08 Mayıs Çarşamba 2024
2 yıl önce

Birleşmiş Milletler Mülteciler Yüksek Komiserliği Türkiye Temsilcisi: "Türkiye'nin kanunları ve mevcut sistemi son derece adil ve etkili"

Birleşmiş Milletler Mülteciler Yüksek Komiserliği (BMMYK) Türkiye Temsilcisi Philippe Leclerc, Türkiye'nin yabancılar ve uluslararası koruma kanunu ile mültecilere son derece adil ve etkili iltica prosedürlerini sunduğunu belirterek, "Türkiye'deki mülteci statüsünün belirlenmesine yönelik mevcut sistem son derece adil ve etkili. Yüksek sayıda başvuruları zamanında ve etkili bir şekilde işleme alabilme kapasitesine sahip." dedi. AA'nın haberine göre, BMMYK ile İçişleri Bakanlığı Göç İdaresi Başkanlığı iş birliğinde yürütülen ve Avrupa Birliği (AB) tarafından finanse edilen "Ulusal Sığınma Prosedürlerinin Etkinliğinin Uluslararası Standartlar ve Ulusal Mevzuata Uygun Olarak Kuvvetlendirilmesi" projesinin lansmanı bir otelde gerçekleştirildi. Etkinlikte konuşan Leclerc, Türkiye'nin çatışmadan ve zulümden kaçan milyonlarca mülteciye sınırlarını açtığını ve dünyada en yüksek sayıda mülteciye ev sahipliği yaptığını söyledi. Leclerc, dünyanın pek çok farklı bölgesinde uluslararası koruma aracılığıyla yardım ulaştırılması gereken pek çok bölge bulunduğunu belirterek, son 1 ay içinde uluslararası koruma arayan çok fazla Ukraynalının olduğunu dile getirdi. Dünya çapında her 95 kişiden birinin zulüm ya da çatışmadan ötürü bulunduğu bölgeden ayrılmak veya kaçmak durumunda kaldığını aktaran Leclerc, iş birliğine her zamandan fazla ihtiyaç olunduğunu kaydetti. Koruma yönetimi ve koruma hizmetlerinin sunumunda uluslararası hukuki çerçevenin uygulanmasının kilit rol oynadığını vurgulayan Leclerc, "Türkiye çok uzun süreden bu yana yabancılar ve uluslararası koruma kanunu ve bunu takip eden ikincil mevzuatı ile mültecilere son derece adil ve etkili iltica prosedürleri sunmaktadır." dedi. Leclerc, bu standartların sürdürülmesinden emin olabilmek için uzmanlığa, teknik bilgiye ve iyi bir rehberliğe ihtiyaç olunduğunu belirterek, "Türkiye'deki mülteci statüsünün belirlenmesine yönelik mevcut sistem son derece adil ve etkili. Yüksek sayıda başvuruları zamanında ve etkili bir şekilde işleme alabilme kapasitesine sahip. Her gün karşı karşıya kaldığımız, Afganistan'dan olsun, Ukrayna'dan olsun, Suriye'den olsun farklı farklı ülkelerden gelen mülteci akınını yönetebilmek adına Türkiye'de son derece etkili bir sistemin olduğunu söylemek mümkün." diye konuştu. Leclerc, "Göç İdaresi Başkanlığı sürece bu kadar kendini adamış olmasaydı, dahil olmasaydı gerçekten biz bu projeyi gerçekleştiremezdik." dedi. Öte yandan AB'nin desteklerinden de söz eden Leclerc, AB'nin BMMYK ve Göç İdaresi Başkanlığı ile iş birliği