28 Nisan Pazar 2024
1 yıl önce

Gazze’de hedef çocuk ve kadınlar: En az 24 şehit 203 yaralı

İsrail’in 1 Ağustos’ta işgal altındaki Batı Şeria’nın Cenin kentinde İslami Cihad yöneticisi Bessam Saadi’yi yaralayarak gözaltına alması ile başlayan gerilim yine sivil katliamına dönüştü. İsrail dün de havadan ve karadan bomba yağdırmaya devam etti. İsrail yönetimi Gazze’yi hedef alan saldırıların şiddetini dün akşam artırdı. 2 günde 6’sı çocuk en az 24 Filistinliyi şehit eden İsrail, 203 sivili de yaraladı. Yaralananların çoğu kadın ve çocuk SALDIRILARI ARTIRDI Önceki gün ikindi vakti düzenlediği saldırıyla İslami Cihad hareketi liderlerinden Teysir el-Caberi’yi hedef alan İsrail ordusu, dün akşam da Gazze’nin güney bölgelerini vurdu. Gazze’nin Refah bölgesinde sivillerin yaşadığı binaları uyarı yapmadan hedef alan İsrail, saldırıda önce İslami Cihad’ın askeri kolu Kudüs Seriyyeleri liderlerinden Halid Mansur’un öldürüldüğünü açıkladı. İsrail, daha sonra Mansur’un iki yardımcısının öldürüldüğünden emin olduklarını bildirdi. İLAÇ YOK TEDAVİ EDEMİYORUZ Filistin Sağlık Bakanlığı Sözcüsü Enver Ataullah, “İsrail katliama dün de devam etti. Gazze’nin en kuzey bölgesi olan Beyt Hanun’dan en güneyi olan Refah bölgesine kadar bir çok yer vuruldu. Yaralılarımızın üçte biri çocuk. Çok sayıda kadın saldırıların hedefi oldu. Yaralılarımızdan durumu ağır olanlar var. Saldırılar sürekli düzenlendiği için şehit ve yaralı rakamları her an değişiklik gösteriyor. Birçok mahalleye saldırılar devam ediyor” şeklinde konuştu. İsrail’in düzenlediğini saldırılarda alt yapının da zarar gördüğünü ifade eden Ataullah, şöyle devam etti: “Elektrikler kesildi. 24 saat içerisinde sadece 4 saat elektrik verilecek. Elektrik kesildiği için su da kesiliyor. Bu yüzden insani durum da çok kötü. İnsanlar çok zor şartlarda yaşam mücadelesi veriyor. Sağlık Bakanlığı’nda ambargo nedeniyle ilaç konusunda zaten sıkıntı vardı. Saldırılar nedeniyle sıkıntı daha artacak. Tıbbi malzeme eksikliği nedeniyle yaralılar ve hastaları tedavi edemiyoruz” dedi. Ataullah, seçim kararı alan İsrail’in dikkatleri siyasi kaostan uzaklaştırmak için Gazze’ye saldırdığını ifade etti. HAVA SALDIRILARI DEVAM EDİYOR Filistin İletişimciler ve Medya Derneği (FİMED) Başkanı Muhammed Ebu Takiyye, Filistin’de Şucaiyye, Refah, Han Yunus’ta ve Gazze’nin orta bölgesinde hava saldırıların sürdüğünü belirterek, direniş gruplarının karşı saldırılarla İsrail’e yanıt verdiğini kaydetti. Takiyye, İsrail güçlerinin ziraat bölgeleri ve sivillerin yaşam alanlarını vurduğunun altını çizdi. Gerginliğin birkaç gün önce İsrail’in Cenin kampına baskın yapmasıyla başladığını söyleyen Takiyye, “Direniş grupları Cenin kampına düzenlenen baskın sonrası ‘Saldırılara karşılık verilecek’ açıklaması yapmıştı. Mısır istihbaratı ara bulucu olunca direniş grupları ateşkes mesajı yayınladı. Buna rağmen İsrail saldırılara başladı. Saldırılara karşılık direniş grupları İsrail tarafına 150 roket attı. 70 km civarındaki alanlarda işgal altında olan bölgelere atışlar düzenledi. Kullanılan roketler uluslararası düzeyde değil Gazze’de üretilen roketler” diye konuştu. İsrail’in saldırılarını seçimlere bağlayan Takiye, “Ayrıca direniş grupları birlik kararı aldı. İsrail bazı grupları hedef alarak bu birlikteliği bozmayı hedefliyor” dedi. Mısır’ın arabuluculuk teklifi kabul görmedi Mısır, İsrail’in Filistin topraklarına yönelik hava saldırılarının ortasında Gazze Şeridi’ni sakinleştirmek için temaslarda bulunduğunu söyledi. Mısır Dışişleri Bakanlığı’ndan yapılan açıklamada, Kahire’nin Gazze’deki durumu kontrol altına almak için yoğun iletişim yürüttüğü belirtildi. Açıklamada daha fazla ayrıntı verilmedi, ancak Mısırlı bir yetkili Kahire’nin Gazze’deki mevcut tırmanışı sona erdirmek için İsrail ve Filistinli gruplarla iletişim kurduğunu söyledi. Öte yandan İslami Cihad hareketinden bir yetkili, şu an için herhangi bir sükunet veya arabuluculuk konuşulamayacağının altını çizerek arabuluculuk çabalarının reddedildiğini kaydetti. İsrail polisi teyakkuzda İsrail’in Gazze’deki katliamı sonrası Filistin İslami Cihad Örgütü’nün (PIJ) misillemelerinin ardından Filistinlilerle Yahudilerin ortak yaşadığı şehirlerde kaos çıkma olasılığına karşı İsrail polisi teyakkuza geçti. İsrail gazetesi Haaretz’e konuşan bir polis yetkilisi, “Her şey İslami Cihad’ın tepkisine bağlı. Şu anda en kötü senaryoya hazırlanıyoruz” ifadelerini kullandı. İsrail Polis Teşkilatı, bunun üzerine karakollarda görev yapan polis sayısında artışa gitmişti. Öte yandan İsrail Savunma Bakanlığı, bir hafta sürmesini planladıkları saldırılar için hazır olduklarını duyurdu.

