvanlı iş yerini aldıklarını belirten Daş, sabıkası nedeniyle iş yerinin kaydını kardeşi Handan Kaymaz adına yaptıklarını ifade etti. Bir süre sonra iş yeri ruhsatını devrettiğini, ortaklık için koyduğu 150 bin doları kendisine iade eden Gören ile ticaret ilişkisine nokta koyduğunu aktaran Daş, ancak Gören'in kendisine yönlendirdiği kişilerle Boommeranf isimli şirketi kurduklarını bildirdi. Güney Afrika'dan gelen bilgi notu "Bataklık Operasyonu"nun fitilini ateşledi İddianamede, suç örgütüne yönelik soruşturmanın detaylarına da yer verildi. Buna göre soruşturma, Güney Afrika İçişleri Müşavirliğinden gönderilen ve Emniyet Genel Müdürlüğü Dış İlişkiler Daire Başkanlığı tarafından ilgili birimlere ulaştırılan bilgi notunun değerlendirilmesiyle başladı. Bilgi notunda, Çetin Gören'in, uyuşturucu ticareti yapan suç örgütü elebaşı olarak bilindiği, elebaşı olduğu örgütün kokain ticareti yaptığı ve elde edilen kara parayı aklamaya çalıştığı belirtildi. Gören'in, sahte pasaport ve ehliyetle sahte faturalar kullandığı belirtilen bilgi notunda, sanık hakkında Brezilya adli makamlarınca kara para aklamak, evrakta sahtecilik, uyuşturucu ticareti, suç örgütü üyeliği ve ruhsatsız ateşli silah bulundurma suçlarından 21 Kasım 2016'da kırmızı bülten çıkartıldığı bildirildi. Çetin Gören'in, 24 Mart 2007'de Brezilya'da suça iştirak eden kişilerle tutuklandığı, 2010'da cezaevinden geçici izinle ayrılmasına rağmen dönmediği ifade edilen bilgi notunda, sanığa ait Gaziantep'teki banka kasasında 60 milyon avro bulunduğu kaydedildi. Bu bilgi notunun gönderildiği Mali Suçları Araştırma Kurulu (MASAK), hazırladığı rapor ve arşiv kayıtlarını, 3 Aralık 2019'da Ankara Cumhuriyet Başsavcılığına ulaştırdı. Başsavcılık da aynı gün şüpheliler hakkında soruşturma başlattı. Ardından 30 Haziran 2020'de, uyuşturucu ve suç gelirlerine yönelik, kamuoyunda "Bataklık Operasyonu" olarak bilinen süreç başlatıldı. Haklarında yakalama kararı bulunan 94 zanlıdan 74'ü gözaltına alındı, çok sayıda lüks ev ve araç ile şüphelilere ait banka hesaplarına el konuldu. Zanlılardan biri soruşturma sürecinde hayatını kaybetmişti.

2 yıl önce

İSKİ Olağanüstü Genel Kurulu'nda yüzde 15.62 zam teklifi oy birliği ile kabul edildi

Yenikapı'daki Dr. Mimar Kadir Topbaş Gösteri ve Sanat Merkezi'nde düzenlenen kurulda, su zammı görüşülüp karara bağlandı. İSKİ Olağanüstü Genel Kurulu'nda suya yüzde 15.62 zam teklifi oy birliği ile kabul edildi.