yaparak sistemin önemli bir çarkı olmaya devam edeceğini söyledi. Ukrayna'daki savaş nedeniyle çoğu kadın ve çocuklardan oluşan 68 binden fazla Ukraynalının Türkiye'ye geldiğini aktaran Leclerc, "Elbette bunlara yönelik ayrı sorumluluklarımız olacak, politikalarımız olacak, Türkiye'ye güvenebileceğimizi biliyoruz. Bu politikaların, standartların tutturulmasında Türkiye'nin yanımızda olduğunu biliyoruz." diye konuştu. "TÜRKİYE EN BÜYÜK PAYDAŞLARIMIZDAN BİR TANESİ" AB Türkiye Delegasyonu Başkanı Büyükelçi Nikolaus Meyer-Landrut da Ukrayna'daki savaşın milyonlarca sivile başka çare bırakmadığını ve Ukraynalıların ülkelerinden kaçmak ve yurt dışına sığınmak durumunda kaldıklarını söyledi. Meyer-Landrut, Ukrayna'da halihazırda 4 milyon kişinin ülkelerinden kaçmak durumunda kaldığını, 6,5 milyon kişinin de ülke içerisinde yerinden edildiğini belirterek, "Dolayısıyla bu kişilere yönelik olarak geçici bir koruma mekanizmasının hayata geçirilmesi gerekiyor. Türkiye de bu bağlamda en büyük paydaşlarımızdan bir tanesi." dedi. Türkiye ile göç yönetimi üzerine yaptıkları mali iş birliğinin yakın zamanda ortaya çıkan krizlerle ve göç akımlarıyla sınırlı kalmadığını vurgulayan Meyer-Landrut, bunun 10 yıldan daha eski bir geçmişe sahip olduğunu vurguladı. Meyer-Landrut, Göç İdaresi Başkanlığının, kuruluşundan bu yana AB ulusal sığınma prosedürlerinin Avrupa ve uluslararası standartlar ile uyumlu olmasına önem verdiğini belirtti. Sığınma prosedürlerinin yönetiminin oldukça dinamik ve sürekli desteğe ihtiyaç duyan bir alan olduğunun altını çizen Meyer-Landrut, "Başkanlığımız online bir mülakat platformu oluşturmak suretiyle başkanlığın dijital dönüşüm sürecine yardımcı olacak. Öte yandan özellikle sığınmacıların söz konusu süreçlere erişimini kolaylaştıracak." ifadesini kullandı. Göç İdaresi Başkanlığı Uluslararası Koruma Genel Müdür Vekili Muhammet Selami Yazıcı da bir taraftan düzenli göç kapsamındaki yabancılara hizmet sunarken diğer taraftan son yıllarda artan düzensiz göçle mücadele alanında da yoğun mesai harcadıklarını kaydetti. Yazıcı, BMMYK ile özellikle uluslararası koruma süreçleri konusunda yakın iş birliği içerisinde olduklarını, 2013'ten bu yana 8'i tamamlanan 11 projeye çeşitli fon kaynakları ile destek sağlandığını dile getirdi. Yazıcı, "Burada açılışını gerçekleştirdiğimiz bu önemli projemizle merkez ve taşra teşkilatı personelinin teknik kapasitesinin, uluslararası koruma alanındaki birçok konuda gerçekleştirilecek eğitim, çalıştay ve taşra teşkilatımıza gerçekleştirilecek işbaşı ziyaretleri vesilesiyle artırılmasını ve statü belirleme süreçlerinin daha etkin yürütülmesine destek sağlamak için rehberlik araçlarının oluşturulmasını amaçlamaktayız." dedi.