1 yıl önce

2023 seçimleri yaklaşıyor! CHP başörtülü kadınları ön saflara dizmeye başladı

CHP'de 2023 seçim çalışmaları başladı... 6'lı masanın en kuvvetli adayı olarak gösterilen CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu da,  muhafazakarların oylarını alabilmek için çalışmalarına parti içinde yön veriyor. Yaptığı konuşmalarda sık sık "CHP ile Allah'ın izniyle iktidar olacağız" gibi ifadeler kullanan Kılıçdaroğlu, muhafazakar kesim için özel kareler de paylaşmaya başladı. Başörtülü kadınlarla salonu doldurdular Son olarak CHP Lideri bugün, Ankara'da partisinin üye katılım törenine katıldı. CHP Lideri'nin katıldığı törende ise başörtülü kadınların çogunlukla bulunması ve kadınların, kameraların daha rahat görebilmesi için en ön sıralarda oturtulması dikkatlerden kaçmadı. Ayrıca CHP düzenlediği törende kürsüde başörtülü kadınlara da söz hakkı verdi. Kürsüye çıkan başörtülü kadınlar CHP Lideri'ne övgüler dizdi.

1 yıl önce

Cumhuriyet Kadınları Derneği LGBT lobisine savaş açtı: Disney'in kararına sert tepki