2 yıl önce

Organize suç örgütü elebaşı Sedat Peker hakkında hazırlanan iddianame, gönderildiği ağır ceza mahkemesince kabul edildi

Anadolu Cumhuriyet Başsavcılığınca, elebaşılığını Sedat Peker'in yaptığı suç örgütüne yönelik "tasarlayarak kasten öldürmeye azmettirme", "suç işlemek amacıyla silahlı örgüt kurma ve yönetme", "suç işlemek amacıyla kurulan silahlı örgüte üye olma", "var olan suç örgütünün korkutucu gücünden faydalanarak silahla yağma suçuna azmettirme", "tefecilik", "silahla kasten yaralama" suçlarından yürütülen soruşturma sonucunda hazırlanan iddianame gönderildiği mahkemece değerlendirildi. İddianamenin kabulüne karar veren Anadolu 16. Ağır Ceza Mahkemesi, hazırladığı tensip zaptında 26 sanığın tutukluk halinin devamına karar verdi. Mahkeme, iddianamede suç örgütü lideri olarak değerlendirilen firari sanık Sedat Peker ile şoförü U.Y. hakkında yokluğunda tutuklama kararı çıkarılmasına hükmetti. Mahkeme, davanın ilk duruşmasının 29 Aralık'ta yapılmasını kararlaştırdı. İddianameden Anadolu Cumhuriyet Başsavcılığı Anayasal Düzene Karşı İşlenen ve Örgütlü Suçlar Soruşturma Bürosunca, elebaşılığını Sedat Peker'in yaptığı suç örgütüne yönelik yürütülen soruşturma sonucunda hazırlanan iddianamede, 30 kişi mağdur, Çekmeköy'de 31 Ağustos 2017'de silahlı saldırı sonucu öldürülen Cahit Çetin ise maktul olarak yer alıyor. İddianamede, 26'sı tutuklu 92 şüpheliden Sedat Peker'in örgüt lideri, 9 şüphelinin örgüt yöneticisi, 82 şüphelinin bir kısmının örgüt üyesi, bir kısmının da örgüt üyesi olmamakla birlikte örgüt adına suç işleyen kişiler olduğu belirtiliyor. İddianamede, suç örgütü lideri Sedat Peker'in Çekmeköy'de 31 Ağustos 2017'de Cahit Çetin'in silahlı saldırı sonucu ölümüne ilişkin "tasarlayarak kasten öldürmeye azmettirme" suçundan ağırlaştırılmış müebbet hapisle cezalandırılması isteniyor. Sedat Peker'in ayrıca 19 ayrı eylemde birçok müştekiye karşı "var olan suç örgütünün korkutucu gücünden faydalanarak silahla yağma suçuna azmettirme" suçundan 250 yıldan 360 yıla kadar, "suç işlemek amacıyla silahlı örgüt kurma ve yönetme" suçundan 5 yıldan 10 yıla kadar, 3 mağdura yönelik "tefecilik" suçundan 6 yıldan 18 yıla, 2 kişiye karşı silahla kasten yaralama" suçundan da 1 yıl 8 aydan 4 yıl 2 aya kadar olmak üzere toplamda 262 yıl 8 aydan, 392 yıl 4 aya kadar hapisle cezalandırılması talep ediliyor. İddianamede, örgüt yöneticisi 9 şüphelinin "suç işlemek amacıyla silahlı örgüt kurma ve yönetme" suçundan 5'er yıldan 10'ar yıla kadar, örgüt üyesi 46 şüphelinin "suç işlemek amacıyla kurulan silahlı örgüte üye olma" suçundan 2 yıl 6'şar aydan 6'şar yıla kadar hapsi istenen iddianamede, 22 şüphelinin de "suç işlemek amacıyla kurulan örgüte üye olmamakla birlikte örgüt adına suç işleme" suçundan 2'şer yıldan 4'er yıla kadar hapisle cezalandırılması istendi. Diğer şüphelilerin de çeşitli suçlardan cezalandırılması talep ediliyor. Öte yandan iddianamede örgüt yöneticisi, üyesi ve örgüt adına suç işleyen şüphelilerin, ayrıca "kasten öldürmeye azmettirme", "var olan suç örgütünün korkutucu gücünden faydalanarak silahla yağma suçuna azmettirme", "tefecilik" ve "silahla kasten yaralama" suçlarından da değişik oranlarda hapisle cezalandırılmaları öngörülüyor.

1 2 3 4 5