2 yıl önce

Seçim kanunu TBMM'den geçti

Kanuna göre, seçimlerde yüzde 10 olarak uygulanan ülke seçim barajı yüzde 7'ye indirilecek. İttifakın aldığı oy toplamı ülke barajını geçtiği takdirde, seçim çevrelerinde milletvekili hesabı ve dağılımı, ittifak içinde yer alan her bir partinin o seçim çevresinde almış olduğu oy sayısı dikkate alınarak yapılacak. İttifakı oluşturan siyasi partilerin her birinin çıkaracağı milletvekili sayısı, her seçim bölgesinde ittifak içinde elde ettiği oy sayısı esas alınarak genel D'Hondt uygulaması ile belirlenecek. Seçime katılma yeterliliği elde eden parti, Siyasi Partiler Kanunu'nda öngörülen ve parti tüzüğünde belirtilen süreler içerisinde ilçe, il ve büyük kongrelerini üst üste iki defa yapmamışsa seçime katılma yeterliliğini kaybedecek. Salt TBMM'de grup kurmuş olmak, seçime katılabilmenin yeter şartından biri olamayacak. Görme engelli seçmenlerin oyun gizliliği esasına uygun şekilde oy kullanabilmelerine imkan sağlanacak. Bu kapsamda Yüksek Seçim Kurulu (YSK), görme engelli seçmenlerin kullanabilmesi için oy pusulalarına uygun şablon sağlayacak. Seçim kurulunun belirlenmesi İl seçim kurulu, bir başkan, iki asıl üye ile iki yedek üyeden oluşacak. İl seçim kurulu başkanı ve asıl üyeleri ile yedek üyeleri, iki yılda bir ocak ayının son haftasında, il merkezinde görev yapan, kınama veya daha ağır disiplin cezası almamış, en az birinci sınıfa ayrılmış ve birinci sınıfa ayrılma niteliklerini kaybetmemiş hakimler arasından, adli yargı ilk derece mahkemesi adalet komisyonunca ad çekme suretiyle tespit edilecek. Ad çekmede ilk çıkan hakim başkan, sonraki iki hakim asıl ve son çıkan iki hakim yedek üye olarak belirlenecek. Ad çekmeye katılacak hakim sayısının beşten az olması durumunda, bu hakimler arasında ad çekme işlemi yapıldıktan sonra eksik kalan asıl ve yedek üyeler, en kıdemli hakimden başlayarak belirlenecek. Ad çekmeye katılacak hakimin bulunmaması durumunda ise başkan ve asıl üyeler ile yedek üyeler en kıdemli hakimden başlayarak belirlenecek. Bu suretle kurulan il seçim kurulu iki yıl süre ile görev yapacak. Kıdemin belirlenmesinde kınama veya daha ağır disiplin cezası almış olanlar diğerlerinden daha az kıdemli sayılacak. İl seçim kurulu başkanlığının boşalması halinde asıl ve yedek üyelerden en kıdemli hakim il seçim kuruluna başkanlık edecek. İlçelerde, ilçede görev yapan kınama veya daha ağır disiplin cezası almamış en az birinci sınıfa ayrılmış ve birinci sınıfa ayrılma niteliklerini kaybetmemiş hakimler arasından, merkez ilçelerde ise aynı nitelikleri taşıyan hakimler arasından adli yargı ilk derece mahkemesi adalet komisyonunca ad çekme suretiyle belirlenen hakim, kurulun başkanı olacak. Ad çekmeye katılacak hakimin bulunmaması durumunda ise en kıdemli hakim kurulun başkanı olacak. 3 ay önceki seçmen kütüğü üzerinden güncelleme Sandık kuruluna üye bildirme hakkı olan bir parti, oluru olmadan başka bir parti üyesini sandık kurulu üyesi olarak gösteremeyecek. Mahalli İdareler ile Mahalle Muhtarlıkları ve İhtiyar Heyetleri Seçimi Hakkında Kanun uyarınca yapılacak mahalli idareler genel seçimlerinde, yerleşim yeri adresine göre oluşturulan seçimin başlangıç tarihinden 3 ay önceki seçmen kütüğü üzerinden güncelleme yapılacak. Kütük düzenlemesi nedeniyle seçmen hiçbir şekilde oy kullanma hakkından yoksun bırakılmayacak. Adresi kapanmış olması sebebiyle adres kayıt sisteminde görünmeyenlerin, Nüfus ve Vatandaşlık İşleri Genel Müdürlüğünün adres kayıt sisteminde bulunan en son geçerli adres bilgileri esas alınacak. Muhtarlık bölgesi askı listelerinin askı süresi içinde bir seçim çevresinden diğerine yapılan seçmen nakil istemleri hakkında, ilçe seçim kurulu başkanı tarafından itiraz üzerine veya nakil isteminin şüpheli bir girişim olduğu kanaatine varılması üzerine, resen yapılacak araştırma ve inceleme neticesinde, nakil isteminin kabul edilmemesi halinde, seçmen kaydı dondurulamayacak ve bir önce kayıtlı olduğu adreste seçmen kaydı devam edecek. İl seçim kurulu başkan ve üyeleri ile ilçe seçim kurulu başkanları, kanunun yürürlüğe girmesinden itibaren 3 ay içinde yapılan değişikliklere göre yeniden belirlenecek. Bu şekilde belirlenen başkan ve üyeler, önceki başkan ve üyelerin görev süresini tamamlayacak. Yasayla Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi'ne paralel olarak Seçim Kanunu'ndaki "Başbakan" ibaresi kanundan çıkarılacak. Görüşmelerden AK Parti, CHP, HDP ve İYİ Parti'nin; seçilen muhtarın, seçilme yeterliliğine sahip olduğunu 10 gün içinde belgelendirmesini düzenleyen maddenin metinden çıkarılmasına ilişkin ayrı ayrı verdikleri önergeler birleştirilerek görüşüldü. Önerge üzerinde söz olan AK Parti Grup Başkanvekili Muhammet Emin Akbaşoğlu, "Göz bebeğimiz olan muhtarlarımızla ilgili daha kapsamlı bir çalışma yapmak için bu maddeyi geri çekiyoruz." dedi. Önergelerin kabul edilmesinin ardından söz konusu madde metinden çıkarıldı. TBMM Başkanvekili Celal Adan, kanun teklifinin kabul edilmesinin ardından birleşimi 5 Nisan salı günü toplanmak üzere kapattı.