Dünyanın en büyük eğlence ve yapım şirketlerinden Disney'in son kararı büyük tepkilere neden oldu. Disney, LGBT lobisinin etkisine girerek yapımlarında karakterlerin en az yarısının LGBT'lerden oluşacağını ve anne, baba kız, erkek gibi 'cinsiyetçi' kelimelerin kullanılmayacağını duyurdu. Söz konusu kararın şimdilik Türkiye'de de kullanılan dijital yayın platformu Disney + için alındığı belirtildi. CUMHURİYET KADINLARI DERNEĞİ'NDEN SERT BİLDİRİ Disney'in yaptığı açıklamaya Cumhuriyet Kadınları Derneği'nden sert tepki geldi. Yapılan açıklamada LGBT lobisine savaş açtığını belirten dernek, "Türk Milleti çocuklarını LGBT saldırısına yedirmeyecektir. Bölücü terör örgütü PKK’dan evlatlarımızı aldığımız, teröristlerin yeni eleman devşirmelerinin önünü kestiğimiz gibi; uyuşturucuya karşı emniyet güçlerimizle, narkotik birimlerimizin eğitimleriyle ve annelerimizi harekete geçirerek mücadele ettiğimiz gibi, LGBT hareketine de direniyoruz, kapımızı yüzlerine kapıyoruz" dedi. Cumhuriyet Kadınları Derneği'nin açıklamasında şu ifadeler yer aldı: Derneğimizin başarıyla yürüttüğü Uyuşturucuya Karşı Anneler Hareketi kampanyasında, çocuk ve gençlerimize yönelik emperyalist Batı’nın yozlaşmış kültürel saldırısına dikkatlerinizi çekmekteyiz. Batı hegemonyasının milli devletlerin halkları üzerindeki oyunları, uyuşturucu kullanımını özendirmekle sınırlı değildir. İnsanı, kendinden ve tüm değerlerinden uzaklaştırarak sistemin “kafasız” kölesi haline getirmeyi amaçlayan bu saldırı, çocuklarımızı “cinsiyetleri” üzerinden de hedefe almıştır. Eşcinsellik veya küreselleşme çağındaki adıyla LGBTIQA+ (ve aklımızın almayacağı yığınla sapkınlık) hareketi, yeni nesilleri tehdit eden emperyalist bir saldırıdır. "ANAYASAMIZDA TÜM YURTTAŞLARIMIZ EŞİTTİR" LGBT hareketini “özgürlük ve insan hakları” altında masum gösteren ve savunanlar ya cahildirler ya da topluma yalan söylemektedirler. Bu hareketin eşcinsel ve cinsiyet değiştirmiş yurttaşlarımızın haklarını korumakla uzaktan yakından ilgisi yoktur. Anayasamızda bütün yurttaşlarımız kayıtsız şartsız eşittir; başta Medeni Kanunumuz ve Türk Ceza Kanunu olmak üzere, tüm yasalarımız bu temel üzerinde şekillenir. MİLLİ DEVLETİMİZE İDEOLOJİK BİR SALDIRI VAR Demokrasi, özgürlük, hak, hukuk söylemleri altında kökü dışarıda STK’ların yanı sıra bazı belediyelerimiz ve kurumlarımız tarafından bile desteklendiğini gördüğümüz LGBT hareketinin milli devletimize ve milletimize yönelik ideolojik bir saldırı olduğunu defalarca belirttik. LGBT yürüyüşlerinde çocukların olmadık giysi ve tavırlarla kullanılması, “trans çocuk vardır” söylemleri, “LGBT eğitimi” adıyla ilk ve ortaöğretim kurumlarımıza sızılması bizlere apaçık çocuklarımızın ve yeni nesillerin hedef alındığını göstermektedir. Nasıl bir çocuk, nasıl bir nesil hedefleniyor olabilir? Üç yaşında, beş yaşında “cinsel yönelimini keşfetmeye” zorlanan çocuklarla yaratılan bir nesil… Kız veya erkek doğan çocuklarımıza, “Sen mecburen bu cinsiyetle doğdun, bu senin elinde değildi, böyle kalmak zorunda değilsin, öbür cinsiyetle yaşayabilirsin. Hatta bazen bu, bazen diğer cinsiyette olabilirsin veya cinsiyetsiz de olabilirsin” deniyor. Bu lafların arasına mutluluk, özgürlük, farklılıkları benimsemek, barış, çiçek-böcek sözcükleri sokuşturuluyor; sözde mutlu dünya öğretiliyor. Son 10 yılda kaç çocuğun yaşamının alt üst olduğunu, yeni yeni Batı kaynaklı haberlerde okumaya başladık. Soruyoruz… Çocukların cinsiyetiyle oynamak insan hakkı olabilir mi, özgürlük olabilir mi? Bu yapılan çocuk istismarı değil de nedir? Soruyoruz… LGBT hareketini kutsayarak “Eğitimde anne-baba-kız-erkek kelimelerini kaldıralım” diye savunan sözde eğitimciler bize mutlu bir nesil mi, kimliksizleşmiş sistem köleleri mi yetiştirir? Bu sorulara doğru cevap vermek için orta düzeyde zekâ bile fazla gelir. LGBT hareketinin amacı bellidir… Cinsiyetinden başlayarak kendine yabancılaşmış, ailesine, toplumuna, milletine yabancılaşmış, değerleri alt üst olmuş, mutsuz ve uyuşmuş nesiller yaratarak milli devletleri ufalamak ve emperyalist hegemonyayı sürdürmek. DİSNEY’DEN CİNSİYETÇİ KELİMELERİ ÇIKARACAĞIZ GİRİŞİMİ LGBT hareketi şimdi de, yüzyıllık bir çocuk/eğlence markası olan Disney’de ve alenen boy göstermiş bulunuyor. Disney Şirketleri yönetimi, geçenlerde yaptığı açıklamayla, bundan sonra film ve dizilerinde, karakterlerin en az yarısının LGBT’lerden oluşacağını, anne-baba-kız-erkek gibi “cinsiyetçi” kelimelerin kullanılmayacağını bildirdi. Şimdilik “Disney Plus” adlı paralı dijital platform için aldıkları bu kararı, toplumsal direnci kırdıkları anda tüm yapımlarda uygulamanın pususunda bekliyorlar. Diyoruz ki; Çok Beklersiniz!.. Türk Milleti çocuklarını LGBT saldırısına yedirmeyecektir. Bölücü terör örgütü PKK’dan evlatlarımızı aldığımız, teröristlerin yeni eleman devşirmelerinin önünü kestiğimiz gibi; uyuşturucuya karşı emniyet güçlerimizle, narkotik birimlerimizin eğitimleriyle ve annelerimizi harekete geçirerek mücadele ettiğimiz gibi, LGBT hareketine de direniyoruz, kapımızı yüzlerine kapıyoruz. CKD olarak ayrıca, Türk Gençliği’nin örgütleri TGB (Türkiye Gençlik Birliği) ve TLB’yi (Türkiye Liseliler Birliği) bu mücadeledeki örnek, öncü ve cesur tavırlarından dolayı kutluyoruz. Onlardan aldığımız enerji ve onlarla birlikte mücadele yürütmekten duyduğumuz memnuniyet ve onuru dile getiriyoruz. Türkiye’mizi Batı emperyalizminin her tür yozluğundan koruma görevimizin bilincinde olarak bu gerçekleri milletimizle paylaşıyor, kurumlarımızı gerekli bütün önlemleri almaya davet ediyoruz.

1 yıl önce

İstanbul’da kadınların fotoğrafını çeken sapık taksiciyle ilgili flaş karar!

Türkiye’nin değişmez gündem maddelerinden biri olan ‘taciz’, bu kez İstanbul‘da bir takside yaşandı. Fulya’dan Beşiktaş’a gitmek için taksiye binen iki kadın yolcu, şoförün yoldan geçen şortlu bir kadının fotoğrafını çektiğini anlayınca ortalık karıştı. Taksicinin fotoğraf çektiği gören yolcular bunun üzerine neden fotoğraf çektiğini sorup, galeriyi görmek istediklerini belirterek taksiciyi sıkıştırdı. Kadın yolcular kendi fotoğraflarının da çekilmiş olduğunu düşünüp taksiciden aracı karakola çekmesini istedi. APAR TOPAR GÖRÜNTÜLERİ SİLMEYE ÇALIŞTI Bu isteği duyunca telaşlanan şoför, yolcuların galeriyi göremeyeceklerini ve böyle bir haklarının olmadığını söyledi. Bunun üzerine yolda polisi gören kadınlar yardım istedi. Şoför o sırada galerisinde kayıtlı olan gizli çekim görüntüleri silmeye kalkıştı. Bu sırada motosikletli polis ekibi, taksicinin durmasını istedi. https://twitter.com/istanbulduysun/status/1569270590179008512?s=46&t=HFjCSckRO6nIYgRE46Td3A ‘DUR’ İHTARINA UYMADI Polisin ‘dur’ ihtarına uymayan ve ‘Bir sorun var’ diyerek aracı sürmeye devam eden taksici, daha sonra motosikletli polisin önünü kesmesiyle durdu. Yakalanan H.U. isimli erkek, tahkikat işlemlerinin ardından sevk edildiği adli makamlarca serbest bırakıldı. O anlar ise takside arkada oturan diğer yolcu tarafından kaydedildi. TAKSİCİLİKTEN SÜRESİZ MEN EDİLDİ Olayın sosyal medyada gündem olmasının ardından, konuyla ilgili İstanbul Büyükşehir Belediyesi harekete geçti. İBB Toplu Ulaşım Hizmetleri Müdürlüğü’nden yapılan açıklamaya göre; kadınların gizli gizli fotoğraflarını çeken şoför, taksicilikten süresiz men edildi. https://twitter.com/ibbtuhim/status/1569220132706164736?s=46&t=hmSOqOZMpD5fUNs4a7d_HA

1 yıl önce

‘Zafer Partisi’nde kadınlar hedef alındı’ diyen Ümit Özdağ’ı kendi yardımcıları yalanladı: ‘Taciz var!’