2 yıl önce

Sağlık çalışanlarıyla iftar... Erdoğan tarih verdi: Sağlıkta şiddet yasası bayram sonrası kanunlaşacak

Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın konuşmasından satır başları şöyle; Bugünkü Iftar soframızı sağlık teşkilatımız farklı kademlerinde görev yapan siz kardeşlerimizle paylaşmanın bahtiyarlığı içerisindeyim. Sağlıkçılarımız son iki yılımıza damgasını vuran Koronavirüs sürecinde gerçekten meşakkatli, son derece sancılı günler geçirdiler. Haftalarca evlerine gidemeyin, çocuklarının yüzlerini göremeyen kardeşlerimiz oldu. Yine bu dönemde Murat Dilmener, Cemil Taşçıoğlu gibi pek çok bilim insanımızı kaybettik. Vazife esnasında kaybettiğimiz tüm kardeşlerime rahmet diliyorum. Milletimiz bu fedakarlıkları asla unutmayacaktır. Daima şükranla yadedecektir. Salgın Kanuni Sultan Süleyman'ın, "Halk içinde muteber bir nesne yok devlet gibi, olmaya devlet cihanda bir nefes sıhhat" sözündeki o derin hikmeti, dünyada sağlıktan daha büyük bir mutluluk olamayacağını gerçeğini bir kez daha göstermişti. Toplam 25 bin 298 yataklı 19 şehir hastanemiz insan hayatının söz konusu olduğu bu dönemde çok önemli roller üstlendi. Muhalefetin engellemek için uğraştığı bu modern tesisler dünyada örnek alınan kurumlar haline dönüşmüştür. Salgın döneminde 16 bin 159 yataklı sağlık tesisin inşaatını tamamlayarak büyük bir başarıya imza attık. İsraf denerek eleştirilen sağlık projelerimiz on binlerce vatandaşımızın hayatını kurtarmayı sağladı. 
TURKOVAC VURGUSU Kendi aşımızı süratle geliştirerek dünyadaki konumumuzu perçinledik. Aşımız dünyanın farklı köşelerindeki milyonlarca insana şifa oluyor. Tüm dünyayı sarsan salgına karşı son iki yıldır başarıyla yürrütüğümüz mücadeleyi inşallah zaferle taçlandırmakta kararlıyız. Bunun için sağlık personelimizin vazifelerini herhangi bir endişe taşımadan yerine getirebilmelerine büyük önem veriyoruz. 14 Mart Tıp Bayramı'ndan sizlerle paylaştığımız sağlıkta şiddetin engellenmesi ve mali iyileştirmeler başta olmak üzere tüm müjdelerimizle ilgili çalışmalar devam ediyor. 14 Mart'ta sizlere verdiğimiz 5 müjde süreç içinde yerine getirilecek. SAĞLIKTA ŞİDDET YASASI BAYRAM SONRASI KANUNLAŞACAK Komisyon aşaması biten sağlıkta şiddet teklifi bayramdan sonra Genel Kurul'a gelerek kanunlaşacaktır. Sağlık çalışanlarının mali haklarıyla ilgili iyileştirmelerin neticesini en kısa sürede paylaşacağız. ÜCRETLERDE İYİLEŞTİRME YAPILACAK Üçüncü müjdemiz sağlık çalışanlarının mali haklarıyla ilgili iyileştirmelerdi. En kısa sürede neticesini sizlerle paylaşacağız. Beşinci müjdemiz aile hekimlerimizin ücretlerinde artış yapılmasıydı. Bu hususta da çalışmalar yakında bitiyor. Böylece sağlık çalışanlarımız bu yaz aylarından itibaren her bakımdan daha rahat şekilde hayatlarını sürdürebilecekler. Günü kurtarmaktan ziyade 85 milyonun tamamının istikbalini garanti altına almayı hedefledik. Küresel ekonominin de durumunu göz önüne alarak hep birlikte Türkiye'yi bu fırtınalı denizden selamete çıkarmanın mücadelesini veriyoruz. Sağlık alanında başarılı olmadan diğer hiçbir alanda kat ettiğimiz mesafenin hiçbir önemi olmadığına inanıyorum.

2 yıl önce

HDP'den yeni '1915' provokasyonu: Garo Paylan 'soykırım tanınsın' diyerek TBMM'ye kanun teklifi verdi

Terör örgütü PKK'nın siyasi ayağı olan Halkların Demokratik Partisi (HDP) sözde Ermeni soykırımı ile ilgili propagandaya başladı. HDP, her yıl olduğu gibi sözde 1915 olaylarına destek vererek 'soykırımın' tanınması için TBMM'ye kanun teklifi verdi. HDP'Lİ PAYLAN: ERMENİ HALKININ YARASI İYİLEŞTİRİLMELİ HDP’li Garo Paylan imzasını taşıyan "Ermeni Soykırımı’nın Tanınması, Soykırım Faillerinin İsimlerinin Kamusal Alandan Kaldırılması" isimli kanun teklifi, TBMM Başkanlığı'na sunuldu. Paylan, sözde soykırıma ilişkin yaptığı açıklamada, "Ermeni halkının yarasını iyileştirecek tek toplum Türkiye toplumu, tek meclis ise Türkiye Büyük Millet Meclisi’dir. Ermeni Soykırımı bu topraklarda gerçekleşti ve adaleti ancak bu topraklarda, Türkiye’de sağlanabilir" diye konuştu. "PAŞALARIN İSİMLERİ KULLANILMASIN" Paylan, Talat, Enver ve Cemal Paşa isimlerinin meydanlarda kullanılmamasını da teklif ettiklerini açıkladı.

1 yıl önce

İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener, 9 yıldır yürürlükte olan kanuna rağmen, ‘göç kanunu' çağrısı yaptı

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Başkan Erdoğan'ın 24 Eylül 2019'da BM kürsüsünde sığınmacılar konusunda yaptığı çağrıya rağmen hükümetin Suriyeli sığınmacılar konusunu BM'de gündeme getirmediğini iddia etmişti. İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener de partisinin grup toplantısında şaşkınlığa neden olan bir çağrıda bulunarak, "Geçici Koruma Statüsü'nü belirleyen Yabancılar ve Uluslararası Koruma Kanunu üzerinde konuşmanın vaktidir" dedi. Türkiye'nin 2013 yılından beri yürürlükte olan bir göç kanunu var. Bu kanunda 2019'da yapılan değişikliğe bazı İYİ Parti'li milletvekilleri de olumlu yönde oy verdi. 9 YILDIR YÜRÜRLÜKTE Akşam Gazetesi'nin haberine göre, Meral Akşener'in çağrısının konusunu oluşturan "Yabancılar ve Uluslararası Koruma Kanunu", TBMM Genel Kurulu tarafından 04.04.2013 tarihinde, 24. Yasama Döneminin 3. Yasama Yılının 88. Birleşiminde kabul edildi. Söz konusu kanun, 11.04.2013 tarihli Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe girdi. OLUMLU OY VERDİLER Meclis tutanaklarında yer alan bilgilere göre, söz konusu kanun üzerinde, 11 ayrı kanun veya kanun hükmünde kararname ile değişiklik yapıldı. Bu değişikliklerden en kapsamlısı ve sonuncusu, TBMM Genel Kurulu tarafından 6 Aralık 2019 tarihinde yapıldı. İYİ Parti'ye mensup bazı milletvekillerinin de olumlu oyu ile kabul edilerek yasalaşan değişikliğe İYİ Parti'den Ayhan Erel ve Bedri Yaşar da olumlu oy verdi. 3,5 SENEDİR TEK BİR KANUN TEKLİFİ VERİLMEMİŞ Akşener'in, özel bir oturumla gündeme getirilmesini istediği göçmenlerle ilgili yasal düzenleme konusunda bugüne kadar İYİ Parti grubu adına bir adım atılmadığı da ortaya çıktı. 27. Yasama Döneminin başladığı 2018'den bu yana İYİ Parti'li 36 vekil tarafından Yabancılar ve Uluslararası Koruma Kanunu'nda değişiklik yapılması istemiyle verilen kanun teklifi bulunmuyor.