Dün akşam sosyal medya hesabından bir video yayınlayarak İçişleri Bakanı Soylu tarafından görevlendirilen troll ekibinin Zafer Partisi içindeki kadınları hedef aldığını iddia eden Ümit Özdağ, parti içinde yaşanan taciz vakalarını örtbas etmek için yine algı oyunlarına başvurdu. Bizzat ümit Özdağ tarafından göreve getirilen genel başkan yardımcıları, danışmanlar ve il başkanları Zafer Partisi’ndeki taciz vakalarından dolayı yakın zamanda istifalarını açıklamıştı. KADIN GENEL BAŞKAN YARDIMCISI: ‘PARTİDE CİNSEL TACİZ VAR’ “İnsanları intihar noktasına getiren, onların haklı şikâyetlerini, hasır altı eden, büyük idealleri kullanıp popülizm yapan siyasetçiler küçük çıkarlar için cezalandırmadıkları tacizciler kadar sorumludur. Bu insanlara Devlet Yönetme sorumluluğu vermek çok büyük sorumsuzluk olur.” Sosyal medyada yaptığı açıklamalar ile toplumda gerginlik çıkartan Ümit Özdağ’ın kurucusu ve genel başkanı olduğu Zafer Partisi’nden önce taciz iddiaları ardından da istifa haberleri geldi. Zafer Partisi Ar-Ge birim sorumlusu Kübra Kayhan partide taciz vakası olduğunu açıkladı. Sosyal medya hesabından paylaşımlar yapan Kübra Kayhan daha sonra Ümit Özdağ’ın Yardımcısı Adem Taşkaya tarafından tehdit edildiğini duyurdu. Kübra Kayhan’a destek veren Ümit Özdağ’ın Danışmanı Onur Şenaraslan sosyal medya hesabından yaptığı açıklama ile partiden istifa ettiğini açıkladı. GENEL BAŞKAN DANIŞMANI: ‘TACİZ VAR’ Zafer Partisi’nden istifa eden Ümit Özdağ’ın danışmanı Onur Şenaraslan’ın, “İnsanları intihar noktasına getiren, onların haklı şikayetlerini hasır altı eden, büyük idealleri kullanıp popülizm yapan siyasetçiler küçük çıkarlar için cezalandırılmadıkları tacizciler kadar sorumludur. Bu insanlara devlet yönetme sorumluğu vermek çok büyük sorumsuzluk olur.’’ paylaşımı ise hafızalardaki yerini koruyor. İL BAŞKANINDAN ÜMİT ÖZDAĞ’A: ‘UÇKURUNDAN TESLİM ALINDIN’ Taciz ve cinsel istismar vakaları ile anılan, genel başkan yardımcıları ve danışmanların ‘taciz’ sebebiyle istifa ettiği Zafer Partisi’nde Genel Başkan Ümit Özdağ için de istifa eden Kocaeli İl Başkanı Vedat Çalık ‘Uçkurundan teslim alındı’ demişti.