1 yıl önce

MHP’den kanun teklifi! "Türk Tabipleri Birliği’nden ‘Türk’ ibaresi kaldırılsın"

MHP Gaziantep Milletvekili Ali Muhittin Taşdoğan, 6023 sayılı Türk Tabipleri Birliği kanununda değişiklik yapılmasını öngören kanun teklifini TBMM Başkanlığı’na sundu. Kanun teklifinde Türk Tabipleri Birliği ibaresinin 'Tabipler Birliği' olarak değiştirilmesi talep edildi.

1 yıl önce

Memur ve emekli maaş artışlarını içeren kanun teklifi, TBMM'de kabul edildi

Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanunu ile Bazı Kanunlarda ve 375 Sayılı Kanun Hükmünde Kararnamede Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi kabul edilerek yasalaştı. En düşük emekli maaşı 5 bin 500 lira Yasaya göre, yaşlılık, malullük, ölüm aylığı alan emekliler ve hak sahiplerine dosya bazında 3 bin 500 lira olarak öngörülen aylık asgari ödeme tutarı 5 bin 500 liraya çıkarılacak. Hizmet akdi ile bir veya birden fazla işveren tarafından çalıştırılanlar; köy ve mahalle muhtarları ile hizmet akdine bağlı olmaksızın kendi adına ve hesabına bağımsız çalışanlardan ticari kazanç veya serbest meslek kazancı nedeniyle gerçek veya basit usulde gelir vergisi mükellefi olanlar; gelir vergisinden muaf olup esnaf ve sanatkar siciline kayıtlı olanlar; anonim şirketlerin yönetim kurulu üyesi olan ortakları; sermayesi paylara bölünmüş komandit şirketlerin komandite ortakları; diğer şirket ve donatma iştiraklerinin ise tüm ortakları; tarımsal faaliyette bulunanlara ödenen gelir ve aylıklar, Ocak 2023'ten geçerli olmak üzere yüzde 30 oranında artırılacak. İşverenlere asgari ücret desteği 100 TL'den 400 TL'ye çıkarıldı Kanuna göre, asgari ücret desteği ocak-haziran 2023'te de devam edecek. Bu kapsamda haklarında uzun vadeli sigorta kolları hükümleri uygulanan sigortalıları çalıştıran işverenlerce, 2022'nin aynı ayına ilişkin SGK'ye verilen aylık prim ve hizmet belgelerinde veya muhtasar ve prim hizmet beyannamelerinde prime esas günlük kazancı 250 lira ve altında bildirilen sigortalıların toplam prim ödeme gün sayısını geçmemek üzere, 2023'te cari aya ilişkin verilen aylık prim ve hizmet belgelerinde veya muhtasar ve prim hizmet beyannamelerinde bildirilen sigortalılara ilişkin toplam prim ödeme gün sayısının; 2023 yılı içinde ilk kez bu kapsama alınan iş yerlerinden bildirilen sigortalılara ilişkin toplam prim ödeme gün sayısının; ocak-haziran 2023 dönemi için günlük 13,33 lira ile çarpımı sonucu bulunacak tutar, bu işverenlerin SGK'ye ödeyecekleri sigorta primlerinden mahsup edilecek ve bu tutar İşsizlik Sigortası Fonu'ndan karşılanacak. Özel sektör için 500 liralık destek Prime esas günlük kazanç tutarı, toplu iş sözleşmesine tabi özel sektör işverenlerine ait iş yerleri için 500 lira olarak esas alınacak. Kovid-19 salgını nedeniyle yapılan kısa çalışma ödemelerinde hatalı işlemlerden dolayı hizmetleri SGK'ye eksik bildirilen sigortalıların hizmetleri fiili duruma getirilecek. Kamu görevlilerinin aylık ve ücretlerinde 1 Ocak-30 Haziran 2023 tarihleri arasındaki dönem için enflasyon farkı dahil uygulanması öngörülen yüzde 16,48 artış oranı, yüzde 13,52 puan eklenerek yüzde 30 olarak uygulanacak. Bu kapsamdaki yüzde 13,52 puanlık ilave oran, aynı döneme ilişkin enflasyon farkı hesaplamasında dikkate alınmayacak.

1 yıl önce

EYT kanun teklifi TBMM Plan ve Bütçe Komisyonu’ndan geçti

Emeklilikte Yaşa Takılanlarla (EYT) ilgili düzenlemeleri içeren Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanunu ile 375 sayılı Kanun Hükmünde Kararnamede Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi, TBMM Plan ve Bütçe Komisyonunda kabul edildi.

1 2 3 4 5