1 yıl önce

Bakanlık açıkladı: Eşi vefat etmiş kadınlara 300 bin TL konut desteği

Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanı Derya Yanık, eşi vefat etmiş sosyal yardım faydalanıcısı kadınlara yönelik yeni bir desteği hayata geçireceklerini duyurdu. Bakan Yanık, Eşi Vefat Etmiş Kadınlara Yönelik Konut Destek Programı çerçevesinde 2 bin 23 adet konut temin edeceklerini ve toplamda 607 milyon TL bütçe ile hane başına 300 bin TL destek verileceğini duyurdu. Bakan Yanık, konut projesinin kapsamına ilişkin açıklamalarda bulunarak, söz konusu destekten eşi vefat etmiş ve 18 yaş altı en az 3 çocuğa sahip olan sosyal yardım faydalanıcısı kadınların yararlanabileceğini bildirdi. Eşi Vefat Etmiş Kadınlara Yönelik Konut Destek Programı çerçevesinde belediyeler ve illerdeki hayırseverlerle iş birliği içerisinde olacaklarını belirten Bakan Yanık, detayları şu şekilde paylaştı: “Eşi vefat etmiş ve sosyal yardım faydalanıcısı kadınlarımıza yönelik konut projesini hayata geçiriyoruz. Desteğimizi konut yapımı veya satın alma şeklinde iki farklı yöntemle gerçekleştireceğiz. Konutlar 80 metrekare olacak şekilde inşa edilecek. Konutların satın alınması durumunda ise bu özelliğe yakın olanlar tercih edilecek. Bakanlık olarak konut başına 300 bin TL destek verirken, ihtiyaç duyulan kaynak belediyeler ve hayırseverler tarafından karşılanacak. Konutların mülkiyeti Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışma Vakıfları’nın (SYDV) olacak. Hak sahiplerine bedelsiz kullanım hakkı vereceğiz”. Belediyeler ve hayırseverlerle iş birliği yapılacak Bakan Yanık, konut projesi için belediyeler ve hayırseverlerle iş birliği çalışmaların sürdüğünü ifade ederek, “Eşi Vefat Etmiş Kadınlara Yönelik Konut Destek Programı çerçevesinde 2 bin 23 adet konut temini edeceğiz. Toplamda 607 milyon TL bütçemiz ile hane başına 300 bin TL destek vereceğiz. Programın başta Büyükşehir Belediyeleri olmak üzere belediyeler ve hayırseverlerle iş birliği içerisinde hayata geçirilmesine yönelik 78 SYDV’mizi bilgilendirdik. Şu ana kadar Osmaniye, Kahramanmaraş, Samsun ve Bingöl olmak üzere 4 ilde iş birliği protokolü imzalandı. Buna ek olarak projenin hayata geçirilmesi için 67 SYDV’miz ise arsa temini, proje çalışmaları, proje bütçesi için ilave ek kaynak noktasında protokol hazırlıklarına devam ediyor”. Destekten yararlanma şartları belirlendi Eşi Vefat Etmiş Kadınlara Yönelik Konut Destek Programı yapılacak konutlardan faydalanabilmek için T.C. vatandaşı olmak, 3294 sayılı Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışmayı Teşvik Kanunu kapsamında faydalanıcısı olmak. Eşi vefat etmiş, 18 yaş altında en az üç çocuklu hane özelliğine haiz olmak kaydı ile diğer eşi vefat etmiş çok çocuklu aile özelliğine sahip olmak. Konutların yapıldığı ilde ikamet etmek. Bakanlığın Sosyal Konut Projesi de dâhil barınma yardımı programı içerisinde yürütülen ev yapım yardımı kapsamında destek almamış olmak şartlarını taşımak gerekecek

1 yıl önce

Halk TV'de İslam düşmanlığı! Başörtülü kadınlara “terörist” benzetmesi

Halk TV'de yine İslam düşmanlığına imza atıldı. Ayşenur Arslan'ın Medya Mahallesi programına konuk olan CHP'li Onay Alpago başörtüsüne yönelik anayasa değişiklik teklifini eleştirken, başörtülü kadınları teröriste benzetti. 'TERÖRİST MİDİR DEĞİL MİDİR?' Başörütülü kadınları hedef alan Onay Alpago, "Anayasa yapılmak istenen iki değişiklik var. Kıyafetle alakalı değişiklikte özgürlük adı altında bir düzenleme yapılıyor. O düzenlemenin son cümlesinde 'hiç bir kadın kıyafetinden dolayı ayrımcılığa tabii tutulamaz' deniyor. Peki, o kadın dini inancı gereği ile tercih ettiği kıyafetiyle çarşaf giyebilir, peçe takabilir. Peki o kadın ne taşıyor, terörist midir değil midir nereden bileceğiz?" dedi. https://twitter.com/bugunguncel/status/1610230035805257728?s=46&t=Mj2UgXxBuoS5VX5R51aKwg

1 yıl önce

Davutoğlu'nu sarsan istifa: 'Partide kadınlara taciz var'

Gelecek Partisi’nde ayrılıklar sürüyor. Gelecek Partisi Kurucular Kurulu Üyesi Fatma Şerefoğlu parti içerisindeki taciz vakaları nedeniyle istifa ettiğini açıkladı.

1 2 3 4 5 6 7